24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

EKÎM 2003. SAYI 918 meyaşıeşitolmadurumundadırsözleşmeyegöre. Buradaeğerkadınlariçinendüşük evlenme yaşı erkeklerden daha düşükse o zaman bunun sözleşmeye aykırılığı iddia edilebilir. Dilekçe verilcbilir ama öncc iç hııkukyollannın lüketilmesi lazım. Şu ana kadar hangi konularda başvuru oldu ? Türkiye'den başvuru var mı ? Hayır, dahahiçbirycrdenyok. Dahaçok yeni ihtiyari protokol. ücak ayında ilk dcfa gelmiş başvurulara bakacağız. Siyasette kadının katılımı yetersiz. Bu konu kotniteyegötüriilebilirmi? Yasalarımızda siyasette kadınların daha fazla katılımını sağlamak üzere önlemlcr yer almıyor, diye başvurulabilir. Örneğin kotayoktur. Kotagibiönlemlcrinalınması, CEDAW sözleşmesinde öngörülmüştür. Bunlareşitliğe aykırı değildir, denilmiştir. Kadınlarla crkekler arasında eşitlik yoksa, eşitliği sağlamak için birtakımözel önlemlcr almması ayrımcılık değildir. Bizim geçmiş başbakanlarımız, kota faJan yapamayız, çünkü anayasamızın eşitlik ilkesine aykindır, dediler. ni komitegözden geçirir. Türkiye bu raporlan vermektedir ama gecikerek. 1999'da vermesigerekiyordu4.raporla,4. ve5. raporubirleştirerekycni verdi. Sözleşmenin temel ilkeleri açısından Türkiye'nin durumu nasıl görünüyor? Dürıya ölçülcriyle bakılırsa yasalarda eşitsizlik çok fazla değil. Tek bir yasal sistemirniz olması, laik vc tek hukuka dayalı bir yasal sistemi kabul etnıemiz çok büyük bir ilerleme. Cutnhuriyetin amaçları kadını kamu alanına çıkarmak, eğitimini yükseltmek gibiönlemlerciddimesafekaydedilmesine neden olnıııştur. Yasalarda çok ciddi kısıtlamalar var, diyemem. Medeni Yasa ile önemli adımlaratıldı. Ama özellikleTCK'de uluslararası standartlarda kabul edilcmeyecek ayrımcılık içeren maddcler var, bunların değişmesi lazım. Sadece yasalar değil sorun. Medeni Yasa 1926'danberiyürürlükte. Mülkiyet konusunda, miras ko nusıında kadınerkek eşitliğini getirrniş. Ama tarım arazilerinin yiizde ] 0'u, kentlerdckigayrimenkullerinyüzde9'u kadınların üstünde. Yasalar tek başına bu işleri dönüştürmeye yetmiyor. Yasalar olmazsa da olmaz. Türkiye'nin oldukça iyi yasalan var amatoplumsal, kültüreluygulamalarındeğiştirilmesi gerekiyor. TCK tasarısı hazırlanırken sizden katkı istendimi? Sivil toplum örgütlerinin toplantılarına davetederler; ben degidiyorum ve uluslararası standartları anlatarak katkıda bulunmayaçalışıyorum. Devlet açısındanbirgörüşalmaşimdiye kadar olmadı. AKP'nin iktidarda olması kadınlara bakışı nasıl etkiliyor? Hükümet programında "birey" olarak kadından çok, kadının anne roliinevıırgu yapılıyor... AKP, parti ve hükümet programında CEDAW sözlcşmesine sözleşmenin adını zikrederekatıfyapan bir parti. Ama bunun bir adım ötesinde, bu sözleşmeyi daha iyi hayata geçirmek için ne yapıldı derseniz olumlu bir şey söylemem mümkün değil. Sözleşmeyi göz öniinde bulundurarak yapılmış bir icraattan haberim yok. TCK tasarısının hazırlanmasında CEDAW sözleşmesine bir göz atıldığı, bunun göz önüne alındiğtna yönelik en ufak bir bilgimiz yok. KâğıtüzerindekalanbirCEDAWabağlılık taahhüdü var. Burada sivil topluma, medyaya, seçmenegörevdüşüyor. Bunun gereğini yapması için iktidarı zorlamak gerekiyor. Birtoplumda ilericiliğin, demokratikleşmenin, gerçekten çağdaş bir toplum olmanın en önemli göstergesi kadınerkek eşitliğininneölçüdegerçekleştiğidir. Türkiye tek tek bazı konularda iyi adımlar atıyor. Ama bir çıkış noktası olarak, birmotivasyon, bunun adını koyma olarak kadınerkek eşitliği diye bir şeyi gündemde görmüyorum. Kadın konusu unutuldu. CEDAW sözleşmesinin en önemli özelliği kadını bir birey olarak kabul etmesi, birey olarak onun insan haklarını garanti altına almasıdır. Kadının aile üyesi olarak, kız evlat, cş olarak korunması CEDAW'a uygun bir yaldaşım değildir, kadınların insan haklarına uygun bir yaklaşım değildir. Anneliğin korunması tabii ki sözleşmenin içinde de var. Ama kadınlar anne, eş oldukları için bir düzenlemeyapmak değildir esasolan. Birey oldukları için hakları korunmalı. CED AW açısından Türkiye'nin öncelik li gündemi nedir? Şu anda TCK. Hukuk sistemimizde ayrımcılığınhalenolduğubiryasa.CEDAW hükümlerine uygun düzenlemeler yapılmalı. Ama bir tek o değil. Siyaset konusu çok önemli. Türkiye'de kadınların siyasetteki konumu bir yüz karası durumunda. Eğitim nıeselesi çok önemli. 4 kadından biri hâlâ okumuyor yazmıyor. Kadına karşı şiddet çok önemli bir problem.Namuscinayetleri var. Devlet de buna olumsuz yaklaşmıyor. Ceza indirimlerini kaldırma yönünde adımlar atıldı. Uluslararası ortamda, bizde böyle bir şey yoktur, demiyoruz. Bu da önemli bir adım. Bizden çok daha fazla namus cinayeti olduğu halde bunu kabul etmeyen ülkeler var. Kadının ekonomiye katılımı çok az. Kentlerde hâlâ yiizde 15 'ler civarında. Çok iyi olduğumuz alanlar da var. Büyük tezatlaryaşanıyor. Profesörlerin iiçte biri kadın Türkiye'de. Ayrımcılığın en az olduğu ülkeler İskandinav ülkeleri mi? Iskandinav ülkelerinde siyasette ayrımcılık yok. îsveç'te parlamentoda kadınlar yüzde 50'yi geçmiş durumda. Ama bu o ülkelerde de başka alanlarda da eşitsizlik olmadığı anlamına gelnıiyor. ü ülkeler de bu sözleşmenin tarafı. Onlar da rapor veriyor, herkesin durumu aynı değil. Alanlar ve dereceleri farklı tabii eşitsizliğin. Türbanlı kadınlardan başvuru geliyor mu? Şimdiye kadar böyle bir başvuru olmadı hiçbirülkeden.Tersindengelirgenellikle. Birlakımülkelerde kadınların kapanmaya zorlandığı, teşvik edildiği ve bunun kadın haklarına aykırı olduğu tartışılır. Genel olarak komitenin yaklaşımı sözleşmenin verdiği haklar doğrultusunda değerlendirmektir olaylan. Birtakım kadınların insan haklarının özüne aykırı bazı şeyleri savunmak bu komitede mümkün olmaz. Geçmişte, çokeşlilik argümanının getirildiği durumlar oldu.Çokeşliliğisavunanveyaçokeşliliğin engellenmesinin iyi bir şey olmadığını söylemeyeçalışan ülkelerolmuştur. Şeriatdüzeni uygulayan ülkelerin raporlarının her görüşüldüğü zaman, bu ülkelere, çokeşlilik düzenlemesinden kaçınılması gerektiği, bunun mümkün olan her şekilde ortadan kaldırılması için çalışılması söylenmiştir. Şeriat düzeninin geçerli olduğu ülkelerin belli maddelere çekinceleri var. Kanun karşısında eşitlik ve aile yaşamında eşitlik maddesine çekinceleri vardır. Bu çekincelerher rapor verdilderinde eleştirildi. Türkiye de 1980'de taraf olduğunda bu maddelerin bazı fıkralarına çekince koymuştu. Eski Medeni Kanun'da aile içinde eşitlik yoktu. 2001 'de, yeni Medeni Kanun kabul edilmeden çekincelerkalktı. Sözleşme gereklerİ yerine getirilmedigindebir yaptırım söz konusu mu? Bir dahaki rapor döneminde denetleme imkânımız var. îhtiyari protokol açısından yapılan kişisel başvurular sonuçlandığı zaman, komite başvuru sahibini haklı bulursa devlete, siz haksızsınız, bunu düzeltin, diye bildirim yapma durumunda. Bu bir uluslararası sözleşme, özgür ve bağımsız devletler kendi istekleriyle taraf oluyor. Burası bir mahkeme değil, AtHM gibi, devlete bir tazminat hükmetme yetkisi yok. Öneri yapmak, uyarı yapmak ve uyarılanna uyulmastnı beklemek hakkı var.# EVDB tytEKİNDB SIDÛETE TAOZE A SYflîlMlZ EVIM12 EN C U.İU.H O zaman, anayasamızdaki eşitlik anlayışı kendi taraf olduğumuz uluslararası sözleşmenin gerekJerinc uygun değil demektir. Türkiye sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ne ölçiide yerine getiriyor ? Türkiye'de haklar hem yasalarda tanınmıştır, hem de tam anlamıyla kullanılabilmektedir, demek mümkün değil. Sözleşme, devletlere 4 yılda bir rapor hazırlama yükümlülüğü getiriyor. Sözleşmedeki hakların ne kadaryaşamageçirildiğini, gerçek yaşamda bunların ne ölçiide kullanılabildiği
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle