02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BAŞKENT GUNLERİ Yeniden 'merhaba' hepsine MÜŞERREF HEKtlMOĞLU eçen hafta güzel olaylar yaşadı başkentliler. Uçan Süpürge Festlvali'nin açılışında Türkan Şoray'ı selamladılar. Deniz Türkali'nin seslenişiyle guzel bir açılış. Ekranda izledim, düzeni de, içeriği de çok beğendim. Türkan Şoray'ın "Ben star değilim" sözünü de çok sevdım. Perdede ya da sahnede star bolluğu var, ama kim onlar? Perdeye, sahneye ne vermişler, starlıktan söz ediyor ama neyle parhyor? Emekle mi, yürekle mı, yetenekle ya da başka özellıklerle mı? Her dalda şaşılası üretkenliğimiz var! Ekranlarda, dergilerde stardan geçilmıyor ama gerçek yıldızlar öz ışığıyla parhyor. Başkent gecelerıni de onlar parlatıyor ancak. Bir Türkan Şoray, bir Yıldız Kenter, bır Alev Ebüzziya, bir Zuhal Olcay. Martı'yı Zuhal Olcay ve Yücel Erten ile birlikte izledik Farabi Salonu'nda. Daha önce görememiş, Ankara'ya gelince yakalıyor. Ben de ilginç bir portresini yakalıyorum onu seyrederek. Gülüşü, bakışı, tepkilerlyle sanatçı kışilığı güzel yansıyor çevresine. Perde kapanırken coşkuyla koşuyor Kent Oyuncuları'na. Tüm davranışlarında özgüvenden kaynaklanan rahatlık var. Güzelliğin ötesinde bir olay bu. Ayrıca çok güzel. Siyahlar içinde sade şıkhğıyla göze çarpıyor. Imza almaya geliyor Yıllar geçiyor, yeni oyunlar, yeni yorumlar ama çarpıntısı dinmıyor, soluğu tükenmiyor. Martı sahnelenmeden önce aylarca hasta yattı ama yeniden doğarak döndü sahneye, yürümüyor uçuyor. Düzeyi yitirmeden bir doruktan ötekıne tırmanıyor durmadan. Yaşayarak biliyoruz, sahne çok acımasız, düzey yitirenleri, halkına sanatına saygı duymayanları affetmiyor hiç. Martı'yı izlerken bir kez daha hissettim bu gerçeğı. Seyirciliğin mutluluğuyla alkışladım Kent Oyuncuları'nı. Guzel bır oyun, seyırcıye de düzey veriyor bence. Dışarda ılık bir Haziran gecesı, TV'lerde Apo davasından çeşıtlemeler, sıyasal sahnelerde yeni oyunculara karşın "eski oyunlar" yınelenirken güzel bir şeyler yaşamak özlemını sanat olaylarıyla dindiriyor ınsanlar. Kent Oyuncuları'nı da özlemle selamlıyor, coşkuyla alkışhyorlar. NATO'dakı sefiremız Nedret öymen'e rastladım merdivende. Birkaç gündür Ankara'daymış, son gecesini Kent Oyuncuları'nı seyrederek geçiriyor. Ertesi sabah da Antalya'ya uçuyor. Işte sanatın gücü. Bir tatıl öncesinde de güzel bir oyun izlemenin sevincini duymak isteği var. Nedret öymen önce Antalya'ya sonra Brüksel'e Martı'yı da taşıdı bence. Gezegen Sokağı Alev'in (Ebüzziya) ışığıyla aydınlanıyor o akşam. Galeri Nev'in önünde kocaman mumlar yanıyor, bir de papatyalar. Her köşede küçük bir tarla ile bahar kokuyor. Her şey çok zarif ve şık, ışığını dünyaya yansıtan sanatçımıza yaraşır düzeyde. Alev'in "Beymen at Home" için hazırladığı koleksiyon sergileniyor Galeri Nev'de. Tabaklar, bardaklar, fıncanlar, tepsılerle sanatçının sade çizgılerıni yansıtan bır koleksiyon. Ama çizgilerin ötesinde yılların birikimi var. Kimi cam, kimi porselen, kimi gümüş, hepsi güzel ama benim seramiğe tutkum var. Alev'in elleri toprakla söyleşiyor, o söyleşiyle Prof. Sevda Şener, Yıldız Kenter, M. Hekimoğlu... Bir toprağın gizeminı açıklıyor, tiyatrobilimcisi, bir tiyatrocu ve tiyatrosever bir gazetecL. ışığını da yansıtıyor sanatçımız. çocuklar. Sahnede de Yıldız Kenter'in şıklığı var. Sadeliğin güzelliğini sergiliyor her zamanki gibi. Saç rengi de, glysileri de değişiyor ama hepsini güzel taşıyor. Kişiliğiyle butunleşıyor şıklığı. Kent Oyuncuları dantel örer gibi oynuyor Martı'yı. Güzel bır mozaik oluşuyor sahnede. Kimi büyük, kimi küçük ama tüm taşlar parhyor, birliktelik güzel sergileniyor. Tiyatronun gizemlni içten hissediyor seyirciler. Bir söyleşi için TRT'ye gittim Martı'lı günlerde. Ekranları çok sevmiyorum ama TRT'nin özelliğı var, belli bır düzeyi koruyor. Türkçemiz yozlaşmıyor, "tane" diye sözedilmiyor ınsanlardan. "Sahne almak" diye uyduruk sözlere yer verilmiyor. Program başlamadan sordu Elçin Temel: Yıldız Kenter'i tanıyor muyum, nasıl tanıyorum? Birkaç sözcükle anlatmamı istiyor. O aralık Yıldız Kenter de geldi stüdyoya. Ikimiz de çok sevindik. Uzun yılların dostluğuyla kucaklaştık. Elçin Temel'in sorularını da birlikte yanıtladık. Yıldız Kenter birkaç sözle göklere uçurdu beni. Ben de Elçin Temel'in isteğini yanıtladım kısaca. Yıldız Kenter'i anlatabildim mi acaba? O, tiyatro sevgimi derinleştiren bir sanatçı. Bir tiyatro insanı denebllir. Yalnız oynamıyor oyun sahneliyor, oyun çeviriyor, baştan sona her şeyle ilgileniyor. Kalbi tiyatro için çarpıyor yaşam boyu. Uzun soluğu var, hastalanıyor, acı faturalar ödüyor ama soluğu tükenmiyor. Adı gibi bir olay bu, bir Alev olayı, yıllar geçiyor Alev parlıyor giderek. Galerinin bir köşesinde yakaladım onu. Ali Artun ile birlikte şampanyalar içtik, kavuşmanın sevincini kutladık. Artık çok az göruyorum ama karşılaşınca ışığını guzel yansıtır bana. Bir solukta sorar her şeyı. Benim sorularımı da bir solukta yanıtlar. Onu sevgıyle ızledım yıllar boyunca, Istanbul'da Maya Galerisi'nde, Kophenag'da Royal porselenleri atölyesinde, Paris'te, Ankara'da ne güzel birlikteliğimiz var. Son sergi yeni bir boyut kattı o anılara. Kısa bir söyleşi, ama uzun sözcükler gerekmiyor. Her şeyi konuştuk. Sergiden ayrıldım şarkılar söyleyerek yürüdüm yollarda, eve geldim. Beymen'in verdiği mumu yaktım sonra. Gezegen Sokağı'nı aydınlatan mumlardan bir uzantı gibi. Işığıyla bır yolculuk yaptım anılarda, yeniden selamladım Alev'ı. Teşekkürle, sevgıyle. lyi ki Alev'ler var dünyamızda. Solan umudu onlar yeşertiyor her zaman. Güzel bir oyun, güzel bir konser, güzel bir dans ya da bir sergiyle soluk veriyor bıze. Çağdaş düzeylerı, başarılarıyla ülkemızden en guzel selam dünyaya. En büyük onur halkımıza. En güzel yazılarımı onlar için yazdım yıllar boyunca, sevincimi, üzüntümü onlarla paylaştım. Tüm anılarımda onlar var. Karanlığı onlarla aştım, ışığı onlarda buldum, onlarla umutlandım, onurlandım, güçlendim, yureklendım. Yeniden altını çiziyorum, lyi kı var onlar. Yeniden "merhaba" hepsine!^ Kadmlar niçin EMEL SOYLU ermaineGreeryirmisekizyılönce "lğdişEdilmişKadınTheFemaleEunuch"adlıkitabınıyayımladığında ycr ycrindcn oynamış.tı. kadınlann yüksek sesle konuşmalannın bilegaripkarşılandığibirdönemdebirkadının çıkıp, uluorta hem de yüksek sesle "meme"lcrdcn, "kıç"lardan, "seks"ten, "penis"ten söz ctmesi akıl alacak iş değildi. O döncmlerWarwickÜniversitesi'ndeprofesör olan Greer kısasüredefeminizmingüelü scslerindcnbirihaline geldi. "tğdişEdilmİ!} Kadın"(TürkçcyeçcvrildiPencereYayınları) kısa süredc inanı Imazsatışrekorları kırdığigibi,kendisinede"FcminizminBaşrahibesi" unvanını kazandırdı. Bugün altınıs. yaijinüzerindeolanGreer'in uzun süredirscsi soluğu çıkmıyordu. Batıda bolca tartış.ma yaratan yeni kitabi "The Whole Woman Tam Kadın" şu sözcüklerle açılıyor:"Bütünkadınlarbilirkibaşardıkları neolursaolsun, eğer güzel dcğilse başansızdır. Ve kadın yinebilirki var olan güzelliğini de gün be gün yitirmektedir." Kitap "kadınlann eşitliği"nden çok "kadınlann özgürlüğü" kavramına adanmış. Greer eşit haklar kavranıı üzerinde duruyor ve eşitlikle özgürlüğün aynı ^ey olmadığını söylüyor. Hşitlik konformİ7meeşdeğerdüşünülürken,özgürlükideolojikkavramındaelcalınıyor. Greer ei>itlikkavramınınkadınlaramullulukveÖ7gürlük getirmediğini, tersine ona yeni baskılargetircrek yükünü arttırdığını söylüyor. Grccr'inkitabındananabaşlıklarşöyle: Kadın sağlığı Greer, doğum kontrolü, doğurganhk (kısırlık)tcdavisi,rahimkanserikontroltestlcri, rahim ya da yumurtalıklann alınması, çocuk aldırma gibi kavramların hep vajinadan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle