Katalog

ORTA TOROSLAR 13 GÖRÜŞ Yusuf Hacısüleyman Turizm Uzmanı yhacisuleyman@yahoo.com BERLİN’DEN MOSKOVA’YA Mart ayı yalnızca kediler için değil, turizm dünyası için de önemli bir aydır. İki önemli ve büyük turizm fuarı bu ay içinde yapılmaktadır. Biri 711 Mart arasında Berlin’de yapılan ve gerçek adı “Uluslararası Turizm Borsası” olan ITB Fuarı, diğeri ise bugün 21 Mart’ta Moskova’da başlayan “Moskova Uluslararası Turizm Ticaret Fuarı”dır. Bu iki fuar, tüm dünya turizmi için önemli olduğu gibi Türkiye için de içinde bulunulan yılın nasıl geçeceğine dair ilk bulguların ortaya çıkması açısından çok önem taşımaktadır. Almanya, ülkemize gelen turist sayısı bakımından açık arayla, 4.2 milyon kişiyle birinci sırada bulunan bir ülkedir. Son 20 yılda 14 kat artarak gelinmiştir bu sayıya. Yani yıllık artışları geçen yıla kadar hep yüksek oranlarda olmuştur ta ki geçen yılki düşüşe kadar. Bu yıla ait ilk göstergeler Almanya’dan ülkemize gelecek turist sayısındaki artışın geçen yıla oranla yüzde 35 arasında olacağı yönünde. Ancak ülkemizde yapılacak iki seçimin getireceği olumsuz sonuçların Türk Turizmini de olumsuz etkileyebileceğini bu arada unutmamak gerekir. Sürekli gündeme getirilen Ilımlı İslam Devleti kavramının özellikle Almanya’da, Türk turizmi üzerinde son derece olumsuz etkiler ve zaman zaman endişelere yol açtığını söyleyebiliriz. Almanya’da yaşayan 3.5 milyon Türk’ten dolayı bizi en iyi tanıyan belki de yakından tanıyan desek daha iyi olur Avrupa ülkesi Almanya’dır. Herkes kendi komşusunu bir kez Türkiye’ye gönderse, üç kişilik bir aileden yola çıkarak, Türkiye’ye gelen Alman turist sayısının 10.5 milyon kişi olması işten bile değildir. Tabii komşunuz Alman ise bu hesap doğrudur. Ancak ne yazık ki Türkler yalnızca kendi aralarında yaşıyorlar. Almanya’da Türk mahallelerinde ve soyutlanmış olarak... Moskova’da durum başka. Bugün başlayan fuarda 2007 katalogları yeni piyasaya çıkıyor. Almanlardan sonra, 1.8 milyon kişiyle ikinci sırada bulunan Rus turistler Türk turizmi açısından adeta bir can simidi olmuştur. Herhalde medyamız da kısa süre içinde bunu kavramış olmalı ki Nataşa edebiyatından vazgeçmiş görünüyor. Özellikle güney sahillerimizde plansız, programsız, her boş bulunan arsaya yapılan otellerden dolayı yatak sayımız hızla yükselmiş ve alıcı bulmaz hale gelmiştir. Yemeiçme ve eğlence gibi yaşam tarzları ile benzerlik taşıdığımız Rus turistlerin yıllık oransal artışları bu yatakları doldurmaya yetmese de boş kalmamasına büyük katkısı oluyor. İki ülke arasında yapılan protokol gereği, 2007 yılı Türkiye’de Rusya yılı, önümüzdeki yıl ise Rusya’da Türkiye yılı ilan edilmiş. Dileriz ki bu protokol gösteriş olsun diye değil, turizm köprüsü ile başlayan dostluğun ve karşılıklı ekonomik işbirliğinin geliştirilmesi için imzalanmıştır. Yılın ilk üç ayı geçti ama hiçbir şey yapılmadı, yanlışlıkla arşive kaldırılmış olmasın? sayıda kitap var. Bunlardan biri ve ilk yayınlananı Haldun Aydıngün tarafından derlenen “Aladağlar, Bazı Rotalar ve Genel Bilgiler” isimli rehber kitap. (Redhouse Yayınevi, İstanbul, 1987), diğeri ise, Ömer B. Tüzel’in “Aladağlar” kita bı. Niğde’ye gitmişken, sadece Niğde’de satılan meşhur Niğde gazozunu tatyı ve Aladağlar’ın eteklerinde de yetişen ufak, kıpkırmızı ve tatlı Niğde elmasını dalından koparıp yemeği de ihmal etmeyin. oytunorgul@superonline.com