22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHtFE Ö d 14 Eylul 1966 CUMHURtYFT HUKUK İNKILABIMIZIN KIRKINCIYILI Ankan Hukuk Fakültesl Dekanı sl olmaaaydı bn inkilâbın gerçeklefmesi daha güç olardo. Ancak diger taraftan nnntmamak lâıım dır ki sosyal bünyedeki bn hazırlık tek başına bir hnknk inkılâbının gerçekleşmesini mümkün kılamamıştı, Bu inkılâp, eski hukuknmuzla 1926 senesinde bütün bağların koparılabilmesi ile gerçekleşebilmişti. Bn kopma, bn ayrılma Atatürk'ün ve Mahmnt Esat Bozknrt'nn bSyük cesaretlerinin ve ileri görüslerinin eseridir. Onlardan evvel, yeni bir Türk Hnknk dünyasını tasarlayan hnknkçnlar. bn kopmayı düsünebilecek ka dar cesnr değillerdi. ürk Huknk lnkilâbının mnvaffak oldnğn veya olmadığı hususunda son senelerde yeniden yeniye ortaya atılan sözler artık bu inkilâba bir tehlike teşkil edemiyecek zayıflıktadır. Türk Adliyesinin kararlan bn inkilâbın ne dereceye kadar derin kök saldığının kat'î delilleridir. 1926 senesinde yapılan şey binlerce fidan ile bir »rman yetiştirmege basiamak hâdise•idir. 40 yıl İçinde bn fidanlar büyiik bir orman vücnde getirmlşlerdir. Aralarında tek tük bazı ürk hnknkçnlsn yenl hnknk nlzsmı lein aSacIann tntmamıs olrnası ormanın yetismemiş yeniden mücadele halindedirler. Geçen yıl olması manâsına alınamaz. Bazı fidanlann tntAnkara Hnknk Fakültesinin 40 ıncı knrnlns yımaması böyle bir tesebbüsün gavet normâl olan !ı mfinssebetiyle tertiplenen Türk tsviçre Hnriskidir. Knrnyan fidanlar yenilenJr ve yeniden knk haftasında. memleketimize gelen Isviçre'li yetiştirilir. Sann bilhassa bnyük bir memnnniHnknk Bilginleri Türk Hnkukçnlannın Avrnpa yetle kaydetmek eerekir ki tntmamıs olan fidanda 19. asnn basındakl huknkçnlann hayat tarzılar bn gün herhanşn bir hnknk yenilenmesinde nı yasadıklannı ve o devrin earp hnkukçniarı hpsaba katılabiiecek olan mnvaffakiyetsîzli|in gibi Herl bir tanknknn memlekette kabulü için çok altındadır. Bu gün bir batı memleketinde mücadele içlnde oldnklarnı »öylemiRİerdir. Alısyeni kannnlarla ortaya konnlan bir hnknk defitığımız ve her gün yasadıÇımız hukuk hayatısiklifinde tntmayan fidanlann nisbeti hnknk inmızdaki bn mücadeleyi, dışımızda olan yabancıkılâbımızda memleketimizde yesermemis olanlar bizden daha iyi farketmektedirler. Hakikâten lardan çok def'a fazladır. Tfirk Hnknkçnsn uzun zamanlardan beri memleürk Sosyal Nizamı, ötedenberi. bünyesinin ket ihtlyacına uyçon, ileri bir huknknn memleknvvetlenmesi Için gereken yenilenmeleri keite yerleşmesl Için mücadele halindedir. zamanı çelince hissetmis ve bnnlan yapon senelerde Hnknk Inkıl&bının yalnız nfak makta tereddfit etmeniistir. Unntmamak lâzımbir ilira zümresi tarafından desteklendigi dır ki IsISm hnknkn da Tfirk Sosyal bünyesi için ve hatt& yalnıı o muhitin malı oldnğn ne ya bir resepsiyon hnknkn olmnstur. Daba sonraları rık ki söylenmiştir. Böyle bir iddia. son 40 senegarp dünyası ile hadnt bovlannda devamlı te!ik memleket tarihine tamamen aykındır. Huması temin eden Türkler onlardan çerekti^i kakuk lnkilfibını gerçeklestirenler Türk Hâkimleri, dar resepsiyonlar yanmaktan cekinmemislerdir. Savcılan ve avukailarıdır. Denebilir ki ilim muOsmanlı Devletinin idari te«ikilât bünyesinde Biliiti bn hnknkçnlara yalnız yardımcı olmnstnr. zans tesirinin ne kadar eenii oldo^u bilinmekteHnknk inkilâbımız onn ilk yapanlar kadar tatdir. Gene Osmanlı Devletf Gülhane Hattı Hümabikâtçılann ve «on 40 yıllık tathikatı yürüten yunn ile batı âlrmine resmî bir katılma beyanbülön Türk hnknkçnlannm eseridir. namesi nesretmistir. Bn gflnkfl hukuknmnz, 40 senelik tatbikatı Türk Hukuk Inkılâbını «yapanlar» derken ile ve bn arada çeliştirilen sayısız Türk Hnknk Alatürkü ve yanında o günün Adalet Bakanı Mah Müesseseleri ile tamamen kendi hukukumuzdur. mnt Esat Bozknrt'n zikretmeden geemeSe imTukarda adı geçen Türk îsviçre Hnknk haftalakSn yoktnr. Mahmnt Esat Bozknrt, Huknk inkılâbını Atatürk ile beraber daha 1P26 dan çok ev rında Türk ve lsviçre Hnknkçnlan es bir hnknk âlenvnin hnknkçnlan olarak fakat iki memlevel tasarlamıstı. Atatürk'fin ve Mahmnt Esat ket bnknknnnn mümessilleri olarak tartısıyorlar. Bozknrt'nn Hnknk tnktlâbı yönünde ne kadar ciddlyetle hazırlandıklannı anlamak icin her ikl Bunnnla TSrk Huknknnnn îsviçre Hnknknndan aynlmış olmasından ziyade Türk Hnknknnnn batinin 5 Kasım 1925 tarihinde Ankara Huknk Fatı dünyası içinde ve onnn ruhu ile yerini bnlknltesini açıs konnsmalannı dikkatle oknmak dujfnnu ifade elmek istivornm. Milletin alıstıjı kâfidir. Bn konusmalar içinde. çok yakında eerve bnnca yılda benimsedifi bn hnknk dünyasınçekieştirilecek olan Hnknk tnkılâbının bütün dan ayrılmakla veya geriye dnnmekle nerelere mncip gebepleri ve rnhn vardır. Ankara Hnknk düsüleceğini hn gün tasavvnr etmek bile henıen Fakfiltesi 1935 senesinde gelecekteki bir bnktık hemen mümkün detildir. rnntmaraak lâzımdır Inkılâbımn yeni hnknkçularmı yetiştinnek icin ki 1926 senesinde bütiinfi ile ceride hıraktjgimız, açılmıstı. Fak9It«ıIn fHcSgreneileri hnknk infclkopanp attıiımız hnknk sistemi. çok def'a söylâbımızın kannnlarrnın B.M. Meelivnde kahul lend'ü ribi bir ortaçaf hnknk sistemi bile degil, edilisterinl Mecllsin dinleyici sıralanndan takip ondan çok daha çeri ve Hkel bir hnknk idi. 1926 edebilmişlerdir. da terk ettiSimiz bn hnknknn içinde bir çok münknk inkılftbını gerçeklestiren Türk Huesseseler baska milletlerin huknk tarihinde binknkçnlan Batıdan alınmıs olan kannn melerce sene evvel terk edilmis tarihe kanşmıs tinleri içinde kalmamıslar, kendilerine mâl ettikmüesseselerdi. Onlan Fakültelerde, Hnknk tarilrri şarp hnknkn rnhn ile hnknk inkiıâbını yahinin ilkel düsünüs tarzları olarak okntnrken, fatabilmişlerdir. Bn hâdise Türk Hoknkçularıöjrencilerimize, bnnlan Hukuk tnk'lâbımıza kanın ne kadar yüksek vasıflı oldnklarını bize çösdar tatbik ettiŞimizi sSylemiye utanıvorur. terir. E*er Türk Hnknk inkılâbı bir Medenî Kannnnn bir Ceza Kannnnnnn, Usul ve tcra tflâs Kannnlannm veya batıdan alınan disrer kannnlarm aynen bütün cümleleri ile tatbiki şeklinde ürk Huknkçnsn, son senelerde. memleketiyapılaydı mnvaffak olmasına imkân yoktn. Hnmizde. orada bnrada nesredilen yazılar karknk inkilâbımızın mnvaffak olmasının tek sebeşısında inkilâp hnknknnn yeniden müdabi hakikâtte batıdan belirli kannn metinlerinin faa etmek zornndadır. Ru aei bir hâdise olsa bile değil, batı hnknkn rnhnnun alınısında idi. Teni hnknkçnlanmıza Türk Hnknk tnkılâbının mübir «ruhun» hnknknmnza girisinin 40. yılını bn cadelesine istirâk etmis olmanın sevincini de bakımdan kntlamaya defer. Bu bir fikir dünyaverecektir. Bn anda yeniden Türk Hnknk lnkiFina katılmadır. Hiç süphe yok ki, Türk Sosyal lâbının yapıldıfı srünlerin ve o inkilâbı yapmış bflnyesinde böyle bir katılma için 192S dan ev olanların Atatürk'ün ve Mahmut Esat Bozkurt' vel, belki yanm asırlık, bir fikri hazırlık devrenn rubnna, azim ve sörüslerine muhtacız. "180 Gün Kanunu,, ve Aşık Ihsanî Prof. Dr. Kudret AYiTER 6 Eylül her sen» »dlt yılın açılıs günüdür. Bn •ene, »411 yılın »çüısında yapılan merasimlerln bir hnsnsiyeti adll inkılâbımızın 40. yılını tamamladığımız gnnlere duşmesindedir. 40 rakkamının Türk örf re Sdetinde hususiyeti vardır ve tnntlo addedilir. Atatürk inkilâplannın hiç şüphesi» en derin tesir bırakanlan ve milletin yaşayış ve düsünüşüne en çok teslr edenleri hukok alanında olanlandır. Ne yazık ki 40. yılını kutladığımız hakuk inkilâbımızın lüzumn ve faydası hakkında son senelerde yeniden yeniye konuşmak gerekiyor. Bn, Inkılâbın 10 nncn ve 20 nci yıhnda olmadı. O zamanlar bu konnlar geride bırakılmıs ve eskimiş addedilerek hakuk inkılâbının zarnrî bir adıra oldnğn tabii karsılanmıstı. Hnknk inkilâbımızın izahını yapmak ve faydası hnsnsunda baskalannı ikna etmege çalısmak son senelerin bir konusudnr ve konu olusn çok aeıdır. ve «ZOR YOLU» az ayları içinde iktidann yetkili ağızlarından bilhassa Başbakanın ağzından rejim üzerinde bazı iddialar ve gorusler ortaya çıkarıldı. Bunlar pek ılginç görüşler teşkil etmıştir. Bunları her zaman bütün kamu oyu önünde çok taraflı bir tartısmaya koymak gerekir. Vakıa partiler, az çok böyle bir tar tışmaya giriyorlar. Fakat onlar bu isi siyasal amaçlarla yapıyorlar. Serbest fikir yuvalan olarak var olan merkezler ise, bu görüşleri, siyasal iktıdar savaşı taktikleri ve hasmı ilzam ediş ihtiraslan içinde değil, siyasal hayatın sıhhat prensiplerini meydana çıkarma zorunu lçinde ele alıp tartısmahdır. Gelecek siyasal gelişmeler, bu tartışmaların meydana çıkaracağı ve kabul ettireceği anlayışlara göre olacaktır. Mall, «konomik alan ile dış politikamn teknik kısımlanm bir kenara ayırır isek, yaz aylannın siyasal tartışmalannm su görüsler üzerinde kaldığını görürüz: Türkiyede yeni unsurlara dayalı bir îkinci Cumhuriyet yoktur. Muhalefet, Tabii Senatörler ve Kontenjan Senatörleri Meclislere devam etmiyerek Meclisler ça lısmalarını «ror yolu» ile enjelli yorlar. Muhalefet, vuzuhsuz bir tavır içindedır. Siyas! karar almak için Muhalefetin rızasını elde etmeye ihtıyaç yoktur. Parlâmentodaki olumsuz tavırlanna karşıhk olmak üzere Muhalefetin Meclislerdeki hacmını. gücünü düşürmelidir. Meclislerde ancak Anayasa gereği yer alabilmiş olan kuvvetlere inanmayız. Gerçek inanç yeri, kaynağı ve değeri «biz'iz». «Bizden» ötesini kale almak, azınlığın tahakkümüne yol açar. Bir nizamm hayat hakkına sahip olusunun sartlan vardır ki, onlara da ancak «bix» sahip oldu^umuzdan, ancak bizim nizamımız gerçek hayat hak kın» sahip olabilir. Sivasal tartısmaların yeri ancak Parlimentodur. Tartısmanın smırı da «biz» dedir. Af Kanunu pek değerlidir. Tupçkanat'ın açıklamaları bır casusluk meselesi olarak adliyededir. Cumhurbaşkanı A. P. Hükumetı yüksek rütbeli subaylar. mak^atlı olarak yıpratılıyor Şimdı bunları ınceliyelim: Ikinci Cumhuriyet T Y Türk hukukçuları T *••• T ••«• •••• S •••• •••• •••• •••• •••• :::: •••• •••• •••* •••• •••• •••• • •*• •*•• •«•• • ••• •••• •••• :::: <••• '••• • •a Üİ İ H İİSS • ••• • •>• «••• • •«• • ••• • ••• •«•• Sonuc T 2. Cumhuriyet meselesi Çünkü, eger bır Ikinci Cumhuriyet varsa, bu elbette yeni unsurlara dayalı olacağından bır sayı ile birınciden aynlacaktır. Iktıdar ıse, Cumhurıyetımizin 27 Mayısın getırdığı yeni ve belırIı unsurlara mutabakatını her zaman pek açık olarak bildirmeyı gerekli gormemektedir. Bunun bır nevi belirtici niteliği olan Ikinci Cumhuriyet deyimini bundan ötürü sevmemektedir. Oysaki, Cumhuriyetlerin sayısı meselesinin gerçeği suradadır : Cumhuriyetlerin numaralanması ancak hteratürde bir meseledir. Yoksa devlet hayatındaki «tek» lik, elbette devam eder. Anayasa komisyonu sözcüsü de, tek ve ebedî Atatürk Cumhuriyetinin devam etmekte olduğunu sö'ylemişti. Yalnız, devam eden ve edecek olan bu ctek» devletin hayat içindeki türlü safhalarmda birbirinden ayn kesimleri ve nitelikleri varss onlan, Anayasada degil, literatürde siyaseten numaralamak da mümkündür. Meselâ Fransa'da bir Cumhuriyet dogmustu. Bunu bir hanedanlık rejimi izledı Böylece devlet hayatmda belirli bir kesim doğdu. Bunu gene bir Cumhuriyet, OTIU da gene bir har.edanlık rejimi I " ktidar, Ikinci Cumhuriyet deyiminden huylanmaktadır. • • • • •• • • • »»•»» • » • • • »»• • • • • • • •• • » • • • • • • » • • • •»» »»• •• • • •»» • • • • • • • » • •• • • BERLITZ DERSANESI 3/10/1966 tarihinden itibaren î • İç politikada tozdan dumandan göz gözü görmediği için dış dünyada olup bitenleri izlemek feolay olmuyor. Buna rağmen Güney Afrika devleti Başbakanı Dr. Versvoerd'ün ölümü gazetelerimizde önernle yankılandı. Dr. Ver^oerd, Yunan asıllj kırk yaşlannda Dimitri Stafendas adlı biri tarafından bıçaklanarak öldürülmüştür. Bu ko nuda hemen hemen bütün dünya gazetelerinin birleştikleri yorum kıaaca 9u idi: Güney Afrikada ırkçı ve fa^ist bir polis rejıminin yürUrltikte olduğu bilinmektedir. Ne var ki bu cinayet meseleleri çözümlemiyecek, btisbUtün kanştıracaktır. Güııey Afrika. zengin madenleri ve tabiî kaynaklariyle ötedenben Avrupalılann iştihasını kabartan bir ülkedir. On yedinci yüzyıldan başhyarak bu bereketli topraklara göçmenler akmıştır. Zenginliklerin yağınasında gelişen sömfirsecilik. bem Gnney Afrika devleti tarihinin hem de bugünkü rejiminin temell çizgilerini çekmistir. Güney Afrika karşısında beyaz insanın tntumunu ötedenberi ikiye ayırabüiriz: Bir kısmı. Günev Afrikanm daha medenî nsullerle sömürülmesinden vanadırlar: bir kısmı ise. en kaba ve hunhar biçimde yönetimin vürütülmesinden yanadırlar. Nitekim, 1833 te İnile kontenjan senatörleri, devamizledi. Ve arkasından gene bır giltere köleliğin kaldırılmasmı isteyince Boerler diye adlandırüan sızlığa ve engellemelere başvuCumhuriyet gelerek, devlet hagöçmenler başkaldırdılar. Ülkenin efendisi İngiltere idi gerçi, »e yatındakı Cumhuriyet kesimleri rarak bu ödevi yapılraaz hale gekölelik düzeninin kaldırılmasmı istiyordu. Kölelik buknken kaldıüfü buldu. Binaenaleyh bunları tıriyorlar. Meclislere devamsıznlırsa Güney Afrikada durum gene de defişmiyecekti. Siyab derili birbirlerinden olan başka özellık ve engelleme, hukuksal bir insanlar gene köle gibi kullanılacaktı. Ülkenin tabiî kaynaklan gene likleri hariç sırf bu kesimler yol değildir. Bir zor yoludur. tngiltereye akacak. ve elbette Güney Afrikada Taşıyan beyazlar da dolayısiyle ayn numaralarda beBoyle bir zor yoluna sapılması bu yağmadan nasiplerini alacaklardı. Hrtmek pek mantıkî olmustur. da bir sorumsuzluğun sonucudur Ne var ki Boerler bu kadarına bile rıza göstermediler. Gösteris Üçüncü Cumhuriyeti bir VİCHY Uluorta gensorular istiyerek hukukunda dahi köleliğin kaldırılması işlerine gehniyordu. İsyan rejimi izlemiş ve ondan »onra da 89. maddenın bir engelleme araettiler. O tarihte İnriliz Kap Sömörpesi ve İngiliz Güney âfrika § • &• gene bir Cumhuriyet gelmıştır. cı olarak kullanılamıyacağı, Anaketi başında bulunan meshnr empervalist Cecil Rhodes. Güneyden Binaenaleyh, devlet hayatında yasanın gerekçesinde yanljdır. Kuzeye doğrn çekilip baskaldıran Boerler'i yıldırmak istedi. kesimler sürdüğü için numara Bu engelleme, yeni içtüzükle önTarihteki ünlfi Boerler savası bnvle başlamıştır. da sürmüstür. Fakat bir süre son lenecektir. Ve tngiltere ile Afrika sömnrgelerindeki beyazlar arasında anra yeni bir kesime gelinmiştir: laşmazlıklar çogvnlnkla büvle feli.vniştir. Nitekim gelişimin bir basEvet, ıktidar. bu vakınmalarınYeni bir Anayasa ile Parlâmanter ka örneği de Rodezyadır. Incelenmeyp defer ve dikkati çekici bir geda. esas bakımmdan haklıdır rejımde esaslı bir değişmeye; dev lişimdir bu Yalnız, bu konunun neden ortalet organları arasındaki iliski bi1931 de Güney Afrika bağımsız oldn. Ülkedeki küçük bir beyaz } a çiktığını açıklamaya yanasmaçimlerinde kökten bir gelişmeye azmlıtın ırkçı ve faşlst y5netîminde inlivordu siyahlar .. Bu aşağılık maktadır. Çünkü o zaman. parvarılmı^tır. Yasama'nın üstünliırejim daha da devam etmektedir. Bn düzenhı sürmesinde seytanca lâmentoyu çalışamaz hale getırefivi bertaraf edilmis; Başkanh Hü ustalık gösterenlerden biri de öldürülen Başbakan Dr. Venvoerd idi nin; Basbakanlığa pazarlık, iktikumet sistemi örnegi içinde vüDr. Verwoerd'ün polis ve yıldtrma düzenini yürütmekte gösterdigi o dara ortaklık, «takdir» lerine rutme'nin hâkimiyetine gidilmislacanüstü başarı. diinvanın dikkatini çekmistir. Ama öldürülmesi bir baska kafa ve gruplardan geletir. Bu da, bu son iki Cumhurifayda salğamıyacaktır. Basbakanlığa en vakın aday. Adalet Bakanı cek katkıyı tanımayan hükumeyet arasında büyük bir nitelik John Vorster'dir. Bu kişi eski Başbakana rabmet okutacak bir ırkçı tin mutlakiyetçi zihniyeti olduğu avrımı getirdiği için. yeni bir nuve faşisttir. Hitler'in büvük havranlarındandır. Adalet Bakanı Dr anlaşılacaktır. Hükumetin. her mara daha getirmiştir. Vorster. ne yapmıs ne etmi? herhınçi bir kimseyi mahkemeye çıkar kararın muhtevasını, biçimini. sımadan 180 gün polisin elinde tntabilmek için vetki veren kanunu nırını, yerini, zamanını, sırasını izim literatürümüzde de Meşkendi sübjektif gÖTÜşleriyle tâ parlâmentodan geçirtmiştir. rutiyetimiz numarahdır. Hem Bu kanun «180 gun kanunu» dive adlandınlmaktadır. Bütün dün yin etmeye kalkması, ülkedekı de her ikisi de aynı Anayavaca meshur olmnştur. Hâkim karsısına çıkmadan ve hakim karan bütün sosyal ve siyasal kuvvet sa içinde kaldıklan halde. Fakat, olmadan 180 gün zındanda vatmak ne demektir? unsurlannın direnç gücüne aldırdevlet hayatına giren yeni unBütün bu anlattıklarımız Türkiyede yaşıyanlara belki masal gibî madan kendi dileiinde dayatması surlar (hürriyetler, partiler. orgelebllir. Fasist bir vönetimi ve halkı sömüren bir düzeni lânetleri? tedbirsizliğidir ki. Meclisleri vaganize seçimler) dolayi'iyle Meselbet. Küçük bir azınlığın çoğunluk üstündeki sömürücü eğemenzife göremez hale getirmiştir. rutiyetimiz Birinci Meşrutiyet. 'iği lânetlenecek bir düzendir. Hâkim karsısına çıkarmadan Insan îkinci Meşrutivet diye numaraları 180 eün. yani 6 ay zindanda tutan bir mekanizmanın adaletle bas Evet, Meclisler. Anayasanın lanmıstır. Bu yeni nıiTnaralardan larını koparmıs olduğu açıktır. kendilerine yüklediği ödevleri Padisahtan başka kim?e huylanŞimdi bütün bunları anlattıktan sonra bir başka haberi de sizyapmalıdırlar. Meclisler. yasama madısı için de buna kimie karıslere hatırlatmak istiyorurn: işini göreceklerdir Yürütmeyı msmıştır. Kitabındaki siirlerle komünizm propagandası yaptığı iddia edidenetliyeceklerdir. Bunu yaparlen ve bu sebeple tevkif edilen Asık thsanî'nin kansı Güllüsah bir Sonra. T.B M.M. Hükumeti safken de yasama, bilhassa çogunbasm toplantısı yapmıştır. Güllüsah der ki: hası gelmistır. Bunu 1924 Cum luk eŞilimlerine göre bir muhte Kocam dört aydanberi zindanda yatmaktadır. Mahkemeye sev huriyeti izlemistir. M.B.K. Hü va ve biçim kazanacaktır. Bu çokini dilerim. kumeti. Kurucu Meclis safhala£unluk tuttuğu sürece de hükuDört ay demek, 120 gün demektir. Ve 180 gnne vannasmaflday rından sonra 1961 Anayasasma mpt sorumlu kıhnamıyacaktır. kalmıştır. Asık thsanî dört aydanberi içerdedir, hapis yatmaktadır davalı bir başka safha gelmiştir. Fakat bu yol pek ortodoksça mahkeme huzunına çıkanlmamıştır. Aslınd», Meşrutiyetlerden sonraİ7İenirse ve bu suretle öteki Peki... Ya bu vatandas suçsuz ise? ki devlet telâkkisi, tekligi içingruplann parlâmanter etkisi tüm Güney Afrikada 180 gün kanunu vardır: bizde böyle bir kanun de devam etmistir etmektedir. silinirse, bu, siyasal ve sosyal enda yoktur. Gösterişte özgürlük ve adalet rejimi yürfirlüktedir. Ama Hattl. 1924 Cumhuriveti ile 1961 gellemeler yolunu da, elbet açar insanlar şiirleri yüzünden tevkif edilip dört a? mahkemeye çıkanl Cumhuriyeti. fel«efî tema'lgrında madan zindana kapatılmaktadır. «ayni* dır. Birincisi: lâık hürVe bizler, medenî olmak, Batılı olmak, hürriyetcl olmak, kibar rivetçi halkçı devletçi firma olmak, yüksek eğitün görmek, Avrupa. Amerika görmek gibl ciimle ile: ötekisi de gene lSik hürrimarifet*' nazik bedenuıde ve canı azizinde toplamıs seçkinler bn man yetci halkçı so*val firma ile <araya seyirci kalmaktayız. «avnı» tema'yı verirler. u bır sıyassl vâkıadır, ve »rArtık bu noktada söylenecek tek lâf yoktur. Biz de noktayı ko kasında şu Anayasa gerçegı Ama devletin yapısında nitelik yup yazıyı bitirelim. yatar ki: Meclislerdeki ödevayrımı vardır: 1924 Cumhuriyeter, h«r zaman ve her husu^ta tinde tek Metrli'e Irurvefler bırHükumet Baskanının takdiri ile HSine Meclis ü'tünlüğüne dayapılmsmahdır. Meclislerdeki öyalılik vardır. 1961 Cumhuriyedevler her zaman. Basbakantn is•••••••••••••a tinde çok Mecli^e kuvvetler »tediği zamanda, istedigi sira ile. rasmdaki muvazeneye muhtsr istediği biçimde ve muhtevad» müesse<elere Anayasa kontroyapılamaz. Meclislerdeki ödevlelüne Senato içinde özel kuvvet rin yerine getirilmesi zamanı, sıŞahizer Onaran ve merhum Rauf Onaran'ın kızları, Sigortacı merkezlerine dayahlık vardır. rası, biçimi ve Meclislerin arıyaîste her ikisindeki bu yapı niteliFahir Onaran ve Rengin Ereiiden'in kardeşi, Hatice Onaran'fii ayrımı, onlara pekâlâ. litera c»ğı çözüm yollannın muhtevaın görümcesi ve Avukat Cemil Ergüden'in baldızı, Turhan ve f urde bır avrı numara getirebiları, muhalefetin Meclislerdeki liNurhan Ergüden'in teyzesi, Tulu ve Korhan Onaran'm halası Hr. 1961'in getirdi*i bu yeni ve derleri ile varılacak parlâmanter Rüya ve Serdar Köksal'ın se"gili annelerl Hilton Oteli memurbelirli unsurlara bir alerji duyulanlasmalar. uvuşmalar. mutabalarından muyor ise, bu yeni unsurlara dakatlar ile tâyin edilir. Burada yalı Cumhurivete. literatürde bir seçim zaferini kazanmış grupun numara vermeve bu kadar kızılprogramını uygulama hakkınm Snceligini hiçbir güe bertaraf egenç yaşında vazifesi başında Snf olarak vefat etmistir. Cedemez. Fakat, hiçbir çoğunluk nazesi 14/9/1966 çarşamba günü öğle namazını mütaakıp Şisli da .muhalefetler ile bir parlâCamiinden kaldırılarak Zinciriikuyu Aile Kabristanına defnemanter anlasma, uyuşma, mutıdilecektir. Mevlâ rahmet eyîeye. AİLKİ bakat elde etme voluna sırtını çevirerek «idare» edemez. hükuCumhuriyet 10127 • ktidar, muhalefetin MeclısleI re devam etmıyerek ve 89. met edemez. devletlik edemez. Etmeye kalkarsa, türlü engelle• maddeyi suiıstimal ederek melere de parlâmento çalışmalarının engellenmesını yermektedır. Kendilerine göre Anayasa, Meclislere ya YARIN MUHALEFETtN sama işıni görme görevıni yüklemiştir. Oysaki, muhalefet ve oDURUMU nun izinde giden tabiî senatörler Prof. Bahri SAVCI B Siyasal Vakıa 5 VEFAT GÖNÜL ONflRflN Zor yolu İ LA N Bakırköy Asliye İkinci Hukuk Hâkimliğinden: OKULA GİTMİYEN KIZLARA MAHSUS her gun saat 9 dan 12 ye kadar devam eden İ N G İ L İ Z C E J • • •» • • • » • • • • • • • •» • • » • ••• • »»• »»»» • • • • »• • • •• • • • • • • • »• • •• • » » • •»» •»»»• • • İlâncılık: 5592/10703 (Intensive English Cornmercial Courses) Kurslarınâ öğrenci ksyıtlarına başlanmıştır. Beyoğlu: İstik!â) Caddesi No 300'7 + t Bayındırlık Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü II. Bölge Miidürliiğiinden (VAN) Şartnamesine ekli listelerde cins, mflctar ve evsafları belirtilen 161 kalem ınter yedek parçaları şartnamelerindeki sartlara göre 2490 sayıh ksr.unun 31. maddesine atfen kapah zarf usulü ile satınalmacaktır. İşin muhammen bedeli 139244,09 TL.. muvakkat teminatı 8212.20 lira olup, ihalesi 29/9/1966 perşembe günü saat 15.30 da Bölgemizde icra edilecektir. Bu ahmımıza ait şartnameler her ?ün mesaî saatleri dahilinde Ankara'da Karayolları Genel Müdürlüğü Malzeme Şubesi Müdürlüğiınden, Istanbul'da I. ve Van'da II. Bölge Müdürlüklerinde görülebilir. İstekliler 1966 yılı vizeli Tîcaret Sanayii Odası veya esnaf belgelerini, muvakkat teminat makbuz veya banka teminat mektuplarını; İstekli bir ortaklık olduğu takdirde bu belgelerden başka 2490 sayıh kanunun 3. maddesinde gösterilen belgelerini hâmil kanuna uvgun olarak hazırlıyacaklan teklif mekruplannı engeç ihale saatinden bir saat öncesine kadar makbuz mukabilinde Komisyonumuz Başkanlığına vermeleri şarttır. Postsda vâki gecikmeler nazari itibare alınmaz» Keyfiyet ılân olunur (Basın 20258/10710) PLOVDIV BULGARISTflN 965/899 Etibank Genel Müdürlüğü 1 Akif Ersoy. 2 Zıynet Şenyuva. 3 Ayşe Fazla Nurkeser, 4 Fatma Keser. Kararın tarih ve No. 31/1/1966 gün Es 965'899 Ka. 965/8 dâvacı tarafından dâvalı aleyhine açılmış olan cebrı tescil dâvasmın yapılan muhakemesi ronundaDâvalıya ait Bakırköy Atısalan köyünde kâin tapunun Cilt 3. Sahife 288 Ada Parsel 290 sayılı gayrimenkulün istimlâk ( ) irtifak (405 m2) hakkı olarak istimlâk edilmis bulunan kısmının 6830 sayılı kanunun 17. maddesi gereğince dâvacı adına tesciline. Tamyizi kabil olmak üzere karar verilmistir. îlâm özeti dâvalıya ilânen teblığ olunur. Hâkım 9034 Dîvacı: Dâvah: XXII. ENÎERNASYONAL FUARI 18 Eylül 1966 2 Ekim 1966 XXII, FİLİBE Enlernasyonal Fuarını ziyaret ediniz. Bu şekilde ticarî münasebetler tesis etmek ve aynı zamanda tarihî ve güzel FİLÎBE'yı grörmek fırsatmı kazanmış olacaksınız (Basm 30061/10705) Sosyal Sigortalar Kurumu • VEFAT Basmacıtade Ferit Beyin toru. nu. Mahkemeyi Ternyiz Reisl Evvell merhum Osman Halim Beyin ve Neyir Hanımın kerimesl, Muarıf erkSnmdan Lütfi Emiroğlu'nun refikası, Doktor Hasip ETii'roelu. Toğan Obıız, Muhsine Carudi ve Nıhıfer Goknel'in anne^eri Isfanbul Safınalma Müdürlüğünden: Kömiir Nakliyalı Yaphrılacaktır 1 Kurumumuz îstanbul üniteleri ihtiyaçlan için kömür Satış ve Tevzi Müessesesi tarafından tahsis edilen eem'an 2346.5 ton çeşitli maden kömürlerinin kömür depolarından Ünite mahalline kadar taşınması ve kömürlüklere boşaltılması işi şartnamesi esaslan dahiünde kspab zarf usulüyle ihaleve cıkanlmıstır. 2 İhale 30/9/1966 cuma günü saat 15 00 de Beyoğlu Balıkpazan Malh Handaki Müdürlüğümüz 2 No. lu Satınalma Komisj'onunda yapılacaktır. S Bu işe ait sartname ile tevriat Hstesi mesaî saatleri dahilinde 2 No. lu Satınalma Komisyonundan bedelsiz olarak temin edilebHinir. a İdarl sartname hükümlerine uvgun olarak hazırlanacak kapab zarfin en s(eç ihale sastinden bir saat evvellne (saat 14.00) e kadar Komisyon Başkanhğına makbuz mukabfli verilmesi veya tâyin °dilen cün ve saate kadar Komisyonda bulunacak «ekilde posta ile iadelitaahhütlü gönderilmesi lâzımdır. Postada vâki gecikmeler kabul edilmez 5 Kurumumuz artırma, eksiltme ve ihale kanununa tâbi olmadığından ihaleyi yapıp yapmamakta veya diledjğine yapmakta serbesttir. fBasın 20224M070fiı 3IÜKRİME EMİROĞLU İS Eylül sa!ı sabahı vefat etmistir. Cenazesl 14 Eylül çarşamba gunü ösle namazını müteakip Kadıkbv İskete Camiinden kaldırılarsk Karacaahmetteki aile kabristamna defnedilecektir. Mevü ralımet eyliye. îlâncılık: 57S4 10718 Türkiye Selüloz ve Kâğıt Fabrikaları İ Z Mİ T Genel Müdürlügünden: Teşekkulumüzün; Ücret ve sigorta prim bordrolan Ambar stok hareketleri Defteri Kebir ve yevmiye defteri kayıtllın Masraf tevzi tablolart Mizanlar Ödenek tâkip tablolan teklif almak suretiyle makinelestrilecektir. Bu ise ait sartname Ankara ve İstanbul İrtibat Burolarımızdan da bedelsiz temin edilebilir Kapalı teklif mektupları, 10 Ekim 1966 eününe kadar İşletmemizde bulundurulacaktır. tşletmemiz ihaleyi yaprp yapmamakta veya dilediğine vapmakta serbesttir. (Basm 2C253/10708) I UNUTMAYINIZ MİLLÎ PIYANGO Yarın çekiliyor. Kazanamazsanız kaybınız bir bilet parasıdır. Kazanırsanız milyonlar, yüzbinler sizindir. »•Bsiin 19S511 K Keklâıııcıiık 35b0( !U6bO
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear