22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
pencere İKI CUMHURlYET 7Kasım 1S62 AZ KALDI Türk demokıasisi nasıl bir eıkmazın içindedir? Bu çıkmazın çeşitli cephelerini anlalan dillerin, v« yazan kalemlerin ucnnda tıiy bitti Bir yanda, (oplum hayatını Yirminci Yiizyı] anlayışına gore düzenliyecek reformlar henüz gerçekleştirilmemiş... Bir yanda, tek parti devrinden kalma antideraokratik kanunlar ayıklanmamış... Bir yanda, demokrasi tepeden inme ilân edilmiş .. Daha ilk seçimle iktidan ele geçiıen gerici kuvvetler hürriyetleri kısıcı kanun maddelerine dort elle sardmışlar. Bu arada. Ceza Kanunundaki me§hur maddeler, ilci yanı keskin ve istenilriiği fibi kuHamlan kılıçlar Rİbi fikir özgürlüğünü biçmcyc baslıyor. Bu hürriyetsiz ortam içinde devamh bir monoloğ: Demokrasi şöyledir... deraokrasi böyledir... Bazı akh başında kişilcr: Hayır... Deraokrasi ne byledir, ne de böyledir. Demokrasi şöyledir. Demcğe kalksalar. gelsin ceza kanunu .. Gelsin Ceza Kanunundaki Faşist İtalyadan aktarma maddeler. Ne hikmetse bu maddelere hiç bir iktidar Dokunmaz da .. Çünkü büyiiklerimiziıı : dokunmamış. Demokrasiyi işlctelim, demokrasiyi isletelim... dediklerin* bakmayın siz. Bu maddeler kalkıp da hürriyetler cerçekten kanun teminatına kavuşsa demokrasinin fikir özgürlüğü cepbesi işlemeğe başlıyacak. Bereket versin zinde huvvetlerin desteğine dayanan bir fikir ortamı içinde 27 Mayıstan beri fikir özeürlüüi oldukça genijlemiştir. Ancak hemen söyliyelim ki, bu, kanunlara dayanan bir fikir özgiirlüğü değildir. Kbkleri havada kalmış bir fikir özgürlüğüdür. Çünkü bugün \eya yarınki iktidarİBrdan herhanfi biri Ceza Kanunundaki fajUt karakterli maddeleri istediği zaman hürriyetler aleyhine işjetebilir. Yani iküdarlar biz demokrasiyi işletelim derken, isterlerse Ceza Kanununu işletebilirler. İstemezler mi? Hem nasıl isterler. Ama bugün memlekette elle tutulan gözle görülen kuvvetler, iktidarın bu keyfini sürmesine engel olmaktadırlar. Ve bir acayip durum da devam edip fitmektedir. Ne yapmak Iânm? Şüphesiz yapılacak şey, gün gibi aydınlıktır. Kanunlardaki antidemokratik maddeleri kaldırmak; kanuna rağmen fikir özgürlüğünü, kanunlara dayanan fikir özgürlüğü haline getirmek. Banu kim yapaeak? Banu yapaeak olan yetkili knrvetlerin başında siyasi partiler gelmektedirler. Çünkü hem Anayasa Mahkemesine antidemokratik kanunlann ipUli için başvurmak yetkisi onlardadır; hem de Meelise antidemokratik kanunlarm kaldınlması ijin kanun teklif etmek yetkisi onlardadır. Ama siyasi partUerden bu türlü davranıjı beklemek büyük iyiııuerlik olur. Bunun dışında Cumhurbaşkanının Anayasa Mahkemesine basvnrmak yetkisi vardır. Acaba Cumhurbaşkanımız bu yetkiyi kullanmak fikrinde midir? Bu yetki Anayasamıza jöre Anayasa Mahkemesi kurulduktan sonra altı ay ieinde kullanılabilir. Bu altı ayın neredeyse yanaı sjmdiden geçmiştir Gençlik, bazı demekler, dikkatleri antidemokratik kanunlar Uzerine eekmek için gayret sarf etmek Bejoğlur.da trafik akımını kolaylaştırmalt ifin çahşmalar hızlandırılmıstır. Bununla üsıli olarak Şışhane'de Mesrutiyet cadde. sınden Tünel rr.eydanına bir yol açılması Irararlastınlmıştır. İhaleye çıkarılan projeye gare, Be>oğlu Kaymakamlık binası onün den bashyarak Muellif sokağından Tunele çıkan virajlı yol yerine, mevcut merdivenli yol ortadan kaldırılarak beton zemin üzerıne mozavik parke ve iki trafik izli bir yol inşa ed'.Lecektir. Böylec* Tünele gelen troleybüs ve otobüsler bu yoldan Şifhar.eye kolayca inecekleıdir. Ycl tamamlandıktan sonra trafik yonlerinde değişiklik yapılması da dusünülmektedır. Beyoğlunda trafik akımı kolaylaştırıîacak Sehir= HEM E haberferf Sosyalizmin Antisosyal Karakteri Yalnız 44 yıl içinde... İKTİBASLAR Yazan: Bn yaıı, 1933 te lstanbul tnı\crsitesi ıslahatında mem leketimiıe gelerek, lkinci Ciban Harbiııin baslangıeına kadar lstanbul HukuU Fakiiltesinin Iktisat kıirsusunü işgal etmiş olan Profetör Wilhelra Ropke'nin yeni çıkan «La crise de notre temps» adlı kitabından ahnmıştır (sata. 169174). V\ilhelm Ropke hâlen Cencıre Üniversitesi Yük sek Etüdler Enstitüsü Profesörüdür ve nesrettiği kitaplarla yirminci asrın iktisadi % e sosyal dâvalarını en iyi tatalil eden bir ilira adamı olarak kabul edilmektedir. Sosjaiizmın antisosyal karakter:ni belırtmemız çck kolay olacaktır. Zaten sosyahzm, bir muddettenberı fantezının butun kaprıslerıne boyun eğen bır ham hayal «Utopie» clmaktan çıkmıstır. Işın aslına bakarsKnu sosvalızmın ideal olduğuna ınanmanın da, saçma o^duğunu ı'.ân etmer.in de luzumu yoktur. Sosyaljzm bır ham ha^al değil. bir facıadır Bu hususu buyük bir vüzuhla ıfade etmek lâzımdır. Kapıtahzm hakkında hukum veirırken na=ıl yalnız maddi gorunü.şleri urennde durmajıp maddi olmıyan cephelerını de incelemışsek sosyalizm hakkır.da ilk hukme varırken de hükmumuzü onun maddi muvaffakıyttsızhk ihtımalıne dayandırmaktan kaçınıyoruz. Po^yalizmin peşıne duşmek •zulmun sonuna kadar gıtmekttr» (Vo'.onte du pouvoir, 125) diyen Nietîcshe'nın uzak görurluğunu, elhak, kabul etmek lâzım gelır ProgramİBrının sırf ikti«adi cephecen tenkıdınden ziyade, bu mu^ahede, sosyalizm mudafılerıni en hassas verlennden yaralamakta. hattâ oniarı şaşk'.na çevirmektedir. Bununla beraber sosyalıstler buna karşı henuz cidrii bır cevaba gırışmemişlerdır. Zaten bo>le bır teşebbuse girıjeceklerı de tasavvur edilemez. Bazı soByali^tler telâkküennı tekrar gozden geçırerek kendılermi boyle bir esasiı tenkıde maruz bırakmıyacak yeni bir takım sosyalizm şekülerı arayıp bu'dularsa da bunlar da pek ışe yaramamaktadır kı bunu da ileride ispat etmeye çalışacaİız. Wîlhelm Röphe Y Yeni doğmuş bir çocuk cesedi bulundu Fatıh Kovacılar caddesi yakının da bulunan mezarhğa yeni doğrr.uş bir çocuk cesedi gomulmüstur. Ali Turan adında bir genç tarafın dan yapılan ihbar Ü7erine yeni kazılan çultur açılmış ve £azete kâğıtlarma sarılı bir ceset çıkarılmıştır. Ali Turan'ın ihbarında, çocugun 35 yaşlarında bir kadınla yanında bulunan 7 yaşında bir kız çocuğu tarafından gomülduğü anlaşılmıştır. Verilen eşkâl üzerıne Vadınla kız çocugunun aranmasına başlanmıştır. Boş filim için 43 bin dolar tahsis edildi 9. kotada yer alan bos sinema fil mi için Odalar Birliği, Istanbul Ti caret Odası emrıne 43.500 dolar tahsis verilmiştir Bu tahsısten istifade için 21 firma muracaat etmiş ve 131,000 dolar talepte bulunmuştur. Oda, on bir firraaya seyyanen 3,000 dolar tahsis etmiş ve diğer muracaat sahiplerinden eksiklerini tamamlamalarını istemiştir. Tedavüldeki parada artış kaydedildi Merkez Bankasmın son bültenine göre tedavüldeki para miktarı geçen hafta;. a nazaran 105 mıiyon Hra artmak suretıvle 5 262,526,117 Iıra olmuştur. tedirkr. Ve ÖBÜmüzde sadece bir kaç ay vardxr... Hürriyetleri kanım teminatma baglamak için bir kaç ay... Polis, 15 homoseksüeli yakaladı Poüs ekıpıerı, evvelki gece Sirkecı civarında yaptıklan tarama sırasmda 15 homosek'=ürl genç ile bunlara vasıtalık yapan 5 kışiyi yakalamıştır. Son gunlerde sık sık vukua gelen tecavüz oîaylarını önıkmjit|adiyle maüa vakaîân^n 20 '<ı*i nezaret altrıa ahnmıştır. EkujEUJ^pt^aJcatacak yeri ve kimliklerinı gfasterebilecelc vesikaları bulunmadığtndan I haklarında takibat açılmıştır. ,. SAYİNLDOKTORVE EÇZACİLARA^ . ABDİ İBRAHİM İLAÇ TftBimnSSI CHLOROCETİN SUSPANSION Tural aleyhine açılan dâvaya dün bakıldı 22 Şubatçılara mektup göndereI rek hakaret ettıği iddiası ile hakAdlı yeni müstahzarınuı bol mıktarda piyasaya verılmış oldu1 kında 20 ye vakın maddî ve mâne. ğunu «rı ederk«n CHLORAMPHENİCOLE'lü diğer preparat' vi tazrmnst dâvası «çılan Cema! laruım yeni ucuzlatılmış fiatlannı büdirir. Tural ile ilgilı dâvalardan birine daha dün Dordiincıi Sulh Ceza C H L O R O C E T İ N DrsJ. 250 mgr.x 12 adet 540 Kr. Mahkemesinde bakı'.mıştır. Diger riâvalara bakan mahkemeC H L O R O C E T İ N Suppoaltolre 250 mgr x 5 adet 580 Kr. lerin vazifesi7İık kararı vererek dâva dosyalannı askeri mahkemeCHLOROCETİN Sujn>oıltolre 125 mgr.T 8 «det 300 Kr ye htvale etmelerine mukabil 22 Subatçılardan Acar Ok = n'ın Cemal C H L O R O C E T İ N Suspanslyoa »0 gr. Şl«e «50 Kr. Tural aleyhıne açtıgı #50.000 hralık (Nurçin Reklâm) maddi tazminat hakkı baki kalmak fartiyle 1001 liralık mânevi Üâncılık: 7836/15348 tazminat» dâva^ına Dordüncü Sulh Ceza Mahkemesi bakmayı uygun gormüştür. Dün başlıvan durusmada Acar Okan'ın avukatı Cemal Bugün suareden itibaren SITE Tural'ın gondermis olduğu mek. » yarın Buareden itibaren tubun fn'okopısini rrrahkemeye verQ|TC Beyoğlu LÂLE Sinemalaruıda mıstir. Durusma diğer dehllerın ibrszı için baska bir güne bırakılmı.'tır. SİNEMASI KAYBOLAN ÜLKE (Renkli) «Atlantis» Kasım 7 Cemazivelâhır 9 ! ' hakkınd» hukumler vermekten ve tln kaldırılmasını sırf serraayenin moda olan çeşitli sosjalızm şekil getırdığı gehrı kaldırmak maksalerınden bırıni one surmekten çe diyle değıl, bılhassa bu mulkıye kinmıyorlar. Nıtekim Romain Rol tın temın ettıği kudreti yok etme« land, Bernard Shaw \e diğerleri gayesıyle ıstemektedırler. Acaba gıb: isımleri ihtıva eden uzun bir boyle bır ıktıdar temerkuzu sos meşhurlar lıstesı yapmak pek ko yahst devletten bsşka nerede daha laydır. Fakat bunların içinde An kuvveth olabıür? Bu kudretten dre Gıde gıbi, komunist âlemin mustefıt olanlara «Mal sahibı» adı hakıkatlerı;. le karşılaştığı zaman nın verılip verıimemesı, bunların goruşlermı değıttırmek fırsatını hakıkatte fenksiyonları bakımmelde edenı pek olmamıştır. Hattâ dan «mal sahibı. durumunda olma belki de hatâ etmiş olduklarmı larını değıştırmez Işte bu sebep alenen itiraf etmek cesaretini ken tendır kı bır kollektıvıst devlet şe dilerınde bulamamışlardır. fının tarıhm kaydedebıleceği en Cemı; etı tamamıyle maddileşti buyuk mal sahıbi olduğu soylene recek ve erıtecek olan bır so'ya bılır. Zıra bir tek insanın sahıp lizm cemiyetın bjtun organik kuv olabıleceği en buyuk mulkiyete savetlerıni ve ihtıyatlarını frensız bir hip olmuştur ve memleketin tama şekilde yok edecektir. Yani ken mı ona aıttır. Bu mülkiyet burjuva riı=inder. evvel baslamış ve kendı hukukundakı normal şekıllere ria sıne gelışme imkânı vermış olan yet edılmek suretıyle kendisine bâ b.r cerevanın dusebıleceği ıfratla tapu nakledümış olsaydı dahi du rm en kotusüne ulaşacaktır. Bu rumunda bir değişiklik olmıyacak keşmekeş içinde boğulmamak için ti. Fakat bu mal sahıbi hakıkatte sosyahst devlet kendisinı ayakta burjuva hufcuku ve sosyal nızamı tutabılece^. her ç a r e » başvuracak sayesinde bızım cemıyetimizde en ve cemiyetın butun yasama kay kuçuk koylunun dahı istifade ettıfiı naklarına fütur=uzca tecavüz ede esash bır şeyden mahrumdur ki o muesses bı cektir. An'aneleri çığnıyecek, îe da, hukuk uzerine mel umdeleri vıkacak, para iktik devlet tarafından kendisine mulkı rarmı berbat edecek, sahıs ve mul yetin emnıyetı hususunda tanman kıvet mrsunıvetlerını ıhlil edecek, garantılerdır. Bu garsnnler saye devam'.ılığı durduracak, kuçük te j sınde bır koylu dıktığı ağacın gol «ekkullerı darmadağın edecek ve gesinde lorunlarmın, çocuklarının r:havet ?ulhu ve devletler huku dahi olurabıleceğınden son derecı kunu tehdit edecektir. Sosyahst emm olur. devlet. bugunun, muhteşem bir Sosyalizmin bu rîrvamh tehdirii mazi ile mugrzam bir ıstıkbal ara nın ehemmiyeti temın ettıgı alda sında ufacık bır an olduğunu du tıcı maddi menfaatlerden daha fa* îunmenn ınsana verdiei tevazuu ladır. Halbuki bu bakımdan kapi hisıetmeksızın, geleceğı umursa talizmin ustunluğü ise pek açıktır madan günü gunune yaşar ve an Sosyalizmin maddi ıstıhsai husu cak seneden seneye dış gorünuşü sunda muvaffakıyetsizliğe m&hkum nu kurtarmakla iktifa eder. Bunun olduğuna inanmanın tehlıkeh oldu netice«i olarak, mutemadiven met yu bah>i etra'ında çur.luk edebi hedihp goklere çıkarılan, fakat vatta çok sey yazılmıstır ki biz bu muayyen bir raman sonra b:zım fikirlere iştırak e*miyoruz bunun için tutbik kabıliyeti olmıyan bü 1» beraber son zamanlarda cırışılen tün o «plânlara» rağmen sonu gel bazı tecrube'.er neîıcesinde >ayılan mez bir emniyetsı?lik ve gitgıde yanlıs bir kanıatin tashih edılme» çoğalan bır istıkrarsızlık hayatı ze de yeıınde olur. Sosjalizme çevri h'.rler, durur. len ter.k'dlere karsı so=vahst devDıger çah?lara gelince. buralar l;tlerde her \erde olduğu kada da «osyalizm kapıtalizmden çok çalısıldığı ve istihsal yapıldığı. de' makınelerın daha kötu olmak tehhkesi arzet tesisler kurulduğu, mektedır Buçun buyük sanayi iş kapita'.ı>!t devletlerdekılerden daha letmesindeki işçı sınıfının durumu az vermedıği sovlennor. haftâ bıl nun tatmınkâr olmadığı muhak ha^sa bu mem:ekPtlerın mılli ge kak ise de, isçı, butun salâhıyetleri hrler graîığinin devamh bir yukBazı ışçi kutlelerir.in ümitsiz ve nefsinde toplamış bir tek patrona. «eh» gosterdıg! üâve edılivor Bjtun bu menfi argümınlar proleter durumlariyle tahnk edıl yani mutlak hâkım sosyali«t devmış ve yine onlar kadar ümıtsıı lete bağlandığı ?am»n bu bajlıhk sosyaîizm nazanyatçılannı baçka lurukleyip yeni sosya munevverler tarafından goklere tahammul edılmez bır durum ar sıhalara Sosyahstîerın, lizm şekilleri icat atmege sevket çıkanlmıı oîan sosyahzm kutlele zetmıyecek mıdir? rın menfaatlerinden zıyade bu mu kdvlüyu ve kuçuk burjuvayı son ti. Bu yeni nazart gorü^leri ineenevverlenn menfaatlerıne uygun derece hakır sormelerine mukabil lemenin pek değeri yoktur. zira duşmektedır. Fılhakıka sosyahst teknik hârıkalar, dev ışletmeler bunlar anealc akademik münaka devlet bu fıklr yobazlarma hiç ça ve dı|r âbıdevl tesısler karşısın şalara veya yıkıcı propagania'a lısmadan rahat bır omiir surecek ria hevecanlı methıyelere koyul ra vararlar, fakat pratik fayda sdrmuyor muyuz? Bu temın etmezler. Bu sebebledır k bir takım yı.\ım ımkanlariyle par duklarını bilhassa lak idareci mevkıler vâdetmek'e vazi^ette ın^an. o taraftan gelmek sosvılist nazariyecıler. r dir. Sosya!ı?m sana> i proleterle te o'.an baska hir cıns juperameri anglosak«on memleketlerde' zarınden değıl, entellektuel VB aka kanızm tehlikesıne maruz bulun yıf tarafları kimsenın gozünden demık prolelerlerden dogıwöstur. duçumuru daha iyi («rkedebıliyor. kaçmayan programlarının sosvolo îşte en buvük sosyal tehlike de Zjraati kol+rktıf!e«tırmelt için sar jilc temellerin; »çıklamayı l»yd»budur ve mudahale edilmesi aaruri îedılen ^osvahst jjavretler. büyuk h görmemislerdir. ıstıhsal metodlarının, bizim iktiıaolan nokta da buradadır. Îşte bu sebepledjr kı sosyalizm di sistemımizın şimdiye kadar kümurıîlerım en çok sanatkârlar dun çuk ısletmeier hahnde tutmasını yasından buluyor. Fakat bılmelerı bjldıği sahalara da yayı'.mak teh lâzımdır ki kollektıvıst bır dev llkesi EÖsterdiğini ispat ediyor. ŞFV6ÜL gOMUNCU lette sgnat ve edebiyat oldürucu Kpndisine bağh, koiayca tahrik İle bir iklime maruzdur. Bır sosyahst edılebılecek. dah» da kolayca tazHALtT KARSIALAN devlette bir ressam Cezanne'ın yık al*ına alınıp sevk ve idare ediâkıbetı ne olurdu? O Cezanne ki İPcek gruplarıjı teşekkülü sosyalist Evlendller baba^mın serveti sayesinde, 30 se devletin menfasti iktizası oldugu S 11 198Î Hüton Şadırvan np. hiç bir şeye muhtaç olmaksızm nıspeîte zıraatm kollektifleştirildisadere resim yapmak luk'snle meş gıni görmek ihtimali de kuvvetlenecektır. gul olmuştur. liâncılık: 78»9 153B1 Diğer taraftan şunu da sozönunYa^adığımız dün>a sosval ve ekonomık meselelenn tek kehme de tutmalıyız kı, sosyal adaletin, musavi sınden bıle haberı olmıyan bır ta gelirlerın ve servetlerin T E Ş E K K Ü R istemekten kım ^anatkâriar, edebıyatçuar ve bir surette taksimıni bılginlerle doludur. Gelge'ıelim maksadı her şeyden evvel bunlann Ofu! fien »lle büyüıMlmüı bunlar, büsbutün başka sahalarda temin e'tıği iktidarın taksimidır. Hopa earafından elde ettıkleri otoritelerine da^ana Onun iç;n sosyalıstler i=;tihsal vaŞÜKRÜ ŞAHİNKAYA'nm rak bugunkü iktisadi sutemımız sıtaları uzennde hususi mulkiyerbedl lıtlrahatgahını bıdar t c | yl eden bizlfre zlyaretleriyle, teljraf, telefon v« meîttupl»rıyle tazıyede bulunan akraba dn<:t. arkadas. meslektaş ve jakınlanrr.ız». Paıtor 7ran»ıı Ailemizin büyüğü, sevgili esjm, babamız, ağabeyimiz, amcamız Hastahanetı doktorlanndan Ha• an Dardar, Doktor ökıon Acemcglu ve bütun hastahane personelinc elemlı fünlerln şükvefatı münasebetiyle cenazesine gelmek, çelenk göndermek, rarı duygulannı arzedertz. telgraf, telefon, mektup ve bizzat riyaret suretiyle derin teSahlnUaya »ilejl azı İsleri Müdürlüğünün kapısı aralandı ve kıytnetll dostum Ahmet Kudsî Teeer'in ıcvimli yüzü aralıkta belirdi. Kendisini sevinçle karsıladım ve aldım karşıma oturttum. Mutat hal, hatır sormalardan sonra o, Galatasaraydan hocası oldufn, simdi Münih'te Güzel Sanatlar Akademisinde dekorasyon tahsili vapan biivük oğlumun durumunn anlamak istedi. Ben liseyi yeni bitiren kızına dair havadis sordum. Biraı düfündü, sonra her u m a n k i ağır konaşmaıı ile: Ankara Devlet Konıervatuanna yazdırdık, dedl. Neeee, yokja?.. Evet meslek olarak tabne sanatkSrlıgını ««çti. Meyva dalından uzağa düsmez derler ya... Baba piyes yazarı olunca elbette kızı da sabııeyi seçecekti. Peki bu merak eskjdenberi var mı idi kendisinde? Farkında değildim. Geçen lerde liseden diplomasım alınea karfima oturttura ve ne olmak istedijini sordum. Doktor, eezacı, m&hendis, mimar, veya hiç olmazsa hoca demesini beklerken aktris deyince ne yalan söyliyeyim, bir hayll lasırdım. Netieede kendisine karşı mütereddit davranmadın in»allah! Yooo tabil böyle bir şe» ıSylemedim. Pek iyi etmissin. Memnnn oldam. Şimdl b i ı bize konnşuyoruz ya kızın pek eski zamanda d t t i l , yalnız 40 yıl evvel, yaşamış olsaydı da babasının aualine «ben aktris olacagım» cevabım verıeydi ne olurdu, dersin? Ne olurdn? Sajlam peder beyden daya£ı yerdl. Dogru . Ertujrnl Mnhsin'in bu tarihlerde yaıdığı, Temasa mecmuasında çıkan bir aeık mektubunu hatırlıyorum. Arayıp bulacak ve bunu kıııma okutaeatım. Muhsin'in mektubunu ben rie biliyordum. (Sonradan metnini buldurup tekrar okudum). Muhıin, bunda, kendisine mektnp yasmış olan Salih Zeki isimli bir gence cevap vermekte ve ezeümle lonları söylemekte idi. • Aktör olmak için çılgınca bir arzu duyduğunuzu. bu arzu ile mejbu oldugunuzu yazıyorsunuz. Benim 15 «ene evvelki ihtisssatımı hatırlatıyorsunuz. Ben de ıızin gıbi bu lâneth mesleğe atılmak için çırpınmıştım. Bir çok eunler ve geceler yalnız bu emel, bu aşk ıçın titremiştim. N ıhıyet cur'etım galebe çaldı, aktor oldum. Keske olmasavdım. Bu yolda kendimden başka bir «aık olsaydı bugun onu lânetle antcaktım. Acı tecrubeme istınaden sıze vasıta olarak mel'un olmak iıtemem. Tiyatrosu, «anatkâr kadınları, iinatı olmıyan bu memlekette ne olursanız olunuz. fakat aktör olmayınız! Zelil olduğunuz kadar sefil olursıınuz • > Tarih 14 afustos 1911.. Aradan yalnız 44 yıl geçmiş. Bir cemivetin ha>atı için pek kısa denilebilecek olan bu zaman parrası içinde tablo ö>lesine değismistir ki sasmamak kabil değildir. 44 sene evvel aktör oldnŞu için derin bir pişmanlık duyan adamın rehberliği ve onıınla biılikte yanındaki «rkadaşlarının tükenmez gayrelleri ile Türk railleti eski görüs ve düsüneelerini bütün he>eti ile terkettiji gıbi aktör de zillet ve sefaletten lamamen kurtulmuş, cemivette büyük bir itibar ve saygı kazanmış, üstelik sefaleti de çok terilerde bırakmıştır. Artık bu memleketin de tiyatrosu, sana tkir kadınları, sanatı bol bol vardır. Ahmet Kudst Tecer'e Bujünkü nesiller çok bahtiyar nesiller, dedim. Sıkıntıyı eskiler çekti. ö ? I e ! dedi. Demek şimdi babasının yazdıklarım kızı oynıyaeak, diye takıldım. Cevap \ermedi. Dainı» ııilen zczlerine, yeni bir ısık, bir sevinç ışığı doimustu. Dostumun sevincl ile ben de mej'ud oldam. Cevat Fehml B A Ş K I T Taksim Belediye Gazinosu } i MUHTEŞEM PROGRAMINA İLÂVETEN KISA BİR MÜDDET İÇİN BU AKŞAMDAN İTİBAREN VEDET SANTÖZ TEŞEKKÜR NURİ ŞAHİN'in ANTHONY HALL JOYCE TAYLOR Dikkat: SİTE'de her akjam Üham Geneer idaresinde SH0W Proeranu V. ] 7 36 1 57 13 41, 17 5Q 19.P2 5 5; essürmürü paylaçan, bizleri teselli etmek îutuf ve nezaketinde bulunarak insanî vazıfelerini yapan hem|ehrilerimize, dottlarımıza, arkadaş ve meslekdaşlarımııa münieriden te»ekkür ve minnettarlıklarımızı arza elemimu; mâni olduğundan muhteterem gazetenizle iblâğını rica ederiz. ŞAHİN OĞULLARI AİLESİ Cumhuriyet 15328 CUMHURİYET Nüshası 25 Kuruş Senelik « aylık 3 aylılc Türklye Harlcl Ura Ki. İJr» Kr. 75 00 150.00 40.00 80 00 22.00 44 00 Baıan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik TUrk Anonim S i r ^ e u Cağalotlu Balkevl Sokak No. 3941 Sahibı Yan islerinı flılen idare eden Mesul Müdür İlincılık: 7851/15332 Cumhuriyet 15327 = «CUMHURffYET. in EDEBİ TEFRÎKASb 87 Bozkırdan soğuk dondurucu bır ycl esmeye başlamıştı. Ne >apacaçını. edeceğini bilemez, bu Taşbas karsuında saşırmış kaUbalık, susmuş kalmıştı. Bozkırdan gittikçe bızlanarak eten yelin sesinden başka hiç bir yerden çıt çıkmıyordu. Bir ses, diri bir yaslı kadın seîi jardıma yetişmeseydi, belki kriviin kalab3İıJı sabaha kadar burada, Taşbasın evi yanında, kıpırdamadan, böylece dunıp kalaeaktt. «Siz deli misiniz. siz hançi ermişin errni^ oldu|unn söylediğini duydunuz? Bnnlarm hcpsi ermisliklerini iııkâr ederler. Gönlü alçak kişilerdir bunlar,» diyordu kadın. Bu sözler karanlıklarının iistüne bir ısık gibi döküldü. «Kim gördii ki simdive kadar erişmiş erişmisliçini sövlesin!» «Biz de amma deliytnışiz.» «Taşbaşa inaııdık da gittiydik.. «Az daha günah» giriyorduk» Ve Taşbaşa karsı ağizlarından kotü NOZ çıkanlar: «Tövbe tövbe! Bin kere tövbe!» dediler. «Gürıahımızı bajtısla. Sen bizl yanılttın Taşbas Efendimiz.» «Sen saşırttın hizi.» «Surun yarısi bizdevse. y a n ı ı Iferdemir KiMAti YASAR Gök loaRîr da sende,» dediler. 35 Ooob, artık kurtnlmaştn. Bu işten bu kadar kolay kurtulabileceği de biç aklına gelmiyor dn. Canım, ates olmıyan ycrden duman oıkar mı? Azıcık ermislik bulsalar bir adamda hiç yakasını bırakılar mı onun, köy lfiler? O kadar konusmuş konnşmustu da, o kadar Ucndisini kötülemifii de, o namosıaz köylüden bir taneci çıkıp da: «Sen kendini kötüluyorsun, Etizel Taşbaşım, sen boyle birisi değilsin, olamazsın da» dememişti. «Bic seni doğduğun gündenberi tanırız, karda leke var, sende yok> dememisti. Kuzu knzu dlnlemlşler, ondan hemencecik valfeçivermislerdi. Buçünlerde onlara bir ermis gerekti. Belki şimdiye ka dar da bir ermlş bulmoşlardı Bnlamadılarsa, Tafmur Dedenin yatırında bir keramet bulaeaklardı. Yafmur dedenin yatırı uzakta, bozkırl» Toros arasına sıkışmış, kıraç bir tepenin üstün deydi YaSmur yatmadığı vıllar bozkırın köylüleri gellp ona horoz kurban ederler, ondan Tağmur dilerlerdi. Tağmur De de yalnız horoz kurbanı isterdi, başka bir kurban kesilirse ona, tam dileklerinin aksini yapardı. Tağmur Dedenin çok isleri, efsaneleri vardı. Tağmur Dede bütün islerinde bir baska Hızırdı. Dofudaki bütün güçler onun elindeydi. Karı o yafdırır, fırtınayı o gönderir, yağmuru o dindirirdi. Suları o tasınrdı. Bir de bütün bozkırın bereketi ni o şönderirdi. Kıtlık yılları, vay Yagmur Dedenin başına ge lene! Küfürün bini bir para. Yatırın önünde. dört bir yanında ağlıyan, döğfinen, ona alkış eden binlerce a ; köylü... Bu yıl neden Yağmur Dedeye sarılmadılar da, Taşbaşı seç tiler? Ya ökkes Dağkurdu, ya Yafmur Dede .. Ne vaparlarsa yapsınlar. ne halleri varsa şörsiinler, Taşba« yakayı ellerinden bir kurtardı ki, bir kurtardı. Kövlti insanı canavara benzer. Az önce söklere çıkarıp, Tanrıva e^ ettiğini, isine gelmevince biraz sonra çamura batırır. Datırır da çözüniin yasına bakmaz. tns^u, bu kadat yüceltip, nrkasıııa top top ısıklardan bir ışıU ormanı takıp eöklere salnerdisi ermi'.jnin yakasını bir İki ıfizde bırakıverir mi? Velev bu sözleri söyliyen ermisin tâ kendisi de olj». Taıbas, yedi yıllık Muhtar Sefer savasında bile, bütün yenilgilerine bu köylü sebep elduğu halde bile onlara bu ka dar Uızmamı.stı. «Ben ırza ftçtim» demişti. Bu köylü ırza geç medifini bilmiyor mnydn? Hırsızlık yaptım, rakı, sarap içtim, hayvanlarla cima ettim» demistl. Bu işleri yapmadığını köylü bilmiyor muydu Bir tanesi çıkıp da, «kendine kara çalraa, seni biz biliriz* dememisti. Ama her şeye karşın, ne oIursa olsnn, kurtulmuştu ya .. Bir tanesi çıkıp da bövle deseydi, köylü onun yakasını bırakır mıydı tyi ki söyUmedi. Merremee konusabilseydi, söylerdi. Söylemek değil, kıyameti bile koparırdı. tyi ki konuşamıyor. İyi. iyi, iyi çitmişti işler. Bir daha boyle bir belâ da gelmiyecekti basına. Bunu atlat mıstı ya Gerçekten ermislik nasıl slnrdn acaba Bütün bu köylülerin gördüklerinin hepsi yalan mıvdı Arkasındaki ışık ormanı gerçek olamazdı. Bunu iyi biliyordu. Uçup Tekeç dağına gitse, kendisi hilirdi bunu. tnsan, tâ buradan Tekeç dağına arkasında çıkır şıkır ısıklarla gider de farkında olmaz mı Dedeleri için çıkarılan lar? Kimbilir, belki bövle dedeleri vardı. Su top top ııık da olabilir \ma bu karda knanıet te Tckec dağına fitmek Düste bile şritse insan üsürdii Belki, su e\iıı üstiine Inen ınktan a gaç dofrn olabilirdi. Bir kere. sinde, gece evin üstünde bir seyin çat diye ikiye ayrıldtiım dayrauş, dııarı çıkmıs ki ne gör sün, evin üstünde bir ışık kümeıi lüzülüp durnr, Evin içi karanlıktı. Ocaktaki odunlar yalım veren eirvten de fildi. tçin için yanardı bu odnn lar. Bu toros etekleri köyleri gene iyiydi. Hiç olmazsa ocaklarında ışık yapaeak odunları var dı. Bir de ipiltileri vardı. çam şırasından. Şu bozkır köyleri odun bilmezdi. Odun yerine tezek yakarlardı. Tezeğin de yalımı olmaz. Bozkır köylüklerin de stin kavusur kavusmaz, silme bir karanlık çökerdi dünyaya. Evlerin içi dısı »ynı karanlıkta Hiç bir ısık bu karanlıSı delmezdi. Bir Kürt sairinin dediği ftbi, bin yıllık mayalan mıs bir karanlık çökerdi gecelerine. Çam çırası ışığı da ısıktan «ayılmaz. N'e kadar yakarsan yak, uzun sürmez ki... Cırayı a* yap san ısık vermez, çok yapsan Is hırakır. Işıktan tayılmaz. Talnız Muhtar Seferin evinde bir saz Umbası vardı. Karanlıktan yorulrauş bas «Avrat» dedl, «hir iki çam çırası yak da, yüıünü (örelim Vok mu> Kadın hir konu«madan kalktı, iki parca cırayı tutusturdıı. Tulusturdu ama. geııe de biribirlerinin yüzünü göremediler. (Arkası \ar) 5 NAZİME NADİ A.NKARA BÜROSÜ : Atatürk Bulvarı Yener Ap.Yenljehil Telefon: 12 95 44, 12 09 20. 12 0^ 66, 17 57 35 * DOĞU tLLERİ BÜROSD : tnönu Caddesi tşmen ilau Diyarbakır Telefon: 1M1 # KOçüksaat Meydanı Edirne Ham Adana Telefon: 45S0 • Gazeteznlze gönderi'.en yarılar konulsun, konulmann iade edilmez. tlânlardan mesuliyet kabul olunmst. • Abone ve İlân işleri fçln, tarfın Cstöne «Abone» veya «llan Serviıiı kaydının konması lâzımdır. * BO GAZETE BASIN AHLAK VASA5INA UYMAYI TAAHHÜT ETMİ5TIH VECDİ KIZILDEMİR * MICKY M0R6AN ve büyük kompozitör İFTİHARLA TAKDİM EDER. Rezcrvation: 48 29 04 ve 48 74 92 GCNET tLLERt MERKEZ BÜROSD : JERRY EVE I ' I1 I1 I' (' I1 I I1 İlâncüık: 7815/15338 Taş CÜMHURİYET İLÂN TARİFESt Başllk (Maktu) 150 TL 234 Uncil lahlfeleı (»antlml) S TU O 5fi ncı sahıfelet (santıml) Î5 TL Msan. Nıkâh, Evlenmc, Ongum imaktul ** TL O.unı. Mevlıt, TeşekkJt ,5 santıme ksdar maktu) U TL O Kjvıp (10 kelimrye ks oar (maktu) 10 TL Evsaf: Kalınlık: 2,5 ilâ 3 mm. Genişlik: Asgari 1250 mm. Muracaat: 71 61 59 dan Sekreterlik. ilâncüık: 7864/15349 SAÇ ALINACAK Buhara Halısı Heraklılarına Her zaman eie geçmiyecek kıjmetteki hahlann satışı Sandal Bedestenir.de 8 kasım per^embe saat 13.30 da. Cumhuriyet 15325 t ^»»»lltlllllllll lillilllllilMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIimmilllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllııııllllllııııııııııııııııııııııuıııuı, lllltllf II1111II lllllll ••! llllllllllllllll^l "'
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear