Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1 Kasım 1964 CUfllHURİYET SAHİFİİ B£Ş bş bir muhite düştflm... Tok Konsolos Bey» affedersiniz.. siz düsmediniz, biz düştük ama konusacaksanız konuşun.. yoksa ben Ayasofyaya kadar gideceğim.. bizim... Beyefendiler.. Nobel edebiyst mukâfatı 50 bin dolardır. Bunn her sen* bir ri: tçim çekti, versene bir lokma! deedibe verirler... dl... Rahmi: Rahmi: Ah!. Ahmet ağabey» bizim dokn Helâl olsun! diyerek bir parça .1macı «Edip» i yazdıraum» belki ona da mlt verdi . vurur... Konsolos katıhyordu gülmekten .. fatı veriyoriar, kabul etmiyor... Monşer Ahmet bakıyordu.. Ona da: Ahmet: Ne gülüyorsun Konsolos Bey!. îa Hihni Bey!. Siz hiç Nobel mükâfatı aldı Ağabey, vereyiın mi? dedi. Kes sesini Rahmi... Edip dediği ni ya!. Mutlaka kabul mü edecek?. nız mı?. Ses çıkarmayınca, ona da bir parça öyle Edip değfl.. edebiyatçı... Ahmet de gülüyordu.. Nuri gülünen Konsolo. Bey.. l i ı aldıverdi.. Nuri: seyi keşfe çalışıyordu... nız oıı?. Konsolos bakıyordu . Anladın mı gecekondu Isportacı» Konsolos konuştu: Ne olduğunu biliyor musunuz?. Konsolos Bey, bir lokma da size > Rahmi agzmı açarken Ahmet gözleri Hilmi Bey, monşer. Vous etes rivereyim, çok taze.. diyerek kırdı uzattı... Bümiyorum Konsolos Bey!. Siz bi ni açtı. Çocuk sustu. dicul. Mersi monşer.. bana simit dokuliyor musunuz?. ... Bu sene bu mükâfatı bir FranRahmi isi alay a yurdu: nur. sız filozofuna verdiler.. kabul etmedi, red Fan fin fon. İstasyon.. didon.. bi Biliyorum tabü, biliyorum.. Nobel Hadl beyim.. simit dokunmaz.. Aletti... don.. pardon.. kotnan sava, hava civa! mükâfatı 50 bin dolar» on liradan hesap lah aşkına .. Az diye mi?. Monşer Hilmi Bey!. Evvelâ ismi etseniz... Bir parça da ona verdi.. eczacı bey yanlış söylüyorsunuz.. Satır değil, Sartre.. Hayır hayır.. prensip itibariyle böyNuri: gözlüğünün üzerinden bakıyordu.. Rahmile bir parayı almayı kendi onunına yedisonra da Nebil değil, Nobel.. 500 bin llra eder.. Um verir bu nin elinde de küçük bir parça kalmıstı.. remedi.. Ne olmnş Nobelse.. ben adamı Unıparayı.. biz de agnayalun... Eczacı Bey!. Şunu da siz aün! diyeNuri: mam.. ama kırk yıllık Satır, şimdi değişti rek simiti dafıttı. Sonra da: Bu feylesoflar hep bByle enayi olur tsreçliler veriyor mirim... mi?. Afiyet olsun ama bana ne kaldı? Ulan dünyada ne tsler var da bi lar... Ahmet Beyefendi!. Bu Hilmi Beyle diyerek güldfl. Sonra da Nuriye: Rahmi: zim haberimiz yok!. Ha burada kum, çanasü anlaşacagız?. Ulan Nurü. Ne bereketli siftahın Ne enayisi be!. Herifin fiyakasi o!. kıl içinde çürüyüp gediyoruz.. Anlasamazsmız Konsolos Bey!. var be!. Elimizdeki mal sıpsak bitti.. diye Tenezzül etmem demiş almamış. . Bana Ahmet: şakalastı... Nuri: da verseler almam .. Herifçioğlu kendine Neden mirim?. Nuri kardeshn, e sana göre değil.. İstersen vereyim parasını! diye cegüveniyor. Başka başka dfl konusuyorsunuz.. Sen dc benimlen uğrasmasan olvap verdi. Ahmet: ne bilsin Rahmi Sartre'ı?. maz. Neden bana göre değil!. Alacağım olsun!. Biz dunya gör Rahmi o yandan hiç kasavet çek Monşer, ben dünyayı bilirim, dedi, Konsolos Beye sor!. müs adamız.. bu kadarcık şey için anlame!. Sana vermezler .. ben de sordum.. Monşer, ba bir edebiyat mükifatı.. dın nu, sey yapmayız .. Verseler de almam ki .. Rahmi. edebî eserleriniz olacak.. dünya beğeneKonsolos Rahmiye biraz baktıktan sonKonsolos Bey: Bilirim ya!. cek.. ondan sonra bu mükâfatı size vea: Tebrik ederim.. prensip adamı olaAhmet: rirler... Var mı siztn edebl eseriniz?. Bir Hilml Beyefendi! Siz dfinya görmüs rak böyle yapmanızı ben de tasvip ederim. Konsolos Bey, herkes kendi dfinroman, bir etüd, bir tiyatro plyesi be?, bir zatmısuuz!. Nuri: yasını bilir, siz onun dünyasını bümezsion tdtap.. var mı?. Oldukça Konsolos Bey!. Rehml, sen onu al da bana ver.. niz, o da sizinkini bilmez. Ben bilse idim bdyle işler vardır, Nereleri gördünüz?. ben alınm.. siz deli misiniz be!. Yarun Monşer.. Sartre'e Satır diyor. ha bu tasaronlnğa girmez idim Ben mi?. Ben bir kere bu İstanbumilyoii para ahnmaz mı?. Der!. Rahmi Sartre'ı nereden bilKonsolos: lun fflneş değmemis yerlerini billrim.. an Alınır.. ahnmaz.. ben alınm.. sana sin?. Bunun için... ladın mı, sonra Konsolos girmemiş yerlevermezler.. verirler... Ben bugüne bugün Konsolos Nuri: rini de bilirim, efendime söyleyeyim.. SiKonsolos: Hilmi Beyefendi!. Sartre bir Fran 500 bin llra.. yarun milyon eder, üvriye kadar karış karış bilirim.. Edirnesız filozofudur.. Milli Piyango gibi bir şey.. Ne oldu bu Beyefendiler!. Müzakere bittL. basvi de, Bursayı, Kütahyayı, Şüeyi, Anadolu Ben filozoflan bilmem Konsolos para çimdi?. ka mevzua geçelim.. çünkü.. şimdi bir Kavağı, Rumeli Kavağı, Beykoz.. PaşaBey.. ne olmuş yani.'. Rahmi: şey söyleyeceğim.. İyisi mi.. simidi nebahçe... Ne olacak!. Adam Nobel mükâfareden aldınız Hilmi Bey?. Bırak da şu adam anlatsın yahu.'. Ahmet dayanamadı: tın. kabul etmedi, reddetti... Buyurnn Konsolos Bey!. Şu köşede simitçi vardı.. ondan Rahmi, sen dilenci vapurunda ça Bana ne yahu?. Müsaade var mı?. aldım.. ama yemek nasip olmadı.. bir Ustın mı? diye sordu.. Monşer, dünya çalkandı.. Ne demek?. Müsaade sizin Konsoiçim ezfliyor ki... Bir koşu gidip alayım.. Alay etme ağabey.. ben dünyayı bi Ben farkında değilim Konsolos los Bey!. Bu kahvede sizden daha çok Nuri: lirim... Bey.! bizim taraflar çalkalanmadı.. biien var mı?. Bana da al... Konsolos sordu.. Konsolos hiddetle: Nuri: Konsolos Bey: Sartre'ı bilir misiniz?. Hani son Absurde, absurde.. derken.. lîlen Rehml, ne yağcısın be!. Bendenize de... günlerde Nobel'i reddettL öyle olsun Konsolos Bey.. öfkelen Yalan mı?. Adam yedi düveli biliAhmet: Vallaha Konsolos Bey.. kendüerini meyin!. Kıpkırnıızı oldunuz, canınıza ya yor.. Anlat Konsolos Bey, cahil adamdır. Taze Ise bana da... tanımıyorum; ama gazetelerde okuyoruz. zık.. size ne ha Satır olmus, ha sizin dekusuruna bakma!. Ulan hepinizm açhktan nefeslniz Kemal Satır Bey.. Bakan devleti.. anladın diğiniz olsun... Cahil seosin!. kokacak, Satır mı ne?. 500 bin lirayı alsm mı, tnönü'nün Mâvini.. görüşmüslüğümüz Konsolos: Ahmet: mı, almasın mı diye birbirinizi yiyorsuvok ama.. o kadar da yabancısı değiliz.. Hihni Beyefendi!. Maalesef bilmi Susun yahu!. Konsolos Bey konunuz« nenize yetmiyor sizin susamh simit, Demek Nebil'i kabul etmemiş.. etmez, etyorsunuz.. Işin ehemmiyetini takdir edeşacak... diyerek çıktı.. Konsolos: mez. Bas Devlet Bakanı bu!. Anladın mı? miyorsunuz. Bu adam Fransanın en par Monşer» ben ba kahvede kimseye Ne buyurulur, mirim ba lâfa? diHerkesi de kabul.. lak filozoflanndan.. adama Nobel mfikisözümü dinletemiyorum.. zannederlm yanyen Eczacı Beye baktı ve içini çekti. ahmi neşeU neşeli kahveye girdi. Merhaba, günajdın .. Konsolos Bey!. Bonjur Hilmi Beyefendi:. Merhaba Rahmi Elindeki simidi kjrarak yiyordu . Nu Nobel MDkafatı... Burhan FELEK nınHiııımıırıııınıımıııııııııııııııııımııııııııııııııııııııııııı^ DERVİŞ SABRI 0 Ülfet başka Ülfet Takdim ve tehir Yel üfürür, so göliîriir Kör olası talib ...mı dersiniz? = Derviş sabn Oazan merak edip sornyorum. Meseli, bir D yoi inşaatında, beş altı isçi oturmuşlar, lâf atıyorlar. Ne bekliyorsunuz? Efendim biz bu yoln tamir edeceğiz. Fakat kazma, kürek vesaire çelraedi. Herbalde nnutmus olacaklar. Bekliyornz. Yine meselâ, bir bina yapısında altı yedi işçi oturmuşlar fosnr fosur sigara içiyorlar. Ne bekliyorsunoz? Efendim, imar müsaadesinde bir nokssnlık varmış. Mal sahibi tamamlayıp getireeekti. Herhalde muameleyi bitiremedi. Bekliyomz. Daha meselâ, Efendim, kum gelecektl. Herhalde, kamyon yolda bozuldu mu nedir, bekliyomz. Efendim, ustabaşının baska bir yerde isi çıkmış. Bitirince gelecek. Bekliyomz. Efendim, gu pompası Snza ysptı. Biri gelsin de dözeltsin diye bekliyoruz. Ve hep böyle. Bekliyoruz, bekliyomz, bekliyoruz. Amerikalılar (ki bilhassa bn is saati hesaplarında çok titizlidir) Türkiyeyi bir gözden geçirseler, hiç şüphesiz, korkunç çalısma saatleri kaybı çıkanrlardı ortaya. Bir tarihte, Şikago civannda, mudfirfl ahbabım olan, bir fabrikayı geziyordnm. Giren çıkan sayısız. Kimsenin ne if yaptığı belli degil. Bana basıbos bir yennis gibi bir hiı geldi. «Bunun bir kontrolu yok mu?» sormaktan kendiml alamadım. Mfidür «anlatması nzun sflrer, demistl, yalnız şu kadannı söyleyeyim. Bir asansörcü Işine yarım saat geç gelse, derhal gündeliğinden kesilir.» Bizim de «bekllyoruz» nn sebeplerini anlatmak uznn sfirecek. Ama «bekliyoruz^ *** Yel üfürür, su götüriir imarlıktan hiç anlamam ama, yapılmakta olan, yahut yapılmıs olan binalann, dump dnmrken, çökmelerine bfitfin bfitün aklım ermiyor. SUmerbank Yarımca'da bir seramik fabrikası yaptırıyormus. Hafta içinde 6 bin metre karelik çatısı (demek çatıya kadar eıkmısUr) birdenbire çöküvermis. Oç işçi ysralanmıs. Bereket versin yalnız fiç isçi. Çfinkfi çokme 5ğle tatlll saatinde olmnş. Çalısan yflzden fazla isçi yemekteymisler. Yoksa büyflk faeia olacskmıs. Biıde taten hep böyledir herhangi bir haV disede sebep değil, teselli aranz. Çfinkfl birincisi zor olduğu için pek uğrasmayız, halbnki ikincisinl kolayea bulnroz. Hatırlar mı*ını»? Ankaradakl koakocs kapalı spor salonu, bir fece, çSkfiverdiydi. Tabkikatın ne olduğn, hatti yapılıp yapılmadıfı blle, belli degil ama tetelllyi hemen bnlmnstnk: Bereket versin o geee, herhangi bir mflMbaka olmadı | ı için, salon bombostn. Tokss maasallah büyük faeia olacaktı, Dedik, geçtikli. Ba da öyle: Bereket versln öğle tatilinde oldu da nens knrtnldnk... Hangi ncuz? Zarsnn 19 milyonu geçtifi aSyleniyor. O ne olacak?. Hiç. Ne olaeak. hava!. *** M İ Kör olası talih «Akılnzca» yaptığımıs Mtr fçin «talihslslik» kellmesinl kullanmak fidetlerimiı arasına girdi. MeseU, bir büyük deviet inşaatında (tablî açılıs tdreni yapıldıktan, yani, her şey olnp bittikten sonrs) susunnn, veya buıunun eksik kalmasından bahsederken «Talihsizlik olmnsrar» diyoruı. Bn, hep bSyle elnyor ya, misafleri nzatmamak için, gSrtme çarpan en sonuncuyu söyleyeyim: Geçen gün Milliyet arkadasimızda sayın Iktisatçı doktor Halfik Clllov tütün ihracatımızdakl devamlı gerilemenin sebeplerini anlatıyorda. Politika ieabı ranî flat artınlmalanndan, kalite ile hiç mesgul olunmamaya kadar bir sfirfl sebep. Ve yabaneı alıcı firketler boyuna baska memleket tütünlerinl tercih ediyorlar. Bütun bunları güzel güzel izab eden Dr. Halfik Cillov yazısını «Türkiye ihrseatımn, dünyada artık makbul bir meta sayılmıyan. tütüne bağlı kalması bir talihsizliktir.» diye bltiriyordn. Ne talihsizligi? Bnna bal gibl «akılsızlık» derler, «ileriyi görmemek» derler, «hesabını kitabını bilmemek» derler. Her sey derler de «talihsizlik» demezler. Tazık ki asıl «talihtizlik» topyekfln deviet iflerini piyango gisesinden bilet alır gibi, guya. idare etmektedir. Aksi gibi hemen hepsi de bos çıkıyor. *** O Ülfet başka Ülfet Belediye Mecllsl fiyelerinden Sayın Bayan Ülfet Dergezen (A.P. Üsküdar tlçe Baskanı) geçenlerde kalkar Belediyenin Tepebası Tiyatrosuna gider. Oynanan piyes Orhan Kemal'in «Ispinozlan ı. Sahneye Zihnl Kfiçümen koymns. Oyun icabı, çingene rolünil yapan bir aktör, bir ara: «Bir de baktım bizim Ülfet. Tak. Hemen atıverdim içeri» der. Sen misin söyleyen! Bizim Ülfet yertnden fırlar, baslar «ne hakla benden bahsediyorsunuz?. Ismimi kullanmaya ne saiâhlyetiniı var?» dive barbar bağırmaya. Salon birbirine kansır, filân. Ertesi gün, haydi Belediyeye sikSyet. Tahkikat, tetkikat. Tivatro Müdfirfl Baırl Dedeoflu dostumuzn çaÇırırlar. O da plyesin m9sveddelerini alıp gider, gösterir. Nihayet anlaşılır ki sahnedeki Ülfet Hanımla, salondaki ve Belediyedeki Ülfet Hanım arasında hiç bir münasebet yok.. Mesele de böylece kapanır. Bu, böyle devam edip gideeekse, benden roman veya piyes yazarı arkadaslara bir tavsiy«: Eserlerindekl kabramanlara isim takmada* evvel Millet Meclisi ve Senatodsn baslayarak Belediye ve ll Meclislerine kadar bütün fiyelerin isimlerinin bir listesinl yanlarına alsınlar. Onlannkinden baska isimler uydurmanın bir yolunn bulsunlar. Toksa halleri haraptır. *** Biraz da biz dedikodu yapalım. Arasıra olnrsa tath seydir. 5 Kasım 1964gününden G. VERDİ ifibaren SEVDA AYDAN METE UĞUR MUSTAFA IKTU MERAL MENDERES ATTİL MANİZADE Ork. Şefi: Pino Trost Koro Şefi: M. Sadak Koreografl : R. Abidinoğlu Dekor : D. Sağıroğlu Kostüm : S. Çavdar çıkarılacaktır. Biletler 2 kasun1964 günü saat 12 den itibaren Tepebaşı Opera gişesinden satışa Bacakların cazibesine cazibe katan çorap... v.:.. mı E « . M Takdim ve tehir bir işle, bir basa Bakınız, ne kadar basit inşaat büyük türlii veya, çıkamıyoruz. Bu is şirketleri, yapı kooperatifleri isidir ki sehirlerin (Basın 20516/13322) Çok Mühîmdir Bayanlar I Saçlarınız için Avrupa ve Amerika fılimleriyle boy ölçüşecek kudrette olan GENÇLİK RÜZGÂRI fümini görmej'e filımciliğimizin bu büyük başansını alkışlamaya, TÜRKAN ŞORAY EDIZ HTTN NERÎMAN KÖKSAL SULEYMAN TURAN ve Acar Fılm sizleri sinemalara dâvet ederler. 16 Kasımda LÂLE ŞAN BULVAR ve dığer 12 sınemada. Eser: MUAZZEZ TAHSİN BERKAND, Rejisör: Nejat SAYDAM (tlâncılık: 3293 13339' İlmî araştırma yapacaklara Fulbright bursu 1965 • 66 ders yüında Amenkan Universıtelerınde ilml araştırma yapmak ıstiyen Turk Unıversıteleri oğretım üyelerıne 4 burs venlecektır. Adaylık şartlan: 1. Türk vatandaşı olmak, 2. tyi tngılizce bıldığtnı vesıka ıle tevsık etmek, 3. Doktorasını yapnuş bulurunak, 4. Bağlı bulunduğu universıteden bir ders yılı için izin alabılmek. Muracat formlar: ve izahnameler asağıdaki adreslerden temm edüecek, ve tamamlanan evrak 1 Arahk 1964 akşamına kadar Genel Sekreterliğımıze gonderilmiş bulunacaktır. Genel Sekreterhk: Konur sokak 6, Yenişehır Ankara Sekreterlık: 132 îstıklâl caddesı, Beyoğlu İstanbul (Cumhunyet: 13332) ZIRA: En modern saç modtlltnni yapmanua imkin varlr. Saçtanntzt yıjlamadan muhafazt edar. Kolaylıklı tamlzltnir Yedekleri mevcuttur VOQ VOG VOG NORMAL ı FİLE VE DÜZ KAÇMAZ : ÇOK DAYANMKLI 6 0 DENYE: KALIN VE SAĞLAM ••••••»•••»••••••••>•»» •• • Faal 10005/13340 » • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • llâncıhk 324913347 TURKIYE HALK BANKASI GENEL MÜDÜRLÜGÜ Dr. Ziyaettin Mafctav Kulab Burun Boğaz Hastalıklan Ağız Çene Şirurjiri Mütebassıst Taksım Keceppaşa C 5A 48 30 98 Müfettiş muavinliği seçme sınavı ilânı üankamızm Tefti? Kuruluna Sıyasal Bılgıler, Hukuk, îktısat Fakültelen, Orta Doğu Teknık Ünıversıtesi îdari Bıhmler Fakültesının Işletmecilık, tktısat ve Istatıstık bolümlen, Iktısadl ve Tıcarl llımler Akademilerl (Yüksek Îktısat ve Tıcaret Okulu) veya Mılli Eğitım Bakanlığınca bunlara eşıthfı onanmış bulunan yabancı fakülte veya yüksek okul mezunları arasında yapılacak seçme sınavı ile yeterınce müfettıj muavını ahnacaktır. 1 Yazılı sınavlar 25 ve 26 Kasım 1964 günlerinde Ankara'da Genel Mudürlükte, îstanbul (Sırkecı) ve îzmır Şubelenmızde yapılacaktır. Yazılıyı kazananlar, Ankara'da Genel Müdürlüğümüzde ayrıca bir de sözlü sınava tâbı tutulacaklardır 2 Sınava katılacakların en geç 18 Kasım 1964 gününe kadar gereklı belgelerıyle bırlıkte dılekçe ıle Ankara'da Genel Müdürlük (Teftiş Kurulu Başkanlığma) başvurmalan gerekır. Sınav konulan ve dığer hususlarda, Ankara'da Teftiş Kurulu Başkanlığından ve tstanbul, tzmır, Balıkesir, Eskışehır, Konya, Adana, Malatya, Erzurum, Samsun ve Trabzon Şubelerımuden bılgı alınabıhr. 3 Sınava katılabılmek ıçın : a) Memurın Kanununun 4. maddesındekı şartları haız olmak (Fulî askerlik hızmetını yapmaroıs olanlar da smava kabul edihr ) b) Ocak 1964 başmda 30 yaşını doldurmamıj bulunmak, c) Bankamız müfettiş muavinliği amavlannda evvelce iki defa başan kazanamamif olmamak. ç) Yapılacak soruşturma sonunda sicil ve karakter ydnünden mesleğe ahnmasına engel bir hall bulunmamak lâzımdır. 4 Müfettı? muavını olarak göreve alınanlara 3659 sayılı Kanun gereğmce aylık, ıkramiye ve Harcırah Kanunu esaslarına göre de yevmiye venlır. 5 Yeterlık sınavını veren müfetti? muavinlerinden lisan bilenler, meslekl ıncelemelerde bulunmak üzere yabancı memleketlere gönderılebiHrler. (Basın 20334 A. 12489/13324) t*? en içinden çıkılmaz dertlerinden biri haline gelmiştir. Avrapanın bir çok memleketlerinde ve Amerikada, bu çesit müteşebbislerin şartları var. Şöyle' ki: Evvelâ, insaafc yapılacak yerin 1 Tollannı, 2 Suyunu, 3 Elektriğini, 4 Kanalizasyonunu, 5 Telefon şebekesini, ve buna benzer diğer ihtiyaçlannı yaptırscaknnız. Ondan sonra, belediyenin tasdikinden geçecek, parselleme ve bina tipi projeleri hazırlayacaksınız. Ve, bu muamelelerden sonra da, sirket veya kooperatif işe başlayacak. Bizde tam tersi oluyor. Aklına esen üç, beş kisi bir araya gelip bir sirket, veya, bir kooperatif kuruyor. önüne gelen yerde yamrı yumru bes on ev yaptırıyor. Arkasından gelsin belediye: l o l isteriz, su isteriz, elektrik isteriz, kanalizasyon isteriz, velhasıl, isteriz oğlu isteriz. Belediyelerin eti ne, budu ne ki? Nereye yetişsin? Binük bir yazık olarak bu neri teşebbüslerin bissedarları, veya, ortaklan ekseriyetle dar gelirli vatandaşlardır. Alın terleriyle biriktirip yatırdıkları paralar, kırk para etmez bir halde kalıyor. Üstelik güzelim şehirlerimizde (meselâ lzmirde) bir çirkinlik, bir yoksulluk, bir sefalet, manzarasıdır alıp yürüyor. emlekette çıkmakta alan gazete sayısına bakarsanız, dünyada en çok gazete oknyan millet Türkler olmak lâzım gelir. Geçenlerde Amerikanın meshnr time dergisi, Fransız basımmn içinde bulunduğu zorluklardan bahsediyorda. Bunun sebepleri arasında şunu da töylüyor: «New îork 7 tane günlük gazeteyi güçlükle geçindirirken, Pariste (ki New Tork nüfusunun yansı kadar) bunun iki misli gazete çıkmaktadır.» Halbuki tstanbulda günlük gazete sayısı, •annederim, 20 yi geçti. Nüfnsumus da oıalum, oknr yazanmıı da. Bu hal bir bikftyeyi hatırlatıyor. Vaktiyle Izmir Valisl bilmem ne Paşanın kızı, Işsiz gu> süz takımından, bir delikanbya delice işık olur. Fakat Paşa kızı vermek istemes. tstemes ama, kıs da adamakıllı tntkun. tlla da tlla istiyor. Nihayet bir gün Vall Paşa delikanlıyı bir kahvede gazete okurken görfir, ve düşünür: Mademki okuması yazması var, kız da tsrar ediyor, §unu vereyim, delikanlıyı bir yere kâ. tip yapanm. Sonra yavaş yavaş terfl ettiririz. Ve dügünü yaparlar. Paşa bir gün damadı çaginr: Oglum senl filân daireye kâtip tâyin ettim. Delikanh ezile büziile: Ama, Paşa Hazretleri bendenizin olramam yazmam yoktur. Paşa hayretler içinde: Neeeeee. der, ben senl geçenlerde kahvede gazete okurken gördümdü. Delikanh: Evet Pasa Hazretlert, cevabını verir, dogru ama okumuyordum, resimlerine bakıyordum. Bizim gazetelerin de pek çoğunun boi resimli olması böyle bir balden dntavı mı, dersiniz?. riııııııiıııııiMiMiıııııııııııııııııı ı ııııııımııııııııııııiMimıiııımıııııiMiıııııııııımıııııııııııııııiMiımııĞ 'SSS/SSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSS/SSSSSSSSSSSSSSSSSSA Türkiye Emlflk Kredi Bankosı A.O ÜDÜ ÜGÜ GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN 499 sayılı kanun gereğmce yurt dışındaki işçüerimizin Türkiyedeki yakınlarma veya emirlerüıe gönderecekleri bilumum havalelenn lesm! kurun uzerinde, aşağıda gösterılen tablo geTeğınce derhal ödenmekte olduğunu ve bu paraiarın gönderilmesi hususunda ışçılerımızm çalıştıklan böİKelerdeki yabancı Bankalarla gprekli anlaşmaların vapıldığuu ve ış muhıtlerınde bankamız gezıci memurlannm ışçilerimizın emirlennde bulunduğunu, yurt dışmdakı ışçılerımıze ve memleketımızdeki yakınlarma duyurmakta fayda mülâhaza edılmistır Gönderilecek Cinsi Dövizin Tutan Eskiden ödenen Türk Lirası Tutan 225. 248 62 18. 205.82 3461 182.29 173.97 900. l'eni çıkan kanuna göre odenecek Turk Lirası 285.75 315.75 22.86 261.39 43.96 23151 220.95 1143.Menfaatiniz Turk Lirası 60.75 67.13 4.86 55.57 % § Ş § | | Madem ki alacaksınız EN İYİSİNİ ALINIZL. USTUN PİKAP YOKTUR PİKAPLARINDAN Doyçe Mark 100 Hollanda Florini 100 Belçika Frankı 100 İsviçre Frankı 100 Avusturya Şüini 100 Fransız Frankı 100 İsveç Kronu 100 Amerikan Doları 100 4922 | 46.98 Ş 243.| (Basın 20071/13325) § •••••••••••••••••••••••^•• Maden Kömürü naklettirilecektir Bankamızın yıllık ıhtıyacı olan takrıben İ O Ü ton Maden Ü. O U kömüru Havza'dan Istanbul'a (Kuruçeşme'ye) ve 1.000 ton da Havza'dan Izmir'e kapatılmış zarfla teklif almak suretıyle naklettınlecektır. Bu naklıyat ıçın son teklif verme tanhi 18/ J Kasım/1964 dıir. Fazla malumat ve şartnamesı Bahçekapı 27 Mayıs Handa Malzeme Mudürlüğünden alınabılır DENtZCİLtK BANKAS1 T. A. O. i O. Genel Salıcılan: GRÜNBERG TİCARET A.Ş. /npaşa Yokuşu, Milâs Han, Tel.: 22 48 27 BURLA BİRADERLER ve Şsı Galata, Bankalar Caddesi, Tel. 1 ini HALISÜPİII6Bİ Herıj 6764/13333