Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 PAZARIN PENCERESINDEN SATRANÇ CUMHURİYET DERGİ însanlann filleşmesi... SELÇUK EREZ "Hortum", dilimizde son zamanlara kadar sadece, sıvı ya da gaz ileten genellikle silindir şeklinde ve eğilip bükülebilen bir boru anlamını taşırken birtakım sosyal gelişmeler sonucunda başka kavramları da yansıtmaya başladı: Kamer Genç, Rusya'da, "Mavi Akım Projesi ile ilgilenen bir şirket yetkilisi ile değil de, Moskova Belediye Başkanının heykeltıraş danışmanı ile görüştüğünü" ileri süren Yılmaz'a "Ona hortum heykeli mi ısmarlayacaktın?" dediği zaman Yılmaz'ın kızması, sonra, aralarındaki ilişkinin davalaşmaya kadar varması bunu yansıtmaz mı? Devleti ve bankaları hortumladığı ileri sürülenleri kelepçeleyip kodeslere tıkayıp kınamaya başladık. Hortum'un yasalarımızda cezası büyük; en cömert af kanunlanmız bile bunu yapanlan dışlıyor. Bu iş bu kadar ciddi boyutlara ulaştıysa, artık nasıl oluştuğunu, inancın yol açtıklan, bugün için de yürüıiüktedir: însanlann, birbirlerini değeıiendirmede para ve malvarlığını en önemli kıstas olarak kullanmalan, bunu, bazen "tek ölçüt" olarak kabul etmeleri geçerli oldukça hortumcular, filler eksik olmaz bu toplumda. Bunu saptadıktan sonra hemen, aynı yanlışlığın başka bir kıstas ıçin de geçerli olduğunu anımsamak uygun olur: Seksin, cinselliğin de böyle bir işlevi var. Dahası ergenlik yaşına varmamış oğlan çocuklanna kulak verin: "Anasını..bilmemne yaptığımın" en sık kullandıklan tabirlerin başında geldiğine şahit olacaksınız; "Aldirma, boş veri" yerine, "Bilmemne et!" derler, "Aksilikler" karşısında hemen bir "has bilmemne!" dökülür ağızlardan. Gerçek bir cinsel ilişkinin bahis konusu olmadığı evrede bile sosyal açıdan yeri, tutumu bu sözcüklerle tanımlanan gençler, büyüyüp cinsel olgunluğa ulaştıklannda da seksi toplumdaki yerierini tanımlayabilecek, insanlan değeriendirecek önemli bir kıstas olarak bellerter: Cinsel açıdan çekici bulduğunla, seni o açıdan çekici bulanla sosyal bakımdan aynı düzeye vanrsın! Seks ınsanlara sınrf atlatabiür; bir yerde sosyal farklılıklan "bypass* ettirebilir. Cinsel açıdan ilgi çekmenin yollan, araçlan bu nedenle aşın boyutta önemsenir. Biyologlar için üreme, genetik özeHikleri kuşaktan kuşağa aktarma yolu olan seks, toplumsal boyutta, bunun ötesinde bir anlam sahibi olmuştur. Bir tarafta seksin, cinselliğin iki insan arasında çok özel ancak evlilik ya da ona yol açan ilişkilere girişmişlerle sınırlı olmasını ister, bunu sağlayacak eski örf, ahlak, din ve hukuk kurallannı vurgular, gündemde tutanz, bir taraftan da en çok satan gazetelerin en çok bakılan yerinin bikinili artist ve model resimleri, televizyon programlannın en "rating"lisinin de yine cinselliği vurgulayan giyimli sunucusu ya da oyuncusu bol parçalar olduğunu biliriz. Bu duruma kızan, bu gelişimin başımıza taş yağmasına yol açacağına ınananlar işin aslını esasını düşünmezler. Para pis midir? Ne münasebet! Seks mundar mıdır? Buna sadece bazı örümcek kafalılar inanır. Para tabii ki saadet getirir, kazanılmalı ve cinsellik te doğal olarak yaşamımızda önemli bir yer tutar ve güzel bir şeydir ama, çocuklanmıza paranın ya da seksin bir insanı değerlendirmede kullanılması gereken tek ya da en önemli kıstas olmadığını öğretmenin yolunu bulamazsak torunlannız bile hortumculann köşe başlannı tuttuklan bir dünyada yaşarlar; sonra, aralarında bazılannın zamanla filleştiğini de duyarsınız.. Anket yapıldığında o filler arasında sosyal tırmanışın tek yolunun "seksapel" olduğuna inananlann ne kadar çok olduğunu görür, şaşar durursunuz! ^ H. SERTAÇ DALKIRAN MEB Türkiye Şampiyonası G eçen hafta sona eren, Düşün Satranç Merkezi'nin önemli katkıları ile Izmir'de düzenlenen şampiyonada ilk 10 derecelere ödül dağıtıldı. Küçükler kategorisi (lOOfinalist) zer,3. NihanTuran II. Masa: 1. Şimal Yılmaz, 2. Çağla Kezemen, 3. özgün Padak III. Masa: 1. Merve Bakırcı, 3. Deniz özmenci, 3. Gökçe Ağsu Yıldız Bayaniar I. Masa: 1. Görkem Çöklü, 2. Nezihe Yıldız, 3. Eylül Demirel II. Masa: 1. MelisAvşar, 2. Merve Konak, 3. Cemre özmenci III. Masa: Ece Yavaşça, 2. Neslihan Gürçanak, 3. Nursena Yılmaz 1. Emre Can, 2. Ali Kavakdere, 35. Mert özdemir, Gökhan Güngör, Çağatay Ermiş, 610. Nezih Mert Bolgül, Levent Polatel, Anıl Ipek, Erkmen Aydoğdu, Saro Gemrekoğlu Yıldızlar kategorisi (101 finalist) 1. Tank Selbes, 2. Emir öztürk, 3. Fethi Apaydın, 410. önder Emre Özatakan, Atakan Şirin Kamber Berkay Tülay, Ozan özdemir, Süleyman Sarp Koç, Kemalcan Çömez, MuharremAydın Küçükler ? I. Masa: 1. H. Yücel Kulak, 2. Taha Yıldırım, 3.UmutVargel II. Masa: 1. Barışcan özdal, 2. llker Akkartal,3.BerkeOskay Gençler kategorisi (99 finalist) III. Masa: 1. Emre Vatansever, 2. Emrah Öz1. Tuna Memişoğlu, 2. Ersen Şeksriyaoğlu, 35. llker Nadi Bozkurt, Banş Eren, Okan Öza türk, 3. Turgay Somalı taş, 68. Taylan Botros, Ata Seçer, Kadir ErYıldızlar ^ den, 913. Nail Paksoy, Recep Çavuş, MehI. Masa: 1. Muharrem Aydın, 2. Erhan Yılmet Armağan, Ibrahim Gökalp dız, 3. Deniz Seyhanoğlu II. Masa: 1. Mustafa Ulaşan, 2. Cem ÇorapFeoibahç» KotoJI Satranç Turnuvan çıoğlu, 3. Ege Köseler 01 03 Haziran tanhlennde okul salonlannIII. Masa: 1. Tank U. Demir, 2. Ylğit Yazgı, 3. da gerçekleştirilen tumuvada ilk üç derecelellhanYavuz rde şu takım ve sporcular dereceye girdi: Küçük Bayaniar 1. M.E.F. Okullan 16.5 p., 2. Aksaray Mahmudiye 15.5 p., 3. FenerbahçeKoleji11.5p. Turnüva esnasındaTSF Eğitim Kurulu Başkanı Mehmetözkeçeli, üyesı Simten Kaya ve özel Eğrtimcl, Danışman Psikolog Ramazan Yıldız Bayaniar 1. Faik Reşit Unat İlk. 20 Küpeli tarafından 'Satrancın Eğitimdeki Yeri p., 2. Tantavi İlk. 14.5 p., 3. Fenerbahçe Koleji Üzerine' konulu panel düzenlendi. 12.5p. Emre Can (Izmir) Küçükler kategorisi: 1. Melek Hatun İlk. Mert Bolgül (Hatay) 21.5p.,2.NurettınTeksan19p.,3.Nihatlşık Iö19p. MEB Türkiye Birinciliğl Yıldızlar kategorisi: 1. Melek Hatun lö DortAtOyunu 22.5 p, 2. Aksaray Mahmudiye 19. p., 3. Faik 1.e4e52.Af3Ac63.Ac3Af64.d4exd45. Reşit Unat 18.5 p. . . ..,,•<. Axd4 Fb4 6. Axc6 bxc6 7. Fd3 d5 8. exd5 cxd5 9.000010.Fg5c611.Vf3Fe712.Kae1h6 13. Fxh6 gxh6 14. Ve3 d4 15. Vxh6 Vd6 16. , KüçükBayanlar Vg5+ Şh8 17. f4 Ag4 18. Kxe7 dxc3 19. Kf3 I. Masa: 1. Göksu Uğur, 2. Begüm Şenge Ah620.Kg3Kg821.Ke8Fb722.Vg7#10^ Masa dereceleri Kombinezon Mecking Tan, Interzonal, Petropolis 1974 Beyaz oynar kazanır. Etüt Japljan Gufeld, SSCB 1986 Siyah oynar kazanır. a b c d e f g insanları hortumcu yapan sosyal ve psikolojik nedenlerin neler olduğunu araştırmamız ve sorgulamamız gerekmez mi? Insanlarımız niçin •'' * hortumcu olurlar, baziları niçin bu işte o kadar ileri gider, hortumundan o kadar aynlamaz olur ve hortumla bütünleşip adeta filleşirler? Bu soruların cevabının ipuçlanna, hortumcuların çoğunun yaşam tarzları incelendiğinde varılabilir: Gecesine milyar alan birkaç "sanatçı"nın sahneye çıkarıldığı, harcananın hesaplanması çok güç nişanlar, düğünler, en gösterişli yatlar ve gemi yavrusu tekneler, özel uçaklar vb. hortumlama nedenleri arasında konuya, komşuya, bilene, bilmeyene "halim vaktimbakçok yerinde!" mesajını verme dürtüsünün yer aldığını yansıtır. Demek ki hortumcunun kafasında "insan, serveti kadar yücedir, parası ve malvarlığı arttıkça yükselir!" inancı görkemli bir yer tutmaktadır; demek ki Timur zamanında, Nasreddin Hoca'nın "ye kürküm ye!" diyerek eleştirdiği bu ..« • L h JIUBZE^ ' U iifrPS 9MS 01. QO§ ea$ 6 9P§ 9PV 8 ZO$ frM§ Z 8PS £6§ 9 j/8$ gqy •9 99S ZPV 'fr 9ݧ W