15 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
r 17 Şubat 1965 CUMHURIYET SAHIFE İIİIIIİÜI llöffl | KONU Fransa ainn sislemini lek başına uygulamaya başladı 1964 Y I L I N DA BA N K A K RE Dİ LE Rİ 13000P Fransız Maliye Bakanı G. D'estaing, geçen cuma günü Paris Hukuk Fakültesı anfisinde altın sistemine Fransanm dönme kararının nedenlerini açıklamış ve «Fransa 1 ocak 1965 tcnberi artık hesaplarını altın ile ödemeye ve tahsile başla mıştır» Başkan Johnson'un son demecine verdiği örtülü cevapta ise «altın standardına» dönüşün dünyayı 1930 krizine götüreceğini sanmıyoram. Fransanın, dıs borçla • rı 638 milvon dolardır. Oysa ki döviz ankesimizde 1^75 . milyon dolar vardır. liorcumuzun iki misli dolar rezervi saklıva • rak Amerikanın dış ödemeler dengesine hizmet edivoruz» demistir. Fransa bunu yaparak Amerikahların kendi şirketlerinın hisse senetlerini almalarını da önliyeceği kanısındadır. TOPRAK REFORMU Küçük köylünün üretimini ve refahını yükseltebilecek mi ? arımsal nüfusun yüzde 10 u tar rn gelirlerinin yüzde 5"î sini alırken, geri kalan yüzde 90 ı yüzde 48 ini paylaşırsa, bu şartlar altında yapılacak toorak reformu bu geniş kütlenin de mübadele ve para ekonomisine girmesini sağlamalıdır. Yazar, aşağıdaki makalede, Reform tasansmı bu açıdan eleştirmektedir. . Yazan: Doç. Dr. Gülten KAZGAN TÜIÜN ÜRETİCÎIERİNJN TALİHSİZIİĞİ T 12000 > immm •fiB BBMİ TUtün piyasasının beklenen günde 15 Şabatta açüamaması hem ekiciler, hem de tüccarlar arasında buyük tepki yarattı. Tüttin üretimi ile ilgili 7768 kövdeki 454.707 aüenin bir yıllık emeklerinin karsıbğını almak için bugünii sabırsıziıkla bekledikleri hatırlanırsa kendilerine hak vermemeye imkân yoktur. Fakat İnönü hükümeti de kararında, bize kalırsa, haks u değildir. Piyasanın açılması gereken günden iki gün önce görevden ayrılan bir hükümetin, ihracat hattâ iç fiyatlar genel seviyesi iizerinde önemli etkiler yapabilecek bir fiyat politikasını yürürlüğe koymak istememesi kadar tabü bir davranış olamaz. Bununla beraber, İnönü hükümetinin bu davranışını, yeni hiikümet bir kaç gün içinde kurulabildiği takdirde makul görmek gerekir. Yeni hükümetin kurulması gecikirse, üst yapı ile ilgili politik davTanışların alt yapı ile ilgili ekonomik faaliyetleri engelletneınesi, yani zaten tesbit edilmiş olan tütün fiyatlarımn derhal yürürlüğe konulması kaçınılmaz bir gereklilik olur. Tütün üreticileri bakımından son siyasal olaylar gerçekten büyük bir talihsizlik olmuştur. Son iki yıİdır 14 tira olarak tesbit olunan bas fiyatlann bu yıl da Tekel İdaresi tarafından aynen uygulanması bekleniyordu. Oysa ki, piyasanın açılışının gecikmesi, ban özel aracılan ve bu arada açıkgöz yabancı şirketleri derhal harekete geçirmiştir. Bir yabancı firmanın, Soma Kaymakamının müdahalesine raçmen, 7 ilâ 9 liradan tütün aldığı bildiriliyor. Kanunda engelleyici bir hüküm yok gerekçesiyle diğer aracılar da alımlara başlarlarsa; olan, tütün ttreticüerine olacaktır. Bu zavallılar bir yülık emeklerinin yan yanya değerlendiğini göreceklerdir. İhtiyaç içindeki üreticiye sabır tavsiye etmek etkili bir yol değildir. Bu bakımdan. yeni hükümetin kurulması biraz daba gecikirse, Tekel İdaresine müdahale alımlan için gereken emir derhal verilmelidir. Tütün üreticilerinin ikinci bir talihsizliği daha var: On yıldan fazla bir süredir Tütün Ekicileri Bankası kunılacak diye üreticiden yüzde 5 kesiliyor. Tüccar, tütün alış fiyatı üzerinden bu yüzde 5 i keserek üreticiye ödeme yaptıktan sonra karsılığını Tekel tdaresine yatınyor. Üreticinin ctbinden çıkan bu paralar her halde bir fonda birikmektedir. Tekel İdaresi söz konusu yüzd* • 5 ler dolayısiyle on * vıldan fazla bir sflredir tesekkül eden bu fonun toMannı ve fonun halen ne şekilde kullanıldığını açıkiamalıdır? Eğer bu fon, alınış gayesinden farklı maksatlar için kullanılıyorsa yüzde 5 lerin tahsili durdurulmalı ve birikmiş atacakları ssıl sahiplerine geri verilmelidir. Tütün üreticilerinin üçüncü ve en önemli talihsizliği, yıllardır, devlet tarafından rasyonel bir üretim ve pazarlama faaliyetine yöneltilmemiş olmalandır. tretim artışını, verim artışı yerine ekili alanın genişlemesi ile elde etmekte bir mah zur görmediği anlaşılan Türkiye, yakın bir gelecekte, bu tutumu üe, dış pazarları da Yunanistan, Yugoslavya ve Bulgaristan gibi rakiplerine kaptırdığını Uzülerek görecektir. Milyonlarca tütün üreticisi ile birlikte en önemli tarunsal ürünttmüzün felâketi ise asıl o zaman başlıyacaktır. Ocak ubat ayıs 11000 1 B D O z «A c o E I a < a) 1964 te Resmi Sektör daha fazla kredi aldı 1964 yıh Ocak Eylül döneminde banka sistemimizin açtığı genel krediler toplamı 1963 seviyesinin üstündedir. Artış, daha çok resmî sektöre açılan kredilerin genişlemesinden ileri gelmektedir. Gerçekten ocak ayında 1,7 milyar lıra olan Resmi sektöre açılan krediler Eylülde 1.9 mılyara yükselmiştir. Özel sektöre açılan krediler ise daha yavas bir artış hızı kaydetmişlerdir. VVall Street'de buhran Wall Street, Kuzey Vıetnam olaylan yüzünden önemli olaylara sahne olmaktadır. The Dow Jones endüstri endeksleri devamlı bir düşme göstermektedır. Geçen hafta sonunda kaydedilen azalma, Başkan Kennedy'nin 5lüm tarihi olan 22 Kasım 1963 tenberi ilk defa bu ölçüde vuku bulmaktadır. ui.u.iii IJU!Iı«ı;;.ıyL wı t undan önceki yazımızda son Toprak Reformu Kanun Tasarısının büyük mülklerin kamulaştırılmasiyle ilgili kısmını Türkiyenin sanayilesmesi dâvası açısından eleştirmiştik. Bu yazımızda, küçük çiftçi sınıfınm elindeki üretim araçlarının, yeni bir toprak dağıhmiyle beraber artırılması ile sanayileşme arasındaki iliski üzerinde durarak, tasarının bu bölümünü değerlendirmeye çahşacağız. Sanayileşmenin engellerî iğer geri kalmış ülkelerde olduğu gibi Türkiyede de sanayileşmenin süratlenmesini engelliyen başlıea nedenler «ıç piyasanın sınırlılığı dolayısiyle büyük ölçekte sınai üretimin kârsızlığı, sınai yatırımların maliyetini düşürücü nitelikte tamamlayıcı temel sermayenin ve hizmetlerin yetersizliği; sınaî yatırımların dış finansman imkânlarının darlığı» olarak sıralanabilir. Başarıyla yürütülen bir toprak reformu bu engelleri ortadan kaldırarak sanayileşme ve dolayısiyle iktisadî gelişmeyi hızlandırabilir. Reform başansız kaldığı takdirde ise olumsuz etkileri btitün ekonomiye yayılarak gelişmeyi duraklatabilir. Bu bakımdan, yeni tasarının k o o peratifler teşkili, dagınık arazınin toplulaştırıl ması ve düzenli «kapitalist» işletmeler kurmak suretiyle tarımsal verimliliği artırmayı ön plânda tutmasını yerinde bulduğumuzu belirtelim. Heyellere tüccar ve sanayiciler de kafılacak Ankara Anlaşmah memleketlere gönderilmek üzere tertip edilecek heyetlere tüccar ve sanayicilerimizin de katılması yolundaki teklif Te temenniler ilgili merciler tarafından olumlu karşılanmaktadir. Bu hususta bilgisine başvurdu ğumuz Odalar Birliğinden bir yetkili «Resmi heyetlere, piyasayı bilen ve tanıyan ve karşıhklı müzakerelerde daha faydalı görüşmelere sahip olacağı kabul olunan tüo car ve sanayicilerimizin de dahil edilmesi hususundaki teşebbüsler ıl gili Bakanlıklara aksettirilmektedir. Bu tesebbüslerimize israrla devam edilecek olup, müspet sonuç alacağımızı umuyoruz» demiştir . Malı Kronik | ( | | { j | I j | | i | | % OKUYUCULARMIZA Mali mevznatta son zamanlarda sık sık değişiklikler yapıldıgı malumdur. Bunnn dışında, kanunların nygulanması bakımından ilgili idareler tarafından devamlı tebliğler ve sirkülerler yayınlanmakta, aynı zamanda malî kaza mercilerince çeşitli kararlar verilmektedir, Oknyncnlarımıza gerek idarî gerek kazaî görüş ve yorumlar hakkında zamanında bilgi vermek, geniş bir Jcütleyi ilgilendiren bazı vergi konularımn çözüm şekillerini, kısa özetler balinde bildirmek msksadiyle bn sahifemizde «MALÎ KRONÎK» adı altında yeni bir sütun açmış bulunuyoruz. Bn sütun, öteden beri bn konudaki yazılarını okuduğunuı MÜBIN BAŞAR tarafından yönetilecektir. ön şartlar nelerdir? oprak reformu sanayileşme için gerekli ön şartları rasıl hazırlayabilir? Elimizdeki son rakamlara göre, Türkiyede toplam nüfusun •ı67 si köylerde vasamakta, faal niifason Oo77 si iıe tarımsal taaliyetle gecinmektedir. Köyde nüfus başına gelir ki tarımsal gelire eşit sayılabilir şehirdekinin *ı30 a eivarındadır. Ancak, ortalama tarım geliri, şehir gelirinin çok daha küçük bir yüzdesi olan küçük çiftçi, ortakçı • yarıcı (ır?at) yanında büyük toprak sahiplerinin gelirini de kapsamaktadır. Toplam tarımsal nüfnsun * • 10 unun. toplam tarımsal çelirin "ı>52 sini almasma karsılık *>90 ının '«48 ini al dığı düsünülürse, tarımsal nüfusun çoğunluğunun ne kadar düşük bir gelir seviyesinde yasadığı ortaya çıkar. Bn gerrekler TSrkiye nüfusunun yarıdan çoğnnnn sınaî mamnller için bir piyasa teskil edemiyeceğini gösterir. Gerçekten, bu geniş nüfus kütlesi çoğu hallerde sadece kendi üretimini tüketmekte ve ancak gaz, tuz gibi bir kaç mamul için ahcı olarak pıyasaya çıkmaktadır. Tüketimlerinden arta kalan piyasaya satabilecekleri önemli tarımsal üretim fazlaları otmadığı gibi, belli baş'ı bir kaç kalem dışında, piyasadan tüketim ve üretim malları almalan da söz konusu değildir. Toprak reformu, üretim araçlarının yeni bir. dağılımı savesinde bu geniş kütlenin üretim seviyesinin yükselmesini, mübadele ve para ekonomisine girmelerini sağlayarak, iç piyasayı genişletebilir. BÖylece sınaî gelişmeyi engelleyen sebeplerden biri, hiç olmazsa kısmen, toprak reformu sayesinde ortadan kalkabilir. T laştırıldığı hallerde çıftçınin %50 den fazlası etkilendiği veya Tanm Bakanlığının zorunlu gördüğü hallerde kooperatıflerın kurulması ve bunların üretımı artırıcı görevleri, yüklenmelerı sayesinde toplam tarımsal üretimin azalmasını engelleyebilecek tedbirleri öngörmektedir. Ancak, aynı ölçüde önemli olan bir husus pazarlanan tarımsal üretimin de artıyor olmasıdır. Bunun nedenı toprak reformundan yararlanan küçük çiftçi kendi tüketimi için üretim yaptığı takdirde. toplam tarımsal üretım artsa dahi pazarlanan ürünün azalmasının, bütün ekonomi üzerinde olumsuz etkı yaratabilmesıdir. Bir kere, bu olgu tarımsal ürün fiatlarını yükselterek bunların ihracını güçleştirebilir, yatırımların dış finansman imkânları daralabilir. tkinci olarak, gıda maddeleri fiatlarını yakından izliyen işçi ücretleri yiikseleceği için, yatırılabilir, fonlar azalabilir. Üçüncü olarak, tarımsal ürün fiatlanndaki yükseliş piyasa için üretim yapanların gelirini ve dolayısiyle sınai mamul talebini yükgeltse de, tarımsal üretimin artan bir kısmının piyasa ekonotnisi dışında kalması, tanm kesiminin toplam talebini azaltarak, sınaî mamuller için iç piyasayı darlastırabilir. Nibayet, diğer bir nokta, tarımsal pazarlanabilir, ürün tazIasının bulunduğn bölgelerde gelişen ticaret, alaştırma. bankacılık bizmetlerinin sınaî yatınmların maliyetini düşürerek sanayilesmeyi tesvik etmesiyle ilgilidir. Pazarlanabilir bir fazlanın bnlnnmadıfı bölgelerde ise, bu imkânların eksikliği sınai yatırımlann maliyetini yükselttiği için. sanayileşme için gerekli müşevvikleri azalt maktadır. ~ ~~ ^ ^ SS SS ^S SST r = ~~ ^ ^ ^ = ^ = j== ^ S !S :=: *~~ gr; ~ ^ ^ S^ SSS = ^z = ~^ ^ ^ SSS Pazarlanan iirelim artmalıdır || B Bütün bu sebeplerden ötürüdür ki, toprak ~ İngiiterede gelirler ( kontrol ediliyor I Geçen hafta sonunda Ingiliz hükümeti bütün fiyatlan ve her tiırlü gelirleri kontrol edecek bir milli komite kurmuştur. Komitenin ilk hedefi enflâsyonu kontrol ve yılda yüzde 4 oranında ekonomik gelişmeyi sağlıyacak tedbirleri almaktır. K o m ^ n u ı , uğ$P. jjüreli hedefleri arasınaa. dunya pazarlarında rekabet Hİİ^MJSMıw^rMrrnQ^' * * < ©• * endüstrinin modernizasyonu da vardır. | | J şj | j p f 3 I ^ § | TAŞIMA İŞLERİ ve ORTALAMA KÂR HADDİ TATBİKATI Mübin BAŞAR ılama kâr haddi müessesesi gü alan kimselerdir. Ticaret Kanununun nün önemli malî konnlanndan bi 6 2 n r i maddesi bn tip faaliyette bnlnri olmakta devam ediyor. Bu yıl bü nanları «Taşıyıcı» olarak adlandırmışyük bir mükellef topluluğuon etkisi . t l r A v n ı kanunun 808 inci maddesi, altında bıralcan bn müessesenin atık ü e T e t mukabilinde kendi namına ve • ^ TV". * " * • ^ tür müvrkkil besabına esva tasıman besabına lamağa muhtaç tarafları oldnkça çok. • • sanat ittihaz etmis olan kimseleri ise Bunlardan biri d e T a ş ı m a işleri (nak«Taşıma işleri komisyoncnsn» saymışliyeciler) ile ilgili. tır. Gelir Vergisi Kannnunun ortalaBilindiği gibi her nevl taşıma işleri ma kâr haddi tatbikatına muhatap ile iştigal edenler, Gelir Vergisi Kann tnttnğn kimseler birinci grnpa girennnnnn değişik 111 inc! maddesi gere lerdir. tkinciler, taşıma işleri ile iştigince ortalama kâr haddi esasına tâbi gal eden kimselerden sayılmadıfından, 111 inci madde hükmünü bnnlara tntulmnştnr. Bnnlar, yolcn ve eşya tanygnlamak mümkiin değildir. şımayı ücret mukabilinde üzerlerine 0, 1 O.E.C.D. de grev Binden fazla O.E.C.D. (îktisadi Işbirliği Teşkilâtı) personeli Pariste geçen perşembe günü iki günlük bir greve başlamışlardır. Yapılan grev oylamasında personelin yüzde 85 i greve evet demıştır. Grevin esas sebebi ücret artışları ve persone) ile ışveren (yani üye hükümetler) arasındaki ilişkilerın düzenlenmesi ile ilgilidir. Hatırlanacağı üzere Haziran 1964 te O.E.C.D. personeli bir grev daha yapmıştı. ( j f ] i j f 8 f p 1 ğ | e reformunun küçük köylünün refahını yük SST seltmeye paralel olarak bütün ekonomiye ZS: yeni bir dinamizm getiren araç olabilmesi için ~ tarımsal üretimdeki artışla beraber pazarlanan * ürün miktannı da artırması gerekir. Ortakçı • yarıcıya verılen, kiracılar arasında parçalanan » büyük mülkler dışındakı, büyük tarımsal ışlet meler daıma piyasa için ürettıklerı halde aile ışletmelerl için aynı husus varıt değildir Bun ^ ^ dan ötürü. kooperatiflerin teşkil edildiği haller ^ S de söz konusu olmasa da, arazı dağıtılan küçük ^ ^ çiftçi için pazarlanan ürün miktarını artırıcı ZZH tedbirlerin ahnması, hiç olmazsa uygulamayı ^ tâkip eden ilk yıllarda, gerekli görülmektedır. Tabiî, dağıtılan toprak bedellerinin ödenme dö nemi ki borçlanmadan sonra gelen altıncı yıl da başlamaktadır içinde bu zorunluk kendili ~ ğinden ortaya çıkacaktır. Ister toprak bedeli. is ^ ^ ter kredi faiz ve taksitleri oKun arazi dağıtı= lan çiftçiyi borcunu ödemek için piyasaya yö ^SS neltecektir. Ancak vâdeye kadar geçen beş yıl z : lık dönem içinde durum belirsizdir. Bu bakım= dan, reform bölgelerinde çiftçiyi piyasaya yö *~~ ııeltecek tedbirlerin de uygulanması gereklidir. ^E İki önemli konu Vefat eden mükelleflere ortalama kâr taîbikatı lüm halinde mükelleflerin ödevleri, mirası reddetmemiş kanuni ve mansup mirasçılarına geçmektedir. Bu prensipe göre mirasçıların ortalama kâr baddi bakımından gerekli bilgileri vermeleri ve soruları cevaplandırmaları gerekir. Oysa ortalama kâr haddi müessesesi aslında vesikalandırılması ve dolayısiyle kontrolü mümkün olmıyan satışları bedef tutmaktadır. Mirasçılar bn sebeple çoğu düşüklük sebeplerini, kazancın asıl sahibi bulunan murisleri kadar izah edebilme imkânına sabip değildirler. Bn sebepler  O Cnmburiyet: Reşat : Külçe : ^ I ' ! lr!CIfl[lIJK![ 1965 19€5 1965 [BEniilBfllIlllÜlîri!!! Şubat g 95.50 148. 14.15 Şubat Şubat Şnbat Şubat 9 10 11 12 95.70 96. 96. 96. 148. 148. 148. 148. 14.15 14.15 14.11 14.15 arasında tamamiyle subjektif olanları da vardır. Sonuç olarak ortalama kâr haddi esasının tatbiki noktasından mirasçıların, şahsî teşebbüs şeklinde knm l u müesseselere münhasır olmak özere, izaha davet olunmamaları gerekir. Aksi düşünce esasen olumlu bir netice vermez. Şahıs şirketleri açısından ise böyle bir sonuca varmak mümkün değildir. tdare 1963 yılı tatbikatı bakımından böyle bir yornma yer vermiştir. Bn olumln neticeyi takvim yı. lı kaydı olmaksızın şümnllendirmek gerekir. ncak, bu imkânın yaratılması için iki şartın gerçekleştirilmesi gerekir: 1) Üretim araçlarının yeni dagılımmdan sonra toplam tarımsal üretim azalmayıp artmalıdır; diğer bir deyişle, kendilerine toprak ve sermaye teçbizatı dağıtılan tarımsal işletmelerdeki üretim artışı en az kamulastırılan işletmelerdeki üretim azalışına eşit olmalıdır. 2) Üretim araçlannın yeni dağılıraından yararlanan ve yeni kurnlan tarımsal isletmelerde üretim kendi tüketimlerinden fazla olmalı, üretim artışları bn işletmeler içinde tüketim artışiyle yine piyasa ekonomisi dışında kalmamalıdır, Böylece, bnnlann mübadele ve para ekonomisine girmeleriyle genişliyen iç piyasa sınaî yatırımları tesvik edici hir rol oynayabilir. K üçük köylünün «kapalı ekonomi» düzeni i Temel yatırımlar g ^j; ™ I asan, toprak dağıtılan çiftçiye «özel fondan» °'o5 faizli kuruluş, onarma ve donatım kredileri verilmesi: parçalanmıs arazınin toplu çinde yaşamasınm başlıea nedeni üretim =Ş seviyesinin dü?üklüğü. ihtiyaçlanmn sınırlı ^Ş hğı ve yol • taşıma aracı gibi ürün fazlasını pi^S yasaya ulaştırmasını sağlıyacak temel yatınmla ^Z rın eksikliğidir. Toprak reformu üretim seviye S S sinin yükselmesini sağlıyabilir. Büyük mülkle ~ rin kamulaştırıldığı bölgeler eğer aynı zamanda piyasa için üretim yapan işletmelerin bulundu ğu bölgeler ise, yol meselesi söz konusu değil^ ^ dir, iş sadece küçük köylünün ihtiyaç seviyesi =ŞŞ = : ni yükseltecek tedbirlere kalmaktadır. Bnna karşılık, arazi toplulastırılması bölgelerinin ay ^ S nı zamanda yol ve taşıma araçları eksikliğiyle = nitelenen bölgeler olması beklenir. Bn halde, ^ S toplnlaştırma yolundaki reformun olumlu etkisa lerinin sağlanması gerekli enfrastrüktür yatınm ~~ lann da gerçekleştirilmesine bağlıdır. Toprak reformunun bütün ekonomiyi hare ^ kete geçirebilecek olumln etkilerinin elde edil ~ mesfnin sadece üretimi defil fakat aynı zaman^ Ş da pazarlanan ürünü artırmaktaki yeterligine = bailı olduSu nnutuimamalıdır ^z; Gayrimenkul Satış ilânı Eyüp kra Memurluğundan Sayı: 1963/1109 Birinci derecede ipotek borcundan dolayı rehinli olup paraya çevrilmesine karar verilen, Eyüp kazasuıın Topçular semtinde, Topçuiar mahallesinin Kışla Cad. sinde kâin 39 1 kapı sayılı fabrikanın 3/20 hissesi. GAYRİMENKUL: Eyüp Tapu Sicil Muhaiızlığının 18 haziran 963 tarih ve 1330 sayılı kayıt örneğinde yazıh, Eyüpte, Topçular mahallesinin. Kışla cad. sinde kâin eski 19, 21, 23, 25, eski 39. kapı; 247 ada, 26 parsel sayılı kârgir fabrikadaki borçlu Hasan Tahsin Yücat hissesiEdirnekaDidan Ramiye giden Cad. üzerindedir ve dahilindeki kuyudan motorla isale edilen su tesisatı vardır. Çatısı alafranga tip kiremitle örtülüdür. Fabrika binasının idare kısmı iki katlı olup, dahilî aksamı ahşap, zemin kat pencereleri demir parmaklıklı, fabrika binası bir katlıdır İki katlı kısım: İdarehane, sokaktan tek kanatlı ahşap kapıdan güilen, zemini karo döşeli antrenin, sağında ahşap camekânla bölünmüş, ufak bir oda. zemini karo döşeli, tanlık üzerine. birinin zemini karo, diğerinin ahşap kaplamalı iki oda, lâvabolu W C . ve zemini beton sabit tezgâh. davlumbazlı mutfak yeridir. Arkasında zemini beton, iistü açık, el yıkama muslukları olan dört göz W.C. teşkilâtlıdır. Bu kısımdan fabrikaya geçilmektedir Birinci kat : Birinci kat, zemin kat antresinden ahşap merdivenle çıkılan. sofa üzerine, dört oda, fayans lâvabolu W C . sofadan bölünmüş ufak bir depodur. Tavanlan ahşap kaplamalı olup bu kısım dahüen. eski yağlı boyalıdır. ¥J Bir katlı depo ve fabrika kısmı : Sokaktan çift kanatlı d e mir kapıdan girilen zemini çimento şaplı, büyük bostan kuyusu bulunan deponun tabanda iki aydınlığı vardır. Fabrika kısmına geçilmektedir. Fabrika kısmı: Sokak cephesinde, çift kanatlı demir kapısı varsa da, kullamlmamaktadır. Tersine (L) şeklinde olan ve zemini makinaîar tesbit edilmiş bulunan fabrika kısmının z e mini betondur. Ortasında dört köşe, betonarme kolon ve mer'i kirişler üzerine düz tavanhdır. Tavanın bir kısmı, karşüıklı putrel payandahdır Tavanın arzani ve tulani kısımlarından yirmi kadar aydınlığı vardır. Pencereleri demir çerçevelidir, ahşap, çatısı, umumiyetle alafranga tip kiremit ve kısmen ondele saçla örtülüdür. Fabrika binasının arkasındaki kapıdan geçilen ve çimento basamaklarla irülen, zemini beton ahşap direkler üzerine, tavanı kaplamasız çatı mehilinde ve üstü alafranga tip kiremitle örtülü üç göz depodur. Fabrika faaliyet halinde olup, Kemal Yılıncıoğlu kiracıdır. Gayrimenkulün sanayi bölgesinde parke taşı döşeli işlek ana Kışla Cad. si üzerindedir. Kısmen iki ve kısmen bir katlıdır. Topçular semtindeki ufak sanat ve ticaret işlerinin hareketli yerinde olup. muhitinde bir çok fabrika ve tesisler vardır. Fabrika binası malzeme ve işçiliği ve eskime bakımından yüksek kaliteli ve vasıflı değildir. İMAB DURUMU : İstanbul Belediyesi tmar Müdürlüğünün 24/9/1963 tarih, 4251 sayılı krokisinde işaret edildiği üzere, program dışında mevcut, sanayi sahasında olan bu yerde, ayrık inşaat nizamında (950) M. yüksekliğinde, ön bahçe me safesi (10.00*') M. komşu r e arka bahçe mesafesi (5.00) M bina derinliği Tal nin 77 inci maddesâne göre inşaat yapüır denilmektedir. YÜZÖLÇİJSÜ : Kadastronun 247 ada, 26 parsel sayılı tespitine göre (1173.00) M2 olup (970.00) M2. si bir kaplı, (100.00) M2 si iki katlı ve (98.00) M2 si de arka sundurmalı depodur. Geri kalan aydınlıktır. DEĞERİ : Gayrimenkulün bulunduğu yerin şerefine, hisseli olmasuıa, imar durumunun yapuıın malzeme ve iîÇiliği kalitesine, yukarıda yazıh hususiyetleri haiz bulunmasma binaen arsa ve binasının tamamına, (430.000) Dörtyüzotuz bin lira. 3/20 hissesine (64.500) lira kıymet biçilmiştirBu gayrimenkulün açık artırma şartnamesi ilân tarihinden itibaren herkesin görmesi için icra dairesinde açık bulundurulacaktır. Açık artırmaya iştirak için gayrimenkulün kıymeti olan ve borçlu hissesine isabet eden (64.500) lira ve binanın tamamı olan (430.000) liranın % 7,5 nispetinde pey akçesinin veya mill! bir bankanın teminat mektubunun İcra Memurluğuna tevdü şarttır. Bu gayriraenkulün birinci açık artırması 12/3/1965 cuma günü saat 1011 de Eyüp İcra Memurluğunda satılaeaktır. Teklif edilen bedel muhammen kıymetinin % 75 şini bulmadığı takdirde, en çok artırana ihale edilecektir. Böyle bir bedel teklif sdilemez vey» ahcı çıkmazsa, en çok artıranm taahhüdü bâki kalmak şartı ile açık artırma 10 gün daba uzatılarEk, ikinci açık artırması 22/3/1965 pazartesi günü ayni yer ve aynl «aatte saülacaktır. Tellâl tarafından üç defa bağrılarak en çok artırana ihale edilecektir. Satış bedelinin peşin ödenmesi şarttır. ALcıya İcra Memurluğunca 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Ahcı derhal. veya verilen mehil içinde satış bedelini ödemezse. satış fesh edilerek Tİ.K. nun 133 üncü maddesi mucibince islem vapılacaktır Tellâliye, ihale karar pullan, tapu ferah tescil barç ve masrafları müşteriye aittir. Müterakim vergiler. aydınlatma ve temizleme, ipotek lere terkin harç ve masrafları borçluya ait olup. satış bedelinden tenzil edilecektir. Gösterilen günde açık artırmava iştirak edecekIerin daha evvel gayrimenkulü ve binanın hal ve hazır durumunu tamamen görmüs ve beğenmiş, tapu sicil kavdı ile çap suretini ve ımar durumunu ve açık artırma şartnamesini ve bu dosyayı 'amaraen okumuş ve tetkik etmiş ve lüzumlu bilgiyi almış ve münderecatıtu avnen kabul etmiç ad ve itibar olunur. İpotek sahibi alacaklılarla. diğer alâkalıların irtiiak hak sahiplerinin gayrimenkul üzerindeki hakları ve husus'» ile faiz ve masrafa dahil olan iddialannı işbu İlân tarihinden itibaren 15 gün içinde evrakı müspiteleri ile birlikte İcra Dairesine bildirmeleri, aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkea paylaşmadan mahrum kalacaklardır. Taliplerin belli eün ve c a atte, Eyüp İcra Memurluğunda hazır bulunmalan, daha fazla maluroat »]mak istiyenlerin memaluğumuzun 1963/1K' sayılı dosyaya müracaatlan ilân olunur. (Basm 2119/1939)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear