Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 P+ di. Lenin onu telefon ve mektup yağmuruna tuttuysa da, Inessa onu yanıtsız bırakıyordu. 1917 Şubat devriminden sonra Armand, Lenin ile birlikte, ünlü "mühürlü tren" ile düşman Alman topraklannı aşarak Rusya'ya döndü. Ekim ayında yönetim Lenin ve Bolşeviklerin eline geçti. Armand Moskova Sovyet yönetim kuruluna atandı. O yıl Lenin silahh saldınya uğrayınca Armand'ı yanına çağırttı. Armand kızına yazdığı bir mektupta, "Bu olay ikimizi yeniden birleştırdi " diyordu. Nadya olanlann ayırdındaydı. Geri çekilerek Lenin'in iyileşme süreci boyunca ona eşlik etmekten kaçındı ve o dönünce de Kremlin'i terk etti. 1918*in sonlannda Armand partiyi ikna ederek kocası Alexander'in üyeliğe kabul edilmesini sağladı. Kısa bir süre sonra merkez komitenin kadın kolu başkanhğına atanarak yasa koyma yetkisine sahip oldu. Günde 14 saat çalışıyordu. Bu tempoya dayanamadı. 1920'de cepheden döner dönmez onu ziyaret eden arkadaşı Polina Vinogradskaya görüntü karşısında dehşete kapılmıştı. "Her şeyin üstü yoğun bir toz katmanıyla örtülüydü. Armand öksürüyor, üşüyen parmaklarını nefesiyle ısıtmaya çalışıyordu." Lenin'in gönderdiği doktor zatürree tanısı koydu. Lenin mektuplarında çok dikkatli olmasını, kızlannın her gün kendisini arayıp bir şeye gereksinimi olup olmadığıru bildirmesini istiyordu. Armand iyileşti, ama çalışma temposu i yine çok yoğundu. Lenin tatile çıkması, Kafkas Dağları'ndaki Kislovodosk Sanatoryumu'nda kalması için ısrar etti. Iç savaşın sona ermesine karşın çevre dağlarda "beyaz eşkıyalar" vardı. Saldırılar sırasmda ziyaretçi ve hastalar tüfeklerle çıkartılıyor, sirenlerle parti merkezine çağrıhyordu. Karanlık düşlerine dalan Armand güncesinde bunlara hiç değinmiyor, yalnızca "tek başına olmaya can attığını" dile getiriyordu. "Çevremdeki insanlann konuşmalan bile beni yoruyor... Içimdeki bu ölümcül duygudan kurfulabilecek miyim acaba?.. Başkaları güldüğünde garipsiyorum... içimdeki tek sıcak duygu çocuklanm ve Lenin'e duyduğum sevgi." Komitenin iki üyesi öldürülmüş, Armand da, 14 Eylül günü, genel bir boşaltma sırasında askeri bir trene binmişti. Makineli tüfekler ve ağır silahlarla ateş yağmuruna tutulan tren günler sonra Belsan köyüne ulaştı. Armand veremli biri için yumurta ve süt bulmak üzere dışan çıkınca koleraya yakalandı. Hastaneye kaldırıldı, ancak 23 Eylül gece yansı bilincini yitirdi ve ertesi sabah doktorun deyimiyle, "bizi terk etti". Sekiz gün sonra, kurşun kaplı bir tabutta Moskova'ya geldi. Treni Lenin, Alexander ve çocuklar karşıladı. Törenle, Enternasyonal eşliğinde Kızıl Meydan'da toprağa verildi. Kollontai o gün Lenin'in "Her an yere yığılacakmış gibi bir hali vardı" diyordu. Angelica Balabanov da, "Bedeni acıyla kıvranıyordu... Sanki küçülmüştü... Gözleri kan çanağına dönmüştü" yorumunu yapıyordu. ^ Michael Peerson 'un Inessa Lenin 's Mistress adlı biyografisinden özetlenen yazı The Guardian 'da yayımlanmıstu Türkçesi: RİTA URGAN CUMHURİYET DERGİ 2 Cazın genç ismi Ayşegül Yeşilnil, Manisa'nın Turgutlu ilçesinden müzik düşkünü bir ailenin kızı. Bahçelerinde verilen konserleri hiç unutmuyor. "Kendimi en iyi ifade edebileceğim müzik biçimi caz" diyor ve ekliyor: "Caz doğaçlamanın, özgürlüğün müziği..." Zümrütü anka kuşunun izi nde K MÜGE AYDIN okular anılan, anılar şarkılan, şarkılar kokulan hatırlatır... Yasemin kokulan, Ayşegül Yeşünü'eçocukluğunu, çocukluğunun şarkılannı getiriyor. Şarkılarında umudu, sevgiyi, dostluğu anlatan caz şarkıcısı, cazın y ıldızlarıyla sahne alıyor. Erol Pekcan'ın deyişiyle "Kendisi gibi söyleyen" Yeşilnil, "her an her şey olabilir"i yaşatıyordinleyicilerine. Yeşilnil şimdilerde ne mi yapıyor? "Yıldızlardan ödünç alınmış pınltılarla süslediği uzun siy ah saçlarını ince ince örüyor. Dünyaya yeni şarkılar, yeni resimler, yeni albümler hediye etmek istiyor." Iş Sanat 'ta vereceği konser öncesi konuşuyoruz. Müzikle nasıl tanıştınız? Müzikle tanışmam anne karnına düştüğüm andan itibaren oldu diyebilirim. Genetiğe çok önem veriyorum çünkü genetik şifrelerinizle doğuyorsunuz. Dedempiyanisttiveçol müzisyendi. Annem muhteşem sese ? Abim piyanistti, dolayısıyla evin içinde li müzik vardı. Akranlarım konuşmayt dığtnda ben"April i love Paris" diye şaı lermişim. Dahabirbuçukyaşındaykeı ların kafasını gözünü yara yara ama do£ lodiyle söylemeye başlamışım. Ai lcmde herkes müziği çok severdi. yen olmasaydım herhalde çok şaşırırla öy le bir aileydik ki her akşam bahçemi; kılar söylenirdi. Gitarlar, akordeonlar, 1 lar çahnırdı. Yan bahçelerden istek geli levizyonunolmadığı,radyogünlerinın dığı daha güzel, samimi yıllardan bah: rum. Müzik engüzelrehabilitasyondu lan birbirine bağlıyordu. Enstrüman çalıyor muydunuz? Enstrüman çalmaya mandolinle ba Şimdilerde mandolinimi tamir ettirdirr cır oldu. Piyano da çaldım ama gelişın mamlayamadanpiyanomuz evden git herkes bir şey ler çaldığı için kendimi şa lemeye verdim. Abimle ablam okul orl kurmuşlardı. Yedi yaşuıda onlannorke da konser verdim. Alnımda, burnumt çekleri, 40 derece ateşle sahneye çıktın sa valisinin önünde şarkı söyledim. D bunlar Turgutlu'da kaç sene evvel olııy Cazdan önce ne tarz müzik dinler lzmir'de düzenli olarak klasik müzik lerine giderdim. Hatta üniversitedekı a larımı da harekete geçüirdim, "Haydı I gidiyoruz" diye. Kaliteli pop müzik dı Stevie Wonder gibi. Hep iyi seslere kı açık olduğu için sonradan seçici olma; yorsunuz. Türk Sanat Müziği dinleyer opera seven anneden de etkileniyor in: Caza yolunuz nasıl düştü? Nezih Yeşilnil'le tanıştığımyaz, yo rak caz dinlemeye başladığım yaz ol ilkkezcanlıolarakdinledim. Abimbe müzik konserlerine götürmeseydi, cari müzisyenleri görmeseydim klasik n dinlemiyorolacaktım.Müzisyenlerc rak karşınızda çaldıklannda çok etkile nuz. Nezih, kontrabas çalıyordu, Em koğlu.TrioÜçlüsü'yleçalıyordu.'T; nekadar müzik dedim". Bambaşkabi nın kapısının önündeydim. Kapı ara ben de içeri girdim. Uzun y ıllar caz d 1 lem hüznü hem neşeyi içinde bannı gin bir müzik. Nezih'le evlendiğim çok yoğun olarak yaşandığı bir ortam Aradan yıllar geçti ve 'Haydi sahneye Sahneye çılktığımda ilk şarkıyı söyler rofon dişlerime çarpıyordu. Büyük koptu. Hemen ikinci şarkıya başlad şarkı biter bitmez arkana bakmadan I SIJI demiştim kendime. Ses eğitimini nasıl aldınız? Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Fakü tekstil tasarımı bölümünde okurke eğitimi de aldım. Çok sesli korodaydı alto. Erdoğan Okyay Hocamız çok çalıştınrdıbizi.Notalarlailişkimizs Sonra arkadaşım Nükhet Aruca'dan t giler aldım. Bunlar çok sihirli bilgi bilgileri aldıktan sonra gerisi size kal Caz, hayata bakış açınızı değiştiı Caz doğaçlamanın, özgürlüğün mi rallan, kalıpları sevmeyen bir yapıı için doğduğumda cazcıydım herhalı dimi en iyi ifade edebileceğim mü/1 cazdı. Kaçınılmaz olarak hayat beni b tirdi. Yaptıklanm beni her zaman mı. Tek kelimeyle cazı nasıl ifade ed< Caz bence özgürlük demek. Ka yan, kurallar içinde olamayan bir in ğumdan bu tarz her şekilde sevdiğin Ayşegül Yeşilnil: Huyal ettiklerimi resim ve müzik olarak insanlara ulaştınyorum.