02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet Strateji 11 Ağustos 2008 / 215 olması, enflasyon rakamlarının son 26 yılın en yüksek seviyelerine ulaşması, Amerikalıların evlerini kaybetmeleri ve bankaların verdikleri kredileri tahsil edememeleri, finansal kriz, Çin faktörü, ABD ekonomisine güven azalımı başta Amerikalıları sonra yöneticilerini sonra da dünyayı korkutuyor. Bunlardan bazıları gerçek bir sorunken, bazıları da ABD için pek de fazla önem taşımıyor aslında. Doların değer kaybetmesi, cari açık ve dış ticaret açığının kapatılması için, IMF’nin de öngördüğü bir çözümdür ve bu bir Amerikan politikasıdır. Ancak bu kısa vadeli bir dönem için Amerikan ekonomisine yarar sağlayacaktır. Ayrıca petrol fiyatlarının aşırı yükselmesi sonucunda oluşan enerji harcamaları Amerikan kasalarına geri dönmezse o zaman cari açık sorunu derinleşecektir. Ayrıca bu açığın kapatılması için yabancılara karlı olanaklar sunulmak zorunda. Çin ve Japonya gibi ülkelerden finansman sağlanırken bu finansmanın maliyeti ABD için yine bir sorun haline gelmektedir. Doların düşük değeri karşısında Euro’nun pahalı olması Avrupa’dan ithal edilen ürünleri azaltırken ABD’de enflasyona neden olmakta ve Türkiye’nin ihracatının yüzde ellisini karşılayan Euro bölgesinde de sıkıntı doğurmaktadır. Bu şekilde dünya dış ticaret dengelerinin değişmesi de söz konusu olabilir. C S TRATEJİ 21 ekonomik değil, siyasi amaçlı yatırımlar yaptıkları gerekçesiyle IMF ve Dünya Bankasını geçen yıl devreye sokmaya çağırmıştı. ABD, bu ülkeleri ulus ötesindeki kurumları millileştirdikleri için eleştirerek, buna karşın tedbir alınması için uluslararası kuruluşlara baskı yaparken, bu zamana kadar dünyayı Amerikanlaştıran ve tek tipleştiren kendisi olmuştu. KRİZİ AŞMAK İÇİN... ABD ekonomisindeki likidite sıkıntısını aşmak için Merkez Bankası (FED) önlemler alınacağını ilan etti. Bu önlemlerle piyasadaki likidite sıkışıklığını gidermeyi amaçlayan FED, 10 Mart ile 24 Mart'taki repo ihalelerindeki para miktarını 50’şer milyara çıkarmıştı. Kriz, sinyallerini güçlendirdikten sonra bu yılın başında Amerikan GSYİH’nın yüzde birine denk gelen 145 milyar dolarlık ailelerin yararlanacağı vergi indirimleri ile istihdam sağlayacak, piyasayı canlandıracak önlemleri içeren ekonomik önlemler paketi açıklandı. Bu paketin önemli bölümü sıradan tüketicileri ilgilendirirken krize çare olarak büyük şirketler de önlemden nasibini aldı. ABD Kongresi, ekonomi için aldığı tedbirler kapsamında son olarak konut piyasasını çökmekten kurtarmayı amaçlayan bir paketi içeren tasarıyı 27 Temmuz da onayladı. Tasarı, tutsat (mortgage) kredisiyle ev alan ve ödeme zorluğundaki 400 bin ev sahibi ile toplam konut kredilerinin yarısından fazlasını karşılayan tutsat devleri Fannie Mae ile Freddie Mac'i kurtarmayı amaçlıyor. Uzun vadeli bir ekonomik sıkıntı yaşamayacaklarının farkında olan ABD Hazine Bakanı Paulson "Uzun vadede ekonomiden eminim, ancak kısa vadeli tehditler yanı başımızda" derken bunu kast ediyor olsa gerek. ABD’nin gerek CIA, gerek düşünce kuruluşları, gerekse hükümetin ekonomik kuruluşlarının hazırladıkları dünya ekonomisinin geleceğine ilişkin raporlar dahi ABD’nin önlemlerine yön vermektedir. Yıllar öncesinde 1993’te ABD Kongresine "Başkan'ın Ekonomik Raporu" olarak sunulan raporda şu ifade yer alıyor: "Amerika'nın geleceği parlak olabilir ve olmalıdır. Biz dünyanın en güçlü, en yaygın ve en başarılı ekonomisi ile en yüksek yaşama standardına sahip bir ülkeyiz. Ancak, bu ekonomik gelişmenin devam edeceğini varsayamayız. Bu itibarla öngörülen bazı reformların yapılması şarttır. ABD'nin ekonomik ve jeopolitik liderliğinin 21. yüzyılda da devamı için bazı reformların yapılmasına ihtiyaç vardır..." Görüldüğü üzere süper güç cephesinde işler kötüye gidiyor olmasına karşın dünyada yeni sanayileşen ülkelerdeki kalkınma hızları var olan önlemlerin dışında ABD'yi de yeni önlemler alma çabasına itiyor. Elindeki bütün güçleri devreye sokan ABD bahsettiğimiz her şeyini sağlam temellere alma gücü sayesinde ekonomisini belki koruyabilir ama ya Türkiye bu krizden nasıl ve hangi boyutta etkileniyor, bu da başlı başına bir konu olarak karşımızda durmaktadır. ABD’de tüketim çılgınlığı... YENİ PATRONLARLA MÜCADELE Doların itibar yitirmesi, dünya bankalarında ABD doları yerine Euro veya başka değerlerin eskiye oranla artık daha fazla yer alması, ABD ile geçinemeyen bazı devletlerin dolar rezervlerini eritmesi, petrol ihraç eden ülkelerin dolar yerine Euro tercih edebileceklerinin tartışılması, ABD ABD’yi Çin finanse etmiş oluyor. Kendi yapamadığı ekonomisini güçlü kılan çok uluslu şirketlerin temeli tasarrufu Çin kanalıyla gerçekleştiriyor. Japonya ve olan doların değer kaybetmesini hızlandırıyor. Kore’nin de benzer şekilde ABD ile ticari ilişkileri Doların üzerinde oynanan oyunlar ve ABD’nin bir bulunuyor. tüketim devi olması hem ABD’yi Çin, Rusya ve hem de dünyayı rahatsız ediyor. Eğer petrol ihraç eden ? ABD, son 6 yılda Afganistan ve Irak ABD ekonomisi duraklama ve ülkelere trilyon odaklı savunma harcamalarında 850 milyar gerileme sürecine girerse bunu dolar dolarlık borçları doları gözden çıkardı. Bu rakam Afrika başlatacaktır. Ancak doların iplerinin bulunan ABD, kıtasını yıllarca besleyecek ve kalkındıracak ABD’nin elinde olmasını bu yabancı büyüklükte. kapitalist ekonomik düzende doların ? Ekonomik anlamda birçok yönden tekel hükümetlerin yönünün Washington tarafından olan ABD, gücünü kimseyle paylaşmak belirlenmesini de göz önünde istemediğinden DTÖ, BM, IMF gibi bulundurmak gerekiyor. Doların uluslararası örgütlerdeki ağırlığını kullanarak merkezdeki yerini kaybetmesi ancak hazırladığı reçetelerle daha önce kendi çıktığı büyük devletlerin ortak gayretiyle ve merdiveni başkalarının kullanmasını istemedi. uzunca bir zaman içerisinde gerçekleşebilir. Çin Faktörüne gelince ABD ve Çin arasında her altı ayda bir tekrarlanması kararlaştırılan ÇinABD Stratejik Ekonomi Diyalogu toplantılarından dördüncüsü Haziran ayında yapıldı. ABD bu toplantılarla Çin tehlikesine karşı da önlem almak istiyor. Büyümesini ihracata dayandıran Çin’in 1.3 trilyon dolar rezervi ve 250 milyar dolar cari fazlası dünyada rekor seviyelere ulaştı. Sonuçta Çin ve ABD arasında zaman zaman pürüzler olsa da karşılıklı bir ticari ilişki söz konusu. ABD’nin yüksek miktarda ithalat yapması ve harcamalarının yüksek boyutta olması ABD’nin umurunda olmuyor. Çünkü, örneğin Çin’den mal alan ABD’nin verdiği paranın bir bölümü faiz karşılığında geri geliyor. Yani bir anlamda ABD ekonomi yetkilileri uzun vadeli bir kriz öngörmüyor, kısa vadeli olası dalgalanmalardan endişe ediyorlar. ABD, tutsat krizine de önlem almaya çalışıyor. ABD Doları’nın tahtının sarsılması için diğer güçlü ekonomilerin ciddi kararlılık göstermesi gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle