Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
^blsuzluk günlük yaşamın parçası oldu 20. yüzyıla ağır kapitülasyonlar ve büyük dış borç yükü ile giren Osmanlı împaratorluğu, I.Dünya Savaşı'nda alınan ağır yenilgi, ardından ulusal bağımsızlık mücadelesi... 1923 yılında gencecik Türkiye Cumhuriyeti işte bu dağ gibi sorunlann yükünü omuzlayarak yaşam savaşına başlayacak ve zorlu mücadelelerle geçen dopdolu bir asn noktalayacaktı. Bir yandan Osmanlı'nın borç yükü temizlenirken öte yandan batı modeli esas alınarak Türk ekonomisi filizlendirilmeye çahşılıyordu. Cumhuriyetin ilk 10 yılı ekonomik onanm ve kurumlann oluşturulma dönemi oldu. Demiryollan millileştirildi, Sanayiin Teşviki Yasası çıkartıldı. yeni sanayiler kıiruldu. Ulusal bir ekonomi yaratılması çerçevesinde ulusal kredi örgütlerinin de geliştirilmesine çalışıldı. Tabii bu arada dünyadaki siyasi ve ekonomik gelişmelerden Türkiye de nasibini aldı. 1929 yılında ABD'de New York Borsası'nı çöküşü ile başlayan ve kısa sürede bir çok ülkeyi etkisi altına alan "Bfiyük Buhran", ülke ekonomilerini "devletçi politikalarm" uygulanmasına yöneltti. "Korumacı" hükümet politikalan Hitler'i iktidara getirecek sürecin de başlangıcını oluştururken hemen peşi sıra çıkan 2. Dünya Savaşı diğer ülkeler gibi Türkiye'yi de uzun yıllar süren kıthk günlerinin içine sokacak, ekmek karaeye bağlanacak, TL'nin değeri düşücek, hammadde sıkıntısı olduğu için sanayı üretimi düşecek, iflaslar ve işsizlik giderek artacaktı. Savaş sonrası dönem batıda olduğu gibi Türkiye'de de liberal politikalann uygulanma dönemi oldu. Bu arada uluslararası ekonomik ve finansal üişkilerin düzenlenmesi amacıyla IMF ve Dünya Bankası kuruldu. 1947 yılında Cenevre'de imzalanan GATT anlaşması ticarct politikalannı uyumlulaştınnak ve uluslararası ticareti serbestleştırmek amacıyla atılan ilk adım oldu. Bu arada ülkeler birbirleri ile siyasi ve ekonomik açıdan gruplaşmaktan da geri kalmadılar. Daha sonra adı Avnıpa Birliği olarak değişecek olan AvTupa Ekonomik Topluluğu (AET), NAFTA, COMECON ve diğer bloklar oluştu. Türkiye'de ise Demokrat Parti'nin iktidan yaşanıyordu. Döneme damgasıru vuran en önemli unsur "planlı ekonomini yadsınması" ve bunun sonucu yaşanmaya başlayan "ekonomik kargasa" oldu. Demiryolu politıkasının bir yana bırakılarak karayollannın ana ulaşım aracı yapılması, traktörün tanm kesimine hızla girişi, bunlan izleyen "göç dalgalan" sonucu kentlileşme firtması sonraki yıllann ekonomik, siyasal ve toplumsal gelişmelerinin giriş kapısı özelliği taşıdı. Batıîı kapıtalıst ekonomilerde uygulanan liberal planlama anlayışı bile kabul edilmiyor, ekonomi hükümetin aldığı günlük kararlarla, özel girişimin doğal eğihmlerine göre şekilleniyordu. Sonuç "Enflasyon' biçiminde ortaya çıktı ve Türk halkını için yüzyılın sonuna kadar 'enflasyonlu yaşama' alıştıracak süreç başladı. Yaklaşık heT 10 yılda bir yapılan askeri darbelerin aralannda geçen dönemlerde Türkiye sanayileşmeye çalıştı, başta Keban olmak üzere barajlar açıldı, santrallar kuruldu, milyonlarca işçi çalışmak üzere Almanya'ya gitti. Özalh yılîan, Çillerli yıllar izledi. Süleyman Demirel ise asla ne televizyon ekranlanndan ne de açılış ve temel atma törenlerinden eksik kaldı. "Hayali ihracat", "rüşvet", "yolsuzluk" sözcükleri günlük yaşamın vazgeçilmez öğeleri olurken Türk halkı "özelleştirme" ardından "uluslararası tahkim" gibi acı ilaçlan içmeye zorlandı. Bireysel çıkarlann toplumsal yararlann önüne geçmesi ve kamu yarannı gözardı eden uygulamalann neredeyse "devlet politikası" haline getirümesiyle Türkiye bugün içinden çıkamadığı sorunlarla karşıya karşıya kalmış oldu. Doğu ile Batı arasındaki gelir uçurumunun son yıllarda 11 kat derinleştiği, dış ticaret ve bütçe açığınm giderek büyüdüğü, üretimden çok haksız kazancın toplumsal değerleri altüst ettiği ülkede yüksek enflasyon, işsizlik gibi sorunlar da varbğını sürdürüyor. 2000de calısanları neler bekliyor? Çalışan yine mağdur olacak Çalışanlar yeni yılda enflasyon altında bırakılacak ücretleriyle yine mağdur bırakılacaklan endişesi içinde. 2000 yılı için belırlenen enflasyon oranı yüzde 25 iken, halen varolan gerçek enflasyon oram yüzde 65 gibi yüksek bir rakam. Petroliş sendikasmm verdiği bilgilere göre, aylık 200 milyon lira alan bir ücretlinin 1999 yıbna ait %65 oranındaki enflasyon ile gerçek ücreti 121.2 milyon liraya düşerken, %25 artışla 250 milyon liraya çıkanlan 2000 yılı ücretler gerçekte 1999 yılı gerçek ücret düzeyinin 80 milyon lira altında kalacak. Yeni yılda ücretliler gülmezken, rantiye kesimi Fehine eelişmeler olacak. 2000 yîİı vadeh,yüzde 111 faizle satılan kamu kağıtlan rantiyeye milli gelırin yüzde 20'sini verirken, gerçek ücretleri yüzde 39 4 oranında düşürecek. Yeni yılda düşük tutulacak döviz kurlanyla ithalat artarken ihracat düşecek ve dış açık büyüyecek. Ücret düşüşlenyle daralan iç talep yatınmlann artışım da engelleyecek ve işsizlik büyüyen bir toplumsal yara olmaya devem edecek. Ekonomide bir yandan "esnekleşme" gereği ücretler ve istihdam düşerken, digerr yandan işverence savunulan "serbest piyasa ekonomisi"kurallan gereği fıyatlar serbest bırakılacak. 2000 yılında sendikalar olarak başlıca hedeflerimiz şöyledir:" ücret artışlanmn yaşanan enflasyona göre yapılması", özelleştirmelerin durdurulması ve kamu girişimciliğinin arttmlması", "sendikal örgütlenmenin yoğunlaştınlması","12 Eylül çahşma mevzuatının, kabul edilen ILO Sözleşmelerine göre yeniden düzenlenmesi", gaspedilen sosyal güvenlik haklannın geri alınması", "iş güvencesinin sağlanması", "kamu çahşanlannm grevli, toplu iş sözleşmeli yasal haklara kavuşturulması", "esnekliğin tahribatının önlenmesini". 2000'de sendikal polıtikalanmız 2000 yılı toplu iş sözleşmelerindeki hedefımizde bir değişiklık • olmayıp, mevcut toplu iş sözleşme hedef ve politikalanmız 2000 yılında da sürecektir. Toplu iş sözleşmelennde ücret artış talebimiz, 1999 kamu toplu iş sözleşmelennde kabul edıldıği gibi "yaşanan enflasyonun gerçek ücretlere getirdiği kaybın telafısı ve refah payuun toplam ücretlere eklenmesi" biçimindedir. 1 1900luyıllann ekonomikolayları 1 1901 Osmanlı devleti yoğun olarak dış borç almaya başladı. 1903 Henry Ford, Detroit'te "Fotor Motor Company"i kurdu. 1907 ABD merkezli uluslararası bankacılık krizi. 1908 Meşrutiyet'in ilanıyla iç gümrükler kaldmldı. 1909 Sanayı yatınmlarmı teşvik etmek için ilk teşvik yasası çıkanldı. 19111stanbulTelefon şirketi, Ingiliz, Franstz ve ABD sermayesi tarafından kuruldu. 1914 Osmanlı, kapitülasyonlan kaldırdığını ilan etti. Brükserde çokuluslu SOFINA yönetimi altmdaki konsorsiyum, tüneli de içeren tstanbul Tramyav ve elektrik işletmesim kurdu. 1917 Pararun değeri düştü. Bir altın lira, 6 kağıt liraya eşitlendi. 1919 ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) Versay Anlaşması ile kuruldu. 1920 Brüksel'deki ve uluslararası konferansta her ülkenin bir Merkez Bankası kurması karan alındı. 1923 ABD'de kriz. 718 şirket bara. Almanya'da hiperenflasyon. Bir paundluk urünun fiyaö 6 triryon marka ulaşü. Izmir'de Türkiye Iktisat Kongresi toplandı. Türkiye'nin çeşıtli bölgelerinden yaklaşık bin 135 delegenin katıldığı kongrede Türkiye ekonomisinin çıkanldı. 1959 Türkiye ortak üyelik için AET'ye başvurdu. 1962 Çahşma Bakanı Bülent Ecevit'in başkanlığffida toplanan m . Çalışma Meclisi işçiye grev, işverene lokavt halflnnın verilmesmi oy birUğiyle kabul etti. 1963 De Gaulle Ingiltere'nin ortak pazara girmesini reddetti. Toplu Sözleşme Grev ve Lokavt Kanunu yürürlüğe girdi. Türkiye'nin ilk sanayi holdıngı olan Koç Holding kuruldu. 1964 Türkiye ile AET arasmda ortakhk kurulmasını öngören ve 12 Pynıı 1 Qn^ tp ÎTn73ianjifi Krizler küreselleşti 1997 yılında Güneydoğu Asya'da başlayan ekonomik kriz önce bu ülkelerle yatınmı ve iş ilişkisi olan ülkeleri ardından tüm dünyayı etkisi altına aldı Tekstil ve otomotiv en çok yara alan sektörler olurken fatura daha çok gelişmekte olan ülkelere çıktı. Sıcak pararun ani geriye çekilişi borsalan allak bullak etti. Birçok küçük ve orta ölçekli işletme kapısına kilit vurmak zorunda kaldı. îkinci büyük dalga 18 ağustos günü Rusya'nın bütün dış ödemelerini 90 gün süreyle durdurması ve yabancılann bir yıldan kısa vadeli yatırım yapmasıru yasaklaması ile geldi. Haber dünya borsalannnı peşpeşe çökmesine yol açtı.Güneydoğu Asya krizinin ilk dalgasından fazla etkilenmeyen Türkiye ekonomisi Rusya krizi ile alabora oldu. Piyasalardan yaklaşık 7 milyar dolar çekildi ve önemli bir kaynak sorunu ile karşı karşıya kalındı. Gelecek standby lara endekslendi 1 Darbe destekli 24 Ocak kararları 1 Tıırgut Özal 'lı yıllar Tarihe "24 ocak karariarT dıye geçen ekonomik önlemlerin miman Demirel hükümetinin bürokratteknokrat kanattaki miman Turgut Özal'dı. 24 ocak kararlanndan 8 ay sonra gerçekleştirilen 12 Eylül darbesi Özal'ı ekonomi politikasınm sorumlu mevkiine oturttu. Özal, askeri bir yönetim ile desteklenme şansına erişen 24 ocak kararlannnı mantığını genişletri. Türk ekonomisinin "serbestleşmesini" ve "dış dünya ile bütünleşmesini" amaçlayan Özal modeli gördüğü desteğe karşın büyük sıkıntı yarattı. Serbest bırakılan faize dayalı olarak piyasadan büyük paralar toplayan bankerlerin yarattığı kriz Özal'uı istifasına yol açsa da 1983 yılında yapılan genel seçimlerde ANAVATAN partisini kurarak ve başbakan olarak yeniden iktidara döndü 19831984 yıllan arasında güçlendirilen ekonomik politikalarla Türk ekonomisini uluslararası rekabet ortamına uygun bir yapıya kavuşrurulmaya çalışıldı. Katma Değer vergisi uygulamaya konuldu. Vergi yapısı dolaylı vergilere kaydınldı, vergi oranı düşürülerek tasarrufun teşvikine önem verildi. 1985 yılı sonunda tstanbul Menkul Kıymetler Borsası, 1986'daBankalararasıPara Piyasası, 1989 yılında da Altın Piyasası Merkez bankası öncülüğünde hizmete sokuldu. Alınan bu kararlann da etkisiyle 19851988 döneminde hızlı bir büyüme gerçekleştirildi. Uzun süre 100 milyon dolar düzeyinde kalan yıllık yabancı sermaye girişleri 1988'de 352 milyon dolara ulaşn. TürkıyeAvTupa Topluluğu iüşkileri canlanma sürecine girdi. Türkiye nisan 1987'detam üyelik için başvuruda bulundu. Ancak Özal ekonomisinin iki yüzü vardı. serbestleştiriyorum" adı altında, "devleti ekonomiden çekmek ve alanı uluslararası guçlere terk etmek". Bu çerçevede, "adam kayırma", "rüşvet" B H H H H İ H P I ^ ~\ ^^MffH^İKİ^ff^ gM ^ ^ H H H I İ B İ İ İ ^ H B ^ «H H^H^^^^^^^^^Hf" 1 ^^Kİ^^^^H^^^^^^M 1 • " m\ "Ekonomiyi ^^^^Klİw^22fek ^ 1 ^ 1 •j^^MHİHBifciil/ ^^^k ^^^^^KF$mSEB^ ^ ^ ^ ^ 1 ^ ^ ^ ^ E ^ s * m ^ ^ ^ M ^^^^^^M ^^^^^^H ^ ^ ^ ^ V ^ ^ ^ ^ ^ H ^^^^^V ^^^^^^^^^k ^^^^^m ^^^^^^^^H^H ^^^^^m ^^^^^^^^m 1 ^^^^H ^^^^^^^^^^^H ^^^^B ^^^^^^^^^^^^H ^l^^li^^^^^^^^^^^^l ^^^^l^^^^^^^^^^^^^l ^^^^^^l^^^^^^^^^^^l ^ ^ H ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ H | k L ^ » ^^^^^Lk * ^ ^ ^ ^ ^ H ^ ^ ^ ^ ^ ^^^^^H ^ ^ H J^^^^^^^ bir parçası haline gelirken, Türk insanı "kara para", "Hayali ihracat" gibi sözcüklerle değil tanışmak ekonomik yaşamın aynlmaz r ^ ^ V İ ^ ^ V ^ .^^^^^^H HI^I^^^^^P^^^^^^^H içü dışh hale geldi. Bir yanda ekonomide dışa açılma ve özelleştirme süreçleri başlatılırken, öte yandan rekabetçi ekonominin kurallan hiçe sayılarak bireyler ya da kuruluşlar zengin edildi. Özal politikalan cumhurbaşkanlığı döneminde de devam etti. ^^^^^^^Hf^^^^^^^^^l ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^M ^^^^^^^^^^^^^^^^^^1 ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^H ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^H ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^H ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^H ^^^^I^^^^^^^^^^^^^^H •HPt^^^^^Hk^^^^^^^^^H gtttf«ttw^j^^^^^^^^^^^H HHMHİW .^tf^^^l Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) kurulduğu yıl olan 1944'te kapısını çalmaya başlayan Türkiye, acı, üstelik başanlı olmayan reçeteler dayatan bu kuruluşa yaklaşık 56 yıldır el açıyor. Kapısuıı çalan ülkelere dayattıgı politikalarda yanlızca vereceği kredinın güvencesini düşünen, haliın çıkarlannı ise hiçbir durumda dikkate almayan IMF'ye üye olabilmek için 1944"te Cumhuriyet tarihinin ilk büyük devalüasyonunu gerçekleştiren Türkiye'de bir ABD dolannın değeri 131,5 kuruştan 280 kuruşa yükseltildi. Türkiye, kurulduğu >ıl 32 üye ulkenin para birimlerinin altm ve ABD dolan karşılığmı ifade eden bir anlaşmayı açıklayan IMF'ye 1947'de Türkiye üye oldu. Bu tarihten sonra kamu yarannın gözardı edildiği, IMF reçeteleri ile serbest piyasa ekonomisi dayatılarak. devietçilik ilkesinden tavizler istendi. 1958'de Türkiye'de IMF'nin baskısıyla Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranlı devalüasyon yapılarak 1 dolar 2,80 liradan 9 üraya çıkanldı. Devalüasyon oram yüzde 22'i buluyordu. IMF ile "ilk StandBy Antlaşması" da imzalandı. 1969'da IMF ödemeler dengesi sıkıntısı olan ülkeler ıçın SDR'ji (Özel Çekme Haklan) oluşturdu. 1960'dan ıtibaren 1970'lerin sonlanna kadar IMF/ Türkiye ilişkileri Türkiye'de uygulanan planlı ve dışa kapalı ekonomi politikalan nedeniyle oldukça soraluydu. 1976'da Türkiye'ye verilen kredilerin nerelere harcandığım yerinde belirlemek amacıyla gelen IMF heyeti, işçi ücretlerinin dondurulmasını ve yeni bir devalüasyon yapılmasını istedi. 1978'de IMF Yönetim Kurulu iki yıl içinde dört taksit halinde Türkiye'ye 450 mılon dolar kredi verilmesine karar verdi. 1979'da Türkiye IMF ile yeni bir "StandBy Antlaşması"imzaladı. Türkiye gibi gelişmekte olan birçok ülkeye açtığı kredilerle dış ticaret açıklannın kapatılmasına yardımcı olma amacı güden IMF ancak 1980'li yıllara gelindiğinde ekonomi politikalannı yönlendirici önerileriyle bu amacından uzaklaştı. 24 Ocak 1980 kararian IMF baskısı altında alındı. IMF, yine aym yıl bankalara Türkiye içın bir destek mektubu gönderdüirken, faiz oranlan da serbest bırakıldı. Ardmdan Fon ile ile 3 yıllık yeni bir "StandBy Antlaşması" imzalandı. Bu antlaşma ile Türkiye'ye yaklaşık 1 miryar 600 milyon dolar tutannda kredi verilmesi planlandı. Böylece Türkiye kotasına oranla en yüksek düzeyde kredi>i almış oldu. Türkiye, 1983'te IMF ile yapüğı "StandBy Antlaşması" ile de 240 milyon dolarlık kredi desteği sağladı. 1987'de IMF OECD ve Dünya Bankasf na Türkiye'nin büyüme hızının düşürüleceğine dair güvence verdi. 1992'de IMF üç ayn raporda Türkiye ekonomisindeki tehlike sinyallerine dikkat çektı Fon'la yapılan diğer anlasma ise 1994'de Tansu Çiller'in döneminde gerçekleştirildi. Bu anlaşma ile 610 milyon dolarlık kredi sağlandı. Ancak, IMF ile yapılan standby anlaşmalannın faturası çalışan kesim çıkanldı. Kamu kesımınde özelleştirme hızlandınrken. maaşlar kısıldı, işten çıkarmalar yasandı. 22 Haziren 1998'de ANASOL hükümeti ile Fon arasında Yakın lzleme Anlaşması imzalandı. Bu anlaşması yeni bır standby ile Türkiye'ye mali destek getirecek bır sürecin başlangıcı olarak kabul edildi. anlaşmanın süresi 1999 Haziran'ında sona erdi. Türkiye ile IMF arasında Arahk ayında imzalanan StandBy anlaşması 1 Ocak 2000'de yürürlüğe giriyor. Söz konusu anlaşma, IMF ile 1947 yılından bu yana yapılan benzer düzenlemelerin 18'incisini oluşturuyor. Türkiye, IMF ile yaptığı anlaşmalar çerçevesinde. şimdiye kadar Fon'dan toplam 3 milyar 186 milyar SDR'lik bir mali kaynak kullandı. Ankara anlaşması yürürtüge girdi. 1966 En az (asgari) geçim indirimi uygulamasına başlandı. Koç Grubu'na bağlı Otosan'm imal ettiği ilk Türk otomobıh Anadol 26 bin 800 lira pesin fıyatla satışa çıkanldı. 1967 Avrupa Komisyonu kuruldu. Türkiye Devrimci İşçi Sendikalan Konfederasyonu (DİSK) kuruldu. 1968 Fransada 9 milyon işçtnin katıldığı büyük bir grevbaşlad^ 1970 Cumfinnyet tarihinin 3. devalüasyonu yapılarak 1 ABD dolannın 9 Lira olan karşıhğı 14.85 lira olarak değistirildi. gelişim ÇLZgısı ortava kondu. Ortak pazarla yeni anlaşma; 1924 1908 Temmuz'undan Türkiye ve Avrupa 1923 sonuna kadar devlet Ekonomik Topluluğu, alacak ve borçlannı tasfıye Brüksel'de Türkiye'nin üyeeden kanun TBMM'de kabul lik yolundaki hazırlık döneedildi. mini tamamladı. 1974 OPEC petrol krizi. 1925 Türkiye Lozan Antlaşması'nın ilgili hukmü Petrol fıyatlan 4 kanna uyannca "Gümrük Vergisi" çıktı, kriz para piyasalanm uygulamasına başladı. çökertti. Aşar vergisi kaldmldı. 1976 ABD, Japonya, 1927 Almnaya Japonya'da Almanya, Fransa, lngıltere, finansal kriz. 37 Japon Italya ve Kanada'yı kapsayan G7 Grubu kuruldu • bankası kapandı. 1929 "Kara Sah". New 1979 Istanbul'da benzin karYork Borsası çöktü. neye bağlandı. Menkul Kıymetler ve 1980 Üçüncü dünya borç Kambiyo Borsalan Kanunu krizinin başlangıcı. TBMM'de kabul edildi. 24 Ocak kararian açıklandı. 1931 Türkiye Cumhuriyeti Devalüasyon yapıldı. Merkez bankası faaliyete 24 Ocak kararlannı geçti. bütünleyen Bankalar 1934BirinciBeşYdhk Karamamesi çıktı. Sanayi Planı uygulanmaya 1983 GAP'ın başlandı. gerçekleşmesinde ilk adım. 1940 Üzerinde Inönü Atatürk Barajı'mn temeli portrelerinin yer aldığı ilk anldı. kağıt paralar tedavüle 1985 Türkiye'de KDVH çıkanldı. yaşam başladı. 1942 Ekmek karneile 1987 Türkiye'de bankalar dağıtılmaya başlandı. açık piyasa işlemlerine Varlık Vergisi Kanunu başladı. TBMM'de kabul edildi. 1989 Türk parası konvertibil 1944 Varlık Vergisi Kanunu hale getirerek TL'nin yürürlükten kaldmldı değerinin serbestçe belirlen1945 54 ülke sendikasmm mesinin yolu açıldı. biraraya gelmesi sonucu 1991 Avrupa'da parasal Dünya tşçi Sendikalan biriiği takvime bağlayan Konfederasyonu (WFTE) Maastricht Anlaşması imzakuruldu. landı. BM'ye bağlı FAO (Yiyecek 1993 ABD, Kanadave ve Tanm Orgütü) kuruldu. Meksika NAFTA'yı imzal1946 IMF faahyete geçti. adı. 1947 Truman Doktorini 1994 Dünya Ticaret hazırlandı. Örgütü(DTÖ) kuruldu. MarshaU Planı, ABD Ekonomi darboğaza girdi. tarafından oluşturuldu. 5 Nisan kararian açıklandı. 1995 Türkiye'nin AB Türkiye IMF'ye üye oldu. 1951 Yabancı Sermaye ülkelerryle gümrük birhğini Teşvik Kanunu kabul edildi öngören anlaşma imzalandı. Ocretli Hafta Tatili Kanunu 1996 tngiltere'de büyükbaş yürürlüğe girdi. hayvanlarda delidana 1952 Japonya, Uluslararası hastalığmın görühnesi Para Fonu (IMF) ve Dünya ' nedeniyle bu ülkeden et Bankasf na (IBRD) kaüldı. ithalatı yasaklandı. 1954 Osmanlı döneminden AB ile Gümrük Birliği Anlaşması yürürlüğe girdi. kalan Duyuni Umumiye çerçevesinde son borç öden1997 Ekonomide "Kara Sah". di. 1955 Türkiye Avrupa Para 1998 Rusya'daki ekonomik Anlaşması'na kaüldı. kriz dünyayı sarstı. 1958 Avnıpa para birimleri Yeni Vergi yasası TBMM dolar karşısında konvertıbıl genel kuruhmda kabul edilAi IMF'nin baskısıyla Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranındaki devalüasyonu yapılarak 1 dolar 2.80 liradan 9 liraya m. 1999 Avrupa'da tek para birimine geçildi. TBMM'de uluslararası tahkim yolunu açan Anayasa değışiklıği kabul edildi.