Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 MEKÂN Hacer Gündoğdu Tünel'in karşısındaki pasajı çok çekici bir mekâna dönüştürdü. Kahvesiyle, lokantasıyla, antikacısıyla, çiçekleriyle öteki Beyoğlu pasajlarını kıskandıran mekân gece ve gündüz sakinlerine hoşça vakit geçirtiyor. RÖPORTAJ: AYFER COŞKUN FOTOĞRAFLAR: KAAN SAĞANAK araköy'den tünele binip de, yukan çıktığımızda ilk gördüğümüz, karşıdaki süslü, kocaman bina olur. Binanın tam ortasındaki üç demir parmaklıklı kapı ise, Tünel Geçıti'ningirişıdır. Çokeskiden.öğrenciliğim sırasında, kımbilir kaç kez geçtiğim halde belleğimde birikı antikacıdan başka bir şey kalmamış olmalı kı uzun, çok uzun bir ayrılıktan sonra uğradığımda şaşakalmıştım.OnceSofyalıSokak'tangirmeğidenemiş, kapalı olduğunugörünce, Tünel tarafına geçmiştim: Çiçeklerle donatılmış Geçit'de masalar kurıılmuş, insanlar keyifle yiyip içıp, konuşuyorlardı. Solda daha çok antika türü eşyaların satıldığı dükkânlar sıralanmış, sağda ise bır kırtasiye dükkânı ve lokanta vardı. Geçıt'i bu yeni haline dönüştıi ren ve birçok dükkânı ışleten Hacer Gün doğduıleönceantıkacıdükkanıyken,şimdi lokanta olarak hızmet veren mekânda, bugüne nasıl ulaştığını konuştuk. Önce sizi biraz daha yakından tanı yalım. Eğitiminiz, asıl mesleginiz ve şimdiye dek yaptığınız işler nelerdi ? Şu anda yaptığınız işe ne zaman başladımz ? AvusturyaLisesi'nıbıtırdikten sonra Viyana'ya gittim ve orada işletme okudum. 93 yılına kadar Nuruosmaniye'de uzun yıllar kardeşimle, antika dıyemıyorum, eskieşya alım satımı işi yaptık Vıyana'daki kültür, kültürel faaliyetler sanırım beni çok etkiledi. îstanbui 'a dondüğümde, şu anda oturduğumuzyerdeMustafaKayabek'in işlettiğı bır antıkacı dükkânı vardı. Öteki dükkanJarın çoğu terkedılmış gibıydı. Ben o burada diye bu pasaja girdim. Bir çok tanıdık, "Kimselergeçmiyor.batacaksın" dedi. Bir arkadaşımla beraber bir erkek berberinın boşalttığı dükkanda sandöviççı açtık. Ayakta kahve satışı yapıyorduk ama bizde öyle "ayaktakahve" alışkanlığı yoktu. TabiiTürk kah vesi ve ince bellı bardakla çay servisimiz de vardı. Çünkü bunlarsız bır kahve düşünemıyordum. AnıaınsanlarbırTürkkahvesıne üç saat oturııp, iistune bir de fal baktırıyorlardı. Yol ayırımınagelmiştik. Yabırakıp gıdecektık ya da başka bır şey deneyecektik. Bırakırsak, yerine hemen arabesk müzıkli bır kebapçı açılabılırdı. ( )yle olursa, eski eş Kımıl kımıl ya aJım satımı yaptığım kendı dukkânımda da rahat edemeyecektım OsıralardaMustafa beyin btı dükkânı devretme durumu ortayaçıktı. Sonıındadevraldık Şugördüğunüz eşyaların çoğu o zamandan kalmadır. Bunun yanındakı dükkân başkasına aıtti. O da New York'ta yaşıyordıı lkı yıl kadar uğraşıp onıı da ıkna edıp aldım. Sonra lokantaya çevirdiniz burasını. Oldukça biiyük bir mekân. Ust katı da var. Lokantacılıkla ilgilenmiş miydiniz hiç? Lokantaya çevırmeye karar verdim çünkü kafe masrafı karşılamıyordu. Evet, lokanta nasıl çalıştırılır, hıçbılmiyordum doğrusu. Ben ışın hep estetık yönuyle ilgileniyordıım. Mutfağı çok küçümsüyordum ve her ev kadınının yapabileceği bır iş olarak goruyordum. Oysa mutfağı, mutfakekonomisini iyi bilmek gerekiyor. Tabii iki yıl bovuncıiburası, "yemeğıkötu" biryerolarak geçti. tki yılın sonunda arkadaşlar beni birisiyle tanıştırdılar. Hem de " Ikiniz de sorunlukadınlarsınız"dıyerek...Sonderecezarit bir ınsan olan Gamze ile tanıştım. New York Ünıversitesı'nde okumuş. Yemekle hobi düzeyınde ilgili. Genış bır mutfak kültürü var. lkı yılı geçtı bırlıkte çalışıyoruz. ü n a rağmen, "kötü yemekli" yer tanımını geri almak oldukça uzun bır zaman aldı. "Orada yenıek yenmez, kahve içilır" kanısı