25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
£•••••••«*•• SABAH ŞARKISI jfj. ' Kadın ruhunu en iyi tahlil eden kadın yazar olarak tanınmış TAYLOR CALDVVELL'in n bu romanı binde bir raslanacak guzeiükte bir ŞAHESER : şaheserdirf <;••*•» VAHDET GÜLTEKİN ROMANLAR GUVEN e'îhîr,"sUL u m h u r i yet KURUCÜSU: rUNÜS NADÎ Dr. Ali Şiikrü Şavlı Çocuk Hastalıklan Mütehassısı BUGÜNÜN MODERN Çocuk Bakımı En son ilerlemelerden bahseden, bir giinlükten ondört yaşına kadar sağlam çocuk büyütme ve besleme bilgisi. İlâveli Beşinci Bası. Fiatı ciltli 15 liradır. İNKILÂP ve AKA KİTABEVLERİ İlâncılık: 3819/15696 • •••>•••••••••••»••••••»••••••••WMW1W 41. yıl sayı 14512 Telgraf ve mektup adresi: Cumhuriyet İstanbul Posta Kutusv.: İstanbul No. 246 Telefonlar: 2 2 4 2 9 0 2 2 4 2 9 6 2 2 4 2 97 2 2 4 2 9 8 2 2 4 2 9 9 Perşembe 24 Aralık 1964 "Görevimi bırakmam,, sözü tepki yarattı Parli liderleri Ismel Inönü'ye c e v a p verdi DEMİR£L : P harekete getirmek " için söylenmiş olan sözler BÖLÜKBflŞI : Millet artık CHP nin icraatından bizar olmuş durumdadır Herkes kendisinde kuvvetler, kud| OfiüZ retıer, imkânlar tevehhüm ediyor Ankara, 23 (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grupunda, Ismet Inönü'nün «Görevimi bırakamam, seçirai mutlaka kazanmamız Iâzımdır» şek lındeki sözlerine karşı A.P. Genel Başkanı Süleyman Demirel şöyle demiştir : «Konuşmalar kendi gruplannda yapılmıştır. Bununla beraber millet ber şeyi dikkatle izliyor. Seçimi kazanma meselesine gelince, kendi partisini harekete getirmek için söylenmiş sözlerdir.» Bölükbası, «Millet bizardır» dedi Inönü'nün sözlerini M.P. Genel Baskanı Osman Bölükbası, Akyazı jlçesinde yaptığı konuşma i!e şöyle cevaplandırmı.ştır : İcraatından millet bizar oldnğuna göre seçimleri kazanmak için acaba başka sihirli vasıtalan raı vardır? 946 seçimlerini tekrara imkân olmadığına göre, Sayın tnönü'nün güvendiği mncize veys marifet neCK.MP Genel Başkanı Ahmet Oğuz, «Herkes konuşur, fikrini sövler bize ne?» demiş ve şöyle devam etmiştir : «Bence, iddialı insanlar konussun biz de seyredelim. Herkes kendinde knvvetler, kudretler, imkânlar tevehhüm ediyor. Biz dinliyelim. Bütün bunların içinde, Türk milleti mustariptir. Istırabı da gün geçtikçe artmaktadır.» Içişleri Bütçesi Komisyonda \\ n i\ BOZULDU, k II 1 kf llJk ÜRTTI» İstanbul Belediyesinin imar faaliyetini tenhid edenter, şehri ameliyathaneye benzettiler Orhan Öztrak Ankara, 23 (Cumhuriyet Bürosu) Bütçe ve Plân Komisyonunun bu sabahki toplantısınd* tçişleri Bakanlığı bütçesinin müzakeresi münasebetiyle söz alan Aydın A.P. Milletvekili îsmet Sezgin. «Polis elbiselerini griden lâciverte, lâcivertten yeşile çevirmekle polisin zihniyeti değiştirilmiş olmaz. Şurası gerçektir ki, memleketimizde bir asayişsizlik vardır» demiş, YTP Tunceli Senatörü Mehmet Ali Demir ise Doğu Anadolunun kaderinin kalkınma değil, memur için bir ceza sahası olduğunu ifade etmiştir. Saat 10 dan 13'e kadar süren sabahki toplantıda ilk sözü CKMP'den Ahmet Bilgin almış ve Güneydeki kaçakçılık ile asayişsizliğin iktisadi faktörlerden ileri geldiğini söylemiştir. A.P.'den Musluhittin Gürer ise Malî Polis'in iyi neticeler vereceğine inandığını, trafik meselesinin artık bir hükümet meselesi haline geldiğini, jandarma subay kadrolarının çok eksik olduğunu söylemiş. «Bir ilçenin kaderi bir jandarma nzatmalı onbaşısına bırakılamaz» demiştir. Hatip sözlerine devamla, bir siyasi toplantıda tutulan zabıtların kanun vazılarını bile açmazlara sürüklediğini ileri sürerek ses alma cihazlannın kullanılmasını talep etmiştir. Kendl artısjnj S. Atalay "Temel düzenler mutlaka korunacak,, dedi Ankara, 23 (Cumhuriyet Bürosu) bir istiklâle sahip olan Adalet ei' Dün bir radyo konuşması yapan : bazımızla, onun bölünmez bir parAdalet Bakanı Sırrı Atalay, «Aııa : çasını teşkil eden Cumhuriyet Savyasaııııı teminatına bağlı sosyal. ik cılarımıza önemli görevler düştisadi, hukuki ve siyasi temel dü mektedir.» zenleri her türlü tehdit ve tehli Bakan. din sömürücülerinin de kelere karşı korumaya mecburuz j karşılarında Cumhuriyet Savcılave kararlıyız» demiştir. rını bulacaklarım hatırlatmış, Bakan. aşırı sağ ve sol akımlar «Cumhuriyet Savcılarının bu vazikonusunda şöyle demiştir : fe şuuru, demokratik havatımızın «Aşırı sağ ve aşırı sol veya geri ve milli kaderimizin başlıca temiei diye adlandırılan bazı akımlar i natıdır» demiştir. dan da bahsedilmekte olduğu ve Adalet Bakanı, her türlü akım j bir kısım mahalli gazete ve dergi lar karşısında vatandaşları uyanık ; Ierin de bu cereyanların önderliği lığa davet etmiş, memleketin var ; ni yaptığı görülmektedir. Hürriyet lığına kastedenlerin Cumhuriyet lerin •uiiştimalini teşkil eden bu Savcılannca. bağımSâZ mahkemejibi akımların önlenmesi lıusnsun ! ler önüne çıkarılacağından şüphe j da, Anayasa nizamı içerisinde tam ' olunmamasını ifadeyle sözlerine i [ şöyle devam etmiştir : ' «Tehlikeli cereyanlar karşısında | i Cumhuriyet Savcıları görevlerini yerine getirirken, bazı yıldırma ha; reketleriyle karşı karşıya kalabi[ lirler. Bu hallerde daima yanlarında aydın vatandaşları, uyanık Türk j basınmı, Adalet Bakanlığını ve Adalet Bakanı olarak beni bulacak : lardır..» Suriye Pazarı YTP Tunceli Senatörü Mehmet Ali Demir ise kaçakçılık üzerinde durmuş, jandarmanın motorize edilmesinin şart olduğunu söylemiş, Gaziantep'te bir meydana «Suriye Pazarı» adı verildiğini ve kaçak mal satışındsn dolayı bazı esnafın dükkânlannı kapamak zorunda kaldıklarını, böylece iç piyasanın huzursuz hale geldiğini, hayvan kaçakçılığmdan Doğuda et bulunamadığını, kahve kaçakçılığının alıp yürüdüğünü, Doğudaki jandarma binalarının 0 b90 ının dam olduğunu belirtmiş ve «Bu, Doğunun kaderidir. Daima böyle olmuştur. Bundan sonra da Doğunun kaderi değişmiyecektir» demiştir. Demir, sözlerine devamla, bilhassa idare j âmirlerinin tâyinlerinde partizanlık yapıldığını bildirerek, BaI kanın 27 Mayıs ilkelerine aykırı hareket ettiğini söylemış, «Prensiplerden yoksun bir Bakanın ve maiyetinin yurtta buzuru getireeeğine kani değilim» demiştir. ^^^^^^^^^^^^^^ Mehmet Ali Demir sözlerini şöyle bitirmiştir: «Senenin 365 gününde polisinden valisine kadar herke ! sin huzursuz oldnğandan Sayın Bakanın haberi var mıdır?» O. Bölükbası A. Oğuz ünün İnönüsüz C. H. P. NATO Devletleri Türkiyeye askerî yardımda bulunacaklar İstanbul Belediyesi On beş saatlik Grup '.opıantısında ağızlarda gevelenen, fakat bir türlü cesaret edilip açıkça ortaya atılamıyan konu «İnönü'nün sağlığında İnönü'süz C.H.P.» dir. Bu konu, yine İnönü tarafmdan deşilmiş, cevabı da İnönü tarafından verilmiştir. Halk Partisinde son zamanlarda kulaktan kulağa fısıldanan «İnönü'süz C.H.P.» akımı gerçekten hayli taraftar kazanmışa benzer ve nedenleri, aslında bu akımı yürütenlerin anlayışlarında toplanır. Anlayışları ise şöyle gruplandırabiliriz: 1 Akımı savunan çoğunluk. geleceğe güvenmemektedir ve İnönü onlar için kuvvetli kalması. dokunulmazlığı devam etmesi gereken kişidir. İsterler ki tecrübeler onun sağlığında yapılsın ve eğer bu tecrübeler yüze göze bulaştırılırsa, yine onun etekleri altına kaçmak mümkün olabilsin. Bu anlayışın temsilcisi olan grup arasında. partinin İnönü hayatta iken bir düzene girmesi formülünü samimiyetle savunanların bulunmadığını söylemek insafsızlık olur. Bunlar. C.H.P. nin fazla yara almadan oturabilmesi için daha ziyaıie «kademeli çekilme» üzerinde durmaktadırlar. Vani İnönü. birinci kademede Başbakanlığı bırakıp partinin başında kalmalı ve hükümet Genel Başkan Vekili tarafından kurulmalıdır. 2 Bir kısmına göre ise. İnönü'nün parti başında, fiilî Genel Başkan olarak bulunuşu. hele hükümetin başına geçmiş olması, arkadan gelenlerin handikapıdır. Gerçekten bugün C.H.P. de sivrilen ikinci Iiderlerin hemen hepsi aynı çapta görünürler. Oysa aralarında daha fazla sivrilmeye müstait olanlar yok değildir. Ancak istidatlar kendi kanılarınca yine İsmet Paşa tarafından, bilerek, bilmiyerek körleştirilmektedir. Paşasız bir C.H.P. de ise mücadele kıran kırana olacak. dolayısiyle bileği kuvvetli gelen partinin başına geçebilecektir. 3 İnönü'yü «kadro» cu olarak tenkid edenlerin bir kısmı da daha çok kişisel çıkarlarla onun işbaşından ayrıhp meydanı boş bırakmasını isterler. Yalnız bunların çoğunluğu için meseleler. bir Ahmet veya Mehmet meselesidir. Meselâ Kemal Satır'a kızıp. onu tutuyor diye İnönü'nün çekilmesini savunanlar vardır, veya filân Bakan olduğu halde kendisinin olamaması, bazılannı böyle bir operasyonun savunucuları içine sokar. 4 Kişisel görüşlerin dısında. partiye yeni bir yön verilememesinin sebeplerini İnönü'de bulanları da burada zikredebiliriz. Bunlara göre İnönü'nün tutumu aslında C.H.P. nin çok yönlü bir parti halinde kalmasına sebep olmakta. kendi içinde bir değişnıeye gidememcktedir. Bu türlü düşünenlerin sadece toplumcu görüş destekleyicileri olduklarını sanmamak gerektir. Pek gariptir ki fikir, bir yandan toplumcularda gelişirken, öte yandan, meselâ dinsizlik damgasını İnönü'nün şahsiyle birleştiren ümmetçilere. ya da devletçi uygulamaya tamamen karşı olan özel teşebbüsçülere de cazip gelmektedir. 5 Sayıları az da olsa başka biçimde bir düzen istiyenler yine bu akımm içindedirler ve İnönü'nün çekilip köşesinde oturmasını savunmaktadırlar. Onların kanısına göre İnönü orduyu kışlasında tutmaya mııvaffak olan tek insandır. Oysa Türkiye önünde sonunda böyle bir idareye gidecektir. Bu bakımdan Paşa çekilmeli, ne olacaksa bir an önce olmalıdır. Onbeş saat süren C.H.P. Grup toplantısında yapılan bücumların ardındaki mesele budur. Ve İnönü meseleyi bildiği için önceden perdeyi yırtıvermiştir. Denilecektir ki bütün bunlar temeldeki nedenler değil, satıhtakilerdir. Tenkidler ve hücumlar aslında temeldekilerle ilgili, hattâ İnönü'süz C.H.P. formülü de temel tedbirlerin başında gelmektedir. Bu iddia, belki konuya ciddî ve çok ünerrüi bir hava verebilir. Ama gerçeklere uymaz. Zira iddiaları ileri sürenler de bilmektedirler ki İnönü'nün hükümetten veya parti başından çekilmesiyle teınel meseleler halledilmez. ya da, halledilmesi için, C.H.P. nin ıızun bir istihale devresi geçirmeyi göze alması gerekir. Çeşitli akımların ve çıkarların çarpıştığı, üstelik oligarşik hüviyetinden kolay sıyrılamıyan bir siyasi teşekkülü yeniden organize etmek hem güçtür ve belki de faydasızdır. Ankara 23, (Cumhuriyet Bürosu) NATO üyeleriyle Türkiye arasında askerî yardun konusunda ikili görüşmelerin yapılması ile ilgili ola ıak NATO Bakanlar Konseyinin son toplantısında bir karar ahndığı öğre Babeufün fcserinin toplattırılma i mütalâasını bildiren Savcı Ekrem nilmiştir. sını protesto etmek üzere Taksim İşbakan, «Sanıkların hareketleri Bilindiği üzere Amerika ve Alkanunu ihlâl etmek değil, eserin manya, NATO çerçevesi içinde Tür Anıtına çiçek koyarak Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa ay toplatılışını protesto etmek amaciykiyeye askeri yardımda bulunmakiddiasiyle, le Anıta bir çelenk koymaktan ibatadırlar. Ayrıca, bu iki ülkenin dı kırı hareket ettikleri şında kalan üyeler de Yunanistanla «Türk Edebiyatçılar Birliği» üye ret bulunmaktadır» demiş ve kamu bazı ikili yardım anlaşmaları yap lerinden Melih Cevdet Anday, Ya adına bütün sanıkların beraetlerini istemiştir. Daha sonra konuşan mışlardur. şar Kemal, Şükran Kurdakul, Arif NATO Bakanlar Konseyi toplantı Damar, Edip Cansever. Sabri Al sanıklardan Melih Cevdet Anday sında, diğer NATO üyeleri ile Tür tınel. Orhan Arsal, Memet Fuat, ise. «Bizi huzurunuza getiren olay, kiye arasında Yunanistanla yapıiana Vedat Günyol, Demir Özlü aleyhi dünya kamu oyuna malolmuştur. benzer askerî yardım anlaşmaları ne açılan dâva, Beşinci Asliye Ce Düşünce özgürlüğüne karsı gelmek ve kitap yasaklamak suretiyle inimzalanması .konusunda ikili görüş melere geçilmesi karaıiaştırılmıştır. za Mahkemesinde beraetle sonuç sanları bilgiden yoksun bırakmak lanmıştır. Bu karar, Türkiyenin savunma güçağı, memleketimize yakışmaz» decünün azaltılması amacını gütrnekKalabalık bir dinleyici kitlesinin miş ve bu olayla görevlerini yeritedir. merakla izlediği dünkü duruşmada. ne getirdiklerini bildirmiştir. "Babeuf, sanıkları dünkü duruşmada beraet ettiler Şımdııik bir kazık çıktı «Bizans hazinelerini çıkaracağım» diyen defineci Hasan Kızılaslan, kazısına devam etmektedir. Bir dakika bile definenin gömülü olduğu yerden ayrılmıyan Kızılaslan, gözleri' parlıyarak «Vesikamdaki işaretlere rastlamaya başladım. Bir kaç güne kadar bir kapı bulacağım. Oradan içeri girip, bir sandık çıkaracağım. Bu sandık mücevherlerle dolu bu lunmaktadır. Ondan sonra biraz ileride bir kazı daha yaparak, Bizans altınlarına uiaşacağım» demektedir. Çalıştırdığı amele sayısını arttıran defineci, kazı sırasmda eskiden beri bilinen ve son radan lâciverte boyanan bir sütun çıkarmıştır. Sütunun çevresini düzelten Kızılaslan, bugün kapmın yolunu bulacağmı söylemektedir. Güven, Senato ve mahallî seçimBelediye Başkanı Haşim Işcan, lerde idare adamlarının başansız yeraltı geçitlerinin İmar Kanunulıklarınm görüldüğünü belirterek, na ve imar durumuna uygun şekilsözlerine başlamış, kaçakçıhğın se de inşa edildiğini açıklamıştır. beplerini iktisadi problemlerde a Işcan, Muhittin Güven'in Millet | ramak gerektiğini söylemiş ve Meclisinde yaptığı konuşmayı şu j «Barikatın arkasına bir barikat da , şekilde cevaplandırmıştır : 1 ha kursak, önüne de binlerce zabı 1 «Geçitlerin, avan projeleri Beleta memuru diksek gene bu devam diye tarafından, tatbikat ve detay edecektir» demiştir. Güven, daha projeleri ile statik hesapları projesonra sözü İstanbul Belediye Reisi leri de mütaahhitlerin fen adamla' (Arkası Sa. 7, Su. 6 da) rınca çizilmiş, Belediyenin tasdikinden geçmiştir. Hazırlanan projeler, İmar Kanununun 29. maddesine göre, yol istikamet plânı olarak Belediye Meclisince onaylanmıştır. Yeraltı geçitleri, birer yapıdır. İmar plânı değildir. Bu yapıların sadece imar plânına ve imar mevzuatına uygun Ankara, 23 (Cumhuriyet Bürosu) i olması gerekir. Teraltı geçitlerinin Haklarında idam cezası istenen projelerinin, imar plânının esaslasekiz kişinin dosyaları bugün Ada rına uygun olduklan, İmar ve İslet Komisyonunda incelenerek ka kân Bakanhğının 12/5/1964 tarihli bul edilmiştir. Plânlama ve tmar Genel Müdürlüi İdam kararları Komisyonda onay 1 ğü Şehircilik Başkanlığı ifadeli lanan suçlular şunlardır : 2934 sayılı yazıları ile kabul ve tasŞereflikoçhisar'dan Ali Baydar, : dik edilmiş bulunmaktadır.» Doğu Beyazıt'tan Müdür Kaçmazhan. Eleşkirt'ten Abdülmecit Taşdemir. Abdülkadir Karasu, Mehmet Nurettin, Çaycuma'dan Cevat Baş. Kulp'tan Recep Oruç. 8 kişinin idam kararı Komisyonda kabul edildi Galatasaray idare Heyeti dün bir bildiri yayıniadı Bectavacıların tribünü istilâ etmesi ve birkaç kişinin halkı telâşa vermesi yüzünden kazanın vukubulduğu belirtiliyor. Ali Sami Yen stadmda cereyan «Ali Samı Yen stadmın açılışı eden müessif kaza sebebiyle Ga esnasında vukubulan kazadan dolatasaray Spor Kulübü idare lıeye layı umumi efkâra teessürlerimizi ti dün bir bildiri yayınlamıştır. arzederiz. Kazada yaralanmış r.lan Bildiri şöyledir: (Arkası Sa. 7. Sü. 4 de; Ankara, Zi (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Dr. Kemal , Satır, bugün gazetecilerin, «Nibat Erim Başbakan ¥ardımcılığına getirilecek ve siz de sadece Genel Sekreter olarak kalacakmışsınız, ne dersiniz?» sorusuna, «thtiyaçlar bizi o istikamette zorlarsa yeni ted birler alınır» cevabını vermiştir. Satır, partı genel sekreterliğiyle Başbakan Yardımcılığının bir arada yürütüleceğini, değişikliğin ise ihtiyaca göre dikkate ahnacağmı söylemiş ve «Seçimlere girerken, j her şeyin yeniden gözden geçirilmesi tabiidir» demiştir. Satır, "Seçimden önce hersey gözden geçecek/A p o ü s ı ş e h r i ..». f t Ç e v r e l e v e n u t a n c duvarının bir yerinde bir dınV a i ls oe 1m et a r "hazının mikrofonunun yerleşmiş olduğunu keşfetti. Yukarıda aftaki resimde kesik hatlarla belirtüen mikrofona giden tellerdir Sagdakı resımdeki oyuk ise mıkrofonun yerini göster mektedir. Mikrofonun konraasındaki gaye duvarı gör meye gelen önemli kişilerin konuşmalarını tesbit etmektir. ' L..IA». KUiagl Makarios andlaşmaların feshi için Rusların yardımını istedi Rijov'un sözleri Rumlar arasında endişe yarattı CYazibinı 7 nci sahitemizde buiacaksımz) Ecvet GÜRESİN ıııiHiiiııııımıııımımııiiiımtiiiııiiiıiMiıiMiıımiiiMiMiiMMiu» Malıye Bakanı dış burçlar kallcmmamıza mâni oluyor dedi Gazeteler Y AZISI Z tılııııııiMiııllııııııııııınııııııiMiııııııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııııııı Menemen olayının 34. yıldönümü dolayısiyle Türk Devrim Ocaklan Genel Başkanı Prof. Tarık Zafer Tunaya bugün bir bildiri yayınlamıştır. Bildiride şöyle denümektedir: «Acı bir yıldönümündeyiz. 34 yıl önce bugün, Menemende genç Türk Cumhuriyetine karşı ayaklanan bir kaç tarikatçı, kendilerini nizama davet eden bir yedek subayın, yepyeni bir zihniyetin temsilcisi olan Kubilây'm başını testere ile kesmiş. kanını da içmiştir.. Güzel Izmirin düşman saldınsmdan kurtuluşundan sekiz yıl sonra b"r iç düşman eseri olan bu olay, Türk devletinin lâik ve devrimci temellerine ağır bir hücum olmuştur. İç düşman hep bu temellere saldırmıştır. Çünkü, lâiklik ve devrimcilik prensiplerinin bu devletin ger çek temeli olduğunu hesaplamiftır. Menemen olayının 34. yıldönümü
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear