05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

5 OCAK. 2003. SAY1 876 düşünmek gerekli kim daha kentli diye. Meltem karakteri kentli ama Haluk karakteri de kentli. Meltem ile Haluk sürckli çatışıyor. Yazabilmem için çatışma gerekli. Anlaşanıayan insanlann filmi olur. Anlaşanlann ise masalı. Bana "Tom" ve " Jerry" lazımdı. Onlann beslendikleri nokta, çatışma. Neden mutfak ortamını yarattınız? Herkes çocuklann yanında kavga edilmeyeceğini bilir ama beceremez. Dizide, mesaj kaygımız yok ama bu noktada kavga edecekseniz çocuklann yanında etmeyin, kendinize özel mekân yaratın diyoruz. Sizce, dizi neden tuttu? Gerçek mizah yapmak istedim. Dizi gerçek olsun insanlar kendilerini bulsun diye çok uğraştım. Dizi fazla gerçek olduğu için tuttu. Ama insanlar diziyi çok ciddiye alıp gerçek sanıp hayata taşıyorlar. Bu noktada diyorumkibubirfilm. Bazı şeyleryalan.hayal. Bu kadar ciddiye almayın. Gerçek hayat bu kadar ilginç değil. Bana göre insanı mizah mutluetmeli. Dizinin kitabı da basıldı. Senaryolarvebenimle ilgili söyleşilervar kitabın içinde. Kim yayınlan, senaryolan kitap haline getirdi. Aslında, kitap demeyelim de dizinin kâğıda basılmış hali diyelim. Ekip ne durumda? Kamera arkası çok net. Aynlsak da Beraberiz'leaynı. Hepaynışeyisöylüyorum. Aynlsak da Beraberiz'den mezunuz. Dekor, estetik anlayışımız oradan geliyor. Sonra aynı ekiple En Son Babalar Duyar dizisini yaptık. Bence o daha güzel oldu; çünkü kronolojik olarak son yapılan daha iy i olur. En Son Babalar Duyar, daha sade değil mi? Hepsinin farklı olması gerekli. Aynlsak da Beraberiz dizisi çok komik öğeler içeriyor. Çocuklar Duymasın, kentli ve çocuklu bir mesele. En Son Babalar Duyar, daha duygusal, daha gerçek. Farklı bir sıcaklık yakalamayaçalışıyoruz. Birzamanlardurumuiyi olanküçükesnafailesininhikâyesi. Yazdıklarınızın yabancı sitcomlardan farkıne? Bizde lokal bir lezzet var. Ben yaptığım işe, "duysusal sitcom" diyorum. Dünyadabu tarz hikâyeler anlatılırken içine duygu üflenen çok fazla dizi yok. Yabancılar, salt mizahla yazıyorlar. Ben salt mizahla yazmıyorum; çünkü Türk insanına salt mizahın uygun değil. Biraz"Yeşilçam"tadı varbizimkilerde. Yeni projeleriniz var mı? Tiyatro, sinema ve deneysel çahşmalanm olabilir. Benden beklenen Çocuklar Duymasın dizisinin film versiyonu. Hobi olarak deneysel bir şeyler yapmak istiyorum. Amelie filmi, çok küçük, çok günlük, çok benlik ve bana çok yakındı. Amelie gibi bir şey yapsam Türkiye standartlarında deneysel kalır. Kjsavadelihedeflerimvar. Kjsasürededaha az yazıp daha çok okuyup izlemek istiyorum. Üçprojeyleuğraşıyorum. Bu kadar işin içinde hayatı kaçırıyorum. Yedi günüm yazmaklageçiyoryani. Birol Giiven nasıl bir senarist? Duygusal bir insanım. Yazdıklanm da duygusal ve komik. Hayatı ciddiye almamamduygusallığımlaçelişiyor. Hiçbirşeyi fazla önemsemiyorum. Projelerim, yazarlığım benim için hayattaki en önemli şey değil. Cesurbiriyim, yaptığım işi önemsemiyorum çünkü. Insanın kendi yazarhğını tanımlaması zor. Doğallığı yakalayıp hayatın dilini yazmayaçalışıyorum.^ UKARIDAN AŞAĞIYA BASKENT GUNLERI KİTAP Gürer Aykal dünyanın ilk kadın orkestrasını kurdu MÜŞERREF HEKİMOĞLU G Ödüllü bulmacayı doğru çözen talihlilerin hediyeleri, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'ndan... Konuşmalar Memet Fuat Ay ve Altı Peni Somerset Maugham ürer Aykal'ı içten kutluyorum. Dünyada ilk ve tek kadın orkestrasını kurdu. Çoksesli müzik dalına yeni bir boyut kattı. Yalnız kadın solistlerden oluşan bir orkestra. Haremselamlık türü eylemlerden, oluşumlardan çok hoşlanmam ama bu başka bir olay. Çok sesliliğin birlikteliğini güzel kanıtlıyor. Doğadaki renkleri dalga dalga özümser gibi bir zenginlik katıyor duygulara. Insan sesine kadının katkısını hissettiriyor. Gürer Aykal aile ağacına da yeni bir dal katıyor. Oğlu Kerem Aykal baba olacak yakında, Gürer Aykal da dede. Bakalım küçük Aykal, Aykal ailesine neler katacak? Ailenin bir özelliği bu. Babalar, çocuklar müzik dalına güzel tırmanıyor. Dünyada ilk ve tek kadın orkestrası özgüvenimize de yeni boyutlar katıyor, kadın solistler yan yana geliyor, yeni dalgalarla özgüvenliği söylüyor, kimler de ne ilginç bir suskunlukla hiçbir yere gidemiyor. Biraz, biraz daha derken daha neler yaşayacağız bakalım! Bugünlerde olaylar da, insanlar da karmaşa içinde. Kimin yönü nerede bilinmiyor. Bilinmezlik içinde şaşırtmacalar da var ama toplumun sağduyusu ağır basacağa benzer. Yaşadıklarımız da kanıtlıyor bunu. Yapay sözcülere ödün verilmiyor. ödünsüz yaşamın erdemi ağır basıyor! Belki yavaş ya da yetersiz diye yakınanlar, eleştirenler, tepki gösterenler de var ama bu dönemi aşacağız. Yeni yıl öncesinde dostlar buluştu, sofralar kuruldu, kadehler tokuştu ve , ilginç bir olay herkes yoluna, özüne, çevresine yakışır biçimde yan yana, can cana güzelliği yakalamak ve üretmek sevdasında, çirkinlikleri görmezlikten gelerek tepki gösteriyor. Asıl güçlüğün bu tepkiyle aşılacağına '38 kuşağı Cahit Kayra Metropol ve İmgelem Ahmet Oktay Fransız Şiir Antolojisi İlhan Berk Petersburg Öyküleri Nikolay Gogol Kısırdöngü Jos6 Saramago naestro Gürer Aykal. damla damla yücelterek ses duvarını aşıyor. Gökkubbede güzel bir tınıyla iz bırakıyor. İlginç bir toplumuz doğrusu! Bir yanda neler yaşanıyor... Türbanlı politikaya ödünler veriliyor, çağdışılığa göz kırpılıyor, öbür yanda ne terslikler bir arada, ödün yolunda geriye bir adım derken, ikinci, üçüncü adımlar geliyor, renk kuşağı türü olaylar yaşanıyor. Döne döne Atatürk'ün önünde eğiliyorum, dünyamızda en büyük devrimleri gerçekleştirdi, ulusuna aydınlık yolları açtı. O aydınlığa karşın hâlâ alacakaranlıkta yürümek için direnenlere gülümsemek gerekiyor. önce gülümseyeceğiz, sonra güleceğiz bence. Belki de kahkahalarla! Olayların çaprazlarına girince gülümsemekten kaçınamıyor insan. Nerden nereye ve.. yine nereye? Ancak yerinde saymak da olası değil, insanın doğasında bir itilmişlik var. Rüzgâra karşı yürümese de esintiyle hayli yol alıyor. Bakın neiMden nereye geldik, kimler neler inanıyor. örnekleri var değil mi? Inanmadığımız sözlerin yeri yok sözlüğümüzde. Yeni yıl öncesinde küçük tepelerde büyük kavuşmalar gerçekleşti. Başkentliler insanca duyguların doruğuna tırmandılar, hasretin encamı gelmeden mutluluğun doruğuna ulaştılar. Nermin Kura geldi Okyanusun ötesinden. Dost bahçemizde kahkaha gülleri açtı. Güzel bir olay, bir bahçenin rengini, çiçeğini insanca duygular üretiyor her zaman. Ben de teşekkür ediyorum. Solmayı değil yeşermeyi kutluyorum dost bahçelerinde. Üzüntüler olabilir, gözyaşı da dinmeyebilir ama böylesine sevgi, hoşgörü ve dostlukla yeşeren bahçeler sohbaharı değil baharı yaşıyor her zaman. Ben de bahar bayramını kutlayarak selamlıyorum okurlarımı. Birini düşünürken ötekiler geliyor, yediveren gülü türü bir üretkenlikle çiçekler oluşuyor, renkler solmuyor, insanlar umutla bakıyor geleceğe.^ Lanetliler Joyce Carol Oates Rus Edebiyatında Puşkin Gerçekçiliği Ataol Behramoğlu Şiir ve Gerçeklik Özdemir İnce Şehrin Katmanları Antoni Jach Şeker Adası Ivonne Lamazares tş Bankası Kültür Yayınlan Mağazaları, kitapçılar ve www.iskultursanatcom.tr adresinde.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle