23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
iıvi CluVİHLKlYET ZZ Lyıui llllllllllllllllllllllllllllllll Küçüklere ödetelim! Blzim vatanımızda zor işler var, kolay işler var. Meselâ toprak ağasına vergi koymak zor, üniversitelinin ödediği harca bindirmek kolay... Dış borçlan ödemek zor, ama öğrencinin borçln nnıf geçmesini kaldırmak kolay... Millî efitime çekidüzen vermek zor, ama imtihan ve sımf geçme usulleriyle oynamak kolay. Elimize birtakım oyuncaklar geçirmişiz. Bn oyuncaklar : Talimat, nizarn, madde, fıkra, karar... Oynnnn adı : Formaliteyi değistirmek. Bir yazboz tahtası ki, bak bak boznl. Geçenlerde gazetelerde bir demec okndum. Bnoa göre üniversite öğrencisine yüklenen harçlar yerinde imiş. . ödesinmiş gençler Çalıssın ve ödesinlermiş... Avrupada üniversiteli hem çalışır, hem okurmuş... Bakındı hele! tşsizi üç milyon tahmin edilen, işçisi is bnlmak Icjn Avrnpaya giden, doktorn mühendisi üniversiteyi bitirdikten sonra işsizlikten knrtnlmak için ver elini Amerika diyen bir ülkede, finiversite öğrencisine verilen öğüde bakın siz ! Avmpada üniversitelinin çalışması için nasıl bir organizasyon işler? Ondan ne haber? Bizim finiversiteliye iş buldunuz da çalışmadı mı? 1 D Ü Ş Ü N C E L E R | Hukuk Konuları ııııEıııııııııııııııııııııııııııifiıııııııııııııııııııııııımıııııııııııııııııııııııııııııııııımıııııııııııuııııııııEıııı Deniz yolu ile Istanbula gelen turist sayısında geçen yıla nazaran be lirli bir artış olmuştur. Bir eylül ta rihine kadar geçen yıl vapurla gelen 44.257 turiste mukabil bu yıl aynı dönemde 49.089 yabancı turist Sehrimizi ziyaret etmiştir. Bu artış Bulgaristan ve Romanya yolcu gemilerinin İstanbul seferleBana sık sık üniversiteli veya liseyi bitirmiş öğrenciler gelir, ve : rini artırmalanndan ileri gelmiştir. Gerek bu iki meraleketin, gerekse Oknmak Istiyorum ama param yok, ne olnr bana bir iş buYunanistan turist vapurlarının TürIun... diye yalvanrlar. Ellerim böğrümde kalır, bir şey yapamam.. kiye seferleri bu ay sonunda nihaBaştan sona bir sosyal adaletsizlik ortamında Anadolunnn yete erecektir. lnsanlan daha doğarken istidatlarını eğitimsizliğe gömmektedirBu arada son büyük turist kafileler. Yinni milvonn alfabesiz bir ülkede millî eğitim politikasını si de «Reina Del Mar» isimli Ingilız şaskınlığımızın eliyle götürüp ticaret piyasasının şartlarına tesbandıralı gemi ile 24 eylüi tarihinlim etmişiz. de limanıraıza gelecek ve 24 saat ka lacaktır. Gemide 1200 turist bulunAtatürkçüliiğün millî eğitim ilkeleri, belki de Atatürkçülüğün maktadır. en sağlam ve kesin yönü idi. Bu prensip : Eğitim yerinde iş, iş yerinde eğitim... cfîmlesiyle Ifade edilebilir. Köy enstitüleri bu ilke iistüne kurulmuştu. Mademki dev Kaçak olarak yurda sokulan let bütçesi millî eğitim çıkmazının karsısında yetersiz kalmakta11 bin Japon çakmağı dır, öyleyse okullan tatbiki eğitim düzeyinde malî bakımdan kenele geçit di kendine yeten birer ocak haline getirmeli idik. Bu ocaklardan Işportacılık maskesı altında uzun çıkan her öğretmen de gittiği köyun okulunu gene kendi kendine süreden beri büyük çapta kaçakçıyeterll bir varhk halinde kuracaktı. Öğretmen, devlet bütçesine lık yaptığı tesbit edilen Cemal Yaasümış bir bürokrat, bir kapıkulu olmaktan uzakJaşacak, ballun vuz adında bir şahıs, dün Tahtakale Içinde halkla beraber çevresini yükseltmeye çahşacaktı. Eğer bu de yakalanmıştır. hedef yolunda devam edebilse idik, 1964 yüında bambaşka bir TürKaçaJtçının depo olarak kullandığı kiyede yaşıyor olacaktık. Şimdi ise kırk yılda yirml milyon alfaNuriosmaniyedeki bir kahve ile Topbesiz yaratmaktan ötürü ne kadar iftihar etsek azdır. kapı dışındaki bir eve yapılan baskınlar sonunda da, 11000 adet Japon *** çakmağı, 6000 dolma kalem, 8150 ça kı ile külliyetli miktarda, düğme, sa Ama yalnız iftihar etmekle yetinmiyor, arada bir imtihan ve at bileceği, boncuk ve sahte inciler sınıf geçme usulleriyle oynıyarak göntil avutuyoruz. Bir de üniverele geçirilmiştir. Ayrıca, Cemal Yasitelinin ödediği harcı arttırdık mı, düzelttik gitti isleri... Versin vuzla işbirliği yapan Ahmet Sarıçiparalan gençler! Gitsinler iş bulsunlar, çalışsınlar, ödesinler! Bu çek ve Osman Gedikli adında iki arada biz de işsizliğe çare bnlmak için Fransaya işçi göndermek kaçakçı da bu arada yakalanmıştır. yollannı araştınr, bir sürü anlaşma imzalarız, Çünkfi memlekette iş alanı açamıyoruz ve işsizlerimiz kahvelerimizi dolduruyor. Pilot Cengiz Topel Okulu Durum artık ciddiyet dışına taştığmdan söylenecek sözler etditn açıldı kisiz kalraaktadır. Vergisini toplıyanuyan devlet, üniversiteliden harç toplayıp rahat edecek. Niçin? Çünkü üniversitenin masraflan Yeni yapılan 12 dershanelık Pi. çokmuş da bunlan karşılamak gerekmiş. lot Cengiz Topel tlkokulu dün yapılan bir törenle açılmıştır. Geçenlerde bir devlet yetküisi Türkiyede her çocuğun dört bin Diğer yeni yapılan tlkokullann lira borçla doğduğunu söylemişti. açıhşlan da îlköğretim Haftası Çocuklar, siz bu borçlan ve şu harçlan değil, gerçekte büyükiçind vapılacaktir lerinizin aküsuhğmı ödemektesiniz. gelen turist sayısı arttı Türkiye, Orta Doğu, fllrika Deniz yolu ile Bundan önceki yazımızda(l), Türkiyenin dış politikasına yeni biçimler verme imkânlannı ararken, Uzakdoğunun bu bakımdan sahip bulunduğu bazı alternatlfleri belirtmeye çalışmıştık. Bu yazımızda, Türldyenin güneyindeki alanlarda Orta Doğu ve Afrikanın du rumunu ele alıp, bu bölgelerle olan münasebetlerimiz üzerinde durmak istiyoruz. Gerek coğrafl, gerek siyasal durumları itibariyle Orta Doğu ve Afrika arasmda, bu iki bölgeyi birbirinden ayıran derin farklılıklar bulunmakla beraber, bu bölgeler memleketlerinin kendi içlerinde karşüaştıklan meseleler arasındaki ayniyet ve öte yandan da, milletlerarası bloklaşmalar içinde üçüncü blok esprisini ifade etmeleri dolayısiyle, her iki bölgeye de aynı açıdan bakmak mumkün olmaktadır. Esasmda bu iki bölge memleketlerinin bu iki özelliği birbirine bağlı ve birbirini tamamlayıcı olup, milletlerarası arenada bunlann bir blok dayanışması halinde ortaya çıkmaİannı sağlamaktadır. Bu dayanışma ve birlik ise, özellikle Birleşmiş Milletler diplomasisinde bir ağırlık unsuru olmakta ve Birleşmiş Milletlerde herhangi bir meselesi olan her devlet de, nihayet kararlann oy sayısına dayanması sebebiyle, Orta Doğu ve Afrika devletlerini daima hesaba katmak zorunda kalmaktadır. Kaldı ki, herhangi bir mesele hakkmda bir karar söz konusu olmasa bile, bu milletlerarası teşkilâtın her devletin diplomasisi İçin iyi bir propaganda meydanı olması, bu teşkilâtta şu veya bu kadar devletin desteğinin kazanılması, savunulan bir davaya o derecede güç sağlamaktadır. Elde edilen bu gücün de, o meselenin sonuçlan üzerinde etkisiz kaldığı söylenemez. Asya da dahil Orta Doğu ve Afrika devletleri de bu moral etkUerini gayet iyi bildikleri için, milletlerarası plâna çıkan her anlaşmazlıkta ağırlıklannı duyurmak ve etkUerini yürütmek için, hemen daima bir dayanısmaya gitme fırsatını hiç kaçırmamaktadırlar. Pabuçlarımızın hukuku İbrahim KANCAAL Zeytlnburnu C. Savoı Yardımcısı Evet; miras gibi, borç gibi, ış dığı neticeleri birer rapor haeibi bir de isimlendirilmiş ollinde nümnneleri kendisine mamasına rağmen papuç hukusevkeden Bölge Sanayi Müdürkumuz vardır. lüklerine bildirmektedir. Vuvarlak bir hesapla memleNetice menfi ise; yâni, tahliketimİ7İn bir yıllık papuç ihtile tâbi tutulan nüraune stanyacı. elli milyon çiftin üzerindarda aykın evsafta olduğa dedir. tesbit edilmis ise, o takdirde, Her birimizin yılda en az ikt nümnnenin taallâk ettiği gön, deri veya köselenin hepsine el çiftinı giyip eskittiğimiz irili ntaklı papuçların deri, gön ve konacak ve el konan bu mallar bir yedi emin'e teslitn olnnarak kösele eibi malzemeden yapılo firraa hakkında cezaî takibadığı da malumdur. ta reçilecektir. Bir toplnmun istisnasız bütün fertlerini baskısı altında tutan Mevzuatın buraya kadar arbu ihtiyaç maddesinin bir siyak zettiği safahatta, mantıkî bir üzere imalini târin ve tesbit zanoksanlık olmamakla beraber, rureti de asikârdır. Bu yüzdentatbikatta basgösteren aksaklık, dir ki; deri, çön ve kösele irtıameseleyi normal meoradan dılâtı, 1705 sayılı kanunun kapsasan atabilmektedir. Söyle ki: dığı maksat ve gaye içinde müNümnnenin alınıp gönderilditalea olnnarak, bir nizamname ği tarih ile o nümuneye müteile standardizasvona tâbi kılınallik tahlil sonucunn bildiren mıs ve ceza tehdidi altına alınraporun, Bölçe Sanayi Müdürmıstır. lüjüne, lâboratnvardan geldiği tarih arasında, tatbikatta ayları Hep biliriz ki; kanunlar, topasan ve hattâ seneye var an bir lum bayatına taalluk eden her zaman geçtiği görülmektedir. türlü münasebeti tanzim ederBu iki tarih arasındaki zaman ler. Böylece, münasebet tarzı fasılası içinde, firmalar elleriniçinde basgösteren veya vukuu de bnlunup nfîmunesi alınmış muhtemel mahzurlann nnlenolan deri, gön veya köseteyi elmesi de sağlanmış olnr. Bunun den çıfcarttnakta ve müstehlik fibi, ticarî muesseselerin fertpivasaya sürmüs olmaktadır. lerle olan mânasebetlerini de Bu itibarla özürlü olan bu mala mnayyen sistemler üzerinden rl kovmak imkânı bulnnamatesbit ile kaidelere baflamak maktadır. Çünkü o mal, artık ihtivacından dofmns. yözlerce hepimizin ayağındaki papuç hakanun ve ba kanunlann tatbik line eelmis ve olan olmustur. snretini eösteren nizaranameler mevcuttur. Simdi; piyasadaki bütün çürük papuç bollujnnnn sebebini Bütün bu faaliyetlerin temesanınm ki.kolavlıkla anlamak lini, toplnm nizamnamenin âkaabil olnvor. Ovsa, kanun kohenk ve emniyrtini sağlamak yurunnn maksadı, bizleri çürük endisesi teşkil eder. papuç eivmekten kornmaktır. Âhenk ve emniyet eibi ana Milvonlarca insanın pek ıtıflbnnsnrların terceklestirilmesi rem mahivetteki bir ihtiyacmı ise. adalet ülkfisönfın zarurî emnivet altına almaya matnf, kıldığı imkânlan, destek almabir kanunî tedbirin, bövlesine ya baglidır ve bu imkânlar, yetersiz ve yetersiz olduğu için ciddî bir tanımaya davsnılmayavas işleyen bir tatbikat yüdan ele alınırsa o takdirde, ka ziinden içine düstüğü bu perinun koyucunun maksadı, her şanlık elem verici değil midir? türlü yasak kaydından gıyrılGörülüyor ki: bir maksadı mak temayülfînde olan insan sağlamak zımnında başvnrnlatarafından, kolaylıkla bertaraf cak kanunî tedbirlerin müessiedilip, tesirsiz hale petirilir. Ve riveti, her seyden önce, o konubu snretle, mevcudiyetinden yu bütün incelik ve hususiyetbahsetmek "ımkânı olsa bile isleri ile kavramava baflı olduğa minden ve cisminden baska hiç kadar, tatbikatta maksada varbir varhğı olmıvan bazı talihsiz mavı güçleştiren engelleri yıkakanunlar konusunun içine eicak maddî vasıtalann da yetern'lmis olur. li nispette olmasını zaruri kılmaktadır. tstc slmdi burada; bövlesine talihsiz bir kanun ve nizamnaRnçunkO «ekll ile belirtilen meve tema« edilecektir: cârî tathikat; maalesef. havanda su dövmekten farksız kalıBufün yflrürlfikte bulunan 1705 sayılı bir kanun vardır. Bn yor. kanun. her türlü ticarî itnalât? samil olduğu için her mamu lıin nevi ve hususiyeti yönünden, kendisine atfen çıkanlmıs bir çok nfzamname ve hattâ. talimatnameye mallktîr. Ticarette tağsisin meni ve Ibracatm murakabesi ve korunması hakkındaki 1705 sayılı kanuna tevfikan hazırlamp, Z'T,' 1957 tarih ve 49057 sayılı Bakanlar Knrulu karan ile 31/10' 1957 tarihindc vürürlüîe eiren ve 2'8/1957 eün ve 9671 savılı Resmi Gazetede yayınlanmıs bulnnan «Deri. Gön ve Kösele Murakabe N'izamnamesi» nin ihtiva ettiji kavıtlara göre, tat bikatta standarda nvrnn imâl edilip edilmediklerinin tâvirr ve tesbiti zımnında, ticarî firmaların elinde bulnnan deri. gön ve köselelerden «Rölce Sanavi Müdiirlüklerinin yetki me murları marifetivle» nümnneler alınmakta ve bu nümuneler Ticaret Bakanlıih Ticarî Tahlil ler ve Standardizasvon lâboratuanna sönderilmektedir. Bn lâboratuar, nümnnelerin kim vevî tahliMerini vanarak. var3 Ekim tarihine TÜRKİYE kadar tasamıflannm Türkiye İŞ Bankasına yatınnıt lllfllllllltllllllllllllllllllll Prof. Dr. Fahir H. Armaoğlu Tturmetal Daha iyi ve daha ucuzdur İlâncılık: 2374 11240 5000 Ton Sun'î Gübre Naklettirilecektir Yarımca Gübre Fabrikasından Adapazarı ile Trakya mıntakasına sevkettirilecek olan 5000 ton sun'î gübreye ait nakliye şartnamesi Galata Rıhtım Caddesi No. 7 de Yollama Servisinden temin edilebilir. Teklif verme müddeti 29.9.1964 salı günü saat 12 ye kadardır. Kurum 2490 sayılı Kanuna tâbi olmadığından ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine vermekte serbesttir. Türkiye Ziraî Donatım Kurumu İstanbul Bölge Müdürlüğü (Basm 17668) 11232 3 Ton/H Kapasiteli Alev Borulu I Adel Kazan Tamir Ettirilecektir 1 Bu işe ait şartnameler, Müessesemizden veya Müessesemizin Sirkeci'de 5. nci Vakıf Han altındaki İrtibat bürosundan temin edilebilir. 2 Kapalı teklif mrfttuplaruıın en eeç 30.9.1964 eünü akşamına kadar Müessesemizin Beykoz'daki Merkezine teydii şarttır. 3 Müessesemiz ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. .SÜMERBANK DERİ ve KUNDURA S ANAYİİ MÜESSESESİ (Basın 17241) 11234 Konumuz bakımından, Orta Do ğu ve Afrika memleketlerinin ortak ve bunlan birleştirici noktalan nedir? Bu noktalar, bu memleketlertn bağımsızlığa çıkışlarında geçirmiş olduklan gelişmelerden ve bu gelişmelerin sonuçlarından doğmaktadır. Bu memleketlerin hepsi, Batı sömürgecüiğinin bu bölgelerdeki tasfiyesi sonucu bağımsız varhk kazanmışGaziantepten şehrimize sanator lardır. Pakat Batı'nm birdenbire yumda yatmak Uzere gelen kadın, buralardan çekilmesi, büyüklüğU 14 aylık çocuğunu bir yuvaya bı inkâr edilemiyecek bir boşluk bırakmak istemiş, ancak bu isteği ka "raknfiş Ve bu Böşlftğun «onucu obul edilmemiştir. Yanında çocuğu larak da, bunlann hepsi içerde olduğu için sanatoryuma da yata önemli meselelerle karşı karşıya rmyan kadın, otel odasında kocası kalmışlardır. Bu meseleler, ekonı beklerken, aradan 24 saat geçtiği nomik, sosyal ve siyasal olarak halde dönmeyişini görünce terkedil adlandınlabilir. Sömürge ekonomisi hiçbir zaman bağımsız bir diğini anlamıştır. devlet ekonomisine geçişi hazırlamadığı için, ekonomik ve buna bağlı olarak sosyal problemler, bağımsızlıkla beraber patlak vermiştir. Bunun yanında, sömürge idarelerinin, politikaları gereğince, yeterli ve geniş bir siyasal kadro yetiştirmemiş olması, baRüzgârlı ve yağışlı ğımsızlıkla birlikte bu memleketlerde siyasal idare istikrarsızlıkgeçecek lannın başgöstermesini kolaylaştırmıştır. Bu problemlerin çözüDoğu Karadeniz bölgesinin do münde Batı'dan medet ummak ğu kesimlerı çok bulutlu ve yer söz konusu olamıyacağından, bun yer sağanak yağışlı, diğer bölge. ların bazılan Sovyet Blokuna daler az bulntln ve açılj geçecek, yanma yoluna gitmişlerse de, komünizmin evrensel hegemonyası hava sıcaklıkları batı bölgeler tehlikesini de görmüşlerdir. Bu de değişmiyecek, doğu bölgeler durum karşısında, bu memleketlerin birbirlerine dayanmaları, de ise, biraz azalacak, rüzgârlar kader birliği yolunu seçmeleri âknzey ve doğu yönlerden hafif deta bir zorunluk olmuştur. Öte yer yer orta kuvvette esecektir. yandan, yeni ve küçuk devlet olma kompleksleri de bu duruma Eylul 22 • Cemaziyelevvel 16 eklenince, milletlerarası politikada herhangi bir rol oynayabümeleri, ancak bir dayanışma ve birlikte hareketle mümkün görünmüştür. Orta Doğu ve Afrika V. 1 6.45jl306jl6.32il9.07'20.38| 5.03 memleketlerinin blok tezahürlerinin altındaki sebepler, ana çizgileriyle bunlardır. Fakat bu birlik E. 111.371 5.581 9.23112.00! 1.31! 9.54 Kocası tarafından terkedilen Selnıa Adanacılar adında genç bir kadına 14 aylık çocuğu ile birlikte sokak ortasında kalmıştır. Emniyet Müdürlüğü Çocuk Bürosunda baruımak zorunda kalan hastalıklı ana, çocuğu bakmak için polisin çeşitli hayır kurumuna yaptığı müracaattan olumlu bir sonuç alınamamıştır. Bir kadın çccuğu ile sokakta kaJdı etkilerıni göster dığı bölge, bu Ku zey Afrika devletlerı olup, bun. lar, münasebetlerımizin genış bn ve beraberlik ruhu, bu memleke^ şeküde geliştirilmesi için müsaıt lerin kendi aralarındaki anlaşmaz bir ortama sahıptirler. Türk dış lıklannda aynı etkiyi göstereme politikasının bu memleketlere yı> mektedir. gun bir şekilde yönelmesi herha! Türk dış politikası bakımından de zorunludur. Bu memleketlerle bu gerçeğın gözönünde tutulma kültürel mübadele ve münasebet sı gerekirse de, bu devletlerle lerin şimdiye kadar gereken ömünasebetlerde izlenmesi gereken nemle ele alınmamış olması üzüyollar yine de çeşitlidir. Orta Do cüdür. Kuzey Afrika ile Türkiye ğu ve Afrika memleketlerini ge arasındaki münasebetlerin sıkınel olarak dört kısımda ele al laştınlması, Nasır'ın Arap memlemak gerekir. ketlerindeki faaliyetlerinin etkileBir defa, Orta Doğu dediğimiz rini azaltacak nitelikte sonuçlar zaman, mütecanis bir bölgeden verebilir. söz edilemez. Orta Doğuyu Arap Kuzey Afrika ile ekvatör araolan ve Arap olmıyan iki kısma sında yayılan Ciyah Afrika, Türk ayırmak gerekir. Arap olmıyan dış politikasına verilmesi gereken kuşakta, Türkiye, İran, Afganis yeni biçimlerde önemli bir yer tan ve P>akistan yer almaktadır. almalıdır. Bu bölgedeki memleŞüphesiz bu kusakla olan müna ketlerin gelişmeleri ile Türkiye asebetlerimizde herhangi bir prob rasında ortak noktalar fazla delemimiz yoktur. Arap olan bölge ğüse de, bu durum, bu memleise, Türkiyenin güney sınırlan, ketlerle olan münasebetlerimizin Akdeniz, Mısır'ın batı ve güney bugünkü son derece dar çerçevesınırlan ve Arap yarımadası ile sinden çıkanlmasmda bir engel çevrelenen topraklan içine almak teşkil etmez. Bu memleketlerin tadır. Nasır'm Arap Birliği ve bazı özelliklerinden gereğince yamilliyetçiliği propagandalanna ve rarlanmak, önemli ve avantajlı bu bölge memleketlerinin Asya • sonuçlann alınmasında büyük rol Afrika blokunda görünmelerine oynayabilir. Bir defa, bunlar dün rağmen, bu bölgede herhangi yamn en yeni devletleri olduklabir tecanüsten söz etmek hayal n için, liderleri, milletlerarası dir. Nasır, bundan birkaç yıl önce prestije büyük önem vermektesine oranla, Orta Doğudaki nüfu dirler. Ne kadar fazla devlet ken zundan çok kaybetmiş ve Nâsı'uı dileriyle diplomatik münasebetleArap Milliyetçiliği ve Arap Birli re girerse, bundan o derece tatği dediği şeyin, gerçekte bir Na min duymaktadırlar. Bu sebeple, sır emperyalizmi olduğu artık an bir yerdeki diplomatik temsilcilaşümıştır. Hiç şüphesi2 bu, sa mizl aynı zamanda birkaç yere bırlı ve planlı bir şekilde izlenen akredite etme yerine, bunlann bir politika ile, Türkiyenin Arap mümkün olan en geniş sayısında memleketleri ile olan münaseb«t yeni diplomatik temsücUikler açlerini kolaylastına bir faktördür. mak, ilk önemli adımı teşkil etFakat Türkiyenin bu memleket melidir. tkinci olarak, bu devletler karşısuıda iki güçlüğü vardır. lerin devlet başkanlarını ve hüküBirincisi, Arap memleketlerinde met yetkililerini Türkiyeyi ziya gerek korkudan, gerek duygusal rete dlvet etmek, yine bu devletsebeplerden doğan btr Türkiye a lerin prestij arzularını tatmin e^ leyhtarlığı kompleksidir. Yakuı mede ve dolayısiyle bizim İçin geçmişte bizim tarafımızdan ya moral avantaj lar elde etmede fay pılan hatalar, bu kompleksi kuv dalı sonuçlar verecektir. Bu nokvetlendirmiştir. tkinci güçlük, Mı tanm, Siyah Afrika'nm bir gerçesır hariç tutulursa, bu memleket ği olduğunu inkâr edemeyiz. Si lerin hemen hepsinde bir hasta yah Afrika ile kültürel münasebet lık halinde mevcut olan siyasal lerin geliştirUmesi imkânlan, ba istikrarsızlıklar ve bunun sonucu zı bakunlardan tartışüabilir. Faolarak da, her değişen hükümet kat inancımız odur ki, diplomatik le birlikte iktidan farklı bir si ve siyasal münasebetlerin gelişyasal eğilimin ele geçirmesidir. mesi, kültürel münasebetler baTabiatlyle bu durum, Arap mem kımından da bazı kapılan açabileketleri arasındaki birlik ve da lecektir. Nihayet, yine bu memleyanışmayı güçleştirdiği ve özel ketlerin, gelişmekte olan ve son likle Nasır'm emperyalizm tasa yıllarda ihraç metaı haline gelen nlanna sık sık darbe indirdiği baa endüstri mamullerimizin paiçin, Türk dış politikası bakımın zarlanmasında da bize bazı imdan bir avantaj teşkil etmekte kânlar sağlıyabüeceğine inanıyodir. Fakat bu istikrarsızlıklann, ruz. Türkiyenin sabit ve belirli bir politika izlemesini güçleştirdiği de Orta Doğu ve Afnkaya yöneltebif •gerçeirtir. Ba Sebeple; Türki ceğimiz politikanın temel unsuryenin bu memleketlere karçı davları olarak kültürel münasebetranışında, fleksibilite, oynaklık lere Te propaeandaya gents bir ve dinamizm egemen ilkeler ol yer vermek ve dış politikamızı bu malıdır. Fakat her Uç Uke de, bu unsurlarla sıkı bir bağ halinde memleketlerle Türkiye arasında^ yürütmek zorundayız. Bu işin ki münasebetlerin biraz daha güç masraflı olduğu açıktır. Fakat bu lenmesine yönelecek şekilde işle masraftan kaçındıgımız takdirde, tilmelidir. Bunun dışında, Türki mânevi alanda ve hattâ bir çok ye İsrael ile olan münasebetleri kereler maddî alanda, dış pollni ikinci plânda tutmalı, Batılıla tikamızda kaybedeceklerimiz darın Orta Doğu politikasmda tam ha az masraflı olmıyacaktır. Öte bir ortaklıktan kaçınmalı ve Arap yandan, böyle bir politika ile birmemleketleriyle kültürel müba likte, dış basm temsilciliklerinin delelere önem vermelidir. Her de Dışişleri Bakanlığının yakın halde, Arap memleketlerine önem kontrolü altına ahnması da ajTi verdiğini göstermeli ve bunlara bir zorunluktur. Dışişleri Bakankarşı güven verici bir politika iz Iığı, dış münasebetlerimizin bütün lemelidir. Bu memleketlerin ara yönlerinin, plânlı ve tek elden lanndaki anlaşmazlıklannda ke yürütüldüğü bir merkez haline sin çizgili durumlar almaktan ka getirilmelidir. çınmalıdır. Nihayet, bu memleketlere, Nasır'ın Orta Doğuda ye(11 Bak 11 Eylül 1964 günlü gâne dayanak noktası olmadığını Cumhurivpt'toki «Türkiye ve Uanlatmalıdır. zakdoğı:» ba^iıklı yazımız. Yazan: Ekim Mevsimine Hazırlık Arap memleketlerinden sonra gelen üçüncü bölge, Kuzey Afrikada Magrib devletleri, yanl Fas, Cezayir, Tunus ve bunlara ek olarak Iibya'dır. Makrib, Nasır'ın herhalde hiç hoşuna gitmeyen iki kuvvetli lidere sahip bulunmaktadır. Bunlar Cezayirde Bin Bella ve Tunus'da da Habib Burgiba'dır. Bu iki büyük lider, Nâsu için, Orta Doğu ve Afrikada en kuvvetli iki rakip, Fakat Nasır' dan çok daha fazla devlet adamı niteliklerine sahiptirler. Bunun yanında, tarihl bağlarımızın hâlâ 44 Teiefoncu Bayan Aranıyor Müracaat: P.K. 68 Şişli Cumhurıyet 11246 CLMHURlYET'uı fefrikası: TaKsim bıraselvıleı tad 111/5 (Alman Hastanesı vanı) Her gün 15 18 arası Tel. 44 55 14 Dr. Kâmran Şenel DahMivp Miitphassısı FATMA BABA İle TAHİR BUTAY Nlşaniandılar 19 9 964 Cumhmlyet 11251 10 Apartman Dairesl ile çeşitli oe zengin para Ikramiyelen 8ANKASI Faal 8352 11242 BAY OSCAR: Bir acı şarkı Yazan: A. J. Cronin 164 BlK ACI ŞARKI BtR ACI SARKJ 165 166 «Tanrı sana öyle pek üstün bir vücut vermemiş, Carroll. Onun için, vücudunu elinden geldiği kadar geliştirmek zorundasınj» Gözle görünür bir kas gelışmesi falan yoktu, Miss Greville pazılarımın ilk belirtilerini arayıp da bulamayınca kahrımdan öldüm ama, hiç olmazsa boy atmaya başlamıştım. üstelik, fundalık bitkileri üzerinde de öyle bir uzman olmuştum ki, kendi kendime güleceğim geliyordu. Ardfillan'la Glen Fruin arasındaki kır çiçeklerinin aşağı yukarı bepsini biliyordum, bepsinden de birer örnek bulmuştum; bir nergisle zeren arasındaki kıl kadar farkı ayırdedebiliyordum; gösteris yapmak isteyince de bitkilerden parçalar kesip, boyayıp Miss Greville' nin o hurda Zeiss mikroskopunda anneme gösterebiliyordum. Fundalıklarda tek başıma dolaşmalanm benl en büyük isteğime bir türlü kavuşturmamıştı: Kendi yaşımda bir çocukla iyi bir arkadaşlık kurmaktı en büyük isteğim; ama, inanılacak şey değildi, küçüklüğümde bir heyulâ gibi gördüğüm biriyle: Bir korucuyla bu yoldan ahbap olmuştum. Tanışmamız pek korkunç oldu: Korueu John Mackenzie beni tâ uzaktan, gözkesiminde bir karaltı gibi gürmüş, dev adımlariyle arkamdan gelerek beni, keklik yumurtası çaldın diye yakalamaya kalkmıştı. Çantamın içindekileri gösterince biraz yatışmıştı ama, asıl, özür dilerken kullandığım bitki deyimlerini dnynnca karşısında pek acayip biri bulundnğuna inanmıştı sağlam. Ondan sonra beni uzaktan gördükçe, dürbünüvle bakarak, zararlı bir şey yapmadığıma guven getinniş olacak ki, bir gün hrsatııu bulup benimle konuştu, beni daha iyi tarttı, biçti. Daha daha sonra da, uzaklardaki kuş yuvalarım bulmada kendisine yardımım dokunduğunu görünce, benimle pek ahbapça konuşmaya başladı: Glen Fruin korucusu olarak, ağustosun onikisine dek, elden geldiği kadar çok kus sağlamak onun ödeviymis. Sonunda sevgisini, saygısını kazanmış olacağını ki, isi üzerinde birçok ilgi çekici şeyler anlatmaya başladı bana. Ben de, böylece, öğle yemeklerinde Miss Greville've anlatacak güzel konular bnlmuş oluyordum. O kıpkırmızı çorbadan ilk kasığı alıp mideye indirdikten sonra: «Biliyor mnsunuz. Miss Greville » diye baslardım. «Bir alay şey biliyornm ben, Carroll, bangisini demek istiyorsnn?» «Keklik, Miss Greville.» Derin bir düsünceye dalmıs gibi: «A. evet, bilirim» dedi. «Sofrada da, sofra dısında da bu knşu çok iyi bilirim ben. Babacığim çok keklik avlardı Torkshire fnndalıklanndaj «Ama, biliyor mnsnnnz, Miss Greville, yavm keklik ynmnrtadan çıktığının daha beşinci günfl uçmaya başlarnus; ama, yaşaması iki şeye bajlıymış?» «Blrl kocayemişin yemyeşil, körpe sflrgünleri. değil mi?» «öbürfi?» «Bilmiyorum» der gibi başını salladı. «Tatarcık!» diye haykirdım. Başını çorbasından kaldırdı. «Allab Allab, Carroll! Şasırtıyorsnn be Çeviren: Vahdet Cültekin BtR AC1 ŞARKI PROF. NtMBÜS'ÜN MAC ERALAR1: nı!» Koltnklanmı kabartarak: «Şssırtaoagımı biliyordum» dedim. «Işte bunun için, yaşlanıp kök haline gelen kocayemişleri yakarlar, böcekler çoğalsın diye de fundslıklardaki bataklık yerleri kurutmamaya bakarlar, böcekler protein bakımından çok zengindir çünkü.» Hele bn «protein» sözünü kullandığım için Byle göğsum kabardı ki! Mackenzie çok bilgili bir adamdı doğrusu. «Su da ister, Miss Greville. Keklik kulnçkaya yatınca çok su içer çünkü. îalnız, koyunlar Mackenzie'nin bas belâsı elbet. Hep onlan sayıp durarmuş.» Misg Greville, bo§ bulundu. «üyku tutmuyor muymus?» diye sordu. «Yo, öylesi deŞil, Mis« Greville. Fnndalıkta otlayan koyunlan diyorum ben. Çok az bir sayıda koyun bulunmalıymıs, çünkü koyunlar körpe sürgunleri yeyip bitirirlenniş. Kargadan da betenniş onlar. Bir türlü doymak bilmezlermiş, öyle iştahlıymışlar^ Miss Greville en sonunda kendini koynverdi, açıkça gülflmsedi. «E, bakıyorum senin de iştahın yerinde maşallah. Buna çok sevindira. Biraz daha çorba al.» O uznn yaz tatilinde bu serüvenlerle çok mutlu olmam gerekirdi annemdeki o değişiklik olraasaydı. (Arkası var) NAZtME NADt eCVET GÜREStN Yan «xu Yayın MOdürO SatubS Cumhuriyet Savısı 25 üurus Senellk 6 ayUk 3 «7lık A1SKAKA BfKUMU: Atatflrk Buivan Yeneı A fENtSEBlB reietno i) « u U « M ı: t « n n ıı VECUl KJZILUEMÎR t?lenm tllles ld«r« ed«n Sorumlo MOdOr; Gazetemlze gOndertteD y»nlat koaoJsun. feooulmanD tade edllmes. * tlanlardaD mesullyet fcabul olunma> Abnn* »e Uân ıslrti ıçlo ur> bo Ostun* tAbnota r*7* ıllao ServtH* fcaydınıo konması ISıımdır G«zl BulTan No ta rel: 11230 * rorkly» Hanel IMtGl) ILLKK) Un Ki U » Ki. FsUb Paw MahallPSI i^rtallge Sofcag] No t Diyırbabt rs.oB ıso.oe rf 18 01 40.00 sooo 13.00 44.00 * tzmu Bürosu: Basao • T«y«D • CUMHURİYKT ftlatbaacıUk GazftıvUiM t A 9 Balken Sokak No »»41 SAS1NA uytnayl taahhOl »tmUtlr Bu gazete fl.l.KK» Meyaszu COlme ADANA iviefnn «*9« * BASIN A H L A R 1A.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear