Katalog

Nike’lı Brezilya, Adidas’lı Almanya, Umbro’lu İngiltere, Puma’lı İtalya; 2006 Dünya Kupası’nın peşinde Yeşil sahada marka savaşı İSMET AKTEKİN Futbol denince akla kuşkusuz rekabet geliyor. Kazanmak üzerine yapılan müthiş hesaplar. Transfer stratejileri, tekniktaktik becerisi yüksek futbolcular, müthiş teorisyen teknik adamlar.. Elbette, bunlar futbolun olmazsa olmazları. Ne var ki yaklaşan Dünya Kupası öncesi futbolda bir başka rekabet var. Üstelik bu rekabet milyar dolarların çarpıştığı bir pazar. Yani spor giyim pazarı. Ve bu pazarda şimdi müthiş çarpışmalar izleyeceğiz. Acaba Nikelı Brezilya mı, Adidaslı Almanya mı, Umbrolu İngiltere mi, Pumalı İtalya mı galip ayrılacak 2006 Dünya Kupası’ndan... Ve 9 Haziran’da başlayacak bu oyunda, Nike ile Adidas rakiplerinin sanki birer adım önünde. Arada bir Puma’yı görsek de Nike ve Adidas, 2006 Almanya Dünya Kupası boyunca tanıtım, pazarlama ve satış anlamında birbirleriyle kıyasıya bir yarışa girecekler. Acaba AdidasNike yarışı 2006 Dünya Kupası öncesi ve sonrasında nereye kadar devam edecek? Bunun sonucu tabii ki şu anda bilinmemekle birlikte Adidas’ın futbol pazarı başkanı Gunter Weigl, ‘‘Biz bu yarışı kazanacağız’’ derken; Nike’ın pazarlama dehası Edwards ise futbol bağlamında sık sık duymaya alışkın olduğumuz söyleme gönderme yaparcasına, ‘‘En iyisini yapan kazansın’’ demekle yetindi. Rekabette top da var Almanya Ulusal Takımı’nın Arsenal’de oynayan deneyimli kalecisi Jens Lehmann, 2006 Dünya Kupası Finallerinde kullanılacak topların kaleciler için hiç uygun olmadığını belirterek, ‘‘Bu toplar kalecileri zorlayacak’’ dedi. Adidas tarafından yapılan ve ‘Teamgeist’ adıyla bilinen topların, dış saha oyuncuları için uygun olduğunu, ancak kalecileri zor durumda bırakacağını kaydeden ünlü kaleci, ‘‘Toplar yağmur yağdığında çok kaygan olacaktır ve bu bizim için yani kalecilerin işini çok zorlaştıracak. Ayrıca bu toplar havada çok fazla hareket ediyorlar. Yön değiştirebiliyorlar, frikiklerde de yanıltıcı olabiliyorlar’’ diye konuştu. Adidas’ın tasarladığı topları Nike firmasınınkilerle karşılaştıran Lehmann, Nike’ın ürettiği topların daha kullanışlı olduğunu ve içinde daha fazla plastik bulunduran Adidas’ınkilerin aksine deriden yapıldığını söyledi. Bilindiği gibi Nike topları Türkiye Süper Ligi’nde resmi top olarak kullanılmış ve kulüplere alışmaları için 500’er top hediye edilmişti. REKLAM DEHALARI İŞBAŞINDA Hepimizin bildiği gibi yakın zamana kadar futbol giysileri ve malzemeleri arenasında Adidas tek başınaydı. Ne zaman ki Nike, basketbol, tenis, voleybol, golf ve diğer branşlardaki pazar payını çoğalttı ve bu arada futboldaki büyük potansiyeli gördü, o zaman tüm olanaklarını reklam dehalarıyla birleştirerek futbol giysi ve malzeme endüstrisine de Adidas’ın korkulu rüyası olarak girdi. Spor malzemesi üreten firmalar her yıl kendi ürünlerini pazarlamak için milyonlarca dolar harcıyorlar. Ve televizyon, radyo, billboard, dergi ve çeşitli gazeteler gibi her türlü reklam aracını kullanmayı da ihmal etmiyorlar. Nike ve Adidas arasın daki rekabet özellikle Almanya 2006 Dünya Kupası başlamadan önce o kadar ileri boyutlara ulaştı ki; Adidas, New York’un ünlü Times Meydanı’nı kapatarak sponsorluğunu üstlendiği ünlü futbolcuların katkılarıyla futbol şovu yaparken; Nike da rakibine nazire yaparcasına Londra’nın Trafalgar Meydanı’nda kendi gövde gösterisini sergilemekten geri durmadı. Bu iki marka arasındaki rekabetin bu kadar kızışmasının en önemli nedeni olarak, bu dev organizasyonu her gün milyarca kişinin ekranları başından, 3 milyon civarındaki futbolseverin de Almanya’nın 12 şehrinden canlı olarak takip edecek olmasını rahatlıkla belirtebiliriz. MARKALAR VE ÜLKELER ADİDAS: Almanya, Arjantin, Fransa, İspanya, Japonya, Trinidad Tobago. NIKE: Hollanda, Brezilya, ABD, Hırvatistan, Portekiz, Avusturya, Güney Kore, Meksika. PUMA: Polanya, İtalya, Paraguay, Gana, İsviçre, Suudi Arabistan, Togo, Fildişi Sahilleri, Tunus, Çek Cumhuriyeti. LOTTO: Sırbistan Karadağ, Ukrayna. UMBRO: İngiltere, İsveç. MİLYON DOLARLAR NPD Sports Tracking Equipment’ın 2005 yıl sonu istatistiklerine baktığımız zaman 60 yıl önce sektöre giren Adidas’ın pazar payı tüm dünyada yüzde 38 iken; sektörde 14 yıllık geçmişi olan Nike’ın pazar payı ise yüzde 31’dir. Nike’ın rakibine oranla sektöre daha geç girmesine karşın pazar payını bu seviyelere çıkarmış olmasında, büyük yatırımlar yaparak başarılı reklam kampanyaları yürütmesi en önemli nedenlerden biri. Bu konuda liderliği ele geçirmek için hiçbir masraftan sakınmayan iki markadan Nike’ın bir tek reklam kampanyası için harcadığı ücret 100 milyon dolar iken Adidas’ınki ise 200 milyon doları geçmekte. Günümüzde Nike, spor malzemeleri pazarında futbol dışındaki her branşta Adidas’ı geçmiş durumda. Adidas’ın Dünya Futbol Malzemeleri Başkanı Gunter Weigl, bu pazardaki liderliği bırakmaya hiç de niyetli olmadıkları görüşünde. Nike, spor stratejisini tekrar gözden geçirip potansiyel gördüğü bu sahaya Brezilya Ulusal Takımı’na 1994’te 10 yıllık sponsorluk için 200 milyon dolar vererek başladı. Ardından Brezilyalı Ronaldo, Ronaldinho, Rooney gibi dünya yıldızlarını ve Barcelona, Manchester United, Arsenal ve Juventus gibi devleri ekleyerek genişletti. Tabii bu arada Adidas da boş durmadı. Takım olarak Real Madrid, oyuncu olarak da David Beckham’ı sponsorluk listesine ekledi. Aroma yarış pistlerinde İçecek markası Aroma, motosiklet yarışlarına sponsor olarak bir ilke imza attı. Motosiklet ile ilgili firmaların sponsorluklarının göze çarptığı motosiklet yarışlarında farklı bir sektörden destek verilmesi ilk kez yaşanıyor. Bu yıl kurulan Aroma Yarış Takımı 2006 Türkiye Motorsiklet Pist Şampiyonası’nda yarışıyor. Aroma Yarış Takımının, Şampiyonanın A, B ve C kategorilerinde yarışan üç yarışçısı bulunuyor. 67 Mayıs günlerinde İzmit Körfez Pisti’nde gerçekleşen sezonun ilk yarışında Aroma yarış takımı pilotlarından Cenk Esener üçüncülük alarak podyuma çıktı. Aroma Yarış Takımı 2930 Nisan günlerinde ise İstanbul Park’ta gerçekleşen Moto GP Türkiye Ayağı’nda da yarışarak iyi bir sonuç elde etmişti. HAFTA SONU 16 CMYK