22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 21 HAZİRAN 2008 CUMARTESİ Konser Parkorman festival havasında Bu akşam Parkorman’da düzenlenecek olan Binboamania kapsamında İskoçya’nın en ünlü indierock gruplarından Travis konser verecek. 25 yıllık kariyeriyle İngiltere’nin en önemli punkrock gruplarından New Model Army, Türk rock müziğinin en önemli temsilcilerinden Mor ve Ötesi ve ilk albümleriyle dikkatleri üzerine çeken Sakin’in de sahne alacağı festival bir karnaval havasında geçecek. Gün boyunca, konserler arasında çalacak olan Dream TV DJ’leri Hakan Tamar ve Güven Erkin Erkal da eğlencenin bir an olsun yavaşlamasına izin vermeyecek. (0216 556 98 00, biletler 67.50 YTL) Kardeş Türküler’in 15. yılı Katil & Maktül Kardeş Türküler, 24 Haziran Salı akşamı 15. yıl konserini gerçekleştirecek. Başlangıçtan bu yana Kardeş Türküler repertuarından en sevilen şarkıların seslendirileceği programda BGST Dansçıları da dansları ile gösteriye katılacak. Kardeş Türküler projesinin 15 yıllık, müzikal ve kültürel yolculuğunun yansıtılacağı bu gösteride sürpriz isimler de sahneye çıkacak. Çingene müziğinin kraliçesi Esma Redzepova, Neşet Ertaş, Birol Topaloğlu, Leman Sam, Aynur ve Erdal Erzincan bu özel gecede Kardeş Türküler ile birlikte söleyecek. (0216 556 98 00, biletler 45, 39 ve 34 YTL) Şu sıralar yeni albümü ‘Katil & Maktul’ün çıkış parçası ‘Ben Seni Arayamam’ın video klibi ile televizyona sık sık konuk olan Yüksek Sadakat, 27 Haziran Cuma akşamı Studio Live’da sevenleriyle buluşacak. Topluluk, saat 23.00’de başlayacak konserde en beğenilen şarkılarını seslendirecek. ‘Katil & Maktul’ albümümünün parçalarının da çalınacağı konser gecenin geç saatlerine kadar devam edecek. (0216 556 98 00, biletler 28 YTL) Sabaha kadar Rüya Son günlerde müzik kanallarında yayınlanan ‘Dostlarım, İçkim Sigaram’ adlı cover parçası ile dikkatleri üzerine çeken Rüya grubu, bu akşam Kemancı Bar’da konser verecek. Albüm kayıtları için stüdyod çalışmalarına devam eden topluluk, repertuvarında ağırlıklı olarak 80’lerin pop rock parçalarına yer veriyor. Davulda Barbaros Akbulut, bas gitar ve vokalde Kemal Bozkurt ve gitarda Adil Turanlı’dan oluşan grup, cuma geceleri de Kadıköy Shaft Club’de sahne alıyor. (0 212 293 61 00) Dansın ve müziğin en havalı hali Müzikte herkesin vazgeçilmezleri vardır şüphesiz. En kötü anlarda iyi hissetmek için dinlenen, insanı enerjiyle dolduran cinsten... Dinlerken o müzikten başka hiçbir şeyi düşündürtmeyen türden... İşte bende tüm bu etkiyi her zaman ve her yerde yapabilen iki grup var. Daft Punk ve Moloko... Şanslıyım, çünkü ŞİRİN ikisi de Türkiye’ye geldiler ve muhteşem GÜVEN performanslar sergilediler. Daft Punk bir, Moloko iki kez benim gibi tüm sevenlerini sevindirmişti zamanında. Mark Brydon ve Rosin Murphy’den oluşan Moloko, bizlere kötü bir haber vermişti. İki sevgili ilişkilerini de, Moloko’yu da sonlandırmaya karar vermişlerdi. ‘Vazgeçilmezler’ listemin birine veda etmem gerektiğini düşünüyordum ki Moloko’nun vokali Roisin’in solo albüm çıkaracağını duyduk. Herhalde benim gibi üzülen pekçokları için Ruby Blue ilaç olmuştu. Aradan üç yıl geçti. Roisin bir solo albüm daha yaptı ve tekrar Türkiye’ye gelmeye karar verdi. Sahnedeki duruşu, sarsak ama muhteşem dansları, hem hafif siyahi hem de bir yandan oldukça yumuşak sesi, değişik kıyafetleri ve enerjik halleriyle izleyenlerin akıllarında yer eden Roisin, bu akşam Santral İstanbul’da sevenleriyle buluşacak. Tabii bu kez Moloko olarak değil, Roisin olarak... Gelelim dans kraliçesinin müziğinin ve yaşamının detaylarına... Doctor’ (Doktor Değilim) albümü de aynı tarz şarkılar içerir. Bu iki albüm Moloko’nun underground dans sahnelerinde tanınmasını sağlar. İkinci albümdeki ‘Sing It Back’ isimli parçaya Boris Dlugosch’un yaptığı remiks bir anda dünya müzik listelerinin üst sıralarına yerleşir. Böylece Moloko artık tüm dünyada fazlasıyla tanınır. Üçüncü albüm ‘Things To Make and Do’da (Yapılacak Şeyler) daha çok canlı enstrüman kullanırlar. Albüm UK müzik listelerinde 3 numaraya, ‘Time Is Now’ isimli şarkıları ise iki numaraya yükselir. Moloko 2000 yılında dünya turuna çıkar. Perküsyoncu Andrew Peckett, klavyeci Eddie Stevens ve gitarist Dave Cooke ile birlikte, tam bir grup olarak. 2001 yılında Roisin ve Brydon ilişkilerini bitirir. Ancak bu ayrılık 4. stüdyo albümleri ‘Statues’ün çıkmasına engel olmaz. Ancak albümdeki parçalar, ikilinin içinde bulunduğu durumu da belli eder aslında. Çoğu şarkı sorunlu ve bitmek üzere olan bir aşkı, ayrılığı anlatır. Yine de belki Moloko devam eder diye düşünenler için Roisin Q Dergisi’ne 2005’te bir açıklama yapar: “Başarılı bir turdan sonra el sıkıştık ve birbirimize ‘Sonra görüşürüz’ dedik. Ancak o zamandan beri hiç konuşmadık. Mark ne yapıyor bilmiyorum. Tekrar birleşip birleşmeyeceğimizi de bilmiyorum. Bana sorarsanız, ben birleşmek istemiyorum.” Böylece Roisin resmi olarak kendi solo kariyerine adım atar. İlk albümü ‘Ruby Blue’yu 2005’te çıkarır. Albümde Matthew Herbert tarafından mix’lenmiş şarkılar da yer alır. Ve ardından ‘Overpowered’ gelir. İki albüm de bildiğimiz Moloko sound’una çok uzak değil ancak şunu da söylemek gerekir ki, müzikal açıdan Moloko kadar da muhteşem değil. Yine de sahnede harikalar yaratan bu kadının konseri asla kaçırılmamalı. Hem yine Time Is Now, Forever More, Familiar Feeling, Indigo, Sing It Back ve Cannot Contain This gibi içinden enerji fışkıran, kıpır kıpır şarkılar yapıyor diye... Yine tatlı melodili, sevimli şarkılar söylüyor diye... Hem de belki bir umut Moloko şarkılarını da söyler diye... Bu arada tabii solo albümlerindeki Overpowered, Night Of The Dancing Flame, Ruby Blue, Sow Into You, Let Me Know, You Know Me Better ve If We’re in Love gibi şarkıların da hakkını vermek gerek. Ayrıca Roisin yine o oldukça farklı dansları ve sahne şovlarıyla hafızalara kazınacaktır. Yine de Moloko’nun yarısı eksik işte... Deniz festivali Denizcilik Öğrencileri Derneği tarafından düzenlenen Seafest ’08, bu akşam Bostancı Gösteri Merkezi’nde yapılacak. Kapı açılışının saat 17.00 olduğu etkinlikte Abluka Alarm, Sagopa Kajmer & Kolera, Çilekeş ve Hayko Cepkin sahneye çıkacak. İzleyiciler birbirinden önemli grup ve sanatçıların şarkılarıyla unutulmaz bir gece yaşayacak. (0216 556 98 00, biletler 29 YTL) Zi Punt Ankara’da ElecTrip Records prodüksiyonlarından Zi Punt, 25 Haziran Çarşamba akşamı saat 22.00’de Ankara If Performance Hall’de konser verecek. Oğuz Kaplangı, Chi K. ve Orange’dan oluşan topluluk, electro ile rock birlikteliğini İngilizce vokallerle eşleştiriyor. Zi Punt, ilk albümü “Nudge Nudge”daki şarkıları müzikseverler için seslendirecek. Parçaların tümü Chi K., Oğuz Kaplangı ve Uğurcan Sezen işbirliği ile hazırlandı. Grubun prodüktörlüğünü de Oğuz Kaplangı yaptı. (Biletler 15 YTL) Müzik dolu bir gün İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Müzik ve Opera Yönetmenliği, ‘2010’a Gider İken’ adlı konser dizisinin ilk etkinliği olan ‘Müzik Durakları’nı, bugün yani 21 Haziran Dünya Müzik Günü’nde gerçekleştiriyor. Yılın en uzun gününde müziği sokağa taşıyacak olan etkinlik, saat 17.30’da Kabataş Vapur İskelesi’nde Hariçten Gazelciler konseriyle başlayacak. İstanbul Metropolitan Band’in 18.15’te Taksim Meydanı Tramvay Durağı’nda, Cana Çankaya’nın ise 19.15’te Taksim Tünel Meydanı‘nda konseri olacak. Etkinliğin Anadolu Yakası’ndaki ayağı 19.00’da Kadıköy’deki Karaköy İskelesi’ndeki Muammer Ketencoğlu ve Balkan Yolculuğu Topluluğu konseriyle başlayacak. 19.40’ta KadıköyKaraköy Şehir Hatları Vapuru’nda Dinar Bandosu, 20.15’te Karaköy İskelesi’nde Aylak Martı ve 21.30’da Ayasofya Meydanı’nda Ahırkapı Roman Orkestrası müzikseverlerle buluşacak. İLK ALBÜM ÇIKIYOR İrlandalı Roisin 12 yaşına geldiğinde ailesiyle birlikte İngiltere’ye Manchester’a taşınır. Orada 1960’ların modasıyla tanışır. Üç yıl geçtikten sonra ailesi boşanır ve İrlanda’ya geri dönmeye karar verir. Ancak henüz 15’indeki Roisin geri dönmek istemez ve ailesini bir arkadaşıyla birlikte yaşamasına ikna eder. Kalış o kalış... Yıllar birbirini kovalar ve Roisin sanat okuluna gidebilmek için Sheffield’a taşınır. Burada gece kulüplerine gitmeye başlar ve çılgın modacı Vivienne Westwood’un tasarımlarını takip eder. Ve 1994 yılında yaşamını tam anlamıyla değiştirecek kişi Mark Brydon ile bir partide tanışır. Birbirleriyle çok iyi anlaşırlar ve birlikte olmaya başlarlar. Brydon, Roisin’in teatral yeteneğini, konuşma tarzını çok beğenir ve ikili kendini stüdyoya atar. Provalar başlar ve sonunda Moloko kurulur. Topluluk adını Anthony Burgess’in ünlü romanı ‘Otomatik Portakal’dan alıyor. Kelimenin kitaptaki anlamı süt, Rusça’dan geliyor. Ancak esas olarak kitabın kahramanı Alex ve tayfasının, uyuşturucuyla beraber aldıkları sütlü içeceğin ismi. Moloko sonunda Echo Records ile anlaşma imzalar ve ilk albümü ‘Do You Like My Tight Sweater’ (Dar Kazağımı Sevdin mi?) 1995’te çıkar. Elektronik dans müziğiyle, triphop ve funk ritimlerini bir araya getiren albüm adını ikilinin arasındaki bir diyalogdan alır. Bir sonraki ‘I Am Not A Adrian türkü söylüyor Cem Adrian, ‘Essentials Seçkiler’ konseriyle 24 Haziran Salı akşamı Beyoğlu Hayal Kahvesi’nde konser verecek. ‘Odam Kireçtir Benim’, ‘Ah Bir Ataş Ver’,’Dostum’, ‘Haydar Haydar’, ‘Ayrılık’ ve ‘Gel Gör Beni Aşk Neyledi’ gibi türküleri seslendirecek Adrian, sevenlerine unutulmaz bir gece yaşatacak. Adrian, müziğe getirdiği eşsiz ve başarılı yorumunu bu kez geleneksel türkülere uyarlıyor. (0216 556 98 00, biletler 28.50 YTL) Radiohead yine öncü Alternatif rock’ın ünlü grubu Radiohead cephesinden son haberlere ayırdım bu haftaki yazımı. İlk haber, grubun kısa bir süre önce yayımladığı ve en iyi şarkılarını bir araya getiren toplama albümü. Radiohead, bugüne kadar yaptığı her albümüyle müziğindeki çıtayı öylesine yükseltti ZÜLAL ki, en iyi şarkılarını KALKANDELEN seçmek zor bir iş. Ama piyasaya yeni çıkan iki kzulal?yahoo.com CD’lik “The Best Of” albümü gerçekten güzel bir seçki sunuyor. Hemen dikkati çeken şarkı, 16 yıl önce yayımlanan “Creep”. Yıllar önce, müzik alanıyla sınırlı olmak üzere, “Bana bir sözcük söyle, kim olduğunu bileyim” diye adlandırdığımız bir oyun oynardık. Sevilen şarkı sözlerinden öyle sözcükler bulurduk ki, iyi bir müzik dinleyicisi iseniz, hemen o şarkıyı ve söyleyeni bilmeniz gerekirdi. Radiohead ile özdeşleşen sözcüklerin en basiti de, “creep” idi. Grubun ilk single çalışması olan aynı adlı şarkı, bütün dünyada büyük ün kazanınca, biz de artık onu oyunumuzda soru olarak kullanmaktan vazgeçmiştik. Ama öylesine güzeldi ki, hiç bıkmadık bu bunalımlı aşk şarkısından. Bunun yanı sıra, grubun “Paranoid Android”, “Karma Police”, “Fake Plastic Trees”, “Pyramid Song”, “The National Anthem”, “How To Disappear Completely” gibi birçok kişinin hayatına soundtrack olan müthiş şarkılar toplanmış bu albümde. İlk CD’de 15, ikincisinde 13 olmak üzere toplam 28 adet şarkının yer aldığı “The Best Of”, tam arşivlik bir çalışma. Radiohead’le ilgili bir diğer önemli haber, grubun şu sıralarda hâlâ sürdürmekte olduğu dünya turnesindeki çevreci uygulamalar. Diğer müzisyenlere de örnek olmasını dileyerek bunlara bir göz atalım... tuvalet kağıdı dönüştürülebilir malzeme ile üretiliyor. ? İçecekler plastik bardakta değil, kağıt bardaklarda satılıyor. ? Aynı kıtadaki bir kentten diğerine giderken uçak yerine tren ya da vapuru tercih ediyorlar. Hayranlarından istekleri de, konser alanlarına giderken kamu ulaşım araçlarından faydalanmaları ya da özel araçları ortak kullanmaları. ? Radiohead’in, turnenin neden olduğu benzin tüketimini azaltmak için başvurduğu yöntemlerden birisi de, şehir merkezlerine yakın konser mekanları seçmesi. Grup, her konserine çok sayıda insanın gitmek istemesi nedeniyle, bu yıla kadar genellikle kent dışındaki büyük mekanları tercih ediyordu. Uygulamalara bakılırsa, Radiohead bu konuda oldukça ciddi. Bir süre önce turne günlüklerini yayımladıkları resmi internet sitesinde bir fotoğraf yayımlandı. Fotoğrafta, grup üyelerine ayrılmış, çelikten yapılma birer su matarası görülüyor. Üzerlerinde “Her yıl 15 milyon adet plastik şişe suyu satılıyor” yazan mataralarla vermek istedikleri mesaj, kendilerinin de plastik şişe sularından vazgeçtiği. Turda uyguladıkları bir yöntem var ki, çok akıllıca. Fransa’daki konserlerini izlemek isteyen gazeteciler için “ilk gelen alır” ilkesine göre, sadece 50 kişilik basın kontenjanı ayırmışlar. Ama bir şartla: Yalnızca bisikletle gelen gazeteciler kabul ediliyor! Görünen o ki, Radiohead, müzikte olduğu gibi çevre korumacılığı alanında da öncülüğü elden bırakmıyor. Son albümleri “In Rainbows”u internetten dağıtarak hem plak şirketini aradan çıkaran ilk büyük grup olarak tarihe gectiler, hem de buldukları bu yöntemle diğer müzisyenlere de örnek oldular. Şimdi ise, en çevreci konser turnesi örneğini veriyorlar. Kocaman bir alkış Radiohead’e! sirin.guven?gmail.com Grup üyeleri, Friends of the Earth (Yeryüzü Dostları) adlı çevre örgütünün karbondioksit ve sera gazı salınımını azaltmak amacıyla yürüttüğü çalışmalara destek veriyor. Grubun beyni ve vokalisti Thom Yorke, politikacıların üzerinde bu konuda baskı kurmak için şubat ayında “The Big Ask” adlı bir kampanya başlattı. Ama bu kampanya ile kalmadılar ve işin boyutunu büyüttüler. İlk olarak geçen yıl analistlere yaptırdıkları çalışmalarla, turlarının ne ölçüde çevre kirliliği yarattığını saptadılar. Sonra da, hayranlarına çok daha bilinçli hareket edeceklerini ve onlardan da yardım istediklerini duyurdular. Belli başlıklar olarak toplarsak aldıkları önlemler şöyle: ? Artık tur kapsamındaki konserlerinde daha az ışık kulanıyorlar. ? Konser bileti, reklam afiş malzemesi, hatta konser mekanlarında ihtiyaç duyulan her türlü kağıt mendil, RİFAT MUTLU rifatmutlu?gmail.com C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle