Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
18 Şubat 1941 CUMHURİYET O I V L E TÜRKOLOJİ BAHİSLERİ Vseltr/frâşmdt Sessiz tayyare u harb başlamazdan hemen evvel ben ve benim gibi her şeye vâkıf geçinen! birkaç arkadas muhtemel bir harbin nekadar süreceği hakkında görüşüyorduk. Bu, belki yalnız benim temas ettiğim muhitin bir hususiyetidir, orasını bildünya mem ama benceleyin bu arkadaşlarda ü v ü k erİ eSkl Geçen asnn bbüyük ™ Ya7fltT LLLl ^ , ' kıfanın çarçabuk ve temeli çürük hüküm veringiHz ricalinin mütemadiyen iekrar Fransız âlimi (Er.. I aZan. m^*^^^^^*^^^m muhtelif u dn n ç ei l e taraflan vermek zâfınm bir tezahürünü orada da Ankara 17 (Telefonla) Yeni İaşe zumlu flıtisae maddelerini bol surette oest Renan): . L t^^^^^^^^^m cöğreettikleri bir söz var: Almanya ile na yayılarak yahıız kendini gösterdi O zaman kani ohnuş ve aramızdaki harb, ne kadar yayıhr teşkilâtına aid karamame ile Ticaret temin etmek maksadile yeniden kuıu jnilen şeylerin çoğu demiştik td: coğrafî vaziyet basa yayılsm ve ne kadar uzarsa uzasm, Vekâletinde şu teşekküller kurulmakta lacEğıru dün bildinniş olduğum Petrol unurulup gider inbile muh Bu harb çabuk bitecektir. Çünkü bu harbin neücesi ancak garbî Avru dır: İaşe Müsteçan, İaşe Müsteşar mu ve Tıcaret ofisleri teâs edilmektedir ki, sanın zLhninde bunmevcud tahrib ve öldürme silâhları o pada alınahilir, ve İM taraf birUirin* avini, İaşe İşbirliği heyeti, İaşe umum bunlara dair kararnameler de son şek tardan yahıız bir inüba kalır» demiştı; rif yaparak «İçtimai an'anelerin mec telif kültür dairelerine ğirmişlerdir. Ta kadar mükemmel, o derece çok ve o en kat'î darbeleri ancak burada vura müdürlüğü, Fiat Murakabe umum mü lini almış bulunuyor. Bu iki ofise ayrı İsveçin meşhur feminist edibesi (Ellen muu» na «kültür» j«^njrıi venr (5). rih bakımından da böyledir: Meselâ Bu riitbe müthiştir ki; buna can dayandürlüğü, matbuat, muhasebe, zat işleri, ayn beşer milyon lira sermaye tahsis Key) de «Kültür» ün tarifini yaparken (George Montandon) da bu fikirdedir. dizmin tesirile bir taraftan «cycle in maz; muharib ordular biter; zafer veya bilhler. doide» denilen «Hind kültür dairesi» ile levazım, evrak, dosya, şifre servisleri Bu saziin doğru •ldnğunu tasdik et ve vilâyetler teşkilâü. Iaşe umum mü olunmuştur, Petrol ofisi petrol ve mü$ «Oğrendiklerimizi unuttuktan sonra zih Şu halde dünyada kültürsüz millet ve alâkadar olduklan gibi, daha sonraları hezimet de bir kaç ay içinde kime dücemiyet yok demektir: Hatta yamyamşecekse ona mal olur ve dava biter. tniyen bir kimse yok. Almanricalidedürlüğü iaşe ihtiyaclannı icab eden şe taklarını satın almak, ithal etmek, ihti nimizde kalan şey» demekle aynı fikirhemen umumiyetle islâm Hininj kabul Hâdiseler bizim her iki tarafta da ya* ajağı yukan aynı kanaati ifade ediyor, kilde tevzi ve istihlâki tanzimle meş yaclara göre bu müştaklann terkibleri de bulunmuş oluyordu. Şu halde «Kül ların bile kendilerine göre bir «kül etmiş ohnalan «cycle islamoide» isminni değıştirmek, stoklar yapmak ve tas tür» demek, mekteble kitabdan ahnan tür>leri, yani bir «Yamyam kültür danıldığımuı parlak bir surette gosterdi. hesabm İngiltere ile görühnesi lazıra gul olacakbr. Iaşe maddelerinden makiresi» vardır! Yahuz muhteüf kültür deki müslüman dairesinde en rftühjm Harb maalesef sandığımız gibi çabuk gekuğini ve bu hesabm göriıleceğini sud olan yalnız gıda maddeleri değildir. fiyehdneler kurmakla mükelleftir. Ti taze malumat insanın zihninden taraakültür cephesini teşkil etmelerile neü bitmedi ve bitecek gibi de görünmüyor. caret ofisi her türlü iaşe madde ve mal mile silindikten sonra kalan tesirlerle ler arasında bir takım seviye ve mahisöylüyorlar. celenmiştir. İşte bu gibi hususiyetlerHalkın yemek, içmek, giyinmek ve balntıbaların mecmuu demektir. Beyin de yet farklan kabul edilir. Telefat ise hamdolsun gene tahminiİki muharib taraf bu nokia fitcrinde rmmak ihtiyaclan da bu aradadır. Piat zemesini satm alacak, satacak, stoklar Fizik ilminde nasıl bürudet kabul e den dolayı Avrupa âlimlerinin en bi miz gibi çok ohnuyor; silâhlann dehset vücude getirecektir. Bu ofislerin bir in mide gibidir: Aldığı şeylerin azını hazbirleşmiş olduğuna göre önümüzdeki ba Murakabe umum müdürlüğü şimdiye medip çoğunu atar; atılan şeyler unu dilmeyip muhtelif derecelere aynlan bir taraflan bile medeniyet tarihinde Türk ve kuvveüne rağmen (buna mukabil har reevsiminde iki taraf arasında kat'î kadar bu vadide yapılmakta olan iş bisarı tazammun etmediği, bunlan piyatulur, kalan şeyler «kültür» olur. Fa hararet esası kabul edilirse, Etnograiya ırkının rolünü muhtelif kültürler ara siviller askerlerden daha fazla tehlikeyo bir mücadele beklenmektedir. Belkl, bu leri daha geniş mikyasta ve easslı ola sada nânmhk rolü ojrnayacaklan ayrıca kat bu tarif doğru olmakla bera'oer tam sahasında da «vahşet» kabul edilmeyip sında tavassuta münhasır bir «miyanemaruz.) kat'î mücadele ile harb nihayet bulmnz. rak ifa edecektir. Diğer taraftan en Ui tasrih edilmektedir. değildir; çünkü kafamızda iki kültür ta yalnız «medeniyet» esası kabul edilir cilik» ten ibaret gösterirler. Hatta geçende yazıianmdan birine ik Fakat şüphe yok ki harbin mukaddeHalbuki yukarıda gözden geçirdiğibakası vardır: Biri şahsî ve nıükteseb, ve en iptidaî seviyesinden en yüksek tıbas ettiğimi hatırladığun malunıata ratı taayyün eder. biri mâşerî ve millî... Şahsî kültürün seviyesıııe kadar muhtelif medeniyet de ..ıiz eski dünya kültür dairelerini bi göre bugünkü harbde bir adam 100 bin Şayed Almanya önümuzdeki bahar membaı kitabla mekteb, mâşerî kültü recelerı gösteriür. Yalruz eskiden bu rer birer ele ahrsak, bunlann banla liraya ölüyormuş. (Aman söylemeyin, mev siıninde İngiltereye karşı istilâ terün membaı cemiyetle muhittir. İçti muhtelif dereceler her cemiyetin takib rında Türk ırkının müessis vaziyetin içim gıcıklanıyor. <Elli bin ver de öleşebbüsüne girişir ve bu teşebbüsü maî ilimler sahasında işte bu ikinci kül edeceği muttand bir tekâmülün zarurî de, bazüarında da miiessisliğe yakın yim!» diyecek gibi oluyorum!) muvaffakiyetle başarırsa bu muvaöamerhaleleri sayıldığı halde, son naza bir yapıa rolünde olduğunu görürüz. tür nev'ı esas ittihaz edilir. Allah versin de bir adamın pahası bic l riyelere göre bunların her biri bir te Meselâ biraz evvel «sümeroide» ismile milyona çıksın! O zaman iş paraya bikiyet belki de bir sulh intac eder. Fa(Stanislas Julien) in Gök Türkler kat tıu teşebbiis mnvaffak olmaz ve Alhakkında Çin membalarından topiadığı kâmül merhalesi değil, birbirinden ayn müstakil bir daire sayılması lâzım gel ner. Sesine güvenen borazancıbaşı olur. manya ağır zayiata uğrayarak geri donfıkralara göre (1), bunlar elbiselerinin birer «Cycle culturel = Kültür dairesi» diğinden bahsettiğimiz eski MezopotamBana öyle geüyor ld; (işte gene ukamek mecburiyetinde kalırsa, o zaman önlerini tağdan sola attıkları halde, Çın teşkil eder. Bugünkü «kültür etnolo ya medeniyetlerinin membaını teşkil lâlığa başladun! Ne yapayım kuzum! jisi» nde işte bu noktadan hareket edi eden ve yazının icadile insanhkla hay Ahsmışun. Bu kadar tahminlerin boş vaziyet değisir. Çünkü o zaman muliler soldan sağa atarlar ve bu hali Ankara 17 (Telefonla) İşçilerin hakkındaki umumî hükümler bu nikadderat, İngilterenin lehinde sayılması sağlığını koruma ve iş emniyeti nizam zamnamede tespit edilmiştir. İş yerleri Türklükle Çinliliği ayırd eden bir fark lerek beşeriyet böyle bir takım daıre vanlığı ve tarihle tarihten evvelki za çıkmasına rağmen hâlâ bir takım kehaicab eden bir istikamet alımş alur ve nameti önümuzdeki mayısın 17 sinden bu nizamname mucibince haiz olmaları sayarlard)! «Yeni Zalanda» daki «Mao lere ayrılmıştır. Bu yeni Uim sahasın tnanlan birbirinden ayıran Sümer kül netler yapmaya yelteniyorum. Tirjakilik İngihere kat'î bir zafere doğru adrrn itibaren mer'iyete girecektir. Buna da lâzımgelen sağlık ve emniyet vasıf ve ri» ler dudaklarile değil, burunlarile 5 da «kültür daireleri» ne isünad eden türü hem antropoloji, hem lisaniyat sa olacak.) Bu musibet, adam öhnesi ve yukan antropolojideki halarındaki deUllerle sabit bir Türk ese ya silâh tükenmesile değil manevî kuvatmağa başlar. ir karamame bugün neşrolundu. İş ka şartlannın tatbikatı itibarile 2 kısma püşürler! Hindistanın şimali garbî hal tasnif, aşağı kı misafirlerine kahve yerine kanlanırk» ve lisaniyattaki «ana dil» ridir. Şu halde bizim «sümeroid» dedi vetlerin brılmasile bitecek. Senelerce aynlmıştır. İki tarafın bu mühim imtihan için nununun şümulü dahilinde bulunan ğimiz çivi yazısı kullanan kültürler da süren az gıda ve mahrumiyetlerin 1 Kapalı iş yerlerL Başlı başına nı ikram ederler! İslâmiyetteki «Poly tasnifine tekabül edebilir. Antropolojihazırlanmakta olduğu muhakkakrtr ve her türhı iş yerlerinin ve işçilere aid gamie = Taaddüdi zevcat» esasına mu de bünye teşekkülâti itibarile aynı ev iresinde Türk ırkının rolü doğrudan gündüz bombardımanlann, boş yere şuönümuzdeki bahar mevsiminin, dünyn ikametgâh vesaire gibi müştemilâtınm hususî binalarda bulunan veya herkabil, Tibette «Polyandrie = Taaddüdi safı gösteren insanlardan mürekkeb bir doğruya bir vâızhk rolüdür. «Sinoîde» raya buraya saldınşlarm ve abluka ediltarihinin en büyük hâdiselerinden biri haiz olması lâzımgelen sıhhî şartların hangi bir binanın bazı kısımlarını işve if yerlerinde kullanılan alât ve e gal eden üstü ve etrafı kapalı iş yerleri, ezvac» âdeti vardır! Fakat cenubî Af zümre nasıl bir «ırk» ismini ahrsa, kül denilen Çin kültür dairesinde de bita miş olmayı hissetmenin neticesi olarak. ne şahid olacağı bahsinde hiç bir kimse tür etnolojisinde de aynı medeniyet ev raf âlimlerin tetkikleri aynı vaziyeti Bu arada türlü süâhlar ve kalknnlar devat, makine ve iptidaî maddeler yü2 Yan kapalı veya açıkta iş yer rikadaki «Boşiman» lar izdivacın ne detereddüd göstermemektedir. mek olduğunu bile bilmezler! «Tahiti» safını gösteren insanlar bir «kültür da göstermektedir (7). «İslamoide» ismin icad edilecek. ründen zuhuru melhuz kazalara ve sarî leri: * iresi» sayılır. Fakat her kültür dairesi deki müslüman kültür dairesinde ise, veya meslekî hastalıklara mâni tedHarb bidayetlerindeld miknatısh maA Yalnız üstü kapalı olup etrafı adalannın yerli kızlan eskiden iffet ve ikinci ve üçüncü derecelerde bir takım gerek doğrudan doğruya Arab kültüVaıiyet bu merkezde olduğuna göre birierin ve vasıtalarm, ve her sınıf ismeti âdi bir «hasislik» saydıkları balyin marifetini biliyorsunuz. Birkaç tek kısmen veya tamamen açık bulunan harbi yaymak için vuku buldugu gbze müesseselerde 15 kazalarma karşı iş de, hayâ ile riyayı sonraları protestan küçük dairelere de ayrıhr. ikinci dere ründakei rolü, gerek Selçukî, Kölemen ve neyi denizin dibine indiren ve harbi çarpan tesebbüsler aeden ileri geliyor? yerlerinde bulundurulması mecburî o baraka, sayvan, sundurma ve bunlar misyonerlerinden öğrendiler! Tibetliler cedekı dairelere yahuz «culture = kül Osmanlı «facies» leri itibarile Türk ır Almanlara kazandıracak sanılan bu siBunnn en mühim sebebi, muharib ta lan tedavi levazımının nelerden ibaret g'bi tesisat altmdaki iş yerierinde, tür» ve üçüncü derecedeki dairelere de B Yol. demiryolu, köprü ve bina dillerini çıkartarak selâm verirler! Çin «facies culturel = kültür cephesi» de kının mevkü diğer müslüman unsur lâha karsı İngilizler de bir çember icad raflardan her birinin diğer taraiı ne olduğu ve bu esaslara göre iş yerlelann hepsinden yüksektir. liler süt içmesini bilmezler, fakat köettiler. Geldi geçti. Ahnan gazetelerine gibi açık havada çalışan i? kadar meşgul etmek ve kuvvetlerini ne rinin ne suretle kurulcağı ve açılacaŞı inşaatı Bu vaziyetten çıkabilecek neticelerden göre İngilizlerin tahtelbahirlere karşı pek eti yerler! Avrupada ıslık tahkir nilir (6). Meselâ bizim «İslâm medeniyerleri. derece dağıtmak mümkünse ornı • deifade ettiği halde, Amerikanın bazı yer yet;» dediğimiz camia bir «cycle cultu biri de bu büyük ukın bugün bile muh kullanmak üzere yaptıklan btr denizrece nıesgul etmek ve kuvvetleriıri • lerinde takdir yerine geçer! Beyaz ırk rel = kültür dairesi» dir; bunun için telif kültür dairelerine ayrılan bir man altı kruvazörü varmıs. Yann bir de dederece dağıtmak istemesidir. anaları çocuklarını dudaklarile öptükleri deki «Türk islâm» medeniyet şubesi bir zara göstermesidir: Göçebe oymak ha nizahı drednotu icad edildiğini de öğ halde, birçok sarı ve siyah analar kok «culture •= kültür» demektir ve onun i yetı itibarile «pastoral», din dairesi iti renebiliriz. Çok şükür beşeriyet tahrib Ötedenberi her muharibin bu şekillayıp burun sürterlerl Hıristiyanlıkta çindeki «Anadolu Selçuki medeniyeti» de barile «islamoide», hâlâ Çinde Türk di vasıtası icad etmekte âciz değildir. Lâdo hareket ettiği görülegelmektedir. tnatem rengi siyah olduğu halde, eski bir «facies culturel = kültür cephesi» dir. lini muhafaza eden cemaatler itibarile kin bütün bir mütehassıs ordusu sene Çünkü muhariblerden her biri bu hattı • Turklerde beyazdır!.. işte insan cemi Yahıız antropolojideki «ırk» ve «lisani «sinoide» ve Yakutlarm coğrafî vaziyet lerdenberi uğraştıği halde meselâ kanhareketle muhasıma karşı, bilhassa kafî yetlerini birbirinden ayıran bütün bu yattaki «dil» dairelerile kültür etnolo leri itibarile de «arctique = şimali» kül sere, meselâ vereme bir katt Uâc bulaneticeyi temin edecek noktada azami âdetlerden başka kıyafet, rnesken, snâh, jisindeki «kültür daireleri» nin hudud tür dairelerinde Türk unsurları vardır. maz. O bir garib ve müthiş sivrisinektir. tcfevvuku temin etmek ve bu tefevvuk âlet, ahlâk, din, an'ane, zihniyet vesaire ları her zaman bir değildir. Meselâ «isŞimdi de öğreniyoruz ld; Almanlar Diğer bir netice de Türk ırkının coğsayesinde zaferi kazanmak ister. gibi maddl ve manevî hususiyetlerin lâm» kültür dairesine muhtelif müs rafî ve tarihî sebeblerle muhtelif kül bir sessiz ve görünmez tayyare icad etFakat bu hattı hareketin nmvaffak «rfmecmuu, içtimaî iUmlerin «kültür» is lüman ırklarile dilleri girdiği gibi, «gö tür dairelerine dağılmasından veyahud, mişler. Görmeden ve işitilmeden geleması için asıl muhariblerin şurada buramini verdikleri mâşerî hususiyetler mec çebe» kültür dairesine de muhtelif ırk daireden daireye intikaUnden dolayı hep eekmiş. Ankarm 17 (Telefonla) Lefkoşa da kendi harblerine müdahale edecek lara mensub kabileler girebilir. muasıdır. Ankara 17 (Telefonla) BorBu sözde biraz tevatür olsa gerek! aynı bir tekâmül mahreki takib edemünevverleri arasında bir komisyon yeni elemanlar bulmalan ieab eder. Dikkat edilecek noktalardan biri de meyip birkaç defa mahrek değiştirmek Çünkü nekadar sessiz olursa olsun elek sada kote olmıyan veya olup U Bu vaziyete göre, ferdi kültür gibi teşkil olunarak Mehmedciğe kıslık he. Kitekim iki muharib tarafın bilhassa îiatlan tespit edilmemiş olan mâşerî kültürün de bir tarifi olmak bazan bu muhtelif dairelerin birbirüe mecburiyetinde kalmasıdır; bu vaziyeti trikli yakalama (Detecteur) aletleri son zamnnhtrda bu elemanlan aramakla diye cem ve tedariki için faaliyete gebazı ecnebi »paralarının tem jiâzım gelir. Fakat bu tarifi yapmadan karışması, yani aynı bir cemiyetin aynı tavzih için yalnız dil bakımından uğ tayyareleri hatta denizaltı gemilerini meşguJ olduklan göze çarpryordu. çibniştir. Komisyona şimdiden 30 dan muzian kânunusarü 1941 başıevvel, bir kere şu noktayı tespit etme ramanda bir iki daire tesirine maruz radiğımız tekâmül inhiraflaruu gözönüne keşfediyorlar. Tayyarelerin vücudü arMeselâ Almanya, Fransanın üslerini fazla altm evlenme halkası hediye edilna kadar altı aylık vasatî liatlidir: Etnografya, «Antropologie cultu kalmasıdır. Bizim fikrimizce bu gibi getirmek kâfidir: Türk dilinin en eski tık kulakla ve motör gürültüsile haber ve donaıunasmı kullanmayı temin ede miştir. Bu maksadla Lefkoşa ve Limarelle = Kültür antropolojisi» (2) ve muhtelif sahalar tamamile ayn birer şeklini temsil eden Sümer lehçesinin ahnmıyor. Görünmemesine gelince; maları alâkadarlara Maliye Vekârek, Japonyayı tahrik ederek; İngütere sol şehirlerinde rozetler dağıtılmış ve «Ethnologie culturelle = Kültür etno daire sayılmahdır. leti tarafmdan şöyle blldirildl: takib ettiği tekâmül seyri Sâmi diller demki; böyle bir çare buldular. Bunu Şimdiye kadar muhtelif müellifler tade Fransız imparatorluğunun muzahare Lefkoşa halk kulübünde verilen bir L. K. P. lojisi» gibi llim sahalannda «medeniistilâsile nihayet bulmuş, Orhon lehçe yahuz tayyarelere tatbik edecek yerde rafından tespit edilen büyük kültür datini temine çahşarak bu hattı hareketi müsamere esnasmda 58 İngiliz lirasını 100 Rejistr mark 21 50 50 11 yet» meöıumile «kültür» mefhumu ara irelerinin en mühimleri «cycle pas sinin temsil ettiği Orta Asya tekâmü ayni marifetle görünmez nrhhlar, götakib ediyordu. Daha sonra Almanyanın mütecaviz para toplanmıştır. Şillura «ında mühim bir fark vardır; «kültür» ıü «pastoral» daireden «islamoîde» dai rünmez nakliye gemileri ve görünmez 100 Amavud fran. 41 48 48 19 Yugoslavya ile müıakerelere girişerek, Türk köyü tarafmdan toplanan 93 pardemek, «medeniyet» demek değildir. Bu toral = göçebe dairesi», «cycle sy reye inukal yüzünden muayyen bir de muharibler de yapsalar da İngiltereyi 05 100 Danimarka K. 29 05 37 noîde = Çin dairesi», «cycle indoide Rumanyada kuvvetler yığaıak ve Bulişgal ederek meram ve maksudlanna er çadan fazla yünlü eşsra ile Türk Hava 100 Narveç K. 28 09 09 33 yeni ilimler sahasında «medeniyetin 7a Hind dairesi», «cycle islamoîde = İslâm recede durup kalmış ve nihayet islâm garistanı tazyik ederek ayni hattı hareman ve mekânla aldığı hususî şekUle74 dairesinde geçen bin küsur yılhk tekâ miıj oisalar daha rahat ohnaz mı? Kurumuna yollanmak üzere toplanan 22 100 Pe30 32 keti daha ileri götünneğe çalıştığı d» Sessiz tayyareleri icad edenlerin kendi rin her Mri bir kültür. sayıhr (3). dairesi» ve «chyle occidentaloide = garb mül de «occidentaloide» denilen şundiküsur İngiliz lirası da konsolosluğu100 HongKong do32 74 göze çarpıyordu. CÖrüşmelerinde ve politika münakaşa«Culture» keUmesmi ilkönce Almanlar dairesi» yani şimdiki «Avrupa medeni39 28 garb kültür dairesinin tesirile mah100 Real 7 Fakat bütün bu tesebbfislerİB, şim<n muza tevdi olunmuştur. Bunlardan başFransızlardan ahp «kultur» şekhni ver yet dairesi» gibi çevrelerdir. Bununla rek değiştirmek mecburiyetine uğra lannda yeni tayyarelerini taklid etme1 Kıbris lirası 5 23 28 ka mezkur şehirler halkı vâki olacak beraber, bu tasnifte henüz kat'î bir maye kadar hep boşuna gittiği förölmektetnisler ve Onsekizinci asırdanberi bu1 Filistm lirası 5 23 34 mıştır. Tarihî ve coğrafî şeraitten do leri dünyanm başmı dinclestirecek şadir. Çünkü bu elemanlann biri de harbi teberruati da yekunu birkaç bini bunun tarifinde muhtelif nazariyeler ser hiyet yoktur: Yanlış yahud eksik gö ğan bu inhiraflann hepsi zaruridir: Fa yanı temenni bir değişikliktir. 1 Suriye lirası 50 12 detmişlerdir. Bu nazariyelere göre (1) rülen noktalar hakkında birçok itirazlar kat işte bütün bu zaruretler netice itiyaymak için vasıta olmak istemiyor ve lacak eşyaya kalbederek konsolosluğuRadyolarda ve umıımî yerlerde bağı1 Mısır lirası 5 37 05 ferdle cemiyet arasında bir âdet, zevk serdedilmiştir. Meselâ dünyanm en eski barile Türk dilini diğer dillerin geçir np cağmnanın edeb ve erkâna ne dere23 34 harbin yalnrz esaslı davacılara münhasır muza vereceklerini büdirmişlerdir. 1 Iralı lirası 5 ve fikir birliği vardır: «Kültür» işta kültü membaı olan Sümer medeniyetile dikleri muntazam tekâmül seyrinden ce aykm olduğunu da söylemeğe hacet kahnasmı tercih ediyor. Ayrıca yüz rubienin de altı ay budur; buna yaklaşan diğer bir tarife bunun etrafında teşekkül eden Elâm, Ispanyanın Santander * zarfmdaki fiatı 25 lira 18 kumahnım etmiştir. Meselâ Avrupa dil yok! kültür» demek, bir kavmin Akat, Asur, Bâbil vesaire gibi eski MeArtık haybrma ve bağınp çağırmayı ruş 20 para olarak tespit edilŞimdiye kadar harbe girmemiş olan ve leri daima garb kültürünü ifade edeşehrinde müthiş bir göre de bir temas ve mücadele zopotamya medeniyetlerinin «cycle süda sesli tayyareler gibi modası geçmiş harbe girraek istemiyenlcrin vaziyeti, miştir. rek tekâmül ettikleri halde, bizim ditabiatle uzun neücesinde yaşayış ve düşünuş itiba meroîde = Sümer dairesi» gibi bir isimyangın beyhude si'^hlar arasına atmak zamanı harbin yayılmasına mâni olduktan başka rile hasıl ettiği müşterek telâkki tarzı le ayn bir daire sayümayıp ancak «cul limiz muhtelif şark kültürlerinden sonra gehnedi mi? Madrid 17 (a.a.) Bu sabah Santanasıl muharib iki tarafın da ilkbaharda fArkası sahife 5 tmtun 7 de] ture antique = eski kültür» çevresinde demektir; bu müşterek telâkki san'at B. FELEK karşı karşıya kalmalrını ve kendi koz der'de büyük bir yangm çıkmıştır. iki 6ahasmda da millî bir hususiyet teşkil bir «facies = cephe» gibi gösterümesine lrmı aralarmda paylaşmalannı da teaun yüzü müteeaviz. bina alevier içindedir (1) Documents historiques sur les Touhayret etmemek kabil değildir. • tabiatle sanetmiştir. «kültür Bütün Madrid, Valans, Vanadolid, BourNevyork 17 (a.a.) Associated eden Onun için Bilhassa bizim için bu meselenin en Kioue (Turcs), 1877 Paris tab'ı S. 7. Muharib tarafların ilkbaharda yüzyü gos, SsintSebastian ve Bilba itfaiye serittisal vasıtası olur. (2) Bu isim bilhassa Amerikada taat a a n Pressin mevsuk bir membadan öğren at arasında bir mühim tarafi, Türk tarih ve medenite gelinciye kadar birbirinin kuvvetleri visleri derhal Santander'e sevkedilmişdiğine göre Wendell Willkie Çinin Ja Onsekizinci asır Alman âlimleri bu u yetinin bu kültür dairelerile karşılaştı karrür etmiştir. ni dağıtmak için uğrasıaağa devam ede(3) Dr. George Montandon, «Traite rir. Bir Kşinin öldüğü, birkaç kişimn de ponlr tarafmdan işgal edümemiş bulu mumî ve beşerî tarifte ekseriyetle it rılmasından çıkacak neticelerde gösteSanrun 17 (a.a.) Samsun tütün pîceUeri şüphe götünnezse de, hiç bir mmtakalardaki vaziyeti tetkiki tifak ettikleri halde, (Fichte) den iti rilebilir. Henüz bu hususta Türk ilmini dT,thnologie culturelle», 1934 Paris tab'ı, yssası bugün açıldı. Inhisar idaresi Türk yaralandığı malumdur. Yangmın îiman nan devleti de kolay kolay harbe sürüklemltütün limited VP Poüzio firmalan 130maksadile bir seyahat yapmak tasav baren Ondokuzuncu asır âlimleri Al tatmin edebilecek ciddî tetkikler ya S. 16. yecekleri mnhakkaktır. Bugünkü şartla da ateş alan sarnıçlı bir vapurdan sdratnan kultürünün faikiyet esasını millS püroış değildir. Zaten şimdi bizim bu (4) Bunlar için bakınız: E. Tonnelat, 145 kuruştan aldılar. vurundadır. ra göre, asıl muharibler, bahar mevsi yet ettiği zannedilmektedir. Muameleler devam ediyor. Bir heyet Willkienin Willkie'nin Pasifik denizini tay;;are ve ırkî bir tez haline getirmişlerdir. meseleye temas etmekten asıl maksa «Civilisation, le mot et lidee», 1940 Paminde yalmzbaşlarna kalarak kat'î bir Çırçırevi kurulan Onun için bugOnkfl ilmî telâkki, daha dımız, o neticeleri kat'î şekillerle orta ris teb'ı, S. 67 68. Bafrajra gitmiştir. mücadeleye girisecekterdir ve bu wuile geçmek niyetinde olduğu ilâve ediltiyade Onsekizinci asır nazariyelerine ya atmak değil, hangi yollardan gidi(5) Manuel öTAnthropologie culturelle, eadele harbin roukadderatını ta>in edemektedir. kazalar lerek onlara vanlabileceği baktandaki (E. Metraux) nun fransızca tercümesi, Kral Alfons'un sıhhî vaziyeti yaklaşır. cektir. Ankara 17 (Telefonla) Ziraat VeKozanda dut ağaçları biraz düzeldi Bu yeni telâkMye göre «kültür» de {ikrımizi söylemekten ibarettir. 1936 Paris tab'ı, «Kültürün tarifi» fash, Şimdiye kadar harbi yaymak için vu kâleti yeni islihsal mıntakalarında paTürk ırkının tarihî ve coğrafî vaziyeti S. 11. mek, bir cemiyete muayyen bir şahsiBern 17 (a.a.) 13 üncü Alfons'un ku bulan teşebbüslerin bos* gitmesi, muk ziraatinin inkişafl için küçük çırçır meyva verdi yet veren âdetlerle an'anelerin mecmuu bilhassa bu hususta başka ırklarla pek sıhhî vaziyeti biraz iyileşmiş ve sab:k (6) Montandon, aynı eser, S. 10. ş«il.he yok ki, hayırh bir alâmettir. Alâ evleri kurmaktadır. Halen Bursa, EKozan (Hususî Havalann birkaç demektir Bu izah tam ilim sahasında mukayese edilemiyecek bir hususiye (7) Bunun için «Cumhuriyet» in 14 i Kral geceyi nispeten iyi geçirmiştir. kadar milletlerin gösterecekleri metanet dirne, Tekirdağı vilâyetlerinde, Os haftadır güzel gitmesi üzerine erik ve Rittikçe Rittikçe umumileşmişür: Meselâ Kali gösterir: Herşseyden evvel bir ker kincikânun 1941 nüshasında çıkan «Dr. Kraliçe Victoria, dün akşam hast?.ıın gösterir: y ve kiyaset ise, bundan sonra da vuku Leçendre nazarivesi» ne bakınız. Antropoloji f mancık, İskilip, Kargı kaza merkezle badetn ağaçları çiçek açnuş ve bazı dut forniya tjniversitesi A l j i profeodasından ayrılarak otele dönmüştür. tj bulacak teşebbüsleri boşa çıkarabiUr. Türkler tarihin en esîd devirlerindenlar meyva bile vererek birer ikişer tur rinde birer çırçır evi kurulmuştur. Bir sene çvveline kadar sabık Kıral ömer Rıza DOĞRUL kette bir aka fanda yapılmışür. Alfons, yeniden İspanya tahtma çıkken söz kesmişler. Ben bunu daima bir edeceğim. mak ümidini muhafaz etmiş, fakat yeni TMHI Beni cyle hareketsız, durgun, şaka, alay mevzuu diye, alıyordum. FaSeni çağırmadım anlıyor musun. Seni rejimin hattı hareketi buna imkân verkederli dinliyeceğine ölmesini, yok o\kat babama seninle evleneceğimi söyleben çağırmadım. memistir. Aile meseleleri de 13 üncü masını temenni edecek kadar hırsh, yince müthiş şeyler oldu. Zaten kalbi Alfons için derin keder sebebleri teşvahşi bir hayvan gıbi kavgaya hazırdım. Boğazım kurumuştu. Dişlerim birbirivar. Ölüm tehlikesi geçirdi. O mektubu kil eylemiştir. Yeni Kral namzedi Prens İçiru zehir dolmuştu. Kanım tutuşmuş, ne vunıyor, gelimeler güçlükle dudaklaonun önünde yazdım. Müsterih olması, Don Juan 27 vasınd°d"\ bütün pençelerim açılnuş, müthiş bir rmıdan çıkıyordu. Sesim kısılır gibi olkendine gelmesi için.. Anlıyorsun değil hiddet nöbetine tutulmuştum. Dudakla du, sustum. mi? rım sıkılmış, vücudüm ona doğru atılmı Arkatndan bir ses: Bir iki kere daha «anlıyorsun değil Onu ben çağırdım dedi, evet ben.. ya hazır garib bir gerginlik içinde: mi?» diye, üstüste tekrar etti. Daha bazı Döndüm, Hüseyindi, kapının önünde Niçin geldin diye, tekrar ettim, niçin tafsilât veriyordu. Fakat kekeliyor. Kegeldin? Senden af isteyip seni çağıran duruyordu. Fena bir söz söylemek, halimeler birbirini tutmuyor, cümleler birkaret etmek istiyerek ağzımı açtım, kim! Birbirimizi ebediyen görmememiz Fısıldar gibi hafif bir sesle: birine kanşıyordu. Bir akraba kızı.. Esfakat boğulmıya benzer bir sıkıntı ile lâzım geldiğini yazmamış mıydın? Ben Ete nihayet nark kondu. Uzun meO birat daha üzerime eğildi. Durgun, J Azize, dediğini duydum. kiden verilmiş bir söz.. Babasının ısran.. bunu kabul ettim. Istırab çektim, çeki göğsüm daraldı, sıkıştı. Hüseyin koştu. ma\â gözlerini yakından gördüm. Ke | Ürperdim.. Sıcak, ürpertili ve kederli Durmadan ayni şeyleri tekrar ediyor sai neticesi olarak vanlan bu basit yorum ve belki daha kolay iyi olmıyaca Kolumdan tuttu. Yavaşça sürükliyerek derle gölgelenmişlerdi ve yalvaran ezah bir ses. Başımı çevirdim. Tekrar göz du. Ve bütün sözlerin arasında boğuk, çnrenin tatbikı ne kadar sürer bilinğım... Bunlar başka mesele, fakat ben bir kanapeye oturttu. Eğilmiş: göze geldik. Vücudümden sıcak bir râşe bsılmış bir sesle soruyordu: «Anlıyor n»ez. Bu çare ne kadar sathî olursa bir bakış içinde bana bakıyorlardı. Ya kaldık. kabul ettim. Senden af beklemedim, se Evet, ben çağırdım, diyordu. Onun vaşça: olsun çünkü et pahalılığmı kökünden Hiddetim dinmlş, gerilen sdnirlerim geçti. Kalbime sanki tath, çifakâr, bü sun değil mi, anhyorsun?» ni çağırmadım. Anlıyor musun çağır la dün komıştum. O mektubu yazmağa tün yaralan serinleten bir şeyler aktı. Ha>nr hiçbir şey anlamıyordum. Hiç halletmiyor hiç yoktan iyidir şu şartİyi yapüğıma eminim, dedi. Ara = :vşemiş, vüeudüme bir halsizlik çök madun.. Söyle Hüseyin mi geldi. O mu mecbur ohnuştu. Fakat pişmandı. Sen nızda doğmuş olan o güzel aşkı öldür müştü. Hüseyııin bütün sözlerine rağ Gözîerinde yanan o mukaddes ateşi tek birşey Bütün söylediği şeyler bana larla: siz yapamıyordu. Cesaret etse hâlâ yalvardı?. Evet, o yalvardı değil mi? Narkı tayinde sabit bir esas tumeğe ikinizin de hakkı yok. Büyük aşk men çok ümidsizdim. Sevdiğim adam rar görmüştüm. Onlarda ateş ve ruh mantiksız görünüyordu. Acele uydunılFakat ona neler yapacağımı göreceksin.. kendini sevmekte olduğunu bilse koşup lar en çetin manialan, en kuvvetli se karşımda olduğu halde onu yeni kaybet dolu manayı tekrar bulmuştum. muş yalanlar hissini veriyordu. Babası tup onu şu veya bu hâdiselere göre Senin merhamstini istemiyorum, iğreni gelecekti. İşte ben ona bu ümidi, cesa bebleri yıkabilecek kuvveti, kemali bul miş gibi azab duyuyordum. Sanki bu bir «Sevgilim, ah benim hayatım!. Sen bile olsa hiç bir kimsenin ona hükmede değiştirmeden tatbik etmek. yorum bundan anlıyor musun? Bir gün reti verdim. İkinizin de birbirinizden ay muş olan aşklardır. Gayret göstermeniz başka adamdı ve huzurile beni öldürü sin, işte eskisi giH bana bakıyorsun, be miyeceğini, ölümlerin bile onu sözünden 2 Nark söylendiği gibi on beşbu soğuk tavır, bu mağrur, lutufkâr ta n yapamıyacağımzı bUiyordum. ni seviyorsun!. Bütün o geçenler fena ve yolundan döndüremiyeceğini biliyor ten on beşe değişecekse, arada, et paBaşımı kakkrdım. Hâlâ masanın u lâzım. Unutmaynı ki saadetinizi, hatta cü bir kedere boğuyordu. vırla karşıma bir heykel gibi diküecegiHüseyin çıktıktan sonra Rıza kımıl kâbustu. Beni istemediğin, benden kaç dum. Bütün o kekeliyerek, sesi kısılarak, hahlaştı diye kasablann vaktinden evhayatımzı kurtannak gene sizin elfaıizni akhma getirir miydim? Evvelce bü cunda öyle hareketsiz, dimdik duruyordadı, ağır adımlarla yaklaştı. Bir iskemle bğın yalan... diye, bağmnak, daha bir sıkmtıdan dudaklan asabiyeÜe gerilip, vel narkı yükseltmek talebi veya mal tün bunları düşünebiUr miydim? Fakat du. Birdenbire bana öyle geldi ki yanı dedir. Elini omzumdan çekti. Uzaklaşn. Rı çekti. Karşıma oturdu. Onun gözlerine çok şeyler söylemek istiyordum. Fakat yüzü korkunc bir ıstırab ifadesi alarak satmamtüan gibi serkeşliklerine iltigeçti, kabul ediyorum. Birbirimiz için na gitsem, elimle dokunsam, bir mermebakmaktan korkuyordum. Çunkü onlar boğazım kurumuştu. Dilim sanki yapış söylediği sözler bana manasız geliyor fat etmemek. yok olduğumuzu kabul edyorum. Seni re dokunmuş gibi enmin altında buz zaya dönerek dudaklannda garib bir artık o eski ateşli, hâkim, sevgili gözler mıstı. Muktedir olamadım. O tekrar: du. Hayır anlamıyordum, hiç bir şey an3 Şehrin büyük bir kısmını gıtebessümle: hiç tanımamış oldugumu, düşünecek ka dan katılaşmış bir vücud hissedeceğim. Azize diye, fısıldadı. Herşeyi anla lamıyordum. Bir an yalan mı söylüyor dalandıran sığır, hatta manda etine değildiler ve ben simdi bu donuk, kaGelin ve ona herseyl anlatın, dedi. Boğuk bir sesle Hüseyne: dar bütün o hatıralara yabancı, uzak ranhk bakıslardan ürküyor, korkuyor tacağım. Sana ailemin taşralı olduğunu diye, düşündüğümü hatrrlıyorum. de uark koymak. kalmak istiyorum. Zaten yüzünün şekli Bunu yapmamalıydın, dedim. Bunu Sizi affedecekti. O kadar seviyor ki.. «öylemis miydim bilmiyonun. MemJe • flilTTI, 4 Şessizce odayı terketti. Tekrar ni hayalimde kaybettiğim »»ny da ge yapmamaiıydnu. Iaşe teşkilâtı Harbi yaymak teşebbüsleri galiba boşa gidiyor Petrol ve Ticaret Ofislerine beşer milyon lira sermaye ayrıldı Türk kültürler; ve Türkiye kültürü i İsmail Hami Danişmertd D 1 Işçilerin sağlığı Iş yerlerindeki tedbirlere dair kararname dün neşredildi Kıbns Türkleri Kahraman Mehmetciğe ve hava kurumuna hediyeier toplayorlar Ecnebi paraları Kote olmıyanlarının altı aylık vasatî fiatları tesbit edildi Wilikie bu sefer de Çine gidiyorî Samsan tatün piyasası açıldı n TRİYET » İN EDEBÎ ROMANI: Et narkı Yaıan: Peride Celâl