Katalog

Nerede bu Cide? S ımsıcak havacla, giineşin altında lapa gibi yatmayı tatil sayanlardansanız elbette gitmeyin Karadeniz taraflanna. Ama;birsaat içinde yagınur,güneş,fırtına, sıcak, soğuk hava farklı 1 k ları size hoş ge1 lirse, 'salaş'ın keyfine varabiliyorsanız, ilginç, komik, dobra insanlarla tanışmak eazipse, balıkseviyorsanız.yazaylarındaserin deniz, rüzgârlı gecelerözlüyorsanız, mavi kadar yeşileönem veriyorsanız, benolsam hiç durmamgiderimKaradeniz'e...Gittimdezaten. Tanışma mutluluğuna sahip olduğum Rıfat culuk....C'ıde'yetepedenbaktığınızda 11 kilometreliksahilinkalpşeklindekigörünümünebayılıyorsunu7. HelePortofinokadargüzel Gideros koyundaki balıkçılar... tsmail Amca'nm barbıınyaları... Sepserin deniz... AlıOsman'ın YalıOtclı'ndeyiz, denizinkıyısında, yıldızı mıldızı yok ama, kuş (bazen karga) sesleri arasında ııyuyor, o an toplanmış barbunya vemtvgitbalıklarıyiyorsunuz. Ali Osman bey, eger iyi bir günündeyse, güzel kızları ilesahileservisyapıyor...Üşenirse,'ne gerek var beş metre ütesi deniz, yiyin işte bah sorumluluğunda. ADD, başkan Huriye öztürkoğlu ve ekibi ile öyle özveriyle çalışmış kı.talstanbul'akendıözelotolarmıyollayıp konuk getirinceye dek, her şey tikır tıkır işliyor. Belediye ilgilileri ise Yılmaz Morgül ve Gülden Karaböcek'li sanat bölümünü hazırlarken, sesprovalan nedeniyle iki adım ötedekipaneli saboteediyorlar'istemeden'.Üstelik de 'kısa kesin, müzik provalarına başlayacağız'diyehaberlergöndererek. Beyaztakım elbiscli, saçı boyalı olduğunu öğrendiğimiz başkanın taliınatlarını öğreniyoruz ama, bir hoşgeldinızsözünüduyamıyoruz,yaniyüzünügöremiyoruz. Sanki kültür bölümü 'düşmaıı'lardanoluşmuş! Rıfat llgaz'ınadınıalan Cide lestivaii Prof. Dr. Ünsal Yavuz, Sevgi Özel, Gökçin Yalçın, Aydııı Ilgaz, Mehmet Saydur, Semih Poroy'u ağırlayıp, izlerken, başkan da güzellik yarışmaları ile meşgul... AçıksözlüCide'lilere'Madembeğenmiyordunuz, neden oy verdiniz' diye soruyonım, 'Öteki adaylardao kadar kötüydü ki, CHP'ye destek vermek için oy verdik' diyorlar. MALUM PAŞA C Güzolim evleri yıkmışlar... Güzelim Cide de plansız yapılaşma ve ilgisizlik nedeniyle bozulma tehlikesi içinde. Cide halkı, özellikle kadınlan fişek gibi ama her yerdeolduğugibi, 'bilinçsiz' insanlardaçok. örncğin o güzel eski evleri yok etmişler, koruma kararı ç ıkmadan önce de son kalan evleri alelacele yıkıvermişler. Oysa burası Safranbolugibiolabilirmiş. Ilgaz'ındoğduğueskiev yıkık dökük, kamulaştınlmış ama restorasyona birtürlü başlanamıyormuş. Baldeniz tersanesi dışandan bakı Idığında küçük bir barakagibi. İçinde ise kocakocayatlar var. Birde 31 metre boyundaki Saltanat Kayığı.. lleride bu dev kayıklar Haliç'te salınacak. Sevimli Cide'nin sevimli insanları, Huriye'ler, Hakkı'lar, Muhsine'ler, Kemal'ler, Recai'lergüler yüzlerininardındaonlarcasıkıntıyısaklıyorlar. Devlet Hastanesi'nin varlığına rağmen, teriemiz, serin, eğlencelL. kadınlardoğıım yapmak için Kastamonu ya çede'diyebilir. Şişesuyııistediğinizde'mus daBartm'agitmekzorundalar.çünküdoktor yok. Okul zamanı geldiğinde Cide'nin gençluktaniç'dediyebilir...Onaki7ilamıyor... Yalı Restoran'ın bulunduğu Kaleiçi'nde leri de gidiyor, çünkü eğitim yeterli değil. Cibalıkçımeyhaneleri,minikhapishane,disko deli zaten Cide'sini terk etmiş, sadece Istantek yan yana... Ancak minicik bir emekle, bul 'da 160 bin Cideli olduğu söyleniyor. Oncennete dönüşebi lecek bu yer, belediyenin il lardailçelerinebirerçeşmeyaptırmışlar,her gisizliği yüzünden, toz toprak içinde... Bir Al yerçeşmedengeçilmiyor. Yakındaseçimgölahın kulu molozları kaldırıp, oray ı çimleyip rünüyor. Milletvekilleri akın akın giderler 'yoluvirajlı, MÖ 1400'denberi varolanCiçiçeklemeyidüşünmemiş...CHP'liBelediye de'ye...OylannıalıpunururlaryinekutsalgöBaşkanı Ramazan Çalım, "Yedinci Cide Rıfat Ilgaz Sanyazma Kültür ve Sanat Festiva revlerini. Karadeniz'in rüzgânnı, rüzgârgibi li"nin 'sanat' bölümünü üstlenmiş. Kültür ama unutulmuş insanlanm sevgiyle kucaklıbölümü ise Atatürkçü Düşünce Derneği 'nin yorum. ^ ide'de Mehmet Saydur'dan, Sabahattın Ali, Aziz Nesin, Rıfat llgaz'ın yazdığı, Nâzım Hikmet'in takma isimle şiırlerinin yayımlandığı 1946'da yayımlanan Marko Paşa mizah dergisinın yaşamöyküsünü dinliyomm... O güzel Insanlara çektirilenleri hatırlıyoruz yine... Hiç olmazsa 'neyse geçmiş bitmiş bu hain yıllar' diye düşünebilsek... Bu mümkün mü? Marko Paşa 1947 yılında defalarca isim değiştiriyor. Çünkü hemen hemen her sayısı toplattırılıyor, yazanlara dava açılıyor, hatta tutuklanıyor. Bu dergiyi aybeay, Marko Paşa, Malum Paşa, Merhum Paşa, Ali Baba, Hür Marko Paşa adlarıyla görüyoruz. Hatta bir seferinde Bedii Faik önderliğinde matbaa basılıyor bile ve adı değiştırilerek, "şarlatan komünistler" başlığıyla yayımlanıyor. Derginin adının altında genelde şu tür cümleler yer alıyor:" Toplatılmadığı zamanlarda çıkar siyası mizah gazetesi"," Cuma günleri saat sekizde çıkar, fırsat bulursa sekizdokuz arası satılır, on'da toplatılır." Bir Cide sahili kalp feklinde, tum 11 kilometre, Ilgazadınayapılan fcstival içinCide'deydim. 'Cide'yegidiyorum'dediğimde,C'iddeanlayıp, 'ne işin var bu sıcakta' dıye üzülenler, 'Cide doğu da mı' diyenler... En az doğu bölgeleri kadar haksızlığa, ilgisizliğe uğramış Karadeniz yöresiadınaneüzücübunlarıduynıak. Cide, minicik bir ilçe, Bartın'a dahayakın olmasına rağmen Kastamonu 'ya bağl ı... Bartın'dansonraki90kilometrelikvirajlıyolinsanları buraya gitmekten caydırıyor ama, aslında enfes bir yol.. Yeş.ile doya doya giderken, birbirinden güzel koylarla iç içe biryol seferinde hıçbır şeye değinmeyıp sadece 'hıyar'dan söz etmeye karar veriyorlar. "Marko Paşa'nın fevkalade hıyar sayısı" başlığını atarak hıyara methiyeler düzüyor, hep hıyardan söz ediyorlar. Ama bu sayı da Bakanlar Kurulu karanyla toplatılıyor! Kökü dışarıda deyimi ilk kez bu gazete için Cemil Sait Barlas tarafından kullanılıyor. Marko Paşa'cılar ise "Hepinizin köküne kibrit suyu" diye yanıt vererek Barlas'tan 'Cemil Sait Köküiçerde' diye söz etmeye başlıyor. O yıl Kraliçe Elizabeth Prens Charles'ı doğurunca, Marko Paşa bu haberi şu başlıkla veriyor; "Pamuk Prenses Elizabeth doğurdu. Yaşasın kral kurusu". Bu haber yüzünden de ıçeri alınıyorlar. O günlerdeki Amerıkan yardımı, Amerikan çıkartması, borçlanma, borç faizi gibi konulara değinildiği için, 55 sayı çıkabilen dergiye 28 dava açılıyor. Dört muharrir hapse giriyor. Rıfat Ilgaz beş yıl ceza görüyor. Onlar blzim kalbimizde, sevgi içinde yaşıyor... Biz ise bugünlere gelmişiz ve 'İMF'ye hayır diyebiliyoruz... Artık özgürüz... 4 B u başlıklı bir yazım daha vardı, onun için numaraladım, umarım aynı başlıkta yazılarım çoğalacak. Anjelika Akbar, Deniz Karamehmet, Oya Temelli, Rana Piriçcioğlu, bir araya gelmişler ve "bir'den Bir'e" adında biri sesli, öteki enstrümantal iki CD oluşturmuşlar. Besteler ve piyano Akbar'dan, seslendirme Piriçcioğlu'ndan, vokal Zara'dan... Parçaların isimleri size bir ipucu olabilir; Ben... Gönül Sesi... Arayış... Aşkm Evrimi.. Yaşam Sevinci... Şefkat... Sevgi... Geçmiş... Rana'nın sesinden birkaç örnek; "Ben, bende olanı keşfedip, benden yola çıkınca nereye ulaşmmın serüveni". "Acaba yaşam başkalarına karşı oynadığımız bir oyun mu? Yoksa farkında olmadan kendimize karşı da mı oynuyoruz?" "Aftetmeyi öğrendim, önce kendımi, sonra başkalarını." Zara albiime sesini vermiş... "Birbirimizi sürekli değiştirmeye çalıştık. Ben bile kendimi tanıyamıyorum artık." "Şefkat istiyorum, paylaşmak istiyorum, anlayış, sevgi istiyorum. Birbirimizi olduğumuz gibi kabul etsek, yepyeni bir gelecek yaratabilinz." Işte böyle söylüyor, böyle çalıyor bu 'güzel' kadınlar. "Lütfen bu CD'yi baştan sona kadar, tercihen tek başınıza, rahatsız edılmeden dinleyin. Anlayıp anlayamadıklarımız, yaşayıp tat aldıklarımız, okuyup araştırdıklanmız, acılanmız, sevinçlerimiz var içinde. Kaleme aldığımız metinler Anjelika'nın doğaçlamalarıyla can buldu ve Zara gönül sesimiz oldu." Ben de öyle yaptım... Tek başıma, sessizce, öylece dinledim onları... Bir kitap okumuş gibi, diişünerek, sevinçle... İçinde bulunduğumuz 'şu' ortamda şöyle bir 'oh' demek isteyenler için, ideal. ^ Anjelika Akbar keyiflendiriyor...