16 Eylül 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yabancılara taşınmaz satışında 4. Anayasa meydan savaşı salt bir mülkiyet sorunu gibi değerlendirilemez. Toprak, devletin vazgeçilmesi olanaksız temel unsuru, egemenlik ve bağımsızlığın simgesidir." ¦ "Yabancıya satılmış toprakların yasal yollardan yerine göre geri alınabilmesi olanağının varlığına güvenilemez. Yabancının her an kendi devletinin himayesinde olduğu dikkate alındığında böyle bir yola başvurmanın devletlerarası çetin sorunları davet etmesi kaçınılmazdır." ¦ "Yabancı gerçek kişilerin mülk edinmelerine imkan sağlayan 7 sefer 1284 (1868) tarihli Kanunun çıkarılmasında Osmanlı Devleti'nin o tarihlerde içinde bulunduğu sıkıntılar ve kapitülasyonlarla yabancıların himayesini üstlenmiş bazı batalı devletlerin etkisi yadsınamaz" belirtmeleri yapılıyordu. çıkması engellenmiştir." belirtmesini yaptı. Üçüncü Anayasa Meydan Savaşı Anayasa Mahkemesi'nin iki iptal kararına karşın 4916 sayılı yasa ile Köy Kanununun 87 inci maddesi ve Tapu Kanununun 36 ıncı maddesi iptal edilip, Tapu Kanununun 35 inci maddesinde de değişiklik yapıldı. Yeni yasa maddesinde "yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde bu ülkelerin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri lehine, taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak tesis edilmesi halinde karşılıklılık şartı aranmaz." hükmü getirildi. Köy Kanununun 87 maddesi iptal edildiği için yabancıların Türkiye'nin diledikleri yerinde diledikleri kadar arazide ayni hak edinme olanağı yaratılıyordu. Ana muhalefet partisi CHP 4916 Sayılı Kanunun Tapu Kanununun 35 inci maddesini değiştiren 19 uncu maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi bu iptal kararında da; ¦ "Dava konusu maddedeki yabancılar lehine taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak tesis edilmesinde de kuşkusuz aynı Anayasal sakıncalar söz konusudur. Çünkü burada da tesis edilecek sınırlı ayni hak süresinin çok uzun olması halinde mülkiyet hakkının kullanılmasından doğan sonuçlara benzer bir duruma yol açacağı...." ¦ "Hukuk devleti, eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup, bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve hukukun üstün kurallarıyla bağlı, işlem ve eylemleri yargı denetimine açık, yasaların üstünde Anayasa'nın ve yasa koyucunun da bozamayacağı temel hukuk ilkelerinin bilincinde olan devlettir." değerlendirmelerini yapmıştı. Tüm bu Anayasa Mahkemesi kararlarına karşın 29.12.2005 tarihinde 5444 sayılı yasa ile Tapu Kanunu’nun 35 inci maddesinde yapılan değişiklikte de Anayasal gereklere özen gösterilmemiştir. Ayrıca Köy Kanunu’nun 87. maddesi iptal edildiğinde, Anayasa Mahkemesi’ne bu madde ile ilgili başvuru eksikliği nedeniyle büyük bir yasal boşluk doğmuştur. Beklentimiz Cumhuriyet Halk Partisi'nin yine tarihi görevini yapması 4. Anayasa meydan savaşını başlatmasıdır. Hüseyin ÜLKÜ (Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Başkanı) T ürkiye'de yabancılara taşınmaz satışı sorunu neden gündemin en önemli sorunu haline gelmiştir ? Neden ülkemizde Anayasa Mahkemesi üç kez iptal ettiği halde yabancılara taşınmaz satışını düzenleyen aynı özde yeni yasalar çıkarılmasında siyasi iktidarlar diretmektedirler? Bizce Türkiye'de ne kadar kimlere toprak satıldığından önce bu soruların yanıtlanması gerekmektedir. Çünkü Türkiye'de yabancı gerçek kişiler 22.12.1934 tarihinden beri, 2644 sayılı Tapu Yasası gereğince köy sınırları dışında karşılıklılık ilkesi uyarınca yıllardır taşınmaz edinebilmekteydiler. Herhangi bir sorun da yaşanmamaktaydı. Anayasa meydan savaşları Arap Şeyhlerinin İstanbul Sevda Tepesine sevdalanmasıyla başladı! 12 Eylül sonrası Özal döneminde 3029 sayılı yasa çıkarıldı. Bu yasa hükümlerine göre yayımlanan Bakanlar Kurulu kararıyla; Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Oman Sultanlığı, Bahreyn ve Katar uyruklu gerçek kişilerin karşılıklılık koşulu aranmaksızın Belediye sınırları içinde taşınmaz edinmelerine müsaade edildi. Böylece Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları bu ülkelerde taşınmaz edinemezken, bu ülkelerin yurttaşlarına Türkiye'de taşınmaz edinme hakkı daha doğrusu imtiyazı (!) tanındı. İkinci Anayasa Meydan Savaşı Anayasa Mahkemesinin bu gerekçelerine karşın Tapu ve Köy Kanunlarının aynı maddelerinde tekrar değişiklik yapan 3278 sayılı Kanun çıkarıldı. Bu kanun uyarınca alınan Bakanlar Kurulu kararıyla da; Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Oman Sultanlığı, Bahreyn ve Katar ülkeleri ile bu ülkelerin uyruğunda bulunan gerçek kişilerin karşılıklılık koşulu aranmaksızın Türkiye'de taşınmaz satın alabilmelerine karar veriliyordu. Böylece Türkiye'de karşılıklılık ilkesi aranmadan bırakın yabancı kişilerin taşınmaz edinmesini, yabancı ülkelerin de taşınmaz edinmesi sağlanıyordu. "Toprak .... egemenlik ve bağımsızlığın simgesidir." uyarısını yapan Anayasa Mahkemesi'nin kararına karşın bu yasa çıkarılıyordu. Yani Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yukarıda belirtilen ülkeler gibi, gün geldiğinde diğer ülkelerin de toprak edinmesinin yolu açılıyordu. Emperyalizme karşı verilen Kurtuluş Savaşı sonunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin toprakları yabancı ülkelere satılabilir bir mal haline getiriliyordu. Bu durum ise yabancı ülkelerin Türkiye'de toprak edinmesinden öte egemenlik haklarının ilk küresel adımları demekti. Yani daha önce ikili anlaşmalarla Türkiye'de üstler edinen ülkeler, artık bu üstlerin bulunduğu toprakların tapusunu da alabilecek yeni bir olanağa kavuşabileceklerdi. Çünkü Türkiye Emin Değer'in belirttiği gibi "oltadaki balık"tı. 3278 sayılı yasanın iptali için de TBMM'nin 83 üyesi Anayasa Mahkemesine başvurdu. Anayasa Mahkemesi de bir önceki kararındaki değerlendirmeleri tekrarlamış ve bu iptal kararında; Anayasanın "Millet iradesinin mutlak üstünlüğü, egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Milletine ait olduğu ve bunu millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir kişi ve kuruluşun, Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı ilkesiyle tüm kuruluş ve kişilerin bu hukuk düzeni dışına “Ülkemizde Anayasa Mahkemesi üç kez iptal ettiği halde yabancılara taşınmaz satışını düzenleyen aynı özde yeni yasalar çıkarılmasında siyasi iktidarlar neden diretmektedirler? Birinci Anayasa Meydan Savaşı 3029 sayılı yasa ile Tapu Kanununun 35 inci ve 442 sayılı Köy Kanununun 87 inci maddelerine birer fıkra eklendi. Bu fıkralarla "hangi ülkelere .... mütekabiliyet şartının uygulanmayacağı", "Hangi bölge ve illerde kısıtlamalardan hangi ülkelere istisna tanınacağı" Bakanlar Kurulu'nun yetkisne bırakıldı. Bu yasa ile Lozan Barış Antlaşmasından altı ay sonra yürürlüğe konmuş olan 18.03.1924 gün ve 442 sayılı Köy Yasası'nın 87 inci maddesi ve tapu yasasının 35 inci maddesi delindi. Türkiye'de bırakın yasaların delinmesini, Anayasa'nın bile bir kez delinmesinin önemli olmadığı bir dönem başlatıldı. TBMM’deki ana muhalefet Partisi Halkçı Parti Başkanı Necdet Calp 3029 sayılı yasanın iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu. Anayasa Mahkemesi bu yasayı iptal etti. Anayasa Mahkemesi kararında: ¦ "Ülkede yabancının arazi ve emlak edinmesi 29
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle