24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Toprak pistin FATİH’İ M U R AT İ LT E R C SPOR MOTOR SPORLARI EKİM SALI R enault Sport Türkiye Takımı’nın gelecek vaat eden genç ralli pilotu Fatih Kara, Dünya Gençler Ralli Şampiyonası’nda yarışan ilk Türk olmanın gururunu yaşıyor. Antalya’daki Dünya Ralli Şampiyonası’nda start alan 30 Türk pilottan birisinin mücadelesi diğerlerinden oldukça farklıydı. Renault pilotu Kara’nın alacağı derece ve puanlar Dünya Şampiyonası’ndaki sıralaması için çok önemliydi. Renault Sport Türkiye adına etaplara çıkan Fatih Kara, 2006 sezonunda İspanya, Fransa, İtalya ve Almanya’da elde ettiği başarılı performansını bu kez kendi seyircisi önünde tekrarlamakta kararlıydı. Kara, Dünya Gençler Ralli Şampiyonası’nda puan mücadelesi veren ilk Türk pilot olmanın sorumluluğu ile kendi seyircisi önünde, ülkesini en iyi şekilde temsil etti. Fatih Kara, “Türkiye Rallisi, bizim açımızdan sezonun en önemli yarışıydı ve gerçekten de çok güzel başladık. İkinci gün JWRC kategorisinde ikinciliğe kadar yükselmiştik ve podyumda finiş görme hedefimize oldukça yakındık. Ancak 11. özel etapta lastik nedeni ile yaklaşık 8 dakika kaybedince konsantrasyon kaybımız oldu. Bir sonraki etapta lastik patlatarak 3 dk. kadar zaman kaybettik ve zirveden oldukça uzaklaştık. Tüm ekiplerin de söylediği gibi etaplar çok zor ve çamurluydu. Rallinin son günü ise zemin kurudu ve çok daha zevkliydi, keyif aldık. Sonuçta JWRC için puansız ayrılmış olsak da bu zorlu yarışı bitirdiğimiz için mutluyuz. Tesellimiz Türk Pilotlar Klasmanında Super 1600 birincisi ve Türk WRC otomobillerin ardından genel klasman üçüncüsü olmamız. Etaplarda seyircilerin desteğini görmek gerçekten de çok gurur vericiydi” dedi. GENÇLERE İYİ ÖRNEK HIZI SEVİYOR 26 yaşındaki Fatih Kara’nın bu spora başlaması, trafikte kendi tabiriyle “deli gibi” araba kullanması ve üst üste büyük hasarlı kazalar yapmasıyla olur. Son kazasında servis garajının sahibi arkadaşı ona bir ralli otomobili satın almasını ve hız tutkusunu bu şekilde tatmin etmesini önerir. Kara, yarışçı Taner Şengezener’in eski antrenman otomobili olan Fiat Palio Grup N’i satın alarak ralli dünyasına adım atar. Kısa zamanda içindekinin bir trafik canavarı değil, bir ralli yeteneği olduğunu keşfeden Fatih Kara, aldığı başarılı sonuçlarla Fiat Motorsporları takımına çağrılır. Kara, 2004 yılında Citroen Sport Türkiye ekibine transfer olur ve daha ikinci yarış sezonunda hem A6 sınıfında, hem de Türkiye Gençler kategorisinde sezonu çifte şampiyonlukla noktalamanın sevincini yaşar. başladıkları ve gerçekten de başarılı olmaya inandıkları takdirde takımların dikkatini çekip profesyonelliğe adım atmamaları için hiçbir neden yok bence” ifadesini kullanıyor. Kendisi gibi hız tutkunu gençlerin hız tutkularını trafikte değil, hem kendi, hem de diğer insanların hayatlarını tehlikeye atmamak için pistlere, rallilere çağırıyor. 2004 sezonu öncesinde Norveç’de buz üzerinde otomobil kullanma tekniği ile ilgili eğitimi alan Kara, “Bu eğitim beni 12 yıl ileriye götürdü. Çünkü teknik olarak fazla şey bilmediğimi gördüm’ diyerek yarış otomobili kullanmanın ne kadar zor ve teknik bir bilgi gerektirdiğini söylüyor. Yarış hayatına atıldığından bu yana konsantrasyonunun çok geliştiğini söyleyen Fatih, bu güne kadar dikkat etmediği bir konu olduğunu söylüyor. ”Yarışlarda çok güç harcıyorsunuz, bu nedenle kondisyona çok dikkat etmelisiniz” diye konuşuyor. 28 yaşını tamamladıktan sonra bir WRC otomobilinde yarışmak isteyebileceğini belirten Kara, JWRC yarışlarıyla tam olarak profesyonel yarış pilotu olduğunu söylüyor. Y KARA’NIN 7 PUANI VAR Dünya Gençler Ralli Şampiyonası JWRC’de ülkemizi temsil eden Fatih Kara, copilotu Cem Bakançocukları ile bu sezon İspanya ve Almanya’dan 2, Fransa’dan ise 3 puan topladı. Kara 7 puanla 15.sırada yer alıyor. Fatih Kara ve Cem Bakançocukları, 2006 JWRC sezonunu, 13 aralık 2006 tarihleri arasında arış dünyasına girerek kendisini kabul ettirmek isteyen gençler için bir rehber olan Fatih Kara bu açıdan onlar için çok önemli bir örnek olduğunu düşünüyor. Çünkü 3 yıl öncesine kadar motorsporlarına başlamadan önce caddelerde egosunu tatmin ederken, bu sporun ne kadar güvenli olduğunu ve bu işi bir spor olarak yapmanın daha zevkli ve heyecanlı olduğunu keşfetti. Kara, “Bu sporu çok ciddiye aldım ve gelen başarılar sonunda da ailemin desteği ile yarıştım. Citroen ve Fiat Takımlarında yarıştım. Bu sezon da Renault’dan gelen teklif ile hayallerini kurduğum bir otomobilin direksiyonunda ve hayalini kurduğum bir şampiyonadayım. Otomobillerine yaptıkları masrafı ralli için ayırıp bu spora R A L L İ D Ü N Y A S I Karmaşa / Ş E V K İ G Ö K E R M A N stediğiniz düzeni kurmak, olayları kendi görüşlerinize göre yönlendirmek mi istiyorsunuz ? Çok kolay, çok bilinen ve çok uygulanan bir yöntemi var. Önce ortalığı şöyle bir karıştıracak, satranç tahtasını karıştırır gibi, sonrasında taşları gönlünüzden geçtiği gibi, işinize gelen bir şekilde dizeceksiniz… Bilin ki, bir çok kişi ne yaptığınızın, ne gibi bir hayır (!) düşündüğünüzün, kimin keyfine göre davrandığınızın farkına bile varmayacak, belki de yenilik getiriyorsunuz diye sizi alkışlayacaktır… Bir başka yöntem de “ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” ana fikri doğrultusunda davranmaktır. Her iki koşulda da en önemli öğe “çifte standart uygulama”daki yeteneğiniz olacaktır. “Yarınlar ne getirir pek bilinmez, hele hele çifte standart özürlü batılıların söz sahibi olduğu ortam İ da” demiştik Antalya sonrasında; kokusu çabuk çıktı… FIA geçtiğimiz hafta bir toplantı yaptı, olağan toplantılarından birini. 2007 ve 2008 yıllarının Dünya Ralli Şampiyonası programlarını belirlemişler. Türkiye Rallisi, 2007 programında yok, Kıbrıs ve Avustralya ile birlikte; yerlerini Norveç, Portekiz ve İrlanda almış. Türkiye’nin çıkarılma gerekçeleri arasında yer alan “aynı yörede aynı özellikli yarışlar (TürkiyeKıbrısYunanistan)” savını, bu takvimde yer alan İsveçNorveç, İrlandaİngiltere rallilerini gördüğünüzde ciddiye almanız mümkün mü?... Geçiniz bir kalem; duruma göre yaratılmış bir gerekçe… 2007’ye zoraki eklenmiş bir Kıtalararası Çalenç Şampiyonası içine Türkiye’yi monte etmek tatmin edici mi sizce?... “Evet” demek zor; bunu da geçiniz ?... 2008‘e baktığımızda ise, Avustralya ve Türkiye’yi yeniden görüyoruz, hiç akılda olmayan Ürdün ile birlikte. Norveç, Meksika, Portekiz ve İrlanda’nın olmadığı 18 yarışlık programa Güney Afrika, Kıbrıs veya Polonya rallilerinden birinin eklenebileceği dip notu da eklenmiş listenin sonuna. Bu kadar karmaşaya hiç gerek yok; sezonun 18 yarıştan oluşacağını ve bazı yarışların “asansör yarış” konumuna gireceğini söylesenize; neden insanları zora sokuyorsunuz “ne yapılmak, hangi strateji izlenmek isteniyor ?” sorusuna yanıt arama konusunda… 23
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle