26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 19 Mayıs 1937 ( Tarihî tefrika : 123 Yazan : M. Turhan Tan ıTercüme ve iktibas edilemeı) Şehir ve Memleket Haberlerl ) Siyasî icmal daireleri âmirleri talimat almak için Ankaraya gittiler İş kanunu tatbik mevldine gîriyor Iş Hurremin çevirdiği entrikalar Şehzade Selimin, büyük kardeşinden evvel saltanata vazıyed etmesi için ırkımıza yabancı olan bu kadın ne düzenler kuruyordu? İşte Hurremle Rüstem bu vaziyetten istifade ediyorlardı, Hünkân yavaş ya vaş zehirliyorlardı. Kırmızı Rusyalı Osmanlı împaratoriçesi, mülteci Mirza hakkında o güne kadar hiçbir saray kadınmın yabancı bir prense göstermediği iltifatlarda, ikramlarda bulunmuştu. Ona altın ve gümüşle dolu keseler, top top kumaşlar, deste deste şallar, katar katar katırlar, atlar, düzinelerle beyaz ve siyah köleler, halayıklar yolladığı gibi kendı elile işlenmiş mendiller, gene kendi tarafından dikilmiş gömlekler, önlükler yollamıştı. Hurremin îran Prensine karşı aldıgı bu pek şefkatli ve pek muhabbetli vaziyetin sebebleri bir değil, bir kaçtı. İlkin kocasmı onunla sıkı surette alâkalandır mak istiyordu. Bu alâka îran aleyhine bir harb açılmasına sebeb olabilirdi. O vakit Padişah, tstanbula en yakm yerde bulunan Şehzade Selimi saltanat naibi yaparak Rumeli yakasına göndermek mecburiyetinde kalacaktı. Bu, Padişahın sefer sırasmda bir hastahğa tutulup veya bir kazaya uğrayıp ölmesi halinde Selimin büyük kardeşinden önce Istanbula gelerek saraya, hazineye ve Yeniçeri ocağına el koymasını kolaylaştıran bir vaziyet olacaktı. Sonra Padişah, îran yolculuğu sırasında büyük oğlunu gözile gcrecek ve onun saltanat nöbetini uzun müddet beklemeğe mütehammil olmıyacak derecede olgunlaştığmı anlayıp telâşa düşecekti. Ayni karşılaşmada ordunun Veliahd lehinde nümayişler yaparak Padişahı büsbütün endişelendirmesi de muhtemeldi. Fakat Hurremle Rüstemi, müşterek plân üzerinde hızlı yürümekten alıkoyan bir nokta vardı: Şehzade Selimin liya katsizliği!.. Yüz ve boybos bakımından anasına benziyen bu prens, vasattan da aşağı bir zekâ sahibiydi, zayıf iradeliydı, miskin denilecek kadar durgundu, harbü darb ehli olmaktan çok uzak bir yaradıhştaydı, üstelik sarhoştu, eğlence düşkünüydü, sefihti. Onun küçüğü olan Beyazıd ise en büyük kardeşi Mustafa kadar değilse bile cevherli bir ruh sahibiydi, iyi okuyor, iyi yazryordu, güzel silâh kullanıyordu, daimî faaliyet içinde bulunuyordu, yüz ve vücud bakımından da babasına benziyordu. Kaynana ile damad, iki kardeş arasmdaki bu yaradıhş farkını gözönüne getirerek onlardan hangisini tahta çıkarma nm doğru olacağını tayin etmekte tereddüd geçiriyorlardı. Selim yaşça büyük olduğu için, Veliahdm giderilmesi haiinde, onun Padişah yapılması lâzımdı. Halbuki kıymet ve ehliyet, küçük şehzadeyi bu saadete lâyık gösteriyordu. Prenses Mihrimahm Selimi iltizam etmesi de Hunemi ve Rüstemi düşündü rüyordu. Gerçi kuvvet kendi ellerinde ise de Beyazıdm iltizam edilmesi halindc Mihrimahm Selimi keyfiyetten haberdar etmesi ve nahoş vakıalann husule gel mesine sebeb olması mümkündü. Ondan dolayı kaynana ile damad üçüz çalışmaktan bazan ayrılıp Mihrimahı açıkta bı rakmak mecburiyetinde kahyorlardı, başka suretlerle temasa geçiyorlardı. Onlar, plân üzerinde yürürken umulmaz bir engelle karşılaşmamak için her şeyi ve her ihtimali gözönünde tuttukları için Selim ile Beyazıdın karakterleri ü zerinde de durmıya lüzum görmüşlerdı. Lâkin plânın esası, büyük şehzadenin giderilmesine dayanıyordu. Selimle Be yazıddan birini tercih etmek ikinci bir meseleydi. Nitekim onlar da müsbet bir neticeye ermiyen uzun münakaşaIardan sonra esasa avdet etmek kararını aldılar ve Mihrimahla gene birleşip şehzade Mustafanın giderilmesi işini başarmak yolunda azmü huzm ile yürümeğe koyuldular. Bütün kararlar, Padişahın îrana gitmesine ve gidip gelirken büyük oğlunu görüp bir iç buhranına tutulmasına isti nad ediyordu. îftiralar, bühtanlar ve telkinler ancak böyle bir buhranm vücude gelmesinden sonra müessir olabilirdi ve ihtiyarlaşmıya başlıyan baba, gene öyle bir vaziyette gene oğlu aleyhine kolay lıkla kışkırtılabilirdi. Büyük plânı yürütmek için çizilen bu fer'î plân da muvaffakiyetle tatbik olundu, Sultan Süleyman eşiğine yüz koymuş olan Elkas Mirzanın haklannı muhafaza ve Tebrizi ansızın basıp ele getiren Şah Tahması terbiye etmek bahanesile kandırıldı, îran aleyhine yeni bu harb açtınldı. Hünkâr, yirmi sekiz yıla varan saltanatı içinde on birinci defa olarak sefere çıkıyordu, bünyesindeki kuvvetli öz, henüz yıpranmamış olmakla beraber yor gun görünüyordu. Evvelki yıllara ve gencliğine nazaran çok daha vakur idı Fakat bu vakar, çoğala çoğala bir derd, tatlı bir ıstırab halini alan aşkın, sürekli safa gecelerinin, şarab iptilâsınm vücude getirdiği yorgunluğu gideremiyordu. O sıralarda Hünkân sık sık görmüş olar. Venedik balyozu Navicyero, yorgun tdcidarın portresini şöyle çıziyor: «Ortadan fazla, uzunca bir boy, zayıf bir bünye, esmer bir yüz, dalgm bakışlı elâ gözler Bir iki kere felç tehlikesi geçirdıği için sıhhatinden endışeliydi. Bununla beraber duruşu yürüyüşü, kalkışı oturuşu, göründüğünden daha sağlam olduğunu hisset' tirmektedir.» Iktısad Vekili buradaki tetkiklerini bitirdi Almanya Ingiltere Imanyanın, kara, deniz, hava kuvvetlerini idare eden Milîî Müdafaa Nazm Mareşal Blomberg yeni îngiliz Kralmın tac giyme merasiminde hazır bulunan mühim ecnebi devlet adamlanndan biridir. Kralın nezdıne hususî surette kabul edildiği gibi. ngiltere Hariciye Nazın Eden ile uzun uzadıya görüşmüştür. Japonyada olduğu gibi Almanyada da, ordunun politika üzerinde büyük teiri bulunduğundan bunun ve diğer mü« dafaa hizmetlerinin başında bulunan maruf kumandanm muhtelif İngiliz devlet adamlarile yaptığı görüşmelere bütün dünya büyük siyasî manalar vermekte dir. İngiliz ve Fransız matbuatınm hepsi de bu görüşmelerle fevkalâde meşgul olmaktadır. Sovyet ve îtalyan matbuatı dahi Avrupa dünya politikasına büyük esirler yapması muhtemel olan bu gö rüşmeleri pek sıkı bir alâka ile takib etmektedirler. Halihazırda, îngiltere, Fransanm politikası üzerinde çok müessir olduğundan ve Fransanın başında bulunan imdiki sol cenah kabinesi beynelmileî münasebatta sulh ve salâha taraftar bu unduğundan îngiliz ve Alman devlet adamları arasında görüşmelerde Fransız Alman münasebetleri başlıca mevzuu teş» kıl etmiş görünüyor. Fransa, artık Almanyayı tecrid etmek emelinden ümidini kesmiş, îtalyayı, AImanyadan ayırmak mümkün olmadığma kanaat hasıl etmiştir. Binaenaleyh garbî Avrupadaki dört büyük devlet arasında Sovyet Rusya haric bırakılarak bir emniyet misakı akdi imkânlan artmış bulunuyor. Diğer taraftan Ingiltere Mareşal Blomberg'in Romaya giderek Alman îtalyan tesanüdünün tam manasile bir askerî ittifak şeklini almasmdan ve Mussolini ile Hitlerin görüşmeleri neticesinde bu ittifak kat'ileşmeden evvel Alman politikasını dörtler anlaşmasma çevirmek için Mareşalin Londrada bulunmasını bir fırsat saymaktadır. Alman Mareşali, îngiliz devlet adamlarına, Almanyanın Fransa ve Belçikaya hücum etmek kasdinde bulunmadığı gibi, Fransa ile Belçikanm hududlarını dahi Almanyanın lehine değişürmek isteme diğinî ve Almanya müstemleke istemekto ısrar etmekle beraber, îngilterenin elinde bulunan eski Alman müstemlekelerinin derhal iadesinde ayak diremediğini söylemiş ve böylece uzlaşma temayülünü kuvvetlendirmiştir. îngilterenin AvTupa karasında en ziyade ehemmiyet verdiği şey, Belçika va Fransa topraklanmn emniyet altında bulunmasıdır. Çünkü tayyareciliğin son derece terakki etmiş olmasından dolayı îngiliz adaları artık Avrupa karasmm bir parçası ve Fransa ile Belçikanm denize doğru uzamış adeta bir çıkıntısı halini aldığından bu iki memleketin emniyeti ayni zamanda îngilterenin selâmetini tazammun etmektedir. îngilterenin, garbî Avrupa emniyet misakının akdinde ısrar etmekte olması da bu düşünceden ileri geliyor. Gelâl Bayar bugiin Ankaraya gidiyor Limanın inkişafı için 5,5 milyon liraya çıkacak olan yeni inşaata yakında başlanacaktır Iktısad Vekâleti îş dairesi Üçüncü bölge Başmüfettişi Haluk, kendi mıntakasında müfettişler tarafmdan iş beyan nameleri hakkmda elde edilen kat'î ne ticeleri bildirmek üzere evvelki gün Ankaraya gitmiştir. Başmüfettiş Haluk Ankarada bir hafta kadar kalarak Ankaraya gelen diğer İş dairesi âmirlerile temasIarda bulunacak ve iş kanununun 15 haziranda başlamasile tehaddüs edecek yeni vaziyetler ve bunlara müteferri usuller hakkmda îktısad Vekâletinden yeni di rektifler alacaktır. ŞEHtR ÎŞLERİ Çubukludaki Hıdiv köşkü için verilecek karar Çubukludaki Hıdiv köşkünün Belediyece satm almma muamelesi tekemmül etmiştir. Belediye buradan ne şekilde istifade edeceğini araştırmak üzere tetkikat yapmaktadır. Bunu tesbit ettikten sonra Şehir Meclisinden karar alacak ve binada icab eden tadilâtı yapacaktır. Vekil Ceîâl Bayar ve diğer davethler muhendis Marcel Mıgeon'un konjeransını dınlerlerken Sürp Agob mezarlığı ikiye bölünüyor Sürp Agob mezarlığı sahası için yapîIan sulhnameye göre bu arazinin bir kısmı da Patrikhaneye bırakılacaktır. Belediyeye aid olan kısımla Patrikhaneye ayrılacak kısmm ifrazım tesbit etmek üzere bir komisyon seçilmiş ve bu komisyon işe başlamıştır. Şehrimizde bulunan İktısad Vekili Celâl Bayar dün öğleden evvel îş Bankası İstanbul şubesine gelerek bir müddet meşgul olmuş ve ondan sonra bazı hususî ziyaretler yapmıştır. Gelâl Bayar saat on yedide tekrar îş Bankasına gelmiş ve bir müddet şehrimizde bulunan Eti Bank Umumî Müdürü İlhami Nafizle görüş tükten sonra Üniversitede kömürden mayi mahruk çıkarılması hakkında verilen konferansa gitmiştir. Celâl Bayar bugün öğle trenile Ankaraya gidecektir. tktısad Vekilinin liman işleri hakkındaki direktifi İktısad Vekili Celâl Bayar evvelki gün Liman idaresinde bulunduğu iki saat zarfmda İstanbul limanının inkişaf ve tevsii için alınacak tedbirler, yapılacak inşaata aid projeleri tetkik ve bu projeler veçhile hareketi tasvib etmiştir. Bu projelerin tamamı 5,5 milyon liraya tahak kuk edebilecektir. Mevcud projelerle yapılacak işler şunlardır: 1 Kuruçeşme kömür depolan: Kuruçeşme kömür depolan iki milyon liraya çıkacak ve Akdeniz havzasının en modern kömür alıp verme tesisatı halinde olacaktır. Bu depolar saatte 300 ton kömür verebilecek kudrette üstü kapalı o lacak, kömürler tamamile mihanikî te sisatla alınıp verilecektir. Kömür havzasmden gelen kömür hiç ele değmeden buraya depo edilecek ve buradan gene el değmeden vapurlara veya caddedeki kamyona verilecektir. Kömürler havaî hatlarla ve tartılmış olarak naklolunacaktır. Fen heyeti bunun projelerini yap maktadır. 2 Yolcu salonu: Yeni yolcu salonunun sahası hazırlanmıştır. Şimdi temel sondajlan yapılmaktadır. Projesi de hazırlanmıştır. Ayba şmda inşaata başlanacaktır. 3 Yeni vesait: Liman yeni vesaitle takviye edilmektedir. Almanyada kuvvetli iki romorkör yaptırılmıştır. Bir heyet bunları tesellüme gitmiştir. 50 tane de duba, şat ve mavna ısmarlanmıştır. Bir de su gemisi ısmarlanacaktır. 4 Yeni antrepolar: Bütün antrepolar tamir edilecek, müsaid olanlara bir kat daha ilâve oluna caktır. Eminönünden Sarayburnuna kadar bir sıra antrepo yapılacak, şimdiki Sarayburnu antreposu yıkılacaktır. Eski gümrük binasmm alt katı yolcu salonu olacak, diğer kısımlan antrepo yapıla caktır. Antrepolarm üstü Eminönünden Sarayburnuna kadar bir asfalt cadde haline getirilecektir. Bu caddeden halk istifade edecek, burada gezintiler yapacak, konulacak sıralara oturacaktır. Bu su retle îstanbul halkı şehrin en güzel kıs mmı teşkil eden bu deniz kenanndan mahrum edilmiyecektir. Mumhane antrepoları da yıkılarak yenileri yapılacakhr. 5 înşaat tezgâhı ve atelyeler: Halicde Camialtında îktısad Vekâletinin gemi inşaatı için kuracağı inşaatı bahriye tezgâhlan yanında bir de Liman idaresi tarafmdan ahşab gemiler inşaatı için tezgâhlar kurulmaktadır. Buradaki kızak mahallinde yirmi tekne ayni za manda tamir edilecek veya yeniden inşa edilebilecektir. Burada eski Deniz fabrikaln binalannda şimdi Liman fabrıkalan kurulmaktadır. Gazi Köprü*ünün ayaklari Geredede güzel bir köprü yapıldı Gazi köprüsünün Unkapanı cihetinde yapılacak tecrübe amelivatı üzerinde tetkikat yapacak olan mütehassıs M. Pijo bugün şehrimize gelecektir. Na fıa Vekâleti Köprüler müdürü mühen dis Kemal de bu tetkikat sırasında hazır bulunacaktır. îlk konulan kazıklar ancak 28 metroya kadar indirildikten sonra sağlam zemine tesadüf edılmişti. Bundan alman neticeye göre inşaat bedeli keşifnamedeki miktardan fazla olacaktır. Bu, kudretli tacidarın dışıdır. îçi, bu dıştan da harabdı. Çünkü Hurremden DENİZ tŞLERÎ ayrı düşmek yüreğini boyuna yakıyordu. Şehzadelerin şahıslannda kuruntuladığı îskenderun seferleri için tehlike uyanık yüreğe baskd bir ıstırab hazırlık yapıldı aşıhyordu. Şark seferlerinin böyle ikicle Öğrendiğimize göre, esasları takarrür bir tazelenmesinden de mustaribdi. Neetmiş olan Hataya aid anlaşma Millet dımi, kadehdaşı İbrahim için suç saydığı işler arasında Tebriz kadar boş yere gi ler Cemiyetinde kabul edildiği gün Dedip geliş te vardı. Halbuki İbrahimden nizyolları idaresi tarafmdan İskende daha sadık bir köle olarak tanıyıp itimad runa ilk vapur tahrik edılecektir. De gösterdiği Rüstem de işte ayni işi kendiıie nizyolları idaresi bu hususta hazırlan yaptırıyordu, bir Tebriz seferi daha aç mıştır. Yalnız Ankaradan emir beklen tırmış bulunuyordu. mektedir. Onu, manasız bulduğu bu îran yolculuğu meselesinde bilhassa mütehayyir eden Hurremin durumuydu. On yıl önce îbrahimi Tebriz seferinden dolayı hararetle tenkid eden bu kadın şimdi îran aBeykoz Deri ve leyhine harb açılmasmın candan taraf Kundura fabrikası tan kesilmişti. Hünkâr, kansında belim îdare Meclisi aza bu düşünce değişikliğinin sebebini tesbit sından emekli ge edememekle beraber onun sefer münase neral Cevad Bekir betile şehzadelerle yakmdan bir temas evvelki gece vefat vukua gelmesini istediğine zahib olduğun etmiştir. dan bu münasebetle de gene o mevzua, 1284 tarihinde evlâd elinden çekilmesi muhtemel sıkm'ı İstanbulda doğmus lara avdet ediyordu. olan merhum süvari Seyidgazi menzilinde şehzade Selim ferikı Bekir Paşa alay gösterip elini öpmeğe gelince ilkin nm oğludur. 1307 Merhum General Cevad babalık şefkatine mağlub oldu, yirmi dört senesinde Erkânı yaşmı bitiren oğlunu seve seve uzun bir harbiye mektebini bitirerek Hassa ordusaat yanında oturttu, uzun uzun söyletip suna mensub süvari birinci fırka erkânı tatlı tatlı dinledi. Selimin yüzünde Hur harbiyesine tayin olunmuş ve uzun müdremden birçok izler vardı. Bu sebeble det bu fırkada hizmet ettikten sonra oğlunu seyrederken anasını hatırhyor ve Trablusşama gönderilmiştir. Müteakıbtn hayalen onunla koklaşıyordu. Yemen ihtilâlini söndürmeğe memur kı taata kumanda etmiş, tekrar Trablusşa(Arkası var) ma dönerek oradan Hicaz şimendifer inşaatında vazife almış ve meşrutiyetin ilânmda Hicaz Demiryolu Nazırlığına tayin edilmiştir. Balkan Harbinde Yanya müstahkem mevkiinde bulunan merhum, harbin sonunda tekaüd olmuştur. İstan bulda ticaretle iştigal eden merhum, Beykoz Deri ve Kundura fabrikasına Idare Meclisi azası seçilmiştir. Merhum Sümer Bank Umumî Direktörii Nurullah Esad Sumerin kayınpederi olduğu gibi, oğlu Viyana orta elçiliği kâtiblerinden Nureddin Virgin, bir iki gün evvel Vali Muhiddin Üstündağm kızile nişanlanmıştı. Emekli General Cevad vefat etti Bolu (Hususî) Eskıden Bolu ve Zonguldaktan otomobille Ankaraya gitmek istiyenler, Geredeye 8 kilometro mesafedeki Afatlar suyunu geçerlerken hayli heyecan çekerlerdi. Çünkü buraya gelinince kamyon veya otomobilin motör ve radyatörü bezlerle sarılır ve iki çift manda vasıtasile karşı tarafa çeker Damadı Sümer Bank Umumî Direk törü Nurullah Esadla oğlu Nureddin Virgine ve kederli ailesinin diğer efradılerdi. Xafıa Vekâleti, yolcuların çektik na samimî taziyetlerimizi sunanz. leri bu müşkülâtı nazarı dıkkate alarak buraya 13 bin lira bedeli keşifli mü Gövde kafayı yaşatır, kemmel bir beton köprü yaptırmıştır. Gönderdiğim resim mürur ve ubura hafa gövdeyi işletır henüz açılmış bulunan bu köprüyü göstermektedir. s Mühendis Marcel Mıgeon'un dünkü konferansı Belçikanm tanmmış mühendislerinden M. Marcel Migeon dün saat beşte Fen Fakültesi fizik dershanesinde (Millî ihrak maddelerinin sulh ve harb sanayiindeki rolü) mevzulu fransızca bir konferans vermiştir. Konferansta başta îktısad Vekili Celâl Bayar olduğu halde, Başmıj harririmiz Yunus Nadi, îktısad Vekâleti Türk mühendislerinden bir grup, Fen Fakültesi profesör ve talebelerile kalabalık bir halk kütlesi hazır bulunmuşlardır. M. Marcel Migeon konferansına başlamadan evvel millî ihrak maddeleri üzerinde çalışan Belçika mühendislerinın elde ettikleri semereli neticeleri anlatmış ve muhtelif ihrak maddelerinin sulp, gaz ve mayi halindeyken cevherlerinde mcvcud yanma enerjisinin yüzde nisbetlerini tebarüz ettirmiş ve bunların halrtasından husule gelen tertiblerin muhtelif motör ve makinelerdeki randımanlannı fizikî, kimyevî ve riyazî termlerle izah etmiştir. M. Marcel Migeon bundan sonra petrol, maden kömürü ve bunlardan is tihrac edilen maddelerle diğer yanıcı maddelere malik olan devletlerin dünya politikasında ve sanayiinde hergün biraz daha artan nüfuzlannı işaret etmiş ve 1917 de müteveffa Fransız Başvekille rinden Clemanceau'nun söylediği meşhur bir sözü hatırlatarak bu maddelerın is tikbal harblerinde ordularda oynıyacağı mühim rolleri bilhassa hatırlatmıştır. Hatib muhtelif memleketlerde tabiî surette mevcud olan ihrak , maddelerinin miktarını ve bunlann halitalarından hu sale gelen' yenî maddeFerîh Dizel Ve' sair motörlere tatbik suretini anlatmış ve bunlann endüstride ve harb sanayiinde kullanış tarzlarını ve elde edilen riyazî neticelerini meydana koyarak bu maddelerın maliyet ve istıhlâk fiatlan arasındaki münasebeti belirtmiştir. M. Marcel müteakıben bu maddeler noktai nazarından Türkiyeyi tetkik etmiş ve ihrak madde lerinin Türk sanayiinde oynıyacağı rol leri bilhassa işaret etmiştir. Büyük bir alâka ile dinlenen konfe ranstan sonra M. Marcel Migeon îktısad Vekili Celâl Bayar tarafmdan kabul edilerek kendisile hasbıhalde bulunmuştur. Bir hafta kadar şehrimizde kalacak olan M. Marcel Migeon bu müddet zarfmda îktısad Vekâleti mühendislerile diğer müesseselerde çalışan mühendis ve Almanya, garbî Avrupa emniyetine fen adamlarile müteaddid temaslarda bu yanaşacak olursa, îngiltere orta ve şarkî lunacaktır. Avrupadan alâkasını keserek Almanlan VtLÂYETTE bu sahalarda serbest bırakacaktır. Bu müsaadenin Almanya için çok büyük bir Muğla Valisi şehrimizde kıymeti olacaktır. Yalnız, Fransanın Muğla Valisi Recai Gürel dün İstan kendi topraklanmn tamamile emniyet albul Vali muavini Hüdaiyi ziyaret et • tına almmasını, Sovyet misakının deva miştir. mına tercih edeceği şüphelidir. Garbî Rumen torpitosu süvarisinin Avrupanın emniyeti meselesinde en büyük engeli gene, Fransız Sovyet misakı ziyareti teşkil ediyor. Teslihat yarışı büyük bir Halicde tamir edilmek üzere limanı mıza geldiğmi yazdığımız Rumen tor • engel olarak devam edemez. Çünkü înpitosunun süvarisi dün refakatinde Ru gilterenin, teslihatmı şimdiden yüzde 10 men ataşenevalile birlikte Vilâyete ge derecesinde azaltmağa hazır bulundu lerek Vali muavinini ziyaret etmiştir. ğunu Alman Millî Müdafaa Nazınna ihsas eylediğini İngiliz gazeteleri yazîKafesler kaldırılıyor Şehrimizin birçok mahallelerindeki yorlar. Hulâsa, îngiliz ve Alman devlet evlerin kafesleri henüz kaldırılmamış adamlan arasındaki temas ve görüşme tır. lerle Avrupanın ve bahusus garbî AvruBu halin önüne geçilmesi için Emni panın emniyet ve sulhu sıkı surette alâ yet müdürlüğüne alâkadar makamlar kadar bulunmaktadır. dan verilen emir üzerine polisler pence Muharrem Feyzi TOGAY relerinde kafes bulunan evlere bunlann kaldırılması için tenbihatta bulunmağa başlamışlardır. Yakalanan kaçakçılar Yakmda şehrimizde kafesli ev kalmı Dün İstinyede Köprübaşından geç yacakt"" mekte olan Ayşe admdaki kadınla kızı MÜTEFERRtK 16 yaşlarında Naşidenin ellerindeki bavullar polislerin şüphesini celbetmiş ve Ayasofya mozaikları Ayasofya mozikları üzerinde tetki ana kız karakola davet edılmişlerdir. kat yapan profesör Vitemore bu seneki Karakolda bavullar aranmca içinde faaliyetme başlamak üzere dün İngilte 272 paket köylü sigarası bulunmuştur. reden şehrimize gelmiştir. Vitemore ha Ana ile kız hakkında tahkikata devam zırlıklarını ikmal ettikten sonra birkaç edilmektedir. güne kadar mozaiklar üzerindeki çalışmalarına başlıyacaktır. Profesör bu se ne de tam beş ay Ayasofya mozaiklarile meşgul olacaktır. Nüshası 5 kuruştur. Rami civarında kuduz Türkiye Haric vukuatı arttı için için Son günlerde Rami civarında kuduz 1400 Kr. 2700 Kr. Senelik vukuatımn arttığı görülmüş ve köpek 1450 » 750 » Altı aylık lerin imhası için alâkadarlara emir ve 800 » 400 > Üç avlık rilmiştir. Bir aylık 150 * Yoktur Cum huriyet Abone şeraiti{
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear