17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C R SPOR ALTERNATİF MART SALI ATA SPORU! A LT E R N AT İ F Futbola Şiddet Yakışmıyor BARBAROS ÇIDAL H RUGBY AHMET YAZICI nanistan, Azerbaycan ve Ukrayna’da, Avrupa’nın tümünde ve dünyada 90’ı aşkın ülkede oynanmasına karşın ülkemizde ugby ata sporumuz olabilir miydi acaba? Bügün gelişmemesi bizi hem şaşırtıyor hem de üzüyor. birçok sporun gölgesinde kalan, ismi bile anılmayan Rugby ile Amerikan futbolu arasındaki fark ve benzRugby’nin Osmanlılar zamanında futbolla kardeş erlikler nelerdir? branş olduğunu hatta futboldan daha ön planda bulunduğunu Amerikan futbolu rugbyden doğma bir spordur. Rugbyde biliyor muydunuz? Osmanlı’da popüler sporlardan biri olan paslar elle geriye verilmek zorundadır, ileriye verilemez. rugby, şu an ülkemizde beklenen ilgiyi görmüyor. Amerikan futbolunda ileriye elle pas verilir. Rugby, futbol Rugby’de ulusal takımımız bile yok. Bu sahası ölçülerinde bir yerde oynanır. Amerikan futdeğişimin nedeni ne? Rugby’de Avrupa’da bolu ise biraz daha farklı ölçüdeki bir sahada... söz sahibi olabilir miydik? Rugbyyi Rugby 80 dakikada biterken, Amerikan futbolu Kadıköy Rugby Spor Külübü Başkanı oyunun çok sık durmasından dolayı 4 saate Mert Ataray’la konuştuk. yakın zamanda tamamlanır. Rugbyde top Rugby Türkiye’yle ne zaman suz adama müdahale kesinlikle yasakken, tanıştı? Amerikan futbolunda böyle bir yasak yokRugby, Osmanlı Devleti’nde 19. tur.Takımdaki oyuncu sayısı rugbyde 15, yüzyılda futbolla aynı zamanda Amerikan futbolunda ise 11 kişidir. 2 soynanmaya başlandı. İzmir’de porda sayı yapma biçimi, topun şekli yaşayan La Fontaine ailesi, ve bazı terimler açısından birbirine ben1894’te ‘Bournabat Football and zer. Rugby Club’ ismiyle bir futbol Rugbyde hedefleriniz neler? ve rugby kulübü kurdu. Daha En temel hedefimiz rugbyyi sonraları İzmir ve İstanbul’da da Türkiye’ye yaymak ve sevdirmek... çeşitli Rum ve İngiliz kulüpleri Mevcut kulüpleri kalkındırmak ve daha kuruldu. Bu kulüpler hem fubol başarılı hale getirmek, ulusal takımı kurhem de rugby oynuyordu. O demak, diğer ülkelerle maçlar yaparak Uvirlerde bu 2 spor birbirinden ayrı luslararası Rugby Federasyonu’nun bizi düşünülemezdi. İkisi de futboldu tanımasını sağlamak... ama farklı kuralları vardı. Daha son Rugby ligiyle ilgili ne gibi çalışmalar raları dünya çapında bu iki spor biryapılıyor? birinden ayrıldı. Sonuçta da oynanŞu anda Türkiye’de 5 rugby kulübü var. ması daha kolay olan futbol ön plana Bunlar İstanbul Ottomans RFC, Kadıköy Rugçıktı. Bu durum Osmanlı Devleti’ndeki by Kulübü, Girne Pumas, Bakırköy Rugby Kulübü Mert Ataray. kulüpleri de etkiledi. Futbol benimsendi ve ve St. Benoit Rugby Kulübü... Bu kulüplerin rugby hiç oynanmadı. Bundan 1 asır sonra katılımıyla resmi bir lig kurmayı planlıyoruz. Fransız Marc Mercier, Dennis Ponds de Vier ve Siz rugbyye nasıl başladınız? Neden rugbyyi seçtiniz? Kanadalı Chris Skirrow’un Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk rugby Ben 23 yaşıma dek elime rugby topu almamıştım. Sadece takımı olan İstanbul Ottomans RFC’yi kurmasıyla 1999’da TV’de izleyip, “Ne kadar güzel bir spor... Keşke ülkemizde de rugby yeniden oynanmaya başlandı. oynansa” diyordum. Derken bir gün bir dergide İstanbul Ot Rugby Osmanlı döneminde başlamış olmasına karşın tomans isimli bir rugby kulübünün Levent’te antrenman niye ulusal takımımız yok? yaptığını okudum. Ertesi gün hemen antrenmanlarına gittim. Bunu ben de kendime birçok kez soruyorum. Türk insanının O günlerde Ottomans’la birçok maça çıktımDaha önce interyapısına bu kadar uyan, içinde güreş ve futbol öğeleri nette tanıştığım Kadıköylü arkadaşlarımla Kadıköy Rugby barındıran bir spor nasıl gelişmemiş, hayret ediyorum. Tek Kulübü’nü 15 Nisan 2006’da kurarak ilk adımı atmış oldum. açıklaması Osmanlı Devleti zamanında ve savaş yıllarında Son olarak söylemek istedikleriniz... ülkenin tek sporu geliştirecek gücü vardı. O da nüfuslu ve zenBiz rugbynin Türkiye’de çok sevileceğine ve çok kısa süre gin yabancıların oynamayı tercih ettiği ve Türklerin de daha içinde gelişeceğine eminiz. Anlaması kolay, izlemesi ve oykolay başarılı olduğu futboldu. Kimse rugbyyi tanıtmaya naması inanılmaz keyif veren, güreş ve futbola benzeyen bir çalışmadı. Rugbynin Gürcistan, Romanya, Bulgaristan, Yuspor neden sevilmesin? er hafta futbol sahalarında yaşanan şiddet olaylarının giderek daha da büyüdüğünü gören biri olarak daha büyük çapta olayların çıkmasından endişe duyduğumu daha önce yazmıştım.Ülkemizde genelde olayın olduğu gün ve ertesinde televizyonlarda klasik, “Spor sevgi ve kardeşliktir” edebiyatı yapılması ve aradan 1 hafta geçmeden herşeyin unutulması adeta bir alışkanlık haline gelmişken, şiddet sinsi sinsi artmaya devam etti. Bu hafta Manisa’da yaşananlar ise tam bir kabus gibiydi. Öncelikle diğer olaylarla özellikle geçen hafta başkentte yaşanan Ankaragücü taraftarının maçtan sonra polisle çatışmasıyla bu olayı birbirinden ayırıp değerlendirmek gerekiyor. Geçen hafta Beşiktaş seyircisine saldırmak için stad dışında bekleyen ve izin verilmeyince polise taş atan bu gruba futbol taraftarı demek çok güç. Diğer tarafta Manisa’da Sakaryaspor ve Manisaspor taraftarının kolkola maç seyrettiği bir ortamda tamamen iki dengesiz kişinin çıkardığı çirkin olaylar bu ortama ve her fırsatta centilmenlik çağrısı yapan evsahibi takıma yakışmadı. Ama tekrar edelim bu olaylar Bülent denen dengesiz kişi ve saldırgan kaleci antrenörü yüzünden çıktı. Olayları zaten okudunuz ve izlediniz neyin ne olduğunu gördünüz, onun için bu kısmı geçelim ve asıl önemli noktaya gelelim.Sahanın ortasında hakemin boğazına yok yere sarılacak kadar gözü dönen bu iki adam hakkında nasıl bir ceza verilecek bilmiyorum ama maçtan sonra yaptıkları açıklamalar maçtaki çirkinlikler kadar tehlikeliydi. “Diyarbakırspor maçlarında bu kararı veremezdi” diyerek hassas dengeleri bozmak ve kimsenin açılmasını istemediği yaraları kaşımak bence daha beteriydi. Olayları izlediğimde öncelikle karakterine ve centilmenliğine sonuna kadar kefil olabileceğim Vestel Manisaspor başkanı Haluk Çubukçu için çok üzüldüm. Sonra Türkiye’nin en büyük sermaye gruplarından Vestel’in bu olaylara nasıl yaklaşacağını ve firma imajına yakışmayan bu hareketlerin nasıl tepki göreceğini düşündüm. Vestel Manisaspor Onursal Başkanı Ahmet Nazif Zorlu’nun maçtan sonra çıkıp “gereken cezayı vereceğiz” demesini hatta “olayları çıkaran bu iki kişinin kulüple ilişiğini kestik” demesini bekledim. Ama futbolun kimlikleri ve mevkileri ne olursa olsun insanların gözünü nasıl kapattığını unutmuş olmam en büyük hatam oldu. Neyse meşhur padişah ve babasının hikayesini bilenler ne demek istediğimi anladılar zaten. İşin diğer yönüne gelince, Kanaltürk’deki “Futbol Pazarı” programında Vestel Manisaspor 6 puan farkla liderken “Bu takım düşmesin yeter” dememe yorumcularımız çok şaşırmıştı. Aslında her yorumumun olduğu gibi bunun arkasında da bir analiz vardı ve Ersun Yanal’ın bugüne kadar başladığı hiçbir işi tamamlayamadığını bildiğim için böyle söylemiştim. Yanal her başladığı işe büyük bir heves ve hırsla girdikten sonra nedense bir bıkkınlık ve özensizlik içine girmeyi alışkanlık haline getirmişti. Haftalardır kötü giden takımda bunun en büyük suçlusu olan Ersun Hoca ne yazık ki kariyerine bir başka eksi not daha eklemiş olacak. Futbolun güzelliklerinin de yaşandığı ve özellikle KayserisporAntalyaspor maçı ve Coşkun ile Mehmet Topuz’un gollerinin tadı damağımızda kalmışken böyle bir yazı yazmak zorunda kaldığım için üzgünüm. Ama günlük yaşanan bir ülkede ilkesizlik ve cahillik, yasa ve bilginin önüne geçmişken güzellikleri görmemiz ve yaşamamız inanın giderek daha zor bir hal alıyor. Tekrar sormam gerek: Tehlikenin gerçekten farkında mısınız? EPosta: [email protected] 19
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle