Catalog

İKİ encere CUMHURlYET 4 Kasım 1962 III J=f IIIIIIII lllIIIllIllfriIlIllllIllIIIIIIIlIIIIIIIIIIIlllIllIIIIIIIIIlllIIIIIIIIIIIIIflIlJJIIIIIIIIIIIHIIIIIIllfllll I = H II Tik... tak... tik... tok... tik... Emektar «Kocataş» tehlîke geçirdi Boğazın emektar «Kocataş» vapuru dün sabahın erken saatlerinde büyük bir tehLike at'.atmış, birkaç yerinden patlıyan kazan borularmdan etrafa yayıîan kızgın buharın salonlara kadar gelmesi, yolcular arasında panik yaratmıştır. Saat 7.05 te Rumelihisarından Köprüye kalkan Şehır Hatlarımn 75 nuraarah .Kocataş» vapuru Arnavutköy açıklannda hareketsiz kalmıştır. Patlıyan borulardan yayuan buhar, yolcuları telâşlandırmış, «Batıyoruz» ve «yangın var» avazeleri birbirini takıp etmiş, bu arada cankurtaran yeleklerini almak isterken bazı kadın yolcular bayılmıştır. Bunun uzerine tekrar Arnavutköy Iskelesine çekilen «Kocataş», yolculannı indirmiş, romörkör yedeğinde tamir için Sirkeciye çekilmiştir. DÜŞÜNCELER Wm$Wm armagam MAKALE YARISMAS1 Şarklı : Bu dünyada rahat yoktur... demiş. Bakuidı siz hazrete . Dört eksiketek huzurunda elpençe divan. Vakit geldi. eline su dök. Vakit geldi, sofrasını kur. Vakit geldi, yatağım ser.. Kocabaş yaratıklar gibi başım saşdan sola çevirmek için zaman istiyen bir miskinlik içinde... ve sonra : Bu dünyada rahat yoktur. Bunları takside düşünüyordum. Şoför, genç bir Fransız kadını. Sinema perdesindc seyretseniz yadırgamazsınız. Kumral saçlar... L'staca düzenli bir makyaj.. Günde kaç saat çalışıyorsunuz? On saat. . diye cevap verdi. Kendi kendime : Bu dünyada rahat yoktur. . diye mırıldanacaktım, vazgeçtim. İki sıra ağaçlı ve kahvcli bir caddeden geçiyoruz. Bizim kahveler geldi aklıma Bizim kahvelcrin sokaga bakan eamlannda bir yorgun yüx... Elinde bir tesbih : Tak" . tak... tak... tak . tak... Otuz üçlük mü acaba? Doksan dokuzluk mu? Dokuz yüz bin dokuz yüz doksan dokuzluk mu? Yoksa. . Sonsuzluğa kadar mı? Tak tak tak. . tak... tak. . Tcsbihin taneleri düşüyor düşünceme. Saniyeler geçiyor. dakikalar geçiyor, saatler geçiyor, günler, aylar, yıllar geçiyor. Kahvenin camınöaki adamın sakah uzamış. Çizgileri ihtiyarlıyor... Tak... tak... tak... tak tak. . Bir metronomun eşit aralıklarla çıkardıgı seslere benziyor bu tesbihin sesleri : Tik... tak... tik tak... tik tak... Tamam mı? diye soruyor bir ses. Tamam. Bir el uzanıyor. Bir düfmeye basıyor. Bir füze havalanıyor. Bilmcm ki r.ereyc? Mars'a mı... Jüpiter'e mi Pluton'a mı... Yoksa Çoban Yıldızına mı... Saman uğrusuna mı Yoksa sonsuzluğa mı? Sonsuzluğa... sonsuzluğa... Tak. . tak... tak... tak.. tak... tak... Zaman ilerliyor. Saniyeler, dakikalar, saatler, günler, aylar, yıllar, yüryıllar geçiyor. Bir ses : Tamam mı? diye sornyor... tekrar. Tamam. Tabutu musalla taşına uzatıyorlar. Biri fısıldıyor : öldü de kurtuldu, diyor... Bu dünyada rahat yoktnr. Kahvenin camındaki hayal sönüyor. Eller uzanıyor. Tabut havalanıyor. Bilmem ki nereye? Mars'a mı. . Jüpiter'e mi. . Pluton'a mı Toksa Çoban Yıldızına mı. . Saman ufrusuna mı... Yoksa sonsuzlufa mı? Sonsuzluğa... sonsuzluğa... Son... Şoför frene basıyor. Geldik mi? Dönüp gülümsüyor, pembe ile kırmızı arası bir ruj. Çok yoruluyor musunuı? diyorum. Çok... diyor, saadetle Dndaklarına bakıyorum. Galiba kullandıfı rougebaiser. Atatürk devrinde dış durumumuz Milliyetçı olduğu kadar. milletinin haklarına dokunulmamak şartiyle, evrensel olan ve bütün milletle ^^^•^•^^ Yazan: * ^ ^ ^ ^ ^ Tankla kamyon çarpışınca, tankın sürücüsü yaralandı Habib'.er köyünden Yassıvirana gitmekte olan Onbaşı Sedat Çınar idaresindeki tank ile aksi yönden gelen Selâhattin Gülerin kullandığı kamyon çarpışrmşlardır. Tankla kamyonun çarpışmasında Onbaşı Sedat Çınar hafif yaralanmıştır. Kamyon hasara uğramış, şoför Selâhattin kazayı yara'iz atlatmıstır. Denizcilik Bankasında tâyin ve nakiller oldu Denizcilik Bankasında yeni tâyin ve nakiller olmuştur. Bu arada Teftiş Heyetı Müdürü Kâmuran Baydur görevinden ahnmıştır. Genel Muh sebe Müdür Muavini Abdullah Arınmış eraekliye sevkedılmistir. Bur.dan başka Deniz Yolları Işletmesi Başenspektörü Şüepcilik İşletmesi Müdür Muavinliğine setırilmiştir. Bu arada bar.ka yük.^ek kademeleri arasında değisikliklerin devam edecegi söylenmektedir. Dormen Tiyatrosu AYI MASALI (Komed: 2 Bölüm1) Ses Tiyatrosunda Bir vatandaş ilkokul yaptırıyor Nerirr.an Örnekal adında memleketsever bir vatandaş dün şehrimiz Milli Eğitim Müdürlüğüne basvurarak Kadıköy Çiftehavuzlarda yaptıracağı bir ilkokulla eğitim seferberiiâıne katılacağını bilriirmiştir. Merhum İlhami Ahmet Örnekal';n hâtırası adma Bayan Örnekal'ın yaptıracağı ilkokul teklifi. Milli Eğitim Müdürlüğü il«ililerince, rnemnunlukla karsılanmı? ve okul arsasının temini. inşaat müsaadesinin derhal alınması konu .sunda teş^bbüse geçilmiştir. 50 TEMSİL Her gün 21.15, Çarşamba (Talebe), Cumartesi Pazar 15.00 de NOT: KENT OYUNCULARI SANDALYELER VE DERS Her gün 18.00 de oynamaktadır. Bateş 28915297' KÜCÜK TUTUN YOLU e • %• 75 yaşındaki kadın yanarak Öldü Soıı l c llalia SA TEL: 49 56 52 Ilâncüık: 783215313 Muhtelif harman ve numarada beyaz ve boyalı iplik satılacaktır. 1 Mücssesemizde mevcut 91 ton miktarındaki muhtelif harman ve numaradaki beyaz ve boyalı iplikler. şartname hükümleri gereğince KAPALI TEKLV'' almak suretiyle satılacaktır. 2 Kapalı tekliflerin en geç 2211.1962 Persembe günü saat 16 ya kadar Müessesemiz Muhaberat Şefliğine teslim edilmesi şarttır. 3 Bu işe ait şartname İstanbulda Sümerbank Alım ve Satım Müessesesi Muamtlât Şefliğindsn Izmirde, Sümerbank Basma Sanayii Müesseses; Ticaret Şefliğinden bedelsiz olarak temin edilebilir. 4 Müessesemiz, satışı yapıp yapmamakta veya dilediğine satmakta tamamen serbesttir. Kabataş Beşaret Sokak 13 numarada oturan 75 yaşında emeltli öğretmenlerden Emine yanarak ölmüştür. Evde kimsenin bulunmariışı bir sırada ispirto ocağını yakmak istiyen yaşh kadının etekleri tutuşmuş ve ağır şekilde yanmıştır. Aynı evdeki kiracılar tarafından llk Yardım Hastanesine götürülen kad'.n ifade veremeden ölmüştür. Olay. mahalli karakol tarafından tahkik edilmektedir. Eminenin soyadı henüz tesbit olunamamıstır. Demirlere saplandı Göztepe. Cavitpa=a Sokak 10 numarada oturan Hasan Akbaş. tek atlı arabası ile Tütüncü Mehmet Efendi Sokağından geçerken at ürkmüştür. Dizginlere hakim olamıyan Hasan Akbaş arabadan düşmüş ve muhtelif yerlerinden yaralanmıştır. Kumandafiz kalan at ise bütün hızı ile yolun solundaki demir parmaklıklara çarpmış ve ölmüştür. SÜMERBANK MERİNOS YÜNLÜ SANAYİİ MÜESSESESİ; BURSA (Basın 19013 B. 92915309) Kasım 6 Cemaziyelâhır 8 c ıtsı a. c Iktisaden geri kalmış bir memle lışmda bire karşı 22 bin ijabet eket olan Türkiyeyi, bu durumdan den zümrenin, gıdıklanmadan kah köklü bir kalkınmanın kurtaraca kahalar atmasma vesile olacak ve bu sayede bu zümre, yice arabağı muhakkaktır. ne Ingılterenin murahhası, dostuKalkınma, istihşalin fazla mik sını dağlardan aşınrken, dığet bü re müsavı yaşama hakları tanı* 2 muz, Lord Londonderry bütün âza talrda artması ile, istihşalin bu öl yük kütle, düz yolda yurümesiRİ yan, Atatürk, garp camiasına ve kurulmuş o vakitki Milletler Cemi Cenevrede akşamlara kadar de devletler murahhaslarma aynı kür çüde artması ise çeşitli sahalarda jaşırmakta devam edecektir. yetine yabancı kalamazdı. Briand vam eden Milletler Csmıyeti U süden şöyle hitap ediyordu: Memleketimizde özel teşebbüs yapılacak kuvvetli yatırımlarla .Türkiyenin Milletler Cemiyeti olur. Yaurımların istenilen mak maalesef ekseriya istişmarcı, aşıKellog sulh paktını esasen imza et murai Kâtibi ile Tr.üzakııeler ve miştik. akşamlardan sonra da Süriç yol ne âza olarak kabulü evrensel bir sada ulaşabilmesi, kalkınmamızı rı menfaatçı. sunî buhran yaratıvergi saklayıcı. kâiı ne kaKara ve deniz komşularımızla daşla başlıyan temaslar nihayet memnuniyet sebebi ulacaktır. Hü temin edecek miktarda istihşal ar cı, arta kalan pürüzlü meseleler hal Ankaranın da bekl^mediği ve ü kümetim. Türkiyenin dünyada mü tırıcı olabilmesi için plânh ve ay da!r fazla olursa olsun umumi kal ledilmişti. Lozan muabedeşinin dı mit etmediği bir şeıdlde ve her ta him bir istikrar ve sulh unsuru ve nı zamanda bugünkü iktisadi çö kınmaya hizmet için yatırım j zpşında bırakılan Musul ihtilâfına, o rafı tatmin edecek surette netice Mil'.etler Cemiyetiyle işbirliği et küntüden bir an önce kurtulabü mak istemeyici bir varlık halindR zamanki şartlara boyun eğerek beş ı lendi Biz, M.illetler Cemi;. etine gir mesinin lüzumlu ve arzu edilir o! memiz: sağlamak bakımından da, cörünmektedir. Bu zümra lıer pün haziran 1926 tarihü Ingiltere Irak meden evvel Mılletltr Cemiyetine duğuna kanidir. Türkiyenin ehem ağır değil, hızlı olması şarttır. Böy artmakta olan kazançlar;nı, aldımiyeti Avrupa ile Yakın Şark a le bir plânm iktisat ilminin pren ğım helâl ettırmek için saatlerce muahedesiyle nihayet verdik. Ka âza olan ve olmıyin rievletlerle raşında bir bağ olan yalnız coğra siplerine uygun şekilde, bilgili ta çahşan büyük emekçi kütİ3iı:n ara günlerimizde bizi müdafaadan yaptığımız muahedelerde pakt olduklarım fi vaziyetınden değil, bilhassa Ga raisız bir kadro taralmdan hazırlan hn terlerine botçlu çekinmiyen Pierre Loti, Claude mecburiyetivie telif kabul etmiyehissetmemekte ve bu kazançların Farrere" Jean Herbette gibi bir j cek bir taahhüdümüz bulunmadıgı! z i Mustafa Kemal'in üsîün idaresi masında zarulret bulunduğunu da emekçi kütlenin refahından mesul çok diğer bilgin ve yazar dostları] r.ı beyan edecek ve on altıncı mad altında yeni Türkiye Cumhuriye gözden uzak tutmcmak icabeder. bulunduğunu idrak edememektetinin takip ettiği sıyasetin ehemmızın vatanı olan ve kültürüyle dedeki mecburiyetleri de askeri Yurt ölçüsünde uzun senelere rîirler. bağlandığımız Fransa ile kapitüi ve coğrafi vaziyetlerimiz nazarı miyetinden ileri gelmektedir. Tür sâri kuvvetli bir yatırımın hızla Bugun pek çok özel tesobbıısjn lâsyonlardan, Suriye hududundan. j clikkate alınmak şartiyle yerine kiyDnin Şefi. milletin yeniden ku tahakkukunu lüzumlu kılan bu l Bağdat şimendüferlerinden, Düyu g eHreceVmizİ'"üahhüt''edecektTk'. | rulmaşı görevimn mutlaka dar mâ plânın. tatbik edilebilmesi için büyük servetinin, memlekot knlnu Umumiye meselelerinden kalan Her vakitki dürüstlüğümüzün nada bir milliyetçiliğe lüzum RO.S kuvvetli. kudretli. ve otoriter bir kınmasına samimiyetle tabsıs e'.tı ş*i yatırımların karşılığı olmayıp, anlaşmazlıklar ortadan kaldırıl teminatı bu defa da bütün müş termediğini anlamıştır. Mılietle varlığa ihtiyaç bulunmaktadır. riolambaçh yollardan sa.ilar.miş rin birleşmesi yolunda Türkiyeye mıştı. İşte bu vaJrlık devlettir. külleri yenmişti. payrimeşiru kazançlardan ıbaret ol dü?en rolünü gayet geniş ve cömert Bir çok diğer devletlerle. dostDevletin. kurulmuş kurulacak düşünmüştür. E^ki düşmanlıklar bütün müeşseseleri ile böyle bir duğu bir hakikattır. luk. uyuşma. Hekem muahedeleriy 24 dost devletin '»klifini Millet unutulmuştur. En büyük dâvamız olan iktisadostluklara ye plânın süratle tatbikmde en büle bağlanmıştık. Milletler CemiyemuvaKak'.yete Türkiyenin yuk âmil olmas". icabedccek ve bu di kalk'.nmamız.ın tinin dâvet ettiği silâhsızlanmayı ler Cemiyeti umumi heyeti 6 tem nicien bağlanılmıçtır. erişebilmesi için kalkıuraa pi:ır,ia hazırlama komisyonunda faal rol muz 1932 tarihinde müzakere e'tı. bütün kuvvetlerini veniden bulrna suretle hâsıl olacak istihsal artırına milletin samimi ına'.n;ı ve des oynadık. Hattâ aldığım emir üze On altı devlet murahhası söz ala sı ve kaynaklarından tam fayda mı neticesinde, çoğa'acak milli ge teği beklenmektedir. Millet denen rak Atatürk Türkiyeîni çeşit çe lanması yolunda atılacak adımlalir, herkes tarafından çalışma öl varlığın ancak itimat •:ttiğinLı ı < n> şit yönlerden harar^île övdüler. rı, geçilecek merhaleleri. sulhün satla ilk defa burada ortaya atçüsü nispetinde paylaşılmış olmatabii Ve Türkiyenin Milletler Cemiye1 teşkilâtlanmasına ve milletler a sı imkân dahiline girecektir. Baş nıp onu destekleyeceğinin mıştık. ti âzası olmaya dâvet edümesi u; raındaki ahengin teminir.e yarıya ka bir deyimle sosyal adaiet ta olduğu nazara ahnırsa, rnemloketimiz özel teşebbüsünjn höyle t : r zıyan alkışlar arasında müttefikan j cak bırer çaba olarak memnuniyethakkuk edecekti*inanç v e desteğı bulabünuıne ım Atatürk. Miiletler Cemiyetine kabul edildi. \P karşılarız. Eğer Türkiye davetimüracaatla değil, dâvetle girmemiBu bakımdan deriz ki: Memle kân yoktur. Zira, menfaatçı'.igin, sj« î j : ^ : mizi kabul ederse. Ma.ie^te Kıra ketimizde sosyal adalet ıçersınde, stısmarcılığın, mesuliyît.U7.1igın ;;a zi istiyordu. Bunu anlıyan do?tlah n h h n h ükümeti kenriisini aramızda plâr.lı ve hızlı kalkınmak için sos Irattığı bu mutlu zümreye aramızda Milletler Cemiyeti umumi heyeükümeti kenriisini Kaışi. rımız bir temmuz 1932 celsesinde kararı Bern Elçiliği ' karşılıyacaklann birincilermden yalizm zaruridir. hayat seviyesi çok düşük olan y° yirmi dört devletin imza ettiği tinin dâvet o'.acaktır. Bu kabul. Mületler Ceğur.luktan itimat beklsnemez. bir takrirle Türkiyenin Milletier vasıtasiyle hükümetimize tebliğ Liberalizm. bugünkü Türkiyenin mi etinj Cemiyetine âza olması için dâvet dildi. Büyük Millet Meciisinde mü I S u> s' u l h n kurmak hedefini güttü köklü bir kalkınma dâvasında fay Bütün bunlardan başsa ozti te>'aP' c ' n ı n fevkalâde ehem edilmesini umumi heyete teklif zakere ve iştirakimiz kabul edildi. ! dalı olamaz. çünkü memieketimız şebbüsun, sermayeyi daha cok fcy ettiler. Kabul cevabımız üzerine umumi I miyetli bir unsurunu teşkil ede rle öze! teşebbus. yurt çapında kal dalı değil de. daha çok lâr saşıac e k t I r Ama, biz şartsız âza olamıyor heyet fevkalâde olarak 18 temmuz j kınmavı ve sosyal adaleti temine yıcı sahalara tahsis cdcceiii, ışçi 1932 de toplantıya dâvet edildi. j duk: varıyacak nispette yeteri Itadar emeğini çok ucuza satın alacağ.ı, Bunun üzerine Hariciye Vekili! fl) Cumhurivet a ekim 196İ i sermaye ve bilgiye sahip değildılr, milletin sağlığı ve e.îilınıi pibi O vakitki Milletler Cemiyeti kinci sahife.. Bu "n.ikaltie Sunve "' p Paktınm çok müzakerelere sebep miz Tevfık Rüştü Aras'a bir tel' h u d u d u n d a k i bu hali ile şekilsiz bir topluluktan sosyal hizmetler için yaf.rım •.» kaybımız yanlış'ıkla başka bir hüviyet iktisap cdeme maktan kaçınacağı v.s. gibi umuolan meşhur bir on altıncı madde çrafla bu işlerde kıymetli gavret! ( 8 1 0 0 0 1 si vardı. Bu madde mucibince bü ler de sarfettigi için bu içtimad»! 3 c a k t°l r dizilmiştir. R ı /Sl.COfli o miş durumda görünen Özel Tcşeb mi mahzurları da gözönune r.iu:ciı D : e r kayıplir da C'aliç busü. kalkınma dâvamızda tam fe ğı takdirde, Türkiyenin fosyr.! atün âza devletler mütecavizle her behemehal hazı r bulunması lâzım! y a v e d i e r § eeleceğini de ilâve edı.ek derhal | ^ ceph»le..led:r. türlü alâkayı ke=eceklerdi. Ve lâhiyetli kılmak, zatcn zengin o dalet içersinde plânh ve .ıızlı ial Konsey de mütecavize karşı her hareketlerini rica "t'im. lan bu zümreyi, daha çok zengin kınmasında, Liberal sistemin nıüessir olamıyacağı âşikâlr olarak gö Aldığım cevap. MÜISUPT Cemidevletin göndermek mecburiyetinleştirmekten başka bir netice hâ| rünmektedir. Şurası muhakkaktır de olduğu askeri kuvveti tâyin et yeti umumi heyetinde beni ilk mu sıl etmiyecektir. ki: Milletin malı olan istihşal vârahhaslıkla şereflendirivordj. mekle yetkilendirmişti. Bugün nüfusu şüratle artan mem sıtalarını milletçe kullanarat; iSELMA YANIKKAYA 18 temmuz 932 umumi heyet içtiKomsumuz Rusya ile yaptığımız leketimizde. iktisaden kalkınabil lim ve tekniğin gelişmelerini dıkllc maında âza kırk üç 'levlet rrurah1925 Paris dostluk ve bitaraflık memiz için Devlet Plânlama Teş katle takip ederek istihsali artıra vcrrtikleri mualıedesinin 17 aralık 1929 da ye haslarının müttefikan OSMAN BALCI kilâtı tarafından °o 7 oranmda bür cak, milli geüri birine 1, diğeYine reyle Milletler Cemıyeti â735i clnilenmesinde bu muahedeye «iki kalkınma hızı kabul edilmış olup, 22 bin verecek şekilde degil, her* Kasım 19« Istanbul taraf birbirinin muvafakatini al muş, Reisin ve Benim nutuklarımbu nispette bir kalkınma hızını sag kese çahşması ölçüsünde. fakat ra maks.zın kara ve deniz diğer kom dan sonra hararet;i te.^phürat a:alayabilmek için de milli gelirimi hat bir yaşama imkânı bulacak sınria bu mühim milletlerarası top şu devlet'.erle bir taahhüde girişzin °" 18 nin yatınmlara tahsisi, nispette dağıtacak, muayyen bir lam.nda serefle yerimizi almış buCumhurivrt 1?:95 yine bu teşkilât tarafından memekı kaydı ilâve edilmişti. şart zümrenin değil, büyük bir kütlelunuyorduk. koşulmuş bulunmaktadır. Halbuki nin menfaatleri için faaliyet go?O vakit garp devletleriyle mükütlenin sajlık özel teşebbüse ait sermaye birıkin terecek, emekçi nasebeti çok iyi olmıyan Rusya. * * * TEBRIK tisi mi'ıli gelirin ancak °o 6 sı ci eğitim gibi sosyal meselelerini diiMilletler Cemiyetinin de aleyhinAtatürk'ün büyük millet ve inalacak, ehil bir elia de idi. . sanhk aşkı ve ufkuna hudut olmıSERDAR CZKAVER'in t> varındadır. Bu , durum karşısında len altma iktisfkalkınmamız lıberal bir sisteme kalkınmamız bakımından Paktın on altıncı maddesiyle ü yan görüşu, fânileri ?aşırtan dikdnğum gününü kutlulıınm. || istinat zaTuret ettirilmek istetıirSe; bu ai sahaya müdahalesine zerimize alacağımız mecburiyetle kkti ve mütemajli takibi sayesinde 6 Kasım 962 Anneannesi n takdirde Özel Teşebbüsun yatırım hifsedilmektedir. ri Rusyayı tatmin edecek şekilde 12 sene içinde dış âlemde kazandığımız yüksek itibarı gSsterrheS itelif etmek yolunu bulmak için Nurlye Kerlmoğlu fl\ I hacmini ' ı 18 e çıkarabümek için, İşte bu el, devlet elı olacaktır. temin edilecek dış yar<hmlarla, müzakereye girmem v« Cenevreye çin aşağıdaki tafsilâtı da buraya Devlet Bütçesinden bu maksatla ve bu müdahaleyi devlete sosyal gelecek Ankaradaki Rusya Büyük geçirmekten kendimi alamıyorum. ayrılacak fonların, özel teşebbüse bir sistem yaptırabilecektir. Elçisi meşhur Suriç yoldaşla da Milletler Cemiye+inin 22 kasım Bugün yurdumuzda sosyal acladevri iktiza edecektij:. Bununla daimi temas ederek müzakereler 1920 umumi heyet içtimaında îngida kahnmayıp bu teşebbüsun ver let içinde hızlı kalkınmamızı sagden kendisini haberdar etmem e liz murahhası Balfour sonraları gi yükünün de hafifletilmesi lüzum layacak bir plân hazırlanmış bumir buyurulmuştu. Lord Balfour şöyle diyordu: «Muslu görülecektir. Aksi halde. arzu lunmaktadır. Plânı n bu maksadı Garp devletleri de bizim Rusya tafa Kemal, insanlığı ve medeni âtemin edip etmiyeceği şimdiden Mehmet Sarıosmanoğlu edilen hızlı kalkınmanın beklenen ile ayrı bir gizli muahede ile bağ lemi canlandıran hislere karşı duy I belli olmaz. Fakat bu memlekette Evlendiler ınf neticesine ulaşmaya imkân olmabüyük bir ehemmiyetle tatbik salanmış olduğumuz şüphesi içinde gusuz bir vahşidir. O. nihayet bir yacaktır. 5.11.1962 eşkiya çetesinin şefidir.» ' haşına konmaya çalışılan ilk plân idiier. Liberal sistem, durumları çok dır bu. Onun için plâna ümitle ra müsait olmasına rağmen, Aıneri rılmaktayız. Kurtuluşu onda görCumhurivet 15311 ka, Isviçre, Fransa gibi memleket mekteyiz. Fakat daha şimdiden ölefre dahi son 90 yıl içerisinde or zel teşebbüs lehine plânın sağıntaiama, ancak •!• 2,2 • ' i 1,3 ",o 0,9 dan solundan kırpıldıgını işitmekV E F AT S I N E MA nispetinde bir kalkınma hızı sağ teyiz. Yarın Büyük Millet Meclısinde daha çok kırpılırsa yolunVağ; tüccarlanndan layabilmiştir. Eugün Suaredcn jtibaren Bilgili, tecrübeli, sosyal dâvala mus tavuğa döneceği muhakkakPANAYOT SAMORAS rı halledilmiş Batı memleketlerin tır. BEKLENEN İTİRAF S Ka.sım inr? pazarteçi günü de Liberalizm böyle bir durum Bu plân, ancak devlet otorite vefat etmlftir. Cenazesi bupün Beyond this place İngilizce arzederken, •• 7 lik bir kalkınma ve kuvveti ile tatbik sahası bulassat 13 te Gala tajaray Panayia VAN JOHNSON VEBA MH.ES hızına ihtiyaç bulunan memleke bilecektir. Milletin son ümidi okiliseslnden kaldınlacaktır. Seanslar: 12.30 14.45 17.00 19.15 Suare: 21.30 Çocukları: Ligor Samoras. timizde, özel teşebbüsten medet lan bu plândan da. çabasına inaTel: 18 26 06 Pavlos Samoraf ummak semeresiz bir bekleyişten nılmayan, gayretlerine umut bağKızı: Mcri Anasta^iu başka netice vefrmez. Hele özel lanmayan özel teşebbüs lehine Nurçin Reklâm 25615306 sermayenin. devlet tarafından te arslan payı çıkarmak bu memleCumhuriyct 13307 min edilecek iç ve dış finansman kete. bu millete yazık etmek dcte gösterilmekte olan iarla takviyesi, Milü gelir dağ: mektiîr. Renkli Sinemaskop Cemal Hüsnü Taray 6 temmuz 1902 umumi heyetinde İngiltere'nin ce imza ettiği 24 devlet teklifi müzasere edilirken yi Türkiyede Sosyalizm zaruridir Yazan: ilhami SIMITÇI YENİ MELEK S < CUMHURİYET Nüshası 25 Kuruş M U H T E Ş E M F İ L M • J V. E. T o * 5.51 1.33 11.50 | .34.12,57 15.42; 18.00 19 J3 1 1.33 6.36ı 9.41 12 00 KAN ve 6ÜL kız. iyi olmasa da hastalar akını başlayacaktı. Ne yapmalı, bunun önüne nasıl geçmeliydi? Fatmaca şevinç içinde kızını sırtladı, yatağı kucağına aldı. Taşhaşın kapısını bir daha öptiikten sonra oradan ayrıldı. Fatmaca oradan ayrılır ayrılmaz, Taşbaş dışarıya fırladı. Dışarıdaki kalabalık daha dağılmamıştı. Kalabalığa karıştı: •Durun, dağılmayın, size bir iki sözüm var,» dedi. Kalabalık donmuşçasına, şaskın. tuhaf bir yaratığa bakarcasına ona baktı kalktı. Taşbaş bu tuhaf bakışların ağ.ırlığı al. tında bocaladı, kekeledi, terledi. Bir süre ne yapacağım bilmeden bir o yana, bir bu yana yürüdükten sonra, kendini azıcık toparlayabildi: »Vallahi,» dedi, «ben hiç ermiş degilim. Benim için, soyum için çıkarılanların hepsi bir bir yalan. Bakın hele, sizin gibi bir günahkâr kulum. Ömrünıde na maz kılmadım. Gizli gızli omç yedim. Hayvanlarla cima ettim. Çukurovada pamuk hırsızlığı yaptım ki. Koca Halilden beter. Rakı da, şarap da içtim. Irza da geçtim. Her bir boku yiyip, her bir kötülüjü yaptım. Koca Halilden ermiş olur da benden olmaz. Benim yakamı bırakın. Bir ermiş bulun ki, ger çekıen ermiş olsun da işimize yarasın. öylesi de bu köyde var. Adı da ökkes Dağkurdıı. Günde beş vakit c'egil. on vakit namaz kılar. Bir ay değil. altı ay oruç tutar. Allahın bir sevsili kulu. «Kim çıkardı beni crmiş diye? Arkamda yedi ışık varmış da. uçuvormu'um da » Kazandığı büyük rağbet üzerine bir hafta daha gcsterilecektir. . Üâncüık 777615287 Türkiye Haricl Lira Kr. Lira Kr. 75.00 150.00 40.00 80.00 22.00 44.00 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Sirketi Cajaloğlu Halkevi Sokak No. 3941 Sahibl Senelik 6 ayhk 3 ayhk TAKSİTLE SATIÜK APARTMAN DAİRELERİ Emlâk Bankasında vâdesi gelmiş yapı tasarrufu kredileri peşin b«dele mahsup edilir! Namıet kaydı dsvam etmek tedir. = «CUMHUKJYET. in EDEB1 TEFKtKASl* 86 Ö^ferdemir KEMAÜ YASAR GökbaRır Fatmaca onu elinden böylecc kolaycacık kaçırınca öfkclendi«Senin gibi ermiş batsın da yerin dibine geçsin,» diye kapı yı yumrukladı. «Seni gâvur oğ 1 lu gâvur, seni din düsman , se ni domuz. O Allahımız da ne diye böyle bir domuzu rrm;ş cder de milletin OJSI:H belâ SÖndcrir?» diye bağırma^a bas İadı. Birden kendine seldi. Krıniş bir kişiye böyle söz söylenir miydi? Böyle sösuiür müyılu? Ermişler nazlı olurlardı. Sabir lı olmak gerekti. Korkta. Şimdi dili ağzının içinde kuruyup odun olacaktı. A|lama\a başladı: «Kurban olayım, kurbanlar olayım, beni bağışla Taşbaşcam: Noluısun Taşbaşcam! Olmadık işler ettim, söylenmiyecek sözler söyledim, yiğidim. Ama sen de çok kızdırdın. Elini kızın basına koymadın. Bağışla beni. B.i ğışia tabanlanym altını öpcm, bağısla... Sen de beni bağışlamazsan, ben de kendimi öldiirürüm.» Kapıva başım koymus. hıçkırıyordn. Bafırıyor, çafırıyor, hıcKirıyordu. Köyün kadınlan. çocukları. meraklı erkekleri çepeçevre Tas başın evini bir yeni ay biçiminde kuşatmışlar, olanı biteni seyrediyorlar, sonunun neye varacağını merakla bekliyorlardı. Fatmacanın sonunda seli soluğıı kesildi. kapının önüne yığılıverdı. t'zun bir sessizlik oldu, belki yarıttı saat. Ourmuş seyredcnler öylecene bekliyorlar, kimse Taşbaşm evine doğru bir adım atıp yaklaşamıyordu. Ne konusuyorlar, ne d e bir ses < ıkarıyorlardı. Bir kısmı çömelmis, bir kısmı ayakta. Kendine gelen Fatmaca: «Sen de bu kızın başına elini sürmezsen, beni de bağışlamazsan. ben de bu kapıdan ölünceye kadar gitmem. Bak, bak Taşbaşcam, bak bak havaya, boran kar geliyor, boran kar.. Bu gece bu kızlan kapıda kalırsak, donar da ölürüz. Sen de Allah indiııde bizim kanlımız olursun.» Vırvır, boyuna konuşuyordu. Taşbaşoğlu içerden, sanki bir faydası olacakmış gibi: «Vazgel benden Fatmaca bacı.» diyordu. «Vallahi yalan, billâhi yalan.lki gözüm önüme aksın ki ben er mis dcğilim. Talancıktan çıkarıyorlar. Etme evleme, düş yakamdan. Hiç bir faydası olmaz bilirorum.» «O^leyse sür elini hastamın, kızımın başına...» Taşbaşla Fatmaca arasındaki savaş böyle sürdü. Sonanda Taşbaş yenilgiyi kabullendi. înatçı kadın aklına takmıştı bir kere, geceyi bu eşiklikte geçirecek, kızı da kendi de donacaktı. İçin de sorumluluk duydu. Gerçekten bu iki kişinin kanlı.sı olacaktı. Bir de, belli belirsiz, ken dine bile şöylemediği bir merak duyuyordu. Elini şürüııce, kız acaba iyi olacak mıydı? Öyle bir baldeydi ki neredeyse ağlayacaktı. Kendisini öylesine yalnız, öylesine zavallı sayıyordu kı... Çaresiz, vardı kapıyı açtı. kıza doğru eğildi, elini kızın başına koydu, orada bir zaman tuttu. Kızın saçlarını okşadı. Gözleri doldu. Ivinden çeçirdi: «Allahın,» dedi, «ne olursam olayım, şu kız inanmış gelmiş mademki, sen onu iyileştir.» Dudaklarının kıpırtısını gören Fatmaca ayaklarına kapandı: «Seni gönderene kurban olay.m. Taşbaşcam,» dedi. «Srnı .V'.lah gönderdi. Kızımın yüzün^ ı;î11 dü de. » Ayaklarını hıraktı, kalktı clIırine sarıldı. Taşbaş onun elinden kurtulup. cve kaçtı, kapıyı sürmeledi. Açır bir yükten kurtulmusçasına ralıatladı. Şimdi artık. iyj olsa da bu Güldü. «Bakın bakalım. nerede ışık? Bakın hele Bakın hele bakın. Işık degil. çöp bile yok. Beni bırakın. Yakamı bırakın. Sonu kötü olacak. Siz beni seversiniz. Bana kötülük etmeyin. Beni, böyle giderşe, ya deliler damına atarlar, ya da mahpushaneye götürürler. Ya da ipe çekerler. Yazık değil mi bana?» Konuştu konuştu, konnstukca açıldı. Dört yanındaki kalabalık gittikçe büyüyorOu. Duyan jeliyor, duyan geliyordu. Evlerde kimse kalmamacasına Tasbasın başına dolmuşlardı. Taşbaş. bütün inandırma gücünü kullanarak, kendisini yerin dibine hatırarak konuşuyordu. Her sozfînü de: «Böyle bir adamdan ermiş olur mu?» diye sorarak bitiriyordu. Köviünün onu onaylamasını. âmenna, böyle bir adamdan ermiş olamaz demesini bekliyordu. Rimsecik de ağzını açmıyorclu. Gün kavnşuncava kadar böylece konuştu. Sözünü bitirifken mutluydu. Böyle bir adama da bu köylü ermiş derse desin! Kalabalıgın içinden geçti. evine yollandı. bonmuş kalmış köylüler ona öfkeyle, kinle baktılar. Taşbaş hunun farkına var madı. Taşbaşla birlikte. aylardır vapıp donattıkları dünraları yıkılıp fidiyordu. Biiynlü. TI. mutlu, güzel dünyaları... Taşbaş evine firip. kapısını karanIıtm yüziine kapattıktan sonra bile kalahalık oldufıı \crden Uıpırdamadı. Konusmadılar da. (Arkası var) İBA Ltd. Şir. "" ' Utiklâl Cad. 465 Hidivyal PJIJIJ Kat 4 NAZİME NADİ Vazı işlerinı fiılpn ldare eden Mesul MüdüT Eeklâmcılık VECDİ KIZILDEMİR ANKARA BÜROSU : Atatürk Bulvarı Ypneı ApVenlşehiı Teipfon: 12 a5 44, 12 0!» 20, 12 <N Kfi, 17 57 35 * DOGU ÎLLERİ BüROSU : tnönü Caddesı tçmen Han Diyarbakır Telpfon: \M\ * G Ü N E Î ÎLLERİ MERKEZ BÜROSU : Küçüksaat Meydanı Cdirne Hinı Adana TelPİon: 4550 Gazetemize gönderilen yazılar konulsun, konulmasın iade edilmez. Ilânlardan cıesuliyet kabul olunmaz. Abone ve Uân işleri İçin, zarfın ÜBtüne «Abone» veya «tîlân Servisiîi kaydımn konmam lâzımdır. * BU GAZITl'E BASIN AHLAK VASA?INA UYMAY1 TAAHHÜT ETMİSTİR LABORANT ARANIYOR Sanat Enstıtüsü Kimya bölümünden mezun ve askerliğini ikmal etmiş bir LABORANT aranmaktadır. ÎOerlikon Kaynak Elektrodları ve Sanayi A. Ş. Galata. BanKalar Caddesi No. 124 İlâncüık 7789152S5 I L A N Maden Hurdacılığı T. A. Ş. İstanbul Bürosu Müdürliiğünden: Depolarımızda malzeme Sotışlarımız 19 11.1962 tarihinden itibaren aşağıda tesbit edilen gür. ve saatlerde yapılacaktır. Depo ismi Defterdar Defterdar Kartal Maltepe (Cevizli) Kartal Maltepe (Cevizli) Karaağaç (Sütlüce) Karaağaç (Sütlüce) Günü Pazartesi Sah Çarşamba Perşemlje Cuma Cumartesi Saati 10.00 dan 16,00 kadar J3.00 n 16,00 » 10.00 » 16,00 » 10.00 » 16,00 « 13,00 15.00 » » 16,00 13 00 » » CUMHURİYET İLÂıN TARİFESÎ E.işlıu (Maktuı 234 üncü sahtfeler Cantlml) 5 K neı sahıieler 150 TT30 j \ ! 25 TL Mşan. Nikâh. tvlenme, Uı.Bum <maktu) 7S TL Olum, Mevlit, TeşFkk3r (5 santime ka<l»r m»ktu1 « TL O Kajıp (10 ketlmcye ka d»r (maktu) 1" I'1 • j • ; ; ) • MADEN HURDACİLİĞI T. A. Ş. İSTANBUL BÜROSU MÜDÜRLÜĞÜ Reklârr.cJık 46131JO03 "^i^lllfKırillllIflIIIIIIflIIIIMîErilillIIIUlllllIIIIÎMMIIIIIlTrMffflîItlIIIlF IflIfllfrilIIIllfllllIIIIIllIIIIIIIIIIIIIIllllllIIIIIflIIIIIlIIIIIIIflllIllllllllllIllllllIIIIIIIIIllIllllIIfllllllllIlllllllllIlllllIHIIII