Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMARTESI 02 5/12/07 16:02 Page 1 CUMARTESİ EKİ 2 CMYK 2 8 ARALIK 2007 CUMARTESİ Tak takıştır, şıklığını pekiştir ksesuar sevmeyen kadın yoktur. Hepsi bilir ki tek bir aksesuar bile sade, basit bir giysiyi gözalıcı bir şıklığa dönüştürebilir. Genellikle kışın kullandığımız şapka, bere, eldiven, çorap gibi aksesuarlar bu sezon dünyaca ünlü markaların defilelerinde dikkatleri çekti. Abartılı şapkalar, kemerler, eldiven ve çoraplar bu sezon hiç olmadığı kadar moda. Hemen her markanın koleksiyonunda yerlerini alan geniş kemerler, fötr şapkalar, bereler, uzun ya da kısa eldivenler, opak ve renkli çoraplar şıklığınızı tamamlamak için sizi bekliyor. Accesories, Assortie gibi aksesuar markaları, Penti gibi SİNEM markalarının yanı sıra, DÖNMEZ çorap Mudo, Park Bravo, Boyner, River Island gibi tekstil markaları da koleksiyonlarından aksesuarları eksik etmediler. Merhaba Onlar her zaman yanıbaşımızdalar. Bu gerçeği rakamlar da doğruluyor. Evet, çevremizdeki her 8 kişiden biri engelli. Peki onları görebiliyor muyuz? Engeli olmayan insanlar için bile yaşama katılmanın ve tutunmanın o kadar zor olduğu günümüz Türkiyesi’nde inanın onların sokağa çıkmaları dahi büyük bir cesaret gerektiriyor... Unutmadan ekleyelim. Genel ya da yerel seçimler öncesinde siyasiler bol keseden dağıttıkları vaatlerde onlara ‘özel’ bir bölüm ayırır. Eğitimden, sağlığa, çevre koşullarından iş yaşamına kadar yapacaklarını bir bir sıralarlar. Seçimler biter, göz boyayan bir kaç uygulama dışında her şey unutulur gider... Kaç kez haberlerde görmüş ya da okumuşsunuzdur. Merdivenlerden kucaklarda indirilen ya da çıkarılan tekerlekli sandalyede insan manzaralarını... Parası olmadığı için zihinsel engelli çocuğunu iple ya da zincirle bağlayan anne babaları... Ailemizden ya da arkadaş çevremizden birisinin engeli yoksa bakar geçeriz yaşananlara. Üzülür, kızar, söylenir ama unuturuz. Kimi zaman sakat diyoruz onlara kimi zaman özürlü ya da engelli... Antalya’da yaşayan Murat Kefeli üniversite son sınıftayken yakalandığı hastalık sonucu önce sesleri sonra görüntüleri yitirmiş. Ama o her türlü tanımlamaya karşı çıkıyor Gürsu Kunt ile yaptığı söyleşide: “Ben engelli değil kör ve sağır bir insanım” diyerek... Engellilerin fiziksel, psikolojik ve sosyal gelişimlerinin toplum içinde sağlanması ve geleceklerinin güvenceye alınmasının ülkelerin gelişmişlik durumunun bir göstergesi olduğu kaçınılmaz. Ülkemizde ise eğitim, sağlık, istihdam, yaşam alanları konusundaki eksiklikler saymakla bitmez... Özürlüler Vakfı bu gerçeği Harbiye Askeri Müze’de düzenleyeceği bir haftalık kongre, sergi ve sosyal etkinliklerle engeli olmayanlara bir kez daha anımsatıyor... Artık bakmanın değil görmenin zamanı gelsin diyerek... İyi hafta sonları... A Şapkasız çıkmayın! Bu kış en az uzun eldivenler kadar önemli olan bir aksesuar da şapka. Tüm markaların koleksiyonlarında ve defilelerinde birbirinden farklı renk ve modelleriyle dikkat çeken şapkalar bu sezon çok revaçta. Erkeklerde görmeye alışkın olduğumuz fötr şapkalar, lame, ekose, leopar desenli ya da renkli modelleriyle, fiyonk detaylarıyla oldukça kadınsı hale dönüşüyor. Yine canlı renklerde kullanacağınız bereler sizi hem soğuklardan koruyacak hem de tarz katacak. Bu sezon ağırlıklı olarak yaşadığımız geriye dönüş akımının etkilerini yansıtan şapkalar ve kasketler deri, kadife, yün modelleriyle dikkat çekecek. Elleriniz üşümesin Eskiden sadece kışın ellerimiz üşümesin diye kullandığımız eldivenler bu sezon modasının en önemli aksesuarlarından biri. Ünlü markaların koleksiyonlarında ya kısa ya da çok uzun modelleriyle bulabileceğimiz eldivenler canlı renkleri ve modelleriyle dikkat çekiyor. Bu yıl, Hollywood filmlerinde gördüğümüz dirseklere kadar uzanan eldivenleri cesurca kullanabileceğiz. Kısa eldivenler ise özellikle canlı renklerde parlak deri ve lame renkleriyle kullanılıyor. Kısa ve uzun eldivenler, dirseğe kadar uzanan bileklikler küçük delikleri, zımbalı, yün ve deri modelleriyle mutlaka edinilmesi gerekenlerin başında geliyor. Saçlarda büyük bantlar Geçen yılın taç modası bu yıl tahtını bantlara bırakıyor. Bu sezon tıpkı diğer aksesuarlarda olduğu gibi bantlarda da büyük ve abartılı modeller görmek mümkün. Çoraplar rengarenk Çoraplara sadece çorap deyip geçilmeyecek türden bir sezon yaşıyoruz. Eteklerin altına giyilen kolej tarzı diz altı çoraplar bu sezon canlı renkleriyle dikkat çekiyorlar. Makosen ayakkabılarla ya da bilekte biten botlarla birlikte eteklerin ve triko elbiselerin altına giyilen mor, fuşya, saks mavisi çoraplar fark yaratacak. Gözler bellerde Sade bir elbiseye bile kadınsı bir tarz katan kemerler bu sezon büyük ve zımbalı modelleriyle dikkat çekiyor. Kemerler dişiliği vurgulayan en önemli aksesuar olmakla birlikte bu kış oldukça moda. Yine bu sezonda sıkça rastladığımız bol pantolonların, kazakların ve triko elbiselerin üzerine takabileceğiniz özellikle iri tokalı, zımba detaylı, rugan ve renkli kemerlerle dikkatleri üzerinize çekebilirsiniz. Kazak ve gömleklerin üzerine ince, elbiseler ve pantolonların üzerine de kalın kemerler takmak belleri vurgulamak için ideal. Takılar büyük Bu sezon takılarda broşlar ve büyük kolyeler altın çağını yaşıyor. Özellikle kristal ve renkli taşlardan oluşan kolyeler, tüylü ya da asimetrik taşlı broşlar bu yılın aksesuarlarında ön plana çıkıyor. En belirgin özellikleri ise abartılı büyük ve taşlı olmaları. Ayrıca uzun ve kalın zincirleri de bu kolyelerle birlikte kullanabilirsiniz. Kolyelerle birlikte kalın ve yine taşlı bilezikler, iri küpeler ve büyük yüzükler de takıların bu sezon ne kadar çarpıcı olduklarının göstergesi. Tahtadan kalın bilezikler, plastik kolyeler de metalik aksesuarlara bir alternatif. İstanbul gecelerine Amsterdam tadı 15 yıl önce Amsterdam’da açılan Supperclub, 2002 yılında Roma, 2005 yılında San Fransisco’da hizmet vermeye başladı. Bu yaz Ortaköy’de Muallim Naci caddesinde açılan ve anahtar sözcüğü özgürlük olan Supperclub İstanbul, farklı sunumlardaki lezzetleri, kocaman bembeyaz yataklarıyla farklı bir eğlence anlayışı sunuyor. Müzikleriyle, farklı lezzet ve sunumları ve son olarak performanslarıyla herkese hitap eden Supperclub, dekorasyonuyla da dikkat çekiyor. İçeri girdiğinizde masalar yerine beyaz yataklar görüyorsunuz. Ayakkabılarınızı çıkarıp keyifli bir şekilde ayağınızı uzatıyor müziğinizi dinleyip şaşırtıcı gösterileri izlerken saksıda bile sunulabilen yemekleriyle keyifli bir akşam geçirebiliyorsunuz. Dünyadaki dört şubeyi dolaşan iki baş aşçı Serkan Bozkurt ve David Nicol’un hazırladığı hem gözünüze hem damağınıza hitap eden farklı lezzetlerdeki yemekleri yatakta uzanırken yemeyi deneyebilirsiniz. Supperclub misafirlerini sürprizlerle şaşırtmaya ve günlük hayatın tüm stresini kapının dışında bıraktırmayı misyon edinmiş bir eğlence mekanı. Haydi herkes masaya Son yıllarda İtalyan mutfağına olan yoğun ilgi sayesinde, damak tadlarımız da değişime uğradı. Türk yemeklerine pek uymayan kremalar ve soslara İtalyan yemekleriyle aşina olduk. Pizzaların hamurları inceldi, herkes evinde tiramisu yapar, yemeklerine parmesan peyniri ekler oldu. Bir taraftan da çoğu cafe/restoran birer ikişer İtalyan yemeği ekledi mönülerine. Ancak mönüsü tamamen İtalya’dan ithal restoranlara o kadar da sık rastlanmıyor. Geçtiğimiz ay Beyoğlu Meşrutiyet Caddesi’nde açılan Tavola Piano gerçek bir İtalyan restoranı. ‘Haydi herkes masaya’ sloganıyla yola çıkan Tavola Piano, Napoli’de yetişmiş şefleri Nicola Pignatoro sayesinde orijinal İtalyan tariflerini Türk misafirleriyle paylaşırken yükselen İtalyan mutfağı modasına yeni bir soluk getiriyor. Kuruluş aşamasında dahi ilkelerini belirleyen restoran misafirlerinin memnun ayrılmaları ve tekrar gelmeleri için çalışıyor. Önceliklerinin keyifli, sıcak bir atmosfer içinde, güleryüzlü ve yardımcı çalışanlarıyla ağırlayarak fiyatlarıyla ve porsiyonlarının büyüklüğüyle gönül rahatlığı içinde ayrılmanız için ellerinden geleni yapıyorlar. Mönülerinde çeşitli mezeler, makarnalar, risottolar, et yemekleri salata ve tatlılar bulunan Tavola Piano, şefleri Pignatoro sayesinde gerçek reçeteleriyle hiç bir özelliği ile oynamadan İtalyan mutfağının en leziz tariflerini sunuyorlar. 4550 kişilik bir kapasitesi olan mekanda hazırlanan yemeklerin malzemeleri tamamen İtalyan ürünleri. Siz de İtalyan mutfağı severlerdenseniz buyurun gerçek İtalyan lezzetlerini tatmaya... Her akşama farklı gösteri Amsterdam’da açıldığından beri özgürlüğün adresi olarak bilinen Supperclub sıradışı gösterilere ev sahipliği yapıyor. Rietveld Academy, Theaterschool gibi ünlü sanat okullarından seçilen şarkıcılar, sanatçılar ve müzisyenler bir daha aynısını hiç tekrarlamadıkları performanslar sergiliyor. Her gece her biri birbirinden şaşırtıcı üç farklı performans var Supperclub’da. Örneğin siz tavana asılı duran metal bir yuvarlağın ne işe yaradığını düşünürken Kiddie takma isimli dansçı çıkıveriyor ortaya ve birden tavandaki metale tırmanıyor. Ya da hiç beklemediğiniz bir anda kanatlı bir dansçı hünerlerini sergilemeye başlıyor. Geleneksel restaurant sevenlerin pek de ilgisini çekmeyecek bir yer olan Supperclub kurucuları, “İster Amsterdam, ister Roma ister İstanbul’da olun, içeri girdiğiniz anda dış dünyayla bağlantınız kesilir ve kendi özgürlüğünüze tutsak olursunuz” diyor. Türkiye’de yurtdışında olduğundan farklı gösteriler değil tamamen aynı konsepti işleyen sanatçılar, mutfak şefleri ve djler görev yapıyor. İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Yazıişleri Müdürü: Güray Öz Görsel Yönetmen: Elif Tokbay Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No. 2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74 Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Reklam Müdürü: İpek Aksoy Reklam Rezervasyon: Mete Çolakoğlu Tel: 212251 98 7475 Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: İhlas Gazetecilik AŞ hafta?cumhuriyet.com.tr