18 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Paris Barış Konferansı I. Dünya Savaşı’nın taraflarından oluşan devletlerin temsilcileri 18 Ocak 1919 günü, yapılacak bir barış antlaşmasının esaslarını belirlemek amacıyla Paris’te toplandı. Çeşitli komisyonlar tarafından yürütülen görüşmelerde, önemli konulardaki tam yetki ABD, İngiltere, Fransa, İtalya ve Japonya’nın başbakan ve dışişleri bakanlarından oluşan ve “Onlar Konseyi” olarak da anılan Yüksek Konsey’e verildi. Bu konsey, konuların niteliği nedeniyle sadece hükümet başkanlarının katıldığı Beşler Meclisi’ne, Japon heyetinin ele alınan konuların kendilerini ilgilendirmediği gerekçesiyle çekilmesinin ardından da Dörtler Konseyi’ne dönüştü. Dörtler Konseyi’nde ABD’yi Wilson, Fransa’yı Clemenceau, İngiltere’yi Lloyd George ve İtalya’yı Orlando temsil ediyor, bunun dışında dışişleri bakanları Beşler Konseyi adıyla toplanarak ikincil konuları değerlendirmeyi sürdürüyordu. Beş büyük devletin elindeki 18 Ocak 1919 Yüksek Ekonomik Konsey ise barış anlaşmasında söz konusu olacak ekonomik önlemler için danışmanlık yapıyordu. İlk taslağı 14 Şubat 1919’da sunulan Milletler Cemiyeti Sözleşmesi kimi değişikliklerle 28 Nisan’da onaylandı. Daha sonra Alman heyetine sunulan Versailles Antlaşması 28 Haziran’da, Avusturya heyetine sunulan Saint Germain Antlaşması 10 Eylül’de, Bulgar heyetine sunulan Neuilly Antlaşması ise 27 Kasım’da imzalandı. Paris’te barış görüşmeleri sürerken, Fransa Olağanüstü Komiseri Defrance Sadrazam Damat Ferit Paşa’yı Osmanlı devletine dair hükümlerin konuşulması için konferansa davet etti. Damat Ferit başkanlığındaki heyet 12 Haziran 1919 günü Paris’e vardı. Sadrazam, taleplerini içeren muhtırayı konferansa sundu; ancak bu talepler asla kabul edilmedi. Paris’te bir süre daha kalıp görüşmelere devam eden Damat Ferit Paşa ve beraberindeki heyet konferanstan ayrılarak İstanbul’a döndü. Paris Barış Konferansı, 16 Ocak 1920’de Milletler Cemiyeti’nin resmen kurulmasıyla sona erdi. İzmir’in İşgali Mondros Mütarekesi’nin ardından başlayan işgal hareketinin önemli basamaklarından biri olan İzmir, 6 Kasım 1918 günü limana demirleyen bir İngiliz gemisi aracılığıyla işgalle tanışmıştı. Ancak şehrin daha büyük ve şiddetli bir girişimle işgal edilmesi, 15 Mayıs 1919 günü gerçekleşti. Paris Barış Konferansı bünyesinde, Yunanistan’ın İzmir’i de kapsayan toprak taleplerinin incelenmesi için görevlendirilen komisyon, Yunanistan’ın isteklerini bazı değişikliklerle birlikte kabul etmiş, Venizelos bu kararın hemen ardından İngiliz subayları komutasındaki Yunan askeri birliklerinin İzmir ve Bandırma’ya gönderilmesini önermişti. Yapılan görüşmelerin sonunda Bulgar silahsızlanması sağlanıncaya kadar Yunan çıkarmalarının ertelenmesine karar verildiyse de yaşanan gelişmeler Yunan devletinin işgali meşru göstereceği ortamı hazırladı. Yapılan plana göre işgal olayı önce bir İtilaf işgali olarak gösterilecek, İzmir’in işgali gerçekleş360 tikten sonra işin gerçek mahiyeti ortaya çıkartılacaktı. 15 Mayıs sabahı Yunan istila gücü Amerikan, İngiliz, Fransız ve Yunan savaş gemilerinin koruyuculuğunda İzmir’e çıktı. Yunan çıkarmasının başladığı saatlerde İzmirli Rumlar, Kordon boyunca büyük gruplar oluşturdu. İzmir Metropoliti Hristostomos’un çıkarma birliğini takdisinden sonra, efzun alayı ve İzmirli Rumlar Kor 15 Mayıs 1919 don boyunca yürüyüşe başladılar. Askerler Konak meydanına indirilerek “Zito Venizelos” diye bağırmaya zorlandılar. Bunu kabul etmeyen subaylar ya ağır yaralandı ya da öldürüldü. İzmir’in işgali, Anadolu halkında birbirine daha fazla kenetlenme ihtiyacı yaratacak, ülkenin bölünme tehdidiyle karşı karşıya kalması kendiliğinden direniş hareketlerinin yükselmesine yol açacaktı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle