23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 Haziran 1965 CUMHURÎYET SAHtFE BEŞ Magaıin Moda At yanşında hile yapan çete yakalandı # Rio de Janeiro, (ajı.) Brezilya polisi, üç yıldan beri Rıodaki Gadea hipodromunda yarış atlarında hile yapan bir çeteyi ortaya çı karmıştır. Milyoner bir tüccar olan çetenin başkanı ile çetenin bir çok üyesi tutuklanmış, bu kirli işlere karıgtıkları sanılan jokey İvo Noguera ile zengin bir adam olan Elias Nigri kaçmışlardır. Buniarın Arjantine sığındıkları sanılmaktadır. Çete mensuplarından Xavier de Silva, bu o'.ayın soruşturmasiyle, görevli polislere 5 bin dolâr rüşvet teklif ederken tutuklanmıştır. Çeteye bağlı seyisler, favori sajTİan atlara aşı yapıyor, böylelikle bunları kuvvetten düşürerek >arışı kazanmaLarına engel oluyorlardı. Bu sırada çete mensupları da yarışa katılan öbür atlar üzerinde büyük bahislere girişmektey diler. Çetenin bu mâıifeti, favori atlar dan «Scotland Yard'in bakıcısı tarafından yapılan şikâyet üzerine ortaya çıkmıştır. Bakıcı, atta şüpheli bir iğne izine rastlamış ve ya rışa son derece iyi hazırlanmış olan atın tamamiyle bitkin olduğunu hayretle görmüştür. Bakıcı, der hal bir veterinere başvurmuş, geien veteriner ata uyuşturucu madde verildiğini ortaya çıkarmıştır. Bunun üzerine polis soruşturması başlamıştır. • EUZABETH'IN GİYİNİŞİ DEĞIŞTİ • OLGUNLAŞMANIN BONN DEFİLESI ÇOK BİĞENILDİ 2 Haziran 1926 tarihli Cumhuriyet'ten /f ondra gazetelerinden biri: «Kıraliçenin birden bire eskisinden daha zârif bir kadın olduğunu, 63 modellerl içinde daha ince, uzun, daha genç göründüğünü» yazmaktadır. MODA kritiklerine göre, kıraliçenin özel terzisi Norman Hartnell bu yıl, gelip geçmi* modellerinin en güzcllerini yaratmıştır. Beyaz dantelden, nefis bir gece elbisesi, tam 65 havasmda şahane kanatlan ve sıkı sıkı saran kıvrak çizgiieri ile kıraliçenin siluetine yepyeni bir incelik verirken, her zamankinden daha açık, yuvarlak yakaBI ile yüzünü birka; yıl daha genç leştirmektedir. I Kraliçe( b ir e )güzelleşti! O B r en raa* OLGUNLAŞMANIN DEFİLESI Gazi Hazretleri Bursa'da ziyafet verdiler Bursa, 1 (Hususi muhabirimizden) Gazi Paşa Hazretleri dün gece Kükürtlüde kırk kişilik bir ziyafet vermişlerdir. Ziyafette Ali Hikmet ve Süreyya Paşalarla Vali Kemal. Belediye Reisi Cemal Beyler ve İstanbul heyeti ile Şark Musiki Heyeti hazır bulunmuşlardır. Gece saat 3 de Belediyenin cazbandı da gelmiş ve sabaha kadar dans edilmiştir. Öte yandan Gazi Paşa Hazretleri bu sabah asırdide Zaro Ağay kabul ederek kendileriyle kısa bir müddet hasbıbal etmişlerdir. KIRALİÇENtN elbiseleri kadar japkaları da beğenilmiştir. Özellikle «türban»ı! Dior'un «Hintli Modası» diye ortaya attığı bu yenilik, yine eleşürmecilerin yazdık larına göre, Ingilterenin «Daha zârif, daha genç», kıraliçesinin yeni havasmı tamamlamakta ve kuvvet lendirmektedir. Bu dillere destan türban buz mavisi satenle tülden yapılmıştır. lgunlaşma Enstitüsünün Bonn'daki defilesi ve elişi sergisi, Almanya'da büyük bir başarı kazanmıştır. Gazeteler konuya geniş yer ayırmışlardır. Özellikle Ge neral Anzeiger gazetesi: «Sona doğru Türk kadın kıyafetleri gösterilmeye başlanınca alkış son had dini buldu», demektedir. «RenkIerdeki,ihtişam. birimin zarafeti ve «ahane elişlcri Türk kadınının ne kadar ince bir zevki olduğunu gösteriyordu.» DEFILE ve sergi için, ayrıca televizyonda da bir program yayınlanmış, ananevi Türk motiflerinin modern moda anlayışına göre, başarı ile stilize edıldiği ve modellerin milletîerarası moda alanmda büyük şansa sahip oldukları belirtümiştir. Sergi ve defile Bonn Büyük Elçiliğimizi Türk Alman Dostluk Cemiyeti ve yeni kurulmuş olan Türk Alman Kadınlar grupunun teşebbüsü ile tertiplenmiştir. Türk Ocaklarının çalışmaları ••>' s:: üil •••• • ••• •••• Bonn daki defileden bir görünüş. Maria Callas lll» lll ^ ~ ^ Ş ~ 2 Ş ~ T. FİKRET'IN ŞIIRLERI TÜRKÇELEŞTİRİLİYOR Turhan GÜRKAN lümünün üzerinden tam 50 yıl geçmiş.. Mezarını Eyüp'ten Âşiyan'a taşunaktan gayri ne yaptık Tevfik Fikret için? Bir enstitü mü kurduk, yoksa kıyıda kijşede unutulmuş dağmık îürlerini bir uzman kurula verip, değerlerüıe göre düzene mi koydurduk? Yapıtlannı bir «külliyat> halinde çıkarmıyı mı düşündük? Milli Eğitim olarak, Üniversite olarak, Türk Edebiyatçılar Derneği, yayınevleri, basın olarak hangi birine uzandı elimiz? Fıkret'i bugünkü kuşakîara sevdirrr.ek, anlatmak için bir çırpınışımız mı oldu sanki? illl 'lll hostalandı 0 Paris Cumartesi gecesi. Paris Operasında «La Norma>nın son per desinde hastalanan Maria Callas'a doktorlar bir ay istirahat tavsiye etmişlerdir. Maria Callas, son perdeye devam edememiş, sadece se>*ircilere «Paris'ten özür dilerim. Tekrar geleceğtm» diyerek çekilmiştir. Reşit Galip bey. !••• Pilsudski Reisicumhurluğu kabul etmedi Varşova, 1 (a.a.) Polonya Reisicumhuru seçilen ihtilâl başkumandanı Mareşal Pilsudski, bu vazifeyi kabul etmemiştir. Polonyada yeniden Reisicumhur intihabı yapılacaktır. Türk Ocaklarının yeni çalışma ları hakkında Merkez Heyet âzalarından Aydın mebusu Reşıt Galip Bey şu malumatı vermıştir: « On dört senedenberi gıttikçe inkişaf ederek yaşjyan Ocaklar, bu sene daha büyük, daha geniş ve daha şümullü bir çalışma sahasına girmektedir. Bu çalışmalar milletimizin felâketli tarihl sebepler dolayısiyle geri kalmış, ilerlerneslne rehberlik edecektir.» Bir gazetecinin «Türk Ocaklariyle faşizm teşkilâtı arasında bir benzerlik var mıdır?» şeklindeki sualine Reşit Galip Bey çu cevabı vermiştir: « Zannetmem. Faşizm bir ır ticadır. Ocaklılık ise bir tekiimül ve inkılâptır. Faşizrn â d i politikacılıktır. Ocakçılık nezih vatanperverliktir. Faşizm emperyalisttir, ocak ise sadece hudut bekçisidir.» O Olümünün üzerinden tam 50 yıl sonra bir Türk ozanı çıkıyor. •Bcıı Fikrct'i bugünün kuşağının aıılıyacağı dille yenileştirmeğe kararlıyım.» diyor. Cesaretli bir çıkışla işe girişiyor sonunda... Fikret, yaşadığı ortamı aşan, toplumunun yüz yıl ilerisinde giden bir şairdi. Çevresiyle büyük bir çatışma halinde didindi durdu. Çürümüş bozuk toplum düzeninin tam karş'sır.da savaştı. Tam anlamiyle barışçıydı. Milliyctçiliği insaniyetçiliğiyle beraber gidiyordu. Bunların yam sıra çok güçlü bir kişiliği de vardı. İşte bütün bunîar Fkret'i anlaşılır hale getirmeğe, bugünkü ku§ağa mal etmeğe itiyordu insanı. Ama bu iş çok zordu. Bunun üstesinden ancak A. Kadir gibi Mevlâna'yı, Hayyam'ı bugünkü şiir diliyle yenileştirmiş bir sanatçı gelebiiirdi. •Ses» şiirini okuyordum. «Sar mı; yine âfakını bir dudu muannit» diye başlayan şiiri sonuna kadar getirmiştim. Sonra karıma «Nasıl baldun?» diye sordum. «tyi okuyorsun. çok güzel şiir ama bir sey anlamadun.» dedi. Öğretmen olan karım anlamadıği ffibi, ben de birçok yerlerini aniamıyordum. Anlamakta güçluk çekiyordum. Uğraşıyor, didiniyor, fakat yine de işiıı içinden çıkamıyordum. İşte o an kafama dank etti. Dostlarımın Tevfik Fikret'in şiirlerini bugünün diliyle yenileştirme öğüdünü hatırladını ve hcmen kararımı verdim. Tevfik Fikret te tıpki Hayyam gibi. Mevlâna gibi ycııileşecek. bugünkü kuşağın anlıyacağt öz bir soylcşime kavuşacaktı.» A. Kadir ilk olarak Buda» yı önce aslını, sonra yenileştirdiğini okudu. Ses ayni sesti. İnsan yine Fikret'in şiirini dinlerken duyduğu ürpertiyi duyuyordu. Şiirindeki «şiiriyet» yitirilmemişti. Üstelik anlaşılmıyan tek yönü de yoktu. A n , duru bir dil şiiri alıp götürüyordu. Ahenk te vardı .. Sonra Promete'yi o k u d u : Bir gün açarsa gözünü şn hasta vatan, ne varsa yüklen getir bilimin dört burağından, gelecek günlerinin bilinmeyen rlcktrikçisi aydııılığa. bolluğa susamış lıalkın, ııvııjukluğu yok eden ne varsa gctir, yüreği, özü. kafayı besleyen, durma onlara can ver, can. A. Kadir sonra öbür yenileştirmelerini okudu. «Kutba Doğru» yu, «Ferda. yı... Kutba Doğru da şu mısralar bizi kendine çekiyordu : Yürii: Ağızlan bıçak açmaz. Dur: Önce ıslık. sonra yulıa! Söyle. hütün bu kahrın karşılığı ne? Bilim dünyasında büyük bir ün ha? •Duydunuz ntu? deııecek yaıııı. «Duydunuz mu? Kutup noktasma varmış filân adam. Şimdiye dek hu başanya cremedi hiç kimse.» A. Kadir şimdi «Sabah Olursa« üzerinde çalışıyor. Bunu «Tarihi Kadim» izleyecek. A. Kadir'in ozan yönü Fikret'in şiirlerini bozmak şöyle dursun, ona ayrı bir değer de kazandırmış. A. Kadir dört ayrı çağın şairi üzerinde yaptığı yenileştirme çalışmalariyle «şiir başka dile çevrilcmez yargısını da kökünden yıkmış oluyor. Şiirin mısraına kafiyesine bağlı kalmadan da, ahengini bozmadan da, serbest şiirin olanaklarından yararlanarak güzel, başarılı şiir olabileceğini de ispathyor. «Bugünün Diliyle Tevfik Fikret» kitabı yayınlandığı gün Türk bilgi ve kültür dünyası çok değerli bir yapıt kazanmış olacaktır. İ 100 mil süratle = yere çakıldı ^ 0 Johannesbtırg (Güııey Afrika) ~ (aa.) Güney Afrika paraşüt le atlama şampiyonasına katılan 3 tek kadın paraşütçü olan Rosalinde = Van Der Riet, Rand Hava Alanın;Z da yapılan gösteriler sırasında para 5 şütü açılmadığı için 300 metre yük 3 seklikten yere çakılmıştır. ~ Natal Üniversitesinde öğrenci o3 lan 24 yaşındaki bayan, 4000 e ya!Ş kın seyircinin çığlıkları arasında = saatte 100 mil hızla yere düşerek ~ parçalanmıştır. 3 Tecrübeli bir paraşütçü olan ba^ yan Van Der Riet, dün 54. atlayı3 ' ' şmı yapıyordu. Şehirde veba vak'alan çoğalıyor Son günlerde görülen veba o layı, şehrin sıhhatini endişeye düşürecek mahiyettedir. Üç gün içinde üç veba vak'ası tesbit edil •niştir. Dün de şüpheii görülen bir hasta Haydarpaşadaki sâri hastalıldar hastanesine kaldırılmıştır. Kazanç Vergisi tatbikatı başladı Kazanç vergisinin tatbikatına başlanması dolayısiyle dün Maliye tahsil şubelerinin önünde büyük kalabahk toplanmıştır. Aynı zamanda dün müskirnt Ciçki) inhisan da başladığından Müskirat Müdüılüğü binası önünde de beyanname vermek istiyenler kesif bir kalabahk teşkü etmişlerdir. (•••••••MMiiMitıtHiiKiamıiKiııııııtı • ••aai(#aa»B«a*aB»a«»»B>m«»#ı • • • • • • • • * • • • BI • ••«••••«••••••Aa>>>>>>I!.!.lI!! ! î ı ! ! n r? Serbest Vezinli A. Kadir kararını verdikten sonra kollan sıvayıp işe koyuldu. Önce Fikret hakkında yazılan bütün kitapları, yazıları okudu. Sonra Fikretçilere, onu tanımış olanlara sordu, soruşturdu. Hangi şiirlerinin önce yenileştirilmesinin daha uygun düşeceğini danıştı. Bir liste yaptı. İşe önce küçük şiirlerden başladı. Altı aylık bir çalışmadan sonra «Buda». Kutba Doğru. «Promete« ve en sonunda da «Ferda» yı •Gelecek Günler» adıyla yenileştirdi. Tevfik Fikret'in yenileştirilen şiirlerinin hepsi de serbest vezinli. Ama hepsinde yine Fikret'in kahbı var. Mevlâna'daki kalıp ayrı. İlyada'daki yine ayrıydı. Hepsinin de dünya görüşüne uyan bir ses vardı. Hayyam da serbest vezindi ama. Hayyamvari, Hayyam'a yaraşır şekilde sadeleştirilmişti. Fikret'inkinde de Fikret'in sesine yaraşır yeni bir nazım tekniği getirmişti A. Kadir. •Fikret bugün yaşasaydı bunu nasıl söylerdi? Ben çomezinin soylediğinden ayrı türlii söylemczdi.» diyor A. Kadir. Onun kuşağından gclcn bir şair olarak ben. Tevfik Fikret bugün yaşasaydı nasıl söylerdi düşüncesiyle hareket ctmiş oluyorum.» | İngiliz gazeteler i | tiraj kaybedıyor 9 La Hcy. la.a.) 1955 de günlük tirajı 49 milyon olan İngiliz gazeteierinin bugün için 43 milyona düşmesinden televizyon sorum iu tutulmaktadır. Gazete sahipleıinin yıllık toplantısında konuşan İngiliz Gazete Sahipleri Cemiyeti Başkanı, 1955 de 10 milyon sterling (250 milyon lira > televizyon reklâm ücretlerinin 1964 de 85 milyon sterlin (2 milyar lira', gazete reklâmlanna harcanan paranın ise 90 milyon sterlinden <2 milyar 250 milyon li ral ancak 102 milyon sterline (2,5 milyar lira! çıkabildiğini açıklaya rak demiştir ki: • Renkli televizyon yayınları başlar başlamaz gazetelerin de renkli ilânlar basmalan zorunlu olacaktır. • Cramer, İngiliz gazelelerinin saü şmın azalmasına bir başka sebep olarak da gazeteler arasında gittikçe artan rekabet yüzünden maliyet fiatınuı yükselmesini göstermiştir. İngiliz gazetecileri, televizyonla rekabet için tek çıkar yol olarak daha verimli metodlarla maliyetin düşürülmesini göstermişler, «basın hürriyetinin iktisadî baskılar yüzünden tehlikeye düşmesini önlemek bu suretle mümkün olur» demişierdir. I. ü ü m b ü l l ü , .Nasreddin Hoca rolünde. 1SMAİL DUMBÜLLÜ NASREDDIN HOCAYI CANLANDIRIYOR.. ««>n çok güldürü filimlerinin para getirdiğini gören filim yapımr cıları bu alanı didik didik etmekteıı geri kalmıyorlar. t'facık bir espri uğruna ne senaryolar yazılıyor, ne filimler yapılı • yor... Snlu güldürü filim furyası arasında bazan da aklı başında bir konunun ortaya atıldığı görölüyor. Sinemada pek genç Yavuz Yalınkılıç, ünlü Türk nüktedanı Nasreddin Hoca'nın hayatını çevirmeğe başladı. Hocanın bilinen ve bilinmeyen fıkralannı birbirine eklejerek bir senaryo hazırladı. Filmin rejisörlüğünü de üzerine aldı. Nasreddin Hoca hakkında çıkan bütün kitapları ve yazıları oknyan Yalınkılıç, fıkraları birbirlerijle ilişkiler kurarak bir öykü çerçevesinde filime j diziverdi. Filmin operatörü Dinçer ö n a l . Nacreddin Hoca rolü için önce Yahi Öz düşünülmüştü. Fakat sanatçı işlerinin çoklnğn yüzünden kabnl etmeyince Hoca rolü Ismail Dümbüllü'nün üzerinde kaldı. Dümbüllü de hani yakışmıyor degil Nasreddin Hoca'ya .. Mürvet Sim, Hoca'nın karısı rolünü oynnyor. Filimde Timuçin Caymaz, yeni yetişen elemanlar ve çokj zençin bir figürasyon kadrosu var. Bugüne Sesleniyor Fikret bugünün insanına seslenmekte, onun duyularını, kaygılarını, umudunu, sonra acısını anlatmaktaydı. Kalemini toplumun yararına kullanmış, halka bir şeyler anlatmak. halkı uyarmak için yazmıştı. Bunu A. Kadir'in biçim ve öze değinmeden yenileştirdiği bütün prçalarda bulabiliriz. Fikret'in yüceliğini, insanhğını, yaymak istediği vatan sevgisini. uygarhk özlemini bu kez sözlüğe danışarak değil de, içten duyarak, aniayarak okumuş oluyoruz. Fikret'in şiirleri yepyenidir, dili eski... Yenileşen parçaları okudukça modern bir şairin şiirini okuyor gibi olacağız sanki. Şu dizilerde Fikret, bugünün yaşayan çok şairinden daha ileri değil midir^ însaııların gözü sende, ey taıı yeri. ey. cıvıl cıvıl yaşamayla doğan, sensin umııdu günümüziin, olnında yeni bir yıldızla. yok, yıldızia deği. yok alnında bir güneşle doğ ufuklara, geçmiş bütün acı yıllar gömülsün karanlıklara, A. Kadir günümüziin diliyle Mevlâna'da, Hayyam'da, hatta İiyada'da da ayni yolu denemiş ve büyük başan sağlamıştı. Hakkında en büyük kalemler övgü yazıları yazmışlar, kitaplar iki ayda kapışılmış. çeşitli ödüller almışlar ve birkaç baskıya birden erişmişlerdi. Haydi Hayyam eskiydi, Mevlâna eskiydi. Onlarra dili arınabılir, şiirleri yenileşebilirdi. Ama ya Fikret? İstibdada karşı ilk gür sesi yükselten, şiirleriyle devir açan, devrim yaratan bir Fikret nasıl yenileştirilebilir, nasıl bugünkü şiir diline uygulanabilirdi? Yeniyi yenileştirme nasıl olurdu? A. Kadir, Fikret'i yeni leştirme kararını verişini şöyle anlatıyor : «Bütün şiirleri ezberimdeykeıı Fikrefin şiirleri nasıl bir deği şime uğratılabilir diyc kafamı yoruyordunı. Bir eskiymiş gibi yenileştirme olamaz diyc düşünü yordum. An.a gene de onun yenileştirilmcsi gerekliymiş gibi bir sorumluluk altında tutuyordum kendimi. Bir gün evde «Rübabı Şikeste* elimde yiiksek sesle alçakça yapılmış hareketlere bovla denilir. 7 Mahkeme ve adölet işleriyle ilgili, bir veya birkaç uzvu sakat kiçi. 8 Bir kadın adı, notalardaki durak işareti. 9 Glzll olmıyarak ve herkesin önünde. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 İlkokula gidenler (çoful). 2 »Oldukça güzel huylu kişiı anlamına iki söz. 3 Tütün içmeğe mahsus uzun saplı araç, bir sıfat takısı. 4 «Çok fazla cuzi miktarda» mânasına iki söz. zavallı hastanın yaktakta bck,78» lediği. 5 Bir çeşit okul, yabancı. 6 «Mcl unca işler yapan SOLDAN SAĞA: aRBina e valide» 7karşılığı 1 Bu m « s i n ı gelince her bahçede iki söz. Sesaçmaya başlıyanlar (çoğul. 2 Kalenme edatlarıntakullicilerin birbirine oynadıkları, sardan, meyilli hale hoş veya baygın değil. 3 Haliçte bir gelen. 8 Bir iskele ve semt, bir rnahn satış değerierkek adı, bir nın yarısı. 4 «Fiyatı yüksek olmıyan DunKU oulmacamn edat. 9 Bir madam öküz» anlamına iki söz. 5 takı, en iyisi halledilrois sekll Bir çeşit İngiliz pastası hayvanın n e Hindistan ve İspanyada dokunanlarmesini sıkıp süt çıkarış. 6 Nota, dan. IIATIRI AIIVORl/ Değerli Okuyucular Bir bilet parası ile İ MILLI PİYANGO'NUN 7 HAZİRANDA dağıtacağı Istanbul Belediyesinden Sirkeci Florya sahil yolu üzerinde Kumkapı tren istasyonu ile Yenikapı kömür deposu arasında 5, 6, 7 ve 8 harita n u m a r a l a n ile tesbit edilen yerlerde; işletme işini kabul edenler tarafından ayrı a y n yapılacak demontabl çayhane ve müştemilâtı işletme işi beher yılı 5000 lira hesabiyle 3 er yıl müddetle şartnameleri veçhile ayrı aj r rı açık artırma usuliyle tabbine ihale olunacaktır. Şartnameleri Emlâk ve İstimlâk Müdürlüğünde bedelsiz olarak görülecek veya alınacaktır. İlk teminatları 1125 şer liradır. İhalesi 16 haziran 1965 çarşamba günü saat 11 de Belediye Saraymda toplanan Beiediye Encümeninde y a pılacağmdan isteklilerin ilk teminat makbuz veya b a n ka teminat mektuplarını hamilen muajyen gün v e saatte Belediye Encümeninde bultınmaları lâzımdır. (Basm 86326188) A. KADİR 7 MİLYON 544 BİN LİRADAN hisse almanız çok uzak bir ihtimal değildir. EN ÜSTÜN KALİTE İTHAL MALI kalınlıkta Manlar Gren Vejetal (Kanape otu) İstanbul Eminönü, Kutucular Cad. Kadıoğlu Sok. 357 Tel: 22 80 % 22 22 00, Telgral OREO İSTANBUL Cumhuriyet 6179 Her İİ ÇEKİLİŞ: 7 HAZİRAN'da Büyük ikramiye: 1 MİLYON Lira (Basın 8848/6170) DOKTOR Tarık Z. Kırbakan Uen. Saç ve Zfihrevi Hastalıhlan MSteBsnısı Utıülâı Csö Parmakkapı tio So Tel: M 10 73 HACETTEPE TIP VE SAĞLİK BİÜMLERİ FAKÜLTESİNDEN Fakültemiz inşaatları için aşağıda yazılı inşaat malzemesi eksiltmeye konulmuştur. 2 Bu işe ait keşif ve şartname, sözleşme projesi her gün çalışma saatlerinde kanunî bedeli karşılığında Hesap İşleri Bürosıtndan temin edilebilir. 3 Eksiltme, Ankarada llacettepede Fakültemiz S a t m alma Komisyonunda vapılacaktır. 4 Iştirak etmek istiyenlerjn geçici temin atlarını İdaremizden alacaklan tahsilât müzekkeresi karşdığında Üniversite Saymanlık Müdürlüğüne yatırmalan g e reklidir. 5 İstekliler 2490 sayılı K a n u n u n tarifine uygun olarak hazırlıyacakları teminatlanm Ticaret Odası belgeleriyle tekliflerini ha\â kapalı zarflarmı belirli günlerde eksiltme saatinden b i r saat önce komisyona tevdi etmeleri lâzımdır. (Postada vaki gecikme kabul edilmez.) Malzemenin Keşif M.teminatı Tarihi Gün Saati Şekli cinsi tııtan B.A. demiri 10 ve 12 lik. 120 ton ı ••••••••••••••••••••••••••I Yeni }3()L ve ZENGİN çeşitli YAZLIK KETEN elbiselik ve EMPİRMELERİN kalite ÜSTÜNLUĞÜNÜ ve FİATLARINI görmeden TETKİK etmeden KARARINIZI VERMEYİNİZ . . KADIN KUMAŞLARI ERKEK K U M A Ş L A R I UFAK ÇİÇEK DESENLİ KETEN <Çift en) FANTAZİ KETEN (Çift en) EMPRİME KETENLER MUZ EMPİRİMELER DANTEL KETEN EMPİRİMELER 30. T.L SATEN POPLIN EMPIRIME 10. T.L POPLİN EMPİRİMI 15. T.L PİKE SATENLER 18. T.L FİSTO POPLİN 20. T.L SURE EMPİRİMELER 10. TX 5. TX 14. TXı 7.50 7. T L BOZKURT Pantalonluk poplin 17.50 AKFİL Makko Pantalonluk 32.50 AKIN Tekstil polyster elbiselik 55. YÜN Terlin elbiselik 50. BAHARİYE ALPAKA elbiselik 60. ARCA Yün Terylene Elbiselik ALTIN YILDIZ Terylene elbiselik ALTTN YILDIZ ALPAKA ı % 100 YÜN MOLİNE Elbiselik BOZKURT TERYLENS ALPAKA 80 85. 90. 55 55 KARAMÜRSEL SAYIN MUŞTERİLERİMİ •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••a Nağazalan'ndaki DÖPIYESLİK KETEN (Çift en) 15. T.L (Çift en) 20. T.L ROPLUK : (Çift en) 25. T.L BUKLET (Çift en) 35. TL. TAYYÖRLÜK (Çift en) 30. T.L DİYAGONAL İSTANBUL ( Sultanhamam )OsmanbeyKadıköy.4nkar?AdapazanBursaEskişehirLüleburgaz lllllllllllUIIIIUIUIIIHIIUIIUIllllUIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIHIinil •••••••••••••I 252.000, 13.830, 16.6 965 Çarş. 11.30 K Z. (Basın 8906A. 5438/6187) fclâmkol Even 50/6175
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear