22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 Htttaffi 1950 CUMHURtTR BİR DAKÎKA T Ü R K î Y E TUtUnoar.rinAnk.rad. | görüştükleri mmleler M j| ' b yasağını kaldırdı Ankara, 16 (a.a.) Tütün işle(Bastarafı 1 inci sahifede) Saştaraft 1 inci tnhifede sonra, takrir oya konuldu. Fakat bir durmuşlardır. rıni öörüşmek üzere seçilen komisyon hu sabah saat onda Ekonomi arabça ezan hakkındaki karan ga milletvekilinin (Muzaffer Müfto) İşçi temsilcileri, işçilere verilen ve Ticaret Bakanlığında çalışmala zetelerde yayınlandığı cihetle, ya kehdisine söz verilmesinde ısrar et yemeklere itina edilmesini, hastarına devam etmiştir. sağm kalkmış olduğunu zanneden tiği görülüyordu. Bağıra çağıra kür anan işçilere daha yaktn alâka Kısa aralıklarla akşam geç vakle bazı vatandaşların arabça ezan o süye yanaştı: «Beş dakika konuşa gösterilmesini, işçilere elbise ve çocağım. Ahdim var, peymarum var, kadar devam eden görüşmelerde, kumağa kalkışması gibi hâdiselerie cuk zammı verilmesıni, veremli işmemleketlh tütün vaziyetini belir karşılaşılması ihtimalini öne sür yeminim var» dediyse de yeterlik çılerin tedavi ve aılelerine yardım takriri kabul edildiğinden, söylen ten rakamlar müzakere edilerek müştü. edilmesini, ihtiyarlık sigortasına söylene yerine döndü. tesbit edilmiş ve muhtelif memleBaşkan Hulusi Demirelli, tasahak kazanmak içın 60 yaş haddiketlerle olan ticaret münasebetleri rının gündeme almmasım da iveMaddelere geçildi Fakat Müftı nin yüksek olduğunu, bunun yemi« ve bu arada tütün maddesinin delikle görüşülmesini de ayn ayrı bu sefer söz alarak alkışlar arasın rine çalışma müddeti esasının kahususi vaziyeti gözdcn geçirilmiş oya koyarken Halk Partililerin de da kürsüye geldi D. P. nin ilk bübul edilmesini, işçi ücretlerinden tır yük kongresinde din dersleri koe! ihtiyarlık sigortası için kesilen % 4 nulması yolunda fikırlerini serdetBUsün tetkiki tamamlanan memBu sırada Muslafa Zeren tasarı primin, °c 2 ye indirilmesini, işçi lc'tetler Almanya, Mısır, tngiltere, görüşülüıken lehte yapılacak iki dtiği icin. Tanin g;ırt~inin arkasın ye ıhtij'arlığında verilen senehk a n fatih a okuvan bulunmıyacak» 400 lıranm 600 liraya çıkarılmasmı. Cckoslovakya ve Fransadır. Ko konuşmayı aleyhte iki kohu^mahın mısyonda mütehassıs tacirlerimizın takıb etmesini teklif etmistı kı, Fu şeklindeki yazısından bahsetti. Ve işçi hastanelerinin adedinin arttıbelirttiklerine gore, harbden son ad Hulusi Demirelli ilk defa kür arabça ezan yasağımn kaldlrılmas rılmasını, iş müfettişlerinin doğrura Avrupanın tutün mubayaa mn süye gelecek olan muhalefet soz mühasebetile, bu sözleri söylemeğe dan doğruya işçi ile temas etme Başmakaleden devam vazencsı Vırjinya tütünü lehme ve cüsünün aleyhte konuşacağmdan mecbur oldusunu anlattı Pek faz lerini, kaza ve doğum hallerinde mallarımız aleyhine hususi tertib* bnhsedecek oldu. C H.P. lıler «belli la alkışlandığı cihetle konuşmas lüzurnsuz formalitelerin kaldınl vapnıak istiyor. Bunu yapacak oilerle boEulmuştur. Devam eden bu dpğil» dive bağırıştılar ve tavzıh daha fazla işitilemiyen milletvekil masını, işçi meskenleri meselesinin gunluk seviyesine ulaştığına inanıvaziyet ise, her geçen gün tütün ettıler: «Tasannın alevhinde veva böylece yeminini yerine getirdikten bir an evvel halledümeslni istemij yor, fakat gcçmişte çektiği ıztıraoların «gayrişahs!» sebeblerini h'aalıcılarımızı biraz daha bizden u • îchınde değil, hakkında konuşula sonra, kanunun ne zamandan ıti lerdir. tırlıyarak «acaba» diyor. Nihayet baren yürürlüğe gireceği ayn bir zaklaştırmak tehükesini goster caktır » İşveren temsilcileri, sigorta prim taze fidanın kolay sokülcbilnıcsi mrktedir. Türk müstahsılinm aley Muhalefet sözci'Mibün konu^ması mesele oldu. Bir milletvekili: «Eğer göre imkânlannda tesellisini buluyor. yayımından itıbaren dersek 45 gun lerinin tehlike derecelerine h'ne tecelli eden bu milletlerarası Pu hava ieinde Trabzon millet E unra. yarürlüğe gııer» deyince iti ayarlanması, kurumun elinde buŞu halde Demokrat Partiye dututun polıtikasma harbden oncrki hispelere göre değteecek yeni bir ve:vih Comal Resıd Eyüboğlu kür j r a z l a r vükseldi. Hatıb hayret eden lunan paraların daha kârlı saha şen tarihî vazife. Turk cemiyetinde ,, bümetsi lara yatırılması, teşkilât kanunun aşağıdan yukarıva doçru bir idar'e a b r istıka>net verilmesi zaruridir. Bu suve gelrii. C H P nin g,,KUanü • e ]t ee t . es us u c ec ve av b , , v ?v r? d d i . ,, S iSzi z bümetsi ] i yl ifd hususta kafî ve kararlı teşebbüs şoyle ifade etti: «Bu memlekette hiz. Kanun busün çıkar, bizim Ka daki bazı aksaklıkların bir an ev sisteminin temellcrini atıtıak. o sisvel duzeltümesıni, kurumda çalış^n temi Mkılnıaz bir müessese olarak lerde bulunulmahdır. mı'ıli devlet ve kurulmus politikası I rakösede 45 giın sonra yayınlarur.» memurlarm başka sahalara ka<fmn Cumhuriyetle rnillî suur ve Halk Başka bir milletvekili kabul edilen işler hale getirmektir. Muhtar kayKomisyon, bu ve benzeri kararlarını tesbit ederek çalışmalarına Partisi bu polilikıyı taklb etmiştir. kanunlann yayımı hakkında izahat sını önlemek içın maaşlarmın art makamın değil. ko\lunıın temsilcisi mnl olacaktır. Jandarma, hiıkumetin Bu politika icabı olarak ezan da vermek lüzumunu duydu. 1322 sa tırılması, büyük masraflara yann da devam prlprpkHr bir millî dil ve millî çuur meselesi yılı kanunda müstacel vaziyetlerin olan büyük hastaneler yerine, iş değil Uanunıın emrinde çalışacakdir. Mıllî devlet politikasl mümkün de derpiş edildığini hatırlatarak: çilerin kesif olduğu yerlerde ufak tır. Mahkemelerden maliye tahsil olan her yerde türkçenlh kullanıl tBaşbakanlık telgrafla tamim eder» baraka ve paviyonlar kurulması şubelerine kadar butun devlet daimasıdır.n «Radyo ile olmaz mı?» sesleri işi ve iş müfettişlerinin ihtisasa ay relerinde halka hizmet kaygısı başMuhalefet sözcüsü Türkleri iba tildi. Hatib. neden olmıyaeağını ge rılması temennisinde bulunmuşlar ta geleccktir. dır. Paraya bağlı masraflı isler olmadete çagırmanın da bu prensip ica ne kanun daıresinde izah etti. Genel Kurul, yarın çalışmalarına makla beraber bunları başarmak CHP. tstatibul Tl Baskanmın bı türkçe olmasına işaret etmekle Mesele hallediliyor devam edecektir. kolay satı1ına7. Yuzyıllardan kaldemeci beraber, Halk Partisinin türkce veva Nihavet başka bir milletvekili ma, belki teker teker hepimizdc az Bu hususta kenHi«ile eörüsen bir arabça ezan mevzuu üzerinde bir tartışmaların daha fazla uzamasına çok izler bırakmış bir köhne zihsrkarlaşımıza C H P Istanbul II politika münakaşası açmıyacağını şu sözlerile meydan vermedi: «Teniyetin yıkılması bahis me\'zuıulur. Başkanı avııkat îlhami Sancar şun belirtti. reddüde hiç mahal yok, Esasen coO yolda yüriirken âdi demagoji olan sövlemiştir: ta hükmü kaldırılmış olduğuna Tekelioğlunun konnşması yunlarından sakınmak, inkılâb * Kanunlar çerçevesinde alıngöre daha önce arabça ezan okuşikâyetlere yol açıyor prensiplerinden hiç bir fedakârlığa mış kararlar. tanzim edilmiş biitccBağ'm=;ız milletvekillerinden Si muş olanlar bile artık suçlu sayıl Baştarafı 1 inci sahifede yanaşmamak, irtlcaa yüz vermeler salâhivetli m >rci!er tarsfmdah nan Tekelioğlu, türkçe ezanın A mıyacaklardır.» Bu pratik hal şek anda cevab vereceğini beyan etti. mek gerektir. Turk milletindc ileri tasdik ve tekemmül ettirildikten tatürk inkılâbının bir umdesi ol lini Halk Partililer de alkışladılar. Erzunım milletvekili Sabri Erdu fikirlere karşı doğuştan bir yakınsnnra. bu bütçenin icrasına mâni madığını ifade etti: «Allahüekberle N^ticede kanun ekseriyetle kabul man, Erzurum halkının buğday ih lık vardır. İrtica bu memlekeıtc olmak hiç kimsenih salâhiveti daedildi. Fakat C. H. P İilerin tavrı tiyacı için Ofisten ödünç buğday daima bir tahakküm silâhı diye hilinde deeildir. Ancak yeni bir ka Tanrı uludur, aynı manaya gelmez. Müslümanlar camie ancak din dıli hakkında bazı çevrelerin hayreti erilmesini istiyordu. Ticaret Ba kulianılmıştır. Halkla beraber. oıınunla bütçelerin icrası neye taalçalısacak biı luk ederse etsin durdurulabilir. ile davet edilir» dedi. Tekelioğlu henıız devam edıyordu. Hakikatte anı bu takrir dolayısile hükume dan ktıvvet alarak Rtbi Ak«i halde verilen enıir, knnunî nl nun bundan sonraki izahatı aşm ise, muhalefet görüşü dün bizim in geı^k Karadeniz ^n'akası, ge idareyi bu millet gözbebeği maktan uzak indi ve keyfidir. A sağcı ve solculara dair kaf.unun sebeblerile bildirdiğimiz şekilde he ek bu havaliye yar * için ka sevecek. ona elinden gelen yardırarlar aldıgını, yann öbür «im tatma eğer, yeni iktidar kanunun ye tenkidine inhısar etti. Bağımsız men harfi harfine izhar edilmiştir. esirgetniyecektir. Demokrat Mrkki Said Esen ikına seçileceğini, belirtti ve bu Partiden beklediğimiz cn mıihim rine bu kabıl emirlerini hâkim kı miüetvekili: «O kanunu teklif elacaksa hukuk devleti mefhumu ile den arkadaş, hamdolsun bu sefer uale, Fevzi Boztepenin takririle hiımet, bö'yle bir idare>c can vebu tasarrufların nasıl telıf edilebı Meclise gelemedi, bir daha da geirhkte paıartesi günii cevab ve recek olan hukuki imkânlan araleceğini gene kendileri izah etmelı lemiyeceğinden eminim.» diyerek, ecr^rıni ilâve etti. yıp bulmaktır. dir. Tahmin ederim ki, meslckten asın ^olculardan b.ihsetmesine rağl'zun miizakerelere yol açan NADİR NADİ yetişen İç İşleri 3akanmm bu emri men hakikatte kıpkır.ıl komünist bir mesele mntbuata yanlış aksetmiş olsun kokan bu kanunun da kâldırılmaDılekçe Komisyonunun bir karaveva zühul eseri bulunsun. Çünkü sını istedi. Tekelioğlunun konuşma Denizli eski milletvekili Kemal aksini kendisinden bek'eyemeviz ve sından ilk şıkâyet Tezer TaşkıranCemal Öncenin vaktıle yaptığı bir yakısttramayız » dan geldi: «Sayın başkan, hatib, sa Ba'îfarafı J inci snhHede dede gelsin» diye bağırdı. Tekeli Partililerin yeni bir parti kurmak tekhf üzerine bugün kamutayda oğlu devam edince, C. H. P. sıra teşebbüsünde bulunacaklan ısrar'a öruşüldü ve uzun muzakerelere Baştarafı I inci sahifede 'Oİ açtı. Mesele, vazife esnasında misyonunun raporunu yayınlamışlarında gürültü arttı. Seyhan millet söylemektedir. îelce uğravan bir subayın tedavi tır. ekili: «Eski hesablardan bahsedi(Baştarafı 1 inct sahifede) yorum» dedi. Bunlar arasında Necmeddin Sa çin Amerıkaya gönderilmesidir. cektir. Raporda. bir çok Bakan hata işdak, Vedad Dicleli ve Cemil Said Alâkalı sıhhî heyetler hastalığm Daha bir av evvel Formoza'vı Ezan hakkında bir izah Barlasın başta geldikleri anlaşıl !aha fazla tedavisi mümkün olamı» lemekle suçlandırılmakta, bilhassa müdafaa fikıine muhalif olan Dış Dr. Talât Vasfi Oz'e gelınce, dini maktadır. Fakat, bu mevzuda üze 'acağını, nihayet cüz'i bir salâh ıh imar işlerine tahsis edilen kredıleişleri Bakanhğı, General Mac Art bir mev'ize iradı için kürsüye çık rine en ziyade alâka çeken şahıs, imali mevcud olduğunu belirtmış rin israf edildiği bildirilmekte ve hur tarafından ileri suıülen delil tiğı anlaşıldı. «Ezan muayyen va eski Cumhur Başkanı İsmet tnönüerdir. Bazı hatibler, hastanın gön bazı müdürler âlet ve nakil vasıtalerin makul olduğunu kısmen ka kitlerde hususi terimlerle yapılan dür. Halk Partisi mahfillerinden erilmesi, bir kısmı da hissiyatla larını şahsî işlerde kullanmakla ıtbul etmiştir. Maamafih, bu yolda özel bir ilândır. Lâfızlan, Şari'in, sızan mevjuk haberlere göre, İs :arar verilmemesi gerektığini ileri ham edilmektedir. Ulaştırma Babir karar ancak Tokyodaki müzayani Peygamberin tayin ettiği lâ met İnönünün ypni başlanılan mu iürdüler. Mıllî Savunma Bakanı kanhğmdaki israfların da geçeh sekerelerden sonra alınacaktır. fızlardır Inkâr edılmez bir haki halefet vazifesinde de parti arka Refık İnce de soz alarak mesele ne mılyarlarca rubleye yukseldıği Askerî şahsivetlerin kanaatlerine kattir ki, ezan Peygambere vah daşlarına, birlik ve beraberlık tav üzennde izahlarda bulundu. Aynı ilâve edilmektedir. göre. hem şimdi Japonya üzerindeRaporda bundan başka ticarî mıi yile nazil olmuştur. Ezan farzı kifa siye ederek, partisini dağıtmaktan ekilde gönderilmiş olan bir hastaki kontrolun bir kısmını terkedip yedir. Bir memlekette Peygambe korumava matuf gayretlere şimdi ın 56 ay sonra ve 7080 bin hralık badelelerde önemli bir açık olduhem de Formoza'yı Çin komünistğu bildirilmektedir. den giriştiği ve bu gavretlerın kalerinin elinde birakmak imkânsız rin emrettiği şekilde ezan okun rultayın havaîmda büyük vatıştı ir masrafı müteakıb Amerikadan ade edıldiğini beyan etti. Bir va memleketimizdeki fennî vesaitin mazsa, namazın sahıh olmadığım dır. Adayı Birlesmiş Milletler tosncı bir rol ovnayacağl zikredil:andaşın sıhhati para ile ölçülemi hepsinden her zaman istıfade ettikilâtı çerccvesi dahılinde bir vosa beyan eden müctehıdler vardır» mektedir. Ancak, İnönünün kuruldedi. eceğini. milyonlar değerinde ol ğini aniattı. yet rejimi ?ltın> koyrtı?k suretı'.e tay esnasındaki hattı hareketinin, dupınu kaydetmekle beraber, yapıb' • uzlaşmava varman'n mümküiı Feridun Fıkri Düşünsel, bu diDr., asıl halkın kendi dinine bil müfritlere meylettiği muşahede olrlugu sanılmaktadir gisizce ve kanunsuzca yapılan te> edıldiği takdırde, yenılik taraftar lacak masrafın mukabilinde bir lekcenin reddedilmemesini istedi. cavüz karşısında yıllarca sustuğu larının İnönüye rağmen noktai na 'ayda temıni esas olduğunu, kaldı Neticede, raporun bir defa da 5ağti, bu vatandaşın 30 senelik hizmet lık komisyonuna havalesi uygun nu anlattıktan sonra, 14 mayısln zarlarında ısrar edecekleri gene görmüş gibi tekaüde tâbi tutuldu görüldü. mubarek bir güne rastladığını, bu aynı kaynaklardan bildirilmekte ğunu dördüncü dereceden maluliMeclis pazartesi günü toplanatasannın da gene Ramazanı şerıf dir. vet dolayısile, terfih olunduğu ve caktır. arifesindeki mubarek cuma gününe tesadüf ettiğini ilâve ile: «Bu bir Iradei Ilâhiye idi.» diye söz PROF. NİMBUS'ÜN MACERALABI: lerine devam etti. Fakat gürültüWa5hinı:ton 16 (A P.1 Başksn ler de başladı. Gürültüler daha ziTnıman bugün Ekonomik IşbirliŞi vade D P . sıralarından gelivordu. iriaresinin Avrupadaki bzel temsilDr. ilâve etti: «Aynı zamanda Iracisi büyük elçi Averell Harriman'ı dei Millive .. Hem Iradei Ilâhiye, yeni bir vazifeve tayin etmiştir. hem Iradei Milliye.» HaiTİman bundan bo\le Başkanın Fakat Talât Vasfi bundan Bonraki hususî yardımcısı olaıak çahsacaktır. Averell billıassa Cumhur Baş sözlerine Halk Partili sıralardaWi kanına. Birleşık Amerikanın dış kapaklann da iştırakıle umumî gü sorumluluklarının karşılanmasile rültüler arasında bir müddet deilcıli çalışmalarda yardım edecektir. vam etti. Ara sıra alkışlar da işitiEkonomik I=bir!igi idaresinin Av liyordu. Başkanlığa, yeterlik takrupadaki olağanüstü temsilciliğinc riri verilmişti. h?lrn Hnrriman'ın muavini olan Ahdi peymanı olan bir milletvekili Usul hakkında ınunakaşalardan Mı'ton Katz tayln eclılmi;tir. jşçi Sigortaları Genel Kurul toplanfısı Misafir umduğunu değil bulduğunu... Arkadaşımtz Faruk Feniğin CUMHURİYET'te eski Bakanlara dair çtkan yazılanndan bir mana anlaşılıyor: 14 tnayıs seçimlerine hemen hepsi kızmışlar. Bu neticeyi beklemiyorlarmış. Aym şey. Biz de 23 temmıız 1946 seçimlerine kizrmştık, Hiç birimiz o neticeyi beklemiyorduk. O netice? Yani üstadlann. Bakan fitân olacağım... D N. M Ü S A B A K A S I Sağiık Bakanımıza maruzdur emleketimiıde ilâç vt bilhassa yabancı spesiyalitelerini bulmanın zaman zaman çok güçleştiğinî, bu jüzden hastalarm karaborsava kucak kucak paralar döktüklerini, sİ7. hepimizden daha iyi bilirsiniz. Daha dün eczane vitrinlerini dolduran bir ilâcın günün birinde plyasada kalmadtğuıı görerek hayrete düşer. pek muztar vaziyette iseniz bir dostunuz vasıtasile bunu dışandan getirhneye mecbur olursunuz. Bunun sebcbi nedir? Bunun sebebi bizde ilâç ithali rejiminin garib garib kayıdlarla bağlı olmasmdandır. Ev\clâ dolarrmiE olmadıimdan Amerikalı menşeli bir çok ilâclan gelirtrriek knbil dpjildir. Bir kere bu haşlıba;ına bir müşkül teşkil •drr. I^viçre ve Ingiliz gpeslyalltelerine lamnn ünman verilen ciiz'î miktardaki doviîler mcmleket ihrivacını kar«ılamaktan çok uzak oldağtt cin parti partl ve kesik keslk getirilen ilâclar cabucak bitmekte v« cndan sonra bir müddet kıtlık başlamaktndır. ftunun yanıbavnda bir dp yerll mii"î'ah^arlarm himayesi davası var ki: ayrıca mütaleava defer bir »ey. Bcnrp hükumet yerli eczacılığı himaye etmek lstiyor»a, benııeri Avrupa ha*ır ilâçlarmı menetmek »uretile defril, yerli spesiyalitelere prim vcrerek, verjri muafivoti tnnıvarak korumalıdır. Her ne «eheble olursa olsun bir ilâcın memlekete ithalini yasak etmeyi bugıinkü telâkkilerimizle izah edemeyİK. Onun için yerli nuistahzarlar. kendilerini tanıtıp çifalı tesirIeri malıım oluncıya kadar muayyen bir müddet yukarıda dediğîm himayelerden isrifade edebilir ama msali yabancı müstahzann içerl pirmesine engel olamaz veya olmamalıdır. Hele yeni hükumetin llbeal merhebine eöre . Şimdi bu satırlan bitlrmeden yeni ve çok mühim bir noktaya daha lişecejHm: Veremin tedavisine yarayan hir akım ilâclar çümrük resminden mtıaftır. Bu çok Kiizel karardan treptomlsin ve em^sll ilâçlar isrifade etmektr, daha dnğrusu bu lAçlan kullananlsr islifade etmekiedirler: (akat bunlann yanında AS adı verilen yeni bir ilâç var. Bu, fljjı* tarikile alınıyor ve hastalar undnn çok istifnde ediyorlar. Ba lâç ealiba giimrükten muaf tutuacak ilâçlar listesine ithal edilmeye unutulmuı. ilâç esasen pahalı, giinde »arfedilcrek miktarda yüksek. Buna yüzde 25 Kİımrük resml de binince bir çoklarımn yanaşamıyarağı fiata çıkıyrr. Bilindiği giverem, zaten daha ziyade fakir halkı saran, bir sefalet hastalıçıdır. Varını yoğunu satarak hastasmı tedaviye sarfcden fakir aileler, dokorun tavsiye ettiği bu llâcı çok defa. pahalılığı yUziinden alamamaktadır. İlâç ve spesiyalltc bahslne, Saftık Bakanlığımızın kıymetli alâkastnı çekerken bu «PAS» ilâcının difter veretn ilâçlan gîbi Riimrük resminden muaf tutulması hususunu ricaya cesaret ettim. Zaten ne kadar ilâç giriyor ki: ne gümrük esmi alınsın. Daha doğrusu insan sıhhatile alâkalı ilâcdan niçin gümrük resmi alınsın? Asıl anlayamadığun nokta budur. ilâcdan vergi almak, hsM.idan verEİ almak değil de nedir? Katancdan vergi. keyilten versi. eğlenceden, sejahatten, hattâ gıdadan vergi! Amennâ. Lâkin hastalıktan vergi demek olan şu ilâç giunruğünu nasıl izah edebiliriz, B. FELEK Merkez Bankasınm 10 ha^lran 1950 ds r.eşrettlgi bültenden anlaşıldıSma gore. tedavüldeki para mevcudumuz 90S.938.678 liradır. Bu mıktar geçen haftaya nazaran 1.5 milyon azdır. M istiyoruz? Halkevferi icin verilen (ahsisat r Ttırk 3 AYSEL KORAL Foto Etem: Ankara güzeüeri, Türk kadımmn güzelliğini biıtün dünyaya tamtmak gibi milli bir vazife sızı bekhyor. Resımlerinizi çektirip gönderimz. meleri gerekmektedır. Müsabakamıza 18 yaşını ikmal etmiş, hiç evlenmemi?, Türk tebaftsı bütün güzellerimiz iştirak edebılirler. Resim göndereceklerin, knybolmaması ve bir yanhşlığa mahal verilmemesi için taahhüdlü olarak göndermelerini rica ederiz. Meclis gündemindeki sözlü sorular Eylul başında Italyada yapılacak olan «Milletlerarası Avrupa Güzellik Musabakasm na katılacak 1950 Türkiye Güzellik Kraliçesini seçmek üzere açtığımız mtısabakaya dahil olan güzellerimizin resimlerini neşre devam edıvoruz. Bu resimler ancak muayyen bir müddet devam edeceği için, güzellerimizin, fotoğraflarını bir an evvel gönder Güzellik Kraliçesine hediye veren müesseseler 1950 Türkiye Güzellik Kraliçesine ve arkadaşlanna hediyeler verecek müesseselcrimiîin adedi gittikçe artmaktadır. Bu müesseselerin isimlerini ve ne hediye edeceklerini her fiün bu sütunlarda : ilân edeceğiz. ?ehrimltln bu lanınmıı kadın terzısı Kralıçeye. : en •ion ve en guzel moüellennden ; bırını hedl>e edecektir. I Bu buvuk kurnnf mngazası. çok zarıf. fantezı b r kumaş hed.je edecektir. C.H.P. nin bünyesinde be'iren görüş farkları Selim Eırirt Necmi Rıza Rusyada yapılan suiislimaller Bu buyük kundura mağazası Kraliçeye ısmarIflma olarak fovkalâde jık blr Iskar. pm yapacaktır. ^tnnbulun bu en ınnruf kunduracısı. Kraliçeye ısmarlama olarak son derece zarıf bir ıskarpın yapmavı kabul etmiştır. K a d ı n 1a rımızın gayet lyı 'amdığı bu çapka magazası, en şık ve en son model şapkalarından bırıni hediye edecekt'.r m T Beyoğlundaki bu tanınmi} radyo magazasl, Fllıps radyoîarının von modellerinden birlni Kralıçeye hediye edecefınl blldır. m'stır. UEun senelerden berı tanınan bu Mratı m\ıe«s=;eesı resml gszetemızde çıkan her guzele bir. Krallçelere de birer duzlne krem hediye edecektir. Bu muessese Krallçeye «on model bir fsç kı.ıu!ma mnk H^M hedıye edecekttr Amerika ve Uzak Doğu Güzellere hediye vermeği kabul etmiş olan müesseselerin isimleııni neşre devam edeceğiz. Arzu eden müesseselerin oCumhurıyet Güzellik Müsabakası Tertıb Heyeti» adresine bir mektubla müracaat etmeleri kâfidir. (Devamı 4 üncü sahifede) Urdünde orucu bozanlar hapsedilecek Amman 16 (AP.) Ramazanda alenen oruç bozdukları görülen Müslümanların hapis cezasına çarp tınlacaklan bugün Ha^nî Ürdun Krallığuıda resmen ılân edilmi?tir. Hidrojen bombası yapılıyor Bn> uratı 1 ıvcı snhifede nna karşı açtlan mücadelenin iyı neticeler verdiği bildirilmektedir. Son 24 «aat icınde Amerikan emniyet mrmurlan (FBİ) iki atot'i casusunu daha ele geçirmişlerdir Bunlardan birincisi Alfred Slack adında bir kimyageıdır. Bu casus geçen ay tevkif edilen gene kimjager Harry Gold'a atonı sırlan veıdiğini itiraf etmiştir. Diğer taraftan eski ihtiyat subaylardan Davıd Greenglas adında bir şsıhıs da ougün tevkif edılmiştir. Bu şahıs Harry Gold'a sırlan verdıginı itiraf etmiştir. (FBI) in bu gece açıkladıgınn gbre, bütün b u . ipuçları Londradı hapishanede bulunan atom casus Dr. Fuchs'dan alınan malumat ssyesinde ele geçirilebılmışaı. A^rıca devamlı araştırnıalar sav?. inde, Amerikadaki Sovyet konbolos ve viskonsoloslarının bu atom casusluğu şebekesini idare ettikler anlaşılmıştır. Bunlardan biri oıan Semerenov 1944 de Ne\vYork'u terketmış ve yerine bıraktıgı Antonovıç de a>Tiı faaliyete devam etmiştir. Muhabirlerin bildirdikleıme göre. atom CRSUSU Slack. Rusîara (R.D.X.) adlı gayet muhım bir pa' layıcı maddeden nümuneier ver mıstir. Onümüzdeki günler esnasınd daha başka Sovyet atom ca=uslarının da ele geçirılmesine ıntizar edilmektedir. Ma^shall plânı idaresinin Avrupadaki degiştirildi Tedavüldeki para miktan «CL'MHURIIET» in EüEBİ TEFRIKASI: STA ÜVERCİN Ya/.an: KERIME NADIR Hakketmesem elbette ki bu Emsal Hanımı selâmetleyip yemck paıayı bana vermczsiniz. odasma dönmüştü. Sandalyesini çe Doğıu! Sen hanımdan son gün kip sofrava otururken asabiyetten deliğini de al ve bir daha bu eve titreyen bir sesle: gelme! Maksadını bana lutfen açıkça anlatır mısın Nazım? dedi. Kadm: Bu tavırda her şeyi goze almış Ama benim ne kusurumu görbir ifade vardı. Amcam bu sözu bıdünüz ki... diyecek oldu. yık altmdan bir gülü«le karşıladı. Amcam: Uzun lâf istemez. Al hakkını Vaziycte hâkim olmaktan gururu okşanmış göıünüyordu. da, çek arabanı! diye serteldi. Kuzum sana ne oldu Şahizer? Bu esnada Şahizer iceriye giımişti. Vaziyeti inanılmaz bir sükunet'.e dedi Şahizer sıkışan soluklan arasınkarsilavarak sadece: da onun müstehzi tavnna ofkeyle Nazım â"J\. bakıyordu: Fakat amcam kat'i bir tavırla: Sunun hpkkmı ver de rı'sin, Alay pek yersiz değil mi? Saisle o kadar .. diye kestirip attı. na ne o!du ki, benim işlerımi böyle Sevırci kaldıjım bu aca\ıb sahne altust edıvorsun'' kar?!sında sinirîenm o derece geril Senin işlerini mi? Ay bunlaf mısti ki, o anda bir düşrr.an gıbı eve. evımıze aid işler değil mi? gördüfeiım amrama SaMzer hcsa Evet eve. evimize . Fakat hepbına hucuma eecmemek için kcrt si kadına aid1. . dımi güç tutuyor, dişlenmı sıkaıak i Su hakle kadın da vazifesini Ve dudaklanmı sımsıkı kapayarak ; bilsin, evınin işierıni kendisı gör* bğzımdan tek bir soz kaçırmamaya u sun . Çalışıyordum. Şahizer. bir Uhza knskatl durdu. Goziermiu îgı anlatilmaz bir acıStf kaj dakika sonra Şaiuzer, 1 lıkla doluydu: Sen bir kadını ne farzediyorsun? dedi. Bir kadını, sadece bir kadın farzederim güzelim. Ve ilk defa evlenmiş değilim... Bir kadının, bütün evinin işini gık bile demeden mükemmelen yapabileceğini de bilirim... Şahizer dişlerini sıkarak bir müddet sustuktan sonra acı bir taVırla: Nazım, dedi. Bu i | bir fikir münakaşası değil. bir hayat meselegidir. Benim yaradıhşımda senia aradığın evsaf bulıînmadığına gore, bunda karmı olduğu gibi kabul etmek de sana düşer... . Yani? Bir yardımcıya mutlak ve muhakkâk rhuhtacım. Senin kesene dokunmadan bunu temin edebileceğime göre; müsaadenle bu eve behemthal bir hizmetçi gelecektir... Şahizer o kadar kat'î konuşuyordu ki, amcamın bu kat'iyete karşı koyacak nasıl bir kuvvet kullanacağını titreyerek bekledim. Fakat hiç beklemediğim bir şekilde amcam gülümsedU Peki a canım, pekı! dedi. Yalnıı yüzüne bakılır bir |ey olsun da Ve Şahizerle eözgöze geldiğimızi ğörünce, acele ilâve etti: Tabiî âhım şâhım bir şey damek istemiyorum. Yani... şöyle elındcn bir bardak su aldığın kadın suratsu bir §ey olmaraaiı... Çırkıne tahammül edemiyorum vesselâm!... Bütün bu komedyanın hakikî manası bu muydu?... Yemek sonuna kadar artık başka bir şey konuşulmadı. Mutlak bir sükut içinde yalnız çatal, bıçak ve tabak sesleri duyuldu. Sofradan ilk kalkan amcam olmustu. Peçetesini masanm üzerine bırakırken: Ben biraz Pertev Beylere geçiyorum, dedi. Şahizer hiç cevab vermedi. Tabağmdaki bir kaç çileği yemeye çahşıyordu. Amcam gittikten sonra sofrayı topladı. Takımlan mutfağa taşıdı. Haminnem akşam hizmetlerini görmek için yukanya çıktı. Sonra tekrar inip bulaşıklan yıkadı, kaldırdı. Onun bir gölge gibi sessiz sadasız çahşmasını ben de sessizce, yüreğımi sızlatan büyük bir üzüntü içinde takib ediyorum. Nihayet her işi bittikten sonra oturma odasına geçti. Orada, pencere önündeki sedire oturdu. Güneş çoktan batmış, etrafa alaca karanlık baSmıştı. Gökyüzünün esmerleşen mavisi üstünde yıldızlar parlıyordu. Onun, akşamın gölgeleri içine 40mülmüş varlığı beni kendlne doğru çekti. Yavaşça yanına «okuldum. kendisini teselli edebilecek bir sü2 aradım. Fakat hissettiğim ve ona duyurmak istedığim şeyler karşısında dılıme gelen bütun kelımeler zayıflıyor, manasızlasıyordu. Ve onun sessizce ağladığuıı görünce usulca elini tuttumj bu sevgili eli avuçlanma alarak okşamaya cesaret ettim. Ruhumdaki o büyük dostluk ve muhabbet kaynağından ona bir yudum teselli sunabilmek için yanıyordum. Şahizer elini çekrr.edi; bilâkis o da benim elimi sıktı. Karanlıklar içinde uzun zaman böylece elele ve hiç konuşmadan kaldık. O zaman ben, beni pençesinde kıvrandırmış olan bir yığın zelil heyecanı en büyük bir zilletle hatırladım. Ruhumu tertemiz duygularm sardığı bu anın ulviyetı yanmda o ihtirasm ne aşağılık, ne iğrenç bir şey olduğunu anlpdım. Gozlerimden akan yaşlarla sanki Şahizeri gören ruyetim yıkanıvor, artık onu öyle bulanık, karanlık bir nazarla değil, saf ve berrak bir görüşle muşahede etmeye başlıyordum. Şahizer bana her hususta güvenebilmeliydi. Hayatta çekinmeden dayanabileceği, sığınabileceği dostu ben olmalıydım. Ben onun varlığma ne kadar muhtaçsam, o da bende muhtaç olduğu şeyleri bulmalıydı. Orada, o akşam saatinin ıssızlığı içinde tek bir can halinde yanyana otururken buna bütün kalbimle flnd içtün. sile uyandım. Batıya yaklaşan güneşin ağaç dalları arasından kızıl birer şerid halinde uzanan hüzmeleri yatağıma kadar sokulmuştu. Demek bütün bir öğle sonunu uykuda geçirmiştim. Aşağı katta, piyanoda çalınan guzel bir melodi derinden derîne kulaklanmı okşuyordu. Bu cevval, serbest ve tatlı çalışı ne kadar iyi tanırdım! Yattığım yerde kollanmı başımın altına çaprazlayarak gözlerimi pencereden uzaklara daldırdım ve uyanan zihnimi derhal düşünceler kuşattı. O sabah Galatasaray Lisesinin mezuniyet imtihanlanm başarile verdiğimi öğrenmiş ve eve bu müjde ile dönmüştüm. Haziran ortaları olduğu halde hâlâ Yakacığa geçmemiştik. Yıldızdaki ev bize pratik hayat bakımmdan daha elverişli geliyordu. Bu yüzden her yıl, meKteblerin tatilinden sonra da orada bir müddet daha kalıyorduk. Piyanonun melodisi devam ediyordu. Arada sırada kısa bir gülüş, şen bir ses veya bir kaç ağızdan çıkan kahkahalar bu tatlı nağmelere kanşıyor, bazan da onlan kesiyordu. Bizimkiler gene aşağıda toplanmışlardı. Şahizerin ahenkli sesile, Mübeccelin seri. konuşmasını ve Ecmelin gevrek, hassas cıvıltılarım iyiden iyiye seçijordum. Sarıncadan gelen Celâl Okur ve Bahaefldln Okur adında. iki gene. Fatıhte oturan Mehmed Kaplan »dındaV.t «rkadaşlarına mısafır olarak burada bir haylı ıçmı='er ve bılâhare Beyoğluna çıkmak >.zere Tsnb tramvay ourağna gelrpislsr<1!r. Eu7<td«. Mehmedm arkadss'armdan Kürd KSmil ile vedl arkadası ftraîarına kaîî'mış ^e h3o beraber ÇaUayan gazınüsuna gitmişlerdır. IimeSe hurada da devam edılm ş; lâ« kin ls heçaba bmirce tatlı schbet birden bıre munakasa haünı almıst r. Kâm 1 hesabı SapancaHlara v«ı^ rmek istemiş. onlar da bunu s ^detle raddetmi«lerdlr. Bu yuzrtcn çıkan munakaşa kı«a bir zaman içinde buyumuş ve topjekun kargkolluk olrr.uflardır. Kavgacılar karakolda barutıktan «onra. kolkola bir otomobıle btnerek Fetıhe gelmısler ve tam bu esnada Kırd Kâmil tabancasına asılarak btr e1 ateş etm.ştir. Çıkan kurşun ^nforjn herren ;'anmdan geçıp gittikten som3 Sapancalılara: • Paraları Bdku ün» ihtarında bulunmuştur. Kurşım secine ko^in po'jsler. ?anığı elinde tabancasile yîkalamışlardır. GüriUtülü bir içki âlemi Tay doğuran kadın Bombay, 16 (a.a.) Bir kadının bir tay doğurduğuna dair şayiaıar dolaşması üzerine 10 bm kişi, bardaklardan boşanırcas:na yag3n yağ mura aldırış etmiycrek Bombavm merkezmde «Kamaupura Street» de bir pansiyona gırmoğe ça'ışnıışlardır. Oldukça mühim polıs Kuvvetleri, toplanan mütecessisler gmpunu dağıtmış ve ysrısı at, •>•.'rısı keçiye benziven cenini ka^.ıkola götürmüşlerdır. Bın'.erce kadın ve erkek bütün gcce karakolu muha" sara etmışlerdir. YAZ FevkaSâr'a İKİNCİ SAFHA 1 Penrcrenin hizasındaki büyük çam dalında öten bir ispınozun se Arkası var Nadide Kutlııçınar ^ ile Doktor İSMAİL TL'NÇEK ^"ikâhlandılar. İstanbul 14 '6/950 SAYISI Bugün CIKTI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear