26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T^^^W^^V*T Fransa Ortadoğu'da başrol ınü istiyor? Ortadoğu'da "etkin rol" almak isteven ABD ve SSCB dışında bölge dışı tek ülke Fransa. Devlet Başkanı François Mitterrand'ın kasım avında Suriye'ye yapacağı gezi ve aralık ayında îsrail Başbakanı Simon Peres'in Paris'e gelecek olması, bu olguyu yeniden ortaya çıkardı. SABETAY VAROL 1. Ingiltere'nin tersine Fransa'nın dünya politikasında aktif bir rol oynama iddiasını sUrdürmesi. 2. Charles de Gaulle'den beri tüm Fransız Cumhurbaşkanlarından Ortadoğu'yu adeta kişisel bir diplomasi alanı olarak görmeleri. 3. Petrol üretimi olmayan Fransa'nın Ortadoğu'daki istikrarsızlığı kendi çıkarları açısından tehdit unsuru kabul etmesi. 4. ABD ve SSCB'nin tersine, silah satışlarının Fransız ekonomisindeki belirleyici payı. Başka bir deyişle silah ticareti Fransa'nın dünya siyasetinin bir uzantısı olmaktan çok bu ülke ekonomisi ve teknolojik gelişiminin lokomotifi olma özelliğini koruyor. Mitterrand'ın Şam gezisi yukarıda saydıklarımız çevresinde bölgeye şu yeni unsurları getirebilir: 1. Suriye dışında Ortadoğu politikası yapılamayacağı gerçeği Mitterrand'ın bu ülkeyi resmen ziyaret etmesiyle bir kez daha vurgulanmış ve kesinlik kazanmış oluyor. 10 Sİ YASET 84 2. lsrail'in Güney Lübnan'dan çekilmesinde BM gücü çerçevesinde ve bundan bağımsız olarak Fransa'nın oynayabileceği rol, tartışmaların ağırlık noktalarından birini oluşturacak. 3. Fransa, Suriye'nin Irak'la olan anlaşmazlığının kuvvetlilik derecesini ölçerek, lranIrak savaşında Suriye'nin tran'ın yanında yer alma olgusunu zayıflatma yolları arayacak. 4. Suriye'nin SSCB'yle olan ilişkilerinde, Şam'daki yönetimin serbesti arayışı içinde olup olmadığı bu gezi sonunda ortaya çıkacak. 5. FKÖ'nün Fransa Suriye yakınlaşmasından son derece tedirgin olduğu bir gercek. Filistin liderliği Fransa tarafından terk edilmekten endişelı. Ancak Arafat bu yakınlaşmayı Şam'la düzeltmeyi umduğu ilişkileri iyileştirmede bir köprü başı olarak da görebilir. 6. BugUne kadar bölgedeki yeni geiismeleri Mısır Ürdün S. Arabistan FKÖ ve Irak'tan oluşan Sünni blokla, lran Suriye Dürzi Lübnan Şii ittifakından oluşan karşıt blok arasında kutuplaşmajolarak görme eğilimi taşıyan Paris'teki kimi sorumlulann bu tezinın geçersız olup olmadığı bir kez daha sınanmış olacak. 7. Libya ile ilişkilerin de düzelme yolu. na girdiği bir sırada Paris, Araplar tarafından çok takdir edilen de Gaullecü Araplararası denge politikasma dönerek etkinliğini arttırmaya çalışacak. Bu gelişmeye koşut olarak tsrail Fransa yakınlaşması da biraz sürpriz sayılacak biçimde gundeme geldi. Geçen günlerde Başbakan Simon Peres'in 10 aralıkta Paris'e geleceği öğrenildi. Fransa'da iktidardaki Sosyalist Parti, geleneksel olarak "Siyonist" bir panı olarak tanınııdı. Bir yandan da Gaulle'den itibaren Fransa'nın izlediği "Argp yanlısı" politikayı devlet çıkarları açısından değiştirme olanağının güçlükler doğurması, öte yandan Fransa'da sosyalistlerin iktidara geldiği tarihte Israil'dc sağcı Menahem Begin yönetiminin işbasında olması. 1982 yılında Mitterrand'ın îsrail gezisine rağmen iki ülke arasındaki ilişkilerin 1962 öncesi "müttefik" ilişkilerine dönüşmesini engelledi. Sosyalist Enternasyonal Uyesi Simon Peres'in Başbakan olması ise bu unsurlardan ikincisinı ortadan kaldırdı. Birincisinin kısa vadede değişmesi beklenemez. Paris'te Peres'in ziyaretinden şu etkiler bekleniyor: 1. lsrail'in Güney Lübnan'dan çekilmesi büyük bir olasılık olarak görüldüğünden, (Fransa bu operasyonda önemli bir rol oynama konusunda istekli), Mitterrand'ın Şam gezisinden sonra Îsrail'le Fransa arasında (bu konudaki) görüşmeler ilginç bir hale gelebilir. lsrail'in Güney Lübnan'dan çekilmesini kendisi için azımsanmaz bir zafer olarak gören Suriye, Îsrail Fransa yakınlaşmasmı belli bir süre için kendi yararına sayacağından bu geziye ses çıkarmayacaktır. 2. Büyük ekonomik sorunlarla karşı karşıya olan tsrail, Fransa'yla ticari ve ekonomik işbirliğine hazır gözüküyor. özellikle Peres'in "muadili" Fransa Başbakanı Laurent Fabius ile bazı projeler üzerine çalışacağı Fransız basınında çıkan haberlcr arasında. 3. lsrail'in Batı Şeria'dan çekilmesi ve burada bir Ürdün Filistin yönetiminin kurulması konusundaki stratejik hipotez Fransa'nın boyutlarını çok aşan bir konu. Fransız basınındaki kimi yorumcular, Peres'in Begin'e oranla Ürdün'le anlaşmaya daha yatkın olmasından yola çıkarak, Suriye Fransa îsrail diplomatık üçgeninde bu arayışın yattığını ilerı sürüyorlar. Ancak Fransız yönetimi de bu konunun kendi boyunu aştığının farkında. P tris Onadoğu'daki ilişkiçelişki yumağının gılnden gündene daha karmaşık manzara arzettiği bir ortamda, ABD ve SSCB dışında, bölge politikasında rcfi oynama iddiası taşıyan tek bölge dışı ülke Fransa, önümüzdeki aylarda kendi diplomasisi açısından tarihsel dönemeç sayılabilecek iki "en üst diızey" temasta bulunacak. Stratejik anlamda bir denge değişikliğine yol açmaları beklenmemekle birlikte, bu iki zirve görüşmesi Ortadoğu sorununa çok önemli yeni unsurlar getirme potansiyeline sahip. 1. Kasım ayı içinde Fransa Devlet Başkanı François Mİlterrand, Suriye Devlet Başkanı Hafız Esat'ın konuğu olarak Suriye'ye resmi bir zıyarette bulunacak. 2. lsrail'in yeni Başbakanı Simon Peres, aralık ayında Paris'e gelecek. Bu gezi 23 yıldan beri ilk kez bir îsrail Başbakanının Fransa'ya yaptığı ziyaret olacak. 1985 yılından önce yer alacak iki diplomatik gezinin bölge politikasma katabileceği yeni unsurları irdelemeden önce, Fransa'nın diğer Ortadoğu ülkeleriyle olan karşılıklı ilişkilerine bir göz atmakta yarar var: Fransa'nın Iran'la olan ilişkileri son derece kötü. Birkaç yıl öncesine oranla zayıf bir yumuşama gözleniyorsa da, Iran'ın gözünde Paris hükümeti ABD'den sonra tslam devriminin en büyük düşmanı. Fransa diplomasisi de Humeyni yönetimini bölgenin başlıca istikrarsızlık unsurlarından biri saymaya devam ediyor. Buna karşılık lran'ın Körfez Savaşı'ndaki rakibi Irak, bölgede Fransa'nın başlıca dayanaklarından biri ve Irak'ın SSCB'yle birlikte belli başlı lojistik desteği. Camp David Anlaşması'na angaje olnıamakla birlikte, Fransa'nın Ortadoğu'daki "imtiyazlı" dostlarından biri Mısır'dakı Hüsnü Mübarek yönetimi. tki ülke arasında Filistin sorununun çözümü konusundaki yaklaşım benzerliğinden, lran Irak savaşına ve yakın ekonomik ilişkilere uzanan sayısız ortak nokta mevcut. Başta Suudi Arabistan olmak üzere tüm petrol şayhlikleri de Fransa'nın bölgedeki dostları ve ticari muhatapları arasında sayılabilir. Ürdün'U de bu kapsam içinde kabul edebiliriz. Çad sorunundan dolayı kısa bir süre öncesine kadar "düşmanca" olan Fransa Libya ilişkileri, geçen ay imzalanan karşılıklı geri çekilme anlaşmasından sonra ciddi yumuşama devresinde. Yaşar Arafat liderliğindeki Filistin Kurtuluş örgütü, (Filistinli lıderin en zor günlerinde kendisine sahip çıkmış) Paris yönetiminden önemli beklentiler içinde. Filistin sorununda kalıcı bir çözüme ulaşılacaksa Fransa'nın bunda önemli bir rol üstlenebileceğine inanılıyor. Lübnan'a gelince, Şii Emel örgütü'nün lideri Nebih Berri dışındaki sert kanadı bir yana atılırsa, iç savaş aşamasından çıkma çabasındaki bu ulkedeki tum taraftar şu veya bu biçimde Fransa'yla temas halin de. Ayrıca Fransa, BM gücü çerçevesinde Güney Lübnan'da askeri gözlemciler bulunduruyor. Tabloyu tamamlayabilmek için, bölgede taraf ülke olarak yer almamakla birlikte giderek daha önemli bir rol oynayan Türkiye'yle Fransa'nın "şeker renk" ilişkilerini ve Kıbrıs Rum yönetimiyle özel bağlarını da gözden ırak tutmamak gerekebilir. Fransa'nın bölge Ülkeleriyle sürdürdüğü kimi iyi, kimi kötü bütün bu ilişkilerden, Mitterrand yönetiminin Ortadoğu'yla ne kadar yakından ilgili olduğunu kolayca anlayabiliriz. Hem bölge dışı bir ülke, hem de öte yandan bir "süper devlet" olmayan Fransa'nın bölgeyle bu derece içli dışlı olmasının nedenlerini şöyle sıralayabiliriz: MİTTERRAND Suriye gezisi ile Ortadoğu'da yeni bir rol mü?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle