22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 04 10/10/07 16:31 Page 1 CUMARTESİ EKİ 4 CMYK 4 Konser Pink Martini yine Türkiye’de Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip Pink Martini, son albümleri ‘Hey Eugene!’in dünya turnesi kapsamında iki özel konser için 3031 Ekim tarihlerinde İstanbul’da olacak. Samurayların aşk şarkılarından 1930’ların Küba müziğine, Fransızca parçalardan Brezilya sokak şarkılarına kadar, dinlemesi en keyifli şarkıları tozlu raflardan çıkarıp yorumlayan topluluk, Türker İnanoğlu Maslak Show Center’da gerçekleştireceği konserlerde sevenleri için yeni albümündeki şarkıların yanı sıra unutulmayan parçalarını da seslendirecek. ‘Sympathique’ ve ‘Hang on Little Tomato’ albümlerinin Türkiye’deki satışları ile 2 kere altın plak kazan grup, tekrar Pasion Turca organizasyonuyla Türk hayranlarıyla buluşmak için geliyor. (0216 556 98 00, biletler 125, 90, 75, 65 ve 50 YTL) Gökçe’nin ilk konseri İlk albümü Böğürtlenli Reçel’ini geçtiğimiz Haziran ayında Pasaj Müzik etiketiyle yayınlayan Gökçe, ilk konseri için 17 Ekim Çarşamba akşamı Balans Music & Performans Hall’de olacak. Çıkış şarkısı ‘Aradım Seni’ ile ulusal radyoların ve müzik televizyonlarının listelerinde üst sıralara kadar yükselen Gökçe, yaptığı müziğini ‘eğlenceli rock’ olarak tanımlıyor. Şarkıcı, parçalarında darbuka, keman, trompet ve saksafon gibi değişik enstürmanları rock müziğinin genel kalıpları çerçevesinde kullanarak farklı bir müzikal tarz yaratıyor. Gece Balans’ta kendi şarkılarının yanı sıra, MFÖ’den Sezen Aksu’ya, Garbarge’dan Pink’e kadar birçok sanatçı ve gurubun parçalarını yorumlayacak. (0216 556 98 00, biletler 15 YTL) Burcu Sönmez İzmir’de Mevlana gecesi Alkım Kağıt, kuruluşunun 10. yılı kutlamaları çerçevesinde Mevlâna’nın 800. doğum yılı anısına bir etkinlik düzenliyor. İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın 19 Ekim Cuma akşamı İzmir Kültürpark Tenis Kulübü’nde vereceği konseri, dünyaca ünlü müzik ve dans ustaları bir şölen haline getirecek. Şef İbrahim Yazıcı yönetiminde İlyas Mirzayev’in Mevlâna Flüt Konçertosu ile Sabri Tuluğ Tırpan’ın Mevlâna Simyacı Senfonik şiirinin seslendirileceği gecede; dünyaca ünlü Türk flüt sanatçısı Şefika Kutluer, soprano Aysen Zülfikar, piyanist Sabri Tuluğ Tırpan, Türkiye’nin ilk kadın neyzeni Burcu Sönmez sahnede olacak. Ayrıca modernize edilmiş Mevlâna dansları ile izleyenleri kendine hayran bırakan Ziya Azazi de bir gösteri sunacak. Şarap ve müzik Caz, Latin caz ve swing’in en güzel örneklerini seslendiren ‘Ferhat Öz Trio’, her salı gecesi Şarabi’de sahneye çıkacak. Sesleri ve sahne şovları ile müziğin büyüsünü alabildiğince hissettiren grup, 16 Ekim Salı’dan itibaren şarap ve müzik tutkunlarına unutulmaz saatler yaşatacak. Topluluk ‘Şarabi Geceler’ adı verilen bu gecelerde, cazın dillerden düşmeyen şarkılarını sunacak. (0212 244 46 09, giriş ücretsiz) Müzik ikonları Film Ekimi’nde stanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın düzenlediği Film Ekimi 19 Ekim’de başlıyor! Bu yıl 6. yılını kutlayacağımız etkinlik kapsamında, yedi gün boyunca yılın en dikkat çeken filmleri gösterilecek ve birçok yeni filmin ilk gösterimi yapılacak. Bunlar arasında özellikle üzerinde durmak istediğim iki önemli film var. İkisi de, müzik dünyasının gelmiş geçmiş en karizmatik, en yetenekli ve en zor kişilikleri arasında yer alan iki müzisyenle ilgili. Birincisi, dünyanın her yerinde büyük bir hayran kitlesine sahip olan ünlü ZÜLAL punk rock grubu The Clash’ın solisti Joe Strummer. Diğeri ise, KALKANDELEN postpunk akımının ömrü kısa kzulal?yahoo.com süren ama etkisi günümüze kadar ulaşan en önemli gruplarından Joy Division’ın intihar ederek yaşamına son veren solisti Ian Curtis. İ eşitlik ve siyasi özgürlük onun idealleriydi. Kalabalıkları ayağa kaldıran şarkılarıyla bir punk ikonu oldu Joe Strummer. Kimileri The Clash dağıldıktan sonra ünlü müzisyenin çöküş devrine girdiğini söylese de, o kurduğu yeni grubu The Mescaleros ile kendisini yenilemeyi sürdürdü. Çünkü “Gelecek daha yazılmadı” diyordu ve insanların değişim yaratabileceğine inanıyordu. Joe Strummer gibi bir kişiliği birkaç paragrafta anlatmak zor. Bunu birkaç saatlik bir filmde yapmak da hiç kolay değil. Strummer’ın en yakın arkadaşlarından birisi olan yönetmen Julien Temple, “Joe Strummer: The Future Is Unwritten” adlı belgesel filmde bunu yapmayı denemiş. Film Ekimi’nde ülkemizde ilk kez gösterilecek olan belgesel, daha önce kullanılmamış ses ve görüntü kayıtları, eski fotoğraflar, arşiv görüntüleri ile Strummer’ın kendi orijinal çizimlerinin yanı sıra, ona hayran olan bazı ünlü isimlerle yapılan röportajları da içeriyor. John Cusack, Martin Scorcese, Anthony Kiedis, Matt Dillon, Steve Buscemi, Johnny Depp ve Bono bu isimlerden bazıları. Basında şimdiye kadar çıkan eleştiriler, filmin Strummer’ın daha çok sahne üzerindeki müzisyen kişiliğine odaklandığı noktasında birleşiyor. Ama en iyisi filmi izleyip kendi kararımızı vermek. (20 Ekim 11.00 24 Ekim 13.30) Gripin Studio Live’da Rock müzik dünyasının en başarılı isimlerinden Gripin, bu akşam saat 22.00’de Studio Live’da konser verecek. Kendi adlarını verdikleri ikinci stüdyo albümleriyle 2007’ye damga vurmaya hazırlanan topluluğun 9 aylık stüdyo çalışması sonucunda kaydettiği bu albümde, 3 önemli düet var. Afili Yalnızlık isimli ilk albümü ile büyük çıkış yapan Emre Aydın ile birlikte söylenen ‘Sensiz Istanbul’a Düsmanım’, MaNga’nın solisti Ferman Akgül’ün konuk vokali ile seslendirilen ‘Baba Mesleği’ ve Pamela’nın eşlik ettiği ‘Zor Geliyor’ şarkıları albümü çok daha değerli hale getiriyor. Gripin bu akşam tüm albümlerindeki en beğenilen parçaları sevenleri için seslendirecek. (0216 556 98 00, biletler 20 YTL) GİZEMLİ BÜYÜK YETENEK: IAN CURTIS ÜSTORTA SINIFTAN PUNK ROCK İKONLUĞUNA 21 Ağustos 1952’de Ankara’da görevli olan bir İngiliz diplomat ile İskoçyalı bir hemşirenin oğlu olarak dünyaya gelen John Graham Mellor, 23 Aralık 2002 tarihinde, İngiltere’de kalp krizi geçirerek 50 yaşında yaşama veda etti. O gün dünyadan gerçek bir yıldız kaydı… Çünkü kaybettiğimiz kişi, rock tarihinin en ilham verici müzisyenlerinden Joe Strummer’dı. Yoksulluğa, ırk ayrımına, Amerika’nın ve Thatcher’ın kapitalist politikalarına karşıydı. İnsan haklarını, çok kültürlülüğü, sol politikaları hiç yılmadan savundu. 1970’lerde efsanevi The Clash grubuyla sesini olabildiğince yüksekten ve korkusuzca dünyanın her yerine ulaştırmak için çabalarken hep olabildiğince nazikti. Hatta kimilerine göre “punk olamayacak kadar nazikti”. Oysa onun punk anlayışı, aynı dönemde nihilist ve yıkıcı punk anlayışını savunan The Sex Pistols ile taban tabana tersti. O kendine odaklanmak yerine dünya meseleleriyle meşguldü. Sosyal adalet, Control 1976 yılında İngiltere’nin Manchester kentinde kurulan Joy Division grubunun vokalisti ve şarkı sözü yazarıydı Ian Curtis. Kısa sürede büyük başarı kazanan grubun ömrü yalnızca 4 yıl kadar sürdü. Sara hastası olan ve içinde bulunduğu depresif ruh halinden bir türlü kurtulamayan Ian Curtis, kendisini asarak yaşama veda ettiğinde 23 yaşındaydı. Bir kez duyunca bir daha unutulamayacak kadar kendisine özgü, olağanüstü güzel bir sese sahipti. O sesi ilk kez radyoda “She’s Lost Control” adlı şarkıyı söylerken duyduğum anı hala hatırlıyorum. Grubun yaptığı müzik, aktif oldukları dönemde İngiltere’de yaşanan boğucu havayı, ruh daraltıcı sosyal ve siyasi ortamı, umutsuzluğu öylesine etkileyici bir şekilde aktarıyordu ki, kendilerinden sonra gelen birçok grup tarafından taklit edilmelerine karşın, bugün hala yerleri doldurulabilmiş değil; bana sorarsanız doldurulması pek de olanaklı değil… Film Ekimi’nde izleme olanağı bulacağımız “Control” adlı film, işte bu büyük yetenek Ian Curtis’in hayatına odaklanıyor. Curtis’in eşi Deborah Curtis’in anı kitabına dayanan filmin bir özelliği de, yönetmenliği aynı zamanda grubun büyük bir hayranı olan ünlü fotoğraf sanatçısı ve video yönetmeni Anton Corbijn’in üstlenmesi. Corbijn’in siyahbeyaz çektiği bu ilk uzun metrajlı film çalışmasında, Ian Curtis’i İngiliz aktör Sam Riley canlandırıyor. Film, Ian Curtis’in bilinmeyenlerle dolu dünyasına bir parça da olsa ışık tutar mı? Bu sorunun yanıtını da yine Emek Sineması’nda alacağız. (20 Ekim 24.00 22 Ekim 13.30 23 Ekim 11.00) Dans dolu bir gece Burn Enerji İçeceği, dördüncü stüdyo albümleri Human Response ile dans pistlerini tekrar altüst eden Slam’i, bu akşam Türkiye’ye getiriyor. Bu akşam canlı performansları ve DJ setleri ile İndigo’da müzikseverlerle buluşacak topluluk, sahneye saat 23.00’de çıkacak. Stuart McMillan ve Orde Meikle’den oluşan Slam, artık unutulmaya yüz tutmuş eski duyguları, elektronik dünyanın soğuk ve mesafeli dünyasına ustalıkla taşıyor. İkilinin Human Response adını verdiği albüm, eleştirmenler tarafından başından sonuna kadar dinlenmeye değer kusursuz bir albüm olarak kabul ediliyor. (0212 244 85 67, biletler 25 ve 15 YTL) Sonbaharda film esintisi İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından Nokia Nseries sponsorluğunda gerçekleştirilen Filmekimi bu yıl altıncı yaşına giriyor. 1925 Ekim tarihleri arasında, uluslararası festivallerde ödüller alan, dünyanın dört bir yanından 21 film, 7 gün boyunca Beyoğlu Emek Sineması’nda sinemaseverlerle buluşacak. Her akşam 21.30 seansında, vizyona girdiğinde adından söz ettirmeye aday bir filmin galası gerçekleştirilecek. Bu yıl Cannes Film Festivali’nde büyük ödül Altın Palmiye’yi kazanan genç yönetmen Cristian Mungiu’nun “4 Ay, 3 Hafta ve 2 Gün / 4 Months, 3 Weeks and 2 Days” adlı filmi, Çavuşesku döneminde geçen yasadışı bir kürtaj hikâyesini anlatıyor. Romanya’da komünizmin son yıllarından çarpıcı bir kesit sunan film, Cannes Festivali’nde büyük ödülün yanı sıra Uluslararası Film Eleştirmenleri Birliği Fipresci Ödülü’nün de sahibi oldu. Bach Günleri başlıyor VII. İstanbul Bach Günleri, 19 Ekim Cuma günü başlıyor. 4 Kasım Pazar akşamına kadar sürecek festivalde bu yıl da birbirinden önemli müzisyenler İstanbullularla buluşacak. Festivalin açılış konseri için Litvanyalı oda orkestrası Camerata Klaipéda, Notre Dame De Sion’un konser salonunda bir müzik ziyafeti sunacak. Festival kapsamında, günümüzün en büyük kemancılarından Elizabeth Wallfisch, ünlü şef ve çello ustası Wieland Kuijken ve Sting’le birlikte gerçekleştirdiği projelerle tanınan büyük lavta ustası Edin Karamazov da konser verecek. (0216 556 98 00, bilet fiyatları her konserde değişiyor) MÜGE SERÇEK İstanbul Film Festivali’nin Onur Ödülü’nü almak üzere İstanbul’a gelen Gus Van Sant’ın son filmi “Paranoid Park” da Filmekimi’nin gala filmleri arasında yer alıyor. Bu yıl Cannes Festivali’nin 60. yılı şerefine verilen özel ödülü alan film, yönetmenin kendine has sinema diliyle bir kez daha ergenlik çağındaki gençlerin dünyasına bir kapı aralıyor. Dünya prömiyerini Eylül ayı başında Toronto Film Festivali’nde yapılan David Cronenberg’in son filmi “Eastern Promises” da Filmekimi’nin programında yer alıyor. Yakaladığı evrensel dil ile sınırları aşan Güney Koreli yönetmen Kim Kiduk yeni filmi “Nefes / Breath” ile sinemaseverlerin karşısında. Filmde hapishanede duvarları dekore eden, kocası tarafından aldatılmış genç bir kadın ve bir mahkum arasındaki ilişki anlatılıyor. Kamera arkasında görmeye alıştığımız Kim Kiduk’un bu sefer oyuncular arasında yer aldığını da hatırlatalım. Hairspray KISITLAMA YOK 6 Ekim’de satışa çıkan Filmekimi biletlerini Biletix satış noktaları; www.biletix.com ve Biletix çağrı merkezi (0216) 556 98 00 aracılığıyla temin edebilirsiniz. Ayrıca hafta içi gündüz seanslarındaki indirimli fiyat uygulaması bu yıl da devam edecek, Filmekimi boyunca hafta içi gündüz seansları sadece 3,5 YTL olacak. Filmekimi’nin biletlerinin satışa çıktığı gün Nokia Nseries Kısa Film Yarışması da başladı. Nokia Nseries’in “deneyim” kavramıyla bütünleşen yarışmada, günlük hayat ve deneyimler birer kısa filme dönüşüyor. 400’e yakın katılımcının olduğu ilk yarışmadaki gibi, 2. Nokia Nseries Kısa Film Yarışması’na başvuru için herhangi bir yaş, deneyim, tür ya da tema kısıtlaması bulunmuyor. Kısa filmlerin herhangi bir kameralı cep telefonu ya da dijital kamerayla çekilmesi gerekiyor. 21 Aralık’ta sona erecek başvurucu sürecinin ardından, ödüllü yönetmen Nuri Bilge Ceylan başkanlığındaki jüri, 2 aşamalı yarışmanın değerlendirme sürecini başlatacak. Yarışmanın finalistleri birer Nokia N95 multimedya bilgisayarı, ilk 3’e girenler ise para ödülü kazanacak. Ayrıca ilk 3 film, 27. Uluslararası Film Festivali’nde, Türk filmlerinden önce sinemaseverlere izletilecek. TARTIŞMA YARATAN FİLM Marjane Satrapi’nin İran Devrimi’nin ilk yıllarında geçen çocukluğundan yola çıkarak hikâyelendirdiği çok satan çizgi romanından uyarlanan animasyon film “Persepolis”, bu yılın en çok yankı uyandıran yapımları arasında yer alıyor. Cannes Film Festivali’nden Jüri Özel Ödülü’yle dönen film, İran yönetiminin sert tepkisini çekmekle kalmadı, gösterime girdiği ülkelerde de tartışma yarattı. Marjane Satrapi Vincent Paronnaud’un yönetmenliğini üstlendikleri filmin galası ve Balkan sinemasının ele avuca sığmayan yönetmeni Emir Kusturica’nın, bu yıl Cannes Film Festivali’nde yarışan filmi “Bana Söz Ver / Zavet”in galası festival kapsamında gerçekleşecek. Geçtiğimiz Persepolis RİFAT MUTLU rifatmutlu?gmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle