Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET DERGİ rağmen dans, polo, at yarışları ve belki de müstakbel eşlerin olduğu bir yerdi. Sarışın, selvi boylu vc yumuşak sesli Agatha'nın tek problemi son derece utangaçolmasıydı. Bu utangaçlığı yüzünden piyano ve şanı profesyonel bir düzeye gelmeden bıraktı. Hatta Kahire'dedansettiğipartncrlerinden biri annesine, kızının iyi dans ettiğini ama konuşmayı öğrenmesi gerektiğini söylemiştir. Agahta, konuşmak yerine hüzünlü şiirler, denemeler ve bir de roman yazdı. Bir yayınevinegönderdiği roman geri gönderildi. 1914'tebirinci dünya savaşı başladığında yerel bir hastanede gönüllü olarak ondan sonra da zehirli maddelere hayranlığından ötürü bir eczanede çalıştı. O dönemde yazmış olduğu ilk şiirin adı da "BirEczanede"dir. 1914'teArchibald Christie adlı genç bir subayla evlendi. Savaşın sonunda ise kızı Rosalind dünyaya geldi. Bir gün Torquay'de gördüğü kaçaklardan esinlenerek bir detektif hikâyesi yazdı. Olayları takip edendeHerculePoirotisimli cmekli bir polis subayı idi. The Mysterious Affair at Styles 1920'de Amerika'da, 1921'de ise Ingiltere'de yeni ismiyleyayımlandı. Romanları çok popüler oldu ama yayıncısı ile olan anlaşması pek elverişli olmadığından eline pekazparageçti. 1926'dayayınevini değiştirdi ve yazdığı roman ile daha da ünlendi. 1926'nın aralık ayında annesinin ölümü onu sarstı. Ardından da kocası golf arkadaşı ile aşk yaşadığını açıklayınca, Agatha sinir krizi geçirdi, yedi yaşındaki kızını bırakıp evi terk etti. Polis bütün Ingilte re'yi köşe bucak ararken, Christie karısını öldürmekle suçlandı. On gün sonra Agatha, Harrogate'te Hydropark otelindebulundu. Doktorlar, kaçışının sadece bir bölümünü hatırlayan Agatha'nın sinir krizi geçirdiğini ve bilincini kısmen kaybettiği sonucuna vardıiar. Agatha Christie ÇtĞDEM MANER* gathaChristie'nin Ortadoğu'ya olan ilgisinin nereden geldiğini merak eden herhalde pek çok kişiolmuştur. Kırkyaşındayken kendisindcn on dört yaş genç olan arkeolog Max Mallovvan ilc cvlenen Agatha, uzun seneler boyunca kocasının kazılarında çalışmış ve birçok cinayet öyküsünü oralarda yazmıştı. Kitaplarından bahsettiği zamanlar, "aktörler sahte ama mekânlar gerçek" dermiş. 1931'in aralık ayında Ninive'den döndükten sonra kocasına, karda kalan Doğu Ekspresi ile yaptığı yolculuğun betimlemesini göndermişti. Bu da Doğu Ekspresi'nde Cinayet'in temclini oluşturmuştu. Mezopotamya'daCinayet'te.Ur'da yapılan kazıları anlatmıştı. Nü'deOlüm ve 1933 te Mallovvan'larınNilüzerindeyaptıklarıbu gezintiden esinlenerek yazıldı. Suriye'deki anılarını 1946'da Come Tell Me How You Live adlı romanında aktardı ve bunu savaş dönüşü kocası Max'a hediyeetti. Hayatının ilk dönemi Agatha Müler, Kraliçe Victoria'nın son dönemine rastlayan 15 Eylül 1890'dalngil Dedektif romanlarının ünlü yazarı Agatha Christie Ortadoğu'da yapılan pek çok kazıda çalışmıştı. tere'nin güney sahillerindeki Devon kentindedünyayageldi. AüesiAshfield'degeniş bahçeli büyük bir villada yaşıyordu. Agahta, dans, §an, piyano dersleri aldı, on dört yaşına geldiğinde de Fransa'daki kız okuluna gönderildi. Babasının kütüphanesine kapanıp orada bütün gün roman vc dergi okuyor, hayalinde kurduğu hikâyelerin içinde yaşıyordu On bir yaşındayken babası kalp rahatsızlığından öldü. Babasının işleri pek iyi yürütülmediğinden, aile büyük maddi zorluklar yaşadı. Annesi Agatha'yı ilk gezisine Kahire'ye götürdü. Kahire, Londra'dan ucuz olan, ama buna Christie'ler 1928'deboşandı. O zamana kadar inancı kuvvetli olan Agatha, imanının kaybolduğunu düşündü ve bir daha da ayinlere katılmadı. Bu serbest hayatın tadını çıkarmak için Doğu Ekpresi için birbilet aldı. Önce Bağdat'ta, oradan da o dönem Ingiltere'dekazı raporlarıdetayh olarak neşredilenUr'a gitti. Kazıdaki hayattan, çölden ve kamp hayatındanöylesineetkilendiki, 1930 ilkbaharında kazıya gelme davetini kabul etti. Apandisit ameliyatından dolayı kazıda bulunamayan arkeolog Max Mallowan da kazıya katılmıştı. Bölgedeki tarihi yerleri gezdirirken Christie, kızının çok hasta ol