Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYE1 DERGİ Danıştay karanna rağmen Bergama'da siyanürlü altın aranmaya başlandı. Tütünler kurudu, zeytinler çiçekten • meyveye geçemedi, • sular bulandı, inekler sakat doğurmaya başladı... Bu da yetmiyormuş gibi boy boy haberler yapıldı: Bergama köylüsü madende çalışıyor! Köylüler haberleri yalanlıyor: Çalışana verilecek Bergama köylüleri ba$larında Oktay Konyar, siyanürlü altına karşı direndi. Direnişin simgeleri vardı, çıplaklık ve Hopdediks Bayram Kuzu (altta). S C İ a m i I T l l Z DIİC y O K . Merhaba Bergama lılar, nasılsınız? ÜSTÜN BtLGEN REtNART * "Ülkemiziyönetenlergaflet.dalaletve hatta hıyanet içinde olabilir... Direnecek miyiz?" "Direneceğiz!" Orta yaşlı, sarkık bıyıklı adam, Oktay Konyar, soruyu tekrarlıyor: "Direnecek miyiz?" Bergama'nın Çamköyünde köy kahvesinin önünde toplanmış yüzden fazla köylü;Şahsinenineler,Ayşegelinler,Hüseyin dedeler, Dursun amcalar, ikinci kez, daha gür, daha kararlı haykırıyor: "Direneceğiz!" Ağustosböceklerininvızıltılarıyladolu bir pazar günü, adı önce Eurogold, sonra (geçen mayısta) da Normandy olan ve ülkenin en verimli topraklarında siyanürle altın çıkartmak isteyen bir yabancı şirketin madenine karşı onyıldırdirenen köylülerin hatırını sormaya Bergama'ya gittim. O gün bugün, bana Azraille baş başa bırakıldıklannı söyleyen amcalann, teyzelerin ve on yıldır bu direnişi yönettiği için çok yakında cezaevine sokulabilecek olan Oktay Konyar'ınyüzügözümünönündengitmiyor. Cennetleri tozlu, kurak bircehenneme dönmeye başlamış olan ve gidecek yerleri olmayançalışkan,dirençliveacılıinsanlarınseslcrikıılaklanmdaçınlıyor... Çamköy, altın madeninin çevresinde 10 kilometrelik bir çemberin içinde olan 17 köyden biri. Bu köylerin ınsanları, 1992'de. Eurogold Bergama'da altın aramaruhsatıaldığızaman,altının siyanürle işlenileceğini ve madenin 30 km 'lik çevresinde toprağı ve suyu zehirleyeceğini öğrenince madeni topraklarından kovmaya karar verdiler. 1994'te Çamköy, Ovacık ve Narlıca halklarından 652 köylü Eurogold'un ruhsatını iptal ettirmek için Izmir'de üç ayn dava açtı. Köylüler Izmir'de davayı kaybettiler ama Danıştay'a baş vurdular. Bu arada Eurogold yargı kararını beklemeden 2500 çam ve 800 zeytin ağacı kesip Çamköy'ünkarşısındaki yamaçta dikenli tellerle çevrili bir maden inşa edince köylüler de direnişe geçti. Yol kapama, oturma, yağmur altında erkekler yarı çıplak yürüme gibi eylemlerle, ama Oktay Konyar'ın deyimi ile "Suç işlememeye önem vererek," seslerini ülkeye duyurmayı başardılar. ...Ve 1997 Mayısfnda, Danıştay kararı onları haklı çıkardı. Danıştay, Bergama'da siyanürle altın çıkarılmasının, halkın sağhğına ve çevreye zarar vereceği için Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na karşı olduğunu, Eurogold'un altın arama ruhsatının da geçersiz olduğunuaçıkl^dı. Köylüler zaferlerini "Eurogold gidecek. Bu ış bitecek!"çığlıklarııledavulzurnae^liğinde halay çekerek kutladılar. Türkiye'de yasalar ve yargı açık olarak Bergama köylülerini haklı bulmuştu. Peki sonra? Sonra ne oldu? lş ülkenin en yüksek mahkemesinin kararlannın uygulanmasına, yani altın madeninin kapatılmasınakalmıştı, ama maden dikenli telleri, nöbetçi kulübeleri ile duruyordu. Eurogold, imzalanması beklenen uluslararası bir anlaşmaya, MAI diye tanınan çok taraflı yatırım anlaşmasına bel bağlamıştı. MAI çokuluslu şırketlerin yatırım yap• tıkları ülkelerde çıkan sorunların ülke yasaları ile değil uluslararası tahkim 1 I • denilen bir yöntemle yabancı ' \ J ., i birkurultarafındançözümlenmesini öngörüyordu. MAI 1999'da imzalanamadı. Ama IMF Türkiye'ye tahkim yasası çıkarması için yükleniyordu. 1999 yılının Ağustos ayında, ülke / j 17 Ağustos depreminin acfsı ile Y J boğuşurken Türk parlamentosu 1 apartoparTürk anayasasını değiştif j rip uluslararası tahkımi kabul etti. Bergama köylüleri artıkyalnızEurogold'a değil, NeoLiberalism,küreselleşme, yenı dünya düzeni adları altında ülke yasalarının hiçe sayılmasına karşı direneceklerdi. Ve dircndıler. 28Kasım 1999'da yüzlerce köylü Çamköy'den Ovacık 'a yürüdü. O sabah Eurogold'un şikâyeti üzerinejandarma köylülerin önderi Oktay Konyar hakkındaizinsiz yürüyüş suçlaması ile savcılığa başvurdu. Oktay Konyar, gösterilerinin ülke yasalarının çiğnenmesine karşı olduğu, kendilerinin herhangi biryasayı çiğnememeye özen gösterdikleri konusunda ısrarhydı, ama2911 sayılıToplantı ve Gösteri Yürüyüşleri yasasını ihlalden bir yıl dokuz ay hapse mahkum edildi. Şu anda, karar temy izde ama birkaç hafta içinde Temyiz Mahkemesi'nin Konyar' ın mahkumiyetini onaylaması bekleniyor. Ankara Hukuk Fakültesi'nden bir kamu hukuku profesörünün bu konudaki yorumu şöyle: "Jandarmanın Konyar hakkında bu davayı açması, sanırım birilerinin bu direnişi ezmeye karar verdiklerinigösteriyor." Bu arada, Danıştay kararından sonra Başbakanlık.TÜBlTAK'ındaadınınkarıştığı, madenin modern yöntemlerle altın üretmesinin çevreye zararlıolmayacağını savunanbirraporhazırlatmış,arkasından da gene Başbakanlık, yargı kararlarına karşınmadeneüretimyapılabileceğinibelirtenbiryazıyazmıştı. Bukanunsuzluğa karşı Bergama köylüleri Danıştay'a başvurmuş, 2001 Haziran'ında da Danıştay. Başbakanlık yazısının yasal bir hükmü olmadığını.yani 1997kararınıngeçerliolduğunuaçıklamıştı. Bütünbunlarolupbiterkenyeniismiile