02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bildirisi’nde de öngörüldüğü üzere, Barışı Sağlama Birlikleri’nin gelmesi öngörülüyordu. 7 Kasım 1998’de sunulan ve "Ortak Devlet" (resmi ismi Dağlık Karabağ Silahlı Çatışmasının Çokyönlü Çözümünün İlkelerine İlişkin) olarak isimlendirilen son taslak, "Dağlık Karabağ Cumhuriyeti" kurulmasını ve bu cumhuriyetin Azerbaycan sınırları içinde, onunla ortak devlet oluşturmasını öngörmekteydi. Taslakta, ortak devleti yönetmek için Azerbaycan’ın ve "Dağlık Karabağ"ın devlet başkanlarının, başbakanlarının ve parlamento başkanlarının temsilcilerinden oluşan ortak komitenin kurulması gerektiği ifade edilmekteydi. "Ortak Devlet" taslağında diğer taslaklardakine ek olarak, "Dağlık Karabağ"ın resmi dili olarak Ermenice gösterilmekte, "Dağlık Karabağ"ın isterse kendi parasını basabileceği konusuna da yer verilmekte idi. Taslağın ilerleyen kısımlarında, Laçın koridorunun, Şuşa ve eski Şaumyan rayonunun (ilden küçük, ilçeden büyük bir idari birim) durumları, barış anlaşmasının içeriği ve güvencesi ile ilgili maddelere yer verilmekte idi. Taslağın son kısmında, çatışan taraflar arasında imzalanacak anlaşmaların güvence altına alınması için Rusya, ABD ve Fransa devlet başkanlarının ortak çalışmalar yapacağı vurgulanmaktaydı. İlk iki tasarı, Azerbaycan tarafından kabul edilmesine rağmen Ermenistan tarafından reddedildiği için, AGİT Minsk Grubu Eşbaşkanları üçüncü tasarıyı ortaya koyma gereği duymuşlardı. Özellikle Rus Eşbaşkanın etkinliği ile hazırlanan ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü bozan üçüncü öneri ise Azerbaycan tarafından kabul edilmediği için uygulanamadı. Buna rağmen daha sonraki dönemlerde, yeni planların hazırlanması konusu gündeme geldiğinde, bu tasarıların dayanak olarak kullanılacağı çeşitli vesilelerle dile getirildi. BRYZA’NIN AÇIKLADIĞI BELGE Bryza’nın 23 Haziran 2006’daki söyleşisinde açıkladığı, ardından AGİT Minsk Grubu Eşbaşkanlarının ortak imzayla 3 Temmuz 2006 tarihinde bazı ayrıntılarını ortaya koydukları belge, Ermenistan ordusunun eski Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi (DKÖB) dışında işgal altında tuttuğu bölgelerden çıkmasını, Azerbaycan’ın eski DKÖB dışındaki rayonlarından Laçın ve Kelbecer’in Ermeni kontrolünde bırakılmasını, mayınların temizlenmesini, mültecilerin geri dönüşünü, tarihi ileride belirlenmek koşuluyla referandum yapılmasını ve Ermenistan işgali altındaki topraklar üzerinde kurulmuş sözde yapının ("Dağlık Karabağ"ın) statüsünün belirlenmesini öngörmektedir. Eşbaşkanlar, ortaya konmuş planın taraflarca büyük ölçüde benimsendiğini, sadece birkaç noktada anlaşmazlığın sürdüğünü dile getirdiler. Bryza’nın açıklamalarına gelen ilk tepkilere bakıldığında, ilk atılacak adım Ermenistan’ın işgal ettiği toprakların bir kısmını terk etmesi olduğuna göre, Azerbaycan tarafının kısmen olumlu, Ermenistan tarafının ise kısmen olumsuz yaklaşımları söz konusu oldu. Hatta, Ermenistan Dışişleri Bakanlığı, bir bildiri yayınlayarak, Eşbaşkanları ve Azerbaycan tarafını, bundan sonra bir daha gizli görüşmelere ilişkin bazı ayrıntıların yer aldığı açıklamalar yapılması halinde, tüm gizli görüşmeleri açıklayacaklarını söyleyerek tehdit etti. Bildiride, son önerilen "barış planının" Ermenistan lehinde olan başlıkları üzerinde de geniş bir şekilde duruldu, Azerbaycan’ın bölgede referandum gerçekleştirilmesini kabul ettiğini, bu hususun Ermenistan’ın istekleri için gerekli sonuçları genelinde yapılacak referandum olamaz. Keza böyle bir referandumda, Azerbaycan içerisinde yaklaşık yüzde 1,5 orana sahip Ermenilerin arzuladıkları sonucun gerçekleşme olasılığı olanaksız denebilecek kadar azdır. Ermenistan ordusunun işgal ettiği toprakların bir kısmını terk etmesiyle referandumun yapılması arasındaki bağlantının nasıl olacağı başka bir sorun noktası. Ermeni tarafının "referandum olmadan topraklar terk edilemez" yaklaşımındaki ısrarı, ne Azerbaycan ne de arabulucular tarafında kabul görmüyor. Karşı görüşe göre, işgal altında tutulan, nüfusunun önemli bir kısmı mülteci durumunda olan bir bölgeye ilişkin referandumun yapılması sağlıklı sonuçlar doğuramaz. Bölgeye ilişkin Karabağ’daki Ermeni askerleri referandum, sadece, işgal ortadan kaldırıldıktan, mülteciler geri döndükten, kamuoyları konuyu bilinçli şekilde tartıştıktan sonra yapılabilir. Laçın ve Kelbecer’in durumuna ilişkin olarak da tartışmaların devam ettiği görülüyor. Azerbaycan tarafı bu bölgelerin eski DKÖB dışında olduğunu ve görüşmelere konu olmaması gerektiğini ileri sürüyor. Görüldüğü üzere, sorunun çözümüne ilişkin görüşmeler, daha önceki dönemlere oranla ileri noktalara taşınmış durumda. Artık uzlaşmazlık, atılacak adımların sadece bazıları üzerinde devam ediyor. Bu aşamada, AGİT Minsk Grubu Eşbaşkanlarının ortak imzaladıkları belgelerde, Ermenistan ordusunun işgal altında tuttuğu Azerbaycan topraklarını terk etmesini istemeleri çok önemli. Yukarıda da ifade edildiği üzere, Eşbaşkanların daha önce sundukları son planda, Azerbaycan aleyhindeki konular daha kabarık şekilde ortaya konmuştu. Ortaya konan son belge daha öncekilerle kıyaslandığında plandan çok çerçeve belgesi olarak nitelendirilmesi daha doğru olacaktır. Bu belge çerçevesinde oluşturulacak planın daha önceki üç planın karışımı olacağı düşünülüyor. Bu vesile ile de Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü aleyhinde ciddi konular içermesi olasıdır. Fakat, ilk defa işgalin sona erdirilmesinin bu denli vurgulanması sorunun çözümü açısından olumlu bir doğuracağı vurgulandı. gelişme olarak Zaten, iki kamuoyunda da çok tartışılan vurgulanabilir. konulardan birisi olan barış görüşmeleri sürecinde referandumun yapılıp yapılmayacağı, yapılırsa hangi sınırlar içerisinde yapılacağı öteden beri tartışılıyordu. Ermenistan tarafı her defasında referandumun Ermenilerin yoğun yaşadığı eski DKÖB’de yapılacağını duyurmuş, Azerbaycan tarafı ise şu anda herhangi bir referandumun söz konusu olmadığını, gelecekte bir referandum yapılacaksa bile, Azerbaycan Anayasası’na göre bunun ancak Azerbaycan genelinde yapılabileceğini açıkladı. Fakat, Bryza’nın, Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasına getirdiği yoruma bakılırsa, referandum konusunda Azerbaycan’ı ciddi olumsuzluklar bekliyor olabilir. Bryza’ya göre, "Ermeniler anlaşmayı, sadece karşılığında bir şey alacaklarına emin oldukları zaman imzalayacaktır. Anlaşmayı kabul etmenin tek koşulu olarak Ermenilerin elde etmeyi düşündükleri, referandum yoluyla "Dağlık Karabağ"ın gelecek statüsünü belirlemektir." Buradan anlaşılacağı üzere, Ermenilere anlaşma imzalamanın Robert Koçaryan karşılığı olarak verilecek şey, Azerbaycan C S TRATEJİ 7 Ermenistan ve Azerbaycan’ın öneriler karşısında en çok çekindikleri nokta, iç kamuoylarının vereceği tepkiler. İki ülke yönetimi de halkına anlatabileceği bir formül arayışında.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle