19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 04 25/4/07 16:01 Page 1 CUMARTESİ EKİ 4 CMYK 4 28 NİSAN 2007 CUMARTESİ Konser Smokie tekrar Türkiye’de 70, 80 ve 90’lı yılların en önemli grupları arasında yer alan Smokie, bu akşam Balans Music & Performance Hall’de sevenleriyle buluşacak. 70’li yılların başında Chris Norman, Alan Silson, Terry Uttley, Bill Hurley ve Peter Spencer tarafından kurulan grup, arkalarına dönemin önemli bestecilerinden Nicky Chinn ve Mike Chapman’ın desteğini alarak 1975 yılında ilk albümleri ‘Pass It Around’u çıkardı. ‘Living Next Door To Alice’, ‘I’ll Meet You At Midnight’, ‘Needles And Pins’, ‘Boulevard Of Broken Dreams’, ‘If You Think You Know How To Love Me’, ‘Oh Carol’, ‘Lay Back In The Arms Of Someone’ ve daha birçok parçasıyla geniş bir hayran kitlesine sahip Smokie bu akşam müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatacak. (0212 251 70 20, biletler 50 YTL) Bryan Ferry’den Bob Dylan şarkıları P rogressive rüzgarların estiği 70’li yıllarda öne çıkmış, unutulmaz artrock topluluğu Roxy Music’in sonrasında da solo kariyeriyle isminden sözettiren vokalist Bryan Ferry, bugünlerde de bütünüyle Bob Dylan şarkılarından oluşan bir albümle karşımıza çıkıyor. Daha müzikal kariyerine ilk adım attığı günlerde Bob Dylan’ın kendisini etkileyen müzisyenlerden biri olması “Dylanesque” isimli APTÜLKADİR albümün çıkışına vesile olmuş. ELÇİOĞLU Savruk, serseri, dağınık ve asi görünümlü insanların fink attığı rock müzik dünyasında Bryan Ferry mankenlere özgü bir zarafetle derhal sıyrılır. Onun bu yanı müzisyenliğiyle mankenliğinin atbaşı gitmesine neden olacaktı. Öyle ki onun moda dünyasındaki şöhreti rock dünyasındakinden fazladır. Avrupa’nın ünlü modacıları ürünlerini onun üzerinde sunmak için yarışa bile girerlerdi. eleman olarak bulmuştuk. 35 yıl sonra da Ferry’i bütünüyle Bob Dylan parçalarından oluşan bir albümle görmek bu parçaları birleştirdiğimizde akla ve mantığa uygun gelebiliyor. YOLA ÇIKARKEN RESSAMDI DENGELİ, KARİZMATİK, HİSSİZ Onun bu ultra modern tavrı, rock vokaline de farklı bir hava getirecekti. Alışıldık rock stillerinin aksine Fransız şansonlarını, Broadway müzikallerini anımsatan vokaliyle kurduğu dramatik yapı müziğinin alemeti farikasını oluşturmuştu. Bu farklılıktan şarkı sözleri de nasibini alacaktı ve böylece rock şarkı sözlerine yüksek sınıfın dünyası ikonlaşarak girecekti. İki sene önce çıkan “The Collection” seçkisinin iç kapağında Michael Bracewell’in kaleme aldığı yazıda Ferry için, “Sinatra’nın dengesi, Gainsbourg’un karizması ve Johnie Ray’in hissizliği” tanımını kulanması fazla abartılı olmasa gerek. Ferry için sosyetik rockçı, centilmen, steril rockçı gibi tanımların hepsi kullanılabir. Rock’ın aşina olmadığı bu özelliklerine rağmen rockçılığının tartışılmazlığı da ayrıca ilginçtir. “Dylanesque” albümünün ismini ilk duyduğumuzda da bu şaşkınlığımız daha da artmıştı. Bob Dylan’ın şarkıları böylesi steril bir rockçının müziğinde nasıl bir yorumla karşımıza çıkacaktı? Oysa Ferry’nin 1973’deki ilk solo albümü “These Foolish Things”de de “A Hard Rains Gonna Fall” isimli bir Bob Dylan şarkısı da yer almaktaydı. Ardından gelen ikinci solo albümü “Another Time, Another Place”de ise Bob Dylan’ı konuk 61 yaşına adım atmasına rağmen şıklığını ve zarafetini sürdüren İngiliz şarkıcı, yola ilk çıkışında hayalleri arasında müzik değil resim vardı. Yüksek öğrenimini de bu dalda yapan Ferry, okul sonrası iki yıl boyunca bir lisede resim öğretmenliği de yapacaktı. Ardından gene onu bu alan içinde desinatörlük, antika restorasyonu, seramik hocası olarak görecektik. Bu zaman diliminde müzik onun ikinci uğraşı alanıydı. Ancak 1970’de Roxy Music kurulunca müzik birinci plandaki yerini ister istemez alacaktı. Her ne kadar bu alana nokta koysa da plastik sanatların izleri müziğinde de kendini gösterecekti. Zaten kurdukları grubun ismindeki “Roxy” bölümü de sinema bazında görsel sanatları simgeliyordu. Bob Dylan parçalarından oluşan bu Bryan Ferry albümünde konuk sanatçılar da bir hayli gözdolduruyor. Roxy Music günlerinden arkadaşı Brian Eno, Procol Harum’un gitaristi Robin Tower ve Nick Cave And the Bad Seeds’ den de Warren Ellis’i “Dylanesque”da destek veren müzisyenler olarak görüyoruz. Bu albümün çıkısından sonra gelen bir diğer mutlu haber de Ferry’nin 14. Uluslararası İstanbul Caz Festivali’ne konuk olacak isimler arasında olması. Festival kapsamında verilecek olan Bryan Ferry konserinde Bob Dylan parçalarının ağırlıklı olacağı da verilen bilgiler arasında. Çingene müziğini dünyaya tanıtan grup Usta yönetmen Emir Kusturica’nın ‘Underground’ ve ‘Çingeneler Zamanı’ filmlerinde Gregon Bregoviç’le birlikte çalışan Makedonyalı Çingene grubu ‘Koçani Orkestar’, 4 Mayıs Cuma akşamı saat 21.30’da Garajİstanbul’da konser verecek. Adını Makedonya’nın Koçani şehrinden alan, Makedonyalı Roman Nefesli Çalgılar Orkestrası ‘Koçani Orkestar’, çingene müziğini dünya müzik listelerine taşıyan bir topluluk olarak tanınıyor. Trompetçi Neat Veliov’un kurduğu Koçani Orkestar’da; trompet, tuba, saksafon, klarnet, zurna ve vurmalı çalgılar yer alıyor. Topluluk; Türk ve Bulgar ritimlerini ve muhteşem Doğu tarzı soloları biraraya getiriyor. (0212 244 44 99, biletler 25 ve 20 YTL) Dj MousseT Roxy’de ‘Burn Enerji İçeceği’ sponsorluğunda ve ‘Nite Call Dj’s’ geceleri kapsamında bu akşam MousseT Roxy’de müzikseverler ile buluşacak. Almanya’nın ilk house müzik ‘dj’lerinden olan MousseT, 1990 yılında Fun Key B adlı bir grupta klavye çalarak kariyerine başladı. Melodik asit jazz ve house müzik tarzlarında başarılı albümlere imza atan MouseT, 90’ların sonunda Billboard dans listelerinde uzun süre en üst sıralarda yer aldı. 2001 yılında da ilk albümü ‘Gourmet de Funk’ı çıkardı. MousseT, Tom Jones ile beraber yaptığı ‘Sex Bomb’ şarkısıyla büyük bir üne sahip oldu. (0212 245 65 39, biletler 35 YTL) Fado’nun yeni divası İngiliz Saturday Times gazetesinin “Sesi nefes kesici, tutkulu ve duygu yüklü, çok derin ve özel” ifadesiyle anlattığı Mariza, 2 Mayıs Çarşamba akşamı saat 20.00’de İş Sanat Kültür Merkezi’nde sevenleriyle buluşacak. Mariza’nın 2001’de çıkardığı ve 300 bin satan ilk albümü ‘Fado em Mim’ ve 2003 tarihli albümü ‘Fado Curvo’; Fado hareketinin en önemli şarkıcılarından biri olduğunu gösterdi. Son albümü ‘Transparente’yi çıkaran Fado’nun yeni divası, ‘BBC 3. Dünya Müziği Ödülleri’nde ‘En İyi Avrupalı Sanatçı’ ödülüne layık görüldü. (0216 556 98 00, biletler 55.50, 45, 33.50 ve 28.50 YTL) Coldcut’la görsel ve işitsel yolculuk Bu gece saat 23.00’da rüya aleminde bir yolculuğa çıkmak ister misiniz? Yanıtınız “evet” ise ve kzulal?yahoo.com İstanbul’daysanız, o zaman buyrun elektronik/dans müziğinin en yaratıcı isimlerinden biri olan Coldcut’ın Babylon’daki “Journeys by VJ” adlı müthiş performansına! Coldcut, aslında bir ikili ama bu defa Matt Black sahnede yalnız olacak ve geleceğin tekniğini günümüze taşıyacak. Bunun ne olduğunu anlatmaya çalışacağım, ama önce konuya yabancı olanlar için biraz Coldcut’tan söz etmek istiyorum. ZÜLAL KALKANDELEN NEDEN COLDCUT? Bu soruya yanıt vermem gerekse, yaptıkları her çalışmada üst düzeyde bir yaratıcılık olduğunu; yeni teknolojik gelişmeleri müziklerine yansıtmak konusunda çok başarılı olduklarını; yirmi yılı aşkın bir süredir punk tavırlarından ve çok kültürlülük anlayışlarından ödün vermeden müzik yaptıklarını ve bu nedenle onların projelerine karşı her zaman heyecan duyduğumu söylerim. Peki, kim bu Coldcut? “Dans pistlerinin büyücüleri” ya da “turntable cambazları” olarak tanınan Coldcut, 80’li yıllarda Londra’da bir plakçı dükkanında tanışan Matt Black ve Jonathan More’dan kurulu. İkili, 20 yıllık kariyerlerinde elektronika’dan hiphop’a ve caz müziğine kadar uzanan farklı tarzları biraraya getiren çok sayıda çalışmaya imza attılar. “Ahead Of Our Time” adlı ilk plak şirketlerini kurup çalışmalarında Led Zeppelin ve James Brown gibi birçok grup ve müzisyenden sample’lar kullanarak dikkat çektiler. 1987 yılında yayınlanan “Say Kids, What Time Is It?” adlı şarkı ile dans kültürüne yeni bir kimlik kazandıran ikili, bir yıl sonra vokalde ünlü şarkıcı Yazz’ın yer aldığı “Doctorin’ The House” ile ilk büyük çıkışını gerçekleştirdi. Yine vokalde Yazz’ın eşlik ettiği “The Only Way Is Up” adlı şarkıyla İngiltere listelerinde bir numaraya kadar çıktılar. Onlara büyük başarı getiren bir diğer şarkı ise, Lisa Stansfield’in seslendirdiği “People Hold On” oldu. 1991’de “breakbeat”, “triphop” ve “tripcaz” ezgilerini bir araya getiren ilginç çalışmalarıyla dikkat çeken Ninja Tune adlı ikinci plak şirketlerini kurdular. Böylece büyük plak şirketleri tarafından beğenilmeyi bekleyip yönlendirilmek yerine, istedikleri albümü istedikleri zaman yayımlıyorlar. (Buradaki D.I.Y. yani punk felsefesinin temelini oluşturan ve Türkçe’ye “kendin yap” olarak çevrilen “Do It Yourself” tavrına dikkat çekiyorum.) Bu plak şirketini yönetirken izledikleri sistem de takdiri hak ediyor. Çünkü yayımlanması düşünülen her albüm hakkında şirkette çalışan her kişinin, büro işlerini yapanların bile, söz söyleme hakkı olduğunu kabul edip onların da fikrini alıyorlar. Bağımsız plak şirketleri arasında saygın yerini koruyan Ninja Tune’un yanı sıra, hiphop ağırlıklı Big Dada adlı bir plak şirketleri daha var. Keşfedilmeyi bekleyen yetenekli müzisyen arayışları yıllardır aralıksız devam ediyor. Coldcut’ın gerçekleştirdiği en ilginç yeniliklerden birisi, 1997’de görsel ve işitsel eşgüdümü sağlayan VJamm adlı kendi video yazılım sistemlerini yaratmaları oldu. Yaklaşık dokuz yıl aradan sonra, geçtiğimiz yıl “Sound Mirrors” adlı yeni bir albüm yayınladılar. Hepsinde farklı vokalistlerin kullanıldığı değişik tarzlarda on iki şarkıdan oluşan albüm, ikilinin ilham verici çalışmalarına devam ettiğinin bir diğer kanıtı. Bu albümden sonra Coldcut’ın bir sonraki projesi, bu yıl İstanbul Bağımsız Film Festivali kapsamında da gösterilen “Sound Mirrors” adlı filmdi. Bu projede, “görülen aslında duyulandır” anlayışıyla yeni bir boyutun kapılarını açtılar. Proje için çok sayıda yönetmenden, kendi görüntülerini en az düzeyde tutacakları, farklı, baş döndürücü ve biraz da komik videolar yapmalarını istemişlerdi. Sonuçta ortaya çıkan videolar, geleneksel müzik videosu kavramını tamamen değiştirdi. Zakkum’lu gece Yusuf Demirkol, Cem Senyücel, Eren Parlakgümüş ve Emre Yılmaztürk’den oluşan Zakkum, 1 Mayıs Salı akşamı Beyoğlu Hayal Kahvesi’nde konser verecek. Grubun ilk albümü ‘Zehri Zakkum’ müzikseverler tarafından çok beğenildi. Topluluk müziğinin yanı sıra konserlerde sergilediği şov ile de ilgileri üzerine çekiyor. Zakkum konserde albüm şarkılarını ve Britpop ağırlıklı sevilen parçaları seslendirecek. (0212 244 25 58, biletler 15 YTL) Estonyalı şarkıcı Estonyalı şarkıcı Katu Voorand, 45 Mayıs akşamları saat 22.30’da Nardis Jazz Club’de konser verecek. Bu yıl Estonya’nın ‘En İyi Şarkıcısı’ seçilen 20 yaşındaki Voorand’a gece piyanoda Burak Bedikyan, bas gitarda Erdal Akyol ve davulda Berke Özgümüş eşlik edecek. Voorand müziğe 11 yaşında başladı. Halen ‘Estonian Academy of Music and Theatre’ın 2. sınıfında öğrenci. (0212 244 63 27, biletler 20 YTL) BABYLON’DAKİ PERFORMANS Yıl 2007… Coldcut’ın nefes kesen serüveni bugünlerde “Journeys by VJ” projesi ile devam ediyor. Sahnede 4 ayrı deck’i (turntable, mikser, sample düzenleyici, ritim kaydedici) farklı birer enstrüman gibi kullanabilen grup, böylece şarkılarını sınırsız bir düzlemde parçalıyor ve yeniden farklı formatlarda birleştirebiliyor. Bu tekniğin nereden geldiğini sorarsanız, yanıtı gerçekten ilginç: Beat kuşağının en renkli yazarlarından biri olan William S. Burroughs’un kolaj tekniğinden. (Ünlü yazar, kitaplarında güçlü bir karışım yaratabilmek için, karikatürlerden, bilimkurgu yapıtlarından, çeşitli filmlerden düşünceler alarak bunları karışık bir şekilde düzenleme tekniğini kullanmıştır.) Bu ipuçlarından da anlaşılabileceği gibi, bu gece Babylon’da Ninja Tune ezgileri, parti klasikleri, çizgi film ve kült klasiklerin yer aldığı bir görselişitsel yolculuk yapılacak. Dans dolu bir gece Indigo’da düzenlenen Levi’s Sound Tab etkinlikleri kapsamında bu akşam Norveçli disko dehası Todd Terje ve Supercharger sahneye çıkacak. ‘Deep funk’ ve latin cazı yorumlayarak dans müziği sahnelerine taşıyan Terje, Norveç’te 90’lı yıllarda piyano eğitimi aldı. Prins Thomas ile tanışmasıyla birlikte Idjut Boys gibi gruplarda keyboard çaldı ve Oslo dans müzik sahnelerinin en ünlü isimlerinden biri oldu. Todd Terje bu akşam dans dolu bir gece yaşatacak. (0212 245 13 07, biletler 25 ve 20 YTL)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle