27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 06 25/4/07 15:57 Page 1 CUMARTESİ EKİ 6 CMYK 6 28 NİSAN 2007 CUMARTESİ Makyajda ‘yalın güzellik’ H emen hemen her kadın makyaj yapıyor; kimi daha az, kimi daha çok... Ancak güzelleşmek uğruna kullanılan makaj malzemeleri cildi yıpratıyor ve yaşlandırıyor. Kısa vadede güzelleşmek için, uzun vadede sağlıksız ve daha kötü bir cilde sahip olmak günümüz kadınlarının sorguladığı konulardan. Neomed firması bu konuda bir çığır açtı ve ŞİRİN Türkiye’ye Amerika’dan ‘I.d isimli sağlıklı GÜVEN bareMinerals’ makyaj ürünlerini ithal etti. Makyajda devrim niteliğindeki bu makyaj serisi yüzde 100 doğal. Kaya minerallerinden elde edilen fondoten, rimel, far ve dudak parlatıcısının içinde cilde zararlı maddeler bulunmuyor ve ürünler en hassas ve problemli ciltte dahi kullanılabiliyor. ‘I.d bareMinerals’ yalın güzellik, kimlik anlamına geliyor. Ürünlerin dış paketleri ve kapakları da son derece yalın ve gösterişsiz. Makyaj serisinin en çok ilgi çeken ürünü fondöten. Ürün, ciltte rahatsızlık ve ağırlık hissi uyandıran ve tüm gözenekleri kapayan fondöten anlayışını değiştiriyor. Tamamen doğal olduğu ve minerallerden yapıldığı için alışık olduğumuzun aksine toz halde. Ayrıca diğer fondötenlerdeki gibi 1520 çeşit bileşen yerine yalnızca 5 bileşen içeriyor, hepsi de doğadaki mineraller. Mesela içindeki çinko oksit, güneşin zararlı ışınları olan UVA’ya karşı koruyucu etkili. Cilt bakımının devamı niteliğinde bir makyaj anlayışına dayanan ‘I.d bareMinerals’ın sloganı da ürünlerin doğallığına vurgu yapıyor: “O kadar doğal ki, makyajla uyuyabilirsiniz bile..” anlayış yok bizde. Piyasada boşluk olduğuna inandığımız ve işe yarayacağını bildiğimiz ürünleri getiriyoruz.” Son derece yüksek teknolojik içeriklere sahip ürünlerin içinde yaşlanma önleyici A vitamini ve ölü hücreleri ciltten uzaklaştıran, cildi canlandıran ve nemlendirmeyi arttıran glikolik bileşik var. Kelime anlamı ‘Medical doctor formulations’ (tıbbi doktor formülleri) olan seride temizleyiciler, nemlendiriciler, göz altı serumları, kremler ve maskeler var. Aynur Ölçer Sonuca giden adımlar Neomed’in sahibi Aynur Ölçer her cilt tipinin ve durumunun 4 adımda bilimsel sonuçlara ulaşmasının mümkün olduğunu anlatıyor: “Temizleme, düzenleyici, nemlendirici ve koruyucu. Temizlenen cildin üstüne cildin problemine uygun düzenleyiciler uygulanmalı. Yani düzenleyiciler aslında asıl ilaç. Üstüne nemlendirici ve koruyucu sürülmeli. Koruyucular; cildi rüzgara, sıcağa, soğuğa, sigara dumanına ve toza karşı koruyor. Akşam ilk 3 adım tekrar yapılmalı. Bunlar yapıldığı takdirde ciltteki sorun kesinlikle giderilir.” Yoko Ono’dan barış kokan sergi anatçı, şair, müzisyen ve barış aktivisti Yoko Ono’nun S Türkiye’deki ilk sergisi 3 Mayıs’tan itibaren Sabancı Üniversitesi Kasa Galeri’de olacak. Amerikalı John Hendricks, Şangay New York Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Şangay Performa Art Center küratörü Defne Ayas, Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi ve sanatçı Selim Birsel ile Kasa Galeri Yöneticisi Aslı Çetinkaya’nın küratörlüğünde hazırlanan sergide Yoko Ono’nun dokuz farklı yerleştirmesi yer alacak. Farklı ve deneysel projeleriyle çağdaş sanatın en ilginç kişiliklerinden Ono’nun ‘Açık Şehir’ başlıklı sergisi 30 Haziran’a kadar görülebilecek. 1960’lara damgasını vurmuş sanatçının sergisinde; yaşam, ölüm, yenilenme, süreklilik, savaş, barış ve sonsuz sevgi gibi kavramlardan yola çıkarak hazırladığı işler yer alacak: ‘Exit/Çıkış’, ‘Onochord’, ‘Mend Peace/Barışı Onar’, ‘Add Color/Renk Kat’, ‘Imagine Peace/Barışı Düşle’, ‘Wish Tree/Dilek Ağacı”, ‘Sky TV/Gökyüzü Televizyonu’ ve ‘We Are All Water/Hepimiz Suyuz’. Garanti Bankası’nın sponsorluğunda düzenlenen sergideki bazı yerleştirmeler izleyicileri de serginin bir parçası olmaya davet edecek. Yoko Ono, Fluxus ve Kavramsal Sanat akımlarının öncü figürlerinden biri. Çalışmalarında ‘su’, ‘gökyüzü’, ‘doğa’ motifleri ve ‘barış’ teması sıklıkla yer alıyor. Sanatçının ilk retrospektif sergisi ‘Have You Seen The Horizon Lately?’ (Son Zamanlarda Ufku Gördün mü?), 1997’de Oxford Modern Sanat Müzesi’nde, halen İstanbul Modern Müzesi Direktörü olan David Elliott’un yönetiminde açılmıştı. 2001 yılında New York’ta düzenlenen ve 40 yıllık sanat yaşamını içeren retrospektif sergisi ‘Yes Yoko Ono’ ise ‘En İyi Müze Sergisi’ dalında ödüle değer görülmüştü. Özellikle 1960’lardan itibaren barış ve insan hakları alanında etkin bir aktivist olarak dikkat çeken Ono, politik ve radikal tavrını günümüzde de sürdürüyor. Sanatçı, 2002 yılından bu yana kendi adını taşıyan bir barış ödülü veriyor. Ono’ya ilişkin en çarpıcı tanım sanatçının 1969 yılında evlendiği müzisyen John Lennon’a ait: “Dünyanın en ünlü tanınmayan sanatçısı, herkes ismini bilir ama kimse ne yaptığını bilmez.” ‘MAKYAJDA DEVRİM’ ‘I.d bareMinerals’ı Türkiye’ye getiren Neomed’in sahibi Aynur Ölçer ürünlerin makyajda devrim yarattığını şöyle anlatıyor: “Bayanlar cilt bakım ürünleri kullanıyorlar. Sonra onların üstüne sağlıksız bir makyaj uyguladıklarında bütün o yapılanlar boşa gitmiş oluyor. ‘I.d bareMinerals’ cilt bakımının devamı niteliğinde”. ‘I.d bareMinerals’ bu anlamda parfümeriler yerine eczanelerde satılıyor. 15 farklı ülkeden kozmetik ve estetik ürünleri seçerek Türkiye’ye getiren Neomed, bundan 14 yıl önce kurulduğunda yola ‘md formulations’ ile çıktı. Dermokozmetik cilt bakım serisi olan ‘md formulations’ın ürünleri cildin sorununu gidermeyi amaçlıyor. Tüm dünyada dermokozmetik ürünlere artan ilgiyi farkeden Neomed, içeriği daha güçlü olan, tedavi amaçlı ve sürüldüğünde işe yarayan ürünleri Türkiye’ye getirdiğinde eczanelerde satışa sunmuştu. ‘Md formulations’ serisinin içinde her türden cilt sorununu çözecek ürünler var. Akne ve leke giderici, kırışık azaltıcı, sıkılaştırıcı, hassasiyet azaltıcı ve koruyucu ürünler... Ölçer, ürünlerin sağlıklı olduğunu ve işe yaradığını şöyle vurguluyor: “Neomed’in getirdiği ürünler sağlıklıdır, gerçekten işe yarar. çünkü biz ürünlerin içeriklerine dikkat ediyoruz. Dış kutularına bakmıyoruz bile. Yani ‘Bunun kutusu güzel, kokusu hoş. İyi gider Türkiye’de’ gibi bir Botox’un pabucu dama Neomed cilt gençleştirme ve dolgunlaştırmada son teknoloji olan ‘Restylane’i de Türkiye’ye getirdi. Sadece doktorların uyguladığı bu yöntem İsveç çıkışlı. Estetikte yüzyılın buluşu olarak adlandırılan Restylane iğne ile uygulanıyor. Kırışıklıklara enjekte ediliyor ve o noktayı hyalüronik asit ile doldurarak kırışıklığın giderilmesini sağlıyor. Zaten ciltte kırışıkların oluşmasının nedeni de hyalüronik asidin o bölgede azalması. Alın çizgilerinden, dudak kenarı ve göz kenarı çizgilerine kadar her türlü çizgi bu sayede operasyonsuz, neştersiz ve cildin doğallığını bozmadan gideriliyor. Yani ‘botox’taki gibi kaslar ile oynanmıyor ve böylece de yüz mimiklerinde değişiklik olmuyor. Restylane ayrıca dudak dolgunlaştırmada da kullanılıyor, aynı şekilde dudağa enjekte edilen dolgu sayesinde dudaklar dolgun görünüyor. Cilde sürülen bir kremin üstüne yapılan iğne ile uygulanan Restylane, 10 dakikalık bir işlem ve 6 ile 8 ay arasındaki bir süre boyunca da etkisini koruyor. Şu sıralarda İsveç’te göğüs büyütmede de kullanılabilmesi için çalışmalar yapılıyor. Makyaj serisinin en çok ilgi çeken ürünü fondöten. Ürün, ciltte rahatsızlık ve ağırlık hissi uyandıran ve tüm gözenekleri kapayan fondöten anlayışını değiştiriyor. Tamamen doğal olduğu ve minerallerden yapıldığı için alışık olduğumuzun aksine toz halde. İçindeki çinko oksit, güneşin zararlı ışınları olan UVA’ya karşı koruyucu etkili. Yarına bir harf kalsın Dünyanın yaşayan en eski üç dilinden biri olan Süryanice belgesel oluyor Bugün dünyanın yaşayan en eski üç dilinden biri olan Süryanice belgesel bir filme konu oluyor. Kökleri Kuzey Mezopotamya ve özellikle de Güneydoğu Anadolu olan, ancak bugün unutulmaya yüz tutmuş olan Süryanice’nin yarına kalma savaşını konu alan belgesel film “Yarına Bir Harf”in çekimlerine Mardin ve çevresinde başlandı. Avrupa Birliği’nin “Türkiye’de Kültürel Hakların Desteklenmesi” hibe programı çerçevesinde sağlanan mali destekle Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) tarafından gerçekleştirilen belgesel film çalışması Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nce de destekleniyor. Yönetmenliğini Hakan Aytekin’in yaptığı belgeselin ilk çekimleri Süryani (Hıristiyan) takvimindeki en önemli hafta ve bayram olan Büyük Cuma ile Paskalya Bayramı’nı da kapsayan “Elem Haftası” döneminde gerçekleştirildi. ? RİFAT MUTLU Konuşma dili olarak resmi diller karşısında giderek etkinliğini kaybeden ve unutulmaya yüz tutan Süryanice’nin yanı sıra yüzlerce yıldır Süryani hattatların sürdürdüğü elyazmacılığı geleneğinin yok oluş öyküsünü de anlatan belgesel filmin dili Süryanice olacak. Filmin ayrıca Türkçe ve İngilizce altyazılı versiyonları da hazırlanacak. Dünya kültür mirasının önemli bir parçası olan Süryanice ve Süryani kültürüne ulusal ve uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmeyi hedefleyen belgesel çalışma ile bu dilin doğduğu coğrafyada yok olma tehlikesinin vurgulanması hedefleniyor. Anadolu’da yaşayan son Süryani hattatı olan Gabriel Aktaş, belgeselin ilk çekimlerinde “Hattatlık işini niçin yapıyorsunuz?” sorusuna, neredeyse filmin adına denk düşen bir yanıt veriyor: “Yarına benden bir şeyler kalsın istedim”. “Yarına Bir Harf” belgeselinin Eylül ayında bitmesi hedefleniyor. rifatmutlu?hotmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle