Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMARTESI 01 ISTANBUL 26/9/07 18:21 Page 1 CUMARTESİ EKİ 1 CMYK 29 EYLÜL 2007 PARASIZ ÖZEL EK YIL: 2 SAYI: 70 Aşk, müzik ve Sezen... Senaryosu Sezen Aksu şarkılarından oluşan ‘O Kadın’ filmi, iki aşk arasında kalan bir kadının yaşadıklarından yola çıkarak aşkı anlatıyor. Türk sinemasında denenmemiş bir teknikle, diyalogsuz çekilen film, aralık ayında vizyona girecek. Yönetmen Korhan Bozkurt, “Sezen Aksu’nun bendeki yeri çok ayrıdır. Ama ben kişi üzerinden hareket etmek istemiyorum. Buradaki olay, Sezen Aksu şarkılarından bir film yapılıyor olması. Bana bugüne kadar çok şey anlattı o şarkılar, çok şey yaşattı da... Küçüklüğümden beri Sezen Aksu dinleyerek belki de bu filme ulaştım” diyor. Akıntı’dan yansıyan ZUHAL AYTOLUN 7 siluetler Akıntıburnu, İstanbul Boğazı’nda Arnatvutköy ile Bebek arasında yer alan Rumeli sahilindeki ikinci burun. İzzetâbâd Kasrı, akıntının hızının saatte yaklaşık 45 mile ulaştığı bu burnun Arnavutköy akıntısının üst başında yer alıyor. Kasır, 1797 yılında Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından Sultan III. Selim’e mahsus bir seyir kasrı olarak inşa edilmiş. Bugün Bayraktar Holding’in yönetim merkezi olarak kullanılan kasrın ve Akıntıburnu’nun gizemli geçmişi araştırmacıyazar Emine Çiğdem Tugay ve Mehmet Selim Tugay’ın kaleme aldığı “İzzetabad KasrıAkıntıburnu’ndan Akıp Geçen Zaman” kitabıyla gün ışığına çıkarıyor. Kitap, Sultan III. Selim’in sazlı sözlü mehtap sefalarından Hanım Sultanların yaşamlarına, Atatürk’ü ağırladığı günlerden Yeşilçam film platosu olarak kullanıldığı günlere dek pek çok bilgi, belge ve hikâye ile Arnavutköy Akıntıburnu’nun 1600 yıllık geçmişinde yolculuğa çıkarıyor okuyanları. 6 Sürgün yolların dansçısı Onun hikâyesi 1968 yılında Muş’ta başlıyor. Yoksullukla boğuşan 12 Eylül darbesinden nasibini alan bir ailenin 6 çocuğunun en küçüğü. Küçük yaşta cezaevi ve sürgünü tanımış, okumamış, okuyamamış. Ama yaşamın zorlukları durduramamış Cemal Atila’yı. İnatla hayallerinin peşinden gitmiş. Okumuş, sormuş, sorgulamış, öğrenmiş ve kendisini yetiştirmiş. Bugün felsefe kitapları çeviriyor, tarihiyle birlikte dans dersleri veriyor. Evdeki zaman plan ister Uzmanlar, yetişkinleri zamanı kullanma konusunda çocuklara destek olurken hem yaşa uygun hem de abartısız davranmaları konusunda uyarıyor. Örneğin, okuldan gelen bir çocuğun dinlenmek, rahatlamak ve bir şeyler yemek istemesi doğaldır. Ödeve geçiş ise yumuşak olmalıdır... FİGEN ATALAY ŞİRİN GÜVEN 6 5 ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? Gitarın şairinden sanat albümü Parmakları gitarın tellerine dokunduğunda Latin ruhunu kusursuz olarak müziğe dönüştürüyor David Russell. Küçük yaştan beri İspanya’da yaşayan İskoç gitarist David Russell’ın Telarc’dan çıkan 12. albümünün adı ‘Art of the Guitar’. Klasik gitarla çoksesli müzik sanatının neredeyse tamamına yakın bir alanı çalınabilir. Bu albümde İspanyol, Latin Amerikan, Macar müziklerinin yanında Norveçli Grieg ve Fransız Debussy’nin eserleri de yer almakta. BÜLENT ERGÜDEN 4 Kalıpları zorlayan heykeltıraş: Onur Füsun Onur’u anlayabilmek, sanatının dilini çözebilmek için gerçekten de dikkatli bir çift göze ve zamana ihtiyacınız var. Çünkü onun çalışmaları ne alıştığımız türden malzemelerden, ne de sözcüklerden oluşuyor. Kolayca algılanabilecek, üstüne büyük cümleler kuracağınız işler değil onunkiler. Ama bunun yanı sıra, yapıtın dilini çözdüğünüz anda kimi zaman düşüncenize, kimi zaman kalbinize küçük ama güçlü bir dokunuş bırakıldığı hissine kapılırsınız. Tıpkı yapıtlarında kullanmaktan hiç vazgeçmediği tül, altın yaldız, ipek gibi... Bir anlamda varla yok arası bir durum... ESRA ALİÇAVUŞOĞLU 3. SAYFADA