Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26MAYIS 1996. SAYI 531 22.sayfadan Büyükannem ise bir Kürt sultanı. Göçerlikten konarlığa geçen ilk Kürt beyliklerinden. Soyundan getenler şimdi hâlâ Mardin'in Gercüş ilçesinde yaşıyorlar. Dedesi Hacı Osman Ağa, Kurtuluş Savaşı sırasında Fransızlar'a karşı savaşıyor, çok iyi bir nişancı olduğu için uçaklarını tüfeklerle düşürüyor, Fransızlar'ın esir aldığı Türk paşalarını onların elinden kurtanyor. Bu yüzden daha sonraki yıllarda sürgünden muaf tutulacaktır. Babaannem öldüğünde yedi yaşındaydım. Adı Pevruze'ydi. Derin, gölgeli, koyu yeşil gözleri; kararlı, keskin çizgilerin anlamını güçlendirdiği güzel bir yüzü vardı. Çocukluğumun bu güçlü imgesinl hep siyah giysiler içinde anımsıyorum. Derinden gelen dumanlı bir sesle konuşur, herkese uzak, ölçülü davranırdı. Bağışlardı ama unutmazdı. Tabakasından çıkardığı tütünü ince, uzun parmaklarıyla sarar, güzel hikâyeler anlatırdı. Arapça'yı bütün çeşitleriyle; Kürtçe'yi, Zazaca, Bothice gibi unutulmuş lehçelerine varana dek bilir; Farsça şiirler, rübailer okurdu. Tam on altı çocuk doğurmuş. Değişik yaşlarda ölmüşler, yetişkinliğini gördüğü ancak altı çocuk kalmış geriye. Büyük toprakları, büyük mülkleri varmış. Köyleri, şehirde çarşıları, dükkânları, hamamları, kervansarayları varmış. Halep'ten, Musul'dan gelen kervanlara sahiplermiş. Masal kadar zenginlermiş. Mardin'de dört ayrı kapısı, dört ayrı mahalleye açılan büyük bir malikânede otururlarmış. Büyükbabamın büyükbabası Hacı Abdülgani tarafından Mardin'in Deyr mahallesinde yaptınlan bu bina, hâlâ bütün görkemiyle güneye bakıyor. Deyr mahallesi, adını Deyrizor sürgünlerinden almış. Malikânenin gizemli bir görünüşü vardır; bu kapının açıldığı merdivenlerse hiçbir kata uğramadan doğruca en üst katın avlusuna çıkar. Çocukluğumun büyülü yolculuklarından birini yaptığım bu rnerdivenlerı ve kapıyı yıllar sonra Taziye oyunumda bir kasra yerleştirdim. Büyüyor ve peşi sıru Murüin 7 taşıyor... yerkonusundaokurabirgezinmeimkânısunuyorum. Duıulan sonra izleycceğiıngüzcrgâh konusuııda da okurun bir t ikıi olmuş olacak. I inalde"()lmedenÖnce"diyebirbölüm var. Buradu, ölmeden önce yapmayı düşündüğüııı .•jeyleri sayıvoruın. Okura ilk dcf'a bu kadararkadaşımınışgibi vc çocuk ccsarcti ilc "daha.şunuyazmak istiyorum.şöyledüşünüyorum,bunabaşladım"diyeanlatıyorum. Bu kitabı hazlrlarken kendi geçnıişinde gezinme inıkâmn nldu. Bir bakıına kendi dehlizlerine daldın, kendi bahçelerinde dolaştın. Bu yoleuluk, agzında nasıl bir tat bıraktı? Gördüklerinden hoş nut ımısun? Her.şeydenönce, geçilmişyollarıyoksaymamay ı çok önemsiyorum. Salt kendi geçmişimle ilgili değil, aynı zamanda bu ülkc topraklarındaki bütün cdcbiyat ve sanât serüveninin içinden geçmeyi dc önenısiyorum. Aslında geçmiş, insanı her zaman bir biçimde acıtıyor. Yanigeçmiijteyaijanmüjşeylerinsadecc üzücü ve kedcrli olmasıyla ilgili degil bu, sevinç vcrici şcylerdeaeıtıyor. Ama sonuçtahoşbirtoplamolduğunudüşünüyorum. Sürckligelişenbiriyim,onugörüyorumkenclimdc. livrimleşmemigörüyorum. Üstünde gelipgittiğimraylarıotıırmuşhissediyorum. Kcndime scçtiğim scriivenin arkasında durnıaktan da soıısuz bir gurıır ve mutluluk duyuyorum. Birçeşitmazimle güzel birödcşmc midiyeyinı... Dahadoğrusubiryüzleşmeoldubukitapbcninı için. Geçmişe yaptığın yolculukta hiç durup da, "keşke şunu hiç yapmamış olsavdmı" ya da "şimdi olsanı haşka türlü yapardım" dediğin olnıadı ını? "Keşke s,unulamamlasaydım"larındışında büyük üzüntülerimyok. Banasuçlulukduyuranpişmanhklartaşımıyorum en azından... Aslına bakarsan, saminıi olarak hep kcndime seçmiş olduğum doğrularda ilerlcmiş olduğunıu düşünüyorum. kitabınaaldığıneskimetinlerindedeğişikliklervedü/cltmelcryaptınmı? Hayır. Başka biryazarbazı yazıları neredeyseyenidenyazmayı tercihederdi. Ben bu kitapta okuyucunun karşısında çıplak durmayıdüşündüm. Bcn.çünkü, herzamançıplaktım. Saııatta çıplaklığaönem vcriyorum. (,'ıplaklık derken, beni yakından tanıyan biri olarak ınarazi birteşhirciliği kastetmediğimi biliyorsun. Fakatinsanlarokurunkarşısınagiyinikdeçıkmıyorlarçoğukez; kuşandıkları imgclcri ilc çıkıyorlar. Bu, sanatın doğasına ve sanatçı olmanın seçimine aykın bir şey bence...ZaiTianoimgenintuğlalarınıtektek düşürdüğündebakıyorsun arkasında bir şey yok. Butürdençokacıkh.hazin figürlcrvar kültürtarihimizdc. Okur höylcsi bir çıplaklığı talep ediyor mu sence? Vioda deyimlc "cilalı inıaj"do\rindc varjiyoıu/. Allanıp pullanmış metinleriıı albcnisine kapılan okurların sayısı artmıyor mu acaba fjündt'iı ^iine? Benimya/dıklarım.çokkendimebenziyor. Yazarolarak üstünıe ba^ıma benziyoryazdıklarım. Buda.entelektücldüzeyineolıırsaolsun,herinsanınsezgileriylevcduyarlılığıyla llenüz bc'i yaşında. Gazetesi Cumhuriyet. gördüğü bir ijcy.Bunusevmcyen okurdaoluDERGİ'DEN yor dediğin gibi. Kimi okur bir imgeye kapılmakistiyor, onudaanlıyorum. Ama beni seçenlerinzannediyorum kendi lerineverdikleMerhaba, ri cevaplar çok açık ve net. Beni sevmcyen insanların bile bende takdirettikleri birşey var, Ölüınün iyisi kötiisii olıtr mu? Cnıliba ben hiçbir zaınan yazıyı bir üçkâğıda ve nuoluyor. Öliimlerin en kötii türlerinden marayadökmcdim. Yani sanatın gerektirdiği biri sürgünde ölmek. 12 Eyliil 'den bütün teknik gayreti, bütün kurgu bilgisini elsonra sürgünde ölü'mü sık sık bette yazdıklarıma koyuyoruın, ama bunu bir gözboyamacılığa dönüştiirmüyorum. Ben yasadık, Yasasaydı yarım yüzyılı hesap üzerine kitap yazmıyoıum. Sadece ruh geride bırakacak sanatçınuz Sümeyra akrabalarıma mektupyazıyorum. Ünlardan da sürgünde ö'ldü. 25 Mayıs onun gelen cevaplar da, bir noktada bulıiijtuğumuzııgösteriyor. doğıım günüydü. Sesi ile k Geçenlerdekunuşurkcn* Birsüreşiirle kıtlaklarımızda yaşayan Sümeyra yı arama bir mesafe koyacağım" demiştin. anlatan bir yazı yazmasım Âydın Şiir yazmayı bir süre için bırakıyormusun yani? Engin 'den istedik. Çünkü o Aslındaşiiribırakmak değil tabii... Ben haSümeyra 'nın arkadasıydı, hem de yatta bir şair olarak duruyorum. Sonuçta ne yaparsam yapay ım benim dünyadaki duruşu sürgün arkadaşı. Hasret içinde ölüme munmerkezindeşiirvar. Yaşarkendeöyleya giden ydlarınm da tanığı. şıyorum. Ancak bir süre şjirimi dinlenmeyc Sayfâlarımızı yaptıktan sonra almak istiyorum. Şiir serüvenime biraz yaSümeyra için Almanya 'da yazdmıs bancı gözle, biraz daha kutuptan bakmak istiyorum. Ustalığa yaslanarak kendi kendimi bir siirfaksladılar dergimize. Bir taklitetmek, çoğaltmak. çok iyi yaptığım işlerden bir iki tane daha yapmak istemiyorum. bülümünü aktarıyonız. Şöyle diyor Şıırkonusunda kendimi kampuçekmck istiŞulhi Bedir, Sümeyra adını tasıyan yorum. Yazan ve düsünen insanların zaman şiirinin bir kıtasında... zamanbutürkapanmalara ihtiyacı vardırdi"Sevgi sıındum yedüijünürüm. Belki benim deböyle bir deneyimeihtiyaçimvar. Buaradaşiirokumayı Tıırna oldum ıtmut tasıdım hatta belki şiiryazmayı sürdüreceğim. Ama Yaman yaşadım hasreti şiiryazınamaya çalısarak yapacağım bunu. Anlar mısınız? " Çalışma masanda bilgisayar görünce nedense irkildim. Bana seıı şiirlerini sanki Bu haftaki dergimizin kapuğında hep beya/ kâğıda kurşun kalemle yazarMurathan Mııngan 'la yapılnus bir mışsın gibi gelirdi... söyleşi var. Murathan la Cumhuriyet Oy le zaten. Benim için şiir, kâğıt ve kurşun kalemdir. Yazdıktan sonra daktilo ederim. Dergi adına Güldal Kızıldemir Sonra üstündegene kalemleçalışmm. Farklı konustu. Hınzırca sorular ve hınzırca kâgıtlaraaktardıkçahepyenibirseyokuyormusgibiolursun.Şiiroturanakadarkâğıt ve yanıtları okııtnaya hazır olun. kalem dcgiîjtirmenin.sanki şiiri zenginleştirMurathan Mııngan ııı albümünden diğinidüijünürüm. Bilgisayaraşiirbittikten kıdlandığımız çocukluk sonra aktarıyorum. Yani sadece dizgicilik aşamasında bilgisayar kııllanıyorum... (otoğraflarından birine, özellikle Snnzamanlarda^iirsaygınlığındançok dikkatinizi çekelim. Çünkü onu şe\ kaybetmedi ıııi sence? Şiiri yafjayan ve > a/aıı biri olarak neye baglıyorsun bu du kaybetmemek için çok âzel önlemler rumu? almak zorunda kaldık. Bes yaşında !>iirçok fazlarakiple karşı karşıyason zaçekilmis bıt fotognıfında Murathan manlarda.Şiirdünyadabiryandanklasikbir degermiş gibi görünüyor. öte yandan günde bir gazete tutuyor elinde: Bir lik kurda çok aşağılanıyor. çok küçümseniCumhuriyet gazetesi... Kapakta yor. Çünkü insanlaraslında artık kalplcrini kullandığımız Jbtogra/lar ise Sıtkı küçümsüyorlar. Kendi hayatlarındaki şjiri bir Kösemen 'e cüt. Hem Murathan 'a türgcrçeklik vegerçekçilikadınaöldürüyorlar. Gündeliğebudenliteslimolmuşbirtophem de Güldal 'a hize ayırdıklan lumdaşiir"Hadi şimdi biraz da duygulanauzun saatler için teşekkür ediyoruz. lım"diyerek. insanların bir akşumüstüaytrdıkları 15dakikadagözlerini nemleııdirerek Çünkü bu söyleşiyi okurken büyük bir vekısarakkısabirspazmhalindeyaşadıkları zevk aldtk. birduygulanmaanı biçimindeyaşanıyorvc Dergimizde keyifle okuyacagınız bir sonra hcmcn çıkılıp luiyata dönülüyor. Şiir okunurkenseseveyiizetuhafbiryapmacıklık başka ropörtaj daha var. Tuğrul geliıya, benim şiirim hiç böylc şcylcri kaldıEryılmaz, Yesilçam 'ın genç kızı ran bir şiir değil. Aksinealçakscslciçeakan Selma Güneri ile konustu. Yazıyı bir sound'u vardır. IstcıYa/.Geçer gibi daha kentlişiirlerim.isterSahtiyan gibi daha dogönderirken de hayranlığını dile ğulu şiirlerim olsun, bu tiirden bir pozculuğu hiç kaldırmıyor. Şiirimi doğru scsleokumu getirmeyi ihmâl etmedi: Selma yorsan. zaten scvmiyorsun da... Güneri, gerçekten hâlâ çok güzel... Şiirim üzerine konuşmaktan rahatsızoluÖnümüzdcki hafta yeni bir dergide yorumaslında. çünkü şiirçokmahrembirşey. hulusmak üzere güzel bir hafta sonu Şiirin uluorta yüksek sesle konuşulmasında dileriz hepinize... hcpözüneaykırı.ruhunaaykırıbirşcyoldugunu düşünüyorum. Bir şairiıı şiirini tartışİpek Çalışlar nıası bana nasıl seviştigini anlatması gibi geliyor. Murathan, ya/.dıklarında ö/ellikle şiCUMHURİYET DERGİ irinde acılar, ha/lar, tııtkular ama en çok İMTİYAZ SAHİBİ: BERİN NADİ • BASAN VE YAYAN: dahüzün var.Oyoğunhüznüyaşarkende YENİ GÜN HABER AJANSIBASIN VE YAYINCILIK taşıyormuüun? A.Ş.1GENELYAYINYÖNETMENİ:ORHANERİNÇ • GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ: HİKMET ÇEAslındayazdıklarımınçoğundahüzünolTİNKAYA • YAZI İŞLERİ MÜDÜRLERİ: DİNÇ TAdugu doğru, ama yaşanması ve başedilmesi YANÇ (SORUMLU). İBRAHİM YILDIZ • YAYIN YÖgereken bir şcy olarak var. İnsanların çoğu acı NETMENİ: İPEK ÇALIŞLAR • GÖRSEL YÖNETçekmcye, kedeılenmeye karşı öylederin korMEN AYNURÇOLAK • REKLAMMEDYA C kıılar taşıyorlar ki, ancak içlcrini kazıyarak hayatta kalabiliyorlar. Oysa sanatın, en azından benim yakınlık duyduğum sanatın*• KAPAK FOTOĞRAFLARI: SITKI KÖSEMEN