25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İSAHİFE DÖRT 21 Kasım 1965 CÜMHURtYET DUYUUDU PERIDE CELÂL « Bak Nur, sana Sacit beyi tanıştırayım. Bey de sefaretten ve Namık bey...» Ürperiyordu her yanı tatlı « Müşerref oldum hanımefentatlı. Gozleri genç, iştahlı bir kadi, ne zamandanberi Isviçredesidininhi gıbi parlıyordu kamaraniz efendim?» nın yarı karanlıgmda. Onu gor« Rasim bey de sefaretten mek bir şey değil asünda. Onu Nur.. » gormen» ne anlamı var ki artık? « Safgılanm efendim..» Onemlı olan onu gdrmeden gbr« Kannızla biz tanışırız dah? diığüm, onu yollarda aradığım, ka önceden.» labalıkta «odur!» dij'e, peşınden < Evet, karım da demin bunu koştuğum ılk jıllarda. Evımde, söylüyordu..» odamda, yatağımda, rüyalanmda < Kaç yıl oldu birbirimizi görbenımle beraberdl o zamanlar. Orada, Atillâ beyın bahçesinde, a meyelı N»ır? ğacın altında gelmiyeceğıni bile• Yıllar! Çok oldu. Bilmem.. rek bekledığim akşamlan düşunüSaymadım ki1» yorum da! Uzun akşamlftr, bit On yıl belki!. mez tukenmez akşarnlar! Zavallı « Belki'..» Nıhat! Kaktüslerin adlarını bir « Değigmemişin hiç Nur!» bahçıvan gibi bellemesının nede< Sen değişmişin.. Hem de çok.» nini hiç bir «tman anlıyamaınışOna kötülük olsun, kınlsın diye tı. konuştum öyle. Biraz da doğruyKalkıp oturdu yatakta Nuriye du dedığün. Bir yabancı, başka bihanım. Sıgara paketıni çekti yari! Yakından gozlerindeki acıhğı nına. Sigara agzmda bir zaman da görmüştü Nuriye hanım Saçlarınlıp dalıp yakmayı unutup. Tekrar da kırlar başlamıştı. Kısacık keslıyordu: Bu kadar yıldan sonra! tırmisti hem onları. Namlı bir kışi Bir olü gıbi duygusuz, cansızım! duruyordu karşısında. Çevresındeöyle olduğuna kıayordu ayrıca. ki çıt kınldnn sefaret memurlarıAynhktan sonra Sahır Kırtayla nın bile ona nasıl saygüı, ayrı bir ilk defa tsviçrede rastlaşmışlardı. onemle davrandıklarını görmüştü. Gol kenannda, küçuk bir barda. Uzun, çok uzun gelen birkaç daKalabalıktı çevresı yazann, Bır kıka kalmışlardı beraber. Buz gisıirü erkek barın onunde toplanbıydi ıçı Nunye hanımın. Kaskatı mış, içiyordular. Biraz da sarhoşbır güluş dudaklarında, bakışları tular galıba. Kalbım duracak san yuzune yapışmış adamın! Kocası dım. Güneşten biraz vanmış, sağçekınce kolundan ne kadar sevinlık ve sevınç dolu, tasasız bir amişti. Kalabalıktan birkaç kişiji dam içkisini içiyordu. Dönüp bapeşlerinden sürüklemişlerdi. Barna baktı rahatça. öyle bır kızdun, dan uzak bir masayı çevinniştik. öyle delirdim ki kıskançlıktan! Gülüyordum. lçiyordum durmadan. Edepsiz, hırçın konuşuyorKocasının kolunda gülüvermişdum. Nihat'ın şaşkm bakışları!. tl Nuriye hanım. Şimdi bile gülüyordu kocasını ha« A! Bu Sahir Kırtay değü ml?» diye, yalancıktan sevinçli, fca tırlaymca öyle.. ntarak. « îsviçremi, güzel temiz, mem«Tanır mısın?» demişti Nihat leket mi, yere batsın! Dilimue, davranışımıza şaşan şu soğuk, dana Selen. gözlü insanlara bakıp, şu beyfendi « Bir Tamflnlar, evet.» kılıklı, kendini beğenmiş garsona.. < Başanlı diyorlar oyunlan 1Şu.. şu!.» çin?» « öyle ya.. Çok tanınmış bir « Avrupayı, hele Isviçre gibi yazar şimdi o.. » bir cenneti bu kadar kötuleyen bir « Ben yanındakileri tanınm, genç hanım !..• bizün sefaretten çocuklar hepsi..» « Yorgun bızim Nur. Bugün gel di. Beş altı saat suren uçak yolcuSonra birdenbire kalabalığın ;luğu sonra çocuklardan ayrumak'.» çinde, onun karşısında bulmuştu Nuriye hanım kendini. Çocuklar! Ali on yaşındaydı. Kız Yazatt ıı altısında. Süt kokuyordu daha Fatoş! Uslu ve sessiz. Sarışın, çöp boyunlu bir kız. Çarpık dişlerıni gös terip gülerek . Oğlan ağlamıştı ay nlacaklan için. Utançlı, kızgın du ruyordu kapının önünde. Incecık bir fıdan gıbi! Bakmamıştı Nunye hanım araba kalktığı zaman. Bakarsam eğrilir, bükülür, bir yerinden kırıhrmış gibi' Daha o zaman ona tutkundum başka türlu. Bana yaşamayı sevdiren, katlanıhr duruma sokan tek varlıktı oğlum! Kalktı yavaşça Nuriye hanun yataktan. Yalın ayak dolandı kamaranm içinde, ne yaptığını, ne istedığıni bilmez bin gibi. Dolaplan açıp kapadı gereksiz yere. Aşağı dolaptaydı gerçekten de can kurtancı yelekler. Güçlukle tutup çek ti yatağmın kenarına çantalardan birini. Kollarını uğuşturdu yorgun. Sonra isteksizce açtı çantayı. Karmakanşıktı eşyaları. Kitaplar, kâğıtlar, gecelikler, elbiseler hepsi birbirine gırmiş! Içimde böyle kanşıktı eşyaları toplayıp, çantalanmı yaparken ve onlar içerde plâk dınliyorlardı! Ye ni dansın adımlarını öğretiyordu Ni lüfer Aliye. Fatoş divanın kenannda, Memonun yanma sokulmuş. Memonun tasasız, gülen gözleri, bilgiç edepsiz gözleri! Fatoşun sevinçli sarışın pembe yüzü' Benım için toplanmışlardı orada. Yolculuğumu kutluyorlardı. Köpüklü şarap getırmişti Memo. Balık yumurtası Nılüferdendi. Hem de en iyisinde.. Her şeyin en iyisınden almayı hoşlanırdı kız. Bunu göstermeye, varhğını başımıza \*urmaya da bayıhr. En iyi okulda okumuj, en varlıklı, en iyi ailenin kızı' < Daha ne istiyorsun anneciğim! kız güzel, kız varlıklı, kız bana a rılsıklam tutkun.» Evet daha ne istiyorum! Soyunmuş sabahlığını giyiyordu Nuriye hanım. Korsesini, çoraplarını atmıştı bir yana. Saçlaruıı çöz dü sonra. Ayağı ile öfkeli itti çan tayı yatağın yanından. Ne dar yer, ne ağır çanta bu' Sonra ben! Musluğun üzerindeki küçük aynada kendiisne bakıyordu. Bozgunluğunu seyrediyordu. • Bu kız mı seçtiğin! dedim ona. Sen benim oğlum, sen inan dığım insan!» Bır baktı bana! Elâ gözleri koyulaşır, yeşil olur kızdığı zaman. Çene kemikleri oynadı, burnu ç» kildi, vaktinden önce kocamı;, çîrkın biri oluverdı. Cok bilmiş, ken dıni beğenmiş biri, o kızı seven bi ri işte'.. « Sen beni büyütüyorsıra çok gdzünde galıba' Ben de bütün 5bür insanlar, başka erkekler gibiyim Sevdalıyım. işte bu... O burjuva kız benimle evlensın nasıl değişir, insanlaşır görürsün hem> Bana düşman kesildi. Gülüşünden anladım nasıl uzaklastığını birdenbire Ölsem sevinirdi belki o anda. Öyle bir açılıverdı aramız! O zamandan beri ne kadar «Anacığım'» derse desin, ne yaparsa yap sm eski AIisi olmadığını iyi biliyordu Nuriye hanım. Sevdasını baltalayan yaşlı, kıskanç, anlayışs;z kadın diye bakıyordu bana arük. Babası ile neden öyle çokca ay" rı yasadıklarmı merak edip durduğunu bılirdı oğlanın Kız alışmıs olmalıvdı, umurunda değildi belki de Almanyadan, Fransadan, Avrupanın belli kentlerinden gelen kocasının mektuplann dan binni okurken, oğlunun gözlerıni üzerinde bulurdu başım kaldırınca Zehir olurdu içi birdenbire. Okumaya başlardı yüksek sesle Nıhadın güluşü gibi tatlı yazılannı öğünmekten, oğlunu altetmekten hoşlanırdı. Babalannın beni sevdigini bilsinler i«terdım! Sever mıydi beni Nihat gerçekten? Gözlenne bakıyordu Nuriye hanım aynada. Gözleri acıhydı, inançsızdı. Sanmam artık! Belki başlangıçta. eskiden? Ayrılmamasının nedenini çocuklarda, «herkes ne der!» korkusunda aramak gerekti Nihat Selen gibi bir adam hiçbir zaman kesin. sert kararlar alamazdı Gerekli de değıldi ayrılmalan aslında. Dışarda başına buyruk, rahatlık içinde yaşadığına göre.. Başka şeyler diyenler olsa bile . Yakınlar, ihtiyar, dedikoducu halalar, teyzeler!.. (Arkası var) AYSEİLE ALi İ S T A N B U L € 25 Açıh? 630 Gunaydın 7.00 Koye haberler 7.05 Turkuler 7 20 Sabah melo. 7.45 Haberler £.00 Istanbulda bugün b 05 B u pazar sizınle 8 30 Halk mıız dlnle\ıcı ıstekleri 9 00 Çağımızın kadını 9 10 Dinleyici istekleri 9 40 Muz Çocuk oyunlan 10 00 K. haberler 10 05 Plâklar dönuyor 10 30 Pazar tıyatrosu 11 00 Ist. Bele kons naklen yayını 12 00 Yurdun sesl 12 25 K ılânlar 12.30 Şarkılar 13 00 Haberler 13 15 Orhan Avşar ork. 13 30 Rek15 00 K. haberler 15 05 Kayıp mektupları 15.10 Opera kon. 15 50 Turkuler 16.05 Gençlik saatl 16 20 Sevüen Plâklar 16.45 Ocak başı 17 15 Cskudar Musiki Cemıyetı 17 40 Çocuklar içın 17.55 K. ilânlar 18 00 Reklâmlar 19 00 Haberler 19 30 Turkuler 19.45 K. ilânlar 19.50 Sarkılar 20 10 Bu hafU 20.30 S Yuzbajıoglu ork. 20 45 Sinema Derglsl 21 00 K. haberler 21 05 Özel eglence programı 22 00 Reklâmlar 23 00 Bale sahnelerl 23 30 Oda znuz 24 00 Kapanış tSTANBUL IL RADYOSU 14 57 Açılıs 15 00 Tatıl için 15 30 Operet melo. 16 00 Pazar kon. 17 00 Çay saati 17.30 K. konsec 18 00 Dans muz. 18 30 Solodan soloya 19 00 Hafif muz 1930 Akşarn kon. 20 00 Hafif raüz. 20.15 Sızlerle beraber 21.00 Çağda$ muz 22 00 Izahlı caz muz. 23 00 Haftanın şarkıcısı 23 30 Dans miız. 24 00 Gunumüzun şarkıları 00 30 Gece v e muz. 1.00 Kapanış. »SSlATLERi A NK A RA 6 25 Açılıs 8 30 Gunaydm 7 00 Ko>e haberler 7 05 Sabah miız. 7 25 Saz eserleri 7.45 Haberler 8 00 Ankarada bugün 8 05 Turkuler 8 20 Hafif muz. 8 50 T. Muz. dınleyıcı istekleri 9 20 Çağımızın kadını 9.30 Hafif B. Muz dınleyıcı istekleri 10 00 K. haberler 10 05 Muz. Çocuk oyunl a n 10 25 Pazardan pazara 11 05 Muz. Dünya turu 11.35 T. Muz. Bulmaca programı 11.55 Diskotegimizden 12.25 K ilânlar 12J0 Y. sesler dınleyıcı istekleri 13.00 Haberler 13.15 Eyfelden müz 13 35 Şarkılar 13.55 Hangi meslegi secelim? 14.15 Reklâmlar 15.15 Çocuk bahçesi 15 30 K. haber'er 15 35 Şarkılar 15 55 Dılek kutusu 16 55 K haberler 17.00 Ocak başı 17.25 Incesardan 17 55 K ilânlar 18 00 Reklâmlar 19 00 Haberler 19 30 Turkuler 19 45 Uylcudan once 19.50 K ilânlar 19.55 Şarkılar 20.15 Spor Dergısi 20 25 Her hafta bır şarkıcı 20 45 Bu hafta 2100 K. haberler 21.05 Studvo 22 05 K konser 22 25 $arkılar 22 45 Haberler 23 00 Gece konseri 23 45 Gece yarısına doğru 24 00 Kdpanıs. ANKARA İL KADYOSU 14.57 Açılıs 15 00 Sevilen klâsik eserler 15 45 Danslı cay 17 00 Pazar kon. 18 00 Plâklar arasında 18 30 Barok muz. 19 00 Haftanın «olıstı 19.30 Her hafta bjr dılden 20.00 Ankarada bu hafta 21 00 Mozayık 22 00 Caz muz. 23 00 Gee kon. 24 00 Gece ve muz. 1 00 Kcpanış. 4kçının biıden yumsgi jağszma g d d i Vamatdar[ | A h ^ KUNC4 Ffc^PAM FIIZ vu ANKARA 11 05 11 35 Muzıkli Dunya turu 20 45 21 00 Yurt ve Dunya Aktualıtesi İKINCI TROGRAM 19 00 1 9 . 0 Haftanın solisti Frıda Boecara * 20 00 2100 Ankaranın konser salonlarında yapılan kayıtlar ISTANBUL 10 05 10 30 Plâklar donuyor Bir hafif Batı müziği programı 20 45 2100 S n e m a dergısi 2105 22 00 Ozel Iğlence programı U s a Ouarta, Alberto Cortez. Skeç., tKINCI PkOGKAM 2100 22 00 Çağdas müzik 22 00 23 00 Iz.ıhlı caz müziği «Tabii, özel şartlan Ögrenmeliyim. Çalışma saatleri, aylık, bir de kaç bekâr var büroda.» Devlet Plânlama Teşkilâtına Elernan Ahnacaktır 1 Devlet Plânlama Teşkilâtında açık bulunan Uzman Yarduncılığı kadrolarma ve çeşitli konularda Araştırmacı görevlerine yeteri kadar eleman alınacaktır. 2 Uzman Yardımcüığı Devlet Plânlama Teşkilâtına 91 sayılı kanunun 2nci maddesi ile verilen görevleri verine getirmesi için gerekli inceletne, araştırma, tahlıl ve değerlendirmeleri ekonomi teorisi, ekonometri, müh<»ndıslik gibi bilimsel ve teknik metodlara göre (Ekonominın ve Sosyal Hayatın Tümü ile Tutarb Olarak) yapan plâncıhk mesleğine ginş kademesidir. 3 Araştırmacı görevleri (Araştırma Asistan Adavlığı, Araştırma Asıstanı ve Araştırma Uzman Yardımcılığı, Araştırma Uzmanhğı) Devlet Plânlama Teşkılâtınea yapılan çalışmalar için gerekli araştırma ışlenni kapsar 4 isteklilerin 657 sayıl] Devlet Memurlan Kanununun 48 inci maddesinde yazılı şartlan taşımalan, muracaat tarihinde 35 yaşını aşmamış olmalan ve 1 inci naddede yazıL konularda en az lisans derecesinde öğrenim vapmış olmaları, Ingilizce Fransızca, Almanca dıllerinden hinru iyi derecede biLmeleri gereklidir Bu dıllerden ikisıni h.lenlerle, a>Tica bir Uzmanlık eğitimi görenler ve Devlet Hizmetlerinde çalışmış olanlar üstün turulur. 5 Seçilen adaylar yabancı dilden ve meslekî komı'ardan yazılı sınava çağnlacaklardır. YazıL sınavda kazananlarla aynca mülâkat yapılacaktır, 6 Uzman Yardımcılığı sınavina girip kadroİ3ra tâvin edilmiyenler arasından başarı derecelerine ve hizmet durumlarına göre araştırma görevlerinde çahstınla'aklardpr 7 Yukandaki nitelikleri tasıyan isteklilerin ^0 sasım 1965 salı günü saat 17 ye kadar Devlet Plânlama Teskılâtı Personel Şubesi Mürlı"r1ı"Sfinden alacaklan formlan doldurmalan, ayrıca Devlet Plânlama Teşkilâtına neden girmek istediklerini ve hâl tercümelerini. ıki savfayı ^eçmiyecek şekilde el yazılariyle yazarak diğer evraklariyle birlikte bir dilekçe ile yukarıdaki tarihten önce adı çeçen Müdürlüğe göndermeleri veya cetirmeleri gereklirlır (Basın 2142 A. 14406 '141351 cııuıaıı 48 Saat yedibuçuğa doğru civar koylerden sonuçlar gelmeye başladı. Durum, Vıktor hesabına felâketti. Hayvan yetiştirıcilerinin yürüttüğü kampanya, başanya ulaşmıştı. Jül Barde: Sana soylemıs.tim Viktor, dedi, Fransanın malıyesini kurtarmak yerıne seçmenlerinle bıraz daha meşgul olsaydm, sonuç böy le olmazdı. Seçmenler bugün öç alıyor. Henüz belh olraaz, dedi Vik tor. Sentrok'dan hayli oy toplayacağımı goreceksiniz. Marlot fab rıkalarındaki işçilerın çoğu bana oy verir. Onlara da pek güvenme. O taraflarda komünistlerin çok çahşüğını biliyorum. Budua, rakamlann arasmda boğulmuş bir durumda yazıyor, top luyor, çızıyor, âdeta seçımin sonucunu değiştirmeye çalışıyordu. Sentrok'un sonucu geç vakit te lefonla bildirildi. Köylere oranla Viktor içın daha iyiydl ama, ara daki farkı kapamak için yetersizdi. Sosyalist Klavur, Komünistlerin adayı Tronsen ve Pujadcı aday kesinlikle seçilmişlerdi. Dolivon, «D'Asteri ve Radikal aday çok az ; oy almalarına rağmen, üç liste EDISON Yazın: Christion Pineau . ( f a s u esKi dısıs'erı bakanı), Cevueır H a m d i V a r o ğ l u Karısı, bir hücumda daha bııluna rak sözlerini bitirdı: Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, Parıste bazı kötü huylar edindiğinin farkındayım... Marsella ise babasınm elini şefkatle okjuyordu. nin topladığı oy sayısı Vıktonınkini ikiyiiz oy kadar geçiyordu. Dolayısiyle, bu listelerden en çok oy toplayan Radikallerin adayı, bölgenin dördüncü milletvekili olarak Meclise ginnek hakkını kazandı. Bu iş burada bıter, dedi Jül Barde. Dostunu teselli etmek için başka sözler söylemek istemışti ama beceremedi. Vıktonın ise teselhye falan üıtiyacı yoktu. Bütün bu oylann, siyasetin falan kendisini Ugılendir medığini düşunuyor ve bir rahatlık hıssediyordu. Teselliye, Vıktordan çok arkadaşlarının ıhtiyacı vardı. Jül Barde: Melanı, dedi, bize şarap ver de kutlayalım bunu. Genç kadın, birden bire ağlama ya başladı. Viktor teselli etmeye çalıştı onu: Üzülmeyin. Eğer oyunuzu ba na vermiş olsaydınız bile bir şey değismezdi .. *** Viktorun karısı durumu büyük bir üzuntuyle karşıladı. Maddi dertlenn artraakta olduğunun far kındaydı. Avukat yazıhaneleri önemli bir para getirmıyordu. Kızı için çeyız hazırlayamıyacak bir duruma düşmekten korkuyordu. Cezayırde bulunan oğlu Güstav ıse bir baskmda ölüm tehlikesi at latmıştı. Sana söylemiştim, dedi, milletvekıllıği bir meslek değıldir. Neden şikâyet edıyorsun, artık milletvekili falan değilim. Değilsin ya. Insan bir mesleğe her zaman sahıp olur. Eskıden ekmeğımizi rahatça kazanır, mesut bir şekılde yaşardık. Şımdi halunız ne olacak? Viktor, karısına verilecek cevabı bıliyordu ama, dilini tutup mü nakaşayı buyultmemek istıyordu. AZ SARFİYAT BOL IŞIK so^ ec Ertesi sabah yazıhanede, Jan Kristof ve Rozin günun atmosferıne uymaya çalıgıyorlardı. Rozın, buyükannesinin cenaze töreni ıçın yaptırmış olduğu sıyah mâtem el bisesini giymeyi uygun görmüştü. Jan Kristof, Beni teselli eden tek bir şey var, dedi. Artık siz de bizimle beraber yazıhanede çalışacaksınız. Siz yokken elimden geleni yaptraı. Fakat aynı şey değil bu. Gorecek siniz, eski müşterılerımız geri gelecekür. Birkaç saniye sonra, sözü Rozin aldı: (Arkası var) • î LÂN Yeraltı sığınak, galeri ve tüneller inşaatında fıilen çalışmış Yüksek Muhendis, Tekniker ve ustabaşıya ihtiyaç vardır. İsteklilerin bu işlerde çalıştıklarını gösterir belgeleri ile birlikte Hv. Kv. K. İs. Eml. ve İnş. D. Başkanlığına müracaatlan. (Basın 22368 A. 14595/14147) •frWHHFMM™MMI""MMmM'M'""""MI KAYIP Beyoğlu Nüfus Memurluğundan aldığım Nüfus Cüzdanımı kaybettım. Hükümsüzdur. Maria Stavridis (Cumhunyet 14169) KASIP Kırklareh Trafık Bıirosundan aldığım 2942 No lu ehlıvetımi kaybettım Hükümsüzdur. Tahsin Trker (Cumhurı>et 14170)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear