13 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
TKÎ encere Bir kitap daha... CUMHUFÎVET 18 Temmuz 1963 llllllllllllllllllllllllllllllll Tatllin en yoğanlaşmıs günlerindeyiz. Insanlar b«yl« lamaıı tarda işierini bir yana itip, başka şeylerle ngraşmak isterler. Bu nsulün dinlendirici etkileri, denenmlş, kabul edilmiştir. Meselâ kitap okumak... Araa kendl mesleğinizi ilgilendinneyen kitaplar okumak, hem faydalı, henı dinlendirici sonuçlar yaratır. Yabancı dergiler bu bakımtardan okuvueularına tatil için kitap listeleri dizmege, düzenlemeğe çoktan başlamışlardır. Biz de bn kösede son günler boyunca bazı kitap lsimlerinden söz açtık. Bugün de su sıcaklarda kolaylıkla oknyabileceginiz, küçük, dolu ve aydınlık bir başka kitapçıktan Örnekler vermek istlvoruz. Üniversitenin genç «gretlm Uyelerinden Dr. Mnrat Sarıca tle Rona Aybay'ın yazdıkları «Fasizm», herkesin oknyup anlıyabllecefi kadar »âde yazılmıs bir kltaptır. Hemen sS.vllyellm ki, bir konuyu iyi ve açık anlatabilınek için, o şeyi çok iyi bilmek gerekir. Kitaplarda yer yer karanlıklaşan sayfalar, konnnun değil çoipınlukla yazannın kafasındaki karanlıfın yankmndan doğmuştur. Murat Sarıca ile Rona Aybay yetmlş beş sayfalık bir kitapçıkta, Faşizm yffnetfrai ve felsefesi hakkında okuyucnnun kafasında belirli ölçüler yaratabilmeyi basarıyorlar. Tazarlar iince ttalyanın faşizm öncett hikâyelerinden söx açıyorlar. Anlatıldığına göre 1920 yılında yarımadada durura şöyleydi : «Sosyalistler, ülkenin biitün ilerici ve balkçı güclerini kendi çevrelerlnde toplayabllecek yetenekten yokjnn bnlunnyorlardı. Çahşanlar, çeniş halk çevrelerinin çıkarlannı temsil edecek ve Oncü olabilecek olgunİDga erlşemernislerdi.» «öte yandan, endüstri isçlleri (le tarım isçileri arasında da knvvetli bağlar kurulamamıstı. özellikle, endüstri Işçlleri ile yancılar ve küçük toprak sahipleri arasında bağlar yok gibiydi.» «Faşistler, bir aoıyaliıt devrlmi olacağı konusunda uyanan korkuları durmadan işliyorlardı. Faşistler, özellikle, tosyalist dcvrimi korkusunun en yaygın olduğu orta sınıflar üzerinde etkili oluyorlar ve büyük sermayedarlardan yardım görüyorlardı.» «Bu olaylar Isçi sınıfından korkanları blrlestirmisti. Hflkümet ve liberal burjuva çevreler, fasistlerin kuvvetlenmesini sosyallst devrimi önliyecek bir çare olarak görnvorlar ve kendl yararlarına kullanmak Istiyorlardı. Faşizmin iktidara gelmesinin, hükümet otoritelerlnin yardımı ve destegi ile oldugnnn fasistler de kabal etmlşlerdir.» Faşizmin dofuşunu anlattıktan sonra, yazarlar, fagizmin genel çlıgilerinl tanımlamaya çalışmışlardır. Bu tenrl çizgiler el> bette faştzmln dognş biçimlerine baglı kahrlar. Diyorlar ki Dr. Sarıca ile Rona Aybay : «Faaürm bareketini doguran, ortak amaçlar değil, ortakIaşa korkn ve nefretlerdir. Özellikle orta ve yüksek sınıfların bir sosyallst devrimden korkmaları, halkın gosyal sorunlann (meselelerin) demokratik dflzen içinde çözttlmesinden umudunu kesmesi ve sürekll bnnalımlar faşizmi doğuran nedenler olmnşlardır.» «Faşist milliyetçlligin bir rörünüşü de güçlfik anlarında bir ttkım mitoılar yaratarak, kabahati başkalarının üzerine «rneğin Yahudiler, dıs düsmanlar, azmlıklar, bozg'uncular, komiinittler v.b. • atmasıdır. Böylece kamn oyunnn dikkati. güçlttklerln gercek Mbepleri ttıerine defil de, ilgigiz başka konnlara cekilmiş olmaktadır.» Dr. Sanoa ile Aybay'ın klUbında bnndan sonra ttalyan fa«rfnninln teşkllitlanman ve Italya dışı faşizmden söz açı'lmakta ve küçücük bir çerçeve içinde faşiıt yönetitni aydınlatacak butün ansnrlar ııralanmaktadır. Bu kadar az »ayfada bu kadar çok sey söyllyebilmek, ancak bir emek sonunda mümküıı olabilir. Demek ki yaaarlar, okuyocuyu yormaktan kaçınıp kendileri yorulmayı tereih etmifler... Bu da kitabın bir roman kadar kolaylıkla oknnmacuıı saglıyor... Şu sıcaklarda denize girer gibi kolaylıkla girilebilecek düşüncelere doğru zihinleri süriikliiyor. Anayasa Mahke* Vazan: mesi, 11423 sayıh Resmi Gazete ile yayınlanan kararında, siyasi partilerin kapatılabilmesi için, fertlerin dâva hakkı bu retiyle siyasi partileri sahası içelunmadığına çojunlukla karar ver risine almış ve 71 inci maddesiyle miş bulunmaktadır. Karar, Yük de bir cemiyetın gayesi kanuna sek Mahkemeden oybirliğiyle çık >ahut umumi âdâba mugayir olurmamış, on beş kişılik heyetten ye sa Savcılık makamının veya bir Boğucu sıcakların başlaması ile di kişisi muhahf reyde bulunmuş «alâkahnın> talebi üzerine o cemibırlikte şehrimizdekı yangın olay lardır. Kanaatimize göre, muhahf yetın fesholunacağı hükmünü koylarında da artış göze çarpmakta oyda bulunan yüksek hâkimlerin, muştur. 3512 numaralı Cemiyetler mucip sebepleri üzerinde durul Kenunu da «siyasî dernekler», «sid*. yasi cemiyetler» demek suretiyle Geçen hafta içinde şehrimizin mak lâzımdır. Meseleyı açık bir konu haline siyasî partileri şümulü içerisine muhtelif semtlerinde 64 yangın çık aldığı gibi, 15 inci maddesinde de mış, bunların 2ü u başlangıç halin koyabilmek için, konunun içerisı doğrudan doğruya «siyasî partilerde iken söndürülmüştür. Bu arada ne aldığı hususları, sıralamak ge den> bahsetmiş bulunmaktadır. 35 binanın büyük kısmı ise yanmış rekir. İlk olarak, siyasi partilerin buDemek oluyor ki, Anayasanın tır. öte yandan itfaiye polisi bir haf gün için hangi kanunun içerisinde neşrinden evvelki vaziyete göre, ta içinde özel ve resmi sektör» alt bulundukları meselesinin çözülme siyasi partilerin kapatılabilmesi, 95 iş yerinı kontrolden geçirmiş ve si, büyük bir onem taşımaktadır. savcımn veya «alâkalının» talebi bu iş yerlerine almaları gereken Anayasanın 57 nci maddesinin son ile mümkün olabilmektedir. fıkrası «partilerin çahşmaları, faatedbirler rapor halinde bildiril liyetleri, Anayasa Mahkemesine ne . Anayasa, 19 uncu maddesiyle, hiç bir kimsenin devletin sosyal, iktimişlir. suretle hesap verecekleri ve bu sadi, siyasi veya hukuki temel dümahkemece malî denetimlerinin İzmir Fuarına 29 devlet nasıl yapılacağı, demokrasi esasla zenini kısmen de olsa, din kuralkatılıyor rına uygun olarak kanunla düzen larma dayandırma veya siyasi ve20 ağustosta açılacak olan 32 nci lenir.» hükmünü ta^ımaktadır. Bu ya şahsi çıkar veya nüfuz sağlama Entesnasyonal tzmilr Fuarına ait j kanun, henüz yapılmamıştır. Şu amaciyle her ne suretle olursa oldin duygularmı çalışmalar günden güne hizlan halde. siyasi partıleri, Anayasanın sun, dini veya maktadır. yayınlanmış olduğu tarihten önce yahut dince kutsal sayılan şeyleri Fuarın Istanbul temsilcisi Nedim ki kanunların çerçevesi içerisinde istismar edememesi hükmünü koy Akçer, dün biir toplantı tertip mütalea etmek lazım gelmektedır. muş. bu yasak dısına çıkan siyasi ederek bu yıl Fuara 29 devletin Medeni Kanunun 53 üncü mad partilerin Anayasa Mahkemesince iştirak edeceğini bundan başka desi «siyasi cemiyetler» demek su temelii olarak kapatılacasjını açıklamıstır. Üfrdün, Brezilya îsviçre ve Ro! Yine Anayasanın 57 nci maddesi, manyanın bu yıl ilk defa îzmir , siyasi partilerin tüzükleri, progFuarına katılacaklarını bildirerek, ramları ve faaliyetlerinin insan ışık ve eğlence sahasında Fuarda hak ve hürriyetlerine dayanan debüyült ve câzip yenilikler yapılmokratik ve lâik Cumhuriyet ilkedığını söylemiştir. lerine ve devletin ülkesi ve mılleti ile bölünmezliği temel hükmüne Evlenmek için İstanbula I uygun olmak zorunda ölduğunu gelmişler ' bildirmis. bu umdelere uymıyan 17 yaşındaki H. E. ile 18 yaşınsiyasi partilerin Anayasa Mahkedaki Metin Pehlivan evvelki gece I mestnce temelii olarak kapatJİacaÜsküdar Şevket Mocan koruluğunı ğsnı hüküm altına almıştır. da yakalanmışlafrdır. Ankaradan Üâncılık: 3785/10807 I Anayasa, ayrıca 55 inci maddekaçan ve ailelerı tarafından aranmakta olan gençler, ifadelerinde önce evlenmek için tstanbula geldiklerini söylemişler, daha sonra ise paralan bittiğinden geceyi korulukta geçirmek istediklerini ileri sürmüşlerdiı. H. E. ile Metin, Ankaraya gönderileceklerdir. GRİPtN LÂBORATUVARI ile Şehrimızde geçen hafta içinde 6 4 yangın çıktı =haberleri Sıycsi Portilerin kapatılma şekli BAHA ARIKAN siyle siyasi partileri. ister iktidarda, ister muhalefette olsunlar, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olarak telâkki etmektedir. *** Anayasa, siyasi partilerin kapatılmasını istemek hakklnın kimlere râci ölduğunu bildirmemiş, bu hususu tamamiyle meskut geçrniştir. Yalnız 44 sayılı Anayasa Mahkemesinin kuruluşu hakkındaki kanunun 32 nci maddesi, Anayasa Mahkemesinde, siyasi partilerin kapatılması dâvalarında, Ceza Mu hakemeleri Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağını ve bu dâvaların duruşmaları olarak Cumhuriyet Başsavcısı huzuriyle rüyet edileceğini bildırmektedir. Bu konuda da, kimlerin siyasi parti kapatılması için dâva açmak hakkı bulunduğu hususu, açıklanmamıştır. *** Işie Yeni Türkiye Partisinin kapatılmasını «alâkalı» sıfatıyle Anayasa Mahkemesınden istiyen bir vatandaşın Yüksek Mahkemeye müracaat ettiği andaki hukukî vazıyet bundan ıbarettır. Yâni, bir siyasi partinin kapatılmasını kımın ıstiyebilecefiıne dair ne Anayasada, ne de Anayasa Mahkcmesinin kuruluşunu gosteren kanunda bir isaret yoktur. Anayasanın 57 nci maddesinde bildirılen ve yu karıda işaret etmiş oldugumuz siyasi partilerin iç çalışmalarına, faaliyetlerine ve Anayasa Mahkemesinde ne suretle hesap vereceklerine dair kanun da henüz yapılmamıştır. Bu kanun belki de siyasi partilerin kapatılması için kimlerin müracaat hakkı oldugu hususunu kapsamı içerisine alacaktır. Fakat henüz böyle bir kanun yoktur. Şu halde ortada yal. nız Medeni Kanunun siyasi partileri de içine alan, 71 inci maddesi İtalmaktadır. Bu maddeye göre de, kapatılma dâvasını savcı açabileceîi gibi. «alâkadar» kimse de açabılmektedır. *** Anayasa Mahkemesinin yedi mu halif üyesi bu görüşü kabul etmekte, siyasi partilerin kapatılması için, Anayasa ve buna ilgili kanunda bir açıklama olmadığına göre, Medeni Kanunun 71 inci mad desi uyarınca «alâkadar» kimselerin de kapatma divasını Anayasa Mahkemesinde açabilecekleri fikrini benimsemektedir. Fakat Yüksek Mahkemenin bir oy farklı çogunlugu, başka bir fikir ileri sürerek, fertlerin böyle bir dâva açamıyacağını, ancak savcımn boyle bir yetkiye sahıp ölduğunu kabul etmektedir. Yüksek Mahkeme çoğunluğunca" kabul olunan fikir şudur; <44 sayılı karutotfi1 dâvalaniM* durusjnalı altına alınmıştır. Anayasanın 56 ncı maddesi ise, siyasi partileri, demokratik siyasi hâyatnv' vâiğeçilmez unsuru telâkki etmektedir. Bu duruma göre diger derneklere ben zemiyen ve demokratik düzenin esaslı bir unsurunu teşkil eden siyasi partilerin kamu dâvası niteliğinde olan kapatılma dîvalarının, kişiler tarafından doğrudan doğruya Anayasa Mahkemesine açılabileceğini kabul etmek ye bu kuvveti kişinin irade ve takdirine bırakmak, doğru olamaz.» Görülüyor ki Yüksek Mahkeme çoğunluğunun fikri, hukuki olmaktan ziyade, «siyasi partilerin demokratik düzenin esaslı bir unsuru olması» gibi hissi bir düşünüşe dayanmaktadır. Biz, jiyasi partiler hakkında yeni bir kanun yapıiıncaya kadar, Medeni Kanunun 71 inci maddesinin ayakta bulundufu kanısını taşımaktayız. HUKUKİ KONULAR Londra Mektupları Aracı büroların oyunu Yazan: OKTAY EKŞİ Sia; bn satırları oknrken, Ingllterede, kaderi ile bognşan bir genç hanım, belki de yenildigini kabul etmiş ve Türkiyeye doğru yola çıkmış olacak. îsmi biz de saklı bulunan bn genç hanım, Türkiyede iyi bir aileye men. sup idi. Ingiltereye onu çeken sebep, bir yandan ingilizceyi öçrenmek, öte yandan da, Batı hayat tarzını. bizzat onların ara sında yaşıyarak görmek idi. Üstelik, ingilizceyi iyi bir sektlde ösrenebilirse, sadece Türkiyede defil. dünyanın her tarafmda kullanılması mümkün bir anahtarın sahibi olacaktı. Bahsi geçen hanımın, bir tngiliz ailesinin yanına gelmesini. lstanbulda bulunan bir büro gaflamıstı. Aynı büronun aracılı%\ fle relen pek çok Tfirk kızı gibi, bunun da, «tnırilizce bilen, tnçilterede hizmetçi olarak ça lısmaya can atan» bir kimse oldugu. buradaki aileye hildirilmisti. tneilteredeki aile ile, bu genç hanım arasında bir de iş sözlesmesi imzalanması gereki • yordu. Bu sözleşmeye zcmin teşkil etmesi için, bir bonservise ihtiyaç vardı. Nihayet bir komşudan, «Beş yıldır evimizde çalıstı. Çok iyi hizmetçidir» yolln bir bonservis «uydurup», tneil teredeki aileyi tatmln etmislerdi. Ve snnunda, kendisine UTatılan inçilizce sözleşmeye, muhtevasını bilmeden imzayı bas mıstı. Oysa, o buraya eelip de hizmetçi (mother's help) (1) o larak kendisini be£endiremez«e, kapı dısan edilmesi isten deıtildi. Nitekim, hu genç hanım, başından reçenleri aynen şöyle anlatıyordu: «tki ay önce... Büro» tarafın daıı, mother's help olarak, bir aile yanına gttnderildim. Fakat iiç gün sonra kadıncatız (evin hanımı) «Seni, eetirttifclm aeenteye iade edecetim» diyerek, beni Anglo European Serviee'e getirdi.» Bu suretle, düprdüz kapı dışarı edilen cenc hanımı, «Anelo Enropean Service, yeni bir aile yanına yerleştirmiş. Bakınız, bnndan sonra ne olmuş: « Karıkoca beni o rün. çok !• yl karşıladılar. Bir kız, bir oglan çocukları oldagnnn söyliyerek, haftada 5 tneiliz lirası (!) vereceklerini, sadece çocukları •kaldan alacagımı ve nfak tefek isler eörecetiml bildirdiler. Erkek çocukları anne annesinin yanındaymıs. Üçüncii gün eve döndii ki, bir canavar! Geldigimin haftasında, onu mektebin c!en almış, eve çetirivordum. Otobüste birden koltuktan fırlayıp. halka beni çöstererek «Bilmem hangi hayvanat bahçesine yaknirtaftedtge edecejimiz. bilmem ne cınsi hayvan işte!» di^rı \\ ^ftı'nMrtını ı ıliriınl yerin dibine eirdim. Yaslı İki hanım, çorutu avıplayıp. bana da «*n çoenk iki senede 10 tane mother's help degiştirdi. Sen de katiyen dayanamazsın» dcdiler Çaresizlikten iki aydır çekiyorum, fakat artık dayanamıyaca jtım Kararım, geri dönmek, fakat, herhalde para biriktirmem lâzım. Gelirken 500 lira vergi ödedim. Bnnn tekrar ödemem imkânsız (2). Üzüntüden bitiyorum. Çok rica ederim, bana yardım ediniz...» Bn hanımın söyledikleri, sırf onun basından geçmiş olsa, bir yazı konusu yapmaya değmezdi. Aslında, Türkiyeden buraya, dil öğrenmek ve kaderini değiştir mek için çelen bir çok kızımızın durumu, yukandakinden pek farklı degildir. Çünkü, bn genç kızların aile yanına çelmesine aracılık edenler, çönderdikleri her kişiden 590 T.L. aldıkları i cin, bir yandan buradaki ailelere (ve iş bürolarına), öte yandan da, Inçiltereye gelmek için can atan kızlanmıza, her şeyi toz pembe gösteriyorlar. tki taraf burada karsılasınca, çerçck ortaya çıkıyor ama, artık tamir imkânı kalmamış oluyor. Ni tekim, Mrs. Ellis isimli bir müşterisinin şikâyeti üzerine. The British Employment Agency (tneiliz İş Bnlma Bürosu) isimli müessese, sözüne inanılır bir şahsa, hilen bizde mahfuz mektubunda şunları yazıyordu: « Bu Büro isimli mües sese, cidden, hakiki bir tş Bulma müessesesi midir, değil mi • dir, bize lutfen kanaatinizi bildirir misiniz? Sizin tavsiyeııize kadar, onlardan bize intikal e den istekleri kabul etmiyeceğiz.» Londrada, bizim Belediyelere yakın kumlnştaki County Council'in açtıgı sayısız lisan okulu var. Bu oicullardaki kız ögrencilerin yüzde 89 den fazlasını, «mother's hefp» yahut «au pair» olarak tngiltereye çelmiş Avrupah genç kı«lar teşkil eder.The Times'da yayınlanan bir yazıya göre (3) tnfiliı kızları, evlerde mother's help veya au pair olarak çalışmak yerine, magazalarda, yahut bürolarda çalısmayı tercih cdiyorlar. Bu yüzden tngiliz aileleri, çocuklarının bakımı, sözetimi gibi işleri, rraıısa'dan, Almanvadan, Ispanvadan, kısaca demir perde dışıııdaki bütün milletlerden gelen genç kızlara vermek zomnda kahyorlar. Haftada 2,5 llâ 5 tnpiliz liraM arasında değişcn ücretlerle çocukların bakımını aradaıı çıkar mış oluyorlar. öte yandan, dönünce kendi memlcketinde dolgun ücretli bir iş bulmak isteyen, «tebdilı mekânda terahlık» uman birçok fenç kız. aiielerinin yanından koptukları gibi, soluSıı tnçilterede alıvorlar. Aslında mother's help olarak ça lışanlarm, ev hizmetlerindcıı iyice anlıyan, daba dofrusu evin, hizmet yükünü taşımayı göze alan hlr kimse olması gerekiyor. Au pair kızların hafta'ık ücretleri 2,5 tnçiliz lirasını fnz la asmıyor ama, onların işi, daha hafif. Kısaca cvdeki çocuklara dadılık etmek diye târif edilebilir. Au pair lere de, mother's help'lere de evde bir oda, tngilizcc okuluna eidcbilmesi için haftada rki yahut üç akşam izin veriyorlar. B»zı aileler t3nımak istemese bile, çoğunca, ayrıca bir de haftanm belli gttnünde izin yapıyorlar. Böylrce dil öfrenmek için her yıl Ingiltere'ye gelen Au pair kızların (mother's help'ler hiriç) 15 binden fazla olduğu sanılıyor. Memleketine dönmeyi geciktiren yahut hiç gitmiyenlerle birlikte her yıl Ingilterede yaşıyan An pair kızların 20 binden fazla olduğu ifade ediliyor. (4). tngilteredeki an pair ve mother'ı help kitlesi içinde Türk kızlarının miktarı bir kazan dolusu IU içindeki bir damladan farklı degildir. Lâkin, her türlü işçiye kapalı olan tngilij ha dut kapıları, an pair yahnt mother's belp olarak gelmek istiyen kızlara connna kadar açık tır. Öteki memleketlerden felen au pair yahut mother'ı help kızların böyle bizimkiler gibi sıkıntılara düsmesini önlemek üzere, difer devletler burada bürolar knrmoılar. Nitekim, ta nıştığımız tsviçreli bir kız da, ynkarıda hikâyesini naklettiğiraiı Türk hanım gibi. Ingiltereye, anlaştıgı ailenin yanına gel dikten bir kaç gün sonra kapı dışan edilmişti. LAkin bn genç kız, bizimki gibi, tngilic tş Bultna Büroları ihf,' kendi memTeketindcki »racı bttrsların oyuncağı olmanıışir Zlra bizzat lîendisinfn anlattıgina göre, tsviçre hükümetinin, tngilterede muhtaç hale gelen vatandaşlarına yardım için kurup görevlendirdifi büroya gitmiş, onlar tarafından yiyeceği, yatacağı saçlandıfı süre içinde, rahatça bir başka iş bulup yerleşmişti. Bu büronun yaptığı yardımın bercnnn da, tsviçreye dönünce ödiyeeekti. Türkiyenin Batıya açılan kapılarını kapatmaya imkân olma dığına göre, Batı dünyasına $iden vatandaşlarımızın dertlcrini yerinde çözecek çareler düşünmek zorunda değil miyiz, dersiniz? (1) Haftada 5 tnglliı lirası, Türk parasiyle ayda, ortalama 650 lira ederse de. tngilterede en nihayet iyice bir cep harçlıtı olabilir. (2) Dış Seyahat Harcamalnrı vergisi adı altında yurt dı^ına çıkanlairdan ahnan vergiden, kimlerin, ne zaman muaf olduSiınu vatandaşlar (ve hattâ çoğunca seyahat acentaları) bilme digi için, bu yazıda bahsedilen hanım gibi, birçok kimse. yanıl maktadir. Üstelik Merkez Rankasının müker»er tahsilât .»pptığı da çoğunca vâkidir ve br.yle bir olayın vesikaları elimızdedir. (3) The Times, 26.3.1«63 (4) The Times, 26.3J963. lllllllllllllMIMimttllllllll HEVLİDİ ŞERİF ve 29 Homoseksüel genç yakalandı Beyoğlu ve tstanbul semtinde dün 29 homoseksüel genç yakalanmıştır. Bir süreden beri şehirde söğüşçülük suretiyle işlenen suçların artması üzerine polis tedbir olarak bu tip suçları işleyebilecek olan gençleri toplamış ve nezaret altına almıştır. Yakalanan ve haklarında teknik büro tarafından fis doldurulan eençlerden bazılan n,ın İzmir ve Bursadan geldiklelri anlaşılmıştır. tstanbuTda beîirlt! yer].e.ri olmayan, parklarda ve sahil yolundaki magaraıarda y'at'ari gençlerin geceleri sarhoş avına çıktıkları tesbit olunmuştur. PURO TUVALET SABUNU FAY FABRİKALARI gahip ve müessisi ECZACI Necip Akar'.n ruhuna ithal olunmak Ozere vetatının 6 cı »enei devriyeaine tesadOf eden 19. 7. 963 Cumn günO (Bu(fOn> öğle nsmazını müteakip Katib Camii Şerifinde H«cı H. Hasan Akku?, H. Zeki Altın. Hacı H. All GOUes. Hacı M. Ralf Bahriyelb Haei H. İbrahim Çahakkalell, H.'Azlz Bahriyeli. H. Fevzi Mısır. H. MahınutHatayli ve Fatihli Kardeşlerin iştirakiyle okutulacak Mevlidi Şerife, ar*u eden ukraba. doat ve dio kardeşleriınisiıı teşrifJeri rica olunur. ' : ">••'.. AİLESİ Glylmde Zerafet Yaratır. (İlâncıhk: 3781/10804) İki güııde 298 esnaf kontrol edildi Beledıve tktisadi murakabe Müdürlüğu murakıpları tarafından ıkı çün içinde şehrin çes'.tli semtlerinde 298 esnaf ve müessese kontrol edilmiştifr. j Kontrollerde yasaklara uymayan ı 5 kasap, 11 manav, 3 lokanta. 2 j pastahane bir kahvehane hakkın da ceza zaptı tutulmııştur. (Faal: 5363/1Ö774) Kurda Oto Iç, Dış Lâstiği SATILACAKTIR Makhn »e Kimya Endiislrisi Knrunu Geoel Müdnriüğnnden: Afırlığı 1000 ton tahmin edilen hurda oto iç, dıs lâstiği «atüacaktır. Ş a r t n a m e s l : Ankarada Kurumumuz Kimya Satış Müdürlüğünden (Tan doğan meydam) İstanbulda, Bankalar caddesi No. 77 deki İstanbul şubemiı den; Izmir, Kayseri ve Samsunda da mahallî Ticaret ve Sanayi Odaları baskanlıklarmdan; Ücretsiz alınabilir, talep edeceklerin adreslerine Kurumca posta ile de Eönderilir. Son teklif verme eün ve saati 30 temmuz 1963 saat 15 ür. Geciken ve teminatsız olan tekliflere itibar edilmez. Tâlipler, her iş giinü mesai saatleri dahilinde Kayseri Hava Ikma! Merkezi Müdürlüğüne müracaatla malzemeyi yerinde gö . rebilirler. Kurumurauz, 2490 sayılı Kanuna tâbi olmayıp, malı kısmen veya tamamen satıp satmamakta veya dilediğine dilediği şartlarla satmakta serbesttir. (Basın 12433 A. 8222/10778) İMTİHANLA MEMUR ALINACAKTIR İstanbul Valiliğinden: Hususi Mıhasebe Müdürlüğü teşkilâtında açık bulunan kadroîarla, açılacaklara tâyjnleri yapılmak uzere, askerliğini yapmış ve 30 .•aşını geçmernis Lise vc Orta Okul m»zunu olanlar arasından, 78S sayılı memurin kanununun 4. maddesindeki niteliklcri haiz olanlardan müsabaka imtihanı i!e memur almacakttr. İmtihsn f?4.7.19Ç3) tarihine rastlayan çarşamba günü saat 14 de Vilâyet Daimî Encıim>n salonunda yapılacaktır. âmtihanda muvaffak olanların tâyinleri hususujjda idarenin takdir hakkı mahfuzdur. Şehirde sühunet artarken biitün bölgelerde düşecek Bttttin bölgelerde har» çok bnlnt1», a n sıra cök sürrtltülü. atganak ya{i}lı geçecvk, ruzgirUr, bütun jnrtta kuzey ve batı jönlerden orU kuTvette, y»ğış »njarınd* knrretli esecek, hava sıcaklıklan bütfln bölselerde azalacaktır. İSTANBULDA Şehrimlzde bugün aıcaklık 3J dereceye kadar yükselecektlr. Hava., »E bulutlu, zaman ztmatı parçalı bulutlu geçeceic, ruzgftrtar deetştk yflnlerden orta kuvvette esecektlr. YaS:ş befelenmemektedır. Köprülerin dubaları değiştiriliyor 'Belediye Fen Işleri Müdürlüğünce Galata ve Atatürk Köpıüle finin her türlü bakımı yapılmakta bu arada eskiyen dubalar yenileri ile değiştirilmektedir. Geçen hafta içinde Atatürk Köp rüsü taşıyıcı dubalarından birı 26.351 lira saifı ile değiştirilmiş bulunmaktadır, Bu Atatürk Köprüsünde inşa ta rihinden bu güne kadar değiştırilen ikinci dubadır. Bir ay sonra aynı köpfüde bir duba datıa değiştirilmi«tir. İMTİHANA KATILABİLMEK İÇİNT Hususî Muhasebe Müdürlüğüne hitaben yazUms te dilekceden başka, .^^ • • ** • •• 1 Nüfus cüzdanı aslı, .=" 2 Tahsil vesikası aslı veya noterden tasdikli örneği, 3 Askerhk vesikası, 4 6 adet vesikalık fotoğraf. 5 Mahalle Muhtarhğından iyi hâl kr.fıdı, 6 Hükümet doktorundan ahnan sıhhat rarjoru, 7 Hâl tercüme kâğıdı ile (engeç 23.7.1963) salı tanhıne kadar Hususî Muhasebe Müdürlüğüne (Cağaloğlu) müracaat edilmesi ilân olunur. (Basm 12426/10777) Topal devam edecekti ki, îzmirden gelmiş işçilerden birt. dükkânın arka masalarından birinden lâfa karıştı: Allah neden istemez acaba? Bütün başlar ona döndu. O, içki filân içmiyor, sadece kebap yiyordu. Sâkindi. Hattâ sorusunun karsıhjÇını beklemiyormuş gibi bakmıyordu bile Topal'a. Topal'sa tanıyordu ona. Işçi arkadaşlarının haklarını aramak için zaman zaman idarecilerle, muhasebe servisindeki memarlarla takışır, hakkını almak için bagırır, çağırırdı. Hattâ dokumabanedeki pamuk tozlarımn dokamahane havasından temizlcnmesi için dokumahaneye aspiratör alınmasına çahşıyordu. Gün geçmezdi ki dokumahane ustası, ya da mühendislerle takışmasın! Topal: Allahın neden istemedigini Allahın kendisi bilir.. dedi. îzmirli isçi alay ederceaine ;üldü: Allahın istemesi lüzumnno biliyorsuıı da, neden isteyip iste mediğini neden bilmiyorsnn? dedi. Yoksa sana Allah bu hu susta bir seyler mi söyledi? Yâm l v a r t1* Allahla? Tövbe estafurullaaah, dc di Topaî. s Neden? = • Kâfir oluyorsun? = (Arkisı var ^ TEMMUZ 19 SAFER 27 a tn tz t c •J â o V. | 4.44112.20 16.18'19.37 21.33] 2 34 E. 1 9 06 4.43 8 41112 00! 1.561 fi.56 1 i fc Cı c NILSU ZEREN PULAT SÖNMEZ ( Ş 18.7.19S3 evlendller Beyoekı \ ^\iımımımmımı.ıiMi.UHHiıuınıiHHmımımııımıııımı.mtıııi!m '|«CUMHURİY£T»in Tefrikası: 8 0 , KANLI TOPMKLAK OKHA« KEMAL ama su sıra Şehnazı da, Nedim ağa ile birlikle açtıklan nıagaza ve yazıhaneyi de hırakıp yürümüş.. kim ne büecekti? Biİseler bile, «Bastım yürüdüm. Degil Nedim ağa, hiç kimsenin afzının koknsunu çekemem doŞrnsu!» derdi ki, itiban daha da vükseldikten baska, aSanın knlaŞına giderse ki mutlaka siderek adamı telâslandırırdı. Bnysa enbncak anlasmaya, anlasmadan snnra da paralara kavuütnar: demekti. Rakısını sulandırıp kadehini kaldırdı: Haydi şerefe! Başts hamal Mirza, yedi sekiz Kür< hamal birbirlerivle yarısırcasına karşılık verdiler: Şerefe Nuri Bey! Şerefin var olsun! Sa%ol beyî S E 3 = E ^ Tahsin bile, su bardağını kaldırtnıştı sevinçle: Şerefin vaar olsnn âbicim, var ol, yaşa! Topal'ın fabrikadan ayrıldıktan sonraki yaşayışı üzerine çok işitmislerdi ya, en hoşlanna %iden, Topal'ın Kantarcı Mnstafadan öünü öyle bir aiış almagıyr"i ki, as olsnndn ona! Mirza knlağına eğilerek bonun doğrn olup olmadıgını sordu. Topal hemen cevap vermedi. N'eden sonra: Kimbilir, dedi. Belki de doğnıdnr! Hamallar arasında knlaktan kulafa bir fiskos oldn. Evet, serçekten de bravoydo «dama. llan ne adamdı be. tnsan böyle olmalıydı iste. Saman altından *n yürütmeli, rsıraeajtını belli etmemeliydi. lâkin Kantarrı. vay hinoglu hin vay! Demek fabrikaya erken eelip. hiitüıı jrün it linğine orava baraya knsnp. vara yoga baçırmak, söSiip saymak bunnn için, hırsızlıîım örtmek içinmis? Topal pek bir şeyler bilmiynr muş çibi: Sahi. dedi. Ben de doydum o isi va. ncymis aslı? Hamaltar birbirlerinin sSziinü kese. birhirlerini tamamlıya anlatjyorlardı: Herif tutmns. fabriksnın iplik, bez için satın aldıgı pamukları dolapla dışarı çıkanp, el altından «atıyor, paralannı da bankaya yatınyorrauş! Topal : Vay sütsüz, dedi, vay viedansız vay! lüan devir mi azdı, insanlar mı sütsüzleşti nedir? Eskiden ne bileyim? Ekmek yedifin kapıya böylesine ihanet edilmez miydi? Biz mi farkına varmazdık? Havadisi gazete oknynnca nasıl oldnm biliyor musunuz? Beynimden vurulmuşa döndüm, îoksa ben onnn avradına peki mi derdim? Mirza: Aşkolsun, dedi. Demek herifin bu mârifetini duyunca... Duyunca tepem attı. Nedim afea ne demek yahu? Bizim bahamız, velinimetimiz, her şeyimiz. O olmasa biz olur muyuz? Röyle bir adamın matına yan bakam Allah ne yapmaz? Hamallar pek bu kanıda dçSillerdi va vine de bozmadılar. Mirza hsttâ: Dntnı. derii. refsizim taş yağarak başımıza. Cenabı Allah bizi sürum süriim süründürecek. Sen tot, yemek yediğin çanağa pisle! Olacak jey mi? Tahsin: Beraber mi yaşıyorsnnnz? dedi. Topal elini kaldırdı: Yok canım. öyie karıyla yaşanır mı? Benimki... (Güldü) Aslına bakarsanız, karı bana yıllar yılı füler, işaret ederdi de. arkadaş karısı diye hasbi geçerdim. Ne zaman duydum böyle böyle, ağamızın pamuklarını satıyormuş? O zaman, ee N«ri dedim kendi kendime. böy le ahlâksız, böyle sütsüz, böyle velediziya adamın avradını biçime tetirmek farzdır! Doğrn.dediler. . ^ • Hay\r, bir şey değil, djjçfin be deyynsî Nedim afa nedim aga olupçaya kadar. »z mı felefiıİ ^çemlîerindeli geçti? Az mı' terledi? Az kahır mı çekti? Biz neden farbikatör olaniiyoriız? Sİz neden olamıyorsunuı? Kolay mı? Kolay olsa hepîmiz fabrikatör, hepuniz zen«:in,.hepimiz milyoner olordnk. Olamayız. neden? Akıl isi bu, zekâ isi. Zen?in olahilmek için insan olmak, çalışmak y.rtnoez, Allahın da istemesi lizım. Dofra mu. egri mi? Ne Minta. ne de arkada«ilarıııtn u hasusta helirli fikirleri yoNtu. Doînı. dediler. İlâncıhk: 3785/10806 fCumhurl^et ırvic;) BAY OSCAB: O ıJ £&& • C ^ a? Sahibl l J.03! Sr NAZtME NADİ • Umuml Neçrtyat Müdürü Cumhurivet Nüshası 25 Kuruş Türkiye Lira Kr. Senellk « avlık 3 aylık 40.00 22.00 Vazı lılerinl flilen ldare eden Mesul Müdür Gazetetntze gönderllen yazılar konulsun. konulmasın İade edilmez. İIAnlardan mesuliyet kabul oluntnaz. * Ahonp ve tlin işlerl İçin. rarfın üstune «Abonejı veya «tlân Servlsı» kardınm konmaeı lâzımdır. ECVET GÜBESİN * Atatürk Bulvarı, Yener Ap YtNtŞEHÎR Telefon : 12 95 44, 12 0» 20, 12 09 66. 17 57 35 ANKARA BÜKOSU . Hartcl Lira Kr. 150.00 80.00 44.00 DOGü tLLERİ B C R O S U : Inonü Caddesi tşmtn Han DtYARBAKJR Telefon : lOfil VECDİ K1ZILDEMİR * 75.00 GÜNEl tLLERİ BttROSU : Küîükfaat Meyüdnı bdlrn^ Hrfnı ADANA Telefon : 4550 Eu gazete, EASIN AHLAK YAuymayı taahhut otml=tıt Basan ve Yayan CUMHURİYET Matbaacıiık ve Gaz=termk T. A. Ş. Cajalnglu Halkrvi Sokak No S941 '•luııııııııınııııınnuıuHiınnııııııııuiHiıııııuırnııtınifHuıııiHiıııııiMiiiMiuunuiHiiiiııııııuııiMiınü H I M I I I t l l f l l l I l l l l l l U l l i r i lllIIIinfllffiniIIIllMllllIMllflIlllllllfllIirilIIItlMtlS^*
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear