Catalog

:illinillllMtlUIIMIIIIUIIIHMMIIIIMIIIHIMHItlMIIHHMHMMIIMMI»M«UMH«MIMHIIIIHMIIHUIMIIIIMMIIMMIUtC BULMAGA e NADİR Kimilertae IhsanlM dagıtarfcm, bakarduuz, kimüerini tehdit eder, ya da ezalar içinde kıvrandırırdı. Aynı kimse Uzerlnde çeşitll metodları arka arkaya denediği dt olurdu. Karsısında birini di. renir gördü mü, ona imâ yolu il« bir aeyler vaadeder, bir »onuç alunazu derece derece «hizaya getirme» tedbirlerine basvururdu. Bunlar arasında en etkililerden biri de adamın «yakışıksız» bir davramşına dair elin • d« bir delil bulunduğunu o adamı duyurmaktı. Bu maksatla partili arkadaşları dahil, birçok politikacılar hakkında zengin bir dosya biriktirmisti on yıl içinde Nimet, ihsan, ya da ceza tehditleri ile yola gelmiyenler üzerinde bu son tedbirin olduk. ça yararh sonuçlar verdiği görülmüştür. boyunca kiml politikacılartn düşmanhğını kamnmıı olabilir. di. N« demişlersc demijler, herhald« bunlar kışkırtmışlardı Menderesi. O da Başman'dan Teknik öğretim Genel Müdürünü değistirmesini isteyincc Uzer'in gsrçek değerini bilen Milli Egitim Bakanı haksu bir iflemi yapmamakta direnmiı, boylece hükümet içinde Bajbakana karşı i!k kafa tutma olayı NADİ Cumhuriyet Abdarrahman Çeliker ve Naei Sayıc» yazıyor : «Mensubu oldugamnı Ankara Kimya Sanat Enstitüsü dengi okallar arasında en çok «aşagı» görfilen, haksızlıga afrayan bir ekoldnr. Okalumuz, ortaokula dayalı elnp, üç yıl öğretim yapmaktadır. Oknldan meznn olan öfrencilerimiz, fabrikalarda çok muskül dnmmlarda kalmaktadırlar. Zira meznn Sğrencinin fabrikada teknisyen, lâborant veya işçi mi oldafn bilinmemektedir. Bfitfin bnnlar yetmiyornınş gibi; oknlnmuı mensnplanna yüksek tahsil hakkı tanınmamaktadır. Lise, kız, erkek ve yapı sanat enstitüleri ile, tiearet liselerinin yfîksek kısımlan bnlandngu halde, bn haktan biz kimya sanat enstitüstt S^rencileri mahrnm bnlnnmaktayız. Meslegimiz sahasında bize her nedense yfikselme hakkı tanınmıyor. Diğer oknllardan biıim ne farkımtt vardır? Niçin bize bn mnamele reva gSrülSyor? Biı bn vatanın Qvey evlfttan mıyız? Bn oknlnn mensnbn 300'e yakın genç, hayatta ilerleme sannndan, hakkından mahrnmdnr. tçimiz kan agltyor. Çaresizlitin, oknldan meznn oldnktan sonra son İlerleme sansını yitirmenin ıstırabı ile inlivornz. Ne yapsak, ne etsek her tesebbfisümüzde Snümfızde kapalı bir kapı İle karsılaşıvornz. tcimizdeki ynkselme fimldinin hiçbir hak tamnmadan bir anda sSnmesi ne acı ?ev. Ünlversite imtihanlannı kavbeden bir 5(renci, ileride hanflanmıvacaktır. Ama biz, li«e meznna S(renpinln cBrn^rtrc barcadıfı bn haktsn da mnhrnmnz. Bnndan iki vıl Sncesine kadar Marka Teknik Oknlnnnn Kimva ^übe«iine kahnl erti'Tiekte idik. Fakat sn anda bn hakkı da fcaybettik. rmidim'' bn «nbe idi.» Okurlardan, . jDik kafalılardan kurtulma savaşı dan kovalıyordu. Bir haysıyet : meselesi olmustu bu artık. Ni £ hayet Belger dayanamadı: Ş Sorumunu taşıdığım Bakan Z lıkta Müsteşarımı, yukarının E SOLUAN SAĞA: emriyle değiştiremem. Istifa e Ş 1 GUney Amerlkad» yeni blı lhtldiyorum! Z lâle sahne olan memleket. 2 <Blrlne > Dedi ve şapkannı aldığı gibi E borcunu renneslnl büdlren kâ|ıt> • çekti; gitti. = boyle denUlr ( t o n u söz). 3 ÖdUcç alınmif pıuv karsüıgı btrtne bırakılDemokrat Parti iktidan bo. = mı« olan esyanm «nerede?» olduğu yunca, karakteri gereği, Başba. E•oruaunı Terllen ceT»p 4 Askert kana «eyvallah» diyemedığı, ya z »raçlar toplantı merkezl. kötülülc. 5 da onunla bir fikir ve prensip E Tımak CIIAM, <eoylel>, bir «ıfat takım. anlaşmazlığına düştüğü için hu =6 «Blrdenblre flrar et!» m&nasına kümetten ayrılan devlet adam • UK1 «ozlü bir «mlr. T «Vücudunun adalc Te stnlr kısmı berao minasına larını saymaya kalksak ikî eli E mizin parmaklan bu işe yeter de Z lkl sta. hllell t u » k . 8 Kalltesl duşuk,( büyült tahıl anban. 9 «Huartar herhalde. Şimdi düşünü • E yorum da yukarıdakilerden bas. EsuKl «ekllde öyaret edls> minaaın» l i l ka bir Genral Fahri Belen'i, E8ÖZ. bir Ekrem Hayri Üstündağı, bir E YUKABIDAN A5AÖITA: Fevzi Lutfi Karaosmanoğlunu, E 1 rasulye benserl kOçük çapt» bir bir Osman Şevki Çıçekdagı ha = kuru sebze. 2 Karadenlaflekl bir Rua «ahıs> tır. tırlıyorum. Iki uç kişiyı de u • = llmuu. teral »sayın Umel usulü 3 Polonyalı. eeaa *e nutmus olabilirim. Bunların dı Eblllrten prenslp. « Gırtlak, bir sında, hükümette görev alan E erkek »dı. $ } 2i4$t7&9 Bakanların ezici çoğunluğu, E Menderese yüzde yüz bağlı, o S OondolUtr çehrl. 2j 8 Gözlert görne derse yapmaya hazır, gel E mlyene önderllfc ? dediği «aman gelen, git dediği E etmek. blr har ' »man da giden uysal kimseler fln otunuçu. 7 di. E ts. haksız lş Bu, stiphesiz daha ziyade Par E gönnea klşl. 8 ti Meclis Grupunda esen hava E K&za balkmdan. run bir sonucu idi. Grupta da E 9 Blr hajballedllmlf «ekll dUşUndügünU çekinmeksizin soy E van, seylrtu liyen, belli fikır ve prensiplere E bağlı kımseler aztnlıkta idıler. = Çoğunluk bunlardan hoşlanmaz E ve hoşlanmadıgı için de Mende E res'e daha çok sokulur, onu ko E rü körüne desteklemek ihtiyacı E nı duyardı. E İt İTFAİYK: Beyoğlu: 44 4U 44 (Arkam var) E tstanbul: 21 42 22 Kadıkoy: 105 Ankara Kimya Sanat Enstitüsönün durumu Biz üvey evSflt mıyız ? Uzun ydlardan beri ba meslekte çahşmaktayun. Öğretmenler gibi nakil ve tâyin yapıhp memleketin en hiicra köşelerinde dahi vazife görüyoruz. Bilfül aynı yükü taşnnakUyiz. Son çıkan eğitmenlere 326 sayüı kanun ilkokui öğretmenine tanman hakları biz eğitmenlere de tanımakta oldueu halde bize neden egitim ödeneği verilmlyor? Bugün 1^.1964 ve 443 sayüı kanonla öğretmenlere eğitim ödeneği verildiği halde biz eğitmenlerde 28.9.1964 tarihli ve 326 sayüı bir Ukokul öğretmeninin biitün baklarına sahip olduğnmuz halde egitim ödeneğinden neden mahrnm oluyoroz. Biitün ümidini ba dala bağlamıj ve kendisini bn mesleğe vakfetmis olan biz eğitmenleri de egitim ödeneğinden mahrum etmek Anayasa eşitlik pirensiplerine aykın hareket değil midir? Bu işin yeni baştan tetkikini rica ediyorum. Geyve Akdoğan köyü Eğitmeni Emin Can dı. Gel ki kardeşim lise giriş bntihanını kazanamadı. Ailem baska bir yerde okutturmayıı diye diretti. Gayemis ona yüksek bir tahsil yaptırmaktı. Şimdi ögrendim kl babam, ortaoknlda oknyan diger kardesimi de oknldan alıkoymns. tlkoknl çagına gelen kız kardeşiml oknla kaydettinnemiş. Zaten onnn ilkoknla kaydı evde kızılea kıyamet koparmıştı. Kaç gnndfir bırsımdan hastayım. Bn nasıl davranıştır. Kendl çocnŞnmnrn kendi memleketimizde kendi paramızla okntamıyornz. tstemedigimlı bir mektepte çocngumoza zorakl tahsil mi yaptıracaÇız? Simdl bn çoenklar ne vapsm? Çıldırmamak elden gelmiyor.» Anlıyamadı Ne yazık ki, elinde adamlan birer oyuncak gibi kullanmaya heveslenen Menderes, onlardan önce kendisi, yaşadığı ortamın bir eyuncağı halıne geldiğinı bir turlü anlıyamadı, goremedi. Daha ilk günden baslıyan çevrenin yalancı pohpohlarına çabucak kandı, Haremden ayrılmamış bir Osmanlı şehzadesinin bırdenbire tahta çıktığı ânın ruh hali içinde kendini her tuttuğunu kopanr, her şeye gücü yeter bir büyük adam saymaya başladı. Muhalefet yıllarında onu eşit bilen, ona «sen!» diye seslenen arkadaşları, şimdi ceket. 1rini ilikliyerek karşısına çıkıyorlar, ona «beyefendi», «zatı devletleri» gibi deyimlerle hıtap ediyorlar, üstelik her fırsatta kcndisinin bir dâhi olduğunu tekrarlıyorlardı. Yakın arkadaslan arasında eski tutu. munu değiştirmiyen, berım büdiğim bir Köprülü, bir de Karaosmanoğlu kalmıştı. Ve Menderes'in yavas yavaş tahammülü azahyordu bu arkadaşlanna karşı. Yaşça kendinden büyük olan Köprülüyü, kaç defa yuk sek sesle gözlenmın onunde a. zarlamıştır. Luzumlu Telefonlor Fuat Köprülü AYDINLATMA | patlak vermışti. Çevresi, Menderesi ha bıre kurcalıyor, o da küplere biniyordu. Ne demektı? Koskoca bir Başbakan, bir genel mudürü değiştıremez mıydi? Olur muydu boyle şey? Olurdu ya. Demokratik bir rejimde bir Başbakan bir genel mudürü nedensız olarak değıştırmesı içın bir Bakan arkadasına ricada bi1» bulunamazdı. Başman, dıren. Aynca hükümette olsun, D.P. di, Menderes dırendi. Sonunda Meclis grupunda olsun, kişilik bırincisi Başbakana boyun eğlerini ve siyasal inançlarını ko mektense, hükumetten ayrılmaruyan bir azınlık da vardı. Git yı yeğ buldu. tikçe göze batıyor v» Menderesi de, çevresini de rahatsız ediyordu bu gibi kimseler. Aradan kısa bir sure geçince, az çok benzer koşullar altında Nihat Resat Belger'ın de Avni Dik kafalılardan kurtulma sa. Başmanı izlediğıni görduk. Menvaşı, yeni iktidarın ilk haftala deres, kıramıyacağı bir arkadan içinde başladı. tlk ayrılan, şımn skrabasını Sağhk BakanMillt Eğiüm Bakanı Ami Baş lığı Müsteşarlığına getirraek is. man oldu. Avni Başman kültür tiyordu. Bu işi bir telefon emlü, bilgili, uygar kafalı ve ka riyle yaptırılıverecek kadar barakter tahibi bir adamdı. Uzun sit ve olağan sayıyordu. Oysa, yıllar hızmet ettiği Milll Egitim Belger'in havsalası almıyordu ailesini yakından tanıyordu. böylesine alaturka ışlemleri. Bir Menderes nedense Teknik öğre Bakan, durup dururken sırf eş tim Gercel Müdürü Rüştü Uzere dost hâtırı için bir telefon emtakıldı durup dururken. Durup riyle en yakın çalışma arkadadururken deyimını belki de ye şını değıştırmek zorunda kalsm, rinde kullanmıyorum. Çünkü bu nasıl bir hukümet ve d^evlet Galatasaray Lisesinden hocam o anlayışı idi. Nihat Reşat, belki lan Rüştü Uzer de, Milll Egitim bir kapristır, geçer dıye düşune aılesi içinde bilgisi, çahşkanlı rek bir kaç gün aldırmamazhk ğı ve dürüst karakteri ıle tanın etti. Fakat telefonların ardı ara. mış bir adamdı. Hatır, gönül sı k^silmiyor, Menderes onca isdinlemez, kimsenin önünde eği leri arasında Sağhk Bakanlığı lıp bükülmezdi. Hizmet süresi Müsteşannm durumunu yakın Bir sure geçince İlk kafa tutma Cumhuriyet sahifelerinde Per E* de Arauğından tarihe ışık tu E Un yazUannın dikkatle oku Ş * yorum. Memlekette çeşitli par ti hayatı başladığı günden iti E baren olaylann içinde yer al E* mı? bir kişi olarak yazılannız = da adım kanşmaktadır. Meselâ E 14 Mayısı takip eden pünde E * Mısır Sefaırtindeki kokteylde E benlra Valilikte kalma konusun Z * dakl düşüncelerimi yazıyorsu E nuz. O görüşmeden 12 gün son E * ra Ankaraya giderek 28 Mayıs Z 1950 de Başbakana istifamı = verdiğimden bilmem haberdar E mısınız? E * Yine lamanın Devlet Baska = nının 1951 deki resmf seyaha E tinde göçmen yerleştinne işini E sonuna kadar benim omuzları Z nu yüklediğinden ve bu konu = da alınan neticelerden daima E memnunluk beyan ettiklerin E * den de tabil malumattarsınıı. Z Aynı zatnanda itizanm yahm E Millet Partisi için değil, memur E bulundufumdan tekmil partfle E re aitti. Devlet Başkanuun ce s vabı seyahatte resmî refakatte E bulunduğum için daima birlik E te bulunmanuzın faydalı olaca = gı tarzında idi. E Sekiz yılı mütecaviz bir mfld E det Vali ve Belediye Reisliğini = yaptığım Istanbulda geçen po z Ütik ve sosyal olaylann tahlil E ve teşrihini Ueriki zamanlara = terkediyorum. Z Saygılanmla.. E Ord. Prof. Dr. Fahrettin E Kerim Gökay Z 36 08 72 Üskudar 36 09 45 Bakırköy: 7164 66 Adalar 51 60 81 Istınye 63 60 20 TELEFON : Santral 22 42 10 PULlS IMDAT : tstanbul 27 45 00 Beyoğlu: 27 45 01 Anadolu Yaka«ı 27 45 02 SIHHİ İIMDAT : Beyoğlu 44 49 98 Fatıh: 2115 95 Üskudar 36 05 38 UÇAK : THY (Termınal) 44 02 96 Hava Alanı. 73 82 40 TRE.N (Demıryolları) : Haydarpaşa • 36 04 75 Sırkecı: 22 30 79 HAVAGAZI: tstanbul: 22 40 80 (Gündüz) 2144 26 (Gece) Kadıkoy: 36 46 20 BELEDtYE: Zabıta • 22 42 79 tşlerı 22 08 35 Nöbetçı M.: 44 02 07 Şehır Hatları: 44 42 33 44 43 59 Üskudar: 36 03 12 Yeşılköy: 73 84 25 Boğazıçı: 63 56 35 Büyukada: 51 61 28 VAPUR: Denızyolları: 49 18 90 «Berrama Sümerbank tplik ve Doknma Fabrikasının ÎO'9'19ft4 İlgililer bizi aydınlatsın tarihinde tedlye etUği */«U • ' İ25 tatarmdaki üç aylık prim, topln «özlestnede yeri ve maddesi bnInnmayan, aneak işveren tarafmdan bilinen fonnOllerle isciye dafıtılmıştır. Geçimlerini toplnea eline geçecek bn paraya bajlıyarak bütçeslnl tanzim eden isçiler flmltle kosinklan veznede 10 Kra. tan baslıyarak vasatisi • 5 I gecmi• ' yen mnhtelif flcretlerle bir anda hOsrana agTamışlar, mânen ve maddeten yıkılmışlardır. Badema ilgili merellerden snnlan öfrenmek fsteriz: 1 «/5/1964 tarihinde yflrflrIfîge giren toptn is sözlesmesinin 20 nci maddesi böyle mi tatbik edilir? I Bn hnsuslarla İlgili Fabrikanın prim tatbik kıstasları nedir? 3 tşçilerden fiç aydır neden fizlenmiştir? Bn nedenlerle yflkselen teces•ns ve istifhamlar topln sözlesmenin maateessüf sayfalan içinde kaldıgını bizlere açıkça göstermis olnyor. tlgililer nezdinde aydınlatılmamıza kıymetli ga 25/9A96* tarihli sayımızın «Oknrlardan Cumhnriyete Mektnplan bölümünde «Jandarma dayağı geri mi geldi?» başlıgı altında çıkan yazıya Çaycnma Kaymakamı M. Kemal öztin tarafından cevap verilmiştir. Cevapta, HlsarSnfi Bncafı Ortaoknl Ogretmeni Ismet Sümer'in evinin soynlması ynzfinden jandarma tarafmdan başlanan tahkikat sırasında ve hâdise gecesi. Bucak Karakol Kamandanı ile öfcretmen arasında karsılıklı darp ve hakaret iddiasında bo«Tfirkiye, dunyada oknma yazInnnldo^n belirtiimekte ve söyma bilmiyen memleketlerin sonle denilmektedir : dan dördfincüsS imis. Ba gerçe«Olay yerinde silâh istimal eği yetkili bir afciı itiraf etti. dildiÇinden ve assnbayi StretBen bir köylü çoengnynm. Ailemin bfitfin mnbalefetine raf menin siiâhla tehdit ettifinden men blr lise tahsili yapabildim. bahisie Çavooma Birlik KomnŞlmdi devlet dairelerinin birin tanlıfının vakl talebl Ozerine de memnrnm. Tahsilim çok gnç Salh Ceza Mahkemesinin 12/9/ şartlar altında geçti. Benden 1964 gün ve 1964/58 sayılı karan küçük olan iki kardeşim de aynı ile 13/9/1964 çünü Seretmenin ehırgür içinde okudular. Birin vi aranmıs ve hrrhanti bir suç cisi bn sene ortaokaln iyi bir dellll elde edilememistir. Araderece ile bitirdi. Liseye kaydet manın Kavmakamın emrl İle yatirmek için akla karayı seçtim. pıldıfi iddi»<intn asılsıılıfı ortaAileme dökmedi^im dil kalma dadır * letenizin tavasaatnnn dilerisji Tekstil örme ve Glyim Sanayii tşçileri Sendikası Berrama Şubesi Yönetim Knrnln adına Kaymakamın açıklaması Liselere imtihan usulünü geliranlere sesleniyonnn KORKU ..... rn ; SflHTLERI V«cn: Frances ve Rıchcrd Lockridge Cu mhuriye t tlân Tarifesi Lira Başlık (Maktu) 150 23 4 5 d sahifeler (santımı) 40 67 cl sahifeler ( > ) 35 Nışan Nikâh Evlenme. Dogum (maktu) 75 ölüm Mevlit. Tftşekktlr ve fcayıp arama 90 (5 santime cadar maktu) 1 Kayıp (kelimesi) \? Çivi çıkar iüiıiiiniimiH? Acaba adam palnız mıydı ? yüzündeki ve sesindeki tatlı ifade iyi olur, Kuzin Loren,» diye lâfa ka du. Peteı koşarak indi. radyosu açık 42 Dorothy gbzlerini Loren'den ayır öyle bir tezat teşkil ediyordu ki Lorı«tı. «İyi bir avukata düşersen müeb duran arabaya baktı Bu yolun ilerbet hapisle kurtulabilirsin. Sonra da sinde bir ev olsa gerekti. Genç adam maksızın, «Sen düsün!» dedi. «Bu 1 ren Hartley baştan aşağı ürperdı 5 süren kısaltılabılır ağaçlann arasından benÜ2 göremedi senin işin, biliyorsun ya! Akıllı Ro Dorothy, «Acaba adam yalnız mıy mahkumiyet bert! Kurnaz Robert! Sen düşün, dı?» diye sordu «Başka biriyle be Evet, çıkmadık canda umit vardır. ği eve dofru yürümeğe başladu Kutin Loren! Ama beynine bit kere raberdiyse olmaz, tabiî.» düşünülecek ne varsa!» Robert hiç sesini çıkarmadan, yer •Yanında başka birisi daha olsay kurşunu yedin mi geri dönmenin mümkünü yoktur!» de hareketsiz yatmakta olan adama dı şimdiye kadar gelirdi elbet.» bakıyordu. Nihayet kız kardeşi sabır Dorothy, evet, gibilerden başını Loren Hartley sağ elini uzattı ve Robert Campbell. «Loren'in birşeysinl giy bari, Dottie,» diyordu. «Üssızlanarak. salladı: «Başka gelen olursa onun çekıcin sapını tuttu. «Sıkı tut, bakalım. tyi kavra şöytün. başın leke olmasın.» «Ee, söylesene, öldürdün mü heri da icabına bakarız.» le.» Dorothy Campbell, «Hep ben!» difi?» diye sordu. «Aferin, hemşiranım, içte böyle ol Loren Hartley çekicin sapını sımsı ye söylendı. «Pis işleri bep bana yapRobert, «Şşt, aklımı kançtırma,» di malı! Hadi, sen Kuzin Loren'in ba kı kavradı. ye onu azarladı. «Öldürmedım, tabii.» şında duruver de ben mutfağa ka Robert Campbell, «Aferin, yav tınrsm zaten'» Robert tatlılıkla, «Ne yapalım, «Adam beni gördü, Bob. Kendine dar bir gideyim. rum'» dedi. «Uslu kızlar böyle olur, hemşiranım, senin tecrüben var bu gelince beni hatırlıyacak. O za Dorothy cilveli bir gülüşle, <Başüs iste!» işte'» diye gülümsedi. «Elin de yaman biz de Kuzin Loren'in haya tüne, patron» dedi. Peter Sayres tek katlı, kırmızı ev kışıyor! Ben gideyim de Kuzin Lo linin iki tane mahsulü olmakde kimseleri bulamamıştı Bundan ren'in sabahlığını getireyim.» tan çıkacağız. O zaman polisler sonra daha birkaç eve girip çıktı Loren'in önünden geçerek yatak Kuzin Loren'in anlattığına ınanmağa başlıyacaklar. Ne dersın, Robert Campbell mutfaktan dön ama bu evler ve bu evlerin etrafın odasma doğnı yöneldi. Loren. «Onu düğü zaman elinde yuvarlak ağızlı daki ormanlıklar da bomboştu. Son siper alıp arkasına saklansam» diparlak zekâlı Robert Campbell?» ra genç adam, tam so! taraftaki bir O nazlı, kendi halinde taşralı genç bir keserle bir de ekmek bıçağı var yola sapmak üzereyken daha aşaeı ye düşündü. «Tabancanın karşısınhanım değildi artık bu konuşan. Do dı. Bıçağı masanın üzerine bıraktık dan bir radyo sesi duydu. Bir otomo da o kalsa! Bir tarafa kaçıp sinebil rothy Campbell'in sesinde bir çelik tan sonra çekici bir mendille tutarak bil radyosu olduğu belliydi. Biı tasem!» tahta sapını Loren'e doğru uzattı. Robert onun aklından geçenleri sertüği belirmişti. duran kım madenî erkek sesleri konuşup anlamış gibi durup döndü ve kıa Robert Campbell ayağa kalktı ve Yatak odasının kapısında büzüldü. duruyorlardı. Bir polis devriye ara eliyle koşeye doğru ittı. o her zamanki rahat, tatlı, tabii ha genç kız, duvara doğru Süratle gerileyip içeri girse ve kapı bası, yokuşun daha dibinde bir yerYARIN: Robert tabancayı Loliyle gülümsedi. de durmuş, sanki birilerini bekliyor ren'e çevirdi.. •Ne olsa kadınsm, Dottie. Hemen yı kapayıverse... Ama olacak iş detelâşa kapılıveriyorsun. Bu iş bizım ğildi bu. Ne kadar hızlı davransa ekmeğimize yağ sürecek, şekerim! Dorothy'nın tabancasından çıkacak Sen hâlâ anlamıyorsun. Devlet ku kurşun kadar hızlı olamazdı ki 1 şu kondu bize, hemşiranım. Kafanı Robert Campbell, «Kavra şu çekicin sapını bakalım, Loren,» diyordu. kullansana sen biraz!» Dorothy'nin ne Loren'e dikilmiş «Sımsıkı kavra. Sağ elinle, Loren.» duran gözleri, ne de elindeki revol Loren yerinden kımıldamadı. 1 Kurtuluş mahallesi 1404 ada dahilınde müstakil inver kımıldamıyordu. Ama yüzünde Robert, «Çivi çakar gibi,» diye s5şaata müsait imâr parseli olan 36 ve 45 numaralı parselbirden bir ışık parlamış gibi oldu. züne devam etti.» Haydi, tut diyorum lenn mülkiyeti peşin para ile arfarma suretiyle ve kapalı Bilmece çözmüş bir çocuk sevinciy sana!» zarf usulü ile 20/10/1964 salı günü saat 15.00 de Belediye le, Loren onun gözlerinin Içine bakı Encümeninde satılacaktır. «Hoca!» diye güldü. töyle ya! Buyor fakat yerinden kımıldamıyordu. zat kızın peşinden geliyor. Bizim Kendini bile jaşırtan sâkin, temkin 2 Beher metrekaresinin muhammen bedeli (100) kız da onu görüp kapırun arkasına li bir sesle, lira olup, geçici teminat akçesi muhammen bedelin tamasaklanıyor. Kapıyı azıcık arahk bı «Bana bir şey yaparaazsınız.» demının % 7,5 gu nispetindedir. rakıyor tabii. Herif de içeri dalıyor. di. «Beni vurursanız plânlannız alt, 3 Şartnamesi her gün Hesap İşleri Müdürlüğünde üst olur zira. öyle değil mi?» Paat! Kuzin Loren onu kaiasına görülür. vurarak bayıltıyor ve sonra... bun Ona cevap veren Dorothy oldu. 4 İsteklilerin teklif mektuplarını ihaleden bir saat dan evvel de iki deia yaptığı işi ya Zihninde bu konuyu iyice işlemiş olduğunu belli eden bir çabuklukla, önce Belediye Encümenine vermeleri, postada gecikmeler pıyor.» Robert, «nihayet intikal edebil •Intihar süsü veririz,» dedi. «Bu kabul edilmez. din!> diyerek eliyle, kendi gırtlağı adamı vuruyorsun, sonra polislerin na bıcak saplıyormuş gibi bir işa geleceğini anlayınca kendi kendini öldürüyorsun. Olmaz mı?. ret yaptı. (Basın Ç. 119718597/11811) Işaretin vahşî zâlimliğiyle adamın Robert, «Benim dediğimi yapsan o pııi;ır TrîT Senin tecrüben var PARİSİN KIRALI 68 Geurge Ohnetln rumanından UUbas edllmlstlr Çivi çakar gibi Ortaklık karanrken avcılar şatoya döndfiler. Arabayı, dizginler elinde Roger idare ediyor, hayvanlan, emsalsiz bir emnlyet ve urafetle sürüyordu. Avlnda bir dönüş yaptıktan sonra, sokak kapısının merdivenleri önünde durdu. Avın ilk partisinde vnrnlan bayvanlar, daha önce jttirilmiş, bir köşeye yığılmış orada dnruyordn. Dağ keçilerinden. sülünlerden, tavsanlardan mürekkep bu yığın, enfes bir tablo teşkil ediyordn. Lncienne, lemin katında blr pencere 5nfinde daran Madan de Diernstein'a hitaben: • Mflkemmel bir av!» dedi. Predalgonde ilive etti: • Aynı zamanda mukem mel bir gün». Avcılarla, dofnıdan dogmya av sahasında bnlnşmns olan thtiyar Kont de Bouteflen, Düşesi selâmlamış, sonra Madmazel Marechal'e dönerek, eski zaman insanlaruıa mahsns nezaketiyle şnnlan söy Iemisti: « Başan kazanmamamıza imkan yokto. Av Tsnriçesi Diane yanımızdaydı.» Lncienne, Kont'a cevap verdi: « Bn iltifatımıdan sonra, caylanmm içmeye gidebi liriz.» Akşam yemeğinden sonra, Predalgonde, Matmazel Marechal'in kendisine açtıjı teklifsizlik yoluna açıktan açıfa girmeye ve bir akşam evvelki gibi, onnnla başbasa kalıp kâğıt oynamaya hazırlanırken Madam de Diernstein, kurnazca bir tertiple genç kızı ondan ayırmaya ve salonda kendi yanında alakoymaya muvaffak olmnşto. Roger. Dfises'in bu manevrasuu görmfiş, fakat mâni olmak için hiç bir teşebbüste bulnnmamıştı. tki kadın arasındaki düşmanlıktan çok müspet neticeler beklediği için, aralanna girmeye hiç yanaşmıyordn. (Arkası var) Adana Belediye Başkanlığından 4O 3 Ekim 1925 tarihli Cumhuriyet'ten Tevfik Rüştü Beyin Musul meselesi ile ilgili beyanı RADYÖ • İSTANBUL MDYO • RADYÖ^RABYO • RADYO I RftDYO Hariciye Vekilimiz: Tevfik Rüştü Bey dün de Musul meselesi etrafında bir beyanatta bulunarak demiştir ki: t Türkiyenin Musul meselesindeki bâriz hakkmın, dediğim gibi sulh ve mtisalemete bağlılığı cihanca kabul edilmis bir hakikattir. Dünya basınmın yayuıları bu baptaki kuvvetli delillerimizden biri olamaz mı? Hattâ biz daha da ileri giderek Cemiyeti Akvamın vazifesini kolaylaştırmak için ikl hükümet arasında mcvcut bu anlaşmazlığı hüsnü telâkki ederek teyidi müvedder için açık ve müspet tekliflerde bulunduk.» Öte yandan Musul meselesi etraiında Gazi Hazretlerine atfen dış basında yer alan beyanat dün Anadolu Ajansı tarafmdan tekzip olunmuştur. Gazi Hazretlerinin hiç bir yabancı muhabirle göru<:nWği hildirilmektedir. Tevfik Rüştü Bey düren Fako Mustafa'nm muhakemesini yapmıştır. Duruşma sonunda mahkeme Mustafa'yı idam cezasına çarptırmış ve karar derhal iniaz olunmuştur. Fako Mustafa asılmak suretiyle idam olunmuştur. Slavia'ya yenildik Dun Taksim stadyomunda yapılan futbol maçmda takımımız Slavia'ya bire karşı iki aayı ile yenilmiştir. Kalecimiz Hamit Bey btt maçta çok güzel bir oyun göstermiştir. Fako Mustafa idama mahkum edildl ve asüdı Izmırde bulunan Isüklâl Mahkemesi, Bahrıbaba sınema aalonunda yüzlerce dinleyici huzurunda, Tayyareci lzzettin Beyi 81 Haflf müzll: 20.00 Oençlllt saatl Hava durumu 19 30 Şarfcuar A N K A R A 20.1S Dlakotekten aecmeler 20 30 19 50 Kuçük llânlar 19 55 UyktlKltap saatl 20.40 Şarkılar 6 27 Açılıg 6.30 Kısa haberler dan önce 20 00 Sartılar 20 20 7.30 Açılış Kısa haberler • Oyun 2100 Beyaz perdeden mlkroıona 6^52 otlnaydın sayın dlnleyicller Hafü meloatler 20 40 rorRüıeı havaları 7 4S Haflf müzlS 8 00 Sarltılar 22.00 Refclâmlar 7.30 Sabah muzlgl 7.45 Çarkı 20 55 Küçük llânlar 21 00 K.ısa Haberler 8.15 Salon orkestraları 21.40 geçldl 22 30 ŞevKet Oturluel or ve caı 8.00 Haberler 8 10 Hava haberler 21 02 Kbns için 21 10 8.İ5 Çeşttll müzlk 9.00 Yurdun kestrasl 22.45 Haberler 22.55 durumu 8.15 Slzln tçln calıyoruz Hayata baKış 21 40 Tenl beete«•8İ 9.30 KOçük fconser 10.00 Ara melodllerl 23.00 Gfsca konserl 8^0 Sollstlerden btrer şarkı ler, seviieD türltüiet 2215 OlnleKısa haberler Kapanış. 23.30 Çeşitll müzlk 24.00 Kls» 9.00 Kapans. mekten DıEnıadıŞmı? eserleı 1Î0O Açüıa Kısa haberler Sa baberler Kapanıs. 11J7 Aeıus 12 00 Kıss haberler 22 45 Haberıeı 22 55 aava durulon orfcestralanndan 12.30 Şarkıİ8TANBUL İL RADYOSU 12 02 Balph Planagan urfcestrası mu 23 00 Uansl Oansl üanfl lar 12.S0 Hafll muzlk 13 00 Ha17.58 Açüı? 18 00 Danaa çagrı çalıyor 13J5 Küçuk u&nlar 23 58 Gttnün önemll haberlerl berler 13.10 Sarfcılar 13 30 KüCUk orkestre 13.45 Sa* eserlert 18.30 Caz dünyafiindftn 19.0012.40 Sartılar 13.00 Haberler 24 00 Kapanı?. orkestralan 19.30 Bale 13.10 Hava durumu 13 15 Lua M» 14.00 Radyo armonl muzlkası Salon ANKARA İL RADYOSU 14.15 Haftanın programlan 14.30 müzlğl 20 00 Plâklar arasında chucambos eöylüyor 13 30 KadınOökçen Kaynatan »e gltarlan 20.30 Hafll mOzlk 2100 Cumar lar toplulugu 13.55 Kayıp ara16 57 14.4S TttrkülCT 15 00 Kayıp mek tesl tonsert 22 00 Operet melo nıyor 14.00 Re&t&m pnjsrramları söyiüyur Açılış 17 00 Pattl Page 11 15 Dant ooüzigı tuplan 15.03 Kısa naberler dllerl 22.30 Çeşltll müzlk 24.00 14 45 All Candan türküler 18 00 Cumartes! Konserl 19 00 801S.10 9ariul*r 15JO Çocuklann Kapanış. 15.00 Cumartes! konserl 16 00 9ar Uatler ve urkestralar 19 30 tnal«aatl 16.30 Kanna fagu 16.55 İSTANBUL POLİS RADYOSU kılar 1820 Eladyu Eltaplıgı llzce meludller 19 45 Baayı. ue (Klsa dalga: 47. 43 m ) H&fll müzlk 17 00 Fenerbahçe 10.58 Acılıs 11.00 Şarblar: Z. 16J5 Hepsi Almanca söylüyoı tnglllzce 20 00 Senien Meludller Beykoz milll llg maçının 2. devretdnln naklen yayını 18 00 Reklâm Müren • Ş. Özer • A. TaTaşçm 17.00 Kısa haberler 17.02 Çocuk 20 30 Müzlsyenlerle başbaşa 21 30 lar geçldi 19 00 Haberler Gün 11.20 FltVklar arasında 1135 tffte saatl 18.00 Bpor saytası 1810 PlâS albümO 22 30 Tafll seceslBekl&ml&r 19.00 Haberler 19 25 nln dans müzlğl 23 00 Kapanış. lük oüvylar 19.30 Kısa UinlfT nen türtu.ler 12.00 Kapanıa.