Katalog

Kurtuluş Savaşı Sakarya’ya Doğru nönü’de yapılan muharebelerde Türk ordusunun kazandığı başarıdan sonra gözler Yunanistan’a çevrilmişti. Yunan ordusunun yaşadığı yenilginin hemen ardından, nisan ayı başlarında Kral Konstantin’in yeni bir saldırıya geçme planı yaptığının haber alınması dünya kamuoyunca fazla cesur ve düşüncesizce bir hareket olarak yorumlanıyordu. İtilaf Devletleri’nin İstanbul’daki yüksek komiserlerinin 18 Mayıs günü bu savaştaki tarafsızlıklarını ilan etmelerinin ardından, haziran ayında Paris’te bir araya gelen temsilciler Yunan hükümetinden savaştan vazgeçilip meselenin masa başında çözülmesi için inisiyatifin kendilerine bırakılmasını talep ettiler. Kral Konstantin ise buna karşılık, Yunanistan’ın, kendine karşı yerine getirmeye mecbur olduğu bir görevle ve Türklerin boyun eğmemekte direndikleri İtilaf Devletleri’nin kararları İ nı kabul etmelerini sağlamak için Küçük Asya’da bulunduğunu söyledi. Konstantin, Helenizmin birkaç asırlık geleneksel emellerini ve büyük savaş sırasında yaptığı fedakârlıklara karşılık Sevr Antlaşması ile kendisine tanınan hakları savunmakla, Doğu Akdeniz ve Boğazlarda medeni dünyanın haklarını da savunup koruyacağı inancındaydı; büyük devletlerin aracılık teklifi belki daha sonra değerlendirilebilirdi, ama şimdi savaş zamanıydı. Konstantin’in savaştan vazgeçmeyip aracılık teklifini kulak arkası etmesi, öncelikle kişisel hırslarıyla bağdaştırılıyordu. “Konstantin’in yeni Haçlı seferi” nitelemesiyle anılan bu kararın, onun Venizelos döneminde hızlı bir yayılma gösteren ordunun kendi döneminde yenilmiş olmasını hazmedememesine dayandığı öne sürülüyordu. Konstantin’in, İtilaf Devletleri’nin aracılık teklifini tam olarak reddetmeyip 226