Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURtYET DERC 4 Yüdızlara da bakın' düşünmeyi severdi. Hastaneden çıktıktan sonraevindebanaOrhan Alkaya'nınbirşiirinigöstererek.nasılçözümlediğinianlattı. kurcalar, yeni bir yorum ve onu kapsayacak Dizclerin yanına renkli kalemlerlc iijaretler birmizahı çizgilendirmek isterdi. Heparar koymuş,bazı imgelerinaltını çizmişti. Son dı, ilk bulduğu espriyle yetinmezdi. Uzun kriz geldiğinde ambulansı beklerken eşi yıllardan beri sokaklaraçıkıp insanlar, araç Alcv'e son sözü Hilmi Yavu/'un kitabını lar, ağaçlar, çarşılarçizer, sonrabunları kariçantaya koy, hastanede okurum olmuş. katürlerinde kullanırdı. Bunu kalıplaşmaAli Ulvi benim 50 yıllık dostıım, arkadamak,çizgisinealışmamakiçinyapardı.K.aşımdı. Bekârdık. Evlendik.Çocuklanmızolrikatürlerinde gördüğünüz o insanlar,o eşya du. Birl ikte büyüdük, birlikte yaşlandık. lar, o mekânlar vb. her şey gerçektc vardır. Ferruh Doğan Ali Ulvi'nin karikatürlerindeki mizahta bir fikir vardır, o Ali Ulvi'ninokonudakisözüdür. Okuyucusunun salt gülüp geçi verme | M mandalın si için çizmedi. O fikre yandaş olmasanızbiI arasındaki bir ışık le sizi o konuda durup düşünmeye çağınrdı, Cumhurıyct'teçizmeyebaşladıktanepey karikatürleriyle... sonra onunlatanışmafırsatibulmuştum."O pek gazeteyegelmez" derlcrdi. Bir gün gazeAli Ulvi'nin karikatürleriyle son 50 yılın teyegeldı. Biziyerindenkıpırdaması ımkânsiyasal ve toplumsal sürccini izleyebilirsisız, "demirbaş" adını hak eden masalarla doniz. Birçizgilibelgeselgibı. Ali Ulvi meraklıydı, hcr ijeyc, her alana. Bu merak hem ken lu odamızda görüncc, keyifle sohbetimize katıldı. Ciddi biryüz ifadesiylcolağanüstü dini,hemkarikatürünübeslerdi. Amaşiırin komik şeyler anlatarak, çalışma hayatıyla ayrıbiryeri vardı onda. Şiirinyapısi ve kurdalgasını gcçti.. Yıldızlardan, politıkadan, gusuyla,birkarikatürünoluşumunubiıiikte Balkondan dönme çalışma odasında kendi zamanını kurmuştu. Bazen 1920'lerde, bazen 2500'lerde yaşardı. Hiçbir yere yetişmeye çalışmazdı. En son teknolojileri izler, ama bilgisayarm tuşuna basmazdı. Ferruh Doğan, Behiç Ak ve Tan Oral, Ali Ulvi'yi yazdı. «" 1. Sayfanın devamı aşktan, Danvin'den vc Marks'tan, Kopeı nik'ten,CarlSagan'dan vekadınlardanbal sedip,fıkralaranlattı.Neşeyle,konudank( nuya atlay ıp, hiçbir sınır tanımadan her kc nuda uç sayılabilecek görüşlerini aktardı. Sonra bana dönüp, çi/.diğim karikatürleı den bahsetti. Onlardan örnckler verip, int aynntılarına kadar analiz etti. O kadar şaşr mıştım ki, hayatta ilk defa sadece karikatüı lerimi değil, yaptığım herhangi bir işi bu k; dar sıkıca izley ip, kritik cden biriy lc karşıla; mıştım. tlk defa bir entelektüelin yaptığıı şeyleri farkettiğini hissetmiş, sevinmiş ve ş; şırmıştım. Hiç beklenmedik bir anda çalı; maodami7adÜ!}engökta!5ievrenimizigeni: letmiij.herşeyikonuşabilirvetartışabilirkı mı^,zanıankavramımızıaltüstetmişti...Dı mekAliUlvi'yletanışmakböylebirijeydi. Daha sonra onunla her kanjilaşmamda b şaşkınlık sürdü. Sanınm bunun asıl nedeı Ali Ulvi'nin her şeye şaşkınlıkla bakma; sürdürmesiydi. Bohçası her konuda, herkt sin ortak yargılarını bir anda çürütcn cspri argümanlarladoluydu. Doldurulmuşzamanı değil, boşzamanıı ciddiye alan bir insandı. Boş zamanlarınıi çalıs,ıyordu. Yani, iş yapmak bir bos. zama pratigıydi onurı için. O yüzdenyaptığı işi hı geçiştirmıyor, bıranöncebitirmeyeçalışm yor, oyun oynar gibi, çok zevk alarak çalış yordu. Herkes yatınca el ayak çekilincc o ç; lışmalannın başınaoturuyor, gecenin özgii leştirici karanlığının içinde, biliın, edebiya araştırmakitaplarıokuyor, fılmlerseyred yor, karikatürçiziyor.çağındaki her şeye i giyle yaklaşan bir Rönesans aydını gibı yaş; mını sürdürüyordu. F:.vlerindeki balkonda dönüştürülmüş çalışma odasında kendi z; manını kurmuştu, bazen bindokuzyüzy irm lerde, bazen binüçyüzlerde, bazen ikibinbc yüzlerde, bazen ısc evrenın uzak bir yerleriı de zamanını geçiriyor,yaşlanmıyor, tutucı laşmıyor, hiçbir yere yetişmeye çalışmıyo eşi Alcv Hanım'ınkoruyucusevgisıninor sağladığıbıradadayaşıyordu. Onu telaşlı görmek olanaksızdı. "Nasıl olsa öldükten sonra geride bir süı yapmam gereken iş kalmış olacağını düsji nüyorum da bırader, bugün yapılması gen ken işlerin peşındcn koşmay ı anlamıyorum derdi. Dahasonralan Ali Ulvi'yle çok ıyıdosto duk ve kendimizi arada karikatüıcü dostlar mızla meyhanelerde buluşup, uzun uzt sohbetler ederken buldıık. Bu sohbellerc hiç umulmadık sorular ortaya atar, yaka açılmadık konu bırakmazdı. Ortaya, "Pel kardeşim ben o zaman soruyorum si/e, ciı sel çogalma elemanları olan gameller, yı murtalarvespermhücrelerindekıfarklıla malarmutasyonsayılırmı?" "Peki sadece mcmeliler mi düş görüyor'^ "Acaba merak ve geleccğc y önelik planl;