20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 07 14/3/07 16:26 Page 1 CUMARTESİ EKİ 7 CMYK 17 MART 2007 CUMARTESİ 7 Tanrıların paha biçilmez gözyaşları Oscar törenine pırlantalı damga Pırlantalar, Oscar törenine bu yıl da damgasını vurdu. Ünlüler her biri bir servet değerindeki pırlantalı takılarıyla kırmızı halıda boy gösterdi. Nicole Kidman’ın taktığı, L’Wren Scott’ın tasarlayıp William Goldberg’in ürettiği, 187 adet pırlantadan oluşan 375 karat ham elmas kelepçe bilezik gecenin en gösterişli mücevherleri arasındaydı. Kelepçe ve birlikte takılabilen pırlanta bilezikler, zarif damlalardan oluşan küpeler, sağ el yüzükleri mücevher meraklılarının gözünden kaçmadı. Gwyneth Paltrow: 1960’lara ait pırlanta kelepçe bilezik, bir pırlanta kelepçe bilezik, iki pırlanta bilezik, chandelier küpeler. Nicole Kidman: William Goldberg tarafından üretilen 187 ham elmastan oluşan toplam 375 karat kelepçe bilezik Penelope Cruz: Sarı ve beyaz renkli pırlanta çiçek bilezik, 20 karat pırlanta küpeler, sarı renkli sağ el yüzüğü. Helen Mirren: 55 karat pırlanta çiçekli bilezik, damla kesim pırlanta küpeler, 62 karat oval kesim konyak ve beyaz renkli pırlanta broş. Jennifer Lopez: 280 bin dolar değerinde, 20 karat, gri ve şampanya rengi pırlanta küpeler Cameron Diaz: 515 bin dolar değerinde iri kristal ve pırlantadan kol saatli bilezik, 268 bin dolar değerinde pırlanta bilezik, 310 bin dolar değerinde zümrüt kesim sağ el yüzüğü, 800 bin dolar değerinde pırlanta yüzük, 16 bin dolar değerinde pırlanta yüzük. Yıl 1477... Avusturya arşidükü Maximillian, Burgonya düşesi Mary’ye bir yüzük armağan eder. Evlilik teklifiyle birlikte armağan edilen yüzük herkesin beğenisini toplar. Maximillian’ın yüzüğü tabii ki bir tek taş pırlantadır. 19. yüzyılda ise Napolyon, oğullarının doğumunda eşine bir pırlantalı yüzük armağan edince pırlanta, evlilik ve doğum kutlamalarının klasikleşen hediyesi olur. Günümüzde malum ekonomik şartlar yüzünden kaç kişi pırlantalı yüzükle evlilik teklif edebiliyor bilinmez ama bu değerli taşın kadınların düşlerini süslediği kesin. Ne demiş Marilyn Monroe? “Elmaslar bir kadının en iyi dostudur(!)” Pırlantanın hammaddesi elmas, deyim yerindeyse insanoğlunu ilkçağlardan beri büyüledi. İnsanlar asırlardan beri bu taşın büyülü olduğuna inandı. Çünkü hiçbir madde onu kesemedi, en büyük yangınlarda bile erimedi. Eski Yunan’da Tanrıların gözyaşları olarak adlandırıldı, Eski Roma’da yıldızlardan kopup dünyaya düştüğüne inanıldı, Kızılderililer şans getirdiğine, hastalıkları, hırsızları ve kötü ruhları uzak tuttuğuna inandı. İnsanların bu değerli taşa yakıştırdığı en anlamlı inanış ise Eros’un kalbi hedefleyen oklarının ucunda yer almasıydı. 2000’li yıllar... Pırlanta kendisine atfedilenler bir yana artık bağımsızlığın da simgesi: “Tek taşımı kendim aldım, tek başıma kendim taktım, girmesinler havaya!” Son dört yıldır pırlantalı sağ el yüzüğü ABD’de kadının bağımsızlığını ve zenginliğini temsil etmeye başladı. Pırlantalı sağ el yüzüğü kadının kişisel başarısının, özgürlüğünün ve gücünün simgesi oldu. Hatta Hollywood’un pek çok ünlü ismi pırlantalı sağ el yüzüğünün Oscar sezonunda iyi şans getirdiğini bile söyledi. Bugün dünyada, yılda yaklaşık 68 milyar dolarlık pırlantalı mücevher satılıyor. Satışların yarısı ABD’de. Amerikalılar büyük ve orijinal küpeleri, tek taşı ve alyansı aynı yüzükte buluşturan tasarımları Müseviyor. Avrupalıların seçimi tek taştan yana. Türklerin tercihi de Avrupacevherdeki lılara benziyor, fakat tek taşı ve alyansı ayrı ayrı alıyorlar. Araplar ise tahpırlanta değeri olamin edilebileceği gibi büyük mücevherleri seviyor, yüzük, kolye, küpe rak bakıldığında ise ve bileklikten oluşan setleri kullanıyorlar. Japonların kulakları delik Türkiye pazarı 419 milyon olmadığı için kolye ve yüzük takıyorlar. Dünyadaki ham elmadolarlık bir büyüklüğe sahip. sın yaklaşık yarısını işleyen ve 11 ülkede faaliyet gösteren 2005 yılında tüm dünyada 90 milDiamond Trading Company’ye (DTC) Türkiye’deki pıryon parça pırlantalı mücevher satın lantalı mücevher pazarı son 5 yıldır hızla büyüyor. alınmış. Yine DTC’nin verilerine göre TürTürkiye’deki pırlantalı mücevher pazarının kiye’nin İtalya’dan sonra dünyanın en bübüyüklüğü 810 milyon dolar. yük ikinci mücevher ihraç eden ülkesi olduğunu biliyor muydunuz? Türkiye, Çin ve Hindistan’dan sonra en büyük mücevher üreticisi. Türkiye’de tercih edilen ilk ürün tek taş yüzükler. Tek taş küpe tercih sıralamasında ikinci sırada yer alıyor. Atasay’ın tasarım koordinatörü Özgül Sokullu’ya göre Türk kadınlarının pırlantalı mücevher beğenisi diğer ülkelere göre çok güçlü. Türkiye’deki kadınların almak istedikleri mücevher sıralamasında tek taş pırlanta ilk sırada. Genel Koordinatör Çiğdem Kamer bunu verilen güvenlik sertifikalarıyla pırlantalı mücevhere olan güvenin artmasına bağlıyor. Geçmişte ürünleri bozdurma sırasında kötü tecrübelerle karşılaşılmasının pırlantaya karşı bir güvensizlik oluşturduğunu anlatıyor. Atasay’ın tasarım ekibi pırlanta modasının giysi modası ile paralel gittiğini söylüyor. Modern tasarımları olan farklı tarzdaki mücevherlerin ön plana çıktığını belirten Atasay’ın tasarım danışmanı Özlem Süer, mücevherde kahverengi etkisinin, parıltılı ışık çizgilerinin, kafeslerin, yıldız kesim taşların yoğun olarak kullanıldığını da söylüyor. Y şeklinde kolyelerin, uzun pırlanta zincirlerin, geniş ajurlu bileziklerin, çizgi küpelerin, ipek ve deri kordonların da bolca kullanıldığını ekliyor. Türk mücevher sektöründeki bir diğer önemli firma Altınbaş’a gelince... Altınbaş’a göre 2007 pırlantanın altın yılı olacak. 2007 koleksiyonunda pırlanta taşlı tasarımların ön plana çıktığı yansıma temasını kullanan Altınbaş mücevherlerde etnik öğelere yer veriyor. Altınbaş, DTC’nin aşkın enerjisi temasıyla lanse ettiği Lava serisinin de satışını yapıyor. Altınbaş’ın 2007 koleksiyonunu şekillendiren etkenler şöyle: Duygusal kadınlara yönelik iri küpeler, pırlantayla bezenmiş kolyeler Gizemli kadınlara mistik öğeleri ön plana çıkaran kolyeler ve bileklikler Şiirsel kadınlara yönelik su ışıltısı veren pırlantalarla süslü kolyeler Melankolik kadınlara seslenen lüks ve şatafatı simgeleyen bileklikler, küpeler ve broşlar... ELİF TOKBAY Dünyanın önemli pırlantaları Afrika yıldızı: Dünyanın en büyük pırlantası, 530.20 karat Kühi nur (Işık Dağı): 105,6 karat Centennary: En modern kesimli pırlanta olması için üç yıl çalışılmış. 273.85 karat İdol gözü: Pırlanta bir Tanrı heykelinin gözü olarak kullanılmış, 70.20 karat Regent: 140.5 karatlık pırlanta Louvre Müzesi’nde sergileniyor Orloff: Bir Hindu tapınağında tanrı gözü olarak kullanıldığı söylenen taş 300 karat. Sancy: 55 karatlık damla kesimli pırlanta Fransız Devrimi sırasında kaybolmuş. Daha sonra bulunan taş şimdi Louvre Müzesi’nde sergileniyor. 1 karat için 250 ton kaya ? Bir karat pırlanta için 250 ton kaya, kum ve çakılın çıkarılması gerekiyor. Elmas, işlenince pırlantaya dönüşüyor. ? Bir pırlantanın değeri kısaca 4c olarak adlandırılan dört özelliğe bağlı: Kesim (cut), renk (color), berraklık (clarity), karat ağırlığı (carat weight). ? Kesim ve parlatma işlemlerinden sonra elmasın yüzde 44’ü kayboluyor. ? Elmas sözcüğü eski Yunan dilince fethedilemez anlamına gelen adamas kelimesinden geliyor. ? Elmas ortalama 3 milyar yılda oluştuğu için dünyanın kendisinden sonra en eski objesi. ? İlk elmas 2500 yıl önce Hindistan’da çıkarıldı. ? Elmas Ozmanlı’da soyluluğun simgesiydi. ? Elmas’ın büyüklüğünü belirtmekte kullanılan karat sözcüğü İngilizce carob tree yani keçiboynuzundan geliyor. Tarihte değerli taşların ağırlığı keçiboynuzu ile ölçülürmüş. Dünyanın en yaratıcı filmlerini içeren programıyla beş kıtayı gezen RESFEST Film ve Dijital Sanatlar Festivali, ‘Barışın birleşin sınırları kaldırın’ sloganıyla üçüncü kez Türkiye’ye geliyor. RESFEST 10. yılında Film ve Dijital Sanatlar Festivali RESFEST 10. yılını kutluyor. 1996 yılında Jonathan Wells tarafından kurulan RESFEST kısa zamanda ABD’nin en önemli dijital film festivallerinden biri haline geldi. Başta Kanada ve Avrupa ülkeleri olmak üzere Japonya, Avusturalya, Brezilya ve Afrika kıtasına da yayılan festival şu an türünün en nitelikli örneği olarak kabul ediliyor. Özellikle seçkisindeki yenilikçi müzik videoları ve kısa filmlerle öne çıkan RESFEST, Michel Gondry, Spike Jonze ve Chris Cunningham gibi yönetmenlerin çalışmalarıyla ses getirdi. Bu yıl üçüncü kez ülkemize uğrayacak olan RESFEST, İstanbul’un yanı sıra Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi’nin desteğiyle Eskişehir’i de ziyaret edecek. 1418 Mart tarihleri arası İstanbul’da Ortaköy Feriye sineması, Babylon ve Roxy’de izlenebilecek festival, 2123 Mart tarihleri arası Eskişehir’de Sinema Anadolu ve Hayal Kahvesi’nin konuğu olacak. 6 KITADA 43 ŞEHİR RESFEST, 2007 küresel turuna 19 Ekim 2006’da Chicago’da başladı. Aralarında New York, Toronto, Londra, Barselona, Roma, Tokyo, Seul, Sidney, Buenos Aires, Singapur ve Cape Town’ın da bulunduğu 6 kıtada 43 şehri kapsayan festivale 2.200 eser başvurusu yapıldı. Kısa filmler ve müzik videolarının yanında deneysel animasyonların ve yepyeni tasarım filmlerinin de izlenebileceği RESFEST’te bilgilendirici paneller, yönetmenlerle söyleşiler, teknoloji sunumları, eğlenceli partiler ve canlı performanslar da gerçekleşecek. Bu yıl RESFEST seyircileri, festivalin 10. yıl kutlamaları kapsamında iki özel gösterimde, geride kalan 10 yılın en iyi kısa film ve müzik videosu örneklerini izleme fırsatı bulacaklar. 10 Yılın En İyi Kısaları adlı gösterim, RESFEST’in yapıtaşlarından Tongues and Taxis (yön: Michael Overbeck), Snack and Drink (yön: Bob Sabiston) ve Terminal Bar (yön: Stefan Nadelman) gibi kısa filmleri, 10 Yılın En İyi Müzik Videoları adlı gösterim ise müzik video türünü bir sanat dalına çevirmiş yönetmenlerin Air, Cornelius, UNKLE ve Phoenix gibi gruplara çektikleri videolardan oluşan birer derleme. Türkiye’den yapılan 150 başvuru arasından seçilen ‘RES Mix TR’ adlı gösterim de RESFEST Türkiye programındaki yerini alıcak. Bu yıl festivalde yer alan yeni çalışmalarının arasında bulunan ‘Kısalar’ dört bölüme ayrılmış. Kısalar 1’de canlı aksiyon, animasyon, hareketli grafik ve belgesel formatlarında kısa filmler, Kısalar 2’de absürd, eksantrik ve aykırı filmler, Kısalar 3’te korku filmi türüne örnekler, Kısalar 4’te ise küresel ısınmadan kök hücre araştırmalarına kadar uzanan ekoloji ve sosyal sorumluluk konularına odaklanan filmler yer alıyor. Tasarım filmleri kuşağında ise Leftchannel, Grant Orchard ve Graham Wood gibi isimlerin çalışmalarının yanında Melih Bilgil’in TürkAlman ortak yapımı Made in Germany adlı yapımı da gösterilecek. 2007’nin Müzisyen Retrospektifi bölümünde ise İngiliz alternatif rock grubu Radiohead’ın videoları bulunuyor. BU YILKİ KONUK ERIC HENRY RESFEST Türkiye’nin bu yılki konuğu ise dijital sinema ve animasyon dünyasının önde gelen isimlerinden Eric Henry. Çalışmaları New York Metropolitan Sanat Müzesi, Cannes ve Sundance Film Festivalleri gibi birçok önemli mekan ve etkinlikte gösterilen yönetmen ve eğitmen Eric Henry, İstanbul’da katılacağı söyleşide seyircilerin filmleriyle ilgili sorularını cevaplarken Eskişehir’deki seminerde yapımlarında kullandığı karakter animasyonu teknikleri ile yaratıcı yöntemleri anlatacak. Festivalin bilet fiyatları İstanbul için 1012 YTL, Eskişehir için ise 3 YTL olarak belirlenmiş. Biletler Biletix, Ortaköy Feriye Sineması ve Sinema Anadolu gişelerinden satın alınabilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle