02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

20 SELGE ANTİK KENTİ DOĞA VE KÜLTÜR Köprülü Kanyon, Akdeniz’in güzelliklerini koynunda saklıyor Kanyonda var bir köprü Gürsu Kunt ANTALYA Muhteşem bir manzaranın eşliğinde önce çam ağaçlarının kokusu çekilir en derinlere. Ardından Antalya’nın kavurucu sıcağında, çivi gibi soğuk suda, dalgalarla dansın heyecanı yaşanır. Köprülü Kanyon’u yıl içinde ziyaret eden 500600 bin kişinin çoğu da ne yazık ki sadece bu yönüyle tanır bölgeyi. Oysa raftingten öteye yolu düşen şanslı gezginler için, doğanın hafızalara kazıyacağı muhteşem görüntüler hiç de uzak değildir. Kanyon alanına geldiğinizde, acenteler ya da rehberler karşılar sizi. 14 kilometrelik güzergahtaki rafting, akıntının da hızına bağlı olarak ikiüç saat sürer. İki kişilik kanoların yanı sıra, sekizon kişilik botlarla da yapılan rafting için her botta bir rehber bulunur. Heyecanı en uç noktalarda yaşayabileceğiniz raftingte, su şakalarına da hazır olmak gerekir. Küçük şelaleden geçiş, ilk şokun, ilk büyük heyecanın da yaşandığı noktadır. . Az ileride verilen molada, “bodyraft” sizi bekler. Yani buz gibi suya atlayıp, vücudunuzun tüm noktalarında suyun şiddetini hissedebileceğiniz, bir anlamda jakuzi görevi gören bir aktivite bu İşte bu güzergahta, dere boyunca, muhteşem bir manzara size eşlik eder. Turkuaz rengi ırmak, mavinin tüm derinliğiyle ruhunuzu okşarken, yalıçapkını, ispanoz, kuyruk sallayan, ötleğen, baştankara, karatavuk ve sıvacı kuşları da bu mutluluk “yapboz”unun da kendilerine düşen parçaları oluşturur. Ayrıca, kızılçam, çınar, defne, mersin, zakkum, keçiboynuzu ağaçlarının, sizi koruma altına aldığı hissine kapılır, kırmızı benekli alabalıklarla da göz göze gelebilirsiniz. Derenin içinde siroz, çiçek, yılan balığı, sazan, gökkuşağı alabalık da zaman zaman size eşlik eder. Bu arada söz balıktan açılmışken, başka bir yerde asla bulamayacağınız, defne yaprağı ve sarımsakla hazırlanıp, bağ yaprağına sarılarak, ızgarada pişirilen alabalıktan tatmadan, ayrılmamanızda fayda var. Raftingin başlangıç noktasından, 500 metre kuzeyde de kanyon başlar. 12 kilometre uzunluğundaki kanyonun 2 kilometrelik bölümünü, küçük kanyon, 10 kilometrelik bölümünü ise 300350 metre derinliğe, 100400 metre arasında değişen genişliğe sahip büyük kanyon oluşturur. Bu kez yönünüzü Oluk Köprü’den sola çevirip, antik Selge kentine ulaşırsınız. Bu yol üzerinde, Akdeniz’in en güzel makileri, sandal ve zeytin ağaçları sizi karşılar ve işte bu noktada, kanyonun muhteşem görüntüsü, bütün ihtişamıyla ortaya çıkar. İşte ciğerlerinize derin bir nefes çekmenin tam zamanı. Yukarı doğru çıkarken, yolun sağında, Selgeliler tarafından yetiştirilen ve bugüne uzanan anıtsal kestane ağaçlarını görmeniz mümkün. . Altınkaya köyünün de bulunduğu alan, Pisidya kültürü ile yerel yaşamın iç içe geçtiği, ilginç bir manzara sunar size. Yolun devamında 2 bin 505 metre yüksekliğindeki Bozburun Dağı’na ulaşırsınız. Eğer, Ekim’le Mayıs arasındaki bir dönemde, bu yolculuğa çıktıysanız, tepelerdeki kar manzarası bu ihtişamı tamamlayan görüntülerden biri olur. Sürprizlerle dolu bölge, rafting dışında da pek çok doğa sporuna da uygun. Saint Paul Yolu’nda trekking de yapabilir, Bozburun Dağı’nda, kaya ve dağ tırmanışları gerçekleştirebilir, dağ bisikleti kullanabilir, büyük kanyonun başladığı noktada yamaç paraşütü, kanyonda da “kanyoning” yapabilir ve cip safarilere katılabilirsiniz. Bir de doğa fotoğrafçılığına meraklı olanlar, eşine az rastlanan görüntüleri, burada ölümsüzleştirme şansına sahip.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle