Catalog

Î7 ARALIK 1966 (JUIHHURİİfM SAHİPE BFŞ BtR SABTKALl YOL KESERKEN YAKALATSDI Yaralama, hırsızlık v e yol kes me suçlanndan r.ishkum olsn ve cezasmı çektikten sonra tahliye edılen Recep 'iürbuz Csrtel önceki gece Bakırköyde yeniden yol kesip haraç almak istemiştir. Seyyar köfteci Murat* ın yolunu kesen sâbıkalı, «P*ra vtrmenen seni yaşatmayacagım» demiştır. Şikâyet üzerine olay yerine giden Osmanıye karakolu polisleri Receple karşılaşmışlardır. Polisleri gören sâbıkalı kaçmağa başlamıştır. Cad de ve sokaklarda cereyan eden heyecanlı kovalama sonucu yakalanan Recep, memurların ellerini ıstrmış, karakolda da ken dini pencereden atmak isteroiştir. Ş S e k t t U s r l i k r Köy tenha, hem de orada para yok Lit ma sonra bakıyorlar kl malt yetersizlik evin kadınım çahşmaya surüklüyor, alışılmış, «pederşâhi» aıle düzeni bozuluyor. O zaman Anadolu erkeği hazmedemediği bir takım durumlardan huzursua oluyor. ne iş hayati. ne de ev hayatı bu huzursuzluğun etkisinden kurtulamıyor. Bu da, köylerden kentlere göçün doğurduğu, ilerde açıklanacak sorunlardan yalnızca biri EPKEKLERE IŞ VERIP, KADıNLARı EVDE OTURT>»:ALI . Şehir hayavımn kadınlara ver diği özgürlüğü ve bunun aile' hayatına getirdiği değişiklikleri hazmedemiyenlerden bin de Ziver özlü'ydü, «Kadınlar paranın kokusuna alıp çahşmaya başlayınca ailenin tadı tuzu kalmıyor, kövde böyle değildi» diye 16 senelik Istanbul acısını bir anda dökü verdi. Oysa Ziver Özlü boyacılıktan ay da 1500 2000 lira alıyordu, ama onun için şehir hayatınm ahlâksızlıklan yanında para önemsiz bir konuydu. Bu da ona göre ma11 yetersizlik sorunu olmadığı :çin olacak' . okulunun mezun ve mensup lan, önceki akşam Tiirk Alman Kültiir Derneği Lokalinde düzenlenen bir toplantıda. is adamlariyle tanışmışlardır. Sekreterler, sekreterliğin biıim çalışma hayatımızda henıiz luzumlu bir mesiek kabul editanemesinden vakınmışlardır. Ayrıca, sekrcter arayan iş adamlarımızın okuldan fa.vdalanmamalannı da tenkid etmişlerdir. (Resim, toplantı sırasında alınmıştır.) TABİBLERİN ŞİKÂYETİ... Türk Tabibler Birliği. dün bir bildiri yayınlayarak, hekimlikle ilgisi bulunmayan kişılerın hasta tedavi etmelerinin önlenmemesini protesto etmistir. Bunların, gazetelere ilân vererek faaliyetlerini devam etürecek kadar ileri gittıkleri belirtilen biidiride, «Acıkça suç iflcyen bu kifilere uyfulanacak hukuki tedbirlerin çok yavaş bir tempoyla yürütültnesi, durumun baflıca nedenidir» denilmektedır. Topkor'ın bosın loplanlısı "Istismarcı îşveren, I Türklş Istanbul Birinci Bol(« Temsılcısi Ismail Topkar ve Çıraselş Sendikası Başkanı Hasan Türkay, dun düzenlediklerı muşterek basın toplantısında, bazı işverenleri «istısmarcı işveren olarak» ilân etmislerdır. Çimselş'in, înegöl Tuğla fabrikasında 73 günden beri devam eden grevi hakkmda, toplantıyı yapanlar şöyle demistir: « Fabrikanın tdare Meclisi Başkanı Sayın Hayri Terzioğlu olap, en büyiik hiMedarı da Savın Farnk Ilgaz'dır. Toplu Sözlesme düzeninden kacan, istismarcı işverenler, bugiine kadar yapılan biitün sulh tesebbüi lerimizi iyi niyetle karşılamamışlardır. Toplu sözlesme düzeni üç yıldan beri yürürlükte olmasına ragmen yıllık ücretli izin hakkı, hafta tatili ve asgari ficreti uygulamamaktadırl»r. îşverenlerin bn tutumn kar sısjnda Türkts, 2M igçinin grevini sonnna kadar detlekleyecfktir.» Diğer taraftan 203 günden beTI devam eden Adapazarı Budaklar köyundeki Pipo fabrıka5i grevi ile ilgüi olarak da Top kar şöyle demistir: «Fabrika sahibi Alman, Italyan ve Türk hissedarlar. kananların dafın içine giremiyrcrfini zannederek <,ok kazançlı \r kârlı bir iş olan pipo fabrikasını köje kunnaşlardır. 23 mayısta baslayan çrevin başlıca sebebi. asgari ücretin yıllık izin ve hafta tatili kanununon uygalanmaması \e siçortasız isci çalıştırılmasıdır. Tiirk • Is, kannnları uygulamaktan karaıı isverenlerle, sonuna kadar mücadele edecektir.» Pipo fabrikasında da 145 işçi çalışmaktadır. KARA MEHMETt POLİS BULAMIYOR Sultanahmet Cezaevinden kaçan bekçi kaatili gangster, soyguncu Kara Mehmet'in polise, <Beni araraasınlar» şeklinde gön derdiği haber polisi son derec* kızdırmıstır. FirarıTeri, azılı gangsterleri, kaatılleri yakalamakla görevli nnayet masası mensuplan Kara Mehmet'in de yakında ele ge çecegıni b^lirtmişlerdir. Gangster'in, «Bosuna lahmet etmesinler» sbzüne detektifler. «Biı kanun kaçaklarını başını kuma çömerek saklanmak isteyen devekn$una benzetiriı» demişler dir. Iki boksörün karşılıklı meydan okumasına benzeyen Kara Mehmet ile detektifler arasındaki mesajlardan sonra dün oğleden sonra gizli bir toplantı yapılmıştır. îstanbul'dan kaçtığı ve baska bir ilde saklandıgı ifad olunan gangster Kara Mehmet'in yakalanması için dört ki şilık bir ekip Istanbuldan hareket etmistir. Ayrıca, Cinayet Masa^mın Istihbarat ekipleri de devamlı şehri taramakta, iz tes bifine çalısmaktadırlar. İKRAMİTE VERÎLECEK Öte vandan. polis kaatili ganK^ter Irfan Vural'ın yakalanma finda başarı gösteren ve çalışan Cinayet Masası detektiflerinın ikijer maasla taltif edilmeleri için Emniyet Genel Müdürlüğüne teklif yapılmıştır Özdemir Gürserin boşanma dâvasına devam edildi Merhum Cumhurbaşkanı mal Gürsel'in oflu özderair sel ve eçı Birgen Gürsel'in birlerı aleyhine açtıklaıı şanma dâvasına. dün lT'ncı liye Hukuk Mahkemesinde vam edilmıştır. CeGur bırboAsde 17 Aralık Ramazan 4 | o 2 26 <BEN CHP'Yİ BIRAKTIM» Nizamettin Nazıf Tepedelenlioğlu. dun yaptığı basın toplantısında, «Ben CHP yi bıraktım. Siyasî hürriyetlerim özerinde hiçbir kadrmesi tarafından her hangi bir tasarruf iddia edilmesine asla müsaade etmiyerek kötü zamanımda yardım rtmis oldu*nm CHP ile hiçbir ilgim voktur.» o â B i« ö »« â n 3 s Birgen Gürsel'in vekilleri Ö7demir Gürsel'in 500 bin liranın maliki olduğunu ıleri sürnıus. karşı taraf vekilleri ise. bunu kabul etmislerdır. özdemir Gürsel'in vekılleri. kız annesı evınde geçen gunlerin evlilıkten sayılmayacağım, bu sebeple karıkocanın evlilıklerinin çok kısa sürdüğünu iddıa etmişlerdir. 1000 lira tedbir nafakasının devamına, duruşmsnm başka bir güne bırakılmasına karar ve rilmiştir. Duruşmadaki ifadeler. Ö7demır'in yakınları tarafından. teybe tesbit edilmiştir. V. 1 7.18 12.10 14.29 16.42 18.20 5.33 7 ?S 9 48 12 00 1 39 13 51 A N X E L E R Küfür Kavga Etmeır.eyi Çocuğa öğütleyirİ7 ÎYÎ AHLAK nER.\EGt rJHIIIIIIIIinilllllllllllllllllllllllUIIIII I Robenson adası = %ibi bir okul! E E E E E E = E E E E E E E E E S E S5 S E E E E E ^Z £ E E Türkiyenin beşinci önemli ili olan Bursada tek yüksek okul, Bursa Eğitim Enstitüsüdür. Geçen yıl kurduğu verici radyo istasyonu ile Bursanm eğitim ve kültür hayatına daha da yakından karışmış bulunan bu dinamik müessese, bugün sessir sedasız jehir dıslarına sürülmek üzeredir. Vaktiyle, arsa parasma tamah edi lerek. belde dışında kuş uçmaz ker van geçmer bir garip yerde başlatılan binalara bu yıl taşınma emri gelmi}. öğrendik ki bu binalann ana yolla hiç bir bağlantısı yokmuş. Takriben 2 kilometrelik bir mesafenin nasıl açılacağını hâlen kimse bümiyor. Bilinen o ki bu yolun ne yapımına, ne istimlâkine sahip çıkan olmamıs. Bakanlık, Belediyeden ummuş, Belediye de Bakanlıktan... Enstitü Müdürlüğüne sorduk ve öğrendik ki okulun vâsıtası da yoktur. Şimdi bize lutfen cevap verilsin, yakınlarunız olan kız öğrenciler bu Eğitim Enstitüsüne nasıl gidip gelecek, sel yatağmı nasıl aça cak, hangi para ile hangi nakil vâsıtasına teslim olacaktır?. mektuplar H. Atan 25 bin lira Yapı ve Kredi kefaletle tahliye 111111111= Gazio8manpaşa edildi =Şube8İ hizmete girdi 11 ay önce otobüs rekabeti = = E E E = = E E Yapı ve Kredi Bankasının Gaziosmanpaşa şubesi, yapılan bir törenle hizmete girmistir Bankanın 142 nci şubesi olan Gaziosmanpaşa şubesinde hesap açtırarlar arasmda umum! ikramiyelerden ayrı olarak bir de 50 bin liralık özel ikramiye düzenlen miştir. yüzünden Gazanfer Bilge'yi oldürmeye tesebbiisten sanık Adıl Atan ve Hayati Atan'ın duruşmalanna dün devam edilmi<!, sanık Hayati Atan'ın 25 bin lira kefaletle tahliyesine karar verilmlstir. Duruşma, şahitlerin dinlenmesi için başka güne bırakılmı;tır. Son sayımı yapanları şaşırtan bir rakam daha ortaya çıkrru^tı: Istanbulun "!D 45 i tstanbullu değildi. Istatistiklere baküırsa, bu gidişle, Istanbul doğumlu olmıyanları banndıran gecekondu nufusu 1980 yılında "" 45 i aşacak, • 80 i buiacaktır. Köyden şehire « olan bu geniş çaptaki akımm nedenlerinden birmi şöyle açıklamak mıimkündur: Her şeyden once, istatistik rakamlardan haberi olmasa bile, köylü bilir ki, şehirlınin yıllık gelıri kendisinden daha çoktur. Gerçekten de Turkiye nüfusunun "b 90 ını teşkil eden bir tabaka (köy nufusu dahil), genel gelirın ancak «0 48 Ini almaktadır. Bir kbylünün yıllık geUri 1160 lira gibi komik bir rakamken, bu bir şehirli için iki üç misü fazladır. İşte köyden şehire olan göçün bir nedeni de, köylerin yetersiz iktisadî koşullarından bunalanların, kurtuluşu kentlerin genıs iktısadl koşullannda aramalarıdır. Yani akın akın İstanbula gelenlerı çeken önemli bir etken ortaya çıkıyor: Eğlence ve değışiklik gorme arzusu Bt'RANIN ŞENLİĞİNİ SEVİYORUM. . Kimisi köyunde açlık tehlikesl ile karşılaştığı için İstanbulda kurtuluşu ararken, blr kısmının da barlann çekirrune kapılıp gelmeleri işin en ilgi çekici yönlerın den biridır. Bu konuda tipık bir örnek olabilecek biri var: 14 yaşmdaki kahveci çırağı Ahmet Aslan. «Köyu sevmem. hem tenha, hem de para yok orria. Buranın şenligini seviyorum, geleli üç ay ldu a n a her gece barUra çıkıp efleniyoruz!..» Ahmet, Konyarun üyanık köyiinden gelmiş. Günde 125 lira alıjtırmuş, her gece bara 56 lıra veriyormuş ve daha 14 yaşında .. «Anamı köyde bıraktım» diy? anlattı, «Burada ayda elli lira verip bir odada 15 kişi kalıyonız. Eğer para artarsa ananıa yollarım, artmazsa orda çaresine bakar ..» İstanbuldan öylesine memnundu ki, her sözü geçişte gözleri parhyordu, «Ama daha para lâzım bacun» dedi, «İstanbulu istediğim gibl gezemiyorum. Nereleri varmış meğer gözünü sevdiRim şehrin, %rz get bitnriyor a m ı . bizde para Ükeniyor.» Ahmedin karan kesUdi: Köye dönmek yok!... «Anamı görmeye giderim arada bir» diyordu, «Ne de olsa anadır. a m ı o kadar işte.. » Aralarında Ahmet Aslan gibi tstanbulun eğlence hayatmı, şenligıni sevea'îr de vardı, eğlence sev gisinin dı'ğurdugu, kendi deyimlerı ile, >.&hlâk yoklufundan» şikâyetçi olanlar da... önceleri îstanbul onlara ideal gözüküyor a Eıin beyi ije gitmis, 4 çocuğu idare etmenin, İstanbul'da jalnız bir gün geçirmenin derdi içinde. Genç kadın durnıaksızın konü^tu. «Köyden gelmek iş değildir, geldikten sonra başlar herşey» diyordu. penin çoğunluğunu teşkıl eden Sınoplulardandır. Daha badanala rı bitmemış, briketten, iki odalı bir «ev» leri vardı. Kendilenne ait bu ev onlarca öylesine bilyuk bir şeydi ki, yoksulluklan nice artsa yine de a^funacak bir şeyleri var diye tam anlamı ile mutsuz sayılamazdılar. İki çocuk annesi Hatıce Yılmaz'ı, ekmeğini, ununu almış, bakkaldan dönerken yakaladık. 40 hanelı köyünü anlattı, İstanbulu anlattı, bir süre dert döktü. «Köyde eziyetten başka bir sey yoktu, grrçi para tneselesi lazla değişmedi burada ama, ne de olsa Istanbul be kardeş, temiz, rahat. zengin. ucuz. her şeyi var.. » az düşündü sonra, «ama vine de zor yaşaması» dedi. Evlerinin çatısmı daha bu sene kapayabılmilşer, «... eh sıkıntı üzerine sıkıntı fetirtii ev. ama hiç olmazsa kira derdi yok!..» Köyden tarlaları, evıni bırakıp mı geldiginı sorunca, alaylı cevap verdi: «Ne tarlası diyorsun, dikildiğin yer kadar evlek düv mtz adam basuıa, öylesine voksuldurlar ki daha beş altı kişi kasabayı görmüştür, gerisi İstanbulu rüyalannda bile^ göremezler. Biz iyilerindeniz ..» Hatice Yılmaz'ın da derdi tîByüktü, yoksulluk zor şey arna, zengindir deyip geldikleri şehirde yoksulluga katlananlar yalnız da kaldılar mı, dertleri onunkinden de büyiik oluyor, bir de gurbet acısı ekleniyor para derdınin üstüne... İSTANBDL BÜYÜK GtZEL AMA, GCRBET ACISI BİR ŞEYE BENZEMIYOR... Bayburt'un Harmanözü köyün••' " I • .m I «Benim memleketim Gümüşhanedir, orada kadın kadınlığını bilir, evde oturur, erkek çalısır. Kadın çahşmaya başlayınca ahlâksızlık da beraber geliyor» diyordu. Buna sebep olarak da iş yerlerindekı davranışı gösterdi: «Azıcık tırnağı uzun, gözü boyalı. eteği kısa bir kadın fördüler mi, sen istediğin kadar iyi bil isini, onu aiıyorlar. Hem daha eğlenceli oluyor, hem de ucuza çalıştınyorlar. Bu erkeklerin ekmeğini ellerinden almak, üstelik kadınlan kötü yola sokmaktır» dedi ve çaresini bir çırpıda buluverdi, «Erkeklere is verip, kadınları evde oturtmalı » Söylediğine göre Ziver Özlü, yalnız bu sebepten altı defa evlenip, boşanmış. Hepsi de Istanbu !a başka şehirlerden gelen kadınlarmış, «önceleri hanım, hanuncık oluyorlar. sonra azıcık diklen meye kalksan. sana kanlık edeceğime alnımın akıvla para kazanıp kendi kendime yaşarıtn. 4e yip gidiyorlar» diyordu, yanından aynhrken nasihat etti, «Kınm tit rvlen. evinde otur. Çalışmak kadınlann harcı değil. • DtKİLDİĞtN YER KADAR E\XKK DÜŞMEZ • ADAM' BAŞINA .. Bir devlet kuruluşunda çalışan yüksek tahsillilerin alamadıgı parayı alanlar, ellerinde olandan memnunluk duymadan, ahlâk problemlerine yanlış açıdan bakıp, şikâyet ededursunlar, 300 lirayla dört nüfusa bakmak gibi bir mucizeyi gerçekleştirenler de vard; aralarında... Hasan Yılmaz gibi... Hasan Yılmaz ve ailesi, GUlte den Muhıttin Uzunhan'ın. daha 40 ına varmadan yuz\X kırış kırış olmuştu, «Kövde çoluğu çocufu bırakıp geldim. bu dünya zengin dflnyası, kılıksızlar tutuna mıyor. Hele bir de bacın. kann olmayınca. tstanbul cennet olsa gözüne görünmüyor. .» Muhittın üzunhan rençberlik va pıyor, giınde 20 liraya çalışıyormuş. Radyolardan duyrnuş, tstanbulda çok para verdiklerıni, bir de orda talih deneyelim. demiş. Ama aklı hep koyde kalmış. tlkokul diploması o'madan işa almamaları yıkmış onu, kansını, çocuğunu özlemiş. İkisi bir araya gelınce günden gıtae yüzündeki çizgiler artıyormuş... «Köydevken aklım buradavdı. kazanç voktn orda diye. ama bir seyler varmış Harmanöziinde. şim di de fikrimi oradan kurtaramıyorum» diyordu. tstanbulda geçim zorluğu her yanından sarmış. Bayburtlu Muhittin'ı, «Ekmeğırden kısıp köye para mı gönderecejsm. dört kişi kaldığırruz daracık claya kıra mı ödiyeceksm"5 Zor ış bu. bızim gibi güçsüzler îstanbulda tutunarnaz» dedıkten sonra telâşla ekledi,«yanhş anlama, guçsüzlüğüm insanjar» değıl. bu büyük şehre ..» Konuşmaya başladığımızda bir kahvede lnşaattan çağmlmasını bekliyordu, ayrüdığımızda beklemekteydi onun gibi işın ayaklaraa gelmesini bekliyen beş on kişi daha vardı aynı kahvede .. NEDEN GELİYORLAR? Tüccar: Nâmusu ve etneği ile ça lışan, üreticinin mahnın değerlendirilmesi için bu yolda bilgi ve ser mayesıni verendir.. Atatürk de tüccan bu çizgiler içinde tanımlamıştı. Ordulu birkaç tüccar da Atatürkün izindeler (!) İşte öykü ~ E E E s E E Istanbul Millî Eğilim Müdürlüğü Safın Alma Komisyonandan: 1 14 Vilâyete 1850 ton süt tozu, 1945 ton un, 306 ton yaf ki cem'an 4101 ton brüt besin maddesi ile malzeme araç ve gereçlerinin sevki, boşaltma ve istif etme işimin mürettiplerine t s t Gümriik arbarlarından almarak çartnamede gösterüen Ankara, Bilecik, Bolu, Bursa; Çanakkale; Edirne; Eskisehir; Kırklareli; Kocaeli; Kütahya; Sakarya; Tekirdağ; Zonguldak; tstanbul Rami Merkez Depom; A.dalar Bfiyükada Rum İlkokulu; Beşüctaş Büyükesma Sultan Okulu; Beşiktaş Arnavutköy Okulu; B«ykoz Ahmet Mithat Okulu; Beyoğhı Fîruzağa ve Pîrfreis OkuJu; Kartal Pendik İlkokulu: Kadıköy Öîdemiroğlu Okulu: Sanyer Pertevnij'al Okulu; ŞişK Mahmut Şevket Pasa okulu; L'sküdar 3. Selim Okulu; 2^yiinbumu Şemsettin Sarai; Bakırköy Kartaltepe Okulu anbarlanna olmak üzere sevk, boşaltma ve istif etme isinin ihalesi yapılacaktır. 2 Keşif bedeH 599.105 liradır. 3 İhalesi 19/12/1966 pazartesi günü laat 15 de Millf Eğitim Müdürlüğüne toplanacak Satın Alma Komiıyonımc? yapılacaktır. 4 Muvakkat teminatı 2T714.20 lirtdır. 5 Şartname MîUI Eğitim Müdürlüğü Hesap ^lerl Bölümünde görülebilir. 6 İhalesi 2490 sayıh kanunun 31. maddesi gereğince kapalı zarf usulü ile yapılasaktır. 7 İsteklilerin şartnamede istenüen bücümle evrakı ile birlikte ihale saatinden bir saat evvel Komisyona müracaat ederek teklif zarflannı vermeleri rica olunur. (Basın 2415514699) BASI E E Kitap isteyen köy okulu E Biz, içinde kitap bulunmayan E bir kitap dolabıyla Kütüphane E Haftası'nı kutlayan, Çanakça E Köyu İlkokulu dördüncü sınıf S kitaplık kolu üyeleriyiz. Zü Siz aydınlarımızdan kitap is^ tiyoruz, Selâm, saygı ve başarı S dilekienmizle... E Adem Su E Rukiye Çekiç E Şefika Soğan 5 Emine Uçar E Adile Ersöz S Çanakça Koyü llkokulu ~ Dordüncü Sınıfı E Çatalca | | S S S S S Yardım bekliyen köy okulu Her türlü ders araç ve gereç'inden mahrum okulumuzun hayırseverlerin yardımına ihti>acı vardır. Bu fâkir köy okuluna ve öğrencılere yardım bekli\o 1966 yazı. Ordulu, iktidara yakm E fçoğu yakm ya...) bir gnıp tüc E car Ankarada yetkililer ile görüşü E yorlar... Teklifleri şu: 1965 alivre E satışlarmı düşük fiatla yapmışîar.. E bu sene fındık fiatı 4 lirayı geçer * se milyonlarca lira zarar edecek = ler. Onun için 1966 fmdık fiatı 4 = liranın altmda olmalıdır. Yâni demek isterler ki; fiatı bize E göre ayarlaym. Köylünun fındığı E nı ucuza kapatarak zaranmızı ka ~ patalım. E Geçenlerde duyduğumuza göre E birkaç AP li tüccar olmak veya ol E mamak çaresizliğı içinde gene mil ^ yonlarca köylünun tamamen aley hine bir teklifi Ankaraya kabul et 3 tirmişler. Bunun için Ankara, Fis = kobirlik Genel Başkanını çağır E mış yanına. Genel Başkan teklife E karşı koymuş. Nasıl koymasın, tek E lif korkunç: Kooperatifm köylüden E aldığı 1 milyon 200 bin kilo (60 va E gon) fındığı bu tüccarlar. üç yıl E vâde ile kendilerine devrini istiyor E larmış. Yâni devletin elinden fert E zengin etmenin en tipik örneği bu. E CHP H Yönetim Kurulu bir bü E diri ile durumu Ordu kamu oyuna E duyurmuş: «Ortanm solu buna kar E şıdır...» demiş. Biz de Türk kamu oyuna duyuru E yoruz bu iğrenç dolapları. Diğer E kentlerimizin uyanık güçleri de E duysunlar ve duyursunlar... ~ Mürsel Engin E İ L Â N Karayolları Genel Miidiirlüğünden. Köy yolları yspmv ıçir Karayolları Genel Müdürlüğünce aşağıda cins ve nnktaıı yazıh yol inşaat makineleri 6.3 milyon dolar çerçevesirîde proje kredisiyle satm alınacaktır. 1 Proje kredis: olsun olmasm ihale bütün memleketlere şamildir. Firmalar tGkliflerini peşin fiyat esası Üzerinden vereceklerdir. 2 Tekl}fl?nn rîpğerlerıdirilmesi fiyat. kredi «artlan ve teknik hu=usiyet üzeriısaer' yapılacaktır. 3 Tek'ifi uygun görüien firmanın bağlı olduğu devletten, bir hükümel kredisi şeklinde dış proje finansmanı sağlanamadjğı takdırde Ifcale ırtaç edilmiyecektir. 4 Her dosya numarası için ayrı ayn teklif verilecektir. 5 îdari ve t e s n * şartnameler dilekçe mukabili Karayollan Genel Müdürlüğü Malzeme Şubesi Müdürlüğünden (Miıhatpaşa cadoesi No. 19 Yenişehir Ankara) temin edüir. • 6 Son teklif verme günü 13/2/1967 pazartesi günü saat 10.00 dur. Bu tanh ve saatten sonra verilen teklifler ile postada olan gecikıneler nazan dikkate ahnmaz. 7 Almacsk maktnplerir, cins ve miktarlan şunlardır: Dosya No. Hakine Cinti Mflrtan (Adet) 16610262 Asgan 160 HP gücünde Angledozer paletli traktör 125 26610211 «sgarl 125 HP gilcünde Motör Grader 70 36610212 Asgart 80 HP gücünde Motör Grader 40 46610861 Asgart 4 ton zati ağırlıkta Vibrasyonlu Tandem Silindir 3J 56610811 Seyyar Yağlama Makinesl 60 66610531 Seyyaı Kompresar 10 (Baun 24645 A. 16014/14701) (Basın 24623/14709) E E E E ruz. İbrahim Yılmaz Besler Koyu îlkokulu Md. Keskin Ankara İlköğretim müfettişle E ri de teftiş edilmelidirl llkokul öğretmeni, öğretmen E olarak çahşmağa basladıktan E sonra her yıl, en az 56 defa tef = tış edilir. Hiçbir memur veya ~ müfettiş yoktur ki her yıl hera E de bir kaç defa tefti=: edilsin. E E ğer öğretmen yetersiz bir kim E se ise, yetiştiği okullar kaliteli E sekılde öğretmen yetistirsin. E Çalı^mağa baslıyan öğretmeni, E çeşitîi maksatlarla ilköğretim E müfettisinin eline terketmeme lidir. Orta öğretim mensupları ~ üç yılda bir teftiş olurken, ilk s okul öğretmeni, teftiş yapan ilk ~ ofiretim müfettisinin arzusuna E uyarak her yı' değişik teftiş verir E ler. Hiçbir doktor, mühendis ve E va savcı yoktur H. her yıl teftiş E versin. 3 ilköğretim teftiş müessesesine Millî Eğitim Bakanhğmca bir yon verilmesi zamanınm geldiği kanısındayım. (tsim ve adres mahfnz) E E E 5 E E E S E E E E S E S Zi S E E E E S E E S 2 = Belediyenin cevabı Gazetenizin 14/11/1966 tarihli nushasmda çıkan «Tehlikeli durumda bir bına> başlıklı yazı ilgililer tarafından incelenmiçtircSarıyerBüyükdere, Çayırb«Şi caddesi 174176 sayılı bina 8 ay evvel tahliye edilerek muhür altma ahnmış olup, kullandırılmamaktadır. Vakıflar Baş Müdürlüğüne ait olan bina aynı Müdürlüğun 11/11/1966 gün 1672 sayıh yazılarına göre tamir ettirilecektir. Esasen mezkur bina hakkmda Statik Büro teknik elemanlarınca tanzim olunan raporda bahıs konusu btnanın 50 inci madde uyarınca tamiri. aksi halde tahliyesile temhiri bildirilmektedir.» Rakım Ziyaoğlu rıiiHiıımııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııımıııııııııııımııııııııııımiMiıî: