Catalog

DÖBT CUMHURÎYET 1 Şubat 1963 Kalkınmanın ölcüsü tstanbnldan bir oknramnı yanyor. Bes on gundur memleketi felce uğratan kardan, acaba gereklı dersleri alabılecek mıvız11 Yıllardanberıdır yapılan tenkıdlerin ne kadar yerınde oldugunu beş, on gundur memleketi kaplıyan kar ka dar doğrulayan ne var acaba? Nur lu ufuklar teraneiıne. kalkınma ef^anPİPrıne hâlA mananlar kaldı mı* Kım ne derse desm. hâlâ tabıatm esirivı?. Butün mes»le bu e=aretten kurtulmak ıçın en kuçuk bır çaba biie gos'eremeviMmizdır. Mem'eketın genelkurmajı durumunria o!an Buv uk Mıllet MeclİMmı?de. bugune kadar konuşulan ıslerı vapılan tar'ışmalan gozonune alırsak. bu konuda hâlâ arpa bo\u cıtmeclığımızı kolavca anlı\abı'ıri7. Çok değıl; küçucük bır kar ^asHısı zamdn flektrıklerimız n sinmempnnı «ularımızın ke^•'•Tiempsını. nakıl va«!talarımızın i'leme^ını. bır kehme ıle havatın fplre uîramama^'nı ı«tı>oruz. Kalkınmanın olçu^u budur Bır toplumun medenıvet sevı\e«i. tabıate h â k m n e t derecesı ıle olçulur racbet eaıleceğı pek tabıidır. CEVABIMIZ. Beledıyenın tuttuğu yol yanhştır. Mınıbu=lerı seferden kaldırıp halkı ezıyete sokacağına otobus se ferlerını ıslâh edıp mınıbuîlere ter cıh erifır bır hale grtırmehdır. İstanbulun Etiler otobüsü tstanhal Etilerden Filiz Sarı yaznor: Kış geldığindenben t'tanbulun halı perişandır. Kardan sular ke«ılır, elektrık kesılır. en fenası otobüslerin arkası ke^ı'ir Etiler semtı tstanbulun en so§uk ve karlı semti olduğu halde buranın va sıtası daıma kıt ve duzensızdir He !e. 23 1 1963 çarşamba eunü 14 ten sonra, verilen bir emirle ve vol tı kah olduğu hahaneMvle Etiler o•obüs seferleri tamamıvle ke^ılmış ve bu durum ertesi güne kadar 'urmüştür. Çoluk çocuk. genç ihtıyar, elektriği ke«ık karanhk vollarda, kar ve tipide evlerıne kadar vaya yürümüşlerdir Ovsa ki yol açıktı. Amerikalıların otobüs ve otomobılleri vızır vızır ısledi, bız za valhları bile taşımak fırsatını bulHalka hizmet yerine du. Dolmuslar ise fırsattan favda'anarak, ucretlerini 23 mi'line çıeziyet Ankara Etilerden Mehmet Knrt karmaktan gerı kalmadılar. yazıvor Zeytinburnunda Ankara Beledıvesı aldıîı bir kararla ve her halde, otobusler zabir sokağın hali rar edıvor gerekçesıvle, Gazi maBu konu ile ilgili olarak sütunhallesıne ishyen mınibüs sfferlerını kaldırmış bulunuyor Ama o larımızda çıkan bir şıkâyet mektnhuOer neden zarar edı.sor, her tubu uzerine, tstanbul Beledıyesın kes neden tnımbuslerı tercih edı den aşağıdakı yazı alınmıştır: Sor 1 Bunu hıç araştırmak luzumu«Zeytinburnu mıntakası Yer.ıdonu rluvdu mu? Barı bunu bız açık ğan mahallesinın 73 uncu sokakta hvalınv Mınıbu^ler Ulustan, en açıkta akan kanal kapatılmış olup merkezi bır yerınden, otobusler askeri bırlik çamaşırhanesme aıt ıse vuzlerce metre uzağından kal kırlı sular da kanala bağlanmışkar Yarım «aatte bir olan otobüs tır.» fpferien. otobuslerden binnın ârı Memurlann kadro işi îs'înmaıı ıle bir «aatte bır olur Genç'ık park'ndan kalkan otobu«Gaıiantepten tbrahim Noyan ler Etıler ıçın çıft bilet keser. E yazıyor: tüer II «efennin durumu ıse avrı Bız memurlar, kadrosuzluk yubir facıadır Sabahları 9,20 ile 11.30 zunden feci bir durumdayız. Saöğleden sonralan ise 13.20 ile 15.40 vın milletvekilı ve senatorlerımıarasında seferler tatıl edılır. Dı zin, biraz da memarların bu kadg>r zaman!arda ise saatte birdır. ro isiyle ilgıIenmeİ3.inı onemle rlBu durum karsısında mınıbuslere ca edivoruz. Plustik trenve Plâstik ray Jederal Almanyanın en çok turist celbeden Helgoland aılasının ıesimde gorülen kücucük modern çarşısında. Fransız esansları, I^koc viskileri. Çin ipeklileri gibi çeşitli memleketlerden jfiimruksuz olarak gelen nıallar, her yerden ucuza satılmaktadır. Ba\ er kimya fabrıkası ile MAN («Augsburg Nurenberg Makıne Fabrıkaları») tarafından muştereken hazırlanan ılk plâstik tren bundan kısa bır muddet once Demıryolları idaresine teslim edildıği zaman, Bayer fabrikalarının baş kimyagerı şoyle dıyordu: cöyle zannedıyorum kı, bu eser, geleceğın demıryolu işletmelerinde buyuk değışıklikler yapacaktır.» Bır Diesel lokomotifiyle üç büyuk vagondan ıbaret bulunan dün yanın bu ilk plâstik treni, dış goriinuşu itıbariyle dığer trenlerden farksız olmakla beraber, tamamen yenı maddelerden ımal edılmiştir. Sekiz yıllık bir araştırmanın mahsulü olan bu trende, çelik ve tahta yerine, Polyurethan adı verılen sert bır sun'i kauçuk kullanılmıştır. Bu sebeple plâstik vagonların ağırhğı 10 tonu geçmemektedır. Normal vagonlann ağırhğı ıse bunun uç mıslidır. Bu bakımdan yeni vagonlar daha çok juk aldığı gıbı, daha büyuk bir surat temınıni de mumkun kılmak tadır Bu çok onemli başarıda rol oynamıs olan kımyagerlerle muhendıslerın kanaatlerıne gore, aynı avantajlar tramvay, otobus, frıgonfık arabaları \e yeraltı trenlerınde de sağlanabılır. Yenı trenın mımari bakımdan çok ıv ı duzenlenen iç yapısında da bol mıktarda plâstik ve çesitlı sun'i madde kullanılmaktadır. Du\AX araları sun'i kauçuktan, kalorıfer kapakları, avızeler, oturacak >erler, perdeler, bagaj ağları, tutunacak \erler ve hattâ doşemeler çok dayanıkh sun'i maddelerden NapılmışUr. Yenı plâstik tren, norm?l trenlerden daha pahalıya mal olmadığı gıbı, serı ımalâtta daha ucuza gelmektedır Bu bakımdan plâstik trenlerın yakın bır gelecekte butun demıryollarına hâkım olacağına ve hattâ çehk rayların zamanla yerını plâ^tık lavlara terkedeceğıne muhakkak r.azarıjle bakılmaktadır. »•»»•• Sinsi düşmanımız: verem Yazan: Dr. Saim Polat Bengiserp H A \l f • • "' " " ^ .«ı ı •«««««*• . ^ » * t\ \ \ ynâcrnpla huloşan bir berkülostatik yâni \erem mik robunun üremesini durdurncu ilâçlarin keşfedılmesi \t kullanılması ile \eremden ölüm oranı azalmış olmasına rağmtn vereme yakalanmada bir azal tna görülmemis, bilâkis artmıs bulunmaktadır. Bu artısın her memleketın kendi şart lanna göre çeşitli faktörleri vardtr. Bizde verem, eskiden aristokrat ailelerin romantik genç leri arasında daha sıkça çöriılur \e bunu asırı hisüliğe bağlıyarak halk arasında «lnce hastalık» diye adlandırırlardı. Son tkinci Dunva ba\asından sonra umumi ha\at se\ivesinin dusmesiyle bütün dünyada olduğu gibi bizde dc \fniden k i t l o i bir ale\lenme gosteren bu menhus hastalık, aristokratlığı bırakarak popüler bir kis\eje büründü, şelıirlerden köve indi, var e\lerinden >ok evlerine atladı. Kövlulerimizin de arasmda >a Mİma\a baslnarak I No. lu milli sağlık dâ\alarımızin ara Miıa girdi. tstc bu olav insana ürperti \erecek kadar müt his \e mühimdi. Bu gerçegi bütun acılığı ve çıplaklığı ile bılmek \e toplum olarak riğrenmek, onu benimseyerek sa\asmak için girısılecek çabalarda devlet ile mıllet isbirliğini sağlamak bakımından gereklidir. Biz de tıu inanısla bu konu>a eğilmekte fajda görüyor ve umuj oruz, Veremin tarihi, insanhk tarihi kadar eskidir. Bunu bir takım kazılarda mevdana çıkarılan ıskelet \e mumvalarla e«ki papıruslerden elde ettifimiz bilgilerden anlıyoruz. \ erem mikrobunun insan vü cudunda oturup hastalandırmı i acatı bir jer, bir organ yok eibidir. Deride, kemikte, midede, ba£ırsakta. gözde, kulak ta, karacifer, bobrek, dol oreanları \e bevinde her rerde verleserek orasını veremle hulastırır. Fakat bütün bunlara rağmen en çok severek oturduğu ve seçtigi yer akciterlerimiz olduğu için veremdeıı soz açılırken daha çok ak ciger veremı kastedilir. Bn se bepten biz de vazı serimızde daha çok akciger vereminden bahsedecefiz. \ »remin mikrobu, 1882 de Alman âlimi Dr. Robert Koch tarafından kesfedilen Koh basilidir. tnce. uzun, çomak seklinde, milımetrenin hinde biri olan mikronla ölçülür. Dış etkenlere çok davanıklıdır. Taslık ve loşluktan hoslanır, ısık ve ısıdan hoslanmaz. Güneş ısını, kaynatma, açık ve temiz hava basdüsmanıdır. Verem mikrobunun da cin* leri, nevileri \ardir. Kuş tipi, sıjır tipi, insan tipi en belli baslılarındandır. Kuş tipi bizi pek ilgilendirmez. Sığır tipini de pek umursamıyoruz. Çünkü daha çok hastalıklı hav vanlardan sağılan sütlerle geçen bu cinsi, bizim sütu kavnatarak içmek alıskanlığımız çofu kere zararsız hale sokar. Bu tip, daha çok sütü kavnatmadan içmeve ali";ık ülkeler ve milletler için önem tasır. Bizde bulasmaları sağlajan en onemli tip, insan tipi verem mikrobudur. Bu konuva gelecek vazımızda da devam edeccğiz. Kuzeyde, turist cenneti, gümrüksüz bir cıdcı var Bir zamanlar Danimarkaya, sonralan İngiltereye, 1890 yılmdanberi de Almanyaya ait olan bu küçücük adaya vapurlar her gün binlerce turist taşır. Bütün meınleketlere ait mallar, burada her yerden ucuza satılır. merıkdn sıgaraları ve bılhas^a t^koç vıskılerı Helgoland adasını Almanyanın en hareketh bır turizm merkezı halıne getırmı^tır. Adava bir vapur yanaşınca cereyan eden sahne her dcfasında aynıdır. Vapurdan ınen yolcular. derha! onlerıne çıkan ılk dukkânlara dolar, bir kaç saat sonra ellerı, kolları rengârenk paketlerle dolu bir halde vapura donerler. Tabiî kesesı musaade edenler ıstakoz yeme\ı de ıhmal etmezler. Çunku Helgoland adasının bir başka spesıyalıtesı de ıstakozdur. Yolcuların dıkkat nazariarı adadaki ımar haıeketlerıne de çevnlmektedir îkıncı Dunya Harbınden sonra takrıben bır kılometrekare büyukluğundeki kayalık ada bombalara hedef tutularak tamamen tahrip edılmıştı. Bugun vanıden ınşa edilmış olan kuçuk renkli balıkçı evlerı, otel ve restoranlar grı çatıları, çıçeklı beyaz pencereleri ıle erngârenk kutulardan yapılmış hıssinı uvan dırıvor Burada devamlı çekılde 1800 Heigolandh yaşar. Bır zamanlar Danimarkaya. sonra ları tngıltere\e ve 1890 yılından itıbaren de Almanyaya ait olan bu adada vaz a.iları içinde bir o kadar da turıst bulunur. Ayrıca her gun cıvardan bir kaç saatlığına gezınti içın gelenler de olur. Sadece Hamburg'tan gelen \apur adaya va zın gunde 1700 kadar mısafır getirır. Kuzey Denızının sevımll Helgoland adasında turızm mevsımı sona erıyor. Helgoland turıstler ıçın bır alışverış cennetıdır. Her dukkân âdeta bır hazınedır. Üstelik de Helgoland adasında gumruk muafnetı vardır. tşte bu hususıyet. aslında sessiz, sâkın adaya yepyenı bır cazıbe bahşetmektedir. Dukkânlarda dunyanın her tarafından gelmış mallar gayet ucuz bır fıvatla temin olunabılır. Fransız konyak ve esans ları, Holânda battanive ve şekerlemelen, Çın ıpek ve işlemeleri, Japon kımonoları, A PROF. NİIMBUS'UN MACERALARI: B 1 U L 2 3 4 M A 5 6 7 C A 8 9 BAY OSCAR: JANE'IN KIZI 397 SOLDXN S \ Ğ \ : 1 Butun bir mcvsım înanbulda temstllcrl yapılan bir ltaly<<n npera?ı 2 «Eğlencr ısmı» karçılıgı lkl kPlım? 1 Eskl Albay 4 «Duzinenln dortte blri kgdar s?\ida hastalık belır ti=t vücut sişı» mânasına lki kelimf erkck dadı veya torhiveci 5 Bir çoğul takısı usanıp yaka «llker Helgoland artık temız, konduruma dü^müş olan. 6 «Kumarria forlu ve gurultusuz bir sayfisoy sovana kevirl» karçılığı bir emır. bır rıvayete gore «ıç» tcn değıl bunye yerı olmuştur. Buraya otodsn para artırılabılır (tersl okunmamobillerin gırmesı yasaktır. lı) 7 IsUha açma=ı ıçin sofrada vemekle berabrr venılenler (çoğul) 8 Rıc l«ltılmpmı« ve duvulmamış (Dt\«n Edebivatı dıllnde) 9 Bir ŞÜKRÜ CANAL'ın «"vi ve bır kım«ev' evvelce hiç gormemi« gıhl davranmak YVK\R1D\N AŞAĞIY\: 1 Roma şehrınl ılk kuran lkl ksrdeçten blrl 2 «Ho$ ve kullan'«1ı romorkor vavrusu» karşıhğı lkl lemel Bıçki: Butun Lıra kolırrc T F»zla kiblr scnucu lnkadın elbıselerını tek «a"l?rda mevdana gelen. tero! harbır metod esası uze\an avakkaVıısıdır 4 «Imar et'» nnden hocasız oğremSna>ına hir emir. tabiate lpri baten ana kıtap 15 kan kim«e. 5 Kıpkırmızı renkte Erkek gömlek \e pıVPV» sp'irmıs k*lmı» durumda (ikl<!i jamaları 7,5 Pivnn Fdehıvatı tprlmlerlndpndlr). ı > i < i « ' « t hir feyln »on bıparış, kıtapların bedelı, noktası 6 «Cil 5U Krş. posta ucretı ıle bırvell tavırtı Inpk lıkte Zıya Canal Istanbul vavru«u» mSnaP K S 7 adresıne gonderıldı*3 «ını !kl VeilmP ginde deıhal taahhutlu gon7 T P " ! hir derılır Başlıca Istanbul kı • vere razıp «aktapçılarında bulunur lama h»reketlCumhurıjet 1460 dir. çevrilince TOI BlçülertnKAYIP PaFomu kaybettım. Hüden olur. S kümsüzdıir. Offmanli derMüveddet Büyükoztürk İPtlnin lkind Padlhaşı. namazm kı S B T. No. 1812 «ımlannı teskil pden parçanın beşte Cumhunyet 1440 OçU Biçkikitapları Sinsi l e sırrıaşık düşrnanınıız verem, tarih bo\unca ırk, milli\et, din \e mezhep farkı gözetmeden, yas, cınsiyet, zemin \e zaman ayırımı yapmadan insanlığın vakasına yapısmış, bazı kereler milletlerin refah ve saadet devirlerinde giner gibi grizükerek gizlenmis, fakat çoğu kereler açlık, sefalet, çöçler \e harbleri mü taakıp a!e\ lenmelerle salgınlar >aparak nice hanlar ve ni ce hanümanlar sondurmüs \e nice nıce canlara kıymıstır. Bugün, >er yuzünde vaşıyan ber \astan 3 mil\ar kadar insanın hemen hemen >arısı, do ğuslarından itibaren hayatlarının her hanc;i bir de\resinde verem mikrobu ile bulasmıs oldukları vakıııi hesapla tabmın edılmektedır. Bu bir buçnk m i h a r insanın \Ü7de doksan dokuzunda tabii bün\e muka\emeti ealebe çalarak mikrobu \ener, hastalı^ın mevdana çıkmasına me%dan \crmez \e mıkrop, o insan \ucudunda ııstü küllenmis bir kiMİcım «ibi kireçlenerck kalır, sanki kıs u\kusuna cekilir. Savet euıuın birinde fizik, psisik \e\A sostal faktorlerle bün\e mukavemetinde bir çö kuntü ile Kedik açılırsa, pusuda hckleven dusman derlıal uvanarak krndiııi mısafır eden ev sahihini nankör bır kahbelıkle caııe\inden \urur. Iste o zaman fırtına kopar. kul sa\rulur, kiMİcım ale\!enerek ates baca\ı sarar, dırenci kırılmıs orjanizmaM ait cderek vatağa dusurur. Bu gibilerden her iki \akadan bir \.ıka bo\Ie alevlenmelerle hcm kendisı \r hem de çe\resi ıçin bır tehlıke \aratmak ıstidat \e iktidarındadır. ömürlerınin her hanji bir rafında mikrapla'"bula<im1ıs' bu bır buçuk mıl\ar kısiden vüzdc birinde ise mikrop. daha baslaneıvta eirdiji hünyevi ?a\ıf bularak orada çoftalnıa>a v e misatir olduğu varlığı kemirme^e baslnarak ılerleıtn, aklif bır tuberkuloz tab losu ıle karsımıza cıkarlar. Dıın\a Satlık Teşkilâtının duına olçusünde yapmıs oldufu Kıtle aramalarından elde etti*i istatıstiklerden çıkarılan bu hesaplara çöre buçun bütün dıiınada 15 miljon veremli bulunduçunu, senede en az 3 m ı h o n kisinin veremden öldü Kunu \t her sene asa£ı vukarı 3 mihon kadar kisinin de jeniden \ereme tutuldujunu bilivorU7. Son senel'rde memleketimizde Sağlık Bakanlıçı, Verem Saiası Derııekleri, Dünva Saç lık Teskilâtı (OMS) \e Dün>a rocuklarına yardım fonu (UXlCFF)in isbirliği ile çesitli bolçelerde yapılan kitle taramalarından elde edilen istatistik bulsularına eöre de ko\de \e sehirdc \eremli ora nı hemen hemen birbirine esit '• 23 arasında bulunmaktadır. Buna daianarak da buçun memleketimizde 600900 bin yâni 1 milyona vakın veremli \ar denilmekte \ e her sene en veremli ça£Iarında 1520 bin ki şiji de \eremden ka.ibettijimizi resmi ağızlar söylemekte dirler. Gerçekten bütün dünvada olduğu gibi bizde de son on onbeş seneden beri yeni tü ISTANBUL Tiyalrolar hfcHÎR I İ İ A 1 R U L A R 1 : FATtH 22 0171 • Her gun saat i ] de ve pazar 15 3ü da «Çaiıkuşu» (Pa?aıtesı tatıl). Her çnışamba 14 311 da ve pazar 11 de Çocuk 'l.il ıierı. KAD1KÖV 36 06 82 Her gun 21 de, cumartesı. p a ^ r matıne 15.30 da (Persembe tâtıl) «hcapın'ın Uolapldrı» TEPtBASI 44 2157 Persembe, cumartesı harıç 21 de «Guneş Batarken» ( SKfıDAR Her gün 21 de, (Pa/ar matıne 15 30) da «Dılckçe» (Cuma tatıl). Pazar 11 ve çarşamba 14.30 da Çocuk temMÜerı. Vb.\t TİVATRO 44 04 09 Suare 21 de: «Huzur Çıkmazı». Çarşamba 14.30 ve pazar 11 de Çocuk temsıllerı (Salı tatıl) !>fcHİR OPERAS1 44 2157 (Tepebaşı Tıyatrosunda) Pal yaço ve Cavallena Rustıcana. (Persembe ve cumartesı 21 de Pazar matıne 15.30 da). ÖZEL TİÎATROLAR: ARENA 44 07Ü4 Saat 18 ve 21 ] > te Pazartesı ve çarsam. • ba«UBÜ» Dıger gunler «ASLAN ASKER ŞVAYK (Salı tatıl). AKSARAT (Küçük Opera) 21 57 22 • Her gece 21.15 te (Matıne çarşamba, cumartesı, pazar 16.15 te) Adıle Nâşıt topluluğu «Matrak Kız» BÜLVAR 2135 76 • 21 de • Yaz Bekârı», (çarşamba, cumartesı, pazar matıne 16.15 te • Pazartesı tâtıl). DORMEN 44 97 36 21.15 de • Sevgılıme go7 kulak ol.> Ma tıne çarşamba cumartesı, pazar 15 te, (pazartesı tâtıl) İSTA.NBUL 442236 (Eiham ra'da) Pazartesı dısında dığer geceler 2115 te (Matıne çarşamba, cumartesı, pazar 15 t e ) : «Varan Üç». 6 OYUNLARl Saım Alpago trupu (tlhamra'da) Pazartesı gece 21 15 te, dığer gunler 18 de «Acelecı Kalb» KARACA 44 66 66 «Lüks Ha\at» Her gece 21.30 (Çarsamba, cumartesı, pazar matıne 18 «Senâtur» Pazartesı, salı persembe. cuma 18 de KfcNI OYUNCULARI (Ses Tıyatrosu) 44 97 36 Pazartesı 21 15 te. dıger gunler 18 de (Çar samba tatıl) «Mary . Mary» KÜÇÜR S A H N t 49 56 52 • balı, çarşamba 18 ve 21 15 te «Aklın Uvunu» Persembe. cuma. cumartesı. pazar İB ve 21 15 te. «Çıkolata Sevcılım» ORAl.OGLH 49 49 35 Heı gecc 21 15 te «Ağjçlar Ayakta Ölur» Pazartesı dışında her gun 18 de «Rüya Doğru Çıkınca». •StTE 4? 69 47 Munır özku! Matıne İ rie «Bana Çıçek yol H lama» Suare 21 15 te «Saşkın Dıktator» (Paiarte.! tatıl) ATLAS 44 08 35 .Parısın Esrarı» J. Maraıs. İN'CI 48 45 95 «Dılber Yu\ası« L. Sayar. KONAK 48 26 06 «Zehırli Hayat» Lana Turner IALE 44 35 95 «Ate? gibi kız. LEVEN'T «Dışi Tarzan» M. Mıchael. LÜKS 44 03 80 «Cehennem Sava«'» S. Barker. RÜYA (K Emek) 44 84 39 «Uygunsuzlar» C. Gable, M. Monroe. SARAX 44 16 56 .Altın Kız» Marısol StTE 44 77 62 .Uygunsuzlar» C Gable. M. Monroe. ŞAN 48 67 92 Aşk Yarısı» TAKStM 44 31 91 «Dılberler Yuvası» L. Sayar. TAN 48 07 40 <Jerry Levvis Kor»de>. ÜNAL 44 93 06 1 «Uçan Otomobıl», 2 «bon Casuslar» VAVUZ 49 36 78 1 • «Hazretı ömerın Adaletı» A Hun 2 «Dağların Aslanı Sepetçıoğlu» Y. Duru *L.\1 AR 4128 51 «Uçurum. La^Ları U.M n t L E K 4! 42 K T «Aşk Uun\dM> V Holden V Her gun 10 30 da cAteslı Daglar» (Buyuk Dokumanter). YILDIZ 47 63 42 1 «Akasyalar Açarken», 2 «Dolandırıcılar Sahı». ZAFER 44 93 06 1 «Babet Harbe Gıdıyor» B. Bardot. 2 «Zoronun Işareti» R. Wıdmark. AYSL 21 19 17 .Hazreti Ömer m Adaletı» A. Hun. BLLVAR 21 35 78 «Dılberler Yu\a?!« L. Sayar. KULVP 22 71 83 «Gumuş Gerdanhk» G Arsov. MARMARA 22 38 60 «Cehennem Savaşı» S. Bark«r. RENK (Fatıh) 21 15 25 «Uv gunsu7İar» C. Gable, M. r Mon oe SIK 22 35 42 «Dılberler Yuvası» L. Sayar. TENİ 22 58 92 «Aşkın Gunahı» S Montıel. YENİ (Bakırköy) 71 68 26 1 Gumus Geıdanlık» G. Arsoy, 2 «Cılâlı Ibo Ruyalar Âlemınde». KULÜP (B Beyı) 55 26 27 • «Akasvalar Açarken» G. Arsoy OPERA 36 08 21 «Dılberler Yuvvsı» L Savar. ÖZEÎN 36 .99 91 • «Lulu» N. Tılleı. REKS "6 01 12 *Torpedula'r cpln oı» G. Ford . 3fi 06 R «\ıl 2 Sultanı Nefeıtıt» A. Nazzaı.. SL'NAR 36 03 69 «Alıkı Bahrıyelı». TURT 36 97 68 «Zorla Evlendık» F. Hakan Ç. İlhan. 7 30 Açılıs 7 35 Xe>ler 7 40 Kur'anı Kerım 7 50 Şarkılar 8.20 Haberler 8.30 Unlu ıcracılar 9 00 istanbuJ' un sesı 9^!0 Doktorunuz dı> or kı 9 30 Melodıden melodı\e 10 00 Kapanıs. 12 00 Açıhş 12.10 Şarkılar (Melâhat Pars) 12 30 Oğle melodılerı 13 00 Şarkılar (Nadır Hilkat Çulha) 13.20 Haberler 13 30 Stanley Black Orkestıası 13.45 Turkuler (Nıda Tufekçı) 14 00 Öğle konserı 14.40 Dans muziğı 15.00 Kapanış. 17.00 Açıhş 17.05 Yurdun sesı 17 30 Şevket Uğurluel Topluluğu 17 45 Rad>o Kume Faslı 18 10 Kur'anı Kerım ve açıklaması 18 25 îltar vaktı 13 26 Saz eserleri 19.00 Haberler Yoıumlar Gunluk olav !ar 19 30 Turkıve Gazetccıler Sendıkaları Federas} onu adına konu^ma 19.40 Şarkılar (Cevrıje Ceyhun) 20 00 Metenrolojı sohb"tı n kestrası 20.30 Şarkılar (Muzaffer Birtan) 20 50 Aıle sohbetı 21.05 Mısafır sanatçılarOda muzığı 21.30 Klâsik Koro 22 30 Pıyano soloları 22 45 Schubert'ın hedleri 23 00 Haberler 23.10 Dans muzığı 24.00 Kapanış. tSTANBUL İ L RADTOSU 17 58 Açıhş 18.00 Populer e^erler 18.45 Çesıtli dans orkestraları 19.15 Radyo ile Almanca 19.30 Melodıler ulkesmde gezi 20 00 Plâk dunyasından 20.30 Karışık sololar 21.00 Unutulmuş musiki 21.30 Gece konserı 23.00 Vıyana Çocuk Korosu 23 30 Caz muzıği 24 00 Kapanış. 10.30 da Çocuk pı>esı. I E N Î SAHNE 'Suare 20.30 da. Pazar matıne 15 te. (Cuma tatıl). «Foto Finiş». ODA TİTATROSU 18 de «Sur Dıbınde» ve «Kulaktan Kulağa». ÜÇÜN'CÜ T. Suare 20.30 Pazar 15 te. (Cuma tatıl) «Çaiıkuşu» • Çarşamba ve pazar «Venedıkte Bır Gece». ÖZEL TİYATROLAR: MEYDAN SAHNESt Saat 18.15 te «Acelecı Kalb». Saat 21.15 te «Romanof'la Juliyet». (Çarşamba tatıl) ANKARA DEVLET TİYATROLAR1: BÜYÜK TtYATRO Suare 20 30: Pazartesı Bale • (Salı tatıl), çarşamba, cuma, pazar «Andorra» Persmebe «ll Trovatore» operası Cumartesı • Suor Angelica» operası (Pazar matıne 15 te «Andora»). KÜÇÜK TİÜATRO Suare 20 30, Pazar matıne 15. (Pazartesı tatıl) • «Dumanhda Telâkı \ ir» Ciı^amba 11 n n ( JT ALEMDAR 1 «Kıralıçenın Tahhı» R. Schneider. 2 «Uç Ahbaplar Seferde» S. Granger. ANKÂRA «Monte Karloda Bır Gece» E. Constantıne. BtYÜK «Mylady'nın Intıkamı» M. Demongeot. GÖLBAŞI «Sahte Nıkâh» O. Gun«iray. RENKLİ «Elmas ve Kadın» E. R. Drago. ULUS «ÂMİer Üikcsı» R. Mıtchum n ! 1 \\ r l ı n F " ' i • . O ı 6 27 Açuı> 6 3ü Guna'dın 7 05 Kur'anı Kerım ve Turkçe açıivlama^ı 7.15 Saz eserleri 7 50 Hafıf muzık 7.45 Oyun havaları 8 00 Haberler R in C"ıMı Tıi'k n"i7i"i 8 3.5 Hafıf melodıler 9.00 Ev kadınının not de£terı 10 00 Kapanış. 11.57 Açıhş 12 02 Hafıf mtlodıler 12.30 Şarkılar 13.00 Haberler 13 10 ö ğ l e konserı 13 40 Kemal Oncan'dan şarkılar 14.00 Karışık muzık 14.30 Nurettın Dadaloğlu'dan turkuler 14 45 Şarkılar 15 00 Kapanıs. 16.57 Açılıs 17.02 lkl orkestra 17.30 încesaz'dan Ferahfeza Faslı 18.05 Ney taksımı 18 07 Kur'anı Kerım 18.12 Ezanı Muhammedı 18.13 Dm ahlâk uzerıne konusma 18 45 Fıkret Kozınoğlu'dan şarkılar 19 00 Haberler Yorumlar Gunluk oiajlar 19.30 Yurttan sesler 19 50 Karagoz 20.05 îsmet Nedım'den şarkılar 20 20 Buyuk Nutuk 20.30 Solmaz Teğmen'den şarkılar 20 JD Uykudan once 21 02 Plâk konserı 22 00 T.B M M. saatı 22.15 Sevılen melodıler arasmdan 22.45 Haberler 22.55 Haftanın bestecısı 23 40 Karışık muzık 24 00 Kapanış. ANKARA İL RADYOSU Ib=i7 Açıhş 17 00 Karışık melodıler 17.30 Twıst'ler 17 45 Solocular geçıdı 18.00 Senfoni konseri 19 00 Rosemarv Clooney soylujor 19.15 Glenn Mıller Orkestrasiyle cmbes dakıka 19 30 Wır Lernen Deutsrh! 19 45 Almanca melodıler 20.00 Muzıkseverlerle başbaşa 21 00 Dılek pınarı 21.30 Hafıf melodıler 21 43 Dan< tn'j7i;ı 2İ 00 KJiıanı^