28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA DÖRT 16 Ağustos 1970 CUMHUKIÜBT abiî Scnatör Mehmet Özgüneş'in verdiği önergenin kabulü üzerine 24 Şubat 1970 tarihinde Diyanet tşleri Başkan Yardımcısı Yaşar Tunagür'ün eylem ve işlemlerini incelemek üzere kurulan ve çoğunluğunu AP'li senato üyelerinin teskil ettigi scnato araştırma komisyonu beş ay sonra çalışznalarmı bitirmiş ve Tunagür'ün eylem ve işlem lerinde kanuna aykm bir yon bulunmaâığına karar vermiştir. 11 kişilik komisyonun dört üyesi verdikleri muhalefet şerhinde tam tersi bir kanıda oldııklannı belirtmişlerdir. Hazırlanan rapor 33 daktilo sayfası tutmaktadır. Muhalefet şcrhi ise ekleriyle birlürte 38 sayfaya ulaşmaktadır T Yoztm : ORHAN DURU AP'li üyeler "Yasalam aykırı yön yok» derken muhalefet ne diyor? CHPT1 üyeler. Salih Tanyeri, Salim Hazerdağlı. GPT1 üye: Necip Seyhan. Tabıi senator: Suphi Karaman. Cumhurbaskanlığı kontanjan senatorü. Osman KdksaL Muhalefet serhi veren üyeler Salih Tanyeri, Salim Hazerdağlı, Suphi Karaman ve Osman Köksal'dır. Bu yazüarda Senato Araştırma Komısyonu raporu ve hazarlanan muhalefet şerhi üzerinden Yaşar Tunagur dosyasını özet olarak ineeleyeceğız: Snphi haıarlandıgının tesplt edlldiğlnl, buna rağmen dört ay sonra, yaBl 1965 seçımlerinden birbuçuk Kf sonra Diyanet îîlerl Başkan Yardımcısı görevine getinldıglnl, hiçbtr dln okulundan mezun olmadığuu, mezbepclUk faaliyetlertal teşvikTCtahrik ettiğınl lddla etmlştlr. özgüneş, önergeslnde ayrıca Cumhurbaşkanına bir ilgili tarafmdan venlen bir rapora değınerek bu raporda bölUculük çalışmalanndan söz açıl dığını belırtmiş, o »amanlu Dıyanet lşleri Başkanı Ali Rıza Hakses, Tunagür'ü Istanbul'a ataymca, iki gün önceki tarıhle hazırlanan bır eraır yoluyla once Hakses'in mecburi ızin joluyla uzaMaştınldıfemı, sonra Tunagür'ün atanmasının durdurulduğunu one sürmuştür. özgüneş, bnergennde ayrıca, Yaşar Tunagür"un Ahmet KarakuUukçu'yu Islâm Enstıtusu •n Hukuk FakUltesi mezunu gos tererek tzmır Muftulütune atanmasını sağladığım iddım etmıştır. ösgünes, bnergesınl 25 Nisan 1969 tarıhınde verdığı halde bu önerge Cumhuriyet Senatosunda ancak 7 Ocak 1970 tarıhınde ışleme konulabılmıştır. Bu tanhte ıkıncı gorüşme bır hafta sonra yapılabılmış ve senato araştırma komısyonu kurularak ıddlaların incelenmesuıe karar verilmıştır. Senatoda, senato araştırması açılıp açılmaması konusundakl Urtışrnalar da oldukça Ugınç geçmiş, konu görüşülürken bir ara gizlı oturum da yapılmış ve bu gorüşmeler sırasında Mehmet özgüneş, Tunagür hakkında yeni iddıalar ortaya at mıştır. Bu iddiaların bıri Tunagür'un Gıma'dan ticaret uzmanı olarak 1000 lira ayhk aldığı yolundadır. Ikinci iddia Tunagür" ün yurt dışmda Rabıtatul Alemül Islâm örgütü toplantılarında hazır bulunmasıdır Mehmet Ozgflaes den yudizı parlayarak Oiyanet îşlerı Başkan Yardımcısı vekâletme atandığı, oysa bu atama ışleminden dört ay 6nce tçlsleri Bakanlıgınm bir yazı ile bu klçının Atatürk düşmanı irticai faaliyetlerde bulımduğunn Devlet Bakanhğına bıldırdıği bekrtılmektedır. Muhalefet şerhinde »ynca kanuna değınılerek ıkı başkan yardımcısından bırısırun en az yüksek oğrenlm görmüs olması gerektığı ifade edılmekte, ancak obür başkan yardımcüığına kımsenin atanmamış olmasına işaret edılmektedir Yarın ÖZGÜNEŞ'İN ÖNERGESİ abii Senator Mehmet özgüneş, 25 Nısan 1969 tarıhınde yanı geçen yıl baharda verdiği bır önergeyle Diy&net îşlerl Başkan Yardımcısı Yaşar Tunagur hakkinda senato arastırması açılmasını istemiştır. ÇOĞUNLUK AP'Lİ omisyonun Uyelerl şunlardır: AP'lı üyeler îbrahim Tevfik Kutlar, Mahısot Şevket Gzçetin, Sırrı Turantı, Nuri Demirel, Feyri Haiıcr, Kemal Şenocak. K T özgünes, bu onergesinde, dlnl siyaset etmenin öaellikle çolc partUl dUzena geçtlkten Bonra »rttığını belirttlkten sonr» Emnlyet Genel Müdürlügünün 1965 tarihli bir yansına dayanarak o zamaa Innir gend vaM olan Yaşar Tunagür'un Ataturk ve Cumhuriyet aleyhttrlığı y«ptı8*nın, irticaı yaymak lçln gayretler sarfettiğının, mllll bırlığı bozucu çabalarda buhmduğunun, dın Istısmarı yoluyla partl propagandalarında rol oynamaya Rabıtatul Alemül İslâm ve Gima'da görev Osman Koksal konu ve resim: AYHAN BAŞOGLU endülüste isyan Bir olayın başlangıcı 68 MU1AFHR BUYRUKÇU Bu gödere bakarken zihninde biolerce tuvu nnn karanlık ağzı beliriyor, bu kuyulann her birinde hangi duyfunun, hanfi isterin gızlendiğinl bir türlıı »nlavamıvor ve o kuvulardaki esrarlı guç lerle Kadrıye've söriıklendiginl bütun varlığinda duyuvordu. Bası dönüvordn bakarken; vücudunu anlatılm»ı bir sıcaklık kaplıvordu, binlerce soz ağzmdan çıkmak için beynini zorladığı halde çeneleri kenetleniyor, konusamıyordu. Sert davranmamalı, ürkntmemeUydi. Sert davranırsa Kadriye belki de birden parlar, «Sen benim kocam oıısın, neyimsın Id bövle ahret ioruları soruyorsun? Canım istedi gelmedim.» diyebilirdi. Ondan sonrs da uzun ııiredir vüretinde Kelişen o büyük nmudu ve umudn Izleyeo, or.» gore sağa sola dağılan duysulan darnMdatin olurdu. Bütün öfkesini bastırıp •umusak. kırmavan bir sesle kendinl neden brklettifini sormalıvdı. Evet, akıllı davranmazs» sotraç alevhine donebilirdi. «Hiçbir şey olmamış. hio Oıfilmtmişim gibi konuşmalmm.» Yürürken Kadriye'ji tdmi zaman snçlnyor kimi nman da bagışlıyordu. Türkfilerdeki (Naciveye) benzeyen bir kadındı Kadrive. Bütün gficünü acısız yaşamava, gnlmeye, Utlı konuşmaTS veren ya da bihnmeyen bir tatam nedenlcrden ancak ' böyia^.daTfanmakld ktotulaca^ına inanan; a^rı, bnrnu, bacaklan, kalfaJan, iri veIHç sfft vQ>" rflnîeınlş memeleri, ctkl ve kendiliğinden kırmızı dudaklarivle adamı baştan çıkanp kaatil eden bir dişiydi. Konaşunca, kahkaha «tınca bin Radriye olnyordn. Arad» sırada öyle bir gözlerini vnmuşu, öyle bir (Hıhı) deyişl vardı ki Hulld'nin elleri ayaklan birbirine kanşıvordu. Çok sıcak olmarsB, hafif rfizftrb Wr Temmnz akşamıydı. Hulki, hızla yfirfiyor, Kadrive belirip beltrip kavboloyordu gözlerinln önünde. tçinde bir savaj lıızı, bir savaş gunıltusu vardı. Bır saniye önce tasarlayıp uvgunlnğu onavladığı plânlar dpğişiyor, hiç düşuntnediği bir nokta birden ortaya çıfcıyor, tutulacak volu tşaret edlyordn. Bu kes de işaret edileni raparsa nasıl bir sonuç elde edece^ini düsiinmeye koyoluyordn. Bahçe kapısmdan gSğsSnfi sişiren bir heyecan fırtınasiyle girdiğinde güneş epey aşafılar» inmişti. San. ısıtma gücunü yitirmi? ısınlar evlerin damları üzerinde titreşiyor, ağaçiann tepe dallarmı ve vapraklannı »ydmlatıyordu. Dom»IIIIIHHHIHniHI TURŞU MESELESİ B DİŞİ 1 O N » u arada özgüneş, yaptığı konuşmalarda alevhlerinde rapor verilen Bılecık Müftüsü Ahmet öztürk ile Müftuluk Şefl tssıail Hakkı Dvıt hakkm*ftî raporterm" Tutıa^ir • hakkındft örtbas edıldiginl, bunun rüşvet karşılıgında olduğunu belirtmis re Bılecik AP ll îdare Kurulu üyesi Fahrettln Demırci*nin Bakana yazdığı mektubu okumustur. Bu mektupta Tunagür'e kur banlık koytm, mermer ve turşu gönderüdiği, avnca bir abajur almdığı öne sürülmektedır Senatoda uzun tartışmalar olmuş ve Bakan HUsamettın Atabeyli iddiaları cevaplandırmış, ardından Senato araştırması açüması kabul edılmısür. teslere, biberlere, patlıcanlara (fölge duşmü»tü ve bütün gün gfineşle boğuşmaktan gelen bir yorgunluk içindeydller. Yapraklan pörsumBştü. Kadrive'nin kapısı kapalıvdı. Bahçeye bakan orta cam yanm açılmıştı. «Ya e^de, ya bakkala gitmiş.» *sabi boraldu. kanm beyninc çıktıfıru hissetti ve hevecanın şişirdiği göfcsüne bagırmalsrın, sovmelerin, redlerin ıçinde kıpırdayıp durduğu bir öfke doldu ve o öfkenin sarsışıvla irade gucünu yitirecek hale geldl. Sarmaşık KUİlennin altında dolanıp duran kara sineklerl ko\du, iki domates üdesi »rasındaki yumuşak toprakta yatan bakkal Nnri"nin uyuz köpeğin* bir taş attı. «\nne!» diye seslendi, birkaç s». nive sonra »nnesinin ağır isittiğini duşunerek sesini yukseltti. gene karstlık gelme\ınce kapı v» abaadı. kolu zorladı, başını cama dayay»» rak tül perdelrrin arasmdan ıceriye baktı belki uvnvordur diye. yoktu. «Ne olacak simdi?» KomşnUrdan birindedir diye bahç« kapımnıa önfine çıktı, olanca sesiyle. «Anneee!» dıve baprdı, başını, kendi bahçelerine bitiçik bahçeleri olan komşu evlerine çevirdl. Sonra birder kr/dı kendine. »nneslni ne diye artvordu? Anoesiyle hemen görülecek Bnemll Wr Işi voktn ki... \nnesi olurss Kadriyeyle konnsamazdı. «EffendiUiim!» İtHldİ ve sesin geldlği vöne baktı. Kadriy» evinden çingenelrrden bir esU ayakkabıya altiığı sepetlerden birine doldurduğu luyn sıkılmıs ve büküln.ü? çamaşırlar, boynuna astıgı mandal dizisiyle çıktı, vuzünün guzelliğini çogaltan ve büsbütün çekici kılan bir ıruliınısemevle Hulki'ye yaklaştı, gözlerine içinden fışkınp vansivan duvgulanmn ne dnrumda olduklanm anlamak istercesine uznn oznn baktı, «Bos di dedi. •Ho? bulduk.» dedl Hulki, hemen gözlerinden kaçırdi a m bir vandan da onun bovnundaki mandallarla Haititi kadınlara bemediğini ve çok güzel göründuğünü geçirdi içinden. Kadrijf. Huiki'nin da\ ranışındaki resmiliğe dikkat etti ve bu resmiüği kırmak istercesine vakınhfcını, içtenliğinl ve »nçsTizinSıımı, yanlış anlasıldıtını belirtmeye çalışan bir sesle, «An» nen Sara hanımlara eritti. mevlut varmıs.» dedl, anlamlı anlamlı baktı. «AnahUn Kbturmeseyd) hsrl.» dedl Huüd «inlrli bir sesle ve alnı katlandı. (Arkaaı rar) ARAŞTIRMA KOMISYONU RAPORU A TtFFANY JONKf raştırma açıldıktan sonra komısyon çalışmalan beş ay kadar devam etmiş, en sonunda raporunu tamamen Tunagür lehınde hazırlayarak bastınlmak üzere Meclis Basımevıne göndermistir. Bu gibi raporlarda komısyon Uyelerinın çoğunlugunun eğılımi rol oynamaktadır Bu komisyonda da çoftunluk AP' 11 üyelerde bulunmaktadır. Aynca, araştırma açıldıktan sonra Tunagtfr gbrevinden alınmıştır. Muhalefet şerhınde Tunagür'ün AP iktidannm ilk ayında bir 99 f Bütün bunlardan çılsan manayı kavnyor sunuz değıl mı?« Amcamı ölduren kuzenım John Nıannıg'tır. öldürdükten sonra da masasının gözlerinı kanştırmıs, vasıyetnamenin suretlerın1 bulmuş Bulup okuduktan sonra da lşled'ği korkunç hatayı anlamı, olacak... öyle ya, cinayefc piânma gore butün şüpiıeler bende topla. nacaktı.. Nıtekım toplandı da. Ve ya&aladıklan gıbi benl attılar içeri.. Halbukj vasiyetnameje pöre kuzenim, amcarnın mirasına ancak dolayü olarak yanJ benim vasıtamla konabilirdl.. Amcamdan doğrudan doğruya ona metelik bile kalmıyordii. Anlıyorsunuz değü miî...» Liedenskı haflfçe başını salladı. « Haklı mıyım, yoksa kendiml lüzumundan fazla hayale ml kaptınyorum derslniz?..» Berıkl omuzlannı sılkmekle yetindl. Mary vanılmadjığıcâan omindı... Israr 6dlyordu: « Yukardan aşagı nayftl tesirl uyandınyo' insanda ama, yüzde yüz gerçek olduğuna ben kendi besabıma tnanıyorum.. > Uedenskl ruhayet pençesinde kavrandıgı fcabustan kurtulmuş gibi gözlerini tndirdl geng kadına baktı... Nasü bir hUzünle doluydu gözJerL Ve Umltsizlikle. < Sız nâia benim, fcendlml uçsiıa oucaJcsız bayâllere kaptırdığunı sanıyorsunuı defeü mı? . » Erkek gözlerinı aaülçe vumdu. Tepeden tırnağa tıtrıyordu Ürkütülmüş bir bayvan gibL c Yamlıyorsunuz» diye Mary gitUkçe tatlılaşan bır sesle devam etti. «Yanıhyorsumız. Bu sonuca varmadan önce günler ve geceler boyu duşundüm. Savcıya gitmedeo buraya, slze gelişımın sebebl de bu. Bazı noktalan beraberce aydınlatmamız gsrekiyordu. Anlıyor musunuz?» KarşısındaMnln Dataşlannda onaylaraaya benzer ki7ilcımlar yanıp sonmUştU. Geng kadın devam etti: < Amcamıa kaatül John Mannlngtlr. Bunu Kesınlıkle ısprtlayacak dtıruradayım ben..» YerindB duramaz hale gelmlşti. Alnına düşen bir tutam saçı boyuna geri ttiyor, ellerlni, koUannı ve basını sallıyordu. Şakaklarmda ve Ust dudağının 7uSan Insmınrtn ter dftmlagklan belirmistl. ^igarasından bir nefes çekrnek lçln davrandı. Fakat sönmüştü. Tekrardan yakabllmek igin çakmaği ustüste btrkaç kere ^irrngk corun da kaldı. • Gerçekten L«pat edeblllrlmjı Ayağa kalkmıştı. Kapıya giderek koridora trfr gös attı. Gardlyan oralErda bir verde miy di aeaba" Hayır voktu Döndü. eskJ verln* öis •aıpııajı •ıııııır: Bayan eleman alınacaktır GARTM Başmüdurluğuraiız Şehırlerarası îşletme MudurluğU emrınde çahştırılmak üzere aşağıdakı nıtehklerı taşıyan lardan 25^ 1970 gunu saat 14.30'da yapılacak »ınavla yeterı kadar eleman alınacaktır Isteklılenn 24 8.1970 günü akşamına kadar diploma, nufus cüzdanı ve bir fotoğrafla Personel Âmırlığıne muracaatları ılân olunur. İSTANBUL TELEFON BAŞMÜDÜRLtGÜ 1 En az Ortaokul mezunu olmak, 2 18 yaşından kuçuk, 35 yaşından büyuk olmamak. Not: Belgelerı ile muracaat etmeyenlerın dılekçelerine cevap venlmoyecektır. (Basın 19176/8233) Türkçesi: Adnan TAHİR Lledenskl ne yalmzdılar. Ve başbaşa. « Benl en çok düşündüren, kafaiıı da en çok yoran anahtar meselesl oldu. Siz mahkeme bakımından bunun çarestni pek kolay bulmuştunus. Uydurmı^tunuz daha dogrusu Dega mı?» Uedenskl bası fls evet lsaretl yaptı. c Kuzenlrn bu tomıda size yol mu gös. terdl. bügi ml verdi yoksa?» Hayır anlamına gelen btr tsaret. • NB yaptığınızın farkında mıydma si« uydurma bir dnayet plftra hanrtarken?» Uedenskl gözlerlnl yummuş başını da du*«ra dayamıştı. Çehre hatlan süratle geriMyor, korfcunç iztıraplara kntlanmak eorunda kalanlar gibi çene kemigi dahfl bütün adalelerl takallüs edlyordu. Çarmıha gerilmls bir tsa'dan farkı yoktu su snda. « Asıl kaatnin plânını. farkına bile varmaksızın venl baştan dtlzenlemls ve ovgıdamif oldunuz. Cinayeti lsleyenin aslında John Mar> ning oldugtmu blliyor muydumıs?» Beriü omuzlannı siîkiyordu. Ne önemi dı bövle şeylerin? tş işden geçmiş «ayılırdı tüc... « Ben hlç de ayra fDdrde degilim. çekten çok mühlm. Sizin için Omlt ısıgma hır < P görmüyor SV • AYLAK MUSA • ^ o o aı o K Tarık Z. Kıruakan ^ JM OBRt, 8AÇ ve ZÜHREVİ HasUlıklan Mfitehtmn t t t l k l â l Cact Parmakkap" Mn Hf İ K İ • «4 10 73
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear