Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 Naile Akıncı, 1950'li yıllardan itibaren tuvalini tstanbul tepelerine kurdu. Özcllikle de Eyüp'e. Nurullah Berk, Şefik Bursalı ve Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun öğrencisi oldu. Leopold Levy'nin atölyesinde çalıştı. Akıncı'nın resimleri halen Japonya'nın Kashiwazaki kentindcki Türk Kültür Kasabası'nda sergileniyor. CUMHURlYh'I DERGİ tmzası Eyüp'le bütünleşen ressam PERVİN METİN iî stanbul, şairlerin, yazarların, ressamların vazgcçilmez tutkusudur. Ne çok şiirde karşımıza çıkmıştır 1 stanbul. Hep bir başka yönüyle. Sana dün bir tepeden baktım aziz Istanbul/Görmedim gezmedigim, sevmedigim hiçbir yer/Ömrüm oldukça, gonül tahtıma keyfince kurul/Sade bir semtini sevmek bile bir ömre deger.. Yahya Kemal Deyatlı, lstanbul'a olan tutkusunu böylc dökmüştü mısralara. Ressam Naile Akıncı'nın da tutkusu Istanbul. Tuvalini 1950'li yıllardan başlayarak lstanbul'un tepelerine kurdu. Kimi gün Haliç'in bir ucuna Silahtarağa'ya, kimi gün Boğaz'a, Tarabya'ya, Anadolukavaği'na. Sanat yaşamında onu en çok etkileyen semt ise, Eyüp oldu. Fırçası yeşillerin arasında damlan ve camileri yakaladı Akıncı 1923 yılında I;r/urum ve Kafkas kökenli bir ailcnin ilk çocuğu olarak Van'da doğdu. Istanbul'a 1928'de ycrleştiler. Resim sanatıyla amatör bir ressam olan amcasmın aracıhğıyla tanıştı. Ressam olma arzusunu ise, ilk kez doktoru Prof. Dr. Müfide Küley'e açtı. "Çünkü Erzurumlu olan ve tipik bir asker yapısı sergileyen babam bu isteğimi olumlu karşılamazdı" diyecekti yıllar sonra. Babası, doktorunun ısrarları üzerine annesine, ölüm döşeğinde onun eğitimini engellememe konusunda asker sözü verecekti. Ressam olma iznini iş,te böyle almıştı. "Büyük bir engelı aş.mış,tım" diyor. Ilenüz çocuk yaşlarındayken, Istanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nin Resim Bölümü'ne kaydolan Akıncı, Nurullah Berk, Şefik Bursalı ve Bedri Rahmi Ryüboğlu'nun öğrencisi oldu. O yıllarda Akademi'ye yeni bir yön vermek üzere Fransa'dan davet edilen Leopold Levy'nin isteği üzerine "Levy Atölyesi'nde" öğrenimini sürdürdü. "Gerek benım kuşağım, gerekse Leopold Levy Atölyesi'nde birlikte çalıştığımi7 Nuri lyem, Turgut Atalay, Avni Arbaş ve Selim Turan gibi Türk Rcsmi'ne damgasını vuran sanatçılar açısından, Leopold Levy'nin Türkiye'ye getirilmiş. olması bir «janstır. Levy, B.R. hyüboğlu, N Berk, Zcki Kocamemi, C'emal Tollu'nun Akademi'ye asistan olarak kabullerinde vc atölye sahibi olmalarında da öncmlı bir paya sahip." Sanat yaşamına birlikte başjadığı arkadaijlarından ilk aklına gelcnler ise Haşmet Akal, llüseyin Bilişık, Fethi Kayaalp, Neşet Günay, merhum Nihat Akyunak ve Nasip lyem. Naile Akıncı, Levy'nin atölyelerine dcvam ederken rahatsızlanın Naile Akıncı, resimleri Eyüp 'le birlikte anılıyor... ca öğrcnimine iki yıl süreyle ara veriyor. I94l'de bıraktığı yerden başlayarak, Leopold Levy ve Zeki Kocamemi atölyelerinde çalışıp, 1943 yılında orta kısımdan mczun oldu. Ancak hastalığı (verem) tekrarladığından, altı yıl siireyle öğreniminc tekrar ara vermek zorunda kaldı. Tedavısinin sonuçlanması üzerine, Akademi'nin Yüksek Resım Bölünıü "Zeki Kocamemi" atölyesinc 1949 yılında kaydını yaptırdı ve 1952 yılında bu atölyeden mezun oldu." (iönül verdiği resmin ona yaşama gücii vermesi, sağlıksız olmasına kars.ın azimli kiijiliği sayesinde öğrenimini tamamlayabildiğini düşünüyor. mesine karşın, Eyüp çeşitlemeleri ve Eyüp konusunun kendisiylc özdeşleştirilmesinin nedenini şöyle açıklıyor Akıncı: "Değerli cleştirmen lurgay Gönenç'in on yılı aşkın süredir yazdığı makaleleri soncu Eyüp konusu benimle özdeşleştirildi. Ayrıca, 1993'tc Izmir Devlet Rcsim Heykel Müzesi salonlarında sergilenen 86 parça yapıtın büyük çoğunluğunun yer aldığı 'Eyüp'te Zaman 19531993 Naile Akıncı' adlı kitabım Kültür Bakanlığı'nın da desteğiyle yayımlandıktan sonra diğer bütün temalanm unutularak Eyüp'le anılmayabaijlandım." Unutamadığı bir armağan Hocası Zeki Kocamemi'ye ait onu çok etkileyen bir anısına değiniyor Naile Akıncı: "Öğrenciliğim esnasında 1950 yılında evlenmis., sanki okuldan uzakla^tığım için resim yapmayacakmışım, resmim gerileyecekmisj gibi duygulara kapılmıştım. Bu duyguların etkisiyle sık sık atölycyi ve hocayı ziyarct etmeye, yaptığım işlerı gösterip eleştirilerini alınaya başladım. Bu ziyarctlcrimden bırinde, bana uzun süredir hediyc etmcyi düşündüğü bir s.ey olduğuııu söyledi. Bana Münih'tc yaptığı 78 parça eskizinin yer aldığı albümünü vcrdi. Sanat yaşamımın cn büyük üdülünü almıştım." Sonraki yıllarda çalı^maları, yurtıçındc ve yurtdüjinda çeşitli eleştirmenlerin gözünden kaçmamış, yapıtları müzelere kabul edılmışti. Kendisi içın öncmli ödüller almasına rağmcn, hiçbirisı hocasmdau aldığı hediye kadar etkilememişti. Istanbul, Ankara, Izmir, Yunanıstan'da Ve Eyüp... 1950'li yıllann başlarından itibaren Istanbul ve özcllikle Eyüp onu çok etkiledi. Bu semti işleycn çeşitlemelerinc 1953 yılında başlayan sanatçı, Eyüp çeşitlemelerını günümüzde de sürdürüyor. Kullandığı teknık gibi konu da kcndisi için sadecc bir araç. "Hyüp'ten yaptığım tüm calışmalarımda da, diğer yapıtlanmda olduğu gibi hiybir zaman konuya saplanıp kalmamaya özen göstcrdim. Kırk beş yılı as>kın süredır ısrarla bu çeşitlemcleri olustururken, kendi kendimi sınayarak özncl bir yoruma ulaşmayı, kendi plastiğimi aşmayı hedefledim" Turgay Gönenç'in elcsjtirisi onun bu hedet'ıne ulaştıgını destekler nitelikte: "... Süreklilik içinde geliîjim: Sanırım bu tüınce Naile Akıncı'nın sanat yaşamı ya da sanat anlayıs,ının tam karşılığıdır..." Kyüp'ün dışında çesjitli konulan da is,le Naile Akıncı'nın fırçasmdan Eyüp (1987)