22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

AKBANK GALALARI on elli yılın en önemli İtalyan politikacılarından Guilio Andreotti’nin sıradışı portresini çizen Il Divo, siyasetçinin Mafya’yla, Vatikan’la, dev şirketlerle olan ilişkisini, sadık, Katolik bir eş olduğunu mizah dolu bir bakışla irdeliyor. İtalya’nın politik yaşamında hala etkin olan seksendokuz yaşındaki gazeteciyazar Andreotti’de Toni Servillo yetkin bir yorum sunuyor. S Yüzyılımızdan çarpıcı örnekler ASLI SELÇUK ollywood’da iyi iş yapan Kırılma Noktası, Tuhaf Günler gibi filmler çeken Kathyrn Bigelow, bağımsız olarak yönettiği The Hurt Locker’ da ( Düşman Hattı) dünyanın en tehlikeli işini yapan Askeri Patlayıcı Madde İmha Timi’ndeki askerlerin gerçekçi portrelerini yansıtıyor.Gazetecisenarist Mark Boal’ ın ( Tanrının Vadisinde) kişisel gözlemlerine dayanan savaş filmi yakın zamanda gizliliği kaldırılan bilgilere dayanılarak gerçekleştirilmiş. Der Baader Meinhof Komplex (Bir Terör Filmi:Der Baader Meinhof ), Çöküş ve Başkalarının Hayatı gibi Almanya’nın karanlık dönemlerini başarıyla irdeleyen Yeni Alman Sineması’ndan gelen son bir örnek. Bu ilginç dram, dünyaca ünlü solcu terorist grubu Kızıl Ordu Fraksiyonu’nun 1967’de başlayan eylemlerinden 1977’de çetenin beyinleri Andreas Baader’le Ulrike Meinhof’un tutukevinde intihar (!) yıllarını kapsıyor. Stefan Aust’un romanından uyarlanan filmi Uli Edel (Brooklyn’e Son Çıkış) yönetiyor. Gazetede çıkan hamile karısını bir bombayla uçağa bindiren adamın haberinden etkilenen genç Simon, onların yerine yitirdiği annesiyle babasını koyar, bu yapay öyküsünü internette yayınlar. Bu öykü Simon’ın şiddet dolu imgelemini ne denli etkileyecektir? Gerçeklik ve olasılık arasındaki gerilimin vicdan çatışması yarattığı psikolojik gerilim Adoration’da (Tapınma) Atom Egoyan temaları, gerçeği arayışa, aile ilişkilerine, alt kimliklere dönüyor. Hizmetçilik yapan bekar anne Rose oğlunu daha iyi bir okula göndermek isteyince kızkardeşi Norah’ı çabuk para edinmek kandırır, birlikte ölüm olaylarındaki yerleri temizleme işine girişirler. Kendilerini intiharların, cinayetlerin ortasında bulan kızkardeşler tatsız işlerine karşın yaşama sevinçlerini yitirmezler. Amerikan rüyasını eleştiren kara komedi Sunshine Cleaning’i (Günışığı Temizleme Şirketi) Christine Jeffs yönetiyor. Lukas Moodysson ( Daima Lilya ) dramı H Mammoth’da (Mamut) aileyi, ebeveynleri, çocukları anlatıyor, çocuklara, kendimize, başkalarına karşı davranışlarımızı sorgulayarak dünyada varolan herşeyin birbiriyle nasıl ilintili yürüdüğünü, herkesin herkese gereksinimi olduğunu irdeliyor. Varlıklı bir ailenin içindeki değişimler Moodysson’un gözünden çok etkileyici oluyor. Belediyenin sosyal konutlarında oturan sıradan işçi Katie, kendisi gibi sıradan olan Paco’yla tanışır, Katie hamile kalır. Sosyal, gerçekçi bir başlangıçtan sonra gelişmeler fantastik bir hal alır. Bu sıradan çiftin Ricky adında olağanüstü yetenekleri olan bir çocukları olur. Gerilim, bilimkurgu, komedi, masal türlerini karıştıran François Ozon, Ricky’de çift olmayı, anneliği, aileyi, benzemezlikleri özgün bir anlatımla betimliyor. Kuzey İrlanda’yı otuz yıl sarsan dönemin en çok tartışılan kişilerinden, hala saklanan Martin McGartland’ın özgeçmişinden esinlenilen politik gerilim Fifty Dead Men Walking’te (50 Ölü Adam) Kari Skogland, seksenlerin Kuzey İrlanda ruhunu büyük bir duyarlıkla yansıtıyor. Durumun umutsuzluğunun ve çözüm arayışlarının anlatıldığı bu insanlık dramı, 1987’de Batı Belfast’ta yaşayan genç jigolo Martin’in İrlanda Cumhuriyet Ordusu’ndan bilgi sızdırmak için bir İngiliz ajanınca işe alınışından 1991’e dek yaşananları içeriyor. Son elli yılın en önemli İtalyan politikacılarından Guilio Andreotti’nin sıradışı portresini çizen Il Divo, siyasetçinin Mafya’yla, Vatikan’la, dev şirketlerle olan ilişkisini, sadık, Katolik bir eş olduğunu mizah dolu bir bakışla irdeliyor. İtalya’nın politik yaşamında hala etkin olan seksendokuz yaşındaki gazeteciyazar Andreotti’de Toni Servillo yetkin bir yorum sunuyor. Yönetmen Paolo Sorrentino, gerçek ve kurgu karakter arasında mükemmel bir denge kurmuş. Gus Van Sant, Milk’le önyargılarla dolu 1960’ların 70’lerin tutucu Amerikası‘na uzanıyor. Klasik anlatımı yeğleyen yaratıcı yönetmen, ilk eşcinsel hükümet görevlisi, San Francisco İdari Meclis üyesi Harvey Milk’in yaşamını geriye dönüşlerle, belge görüntülerle aktarıyor. Geleneksel biyografilerin tersine senarist Dustin Lance Black (özgün senaryo Oscar’ı) Milk’in eşcinsel eylemleri başlattığı dönemine odaklanıyor. Sean Penn (erkek oyuncu Oscar’ı) Harvey Milk’teki eksiksiz yorumuyla bir insanın dünyayı değiştirebileceğini kanıtlıyor. 14. SAYFA 28. ULUSLARARASI İSTANBUL FİLM FESTİVALİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle