Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
I I eşil ve yeşil lerin , vahşeti BERAT GÜNÇIKAN erdinizi renklerle anlatacaksanız, ya da işinız renklerle ise bilırsiniz; elli sekiz tür yeşil vardır. Ama iki yeşil var ki, biri dünyanın tümünü, diğeri de yansını egemenliği altında tutuyor, ya da tutmaya çalışıyor. Üçüncü ton ise Türkiye 'de ve geri kalmış ülkelerde kol geziyor... Ressam Şenol Yorozlu da son sergisini, bu üç yeşil üzerinde temalandırdı. Izleyici, Bebek PG Sanat Galerisi'nde, 8 Aralık'akadar Yorozlu'nunresimleriilebuluşabilir. Ressam, üç yeşili ve dünyanın gidişatı üzerindeki etkilerine dair sorularımızı yanıtladı: llk ton doların yeşili... Bu ton hâkimiyetini kurarken, bu topraklarda da iz bıraktı. Sizin kişisel tarihinizde de bu izler varmı? Bugün 52 yaşındayım. Amerika ile çok küçük yaşlarda tanıştım. Trabzon'daydık, yazlan Akçaabat'ın Akçakale nahiyesine giderdik. Amerikalılar dahafta sonları oraya gelir ve her türlü rezilliği orada yaşarlardı. n Trabzon'daüsmüvardı? Evet, radarvardı. Amerikalılar'la ilk o zaman karşılaştım. llkokul çağında 19561957'li yıllarda, bize Amerikan yardımı altında sütler içiriyorlardı. Rezalet birkokusu vardı, ve içmek istemezdim. Sonra ortaokul, lise... 68'li yıllarda 6. filo gelmiş ve buna karşıyürüyüşleryapılmıştı... Askerlikdönemi; kullandığımız çarşaflar bile Amerikan yardımıydı. Yani, Amerika ile bu kadar haşır neşir y aşıyorduk. Bu yüzden, son 4 5 senedir, Amerika ile ilgili bir şey ler y apma D düşüncesindeydim. Geçen yıl galeri mekânı buna müsait değildi, bu yıl ise 11 Eylül olaylarıiledenkdüştü Amabusergi 11 Eylül olayları için bir dakıkalık saygı duruşu değildir, tam tersidir... Tanı tersidir, derken... Yabancı bir kültür başka bir kültürün ıçine girdiği zaman onu kendi kendısine yabancılaştırır ki kendi kültürü orada yaşama şansına sahip olabilsin... örneğın, McDonald's ramazan ayında Müslüman ülkelerinde McPide mönüleri hazırladı. Ve sizde öfke uyandıran bir birleşme yaşandı, doların yeşili, Islamın yeşili ile buluştu Tam bir tepki, tam bir öfke, tam bir karşı duruş, onaylamama halı. Bunu anlatmak için Amenka'nın Ortadoğu'da ve bızim gıbi ülkelerde dayattıklarını kullandım; örneğin 1996 'da okuduğum bir makaleden yola çıktım ve "Amerika, Ortadoğu ve TC'de ılımlı lslam istiyormuş"şeklinde bir cümle kurdum. Burada yanlış anlaşılma olmasın, söylediklerim lslam' ı onaylamak anlamına geliyor ki, ben Müslüman değilim. Serginizin bir başka vurgusu, Amerikalı ressamların resimlerini yeşili kullanarak deforme etmeniz. Bu Amerikalı ressamlara da öfke duyduğunuzu mu gösteriyor? Ressam Şenol Yorozlu, sergisinde üç yeşili bir araya getirdi; dolann, îslamın ve kayınpederi Musa Anter'in katili kod adı Yeşil'i. Resimler, ABD'li ressamlara aitti, Yorozlu onları yeşille deforme etti. Amacı hem Amerika'ya, hem Amerikalı sanatçılara tepkiydi, hem de üç yeşilin organize Musa AnterŞenol Yorozlu... Eserlerini deforme ettiğim ressamlar, benim sevdiğim sanatçılar, benim burada vermiş olduğum tepkı, Amerikan sanatındaki duyarsızlığa karşı. Bu, söz konusu duyarsızlığın Amerika dışındakı ülkelere, bizım gıbi az gelişmişlere, az gelişmışliğın ne olduğunu biliyoruz ihraç edilmesine de karşı bir duruş. Benim yaptığım,l 1 Eylül 'de,Dünya TicaretMerkezi'nesaldındaAmerika'yaait uçakların kullamlmasıyla örtüşen bir şey. Genel olarak da şöyle bir şey söylüyorum: Bunlar Amerikan sanatımn defolu malları.. lkinci yeşil, lslamiyetin yeşili de şiddeti, hoşgörüsüzlüğü ile hem uzak hem de yakın tarihimizin küçümsenmeyecek bir iktidarodağı... lslam yeşili, Osmanlı 'dan günümüze kadar gelen bir olgu. Islamiyete göre yeşil ötekı dünyayı, yani ölümden sonrasını çağnştıranbir sembol. Çünkü Islamiyet, çölde yeşeren bir din şekli, çölde yeşil olmadığı için böyle bir vaatte bulundular. Türklenn Islamiyeti nasıl kabul ettiğini ve günümüze kadarki seyrini üç aşağı beş yukarı biliyoruz. Günümüzde olansa, Amerika'nın lslamiyeti hortlatması. Islamiyetin şu anda nerede olduğunu ve nerelerde seyrettığini görmekte Amerika bize yardımcı oldu ve buna de vam ediyor. lşin bir de şu yönü var; Islam yeşilini oluşturan yeşillerin de en son Taleban örneğinde olduğu gibi, Amerika'da eğitim gördüğünü, Amerika'nın bunlandesteklediğini biliyoruz. Bizim burada duyarlı olduğumuz nokta; insanlann bu ümmet halinden, bireye geçmesı, yani bir dakikahk saygı duruşunda bulunması yerine neden bir dakika saygı duruşunda bulunuyorum dıye sorması... olduğunu vurgulamaktı.